22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURIYET 25EYLÜL1992CUMA 2 OLAYLAR VE GORUŞLER Gcçmişe Baloş MELİH CEVDÇT ANDAY Bızun geçmışte yaşarfuımı: âeğıl gegm bızde \aşaması gerekır t j***-1 " "*"*' S E\uboğlu Buyuk duşunurumuz Sabahattın E>u- boğlû'nun denemelennı oku>orum Bunlar- dan " Yaşayan Geçmış" adlı olanından bır parçayı yazıma alıyorum Belırteyım kı, Eyu- boğlu'nun duşuncelenne tumden katılmakta- yım. "İnsan dergısının bınncı sayısmdakı 'Frenkten Turk'e Donuş adlı vazımda Turk geçmışını bugunku dunya goruşumuzle yenı- den duşunmek, yanı Fuzuh'yı ya da herhangı bır sanat anıtımızı bugunku sanat anlayışı- mızla anlamak, tanımak ve benımsemek gere- ğınden soz etmıştım Bu duşunceme bazı arkadaşlar katılmadılar Bu tartışma) ı ozetle- mek gereğını duyuyorum Benım soylemek ıstedığım kısaca şuydu Geçmışe donuş, geçmışın goruşune donuş olmamalıdır Tanh bılıncı eskı dunyavı oldu- ğu gıbı yaşatmak değıldır Dunun değerlennı bugunun goruşlenyle olçemevız Geçmışı ya- şatan yorumdur Eskı guzellıklenn yenı an- lamlarla dolması zorunludur Yoksa eskının antıkadan başka anlamı yoktur Geçmışın aktuel bır değer hdlıne gelmesı, yenı bılıncın suzgecınden geçmesı gerekır 'Geçmış ıçın geçmış' hayatı ağırlaştırmaktan başka bır ışe yaramaz Itıraz eden arkddaşlanmın bır bakımdan haklı gorünen goruşlen de kısaca şudur Tanh bılıncı, geçmışı yalnız bıçımlen ıle, an- layışı ıle yaşamak zorundadır Geçmışten şu- nu alıp bunu bırakamayız Geçmış bır butun- dur Fuzulı ı kendı dunyası ıçınde. kendı goruşlen ıle anlamalıyız Dızelenne kendısı- nın koyduğu anlamlan koymalıyız, tanhın amacı geçmışı maddı ve manevı butunluğu ıle meydana çıkarmaktır Goruşlennden kopa- nlmış bır geçmış olamaz Yunus Emre'nın şıı- jmı alıp, dunya goruşunu bırakamayız Mımar Sınan'ın camıını alıp mıman goruşu- nu bırakamavız Yoksa tanhsel gerçeğe u>- gun olmayan yargılara suruklenınz Yorum gerçeğm düşmanıdır Bu ıtıraz yukarda sözunu ettığım tanhçı geçmış gorüşunun karaktenstik bır belırtısı- dır ve tanhın kullanacağı usul bakımından doğrudur Ama geçmışın hıç bır kınntısını fe- da etmıyen bu goruşun yalnız bılım ve ıncele- me alanında kalması gerektığıne manıvorum Ben tanhın yazılışından değıl, ruhumuzla olan ılışkılennden soz edıyorum Herkesten tanhçı olması ıstenemez Fuzulı yalnız tanhçı- nın değıl, butun ulusun. butun Turk bıhncının malıdır ve hıç kımse Fuzulfden zevk almak ıçın Fuzuh'nın dunya goruşunu benımsemek zorunda değıldır Sanat devırden devıre, go- ruşten goruşe, putperestten hınstıyana, hıns- tıyandan, muslumana geçerken her gonulde yaşavabılen bır değerdır Geçmışı meydana çıkarmak benım ustunde durduğum sorunda çok ayn bır şeydır Tanh, ruhumuzda yaşa- yan bır değer olarak başka, ıncelenen bır ger- çek olarak başkadır Yaşayan tanhle olu tan- hı karşılaştırmamalıyız Ben yaşayan tanhten, benımsedığımız geçmışten soz edıyorum Dı- ğen ınceleme ve araştırma ışıdır ve tanhsel dışında durmadan değışen ve gelışen bır geç- mış vardır Onu dılımızde, beğenımızde, terbı- yemızde, duşuncemızde