25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 OCAK1993 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 15 ANKARA HAVASICumhupiyet Ankara Bürosu Aşk öyle bir hastahktır ki iki kişiyi birdenyatağa düşürür. İsviçre'den bir Halk deyişi Bir yoksııl öğrenci okumakistemiş Hüseyin Clgen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde öğrenci. Bu >ıl dördüncü sınıfta. İki yıl daha dişini sıksa hekimler ordusuna katılacak. Anlattığına göre mesleğini se\iyormuş. Ama besbelü ki bu bırkarşılıksızaşk. Hüseyin Ülgen'in"tıp mesleği" ıle aşkı mutlu sona ulaşacağa benzemiyor. Hayır. tembel bir öğrenci değil. Sadece yoksul. Anlaşılan Tıp baba, kızı Hekimlik'i fukara Hüseyin'e vermeyecek. Oysa delikanh sevdiğine ka\ uşmak için alabildiğıne inatçı ve ısrarlı. Aç karnına hekim olamayacağı ıçın delikanh Fatıh Beledıyesfnin Sosyal Yardımlaşma Fonuna başvurmuş." Sen demışler İstanbul'ludeğil. Malatyalısın. Oraya başvuracaksın". Ülgen bukezde Bakırköy Belediyesi'nebaşvurmuş. onj Bakırköy Kaymakamhğı'na başvurmasını öğütlemişler. Kaymakamlıkda Bakırko> Sosyal Yardımlaşma VaktVru sahk vermiş. Vakıf Müdürü delikanhya ılkin "Hangi mezheptensin ?" dıye sormuş. Aldığı yanıt olumluetki uyandırmışolsagerek kı "Sana yardım yapamayızama annene bir şeyler verebiliriz" demiş. Ardından Üİgen'in anacığına ayda 150.000 lira (yazayla yüzelli bin lira. Ye ye bitmez.)yardım bağlamışlar. Ancak bir yıl sonra bu da kesiJmiş. Geleceğin hekimi Hüseyin Ülgen tam 10 ilaç şirketine başvurmuş. "Bana şimdi yardım edin. Hekim olunca sizde çalışıp ödeyeyim" demiş. İlaç Fırmalanndan biri Ülgen'e "Hangi derneklere üyesin ?" diye sormuş.Tek bir ilaç firmasından ıse olumlu yanıt gelmiş ve delikanhya ay da 450 bin İira burs gibi bir şey bağlamışlar. Bu mutluluk da ömürlü olmamış ve sekiz ay sonra kesilrniş. Telefon rehberinde yeralan tüm konsolosluklara yazılı başvurmuş. Birinden bıle y anıt alamamış. Altıncı yılınagırdiği tıpöğrenimininikinci yılından itibaren heryıl fakültesine yardım ıçın başvurmuş. Nihayet bu yıl 300 bin lira burs bağlanmış ama henüz ödemc başlamamış. Okuldaki hocalanna da gitmiş Hüseyin Ülgen. okumak ıstcdiğını ama beş kuruşu ile olmadığını söy lemiş. Para y erine akıl vermışler. "Senin işin, demişlerçok zor. Her saniyeni değerîendirmelisin. Sen şimdi kaydmı dondur. Çalış. para biriktir. Okumaya sonra devam edersin". Hocalanndan biri ise daha değerli bir öğüı vermiş. Delikanlıyı dinlemiş ve kcstirmeden " Allah yardımcın olsun evladım" demiş. Aslında Hüseyin Ülgen'in bu inaıçı para ara>ışının listesi uzavıpgidiyor. Malatya Eğılim Vakfı. Türk Petrol V'akfı filan var daha. Ama görüldüğü gibi "sadre şifa" bir sonuçyok. Eh bu İcadarsüreaç karnına para beklenemeyeceği içın Tıp 4. sınıf öğrencisi Ülgen arada bir dizi işe gırip çıkmış: Bir yıl seyyarsaııcılık yapmış. Zeytinburnu Hali'nde hamallık. pazarlamacılık. ankeıörlük. gecelen bir konfeksiyonarelyesindepaketlemecilik. bir yıl kantinde garsonluk. en son bir otel'de temizlik işçiliği... Bu hay huy arasında delikanlı Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nın dördüncü sınıfına kadar da gelmiş. Anlaşılması zor olan da bu zaten: Acaba bunu nasıl becermiş ? H4YVANLAR VE HAYVANLAR ISMAIL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇ AK BJEKTIFE TAKILANLAR ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEM.4L GOKHAX GÜRSES 'flâ Tnecek -t<ît<apc^sınâ ^ i d i ikf Kftap d^Aca\c Rahmi Koç - Bayram Bey kardeşim, şu bizim 5 rrilyonluk vergi meselesini de çok büyütmevelim. Bakma sen "Eîaba"nın sözlerine, valla bu yıl çok dardayım. Olsa hiç vermez mivim ? işyeRı"Me JK.Mİ 6İŞAAT eMİM Bir yıl gecikmeliverilenrandevuDPTeski Müsteşan AliTigrel'in Başbakan Süleyman Etemırel'le görüşmesi. çeşitli yommlara konu oldu. Görüşmeden sonra Başbakan'ın gazetecilere Tigrel'i öven sözler söylemesi de bu yorumlan ve söylentileri iyiden iyiye tırmandırdı. Tıgrel, acaba hazinenin başına mı geliyordu? Yoksa Maliye'ye müsteşaryapıhp. babası FahirTigrelıle "halef selef' olması mı sağlanacaktı? Tigrel'e bu söylentileri anımsatıp sorduk: • Hayrola Alı bey, hangi göreve atanıyorsunuz? • - Yok canım. Çok yanlış anlaşıldı bu mesele. Ben, Savın Başbakan'dan tam 1 yıl önce PETKIM'le ilgili bır konu için randevuistemiştim. Nihayet rande% u verildi. Ama bu arada PETKİM konusu güncelliğinikaybetti. Tabii "Mesele çözüldü, randevuya gerek kalmadı" diyecek halimizdeyok. Gîttik görüştük. Zaten odada birsürüinsan daha vardı. AnlayacağınızSaym Başbakan ile nezaket sözlerinin dışında birşey konuşmadık. Tigreî'in anlattıklanna göre gerçektcn görüşmede Demirel. "Nasılsın eyı mısin""in dışında sözcükkullanmamıştı. Ama Tigrel"in ertesi gün de SH P lideri ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ıle görüştüğü duy ulunca."Ah Tigrcl mutlaka bır yerlere geliy or" söy lentileri yeniden yoğunlaştı. HARBİ SEMİH POROY DYFlilere 'Baba' firçasıDYP grup toplanülanna DYP milleıvekillennın tamamı katıhyor. "Baba"ya kendilerinı gösteriyorlar, saygılannı sunuyorlar. elini öpüyorlar. Ancak "Baba" arkasını döndü de. Meclis'ten aynldı mı, ortalıkta pek kimse kalmıyor... "Baba" da bunun farkında. Son grup toplantısında grubuna "fırça" attı. Boş sıralan halka ardatmakta zorluk çektiklerini, milletvekillerinin "Nasılsa artık seçildim, istediğimi yapanm diyemeyeceklennfsöyledı. Bu sözler. görünüşte tüm milletvekillerince onaylanıyofdu. Ancak nedense. TBMM genel kurullannda in dn top atıyor ve çoğu kez kararyetersayısı bulunamadığından "baba"nın istediği y asalar bir türlü çıkmıyor... BirD.YP'liyönetici.milletvekillerini "uyanık" öğrencilere benzettı. Grup toplanulannda herkes "Baba"nın yanmdaydı. ama genel kurullarda " Baba hepyalnı/dı. FaikAltun'un akb Genel Başkanhkta ICHP Antalya Milletvekili Faik 1 Altun. CHP'ye geçiş için I kurulan hülle partisinin Genel ^UBBaşkanı'ydı. Ancak, sadece ^ * « ' ~ bırkaçgün Genel Başkan olabildi. Şimdi tesellisi, öldüğünde "genel başkan"lara yanşacak bir törenle gömülecek olması... Altun'a milletvekili arkadaşlan. bu konuda sık sık takılıyorlar. İnsan Haklan Komisyonu'nun Almanya gezisi sırasında da Altun'un genel başkanlığı gündeme gelmiş. Komisyon üyeleri. "Tamam başkan. sana istifalanmızı verelim, yeni birpartikur"demişler. Ancak. devamı gelmemiş. Altun bundan şikayetçi. BugünlerdeTBMM ICulislerinde Bosna-Hersek'egiden CHP milletvekilleri. Bosna-Hersek anılannı anlatırken, o da Almanya anılannı anlatıyorve "Geceiçki masasında herkes istifasını veriyordu, sabah unutuyorlardı" diyeyakmıyor... Faik Altun'un birkaçgün hülle partisi Genel Başkanh'ğından sonra aklı genel başkanhkta kaldı. Şımdıki Genel Başkanı Denız Baykal'aduvurulur... *-= £>& TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIK4S lSOcak 1373 'DA 8U6ÛM, 8/g. İMGİLİZ Ğ OORUKlAROAKt DELTAPIAN.. S HAl/ACt- DS'Ğ'fJ f=eöE UÇArfUfTU , & 'MfAJ EM yÜAX£*: MĞl OLAA/ J 'AJUAf TSPeSifJOeN SES- SİZ- UÇUŞUUA BAŞLAAAIÇ, S90O tAETIS£.- LİK KİBO'DAN SÜZÜt£G.EtC Z7KİLO- İUE/ZDE YefZe r'MAAffr/. Ğ Gigl, DFLTAPLAHttJ \/£ OLAA1 YAtJI İS£, JOS4 SÖKÜLÜP 7XŞ!Hffi HAL6 L£ BıLMeSlPİR. AĞtgLIĞt 2O-2SA& ZA 60 YIL ONCE Cumhuriyet 30 YIL ONCE Cumhuriyet ILAN \fANİSA ASLİYE1. HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1992,183 KararNo: 1992 619 Davacı Şükriye Kızıloğlu vekilı Av. Nihal Yurtkuran'tarafından davalı Şensal Kızıloğlu aleyhine açılan boşanma davasının yapılan > argılaması sonunda. Manisa Asliye 1. Hukuk Mahkemesi'nin 14.12.1992 tarih ve 1992' 183-619 karar sayılı ilamı ıle Erzurum ili Merkez Y. Hasanbasri Ma- hallesi nüfusuna kayıtlı Zubeyt ve Safi'den olma 1942 D 'lu Şükriye Kızıloğlu ile aynı hanede nüfusa kayıtlı Haiem Turan ve Safiye'den olma 1916 D."lu Şensal Kıaloğlu'nun boşanmalanna, taraflann müşterek çocuklan olarak görülen Birol, Vural ve Suna'nın velayet- lerinin davalı babaya verilmesıne. davaa vekilı masraf ve vekalet üc- reli talep etmediğinden yapılan yargı giderlerinin davacı üzennde bırakılmasına, vekalet ücretine takdiren yer olmadığına. Yargıtay yolu açık olmak üzere davaa vekılınin yüzüne karşı. davalmm yoklu- ğunda verilen bu karar davalının adresi meçhule gitıiğjnden ilanen tebLğıne karar verilmekle iş bu karar davalı Şensal Kızıloğlu'na ıla- nen teblığinden 15 gün sonra karann kesınleşeceği ilanen tebliğ olu- nur. Basm: 17376 ILAN ADANA 5. ASLİYE HUKÜK MAHKEMESİ'NDEN 1989 1153 Davacı K.H. tarafından davalılardan Tamer Cem Nurgel'in 30. 5.1985 tarihinde Ayşegül Nurgcl ile evli bulunduğu halde Gökçeler köyü evlendirme memuru Nuri Ciritçi tarafından yapılan 14.8.1989 tarihinde davalı Saime Nurgelıle yapılan ıkinci evhliğin ıptaline karar verilmesı C.Savası tarafından talep ve dava edilmekle. Mahkeme- mı/de yapılan yargılamasında; Davalılann behnilen Adana Gökçeler köyünden ve aynca Yüreğir ilçeısı A. Remzi Yüreğir mahallesi Dede Korkut Caddesi 351 Sk. No: 50 adresıne çıkartılan teblıgatlar bila tebliğ iade edılmiş. emnıyetçe de adresi tespit edilemedığınden duruşma guhü vedavanamenın davalı- lar Tamer Cem Nurgel ve Saime Surgel'e ilanen teblıği tensıp kılın- mış olmakla. Öuruşmanın bırakıldığı 2.3.1993 günû saat 11 00'de davalılar Ta- mer Cem Nurgel vc Saime Nurgel'in duruşmada bizzat hazır bulun- malan veya kendılenni bir vekille temsil ettirmeleri, bulunmadıklan veya kendılenni bır vekille temsil ettınnediklen takdirde dunışmaya yokluklannda devam olunacağı ve karar verileceği hususu davalılar Tamer Cem Nurgel ve Saime Nurgel'e davaname ve duruşma günû tebliği yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ oiunur. Basm: 17494 M. Venizelos Başvekil Kaldınlacak kanunlar I-TOKS 18OCAK 1933 Kabine buhranı dün birdenbıre beklenilmeyen bir şekil almıştır. M. KafandariskabinesineM. Mihalakopulosve M. Papaanasıasy u'nun girmek istemeleri üzerıne Reisicumhura kabine teşkilinden sarfı nazar ettîğıni bildirmişlir. Reisicumhur M. Venizelos'u davet ederek memleketın kabine buhranından bir an evvcl kurtulması için bu ışin kendisi tarafından kabulünden başkaçareolmadığını söylemiş. M. Venizelos ta Başvekilliği deruhdeeylemiştir. Yeniden kabine teşkilinememuredılen M. Venizelos istişarelerine başlamış ve buhrana sebeb olan iki zevatın kabineye iştiraklerini temin etmiştir. M. Venizelos'unbirgüniçindedörtsabık Başvekildenvediğer tanmmış şahsiyetlerden mürekkep bir kabine teşkiline muvaffak olması böyle buhranlı zamanlarda mislineender tesadüf edilen muvaffakiyetlerden sayılmaktadır. 18 OCAK 1963 Şehrımızde toplanan 7 ilin vali ve kaymakamlannın seminerinde bugün İçişleri Bakanı Hıfzı Oğuz Bekata da konuşmuştur. İdareciler tarafından sık sık alkışlarla kesilen ve beğenilen konuşmasında Bekata ezcümle, hükümetı temsil eden idare adamlannın herhangi birtesiraltında kalmamalan gerektiğini, böyle birtesiraltında kalan idarecilerin hükümeti değil o fikirleri ve o şahıslan temsil edeceklerini söylemiş 'sel gıder kum kahr. hükümetin kararlannı samimiyetle tatbik ediniz. TeminatınızTürkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Valiler ve kayrnakamlara ben hükmederim. Hiç kimse herhangi bir düşünüşle sizi yerinizden kımıldatamaz' demiştir. Saat 13 de bir basın toplantısı yapan Hıfzı Oğuz Bekata. Adalet Bakanı ile arasında hiç bir anlaşmazlık olmadığını, mahalli seçimlerin bu yıl ıçınde yapılacağıru, antidemokratik kanunlann her Bakanlıkta kurulan bir komisyonun incelediğini. 1963'ün sonuna kadar bütün antidemokratik kanunlann kaldınlacagını söy lemiş, bir gazetecinın sorduğu, 'Bazı ırkçılar ve gericiler sosyal adalet mefhumunu benimseyenleri komünistlikle itham etmektedirler buna nedersiniz' şeklındeki sualıne, "Sosyal adalet bütün dünyanın ulaşmak istediği veTürkıye'nin de 5 yıllık planla ulaşmaya çalıştığı bir hedeftir ve orta yoldur' demisfir
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear