Catalog

28FYLUL1992PAZARTESI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIV DEVAMI 15 GIMCEL CÜNEYT ARCAYÜREK UBasiarafi 1. Sayfada rr\\ş. Biçimi önemli değil, hükümete girermiş, ama erken seçim tarihinin saptanması koşuluyla. Başbakan Demirel, Mesut Beyin öngörülerini duyunca, "seçimşartıyla, hımmmm"dedi ve gülerek ekledi: "Üçse- ne sonra, elbette!" AMAP Genel Başkanı üç yıl sonraki -süresinde yapı- lacak- erken seçime razı olur mu, elbette kimse bilmiyor. A m a bir nokta çok açık. Mesut Bey, bir ay öncesine kadar erken seçim koşullu milli koalisyona girebileceklerini ifa- de buyuruyordu. Yarım ağızla DYP ile ortaklıktan dem vu- ruyordu. Nevarki, kuliste DYP ile bir araya gelmekten söz açılınca Tanrr korusun demeye getiriyordu. Bugün ise başka havalarda. Hükümete girecekmiş. Peki ama, kiminle ve hangi tür hükümete ? Milli koalisyon gibi bir zırva ortaya gelse çoğunluğun kabul etmeyeceği bilin- diğine göre, yaşını başını aldı, yakın günlerde gider, sağ oylar da bana kalır diye düşündüğü, tabii Demirel'le bir hökümeten söz ediyor olmalı. Demirel de koşula bir koşulla yanıt veriyor. Ne olacak şimdi ? Erken seçim mi, hay hay, üç yıl sonra diyor. Son konuşmalarında Türkiye'yi "kurtarmaya azmetmiş lider" kimliğini kabul ettirmeye çalışan Mesut Bey, Demirel'in yanıtından sonra acaba nasıl bir tavır alacak ? Göreceğiz. "Mutabakat" Mesut Beyin üzerinde durmaz, önemsemez göründüğü büyük sorun, Çankaya'daki Tö kulise durmadan haber sızdırıyor. ANAP Genel Merkezini rahatsız eden haberle- rin sonuncusu da " TÖ'nün aktif sıyasete donme kararını, muhtemel bir erken seçimden az once gerçekleştireceği'' Kuşku yok, TÖ, Mesut Beyi hırpalamak için " geri dö- nüş" senaryolarını bir silah gibi kullanıyor. Mesut Bey er- ken seçime heves edince, TO de, siyasete geri dönüş tari- hini erken seçim öncesine alıyor. DYP lideri Demirel ile inönü, SHP'deki çözülmelerden hemen sonra Başbakanlık Konutu'nda bir araya gelerek elbette "son care" diye niteledikleri erken seçime ne za- man ve nasıl gtdileceğini konuştular. Kimilerindeki kanıların tersine, Erdal İnönü, erken seçi- me gitmekte Demirel'den de hızlı. " Hemen" diyecek ka- dar hızlı. Hükümet ortağı iki lider bir noktada görüş birliğine var- dılar. Bu hükümet gider, bir başkasını kurma olasılığı za- yıflar ve siyasal "istikrarsızlık" doğarsa, belirli bir süre içinde erken seçimin kaçınılmazlığında birleştiler. Dilinden düşürmediği ikinci konu da, Mesut Bey, doğru- su ana muhaleiete yakışmayan bir üslup sergiliyor. Darbe tartışmalarına karışırken, darbeye şiddet ve hid- detle karşı çıkacak yerde, 1970'lerden örnekler vererek, 199O'lı yılların da "böyle sonuçlanmasından endişe ettiği- n/"söylüyor. Yani darbe olasılığını güçlü görüyor. Gerekçeleri de hazır: " Ekonomik kriz var, milletvekili pazarı kuruldu, Türkiye 'yi koalisyon yönetiyor, terör tırma- nıyor." Ne demeye geliyor bunlar? Darbe ha geldi ha geli- yor! Sanki ekonomik kriz yeni bir olay. Terör bu hükümetle patladı ve parladı sanki. Mesut Beyin muhalefet yapmayı öğrenmesi gerekiyor. OLAYLAKIN ARDINDAKI • Baştarafi I. Sayfada yüzde 20 sıne sahıp bu illere yö- nelik yatırun harcamatarı, top- lam kamu yatınmlarınm yüzde 9'u 10'u kadar. Devlet bölgeye bu illerden elde ettiği gelirden daha çok harcamayapıyor; ama bu harcamalar en baştapersone- le gidiyor. Olaytn bir yûzündeki gerçek budur. Doğu ve Güneydoğu her ba- kımdan yaşanılabilir bir yer ol- maktan çıkıyor. okullar ders yapmakta zorlanıyor; öğret- menler güç durumdalar; işsizlik yoğunlaşıyor; yatırımlar durak- lıyor. Ancak bu olumsuz oluşumun günahmı koalisyon hükemetinin sırtına yükleyemeyiz. Verilen bügileri ve sayılar, geçen yıla ka- dar olan sürenm gerçekleridir, Koalisyon hükümetinin devral- dığı dûrumu değıştirip değiştire- meyeceğini zaman gösterecek. Terörün böigede yarattığı yankılar ise olayın bir başka yü- züdür. Dün gelen haberlere göre Bit- lis ve Diyarbaktr 'ın kırsalkesim- lerinde 14 er şehit olmuş, 4 er ağır yaralanmıstır. Her gün bu kanlı liste daha da uzamaktadır. Demek oluyor ki Doğu ve Gü- neydoğu sorunu, bir bütün ola- rak ele ahnmalıdır. Başbakan Süleyman Demirel, son basın toplantısında. Güneydoğu'daki illerde 624 projeye aynlan 4 tril- yon 300 milyar liranıngeçenyıla göre yüzde 115 artış anlamma geldiğini söylemişti. Daha başka katkılarla devletin bölge kalkın- masına katkısının günde 20 mil- yar lira oluduğunu da yine Sayın Demirel açıkladı. Bu programın gerçekleşme oranmın ne olduğu- nu elbette zaman gösterecek. Ancak 1980-90 arasında Gü- neydoğu 'da çok şey yitirilmiştir. 12 Eylül askeriyönetimi ve se- kiz yıllık ANAP iktidarı, terör üretimi için adeta böigede yatı- run yapmışlardır. Güneydoğu olayı ve Kürt so- runu, tartışıldıkça daha çok or- taya çıkıyor, gerçekler belirgin- leşiyor; çözümlenmesi için her şeyden önce tam bilgiye gerek- sinme var. Doğu ve Güneydoğu sorunu- nun yalnız güvenlik işi olmadığı ve çözümün zabıta önlemlerin- den geçmediğini artık kamuoyu biliyor ki bu noktaya gelmek de bir üerleme sayılır. ••• Ben 007, gizli kenti buldum • Baştarafi 1. Sayfada Moskova'nın hemen güney- batısında "Ramenki" adlı dev merkezin yerin 120 metre altın- da, 2 kilometre eninde. 2 kilo- metre boyunda. "her türlü bi- lim kurgu fantezisini aştığı" ifade edildi. Nükleer bir savaş çıktığı takdirde, 30 bin kişinin 30 yıl süreyle yaşaması için ye- terlı donanıma sahip olduğu iddia edilen merkezin Ame- rika'da West Virginia'da Kongre için kunılduğu açıkla- nan ağınak ile Virginia dağla- nnoa Amerikan başkanlan için yaplan sığınaklanndan çok da- ha mükemmel olduğu kayde- dild. Moskova'dakı yeraltı kenti "RanenkTnin 1960-70 döne- minde inşa edildiği anlasılıyor. VEFAT Canımız, biricik varhğımız KORAYKUTLUOL Kıbns'ta geçirdiği trafik kazası sonucu hayaUnı kaybetmiştir. Cenazesi bugün Yedikule Hacıevhettin Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Silivrikapı Ayvahk Mezarhğı"nda toprağa venlecektır. 