etkın bır sermaye olarak taşınz Bu geçmış bızımle buyür ve zengmleşır, havamıza kanşır, goruşlenmıze ve zevklere göre yontulur, yenı anlamlar ka- zanır Evmızde çok eskılerden kalma bır resım vardır. Çocukluğunuzda bu resmı ılk hayal dunyanızın taze sırlarla dolu bır koşesı olarak gormuşsunuzdur, ıçındekı denız mavı masal- larla kanşıktır Gunun bınnde onu sadece bır dede yadıgan, cana yakm bır eşya olarak go- rursunuz Daha sonra bu resme bır kartpostal bayağılığı sıner Denızın sıhn bozulur, man- zaranın ruhu boşalır ve renkler maddıleşır Sonunda ay.ni resmı kaybolmuş bır cennetın ozlemlenyle seyredersınız Çocukluğunuzun denızı. anjlannızın lezzetıv. le canlanır ve duva- nnızdakı sus yepyenı alemın taze heyecanlan ıle dolar Butun bunlar o resmın tanh gerçeğı ıle ne dertceye kadar ılgılıdır7 Sızın duyduğu- nuz hıslenn o resmı yaratan duygularla nasıl bır akrabahğı v ardır? Don Kışot'un çeşıtlı yuzyıllara aıt resımlen vardır Cervantes'ın olmez kahramanıru her çağ kendı goruşune göre hayal etmıştır XVI- II yuzyıl Don Kışofuzanf \eguzel bıradam- dır Romatıklenn Don Kışot'u saçlan ruzgar- da, gozlen uzak ufuklarda, Werther kılıklı bır şovalyedır Daha sonrakı resımlerde aynı kahraman atı kadar ıhtıyar ve çırkındır Sızın hayal ettığınız Don Kışot da kım bılır nasıl- dır9 Tanhsel gerçeğın butun bu Don Kışot'- larla anlaşması mumkun mu° Çarmıhtakı îsa'nın resımlenne bakın Bır devnn kı beyaz, temız ve guleçtır Bır devnn kı zayıf ıfade taşır Isa'nın bu çeşıtlı tecellılen- ru tanhsel gerçeğın değışmesı değıl, dmsel du- şunuşun gelışmesı saptamışür Isa, yaşanan bır geçmış olmasaydı ılk genldığı çarmıhta tek tanhsel gerçekle olür kalırdı Geçmış yaşaya- bılmek ıçın İsa gıbı bıçımden bıçıme gırmek zorundadır Shakespeare'ın tıyatrosu ne kadar çeşıtlı goruş ve yorumlara sahne olmuştur9 Shakes- peare'ın Hantlet ı ıle Voltaıre'ın, romantıkle- nn, sembohstlenn, vırmıncı yuzyıl eleştırmen- lennın ve tanhçılenn Hamlet'len arasında ne büyuk aynhklar vardır Shakespeare'ın yarat- tığı dunya, uçyuzyılhk bır duşunce gelışımının açtığı ufuklarla genışlemış, bulduğu anlam- larla zengınleşmıştır Insan kavramı ıle bırlık- te Shakespeare'ın kahramanlan da karmaşık- laşmıştır Macbeth bugun bızı gerçek kışılığı ıle doyuramaz Boıleau'nun ıdeahne uyan Racıne sureklı bır yorumla genış bır kapsam kazanmamış ol- saydı, bugun Paul Valery'nın hayranlığıru nasıl kazanabılırdı9 Nasıl şıın kendısı gıbı an- lamayan bır şaın benımseyebılırdı0 Boıleau'- nun açık ve mantıklı bır anlam gorduğu yerde Valery olağanustü bır ntm, esrarlı bır mıman goruyor Bınnın sevdığınden obunı nefret edıyor Fransa Racıne'ın dunyasını çoktan aşmıştır Buna rağmen Phedre ve Athalıe taze heyecanlarla dolu kalıyorsa bu mucızeyı ya- pan onun ruhu değıl, bızım ruhumuzdur Klasık edebıyat yaşayan, dclayısıyle değışen ve zengınleşen bır geçmıştır Her çağda taze bır ıçenk kazanmayan geçmış. kuflu bır cek- meceden başka nedır9 Sanat esennde değış- meyen yalnız madde ve bıçımlerdır Taşıdığı heyecan yuku durmadan yenıleşır Sanat ese- nnın ılk yukunu bulmak ve esen bu yukle an- layıp sevmek onun yalnız olu yanını dınlt- mektır, bu arkeologlann ışıdır " "Ebebıyatta doğa tasvınnden soz ederken, Nedım'den bır ornek alınırsa bu bır yorum olur Çunku doğa tasvın Nedım'ın dunyasına aıt sanat kaygılannın arasında değıldır Ulusal duygudan soz ederken üçyuzyıl on- cekı bır halİc turkusu omek alınırsa, bu bır yorum olur Çunku bu halk turkusunun tanh bakımından ulusal duygu ıle ılgısı yoktur Suleymanıye canıııne bakarken Mımar Sı- nan'ı, Turk mımansını, kutlelenn beyaz ham- leler halınde yukselışını, ruhun maddeye bı- çım venşını duşunursek, bu bır yorum olur Bu camıın tanhı sahıplen onda oyle şeyler gormemışlerdır Camı, onlar ıçın sadece camı ve nıhayet guzel bır camıdır Eskı Turk nıuzığını konser adı altında dın- ler ve seversek, Itn'de olağanustü bır muzık dunyası keşfedersek, bu bır yorum olur Çun- ku bızde bağımsız bır muzık sanatı, duşuncesı ve coşkusu yoktur " "İşte geçmışı yaşatan bu yonımlardır Eskı kıyafetı, eskı duşunuşu ve tanhsel gerçeğı ıle kala ı geçmış bır mumyadır, bır belgedır ve yen muzedır " Sabahattın Eyuboğlu'yu yazılanndan tanı- yanlara oğudum, onu yenıden okumalan ola- caktır Çunku Eyuboğlu, aynldığı dunyamıza ışık tutmayı surdüruvor ARADABIR KEMAL KARGUL Ertı malı murm/r 3568 Sayılı Mali MüşavfıHik YasasıEkonomık faalıyetlerde onemlı yer tutan bır meslek gru- bunu bağımlı bağımsız olarak parçalayıp, bağımlı çalışanı yok sayarak bır hukuk ayıbı yapıyorsanız ınandırıcı ola- mazsınız Hele bunlarm uç unvana boler bırını, fıldışı kule- ye çıkarırsanız, bu toplumda hıç bıtmeyen nefret tohumla- rına bır yenısını daha eklersmız Bır gun ne yazık kı yasayı hazırlayan burokratların, yasalaşmasına goz yuman ko- mısyonların parmak kaldıran vekıllerımızm vıcdanlarında muhasebeleşecektır Ayrıca suçlu dıyebıleceğımız, başta unıversıteler olmak uzere bırçok kamu ve ozel kurumlar suskun kalmakla da bu ayıbın ortakları olmuşlardır Malıye burokratlığından ayrılmış olanlara gorulmemış olanaklarsağlayan yasa, ozel sektordeçalrşan arkadaşla- nna bu kapıyı kapamış ya da tuzak hukumlerle aşılmaz barajlar koymuştur Hakların aranmasına bakan onayı ko- yularak ıhale mantığı sergılenmıştır Gıden ıktıdardonemınde baştaTBMM 20yeyakm mıl- letvekılıne Cumhurbaşkanlığı Başbakanlık Adalet ve Malıye Bakanlığı, Umversıteler YÖK Anayasa Mahkeme- sı.Yargıtay Danıştay bazı partılerve bunlardahıl 38 kamu kurumuna, ozel sektorun tum oda ve bırlıklerıne yasanın ayıplarını uzunca açıkladım ve duyarlık rıca ettım Bu du- rumda eğer, kulaklarımızı kapatıp, hukukun ustunluğun- den, demokratık hukuk devletınden ınsan haklarına say- gıdan, yaşam hakkından, fırsat eşıtlığınden ya da benzer so7cuklerden soz edıyorsak kımseyı ınandıramadığımızı da bılmelıyız Uzgun dargtn dışlanmış ve bunlar yuzunden yaşadığı toplumda maddı ve manevı kayıplarla uretkenlığı ve top- lumsal sevecenlığı kalmamış msanlarla toplum barışı sağlanamayacağını da artık anlamalıyız Ozel sektordekı meslektaşlarını, buyuk umıtlerle mezun olmuş yenı meslek mensuplannı Yemınlı Malı Muşavır - lere sıradan bır kâtıp gıbı yamamak onları horlamak, ver- gı barışını hıçbır zaman sağlamayacağmı da unutmamalı- yız Bır başka yazıda bu yasanın tuzak hukumlerını tartışıp, çelışkılerı belırleyeceğım Ancak yazıyı bıtırmeden temel çelışkılerın gorulmesını ıstıyorum Bu yasa anayasanın 10 12 13 14 maddelerı ıle 17 48 49 maddelerıne taban tabana zıttır Yasa Umversıteler Kanunu'na da aykırıdır Mezunlarına verdığı haklar bu yasa ıle geçersız kılınmak- ta, salt burokrat kökenlı olanlara ıse tum kapıları açık bı- rakmaktadır Buradaçıftestandartuygulanmıştır Boylece ayrıcalıklı kayırılmıs bır sınıf olusturulmuştur Muktesep hak kazananların hakları gasp edılmıştır Bu yasa ınsan haklarının temel kuramı olan ' yaşam hakkını" ortadan kaldırarak onurla surdurduklerı mesleklerını elle- rınden almış, onlara korsan damgasını vurdurmuştur Boylece yenı bır kuskun aydınlar topluluğu ışsızler kesımı- ne dahıl edılmıştır Yasa ayrıca hukumetlerın serbest re- kabet ılkelı programlarına da aykırıdır Meslek sahıbınm ozgurıradesı başarılı olma gudusu kendını gelıştırme ve butunleştırmeolgusu kayırmacılıklarafeda edılmıştır Fır- sat eşıtlığı yıne sozde kalmıştır Mesleğe yenı başlayacak- lara getırılen kısıtlamalar hıcbır meslekte olmayan ayıplı barajlardır Kıdemlı stajlar ve sınavlar eklenerek mesle- ğın asıl kahırlarmı çekenler bertaraf edılmış, burokrat ko- kenlıler ıse ayrıcalıklı kılınmıslardır Yenı mezun olmus bır meslektaşın 39 yasında ancak yemınlı malı muşavır lığe tum barajları aşarsa ulaşabıleceğını belırlemek konunun ne denlı utançlı olduğunun orneğıdır Bu yasa hak arama yollarını da ustalıkla tıkayarak hukuktan medet umanları bır kez daha umutsuzluğa duşurmuştur Itırazların, uç yıla yakm sonuçlandırılamaması bu umutsuzluğu doğrula- maktadır Ancak buyol başarılı da olmuştur Cunkuyıldır- ma, usandırma bekleterek meslekten soğutma denemesı amaca ulaşmıştır Oysa bır yasanın başarısı hukukun te- mel oğesı olan adıl, dengelı kapsamlı, uzun vadelı toplayı- cı uzlaşmacı olmasındayatar TARTIŞMA YÖK Sistemi ve Anlayışı Sona Ermelidir Fazla gecikmeden YÖK anlayışını reddeden, genış kapsamlı bir yasa Meclis'ten geçmelı ve gerçek bır seçımle ışbaşına gelecek yönetıcıler ve yetkılı kurullar ünıversıtelerde görev almalıdırlar. S on 10 yıllık donemde, unıversıteyı unı- ıçın uğraş veren oğretım uyelen derneklen versıte yapan nıteüklerden yoksun bı- son seçım >asası ıle ılgıh olarak üüz çalış- rakılan. onuru kınlan, aşağılanan, aldığı malar ve tartışmalar sonucunda yaptıklan darbelerle ağır şekılde yaralanan yuksek değerlendırmelen oğretım uyelenne ve ka- oğretım kurumlanmızda gorev yapan oğ- muoyuna duyurmuşlardır fstanbul Öğre- retım uyelennın, YÖK sıstemı ıle nelenn tım Uyelen Derneğı bunun bır seçım sayı- amaçlandığını temmuz ayında yapılan soz- lamayacağını, ancak atamaya seçım susu de seçım ve onu ızleyen atamalarla bır kez daha gormek. anlamak fırsatını buldukla-nnı umuyoruz Yapılan gostermelık rektor ve goruntusu vennek olduğunu kamuya duyunnuştur Çağn mektubumuzla oğre- tım uyelenne boyle bır seçıme katılmama seçımlen ıle ılgıh YOK tutumu gayet açık- ya da boş oy verme onenlenmızı -paylaşıl- tır YÖK, unıversıtelen ve mensuplannı vesayet altında tutmak, suskunlaştırmak ve kışıbksızlcştırmek mısyonlannı tutarlı bır şekılde surdurmektır Bu sıstemın sım- gesı Prof Doğramaa elı ıle gerçekleştınlen gostermelık rektor seçımlenne unıversıte- masında hıçbır guçlük olamayacak göruş ve gerekçelenmızle bırhkte- ıletmıştık YÖK, seçım sonuçlan ıle ılgılı olarak yap- tığı operasyonla bızı tereddute yer bırak- mayacak şekılde doğrulamıştır Çunku başka turlu davranması sozkonusu olmaz- lenmızın alçakgönullu oğretım uyelen ço- dı YÖK'ün varlık nedenı budur Alçakgo- ğunlukla yakın ılgı gösterdıler 10 yıldan nüllu oğretım uyelenmızın, atamalan ızle- ben merkezıyetcı, hıyerarşık bır yapı ıçınde dısıplıne edılmış, baskı altında tutulmuş, l h k k d k b k l p ş ş seçme-seçılme hakkından yoksun bırakıl- mış ve çoğunluğu 10 yjldan ben. Doğan b ' d l YÖK d ' k yen tepkılennı yetennce bılmıyonız Düşuncelennı, gorûşlennı açıklamakta çe- kıngen ve muhafazakar davranıyorlar Sevgılı oğreüm uyelen ve sız sayın mıllet- Kuban'ın deyışı ıle 'YÖK medresesı' ko- vekıllen, unrversıtelerle ılgılı olarak neyın şullannda yetışmış oğretım uyelen kendıle- nne yıllar sonra lutfedılen oy kullanma hakkını ve gorevını buyuk bır cıddıyetle ve tevazu ıçınde yenne getırdıler Gençlenn çoğunlukta olduğu bu secrnen topluluğu, bu gostermelık seçımın YÖK düzenı. g savaşı venlıyor 9 Bunu, Turkıye'yı sanp sarmalayan çeşıtlı bunalımlar arasında çok ıyı değerlendırmek zorundasınız Bız, 'yuk- sek oğretım kurumlanmızda buyük tahn- bat yapıldı, bu devam edıyor, buna son venlmelı' dıyoruz Turkıye'nın çok sayıda YÖK egemenlığı ve baskısı altında yapıldı- saygın bılım adamı bu goruşu paylaşıyor- ğını elbette fark etmışlerdır Yenı ve eskı lar Bunlar ıçın 'uç beş çığırtkan' tanımla- YÖK başkanlannın, seçım sonuçlannı, oz- ması yapan Prof Doğramaa'yı, 'malum gur ıradenın yansıması ve YÖK sıstemının çevreler' dıye sızı de kuçumsemek ısteyen desteklenmesı şeklınde yorumlaması elbet- Cumhurbaşkanı'nı ve en zor koşullarda te cıddıye alınamaz demokratık, çağdaş ünıversıte uğraşı veren Yıllardan ben çağdaş veozerk ünıversıte ünıversıte mensuplanndan oluşarr tarafla- n, bu ıkı tarafın hedeflennı çok ıyı tanı- mak, anlamak durumundasınız Başbakanlığı donemınde YÖK ve Prof Doğramacfyı, Evren'ın desteğıne karşın bertaraf etmek ıçın gınsımlerde bulunan, bu satırlann yazannı YÖK ıle ılgılı olarak bır saat sure ıle dıkkatle ve açıkça onay- layarak dınleyen, daha sonra Sheraton'da profesorlerle yapuğı toplantıda Doğra- maa'yı duşunulebılecek en guç durumlara duşuren, ama yennden oynatmayı başara- mayan bugunun Cumhurbaşkanının, son- radan nıçın, hangı nedenle onunla ışbırbğı ıçıne gırdığını ve kendısıne ovgüler yağdır- dığını, bu çarpıcı değışıklığın nereden kay- naklandığını araştırmaya değer bulmaz mısınız 9 Boyle bır unıversıteyı surdurmek ya da onun yenıden ınşa edılmesıne destek ver- mek gıbı ağır ve tanhı bır sorumlulugunuz var Bunun karannı vereceksınız Fazla gecikmeden YÖK anlayışını red- deden genış kapsamlı bır yasa Meclis'ten geçmelı ve gerçek bır seçımle ışbaşına gele- cek yönetıcıler ve yetkılı kurullar unıversı- telerde gorev almalıdırlar Bunun ardından unıversıtelenn gerçek bır bıbm yuvası halı- ne gelmesı ıçın atılacak çok adım var Doğ- ramacı'nın çok sozunu ettığı deneüm mekanızmalan da ancak bu koşullarda ış- leyebüır Bugun süregelen tam bır denetım- sızlık ve başıboşluktur Bu ülkede ınsan yatınmının yapıldığı, bı- lımselhğı ozumsemış, araştıran. kendını yenıleyen ozgur ınsanlan yeüştırmesını ozledığımız ıçın de bılım ureülen kurumlan yenı bır ozle yenıden yapılandırmak ve onu topluma kazandırmak gıbı buyuk bır gö- rev var önumuzde Engellen aşmak yurtse- verhğın gereğıdır Prof. Dr. COŞKLTN ÖZDEMİR Rusya ile işyapan ve seyahat eden herkesin ihtiyacı TURKCE-RUSCA Dil Klavuzu 20.000 TL. Hazırlayan : Nihat BOYTÜZÜN Istek Cumhurıyet Cd 257/3 Harbtye - IST Tei 248 48 64-65 Fatih Üstün Sevgi ve ozlcmle anıyonız. 26 Eylul Cumartesı Saat 12 00 Zıncırlıkuvu Hulya Ustun Alı Nakı Oner Nuvıt Ozkan Hacı Kanıarcı llhan Ncvşehırlı Fatıh Bakan Selım Mahmuıoglu Umur Coşkun ^CUMHURİYET KITAP KULÜBÜ BAKIRKÖY BELEDİYESİ İŞBİRLİĞİ BAKIRKÖY ÇOCUK ŞENLİĞİ IMZA GUNLERI 26cylul 14 00-18 00 YALVAÇ URAL FERİT AVCI ) llilk rkı (> tıırluk \lı ttlanı TEŞEKKUR 20 eylul pazar gunu Istanbul-Ankara Fatıh Ekspresı'nde geçırdığım anı rahatsızlık uzerıne hemen mudahale ederek hayatımı kurtaran Eskışehır Mavı Hastanesı uzmanı operator, doktor SAYIN YÂVUZ ARICTya minnet ve şukranlarımı sunarım. ALİ ULVİ CUMHURIYET GAZETESI ERZURUM 1. SULH CEZA MAHKEMESİ'NDEN Esas No 1992/72 Karar No 1992/46< Sanık Alı Karaduman, Hasan oğlu 1956 doğumlu Soğutlu köMi nufusuna kayıtlı Tahtacılar Caddesı No 34'te oturur Suç Çek karnelerını ıade etmemek Suç tanhı 5 12 1991 Karar tanhı 16 7 1992 Musnet suçtan sanığın eylemıne uyan 3167 SY 13/1, CK 119/5 maddesı gereğınce 270 00 TL ağır para cezası ıle cazalandınlması na, cezasının ertelenmesme karar venlmış, tum aramalara rağmen sa- nığa teblığ edılememıştır 7201 sayılı Teblıgat Kanunu'nun 29 maddesı gereğınce kararın ga zete )Oİu ıle ılanen teblığı, ılan gıderlerının sanıktan ahnacağı, ılan tarıhınden 15 gün sonra teblığ edılmış sayılacağı ılanen teblığ olunur Basın Tashıh YEFÂT Malatya Arapkır'den Nazıfe ve Zeynel SOYDAN'ın oğulları, Sabrı \e Oral SOYDAN'ın babaları, Saım \e Atılla SOYDAN'ın kardeşlerı, Sabahattın, Erol, Ozkan \e Hakan SOYDAN'ın amcaları, Sercan SOYDAN'ın buyuk amcası ve Gulser SOYDAN'ın eşı SADİ SOYDAN 22 Eylul 1992 Salı gunu Istanbul'da vefat etmıştır Tanrı rahmet eylesın AİLESİ VEFAT Naırobı Buyukelçımız OKYAR GÖVDEN'İ kaybetmışolmanındennuzüntusuıçındeyız Merhuma Tanndan rahmet. kederlı aılesıne ve Bakanlığımız mensuplanna başsağlığı dılenz Not Merhumunazıznaaşı, 25 Eylul 1992 Cuma gunu saat 11 OO'de Bakanlığımız Merkez Bınası onunde vapılacak torenı takıben aynı gun Ankara Maltepe Camıın'de kılınacak oğle namazını muteakıp Karşıyaka Asn Mezarlığı'nda toprağa venlecektır DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI PENCERE Turfa Möneccim... Nostradamus 16 ıncı yuzyılın ılk yarısında yaşadı Yıl- dızlara bakıp gelecekte neler olacağını soyledı Aradan dort yuzyıl geçmesıne karşın ununu yıtırmedı Pekı Nostradamus geleceğı gordu m u ' Sanmıyorum Ancak Nostradamus'u yorumlayanlar her dörtluğunde bır keramet keşfedıyorlar Yıldızfalına ınananları kızdırmı- yayım, ama Zıya Paşa nın unlu dızelerını çok severım "Yıldız arayıp gokte nıce turfa muneccım Gaflet ıle gormez kuyuyu rehguzerınde ' Geleceğı gormek ısterken burnunun dıbını bıle seçeme- yen çoğu kışının kendını fala kaptırması, yaşamın cılvele- rınden bırıdır kahvefalımı baklafalı mıelfalı mı, neolur- sa olsun ınsanı çekıyor Falcılar da bunu bılırler, fıncana bakarken serçe parmağıyla kahvenın telvesıne dokunanı bıle vardır -Bak, şu uzun boylu adamı gordun mu? Kadıncağız eğılır bakar ne uzun boylu adam görur, ne madam, ama falcının raconunu bozacak değıl ya -Gordum -Bır vakıt mı desem, uç vakıt mı desem, geçtıkten sonra ondan sana bır haber gelecek Haydı bakalım, ayıkla pırıncın taşını' Adam, kahve fın- canının telvesınden çıkar, kısmet bekleyen hatunun kafa- sına gırer artık çıkarabılırsen çıkar Eskıden krallar ve sultanlar da kâhınlere çok onem ve- rırlermış Şımdı Frenkçede futurolog denen gelecek bılım- cıler moda1 Bunlarm ongorulerını sergıleyen kıtaplar kapış kapış satılıyor Sonra ekonomık yaşamda onunü gormek ısteyenler de uzmanlara başvuruyorlar, gelecek gunlerın koşullarını şımdıden kestırmek ıstıyorlar Ama nafıle Kımse onunu goremıyor + Avrupa'da para depremını kımse gorebıldı mı' 17 eylulde VVashıngton da başlayan IMF-Dunya Bankası goruşmelerınde ekonomık canlanmadan soz açılırken krız patlayıvermış Uluslararası kapıtahzmın ağababalan burunlarının ucunu gorememışler Hep boyle oluyor öngoruler tutmuyor Nostradamus dırılse, bırkaç gun sonrasını goremeyen nıce uzmanı karşısına alıp dese kı -Ne kadar aymaz kışılersınız? Bılgısayarlarınızı bırakın, kıtaplarınızı kapatın, okuduklarınızı unutun, gozlerınızi borsalardan alıp gokyuzune çevınn ' -Nıçın? -Yıldızlar soyler olacakları Çağımızın ınsanı bırtuhaf Doğal depremleri bıleönce- den kestırebılıyor, onlemlerını alıyor, ama para depremı- nın ancak borsalar zangırdamaya başladıktan sonra farkı- na varabılıyor Ne ılkelhktır bu insanın yaşamı serbest pazarın cangılında geçerlı or- man yasasına mı emanet edılıyor? Nıçın bılınmeyenlerın kor karanlığında guvensızlığın urkuntusu ıçınde yaşaya- lım? Bır başka ekonomık duzene neden geçemıyor uygar- lık? Hıçbır yaşantısını guvencenın dışına çıkarmayan, rastlantıya bırakmayan bır yaratık değıl mı ınsanoğlu? Evını yaparken bıle tasarımını onceden çızen çağdaş ın- san, yaşadığı ekonomık ortamın planlamasını neden ya- pamıyor? + Avrupa'dakı para depremı dunyayı allak bullak ertı . Ortalıkta bınbır çeşıt laf Ne IMF gorebıldı olayı Ne Dunya Bankası Nedebırbaşkası Belkı de tanrıların tanrısı Zeus, denızler Kralı Neptun'a haber saldı fırtınayı korukledı, Batı'nın olağanustü dona- nımlı parasal guçlerının butun tezgâhlarında hazırlanan senaryolar bır gecede yerle bıredıldı Futurologlar, arpak- çılar, kâhınler astrologlar şımdı oturmuşlar, Avrupa'da parasal depremın beklenmedık sonuçlannı hesaplamaya çalışıyorlar Bılgısayarlı yaşamda Mars'ın donencesını kılpayı sapta- yabılen uzmanların, hertur planı, projeyı, programı dışla- yan serbest pazar ekonomısıne, ınsanların yaşamlarıyla bırhkte yazgılarını da havale etmelerındekı ılkellığe bır gun paydos demelerı gerekmıyor mu' En "turfa muneccım" bıle bu soruya doğru yanıtı verebı- lır TEŞEKKUR Sevgili Varlığımız Yiiksek Mimar UMUR ERKMAN'ın beklenmedik olumu nedeniyle; cenazesine katılan, çelenk gonderen, telefon, telgraf ve mektupla başsağlığı dileyerek acımıza katılan tum dostlarımıza teşekkur ederiz. AİLESİ LLAICRA MUDÜRLÜĞÜ İPOTEĞİN PARAYA ÇEVRILMESİ YOLU İLE TAKİP TALEPLERİNDE152 NO.LU ÖDEME EMRİNİN tLANEN TEBLİĞİ 1992-63 Esas TC Zıraat Bankası Frankfun Şubesı Vekılı Av Gurkan Tözün'e aşağıda mıktarı yaah borçtan dolayı borçlular özen Gungen ve Ut- ku Gungen'ın yapılan ıcra takıbınde Ozen Gungen'e aıt Muğla ıh, Ula ılçesı, Gokova koyu, Akyaka Eskı tskele mevkıınde kaın bulunan 3 pafta 1437 parsel, 15 cılt, 1435 sahıfede kayıtlı gayrı menkul üzenne 7 5 1990 tarıhlı, ıkı yıl muddetle, 1 derece, 1 sırada 302 yevnuye ıle ıpotek tesıs edılmış olduğundan ve IİK'nun 150/C maddelerı gere- ğınce ıpoteğın paraya çevnlme yoluna geçıldığınden 700 000 000- TL ıpotek alacağının %92 tıcaret temerrut faızı, (arttığı takdırde artan faızı, ıcra masraflan ve ıcra vekıl ucretı ıçın borçlular Ozen Güngen ve Utku Gungen'e Akyaka Köyü-Ula adreslenne göndenlen 152 no lu ödeme emrı bıla teblığ ıade edılmış, bu kerre borçluların GROPİUS STR 12 600 NONNOVER-ALMANYA adresıne konsolosluk aracı- lığıvla ödeme emrının teblığı ıstemlmış, ancak bu adreste bulunama- dı kaydı ıle konsolosluk tarafından bıla ıade teblığ edılmıştır 7201 sa> ılı Teblıgat Kanunu'nun 28 ve 29 maddelen gereğınce 152 no lu odeme emrının ılanen teblığıne karar venlmışUr Işbu ödeme emnnın ılan edıldığı tanhten ıtıbaren 20 gün ılavesı ıle 50 gun ıçınde borcu ödemenız, borca karşı bır ıtırazınız varsa ılan ta- nhınden ıtıbaren 20 gun ılavesıyle 27 gün ıçınde yazılı veya sözlü ola- rak (ıpotek hakkında ıtıraz edılemez Md 150) ıcra daıresıne büdır- menız, borcun bır kısmına ıtırazınız varsa o kısmın cıhet ve mıktan- nı açıkça gostermedığınız takdırde ıtıraz etmemış sayılacağınız, senet altındakı ımzayı ınkar edıyorsanız, aynca ve açıkça bıldırmenız, aksı takdırde senettekı ımzayı kabul etmış sayılacağınız, suresı ıçınde ıtı- raz edılemez \e borç odenmezse, alacaklımn gaynmenkulun satışını ısteyebıleceğı ılanen teblığ ve ıhtar olunur 24 Nısan 1992 ftK'nun 149/b Mad ) Basın 37728
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear