Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonım Şirketi adına Berin N«di Istanbul Haberlen: Şenay Kalkıuı, Dış Haberler: Ergun Balcı, tş-Ekonomi: Şiikran Kelenci, Yurt Basan ve Yayaıv Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T-A.Ş. Türkocağı Cad.
• Genei Yayın Yönetmenı: Ozgen Acar • Genel Yayın Koordınatöru: Hikmct Çetinkaya Haberleri: Mehmel Saraç, Kültür: OI«I Üster, MakaJeler: Sami Kmraöm, Spor: AMiilkadir 39/41 Cağaloğlu 34334 Ist. PK: 246 Istanbul. Tel: 512 05 05 (20 hat), Telex:
• Yazı tşleri Mudurleri: Fusun Özbilgen (Sorumlu), Celal Başlangıç (Haber) • Görsel Yucelraan, Duzeltme: Abdullah Yazıcı • Müessese Mudür V.: Erol Erkul • Koordinatör:
Yönetmen: Ali Acar • Duzenleme: Muslafa Saglamcr • Ankara Temsılcısı Cüneyt Ahıtıel Konılsan • Muhaseb*: Bulrnı Yener • tdare: Hiisevin Gürer • lşletme: Ondef Çelik •
Areayiirek, Haber Mudiirlcri: Muslafa Balbay, Işık Kansu, tzmir Temsılci V.: Scrdar Kızık, Bılgı-tşlem: Nail İnal Bilgısayar Sıstem: Mürâvet Çiler • Personel: Sevgi BosUncıoglu
Adana Temsilcısı: Çetin Yiğenoglu • Reklam: iteha Işılman • Dış Ilişkiler: Hiilya Akyol
22246, Fax: (1) 526 60 72 • Burolar Ankara: Z. Gökalp Blv. Inkılap S. No:
19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • İzmin H. Ziya Btv.
1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: tnftnO
Cd. 119 S. No: 1 Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78
TAKVİM: 21 AGUSTOS 1992 lmsak:4.37 Güneş:6.12 Öğle: 13.12 Ikindi: 16.59 Akşam: 20.02 Yatsı:21.30
• ANKARA (ANKA)-
Sağhk Bakanhğı,
"Türkiye'de sağhk
hizmetlerinın kullanımı"nj
ölçraek amacı ile 7 bin haneyi
kapsayanbıranket
araştırması yaptırdı. Sağlık
poliükasının oluşturulması
ve genel sağlık sigortasının
hazırlık çalışmalannda
Sağhk BakanbğYna
danışmanük hizmeti veren
Birleşmiş Mılletler Kalkınrna
Programı (UNDP) aracılıgı
ile özel bir şirkete yaptınlan
anketin 1 milyar732milyon
Iiraya mal olduğu bildirildi.
Bütün Türkiye'de örnekleme
yöntemi ile yapılan
araştırmanın saha
çalışmasının tamamlandığaru
bildiren Sağlık Bakanlığı
yetkilileri, analiz aşamasında
bulunan anket sonuçlannın
Türkiye'de bugüne kadar
yapılan en kapsamlı sağlık
araştırması olduğunu
söylediler.
Güneşteçamaşır
asmayın
• ADANA(AA)-Güneş
ışınlanna maruz kalan
deterjanın ciltte tahribat
yapma özelliğinin arttığı
belirtilerek ellere koruyucu
krem sürmeden ya da iyice
yıkamadan dışanda çamaşır
asılmaması tavsiye edildi.
Ankara Üniversitesi
Dermatoloji Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Aüf
Taşpınar, 'deterjanlann deri
üzerindeki etkisi' ile ilgili bir
inceleme yaasında,
hanımlara, temizlik
yaparlarken baa koruyucu
tedbirlere özen
göstermelerini tavsiyeetti.
Son 30-40 yıl içinde gelişen
deterjanlann, günlük
hayatımızın bir parçası
haline geldiğini belirten Prof.
Dr. Taşpınar,"Yüzey aktif
etkileri çok fazla olan
deterjanlareıkisini kirli
eşyalarda olduğu kadar deri
üzerinde de gösterir" dedi.
Açıkhava Müzesi
• MUĞLA(AA)-
Muğla'nın ilk açıkhava
mûzesinin, Milas'a bağlı
Kıyıkışlaak Köyü
yakınlanndaki Iassosantik
kenünde kurulacağı
bildirildi. Antikkentte 20
yıldan bu yana İtalyan Prof.
Fede Bertı başkanlığında
yürütülen kazılann bu sene
sonunda tamamlanacağınj
bildiren Muğla Valisi Lale
Aytaman. Açıkhava
Müzesi'nin, gelecek yıl yerli
veyabancı turistlerin
ziyaretine açılacağını söyledi.
Yörede incelemelerde
bulunan Vali Aytaman,
yaptığı açıklamada şunlan
söyledi: "Kent içindeki tarihi
kanal, turistlerin ilgi odağı
olması açısından yeniden
faaliyete geçirilecek.
Buradan gösteri mahiyetinde
su akıtılacak. Bunun için köy
halkının başlatılacak
temizlik çalışmalanna
katılması gerekiyor."
Kalp hastalan
• ANKARA (AA)-
Hacettepe Ünversitesi
Kardiyoloji Anabilim Dalı
öğretim üyelerinden Prof.
Dr. Ferhan Özmen. artan
sıcaklar ve baa kıyı
bölgelerinde nem orarunın
yüzde 90'a çıkması üzerine
kalp hastalığı bulunanlan
uyardı. AA muhabirinin
sorulannı çevaplandıran
Prof. Dr. Özmen, aşın sıcak
ve nemli havalarda kalbin iş
yükünün yan yanya arttığını
belirterek "Kalbin artan iş
yükü ve fazla çabşması, kalp
hastalığı olanlarda sıkıntı
yaratır. Koroner rahatsızhğı
olanlann ağnlannın şiddeti
ve süresi artar.
Ömrûmûzkısa
• ANKARA (AA) - Yaşama
şartlannda da Avrupa
standardına ulaşılmasının
hedef alındığı Türkiye'de,
ortalama insan ömrünün
Avrupalıdan 7.2-11.4 yıl
daha az olduğu ortaya çıktı.
DİE'nin son olarak
gerçekleştirdiği 1989Türkiye
nüfus araştırmasının
sonuçlan, Türkiye'de
ortaiama ömrün erkekJer için
63.3, kadınlar için ise 66
olduğunu ortaya koydu.
Avrupa'da ise 1985-90
dönemini kapsayan
ortalama ömrün yaklaşık
olarak erkekler için 70.5,
kadınlar için ise 77.4 olduğu
belirtildi. DİE'nin yaptığı
araştırmanın sonuçlan gerek
Türkiye'de ve gerekse
Avrupa "da kadınlann
erkeklerden daha uzun
ömürlü olduklannı ortaya
çıkardı. Ancak Avnıpalıya
göre Türkiye'de ortalama
ömürerkeklerde 7.2 yıl daha
az iken bu fark Avrupalı ile
Türk kadınlan arasında 11.4
yla çıkıyor.
İstanbul'un içme suyu kaynaklanndan Büyükçekmece Gölü'nü kirletecek Trakya Serbest Bölge inşaatına başlandı
Serbestbölge,kirli suTAYFUN GÖNÜLLÜ
îstanbul'da yaşayan her 6 kişiden
birinin içme suyu, önümüzdeki yıl-
larda kirli akmaya başlayacak. Çün-
kü Büyükçekmece Gölü ve su topla-
ma havzasını kirletecek olan İstan-
bul-Trakya Serbest Bölgesi'nin inşa-
atına başlandı. Serbest bölgenin
yapımmı üstlenen İSBAŞ Genel Mü-
dürü Tuncer Öğün ise Kuveyt'teki
petrol yangınını çok özel bir teknikle
söndürmeyi başaran Macar Tredex
KSTfirmasınınburaya 2 milyon do-
lara antma tesisi yapacağını söyledi.
Antma tesisinin temelini bugün Çev-
re Bakanı Doğancan Akyürek ata-
cak. Bölgenin yapımına karşı çıkan
İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel
ise yapımı "Bu bölgede gerçekleştiri-
lecek faaliyetlerin su toplama hav-
zasını fazlasıyla etkileyeceği bir ger-
çektir" diyerek eleştirdi.
Istanbul'a günde 390 bin metreküp
içme suyu sağlayan bu bölge faaliyete
geçtiğinde 15 bin kişi çalışmaya baş-
layacak. Faaliyet gösterecek sektö-
rün çevreyi kirletmeyecek olan tekstil
sanayii olduğu belirtiliyor. Ancak bu
sektör beraberinde, çevre düşmanı
boya sektörünü de yanında getire-
cek. Bölgenin kirlenebileceğine iliş-
kin tehlikeye dikkat çekilen tüm ra-
porlar da rafa kaldınlmış durumda.
Bu bölgeden, önce Karayollan TEM
otoyolunu geçirdi. Ardından da
yapımı bir süre ertelenen Çatalca'-
daki serbest bölgenin temelini geçen
ay içinde Başbakan Süleyman Demi-
rel attı. Bölgede çahşmalara baş-
lanması, konuyla ilgili kuruluşlan
şaşırttı. Bu bölgedeki içme suyunun
temizbğinden sorumlu iSKİ'nin Ge-
nel Müdürü Ergun Göknel, "Maa-
lesefülkemizde yaşanan en büyük so-
run olan, ilgili kamu kurum ve kuru-
luşlannın arasındaki koordinasyon
eksikliği burada da yaşanmıştır" şek-
linde konuştu.
Mimarlar Odası ise koalisyon hü-
kümetinın 30.3.1992 tarihinde
yaptığı toplantıda Çevre Bakanlığı,
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, DPT,
İSKİ ve Jller Bankası'nin ilgili birim-
lerinin oybirliği ile vardıklan ortak
sonucun bir tutanakJa belgelendiğini
belirtti. Bu belgedeki karann, İstan-
bul-Trakya Serbest Bölgesi'nin Bü-
yükçekmece ve su toplama havzasın-
da yapılmasının giderilmesi mümkün
olmayan ciddi çevre sorunlan yarata-
cağı; bu nedenle de, serbest bölge için
yeni bir yer seçimi konusunun Ba-
kanlar Kunılu'na sunulmasının uy-
gun olacağı doğrultusunda olduğu
belirtildi. Mimarlar Odası, "Ahnan
karardan sonra Çevre Bakanı'run
konuyu Bakanlar Kurulu'na iletmesi
gerekirken bu yapılmadı. Çahşma
hasır altı ediliyor. Ve nihayet 19 tem-
muz pazar günü Başbakan Demirel,
Türkiye'nin ilk serbest bölgesinin te-
melini atıyor" şeklinde açıklamada
bulundu.
tSKl yönetmeliğinde su toplama
havzalan içine hiçbir şekilde yerleşim
alanı veya üretim alanlannın kurul-
masına izin verilmeyeceği bebrtilme-
sine karşın, Büyükçekmece su topla-
Jölenin saçta üst üste iki günden fazla kullanılmaması öneriliyor
Jöleııiıısonu: KellikGÜNDÜZtMŞİR
Günümüzde saç kozmeti-
ğinde yaygın kullanılan jölele-
rin saç diplerine sürülmesi kel-
liğe varan dökülmelere yol
açıyor. Insanlarda estetik, psi-
kolojik ve seksüel çekiciliğin
işareti sayılan saçlarda son yıl-
larda bir jöle çılgınlığı yaşanı-
yor. Genç ve güzel görünme
çabalan sonucu saçlara yöne-
lik temizleme, bakım ve şekil-
lendirme ürünleri her gün bi-
raz daha artarken, önce Ayru-
pa'da, daha sonra ülkemizde
salgm halini alanjölelerin kul-
lanımında dıkkatli olunması
isteniyor.
Kaduılar kadar erkekler
arasında da yaygın kullanılan
jölelerin saç diplerine sürül-
memesi ve iki günden fazla
saçta tutulmamasının büyük
önemi olduğunu belirten Cilt
Hastalıklan Uzmanı Dr. Me-
riç Aksoy şunlan söylüyor:
"Jöle saç diplerine sürüldü-
ğünde, buradaki hava
akımmın kesilmesinden ötürü
saçdökülmesi kaçırulmazolu-
yor. Bölgesel dökülmeler
ısrarla diplere sürülmesinin
tekran haünde kelliğe bile yol
açabiliyor. Jöle kullanımında
dikkat edilecek diğer önemli
konu ise sürülen jölenin saçta
iki günden fazla tutulmaması.
Uzun süre tutulacak olursa
başta kepek, kaşıntı, gereksiz
sertlik, matlık ve cansızlığa
yol açıyor."
Uzmanlar çok eski tarihler-
de jöle kullanımının varlığına
dikkati çekerek, o dönemde
şekeru su, hmon suyu, yumur-
ta akı, bira, süt tozunun kuJ-
lanıldığını, günümüzde ise jö^
lenin köpük, sprey ve çeşitli
losyonlarla gerçekleştiğini be-
lirtiyorlar. Saçlara canbhk ve
şekil verme özelliğinden kay-
naklanarak üretilen jölenin
etken maddesi ise reçine. Re-
çine doğal olarak veya sentez
yoluyla elde ediliyor. Reçine
taşıyıcı ve yardımcı hammad-
delerle regüle edildikten sonra
içine güneş ışınlanndan koru-
yucular, yıpranmış saç telleri-
ni onaran silikon, koku ve
renk veren hammaddeler
ekleniyor. Jölenin üretiminde
akışkanlığı, görüntüsünün
berraklığ^, derinin asit alkelen
derecesi ile steril ve hijyenik
bir ortamda hazırlanmış ol-
ması önem kazanıyor. Jölenin
içindeki malzemelerde yapı-
lan oran değişiklikleri ve ekle-
nen bazı katkı maddeleri de
jölenin sertliğini ve kahahğını
belirliyor. Piyasada satılmak-
ta olan jöle çeşitleri şöyle:
Saça sadece ıslak bir görünüm
veren sertliği azjöle, saça orta
derecede sertlik veren jöle,
çok sertlik ve kalıcılık sağh-
yanjöle velikitjöle.
Jöle seçiminde saçın yo-
ğunluğu, yıpranmış olup ol-
madığı, göriinümün nasıl is-
tendiğine göre tercihler yapıl-
Jöle seçiminde saçı yoğunluğuna
ve yıpranmışbğına göre seçim
yapdmalı.Yağlı saçlarda köpük,
kuru saçlarda likit
jöle seçilmeli.
Çıplak düşese
tepki büyük
• York Düşesi Sarah Ferguson'ın Amerikah mil-
yoner John Bryan'la fotoğraflannı yayımlayan
Daily Mirror gazetesi, başyazısında Fergie'nin İn-
giliz sarayını küçük düşürdüğünü belirtiyor.
ması gerektiğini vurgulayan
Dr. Aksoy, jöle kullanımında
dikkat edilmesi gereken özel-
likleri şöyle sıralıyor:
• Yeni perma uygulanmış
saçlarda likit jöle ıslak görii-
nümü verir. Köpük jöle eski
permalarda daha yararlıdır.
• Krem jöleler ise kahcı bir
fön istendiğinde likit ve krem
jöle karıştınlarak kullanıhrsa
yararlıdır.
• Yağlısaçlardaköpükjöle.
kuru saçlarda ise likit jöle şe-
çilmelidir.
• Jöle avuç içinde, eller bir-
birine sürtülerek yayıbr ve uy-
gulanır.
• Uygun kullanı-
lan jöleler saçın renk ve
yapısını bozmaz.
• Kaliteli ve uygun seçilmiş
bir jölenin formülü saçı besle-
yici maddeler içermeb', nemb-
îik derecesi ayarb olmalı.
Nemlilik derecesi fazla olan
jöleler saçı yakar.
• Saça canlıbk ve
parlakbk veren matlık verme-
yen jöleler kullanıbnalı.
• Jöleler, saçı güneşin za-
rarb Uv-A ve Uv-B ışmlannın
zararlanndan korumabdır.
LONDRA (AA) - Eşi Prens
Andrevv'den ayn yaşayan York
Düşesi Sarap Ferguson'ın 'Ma-
li Danışmarum' dediği Ameri-
kah milyoner John Bryan'la bir
havuz kenannda 'üstsüz' du-
rumda öpüşürken gösteren
sansasyonel fotoğraflannm İn-
giliz basınında yer alması ka-
muoyunda büyük tepki yarattı..
Bulvar gazetelerinden Daily
Mirror'un, fotoğraflan çeken
İtalyan 'Paparrazi' fotoğrafçı
Daniel Angeli'ye 50 bin sterbn
ödeyerek yayın hakkını aldığı
fotoğraflarda, geçen hafta
Fransa'da St.Tropez'de kirala-
dıklan bir vıllada baş başa tatil
yapan york düşesi Fergie (32)
'üstsüz' güneşlenirken ve
Bryan'la (37) sarmaş-dolaş
öpüşürken görülüyor.
Fransa'nın ünlü dergisi Paris
Match'm bugünkü sayısında
yayımlayacağı fotoğrafkrla il-
gili Paris'teki avukaüan araab-
ğıyla mahkemeye başvuran
John Bryan, derginin sansasyo-
nel fotoğraflann yayımlanma-
sını durdurmayı başardı, ancak
aynı başanyı Londra'da göste-
remedi.
Yüksek Mahkeme, dün ak-
şamüstü yaptığı özel oturumda
Amerikab milyonerin söz ko-
nusu fotoğraflann Ingiliz gaze-
telerinde yer almaması yolun-
daki başvurusunu reddetti.
York düşesi ile Amerikab
sevgilisinin 22 fotoğrafını basan
Daily Mirror başyazısında,
Fergie'nin sevgilisini 'mali da-
nışmanım' diye tanımlayarak
İngibz Sarayı'nı küçük düşür-
düğünü ve alay konusu yaptığı-
nı belirtti. Daily Mirror. bu
skandab benzer skandallann iz-
lememesi için york dükü Prens
Andrew ile Düşes'in derhal bo-
şanmalı gerektiğini de hatırlat-
ü.
Gazete, Krabçe'nin, Fergie'-
nin 'Düşes' unvanını geri alma-
sını ve çiftin boşanmalan halin-
de iki küçük çocuklannın vela-
yetinin Prens Andrevv'e yeril-
mesini istedi.
The Sun gazetesi de başyazı-
sında, Fergie'nin Amerikab er-
kek arkâdaşını İngibz kamuo-
yuna bugüne dek 'mab danış-
man' olarak tanıtarak halka
yalan söylediğira vurguladı.
The Sun, York düşesinin St.
Tropez'deki tatibne iki küçük
kızıyla gitmesine dikkati çeke-
rek Kraliçe II. Elizabeth'in oğlu
Prens Andrew'le Fergie'nin res-
men boşanacaklannı açıklama-
sını istedi.
Insan, ağacuı 'kurdu'
• Bir kişi ağaçtan yapılan ürünleri kullanarak
yılda 7 ağaç harcıyor. Tüm insanlann harcadığı
toplam ağaç sayısı 15 milyan aşıyor.
ANKARA (ANKA) - Bir in-
sanın ağaçtan yapılan ürünleri
kullanarak yılda 7 ağaç har-
cadığı, bu rakam tüm insanla-
ra oranlandığında yılda 15
milyardan fazla ağacın har-
candığı belırlendi.
The Earth Works Group ta-
rafından çocuklara doğayı ko-
rumanm önlemlerinin anla-
tıldığı kitapçıkta ağaçlann in-
sanlar tarafından dikkatsiz
kullanılarak hızla tüketihnesi
sayılarla saptandı. Kitapçıkta
verilen sayısal bilgilere göre,
bir insan başta kâğıt olmak
üzere ağaçtan yapılan ürünleri
kullanarak yılda 7 ağaç har-
cıyor, bu da yılda tüm insanlar
için toplam 15 milyardan fazla
ağacın harcanması anlamına
geliyor. İnsanlar ağaçtan ya-
pılan ürünler içinde en çok
kâğıdı kullanırken bunda Av-
rupablar başı cekiyor, Av-
rupa'da kişi başına yılbk kağıt
tüketim miktan ise 300 kiloyu
buluyor. Bir Avrupabnın yıl
içinde kullandığı tüm kâğıtlar
üst üste yığıldığında iki katb
bir evin yuksekbğini aşıyor.
Amerika'da ise herkesin gün-
lük gazetelerini yeniden değer-
lendirmesi haünde 500 bin
ağacın kurtulacağı bebrtibyor.
Kağıt ve diğer ürünlerin ye-
niden değerlendirilmek üzere
yok edilmemesinin, ağacın rü-
kenmesinin en önemb çözümü
oluduğu belirtilen kitapçıkta,
15 yaşmda bir ağaçtan yalnı-
zca 700 kâğıttorba yapılabildi-
ği, bu 700 torbanın ise büyük
bir süpermarkette bir saatten
daha az bir sürede dağıtılarak
tüketildiği de bildirildi.
Yılbaşı ağacı için saksı içine
dikilmiş canb ağaçlann tercih
edilmesi istenen kitapçıkta, her
yıl milyonlarca ağaan yılbaşı
için kesildiği de vurgulanarak
şu görüşler ifade edildi:
"Bir ağacın kâğıt üretebile-
cek kadar büyümesi yıllar sü-
rer ve kullanıp da attığımız
tüm kâğıtları üretebilmek için
birçok orman gereklidir. Eski
kâğıtlan yeni kâğıt haline dö-
nüştürmek çok iyi olmaz mıy-
dı? Böylece hem daha çok or-
manız hem de daha yeşil bir
dünyamız olurdu. Bunu ger-
çekleştirebiüriz inarun bunun
yolu var."
ma havzası içinde bulunan Çatalca'-
da 355 bin metrekarebk alanda ser-
best bölge inşaatı sürüyor. İnşaaü en-
gelleyemeyen kuruluşlar, daha önce
aldıklan karan bir yazıyla Başba-
kanbğa gönderdiler. Bu yaada ser-
best bölgenin başka bir yere taşın-
ması gereğini vurgulayan kuruluşlar,
şimdi sonucu bekfiyorlar.
İSBAŞ Genel Müdürü Tuncer
öğün de kamu kuruluşlannın böl-
geyle ilgili son aldıklan, fakat uygu-
lanmayan kararlan ibşkin, "Bu top-
lantılar hep bizim dışımızda yapıldı.
'Bize biraz daha süre tanıyın, bu
konuda bir rapor hazırbyoruz' dedik,
ama dinlemediler. Antma tesisiyle il-
gili raporu Çevre Bakanbğı'na sun-
duk ve yetkililer ikna oldu. 'Buraya
sanayi tesisi yapıhnasın' demek baş-
ka, 'Önlemlerini alarak yapın' demek
başka şeydir. Bu bölgenin Türkiye'ye
getireceği yarann yanı sıra şimdiye
kadar pek gebşme gösteremeyen Ça-
talca'da da büyük gelişmeler ola-
caktır. Sanayi atığı kesinlikle olma-
yacak" dedi.
Yeni teknoloji
Yapı Merkezi'yle birbkte birkaç
ortağı bulunan Macar Tredex KST
firmasının burada tam antma yapa-
cağı belirtildi. Yapı Merkezi Dış Şir-
ketler Koordinatörü Makine Mü-
hendisi Yusuf Köpriilü, antma tesisi-
nin 2 kademeb biyolojik antma yapa-
cağını ve Türkiye'de pek kullanılma-
yan "zeoflock" teknolojisinin de kul-
lanılacağını kaydetti. Bu teknolojinin
suyun içindeki fosfaü ve diğer mad-
deleri de anttığı belirtildi. Köprülü,
böylece kullanılan suyun üçte ikisi-
nin, tekrar kullanılmak üzere, serbest
bölgedeki işletmelere geri verileceğini
söyledi.
Çatalca Belediye Başkanı Gülay
Atığ ise kurulacak serbest bölgenin
çevreyi kirletmeme şartıyla yanında
olduğunu, ancak ekonomik yönün
daha ağır bastıgını belirterek, şöyle
konuştu:
"Bize bacasız sanayi olduğu söy-
lendi. Konuyla ilgili olarak birkamu-
oyu yoklaması yaptığımızda Çatal-
cablann yüzde 95'nin bunun yanında
olduğunu gördüm. Ancak bu arada
bizim bu konuda hiçbir yetkimiz yok.
Ancak Çatalca'da çok işsiz gencimiz
var. Tesisin hem ülke hem de Çatalca
ekenomısıne yarar sağlayacağına
inanıyçrum."
İSKİ yönetmeliğinin su koruma
alanlan bölümünde Büyükçekmece,
"Orta mesafeb koruma alanı" kap-
samında.
Göknel'in açıklaması
Açıklamalann bu kadar net ol-
masına karşın, bölgeye tesis kurul-
ması engellenemedi. Göknel, "Yine
de takipçisi olacağız" diyor, ama bu-
radaki faaüyetleri engelleyemiyor.
Çünkü inşaat mühürleme yetkisi
yok. Ancak bunu, vabbğe veya ilgili
kurumlara bildirebibyor. 355 bin
metrekarebk bir alanda faaliyet gös-
terecek ve İSKİ'nin beürtmesine göre
Büyükçekmece Gölü ile buraya su
toplayan havzayı direkt etkileyecek
tesislerde 15 bin kişi çalışacak. Bölge-
de özelbkle tekstil sektörü faabyet
gösterecek ve bunun da çevreye pek
zaran olmayacağı belirtibyor. Ancak
bu sektörün yanında çevre için ol-
dukça tehbkeb olan boya sanayii ha-
rekete geçecek. İşte bunlardan bin de
Nasco AŞ. Ancak bu fırmanın da an-
tma tesisini kuracağı bildirildi.
İSKİ Genel Müdürü Ergun Gök-
nel şöyle konuştu:
"içme suyu kaynaklan ile bunlann
su toplama havzalannın korunması
konusunda İSKİ sorumludur. Bu
alanlann korunmasına tek başına
İSKİ'nin çabalan yeterli olmaya-
caktır. Bu konuda kuruluşumuzun
görüşü abnmamıştır. Ancak yine de
bu konunun takipçisi olduğumuzu
bebrtmek isteriz. Oncehkle Çevre Ba-
kanbğı'na olmak üzere diğer ilgili
tüm kurumlara başvurduk. Bu baş-
vurumuz DPT, Sanayi ve Ticaret Ba-
kanlığı, Çevre Bakanlığı ve İller Ban-
kası tarafından dikkate abndı. Ser-
best bölgenin başka bir yere taşm-
ması gereğini vurgulayan yaayı
Başbakanlığa gönderdik. Bunun so-
nucunu bekliyoruz."
Astım, saman nezlesi gibi hastahklann kalıtım yoluyla çocuğa geçtiği öne sürülüyor
Alerji genleri aııııedeıı geçerse etkiıı
Haber Merkezi - Oxford'da
yapılan bir araştırma, astım,
saman nezlesi ve diğer alerjik
hastahklan taşıyan genlerin
sadece anneden çocuğa geçti-
ğinde etkin olduğu, babadan
geçtiğinde ise, çocuğun bu
hastahğa yakalanma olasıhğı-
nın daha zayıf olduğunu orta-
ya çıkardı.
İngiltere'de yayımlanan
The Independent gazetesinin
konuyla ilgili verdiği haberde,
Oxford'da bulunan John
Radcliffe Hastanesi'nden Dr.
Bill Cookson ve DrJulian
Hopkin'in 459'u astım ve sa-
man nezlesi hastalığı taşıyan
toplam 723 kişi üzerinde
yapüklan araştırmanın so-
• Anne kalıtsallığının bu hastalıklarda etkin olmasının nedeni, annenin
hamileliği sırasında vücudunda üreyen antikorlar ve dışandan yiyecek-
ler yoluyla aldığı yabancı maddeler. Bunlann rahimde gelişmekte olan
bebeğin bağışıklık sistemini bozduğu belirtiliyor.
nuçlanna yer verih'yor.Dok-
torlar, alerjik hastahk taşıyan
125 erkek ve kızkardeşin
'Kromozom 11' üzerinde yer
alan hastahk genini annelerin-
den almış olduğunu ,bu has-
talıklan annesinden almayan-
lann sayısının ise sadece 78 ol-
duğunu buldular.
Araştırma sonucunda elde
edilen bulgular ışığmda hazı-
rlanan rapora göre, astım, sa-
man nezlesi ve allerjik hasta-
hklann anneden gelen kalıtım
yoluyla çocuklara geçtiği öne
sürülüyor. Buna, annenin ha-
mile kalmasından önce meta-
bolizmadaki bazı genlerin et-
kisini kaybetmesine yol açan
'Genomic İmprinting' adı ve-
rilen mekanizmanın neden ol-
duğu belirtiliyor.
Araştırma sonucunda a-
çıklanan raporda olay şöyle
özetleniyor :"İnsan vücudun-
daki birçok hücrede bir genin
iki kopyası var. Bunlardan
biri anneden diğeri babadan
geliyor. Çoğunlukla bu ikisi
beraber çalışır. Ama bazen sa-
dece biri kullanılırken, diğeri-
nin etkisi azalır. Alerjik has-
talıklarda babadan gelen gen,
bazı nedenlerle işlevsiz kalı-
rken, anneden gelen genin ço-
cuğun astım ve saman nezlesi-
ne olan hassasiyetini belirledi-
ği anlaşılıyor. Anne kaht-
sallığının bu hastalıklarda. bu
denb etkin ohnasımn nedeni,
annenin hamileliği sırasında,
gerek vücudunda üreyen anti-
korlar, gerekse dışandan yiye-
cekler yoluyla aldığı yabancı
maddelerin rahimde geliş-
mekte olan bebeğin bağışıklık
sistemine olan etkisiyle ortaya
çıkıyor. Doğumdan sonra,»
anne sütü yüksek oranda an-
tikor, akyuvar ve annenin
beslenme yoluyla aldığı mad-
deleri iceriyor. Bütün bu un-
surlar çocuğun bağışıkhk sis-
teminde önemli değişikJildere
yol açıyor. Çocuğun anne sü-
tüyle beslenmesi ergenlik
çağında söz konusu hastalık-
lara yakalanma riskini azaltı-
yor."