4nnesi Selma, babası Olgun, kızkardeşi Aslı, ağabeyi Olcay HAVA DURUMU TURKIYE'DE DUNYA'DA Meteoroloıı Genel Mudür- luğu nden alınan bılgıye gö- re yurdun kuzeydoğu kesım- len parçalı ve cok bulutlu Do- ğu Karadenız ile Doğu Anado- lu nun kuzeydoğusu yağmur ve sağanak yağışlı, öteta yer- ler az bulutlu ve açık geçecek Ruzgar kuzey ve doğu yön- lerden hafif ara sıra orta kuv- vette esecek Denızlerımızde rüzgâr Batı Karadenız ile Marmara'da güneydogusu ve poyraz Ooğu Karadenız Gu- ney Ege ve Batı Karadenız'de yıkte ve karayel dığer denızlenmızde yıldız ve poyraz- dan3-5 yer 6 kuvvetınde saatte 10-21 yer yer 27 denız mılı hıda esecek VanGölû'- nde hava parçalı bulutlu gececek Atyon ft.gr Ankara Antalya Ayd.n Bursa Canakkale A Dıyartukır A Edtrne Erzurum Eskışehır istanbui Kars Konya Mersın Samsun Tratoon ZonguMalı A 27= 13° 17° 3° 15° 2° 18° 4° 28° 16° 28° 14° 23° 9° 24° 12° 25° 11° 25° 8° 12° 0° 19° 5° 23° 12° 26° 13Î 12° 0° 19° 6° 26° 16° 18° 10° 18° 12° 16° 9° Amsterdam Amman Atına Bağdal Bruksel Cenevre F-ankiun Lefkoşa Petersburg Londra Madnd Mılano Moskova Munıti OsJO Parıs Prag Rıyad Roma Vıyana b A A A B Y A A A B Y Y A A A eA A y H or 28° 23° 34° 181 - 17° 20° 2!" 18° 18" 20° 19° 16° 19° 15° 21° 23° 39" 22" 7? yajmurlu A-açık B-euluDu G-guneşk KOrk S-ast Y-ya4murkj Şehit yarbay toprağaverildi İstanbul Haber Servisi - Şır- nak'ta geçen perşembe günü görevden dönerken pusuya dü- şürülerek şehit edilen 2. Hudut Tabur Komutanı Piyade Yar- bay Muammer Yüzsüren'in cenazesi, dün Levent Camii'- nde kılınan ikindi namazından sonra düzenlenen askeri törenle Edirnekapı Şehitliği'nde topra- ğa verildi. Şehit Piyade Yarbay Muam- mer Yüzsüren için Levent Ca- mii'nde düzenlenen askeri töre- ne, Cumhurbaşkanı Başyaveri Kurmay Albay Arslan Güner, l.Ordu Komutanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, 3. Ko- lordu Komutanı Korgeneral Selçuk Saka, Kuzey Deniz Sa- ha Komutanı Koramiral Tu- can Özer, ile çok sayıda askeri ve mülki erkan katıldı. Cenaze töreninde silahh kuv- vetler adına bir konuşma yapan Piyade Albay Cemil Lale, Piya- de Yarbay Yüzsüren'in vatan hainlerinin yapüklan bir saldın sonucu şehit edildiğini belirte- rek şöyle konuştu: "2. Hudut Tabur Komutanı silah arkadaşımız, Piyade Yar- bay Muammer Yüzsüren'i dev- letimizin bütünlüğünü milleti- mizin kanıyla ve canıyla çizıl- miş sınırlarına kastetmış dı^ mihraklann ve gözü dönmüş cani uşaklannın insanlıkla iliş- kisi olmayan vatan haini eşkı- yalann haince kurduklan pusu sonunda şehit olmuştur. Şehit kardeşim asil milletımin asil ve şanlı askeri kutsal vatan top- raklannın büyük savaşçısı uğ- Yine PKK: 14 er şehit I Baştarafi I. Sayfada bir lar. açıklama yapmadı- Mardin'in Midyat ilçesinde önceki akşam saat 19.00 sıra- lannda bir lokantada yemek yiyen Necat Aslan, kimiiğt belirsiz kişilerin silahh saldın- sına uğradı. Necat Aslan olay yerinde ölürken, Süleyman Doğan ağıryaralanarak Mar- din Devlet Hastanesi'nde te- davi altına alındı. Özgür Gündem Gazetesi yazan Musa Anter'in öldü- rülmesini protesto için Diyar- bakır ve Adana'da gerçekleş- tirilen kepenk kapatma eyle- mine dün son verildi. Öte yandan İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Beypazan Tra- fık ve Karakol hizmet binaa- nın temel atma töreninde yaptığı konuşmada , devleti yıkmayı, topraklanndan bir bölümünü koparmayı Mark- sist - Leninist bir devlet kur- mak isteyen kişilerin ve eşkıyanın azdığı bir donem yaşandığını söyledi. Sezgin. Türkiye'nin her ye- rinde vatandaşlann devletle bütünleştiğint belirterek. Mutki'de pusu Devriye görevi yapan askeri konvoya önceki gün saat 19.30 sıralannda PKK saldırdı. 10 er şehit oldu, 2 PKK'lı öldürüldü, yoldan geçen minibüsteki bir kişi öldü. Karakola baskın Lice ilçesine bağlı Üçdamla Karakolu'na düzenlenen baskında PKK militanları 4 eri şehit etti, 3 er de yaralandı. Midyat'ta lokantada yemek yiyen bir ki;?i öldürüldü. "Yıllardan beri özlediğimiz, teröre, anarşiye, milletimize, demokrasiye, dinimize kar- şı olan düşmanlanmıza karşı milletımizde milli bir mutaba- kat oluşmuştur. Buna emeği geçen herkesi ve bütün ku- ELAZIĞ [ ı I • ,, * ^ Oıcle H a n BINGOL L/cA DİYARBAKIR x • \ Çmar •Bısmıl VMUS • vf Kulp.J j( SIIRT ^ < ^ ^ MAROIN DİYARBAKm 1 MUS Adılceva? 1 VAKT rumlan kutluyorum" dedı. Terör sorununu hukuk içinde çözmek istediklerini kaydeden İçişleri Bakanı Sez- gin. bunun vatandaşlara saygı ve demokrasiye inançtan kay- naklandığını ifade etti. u Herşehitle bir yaş daha ihtiyarlıyorum' • Baştarafi I. Sayfada kasındadır. Terörü önlemekte güvenlik güçlerinın akernatiii yoktur" dedi. Diyarbakır'da beraberinde Savunma Bakanı Nevzat Ayaz ve kuvvet komutanlan ile ziyaret ettiği Bölge Valisi Ünal Erkan'dan bilgi alan Org. Güreş, daha sonra Jan- darma Asayiş Karargâhı'nda komutan Korgeneral Necati Özgen'in terör değerlendir- mesini dinledi. Toplanüda PKK teröristle- rinin Suriye, Lübnan, Kuzey Irak ve İran'dan sonra Erme- nistan'da da üslendikleri be- lirtildi. Orgeneral Güreş, "İki yılda saçlanm beyazladı. Her şehit- le ben bir yaş daha ihüyarhyo- rum. Ancak şehit vermek zorundayız. Sonuçta başara- cağız" dedi. "Bana açıkça söyleyin, neden çok şehit veri- yoruz" diye soran Güreş'i Korg. Özgen şöyle yanıtladı: "Eşkıya yüksek tepelerden karakollanmıza önce RPG si- lahlanyla ateş ediyor. Bu. ka- rakolda panik yaratıyor. Bunun sonucunda şehit veri- yonız. Bu nedenle son bir ay- da 43 karakolu kapatük. Ancak bölgeyi başka yöntem- lerle denetim altına aldık." Korg. Özgen Lice'de dün • bir karakolda 4 erin şehit edil- diğini söyledi. Özgen, "Eşkıya dün öğleden sonra karakola 16 RPG saldınsı yaptı. 4 er şehit oldu, karako- lun bağlı olduğu jandarma komutanı karakola giderken pusuya düşürüldü. Açılan ateşi yüzbaşı yardı ve karako- lunun yardımına koştu. Bir teröristi de bu yüzbaşı öldür- Geziye Doğan ve Güreş'in yanısıra, Kara Kuv- vetleri Komutanı Orgeneral Muhittin Fısunoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgene- ral Halis Burhan, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eş- ref Bitlis ile gazete sahipleri ve bazı gazetelerin genel yayın yö- netmenleri de katıldı. Nijerya9 da uçak düştü: 163 ölü uçakta Kente Moskova'dakı girişleri, KGB'nin en gizli birimi olan "'15. Daire"nin denetlediği ve giriş noktalannın titizlikle ko- runduğu" aktanlıyor. Sunday Times'ın haberinde tanıklığına başvurulan bir kaynak, artık terk edilen dev merkezden, Moskova'nın altından seyaha- tin mümkün olduğunu söylü- yor, "Moskova'da hemen her devlet dairesine temelinden bir giriş kapısı vardır," diyor. Ye- raltı kentının havalandırma bacalannın ise çevreye uydurul- duğu ve başanyla kamufle edil- diği kaydedıliyor. Rusya yöne- timinin bu gizli dev merkezi şimdi bir kültür-sanat-ahşveriş merkezine dönüştürmesi yö- nünde önenler olduğu da ha- berde yer alıyor ABUJ A (Ajanslar) - Nıjerya hava kuvvetlerine bağlı C-130 Hercules tipi bir yolcu uçağırun başkent Lagos'tan hareket et- mesinden kısa bir süre sonra düştüğü ve uçakta bulunan üçü mürettebat 163 kişinin öldüğü bildirildi. Nijeryalı yetkililer tarafından yapüan açıklamada, yolcu olarak bulunan 160 kişi- nin emekli kara. hava ve deniz subaylan olduğu behrtildi. Baş- kentin 800 kilometre kuzeyin- deki Kaduna kenti yakınlann- daki bir askeri okulda ders vermek üzere görevlendirilen emekli subaylann, Kaduna'ya gitmek üzere uçakta bulunduk- lan kaydedildi. Yetkililer, uçağın kalkıştan hemen sonra. havadayken alev aldığını ve batakhk bir bölgeye düşerek parçalandığını söyledi. 163 kişinin öldüğü uçak ka- zası, Nijerya havacüık tarihinin en büyük kazası oldu. runda kanını akıttiğın, seve seve canını verdiğın bu vatan dünya durdukça mılleti ile dev- leti ile bir ve bütün kalacak Cenaze töreninde. Yüzsü- rcn'ın eşı A\nur Yüzsüren terö- ristlere lanet yağdırarak. "Bu vatan için bin Muammer feda olsun" diye haykırdı. Konuş- manın ardından Yarbav Yüz- süren'in Türk bayrağına sanlı cenazesi. asken top arabasına konarak Levent girişine kadar taşındı. Daha sonra Edirnekapı Şehitliği'nde toprağa verildi Erkan Anter'in katilini biliyoruz DİYARBAKIR (Cumhuri- yet)- Olağanüstü Hal Bölge Valısı Ünal Erkan. Musa An- ter'in öldürülmesı ile ilgilı ola- rak yaptığı açıklamada, "cına- yetin çözüm noktasını yaralı Miroğlu çözecektir" dedi. Er- kan, "Cinayetin faili belli ancak elimizde değil" diye konuştu. Olağanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan, Musa Anterin öl- dürülmesi olayıyla ilgili açıkla- malarda bulundu. Olayda ya- ralanan Orhan Miroğlu'nun cinayetin çözüm noktası oldu- ğunu kaydeden Erkan, şöyle konuştu: "Kendısı bıze ilk ver- diği ifadesınde Anter'in telefon- la arandığını. bir arazi itilafını çözmek için arayan şahsın otele bir kişiyı gönderdiğinı ve birlik- te kiraladıklan bir taksiyle tele- fon eden kişiyle görüştüklerini. daha sonra taksideki şahsın ge- ri çekildiğini öteki telefon eden kişinin Musa Anter'i vurup ya- raldıgını anlattı." Bölge valisi telefon eden kişi- nin bir gün önce Anter'le otelde birlikte oldugunun saptandığı- nı, bunun gerek otelde çalışan- lar ile gerek Miroğlu tarafından belirtildiğini söyledi. Erkan, bu kişinin Anter'in evlatlığı Orhan adlı kişi oldugunun ve bir kod adı bulunduğunun saptandıgı- nı ve Kuzey Irak'tan geldiğinin sanıldığını söyledi. Ünal Eran," fail belli, ancak elimizde değil" dedi. Bölge Valisi Erkan, Nokta dergısinin dün yayınlanan sayı- sında da Musa Anter'in katilı- nin bilindiğıni açıkladı. Erkan. derginin, "Musa An- teri vuran kım' şeklindeki soru- suna şu yanıtı verdi. "Herkes kontgerilla diyor. Bunu bilen varsa söylesin, gere- kenı yapalım. Örgüt işine gel- meyen her konudaki propagan- dayı devletin üzerine yıkmaya çalışıyor. Başka bilgiler alındı. bu şahsın kim olduğu biliniyor. İsmi de biliniyor, kod adı da." Erkan, katilin kim olduğu so- rusuna ise "Onu niye söyleye- yim? Hayır, mümkün değil, zamanı gelince açıklanır" ceva- bını verdi. GOZLEM UĞUR MUMCU • Baştarafi 1. Sayfada Neden "çelişki"yd\7 Marksistler, toplumsal bütün oluşumların kendi içlerin- deki çelişkilerle geliştiğine ve gelişimin sürekliliğine ina- nırlar Bu çelişkiler içinde toplumsal gelişmeye yön veren "ana çe//şfc/'önemlidir. Kapitalisttoplumlardaanaçeliş- ki, emekçi-burjuvazi çelişkisidir. Bu ana çelişki yanında, çeşitli toplumsal sınıf ve kat- manlar arasında ikinci ve üçüncü planda kalan çelişkiler de vardır. Sınıf çelişkilerini bu gelişim kuralları belirler. Bugün artık bu kavramlar unutuldu. 80li yıllarda, bu kavramlar yerine "serbestpiyasa eko- nomisi" gibi "Türk-lslam sentezi" gibi "Kürtçülük" gibi "sıvil toplum" gibi kavramlar yer aldı. 12 Eylül ile başlayan süreçte kavramlar kendi özlerine yabancılaşarak ve yozlaşarak siyaset dünyastna ege- men oldular. 12 Eylül, emek kesimine büyük darbeler vurdu. DİSK yöneticileri işkenceli sorgulardan geçirilerek yargılandı- lar Sendikacılık yasaklarla kuşatıldı. Sendikalı işçi sayı- sında düşüşler oldu. Aynı dönemde emek gelirlerinin ulusal gelirdeki pay- ları azaldı, sermaye gelirlerinin ulusal gelirdeki payları da katlanarak arttı. Türkiye'de ücretlilerin aritmetik sayıları gün geçtikçe yükseliyor. Bugün ücretlilerin sayısı 12 milyonu aştı. Bu 12 milyon işçinin ancak yüzde 13ü sendika üyesi! işçi sendikaları artık eskisi gibi güçlü ve örgütlü değil. Peki "çelişki" ne oldu? Unutuldu! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Mogul- tay, "işsizlik sigortası" ve "iş güvencesi yasası" çıkar- mak için çırpınıyor. İş ve sermaye çevreleri de bakana karşı savaş açıyor- lar. Nerede "sivil toplumcular" ve nerede o burunlarından kıl aldırmayan Marksistler ve Leninistler? Aramayın boş yere, yoklar... Sovyet Marksizmi devrin müzelerine kalkınca ideolojik boşluklar içinde yuvarlanan hızlı Marksistlerimiz Kürtçü- lüğesarıldılar. Şematik Marksistlerimiz de serbest piyasacılığa ve si- vil toplumculuğa... Marksist çelişki ilkesi, yerini etnik çatışmalara bıraktı. 6O'lı yılların "Amerikan emperyalizmi ve yerli işbirlik- çileri" söylerrri ne oldu? Körfez savaşı günlerinde ABD siyaseti resmi siyaset ve ideoloji haline gelirken "emperyalizm" olgusu da unutturulmaya çalışıldı "Kemalizm," Marksizm gibi bir kuram degildi, 1920li yılların kapitalist emperyalizme karşı toplum olarak baş- kaldırışı ve Anadolu halkının aydınlanma çağını simgele- yen bir kavramdı Önce bu kavrama karşı savaş açtılar. Kurtuluş Savaşı'nın anti-emperyalist özü ve dogrultu- su, çeşitli kesimlerin açtıkları ideoloji bombardımanı ile aşagılanmaya ve karalanmaya çalışıldı. Kurtuluş Savaşı başındaki bir sivil örgütleme modeli olan "Kuvayı Milliyh"cuntacılık, darbecilikolarakgöste- rildi. Siyaset, ideoloji, inanç ve kavramlar dünyasındaki bu çalkantı, bu yabancılaşma ve bu yozlaşma da elbet bir gün duracak. Ne sömürü biter bu dünyada ne de emek ve sermeye arasındaki "çelişki". Bu yenilgiler geçicidir. Dünyada ve Türkiye'de sosyalist düşüncenin ölmediği ve ölmeyecegi yeniden anlaşılacak. Ulusal kurtuluşçuluğun kapitalist emperyalizme karşı bir toplumsal savaş olduğu da anlaşılacak, emperyaliz- min Türkü Kürde, Kürdü Türke kırdırmak için Ortadoğu'- da tezgâhladığı kirli ve kanlı oyunlar da.. Emperyalizmin yeni ve yerli işbirlikçılerinin kimler oldukları da.. 4 gazete • Baştarafi 1. Sayfada Zamlı fıyattan satılmaya baş- lanan gazeteler, fiyat ayarlama- sını okuyuculanna duyurur- ken, gerekçe olarak sürekli artan girdi fıyatlan, dolardaki yükselme ve benzin zamlannı gösterdiler. Hürriyet Gazetesi zam açık- lamasında. "' Okurlannın hoş- görüsüne sığındığını", Milliyet Gazetesi ise "Kalitesinden fe- dakarlık yapmamak için" fıyat artırma karan alındığını belir- tırken, Sabah Gazetesi şöyle duyurdu: "Yüksek enflasyon yaşanan ülkemizde. 5.5 ay fıyatımızı ay- nen koruma başansını göster- dikten sonra gazetelerin fiyat ayarlaması kaçınılmaz hale gel- di. Fiyatlanmızı 3 bin liraya çıkard'ığınız 18 Nisan 1992 tari- hinden bu yana dolar 900 lira değer kazandı, benzin fıyaü bin 400 lira arttı. Dolar ve benzin, hiç şüphesiz maliyetlerimizi en çok arttıran iki unsur." Gübreye zam ANKARA (AA) - Gübreye yüzde 14 ile yüzde 30 arasında değişen oranlarda zam yapıldı. Tanm ve Köyişleri Bakanı Necmettin Cevheri, Beypa- zan'nda bir temel atma töreni- ne katıldıktan sonra, zam kara- nnın dünden itibaren bayilere bildirildiğini açıkladı. Bakan Cevheri, devletin güb- reye 2 trilyon lira sübvansiyon yaptığını belirterek, "Mahmız çiftçiyegitmiyor"dedi. Necmettin Cevheri, yapılan zamlardan sonra, devlet tara- fından satılan gübrenin özel sektörden yüzde 10 ila yüzde 15 daha ucuz olduğunu bildirdi. EN İYİ HABER + EN İYİ MÜZİK = EN İYİ RADYO DI9ITAL-8TEREO f J ".Jvr. aktas elektrîk •i»ELiJ Levıs