25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Sa Cumhuriyet? Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve jGazetecılık Turk Anonım Şırkeıı adına Berin Nadi Istanbul Haberlerı: Şcnay Kalkan, Dış Haberler: Ergun Balcı, Iş-Ekonomi Şâknn Keteaci, Yurt Basan ve Yayarv Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. TOrkocağı Cad. fonel Yayın Yöneımeni. Özgen Acar • Genel Yavın Koordınatöru Hikmet Çelinkays Haberlerı Metamel Saraç, Külıur Olal l'sler, MakaJeler. Sami Karaorro, Spor Abdulkadir 39/41 Cagaloğlu 34334 Ist. PK; 246 lstanbul. Tel: 512 05 05 (20 hal). Telex: Yaa lşleri Müdürlerı: Fusun Özbilgen (Sorumlu), Celai Başlangıç (Haber) • Gorsel Yucelman. Duzelıme: Abduilab Yazıcı • Muess«se Mudur V: Erol Erkul • Koordınator: Yönetmen: Ali Acar • Dılzenleme: Muslafa Saglamer • Ankara Temsilcisi: Cune>C Ahmel Konılsan • Muhasebe: Buleaı Yrncr • tdare: Huseyin Gürtr • İşletme: Onder Çelik • Arcayürrk, Haber Müdürlerı: MusUfa Balba>. Işık Kansu, Izmır Temsılcı V. Serdar Kızık, Bügı-Islem: Nail İnal Bilgisayar Sistem- Muravti Çiler • Personel. S«vgi BosUncıoilu Adana Temsılcisr Çetin Yiîenoila • Reklam: Heba Işıtmta 22346, Fax: (1) 526 60 72 • Burolar: Ankan: Z. Gökalp Blv. tnkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • tzmin H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Teloc: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: tnönü Cd. 119 S. No: 1 Kal 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 T\KVİM 24EYLÜLI992 İmsak. 5.20 Guneş. 6.48 Öğle 13.01 Ikındı 16 25 Akşam: 19 06 Yatsı 20.28 Elektrikli ev aletleri • İş/Ekonomi Servisi - Elektrikli mutfak veev aletleri üreten Fransız Moulinex Grubu, Profılo grubuyla olan anlaşmasına son vererek, genel distribütörlüğünü Er-Ler E>ış Ticaret Şirkeüne verdi. Avrupa'nın bir numaralı küçük elektrikli mutfak ve ev aletlen üreticisi olan Moulinex, Türkiye'de 22 ürün pazarlıyor. Karma aşı tartışması • ANKARA (AA)-Sağhk Bakanlığı'nın, ithal karma aşılann ölümlerc yol açtığı iddialan üzerine piusenx ıle immravax isımlı aşılarla ileilı olarak Dünya Sağlık Örgütii'nden (WHO) bilgi istediği bildırildi. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İsmail Koca, VVHO'dan alınan bilgi doğrultusunda. pluserix adlı aşının aseptik menenjit gibiyanetkileri bulunduğunun, immravax isimli aşının ise herhangi bir yanetkisınin bulunmadığının belirlendiğini söyledi. İlk metropol • İstanbul Haber Senisi - Dünyanın ilk metropolü, 3600 yıllık kent İstanbul'un dünü ve bugünü uluslararası bir toplantıda bir kez daha değerlendiriliyor. Marmara Üniversitesi, Iktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Fransızca Kamu Yönetimi Bölümü'nce düzenlenen ve dün başlayan "Metropol: Yeni Hayat Tarzlan, Yeni Sorunlar, Yeni Çözümler" konulu toplantıda. İstanbul'un tarih içindeki yeri üzenne görüşlerini açıklayan Fransız Koleji temsilcisi Gilbert Dagron da dünyanın ilk metropolü olan İstanbul'un, gûzelliğini hâlâkoruduğun u söyledi. 'Alo Dayak'a ilgi • İSTANBUL (AA)-Mor ÇatıKadınSığınağıVakfı tarafından açılan "Alo Dayak" özel telefon servisine kadınlar büyük ilgı göstenyor. Servise, temmuzayı başından bu yana 3 bin 298 kadının dayak yedıği için başvurduğu bildirildi. AA muhabirinin, Vakıf Başkanı Canan Ann'dan aldığı bilgiye göre servisin 900 900 301 ve 900 900 302 numaralı telefonlanna. 1 temmuz çarşamba gününden bu yana toplam 3 bin 298 kadın telefon etti. Beymen'de dev markalap • Haber Merkezi - Uzun süre yenileme hazırlıklan sürdüren Ankara Beymen mağazası, 29 Eylül'de 10 yaşını kutluyor. Mağaza ülkemizde "Mega Shop" uygulamasına ilk kezadım atacak.Bundanböy le, Armani, RıfatÖzbek, Valentino, Lagerfeld, Givenchy, Hermes, Blue Marine, Mani, Laslie Block, Zegna, Luciano Barbera, Façonable. Leonard, Stephan Kel.an. Mias Mond, Clengerie, Sortore ve Camille Unglik Beymen ürüleriyle birliktesatılacak. Depde deva içki • LONDRA (AA) İngıltere'de birdoktor, uyumakta güçlük çeken yaşlı hastalanna uyku hapı yenne, kalp krizini ve feld önlediği için bir yudumluk viskı. bira veya kiraz likörü vermeye başladı. Nencastle kenti devlet hastanesinde görevh profesör Dr. Oliver James, yaşlılığı araştırma konulu bir konferansta yaptığı konuşmada, hastalannın reçetelerine neden alkollü içki yazdığını şöyle anlattı: "Uykudan önce şöyle bir tek viskı, bir küçük bardak bira veya bir yudumluk kiraz likörü, sadece yaşlılann rahat bir uyku uyumalanna yarjdınıcı ölmaz, aynı zamanda kalp krizini ve felci de ör.Ier. Woody Allen'm son filmi 'Kocalar ve Kanlar'm ilk gösterisi Toronto'da yapıldı Sonsuzsevgîler, dipsiz nefretler MEHMET BASUTÇU TORONTO - Kanlar ve ko- calar... Evli çiftler ya da evlilık dışı yaşam süren kadınlar ve er- kekler... New York kentinde yaşayan. maddi sorunlannı çözmüş. kültürlü, aydın insan- lar... Ve bu insanlar arasındaki kaçınılmaz çatışmalar, küçük umutlar, büyük düş kınklıklan. sonsuz sevgiler ve dipsiz nefret- ler.. Körolası doyumsuzluklar- la beslenen kısa süreli mulluluk pınltılan... Gürültülü birlikte- liklerle, sessiz yalnızlıklann kahredici toplamı... İşte böylesine kolay ve sıra- dan bir konuyu. VVoody Allen yine bir başyapıta dönüştürü- veriyor. "Kocalar ve Kanlar" (Husbands and VVives) hem güldüren hem de düşündüren, tatlı acı hınzır bir fılm. VVoody Allen, kendisini ve çevresindekı ın- sanlan gözlemle- mesini çok iyi bili- yor. Sonra da dünyanın her kö- şesinde benzerleri yaşanan bu küçük günlük dramlan yücelterek sanat düzeyine çıkarabi- len dehasıyla, ye- dinci sanata birbi- rinden güzel ör- nekler ekliyor. New York'un ko- şullanna, orada yaşayan Musevi aydmlara özgü saplantılara ve gerçcklere sadık kalarak dinler. kültürler vesınırlarötesi birev- renselliğe ulaşabilıyor. "Kocalar ve Kanlar"ın seyir- ci rekorlan kıracağından kuş- kum yok. Kaldı ki gerçek ya- şamda aynlma karan alan Al- len'Farrow çiftinin dünya basınına yansıyan tatsız kavga- lan, bu filmin tanıtılması için beklenmedik etkinlikte bir kampanya oluşturuvermişti. Ancak "Husbands and Wi- ves"ın bu kampanyaya hiç ge- reksinimi olmadığını hemen göreceksiniz. Zaten. Wood> Allen hangi fılminde kendi ya- şamından yola çıkmamıştı ki? Önemli olan o kişisel deneyim- ler ve sorunlann ardında yatan insan gerçeğine inebilmek değıl mıydi? VVoody Allen, bir kez daha işte bunu başanyor. Bilimsel bir televizyon röpor- tajı gibi başlayan fılmin daha ilk görüntüleriyle birlikte, son derece hızlı, diyaloglan ve kur- gusuyla acımasız bir yapıtla karşı karşıya geliyoruz. Sınırh denilebilecek kadar devingen bir kamera omuzlarda dolaşı- yor. Dur otur yok, yakın ve çok yakın planlarda, kocalann ve kanlannın tepkilerini. en ince aynnnlanyla izleyebiliyoruz. Yorulmak bılmeyen bu hınzır kamera. fılmin kahramanlart- nın yakalanna yapışmış bir kez, bırakmıyor... Baş döndürücü bir ritm içın- de. VVoody Allen'm rehberlı- ğinde gözlerimızı bir o yana bir bu yana çevirerek sevecen, an- layışlı, hüzünlü ya da kızgın bakışlarla, aıle kavgalanna U- nıklık ediyoruz. Bu aileler ço- cuksuz aileJermiş, evlilik dışı yaşam süren kültür dü- zeyı yüksek. para- sa! sorunlan ol- mayan bir azınlığın (mutlu azıniık mı acaba) yaşamından ke- sıtler ızlıyormu- şuz... Bütün bun- lar yönetmenin seyircisine ilet- mek istedikleri kısıtlamıyor; ter- sıne, bu bildik kavgalar, sıradan kuşkular. küçük kıskançhklar, ikıli yalnızhklar. cınsel doyumsuzluklar ve umutsuz çırpınışlar ardında, kadın erkek birlikteliğinin vaz- geçilmezliği ve getirdiği kaçınıl- maz zorluklar, kısacası insan gerceği. çınlçıplak ortaya çık- makta... Elli yaşındaki edebiyat profe- sörü yirmi yaşındaki öğrencısı- ne aşık olur; o genç kız ki baba- sının iş arkadaşından doktoru- na dek yaşlı erkekleri baştan çıkarmıştır... İçin için sevdiği iş arkadaşı yakışıkh genç adamı, eşinden aynlan kadın arkadaşı- na tanıştıran, sonra da bu iki in- san arasında aşk ilişkileri baş- layınca, kıskançhkla pişmanlı- ğın pencerelerinde kahrolan orta yaşlı kadın, amacına ulaş- mak için fırsat kollar... Entel kansının dırdırlanndan bıktıgı • 'Kocalar ve Kan- lar' hınzır bir fılm. Bilimsel bir televiz- yon röportajı gibi başlayan filmde, son derece hızlı di- yaloglar ve devin- gen bir kamerayla kocalann ve kan- lann tepkilerini en ince aynntılanyla birlikte izleyebili- yorsunuz. VV'oody Allen'm son filminde 50 yaşındaki edebiyat profesörü 20 > aşındaki öğrencisine âşık olur. için genç, güzel ve bir o kadar da yüzeysel bir genç kızm ja- nında hafıf ve rahatlatıcı bir ya - şama kavuşan yaşlı adam, bir süre sonra cinsel çekiciliği yük- sek, ama konuşma ve tartışma yetenegi kısıtlı bu kızdan bıka- rak yeniden eski eşine döner... Bu öyküler birbirine akıllı ge- çişlerle bağlanır, düğümlcnir ya da düğümler çözülür... Woody Allen'ın ustalığı, bu ilmekleri atışındaki ustalıktır... Amerikalılar, ticari kafalan gelişmiş insanlardır. Galiba ge- reksiz, ama "Kocalar ve Kan- lar"ın daha çok seyirci çekmesi için kuşkusuz şöyle bir reklam kampanyası geliştirebilirlerdi: "Bu filmi görmeye gelen evli çiftlerde yüzde elli indirim uy- gulanır! Evlilik dışı yaşayanlara ise yüzde elli zam! Bu zam oranı yirmi beş yaşın altındakiler için ise yüzde yüzdür!" Neden mi? Çünkü VVoody Allen, gençlerin yıllarca sürecek evlilikler ya da bcrdberlikler sonunda edine- ceklcri deneyimleri iki saat için- de tatlı tatlı özetleyiveriyor. Se- vimli bir ders veriyor. Bilinçli, açık sözlü, gözleri dünya ve in- san gerçeklerine açık. ama yine de umutsuzluğun karanlığına düşmeyen bir VVoody Allen izli- yoruz. "Kocalar ve Kanlar", beylik deyimiyle. yediden yet- mişe herkesin ilgisini çekecek bir film. İki saat süreyle lokomotifin 'markiz'inde gittiğinizde anlıyorsunuz buharlı trenin heyecanını Kıvılcım saça saça, kömür yaka yaka• Türkiye'de 53 tane buharlı lokomotif var. Lokomotifler de tıpkı uçaklar ve gemiler gibi inşa'ediliyor. Makinist İsmail Koçak, buharlı trenleri nesli tükenen ke- laynaklara benzetiyor. BtROL ÜZMEZ ANKARA / ZONGULDAK - Kıvılamlar saça saça tren er- keği. Yaka yaka Zonguldak'ın kö- mürlerini, Ne de eğlenceliydi tüneller- den geçerken. Kara tren hey be!.. Delip delip karayalçın dağlan hey be!.. Ulaşmak sevgiliye kuş gibi!. Hasan Hüseyin. Kavel adiı kitabındaki "Tutanak" şiirinde 1965'i yaşayanlara böyle sesle- niyor. İsmail Koçak 23 yıllık maki- nist, seneyeemekliolacak. lOyıl buharlıda çahşmış. Afyon- Alsancak hattında. Buharlı trenleri doğada nesli tükenen kelaynaklara benzetiyor. "Kaç tane kaldı?" diye soruyor. Tıpkı kelaynaklar gibi!.. Ancak mü- zelerde seyrediliyor. "Buharlı tren turu"na katılıp Ankara'dan-Zonguldak'a gı- derken bir süre lokomotifte yol- culuk ediyoruz. Makinist İsmail Koçak lokomotifle ilgilenirken yardıma makinist Kenan Sa- buncu'dan lokomotifler hak- kında bilgi alıyoruz. Bu arada Satılmış Dilbaz da kazana kö- mür atmayı sürdürüyor. Vagonlan çeken lokomotif- lerden öndekinin numarası 56552, arkadakinin 56520. İki lokomotifin birlikte gitmesine "ranforlu gidiş" deniyor. Lokomotifler eski olduğu için birisi anzalanırsa diğeri devreyegjriyor. Lokomotiflerin inşa yılı 1942-43. İkinci Dünya Savaşı'nda savaş şartlanna uygun olarak yapılmışlar. Türkiye'ye 53 adet gelmiş. Lokomotif- lerin tıpkı gemiler ve uçaklar gibi inşa edildiğini öğreniyoruz. Yani "üretildi" denmiyor. "inşa yılı" diye tanımlanı- yor. Bizim lokomotiflerin tipine "Al- man savaş lokomotifleri" deniyor. "Tip 52" adıyla biliniyorlar. 50. seri Alman yük lokomotiflerine göre daha hafıf, dingil yükü daha az olduğundan savaş- ta çok başanlı olmuşlar. 50. tipler, Al- man-Rus savaşında daha ağır olması. su ve kömür kapasitesi düşük olduğu için başanlı olamamışlar. Bunun üzeri- ne 52. tipler inşa edilmış. Savaş şartla- nna göre su \e kömür kapasiteleri Buharın içindc kalıp düdüğün kolunu çektiğin zaman anlıyorsun kara treni... Buharlı lokomotif makinisderi matara çayı içip kürek kebabı yerler. arttınlmış. hızı 80 kilometreye erişmiş. de çekilmez. İnsanlann olmadığı yerler- Makinistimiz İsmail istasyonlara de. istasyon dışında çekilir. Kömür ve yaklaştıkça düdüğünü çalıyor. insanlar sabah uykusundan yeni uyandıklannda karşılannda eski bir dost görmüş gibi seviniyorlar. Çocuklar ise şaşkın bakış- larla hiç tanımadıklan, sadece resimler- de, oyuncaklarda gördükleri kara trene el sallıyorlar. Kazana her kömür atıldığında lokomotif daha birşahlanı- yor, her istim çekişte çcvreyi duman bu- lutu kaphyor. Lokomotifler hakkında bılmediğimiz leknik bilgileri almayı sürdüriiyoruz. "Sitim düşmeye başladığında buhar basına düşer, ilave sitım ıhtiyacı doğar, istasyondaki uzun duruşlardan sonra tahliye vantili kolu çekilcrek yoğunlaş- mış buhar tahliye edilir. Makinist yavaş yavaş yol vcrir makineye. Sitım her yer- su deposuna 'tender' adı verilir. Kazana kömür atmanın adı 'fayrap'. Bacanın altındaki bölme 'dumanlık', arkası "ya- tık silindırli kazan', ateşçi ve makinistin kumanda odası 'markiz". Yatık kazanın markıze bırleştıği ycre dikkazan' denir. Raydaki küçük taşlan temizlemek için telden yapılmış fırçalara "taş kovan' de- nırvelokomotifyürütmeyeyarayanbeş adet tek^rlek." Satılmış Dilbaz'ın 23 yıllık hizmeti var demiryollannda. Kenan Sabuncu 22 yıllık makinist. Buharlıda yetişmiş, Çankın bölgesinden, yollan iyi tanıyor. Lokomotifin her yerinden sesler geli- yor. Fotoğraf çekimini güçlükle sürdü- rüyoruz. Kazanın önündeki matara dıkkatimizi çekıyor. "Nedir" diye sor- duğumuzda, Kenan Sabuncu anlatıyor: Matara çayı: "Biz o matara- nın içinde çay demleriz. Maki- nistin vazgeçilmez tutkulann- dan biridir. Matara çayı ihtiyaç- tan doğar. Aygaz tüpün, ocağın yoktur ama cehennem ateşi gibi ateşin vardır elinin altında. Ate- şi nasıl değerlendirir makinist? Bunun bir kolayını bulmuştur. Kapalı bir kapta ateşin üstünde su kaynatmak. Kabın özelliği kapalı olması. Bir demlık koy- san taşar, taştığı anda erir, ateşe dayanmaz. Ama matara ateşe dayanıklıdır. Suyunu kaynatır. içine çayını atanz. mataranın agzını kapatırsın. Biraz bekle- dikten sonra içersin. Mataranın agzının kapalı olması çaya ayn bir tat verir. Su katmadan içer- sin, koyu gibi görünür demli gibi görünür ama çok güzeldir, dokunmayan bir lezzeti vardır. Kürek kebabı: "Makinistin işi aceledir, saatleri bellidir, is- tasyonda duracağj zaman sınır- lıdır. Kilometrelerce yol gıde- cektir. Bir lokantaya gidip karnını doyuramaz, zamanı yoktur. Yapacağı iş hemen ka- saba gitmektir. Lokomotifin hareketinden önce bir şeyler atıştınr. Bunu nasıl yapacaktır? Küreğin üzerini suyla temizler. ateş hazırdır. Fmna sürer. Değ- me bir lokantacının yapamaya- cağı lezzette ziyafet çeker ken- dıne." Lokomotif Karabük'e yakla- şıyor. Sol tarafımızda Türkiye'- nin ilk Demir Çelik Fabrikası Karabük. Yüksek fınnlannda. kok fabrikasında Zonguldak'ın kömürünü yakmış ülkenin de- mir çelik ihtiyacını karşılamış. demiryollanna ray üretmiş. Şimdilerde tıpkı Zonguldak ocaklan gibi o da eskimiş. yaş- lanmış, yenilenmek istiyor. Trenimiz istasyona girdiğinde loko- motiften iniyorum. Saatimize baktığımızda iki saat süreyle lokomoti- fin "markiz"inde gıttiğimızi anlıyoruz. Zaman ne de çabuk geçmiş, oysa va- gonlarda, kompartımanın içinde insan hıssedemiyor buharlıyı, heyecanını. Ama kömürün isi üzerine bulaştı mı, buhann içinde kaldın mı. düdüğün ko- lunu cektin mı, gözünün içine kurum girdi mi anlıyorsun karatrenı... Demiryolu Filyos Irmağı boyunca tünellerden geçiyor, dağlan aşıyor, kıyıda Karadenız'le buluşuyor. Şimdi sol tarafımızda Karadeniz. Akşam inmek üzere. Güneşin kırmızı ışıklan raylarda yansıyor. Karatren Zonguldak'ın kömürünü yaka yaka kömür kentine, Kara Elmas diyanna yol alıyor. AIDS'e karşı yeni öneriler Başkasına bıüaştıranaceza ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR - AIDS'Ie Mücade- le Derneği, Sağlık Bakanlığı'- na yaptığı "AIDS ve HIV En- feksiyonu İçin Yeni Tüzü'k Maddeleri Önerisi"nde, AIDS'li olduğunu bildiği hal- dc başkasına bulaştıran kişile- re ceza uygulanmasına yöne- lik yasal düzenlemeler yapıl- masınıistedi. Derneğin yeni tüzük mad- deleri önerisinde aynca "Tür- kiye'de üretılen kondomlann Sağhk Bakanlığı ve TSE'den müsaadeli olması. ithal edilen- lerin ise Sağlık Bakanlığı izniy- le satışa sunulması" istendi. AIDS tehlikesine karşı İstan- bul için özel önlem alınması önerildi. Dünyada hızla yayılan AIDS hastalığının beraberinde üç önemli sorunu ge- tirdiğinı belirten AIDSileMücade- ie Derneği Baş- kanı Prof. Dr. Melahat Okuyan, bunlan "sosyal. ekonomik ve legal sorunlar" diye sı- raladı. Türkiye'de bu- günc kadar alınan önlemlerin bugün de geçerli olduğu- nu, ancak 1991 yılından bu yana Türkiye'nin büyük bir salgın dalgasının etkisine girdiğini kaydeden Prof. Okuyan. söz- lerini şöyle sürdürdü: "1990 Romanya AIDS epi- demisi özellikle çocuklarda Avrupa'yı korkutmuştur. Yu- goslavya savaşı, Balkanlar'da bu yönden büyük bir trajediye sahne olabıleceğini düşün- dürüyor. Normal turizmle ge- len sinsi HIV bulaşıcısı, kuzey sınırlanmızdan ve Doğu Av- rupa'nın göç turizmi (ticari ve seks amaçlı) araalığıyla da bu konuda bilinçsız olan Türk loplumunu etkılemiştir." AIDS ile Mücadele Derne- ği'nin Sağlık Şurası'nda görü- şülmek üzere Sağlık Ba- kanlığı'na sunduğu 22 madde- lik "AIDS ve HIV Enfeksiyo- nu İçin Yeni Tüzük Maddeleri Önerisi"nde. "Kendisinde HIV virüsü olduğunu bildiği halde bilerek veya ihmalle baş- kasını enfekte eden kişi ceza alrnalıdır"denildi. Öneride. "HIV enfekte kişi, 18 yaşını geçmiş. ruhsal ve akli dengesi yerinde olan bir kişi ile virüs taşıdığını haber vererek cinsel ilişkiye girmişse, ceza ve- rilmez" görüşüne yer verildi. Yeni Tüzük Maddeleri Önerisı'nde risk grubu anne adaylannda erken gebelikte AIDS testi yapılması da isten- di. AIDS virüsü taşıdığı sapta- nan anne adaylanna ise "teda- vi edici aborsion yapılabıleceği önerisi" getirilebileceği belir- tildi. öneride 'kondom' ile ilgi- li olarak da şöyle denildi: "Türkiye'de üretilen kondom- lann Sağlık Ba- kanlığı ve TŞE'- den müsaadeli ol- ması. ithal edilen- lerin ise Sağlık Bakanlığı müsaa- desiyle satışa su- nulması, eczane- lerin kondom stoklannı de- vamlı tutması, otel, motel, dis- ko, restoran, bar turistik yerlerde kondom satış yerlerinin bulunması veya yakın olması, kondom rek- lamlannın sadece AIDS için değil, cinsel temasla geçen has- talıklann tümü için yapıl- ması." AIDS ile Mücadele Derne- ği, İstanbul halkı için özel bir mücadele sistemi oluşturmak üzere karar alınmasını da önerdi. AIDS'li kişilere okulda, işte, seyahatte kısıtlama getirileme- yeceği görüşü vurgulanan tü- zük önerisinde, AIDS'li kişile- nn işinden atılamayacağı ve iş- yerindekıler tarafından taciz edilemeyeceği belirtildi. Tüzük önerisinde AIDS'li kişilerin, "adlannın saklı tutu- lacağı" hükmü getinldi. •AIDStehlikesi- ne karşı İstanbul için özel önlem alınması istendi. AIDS'Ie Mücade- le Derneği Başka- nı Prof. Dr. Mela- hat Okuyan, Tür- kiye'nin 1991 yı- lından bu yana salgın dalgasının etkisine girdiğini j gibi kaydetti. l a m a 9 h Çevreselgöstergeler karamsar Su ve hava, yaşam değil hastalık saçıyor Haber Merkezi- Çevresel stres göstergeleri dünya nüfu- su çoğaldıkça hızla büyüyor. Kullanılmaz tanm alanlan. kirlenmiş su, kurumuş yeşil alanlar. duman yüklü hava, delinmiş ozon ve ağaçsız böl- geler... Her yıl Tunus ya da Uru- guay'ın alanına eşit 17 milyon hektar tropik or- man yok oluyor. Su ve hava eski- den olduğu gibi artık yaşam de- ğil. hastalık taşı- yor. VVebcom Sağhk İletişim Grubu'nun sağlık bülteni lnfovveb'de dün- ya nüfusunun her yıl 90 mil- yondan fazla ar- tacağına dikkat çekilerek "Bu insanlann her biri, dün- yanın yiyecek, bannma, enerjı ve su kaynaklanndan pay is- tiyor" deniyor. Çevre konusunda oldukça karamsar bir tablo çizen bül- tende. 30 yıl içinde gelişmekte olan ülkelerde enerji kullanımı sonrası oluşacak karbondiok- •202?te insan- lar bugünün nü- fusunu yüzde 50 katlayacaklar. Bu artış, dün- yanın bugüne dek, bu kadar kısa sürede gör- dügü en yüksek artış olacak. sit emisyonuna dikkat çekile- rek, "Küresel ısıruna okyanus- lan 1 m. yükseltecek, kıyılar yok olacak. milyonlarca insan yeni yerleşim yerleri aramaya başlayacak" deniyor. 1992 çalışmalanna bakıldığında Türiye'de de du- rumun pek parlak olmadığına dikkat çekiliyor. _ Tahminler 2O25'te nüfusu- muzun 98.1 mil- yona ulaşacağını gostenyor. Bu rakamlar- la Türkiye 32 yılda nüfusui)u ikiyekatlayacak. Yine Türkiye'de toplam doğur- ganlık hızı 3.6 olarak biliniyor. Bu oran gelişmiş ülkelere oranla çok yüksek. Toplam doğurganlık hızı, Avrupa ülkelerinde 1.5 civa- nnda. Türkiye 1989 yılı boyunca kişi başına atmosfere 2.3 metre karbondioksit vermiş dunım- da. Bu değer de dünya ortalama değerlerine göre 'tehlikeli' gru- bunda.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear