23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbı Cumhurıyeı Matbaacıhk ve Gazetecılık Turk Anonim Şırkeıı adına Berin Nadi Isıanbui Haberlerı: Şenay Kalkan, Dış Haberler: Ergua Balcı, Iş-Ekonomi: Şükran Kelrıci, Yurt Basan ve Yayaıv Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. Tûrkocagı Cad. • Gcnel Yayın Yöneımenı. Ozgen Acar • Genel Yayın Koordınatoru: Hikmel Çelinkayii Haberlerı. Mehratl Saraç, KıiItUr. Cdal Usler, Makaleler Sami Karaörcn, Spor- Abdulkadir 39/41 Cagaloğlu 34334 tst. PK: 246 Istanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Telex: # Yazı Işlerı Mudurlerı: Fusun Özbilgen (Sorumlu), Colal Başlangıç (Haber) O Gorsel Yucelman, Duzeltme: Abdullah Yazıcı 9 Muessese Mudur V. Erol Erkul • Koorüınator: Yonetmen: Ali Acar • Duzenleme. Muslafa Sağlamer • Ankara Temsılcısı Cone>t Ahmel Korolsan • Muhasebe: Buknt Veoer • Idare-Hoseyin Gureı • Işletme: Öndcr Çelik • Arcayurek, Haber Mudurlerr Mustafa Balbav. Işık Kansu, Izmır Temsilci V.: Strdar Kızık, Bılgı-Işlem: Nail Inal Bıleisayar Sistem: Müıüvct Çiler • Personel: Sevgi Boslaacıoğlu Adana Temsılcısı. Çetin Yigenoğlu • Reklam Reha Işıtmao 22246, Fax. (1) 526 60 72 • Burolar. Aakara: Z. Gökalp BIv. Inkilap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex. 42344, Fax: (4) 433 05 65 • tanin H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax. (51) 89 53 60 • Adana: îndnü Cd. 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 TAKAİM 14EYLÜL1992 İmsak 5.08 Guneş 6 36 Öğle- 13 04 Ikindr 16 36 Akşam: 19.23 Yatsı:2O45 Nûfusumuz yaşianıyor lANTALYA(AA)- Akdenız Ünıversitesi Tıp Fakültesı Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Necatı Dedeoğlu, Türkiye"nın \aşlı nüfusunun arttığınısöyledı. Türkiye'dekı yaşlı nüfusun artmasında.çocuk ölümlennin azalması ve bulaşıcı hastalıklarla mücadeleninetkili olduğunu beJırlen Prof Dr. Necati Dedeoğlu, "Türkiye'deki ortalamayaş. Kurtuluş Savaşı sırasında45 iken günümüzde 70'e yükseldi" dedi. Türkiye'dekı 65yaşın üstündekı nüfusun yüzde birlerden yüzde 5'lere çıktığını kaydeden Prof. Dr. Necatı Dedeoğlu, konu ile ilgili olarak şunlan söyledi: "Avrupa'da65'ın üstündekı yaşlı nüfusun oranı yüzde 15'tır. Bu nüfusun büyük kısmı kendı ıhtiyaçlannı kendısı karşılayabilmektedir. Ancak Türkıve'de yaşlı nüfus. bır başkasının yardımına vebakımına muhtaç durumdadır." İlerisaat uygulaması • ANKARA(AA)-Gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla yapılan ileri saat uygulaması 27 eylülde sona eriyor. 25 martta başlatılan uygulama, 26 eylülü 27 eylüle bağlayan gece sona erecek. Saatler 01.00'de bir saat geri alınacak. Evini yakana ceza • ANKARA(AA)- Taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmiş tarihi yalı, konak ve evlerini yakarak yerine bina yapmak isteyenleryandı. 2863 sayılı Kültür veTabiat Varlıklannı Koruma Kanunu'nda yapılan değışıklikle evini kundaklayanlara 500 milyona varan para cezalan ve ağır hapıs cezalan geliyor. AA muhabirinin edındiğı bilgiye göre yenı yasal düzenleme, binası yanmış ya da yıkılmış kişinin yeni inşaat yapamamasını vekurula başvurduğunda aynı rölöve ile eski binanın inşaasını da zorunlu halegetiriyor. Aydın'ı beklemeyin • ANKARA(UBA)- Çevreden sorumlu Devlet Bakanı Doğancan Akyürek, Aydın isimli beyaz balinanın Türkiye'ye geri döneceği yoiundakı haberleri yalaniadı Doğancan Akyürek, UBA muhabirinin sorusunu cevaplandınrken. "Aydın hapşırsa bana haber verirler. Türkiye'ye dönmesi söz konusu degil. Gelecek olsa haberim olurdu" dedi. Homoseksüeller • VVASHINGTON (AA) - ABD'de başkanlık seçimi kampanyası tüm hızıyla devam ederken, homoseksüel haklan ekonomiden sonra en fazla tartışılan konular arasında yeralıyor. Newsweek dergjsi, "Homoseksûeller ateş alünda" başhğıyla bu haftaki sayısında konuyu kapak yaparken, yaptığı bir araştırmada, Amerikan halkının yüzde 45'inin homoseksüel haklannın aile değerlerini tehdit ettiği görüşünde birleştiğini bildirdi. Aldatan eşe tazminat cezası • ANKARA(ANKA)- Yargıtay. eş aldatmayı kişilik haklanna ağır bir saldın olarak yorumladı. 2. Hukuk Daıresi. sadakatsiz davranışı nedeniyle boşanmaya neden olan kocanın. zedelenen kişilik haklannın ağırlığı dikkatealınarak uygun miktarda manevı tazminatı eşine ödemesi gerektiğine kararverdi. Daireaynı karannda, "Eğer boşanma yüzünden kabahatsizolan eşin, evlilikte beklediği çıkarlannın zedelendiğini kanıtlaması halinde kendisine aynca maddi tazminat daödenmesini" istedi. Dairenın bu karanna muhalefet şerhi koyan bır üye, "kocanı n başkasıyla zinada bulunması doğrudan doğruya kadma karşı işlenen bireylem değıldir. Kocanın sadakatsiz tutumu ile kadının çevresinde zor duruma düşmesı arasında uygun sebep-sonuç bağı yokıur" diye-rek kadına tazminat ödenmesine karşı çıktı. Günlerin kısaldığı bu dönemde daha karamsar olunuyor, ruhsal rahatsızlığı olan kişiler daha çabuk etkileniyor Şiıııcli gripmevsimi, vitamineküsmeyinAN- KARA (Cumhu- riyet Bü- rosu) Gün içindeki ısı farklılı- ğının sonba- hara birlikte artması, soğuk algınlık- lannı ve grip olaylannı arttırdı. Nu- mune Hastanesi Dahiliye Bölümü Şefi Dr. Erdal Eskioğlu, gribe karşı en etkili savunmanın vitamin \e fani- layla yapılacağmı söyledı. Hacettepe c.rrc Ünıversitesı Tıp Fakültesi Psıkıyatn Ana Bılim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yusuf Savaşır da, sonbaharda yaşa- nan hava değişiminin ruhsal ra- hatsızlığı olan kişilen olumsuz etkile- yeceğini bildirdi. Sabah ve akşam saatlen arasında- kı ısı farkının sonbaharla birlikte arttığına dikkat çeken Eskioğlu, bu nedenle sabah evden çıkarken, giysı- lere özen gösterilmesını önerdi. Eski- oğlu. vücudun ısı değişimme karşı korunmavıp, üşütülmesi durumun- da, üst solunum sıstemi enfeksıyon- lanndan akciğer hastalıklanna kadar uzanan bir dizi hastalığa yakalanma riskınin artacağını vurguladı. Es- kioğlu, soğuk algınlığının neden ola- cağı grip ve nezlenın. bronşit gıbı ak- cığer hastalıklanna zemın hazırlaya- bileceğıne dıkkat çekti Sabah güneşine aldanıp, kısa kollu gıysilerle sokağa çıkanlann. ısının gün ıçınde gıderek düşmesı nedeniv le üşüteceklerinı kaydeden Dr. Eskioğ- lu. vücudun ısı değişımıne karşı di- rencınin arttınlmasında faniîanın çok etkılı olduğunu bildirdi. Eskioğ- lu. fanılanın yararlanyla ilgili olarak, "Isıyı en zor geçiren sıkışmış havadır. Fanila vücudu sardığı ıçın ıçerde hava tutar" dedi. Isı değışıkliklerine kaı>ı vücudun vitamin ile de takvıye edilmesi gerektiğini bildiren Eskioğ- lu, "Taze meyve ve sebzelerde. bu dı- rencı arttıracak kadar bol vitamin var. Pazarlarda me>ve fıyatlan belli bir saatten sonra çok düşüyor Bu ne- denle maddi durumu uygun olma- yanlar bile vitamin almakta zorlan- mazlar" dedi. Eskioğlu. yapay vita- minlenn soğuk algınlanna karşı ko- ruyucu olup olmadığı sorusuna, şu karşılıp verdı: "Örneğın, C vıtamıninin koru>oıcu etkışi var tabiı. Ama doğal C vıta- mınin koruyucu etkisı daha fazla. Çünkü hıçbır meyve ve sebzeden yal- nızca C vitamini almıyorsunuz Di- ğer vıtamınleri de birlikte aldığınız için, doğal yoldan vitamin almak daha etkili." Eskioğlu. soğuk algınlıgının ba- şında doktora gitmeye gerek ol- madıgını kaydetti. Eskioğlu, bu aşa- mada çorba. ıhlamur gibi sıcak içe- ceklerin de yararlı olduğunu, C vita- minli eriyen asprinlerle ateş düşüren ve boğazdaki tahrişi gıderen anügri- pallerin ahnabıleceğini anlattı. Eski- oğlu, ateşin yüksek olması durumun- da. mutlaka doktora gitmek gerekti- ğini söyledi. Eskioğlu, "Aspirin üst solunum yoiundakı ödemi çözüyor. Bu ödem ikınci bır ıluhap yapacak mikrobun yerleşmesine neden ola- cağından bu ödemı çözen asprinin koruyucu etkısi oluyor " dedi. HÜ psikiyatri Ana Bilim Dalı Baş- kanı Prof. Dr. Savaşır, bahar dö- nemlerinde kişiden kişıye değişmekle birlikte bazı ruhsal rahatsızlıklann abardığını, şiddetinde artışlar oldu- ğunu bildirdi. Savaşır, şunlan söyle- di: "Günlerin kısaldığı dönemde mev- sim depresyonlan dediğimiz bir- takım hastalıklar nüksler gösteriyor. Bazı hastalarda depresyon belirlileri çıkıyor. Daha çok karamsarlık, işle- rin gözünde büyümesi, hayattan zevk alamama, iştahta azalma gibi belirtıler çıkabilir. Bu depresyonlar yaza doğru, günler uzamaya baş- ladığında düzelmeye başlar." 1870'lerde Feriye Karakolu olan Ortaköy'deki tarihi bina yeniden düzenleniyor Saıaykarakolundangençlikıııerkeziııe • Abdülmecit tarafindan yaptınlmış karakol binası uzun ve acıklı bir öyküden sonra Kabataş Lisesi Vakfı önderliğinde özgünlüğü koru- narak inşa ediliyor. BAHAR ATLAMAZ Ortaköy'de Kabataş Lisesi'ne biti- şık bir harabe vardı, 40 yıldır terkedil- miş. Feriye Karakolu 1870"lerde, bu- gün Kabataş ve Galatasaray lıselen olan Feriye Saraylannı korumak için Abdülmecit tarafindan yaptınlmış. Karakol binası uzun ve acıklı bir öy- küden sonra Kabataş Lisesi Vakfı ön- derliğinde özgünlüğü korunarak inşa ediliyor. 1993'te dünya gençligine bir kültür ve sanat merkezi olarak arma- ğan edilecek Karakol'un dünü ve yannı hakkında Kabataş Lisesi Mü- dürü Korel Haksun veÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Metin Sözen'le görüştük. Karakolun tarihi Çırağan Sarayı, uzantısı olan 10 kadar binayla birlikte 1300 metre bir nhtım cephesi oluşturur. Bunlann en önemlileri padişahın yakınlan için yazlık olarak yaptınlmış, mimar Bal- yan geleneğinin örneği Feriye Sa- raylandır. "Fer'i" sözlük anlamı 2. de- receden ilgili, yakın anlamına gelen bir kelime. Bu binalann Ortaköy'deki son parçası ise denize nazır bır sa- rayak; 8 mermer sütunla süslü, 2 katlı karakol binası. Abdülaziz 30 Mayıs 1876'da taht- tan indirilerek Feriye Dairesi'nde göz hapsine alınır. Oda bugün Kabataş Lisesi'ne dahil. Karakola muhafız birlikleri yerleşir, 4 haziranda Abdü- laziz kol damarlan kesilmiş bulunur. Ceset Karakol'a taşınarak saklanır ve nhtımdan nakledilir. Karakol önce tütün deposu olur, sonra da Tekel'ın kömür derx>su. 1950'lerde harap haldedir. 1990'da Kabataş Lisesıne devredılır ve kötü kaderi son bulur. Lıse Müdürü Haksun, Kabataş Li- sesi'nin 1925'ten ben bu binalarda ol- duğunu ve karakola sahip olabilmek için 1935'ten ben uğraşıldığını anla- tıyor. Tekel'e ait bina yoğun çabalar sonucu önce Hazine'ye, sonra Eğjtim Bakanlığı'na geçmiş. 1985'lerde okullann otel yapılması projesine karşı birleşen mezunlar. 1987'de vakıf kurarak okulu koru- mak ve geüştirmek için Feyyaz Tokar ve Cahıt Karaömer önderliğinde kol- lan sıvamışlar. Proje ve planı yapan iki mezun profesör Mehmet Küçük- doğu ye Hasan Şener, başdanışman ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Metin Sözen başta olmak üzere birçok ba- kanlık 25 milyar yardımla projeyı destekliyor. Karakol bınasının arkasında, cad- deye bakan eski ambar, ahır ve manej de restore ediliyor, sırada okulun çatı ve tavan süslemeleri var. Prof. Sözen projenin mantığını ve amacını şu sözlerleanlattı: Bu kıyı bi- nalanna eski kimliklerinı vermek, aynı zamanda eskiyi değerlendinrek çağdaş ışlev kazandırmak. Önemli olan gençliğe Boğaziçi kültürünü ka- zandırmak, yaygın anlamda sanat ve ZÜRİH'TE BİR GECE KLÜBÜ Abdülaziz, tahttan indirildiğinde Feriye Dairesi'nde gözaltına alııunıştı. V ıllar içinde yapı harabeye dönüştü. Raksla da matemi pek becerirdi Marie ADEMSAGLAM ZÜRİH - O da ötekiler gibi düş- müştü bataklığa. Bu bataklık, geri kalmış ülkenın batakhğından da be- terdı. Kendi ülkesinde bir yerlerde so- yunuyor olsaydı, müşteri de aynı geri kalmışlığın ıçınden geldiğınden. hiç değilse halden anlardı. Zengin ülke- nin zengini. fakir ülkenin zengininden de acımasız oluyordu. Sanat manat anlamıyor, verdıği paranın karşılığını ıstiyordu... İsviçreli beyaz kadın tüccarlan, Ka- merun'un unutulmuş bir köyünde bulmuşlardı onu. Bu uygar batılılann verdiği içkiyi içtiğinin ertesi sabahı, bir gemide acmıştı gözlerini. Adı Ma- ne'ydi. Yaşı ıse 21. Zünh'te bir gece klübü. Ailecek gidilen cinsinden. Sahnede biri striptiz mi yapıyormuş, yoksa pazarda adam domates mi satıyormuş; hiç bir fark yokmuş gibi davranıyordu müşteri- ler. Sahneye çıkanın, üzerindeki son parçayı da fırlatıp attığını. ancak mü- ziğin ritminden anlayarak sohbetleri- ni kesen ve şöyle bir 45 derecelik kafa dönüşüyle birlikte "lap lap" diye alkı- şlayan ruhsuz eller. Hepsi bu kadar... Ya Marie? Onun duygusu yok muydu? Afrika'nın bilmem hangi kö- yünden kalkıp geldikten sonra o pınltıh vitrinler, neonlar, ağır püro ve parfüm kokulan, kapitalizmin aa- masız kurallan onda nasıl duygular uyandınyordu? Harcamalıydı, har- catmalıydı. Bunlan yaparken de el- Geniş gulüşü, her nedense insana ağıt gibi geliyordu Marie'nin... bette harcanmabydı. Kömür karası doğal afro saçlar, çok yakında Igora- 5'Ie boyanacaktı. Temiz kır havasının etkisiyle kıpkırmızı olan dudaklann büründüğu kirli sanyı, Lancomemas- keleyecekti. ...Işte o gecenin son parçasına gel- mişti sıra yine. Davulcu bagetkri ke- nara bırakmış, daha iç gıcıklayıcı ol- sun diye, süpürgeyı çıkarmıştı. Süpür- genin, gerilmiş deri üzerindeki hışıra- sı, klübü dolduran bankacılar ordu- sunda neler uyandınyordu, anlamak güçtü. Marie için ise, Duala Limanı'- ndan kalkan geminin, derinden gelen motor sesiydi bu. AKIL HASTALIKLARINDA ARTIS 'Oynatmaya azkaldı' • Akıl hastalıklan sonucu yaşamlannı yitirenlerin »ayısında büyük artış olduğu açıklandı. Feriye Karakolu'nun bugünkü inşaat hali ve mermer kolonlar. Projeyi birçok bakanlık destekliyor. 1993 vılında gençliğe çok değerli bir hazine armağan edilecek. (Fotoğraflar: ZAFER AKNAR) kültür üretmelerini, dünya gençliği- rek. Ortaköy genel olarak böyle bir ler, plastik sanat atölyeleri yeralacak. nin kaynaşmasını sağlamak. Kültü- tehlıkeye açık. Karakol'un içinde 1993'te gençliğe çok değerli bır Boğa- rel mirası korurken dozaj çok önem- toplantı salonlan, bılgısayarmerke- ziçi hazinesi armağan edilecek, değe- li, yann yozlaşmasını önlemek ge- zi. eğitim tarihi müzesi, kahcı sergi- rini bilelim. ANKARA (ANKA) - Akıl denge- sizlikleri, psikoz, sinir ve kişilik bo- zukluklan. nevrozlar nedeni ile ya- taklı tedavi gören hastalann sayısı her yıl bir öncekine oranla artış gösteri- yor. Bu çerçevede 1990 yılı içinde top- lam 52 bin 614 kişi Sağlık Bakanlığı'- na bağlı yataklı tedavi kurumlannda tedavi gördü. Tedavileri yapılarak ta- burcu edilen bu hastalar dışında, aynı nedenle 461 kişinin de yaşamını yitir- diğı bildirildi. Sağlık Bakanhğı istatistikleri, ya- taklı tedavi kurumlannda akıl has- talıklan nedeni ile tedavi gören hasta- lar arasında erkeklerin sayısının ka- dınlardan daha fazla olduğunu orta- ya çıkardı 1990 yılı içinde akıl hastalı- klan nedeni ile tedavi gören hasta- lann 28 bin 288'ini erkekler oluşturur- ken kadınlann sayısı 24 bin 376 ola- rak saptandı. İstatistikler akıl hastalıklan sonucu yaşamını yitirenlerin sayısında birön- ceki yıla oranla artış olduğunu belirlı- yor. 1989 yılında akıl düzensizlikleri. psikoz, nevroz, sinir bozukluklan gibi nedenlerle yaşamını yitirenlenn sayısı 244 iken bu sayı bir sonraki yılda yak- laşık iki kat artarak 461'e yükseldi. Çeşitli nedenlerle akıl sağlığını yiti- rerek hastanelere başvuran hastalar arasında en uzun süre hastanede% ya- tanlarda yine erkekler... 1990yılı için- de akıl sağlığı bozulduğu için hastane- lere başvuran 28 bin 288 erkek toplam 730 bin 177 gün yatarak tedavi görür- ken, 24 bin 376 İcadın toplam 448 bin 545 gün hastanede yatmak zorunda kaldı.İstatistikler akıl düzensizlikleri ve psikoz nedeni ile tedavi görenler arasında ilk sırayı erkeklerin aldığını belirlerken. kadınlann daha çok sinir bozukluğu, nevroz ve kişilik bozuklu- ğu nedeni ile tedavi gördüğünü ortaya çıkardı. Akıl düzensizlikleri ve psikoz nedeni ile hastaneye yatan erkek sayısı 17 bin 953 iken, aynı nedenle te- davi gören kadın sayısı 10 bin 914'e yükseldi. Kişilik bozukluğu, nevroz ve sinir bozukluklan nedeni ile hastaneye yatınlan kadın sayısmı 13 bin 462 ola- rak belirleyen Sağlık Bakanlığı istatis- tikleri, aynı nedenlerle hastaneye yatınlan erkek sayısının 10 bin 335 ol- duğunu ortaya çıkardı. Bu nedenlerle, 89 erkek ve 76 kadırun da tedavi edile- meyerek yaşamlannı yitirdıği tespit edildi. Bir öfıceki yılda ise aynı neden- lerle yaşamını yitiren kadın sayısının 40, erkek sayısının da 47 olduğu vur- gular.ırken, sinir bozukluklan, nevroz ve kişilik bozukluklan nedeni ile mey- dana gelen ölüm olaylannın 1990 yılında iki katına çıktığı gözlendi. Türk gibi yaşayan Gundi ve Paul, kendilerini Almandan çok Türk gibi hissediyor Yaşamları Türkleri araşturnakla geçiyor MEHMET AKA ADANA - Erciş, Ceylanpı- nar, Kayseri. Tokat veGazian- tep'e yerleşen Afganistan göç- menlerinin arasında görebılirsi- niz onlan.__Azerbaycan, Türk- menistan. Özbekistan, Kırgızis- tan, Kazakistan'ı da adım adım dolaşmışlar. Gördükleri bir in- sanın "yüzü ve gözü farklı olsa da Türk olduğunu anlayabile- cek kadar" deneyim kazanmış- lar. "Bir Çinlinin ne düşündü- ğünü bilemiyorlar, ama bır Türkün gözlerinin içine bakın- ca içini okuyabiliyorlar..." Gundi Salk, Berlin Üniversi- tesi Türkoloji Bölümü öğretim üyesi. Eşi Paul'le 6 yıldır dur durak bilmeden Türkleri araştı- nyor. Paul de inşaat mühendisi olmasına karşın Gundi kadar bilgi sahibi olmuş Türkler hak- • Gundi Salk ve eşi Paul, 6 yıldır dur durak bilme- den Türkleri araştınyorlar. Almandan çok Türk gibi hisset- meye başlamışlar kendilerini. Tür- ki cumhuriyetleri gezileri sırasında her yerde Türk sanmışlar onlan. kında. Türkçesi Gundi kadar mükemmel olmamasına karşın "Türk sanılabilecek" kadar lyı. Berlin'de bir Türk mahalle- sınde yaşıyorlar. Komşulan- nm, yakın dostlannın büyük bölümü Türk. Aradan geçen süra içensinde Almandan çok Türk gibi hıssetmeye başlamış- lar kendilennı. Türkleri araştır- makla geçen ış yaşamından sonra tatillenni geçırmek üzere Türkiye'ye geliyorlaryıllardır. Gundi Salk Türklere, 1985*te minyatür İslam sanatlannı in- celerken ılgi duymaya başladı- ğını söylüyor. Türk sanatıyla il- gili yazılan okudukça merakı daha da artmış ve Berlin Üni- versıtesıTürkoloji Bölümünde bulmuş kendinı. Üç ay süren Türki cumhuriyetleri gezisi sı- rasında Salk çiftı hemen her yerde Türk sanılmışlar önce. Alman olduklannı söyledikle- rinde daha da bir sıcak davranış görmüşler. Bazı ilginç gözlem- lerinı ise şöyle anlatıyorlar: •Özellikle Azeriler çok sı- cak insanlar. • Kırgızlar'da Türklere kar- şı çekingenlık var. Ülkeyı neredeyse istila eden Türk gruplanndan korkmuşlar. • Kazaklar ve Kırgızlar bir- bınneçok benziyor. Kimlıkleri- ni destanlara göre biliyorlar. İnsanlar yardımsever ve açık yürekli. •Özbekler misafırperver. Sabahtan akşama kadar "otu- ring. > eying" diyorlar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear