22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18AĞUSTOS1992SALJ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Gorbi,Yeltsin'i suçladı • FRANKFURT(AA)- EskiSSCBhderiMihaıl Gorbaçov, Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin'i "Maceraperestlikle" suçladı. Gorbaçov, Alman televizyonu SAT l 'e verdiği demeçte, Yeltsin'in yeni bir toplum düzenı oluşturtna sürecı içinde halkı zorladığını öne sürerek, "İnsanlara sığır güder gibi muaraele yapılamaz" dedi. Yellsin'in kafasındaki yeni düzeni bir an önce vücuda getirebilmek için halkı zor kullanarak ezdiğini ileri süren Gorbaçov, "Bu tam anlamıyla bir maceraperestliktir" diye konuştu. Somali'ye İngiliz yardımı • LONDRA(AA)- İngiltere'nın çoğu Somali'ye olmak üzere, "Afrika boynuzu" ülkelerine 18 milyon pound (yaklaşık 29 milyon dolar) değerinde ek yardımda bulunduğu bildirildi. Deniz aşırı ülkeler bakaru BaronessChalker, önceki gün yaptığı açıklamada. bu yardımın daha önce BM nın çağnlan sonucu verilen 23 milyon poundluk yardıma ilave olarak yapıldığıru kaydetti. Almanya'da açlık grevi • KASSEL(AA)- Almanya'nın Kassel Cezaevi'nde hastalara ve yabancı uyruklulara kötü muamele yapıldığı gerekçesiyle, 50 mahkum dün açlık grevi başlatü. Cezaevı koşullannın iyileştinlmesini isteyen ve hücrede tutulma süresinin hukuka uygun olmadığını ilen süren mahkumlar. Hessen eyaleti Adalet Bakanı Hommann-Dennhardta bir mektup göndererek, istekleri yerine getirilene kadar açlık grevini sürdüreceklerini bildirdiler. Cindoruk Moskova'ya gitti • ANKARA (Cumburiyet Bürosu) - Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Hüsametün Cindoruk, Karadeniz Ekonomik İşbirlıği Bölgesi ülkekrini bir araya getirecek bir parlamenterler birliği oluşturulmasına yönelik ilk adımı atmak üzere dün Moskova'ya hareket etti. Rusya Federasyonu Meclisi Başkanı Ruslan Hasbulatov'un çağnhsı olarak Moskova'ya giden Cindoruk, hareketinden önce yaptığı açıklamada, bölge banşına katkıda bulunabilmek için parlamentolar arası işbirliğinın zorunlu olduğunu söyledi. Şaron hastaneye kaldırıldı •TEL AVIV(AA)- İsrail'de Likud cephesi liderlerinden Ariel Şaron'un bir süredir safra kesesinden rahatsız olduğu ve ameliyat olmak üzere dün Tel Aviv'deki Tel-Wachomer Shiba hastanesine kaldınldığı bildirildi. Likud cephesinin önde gelen liderinin sözeüsü tarafından yapılan açıklamada, Ariel Şaron'un bugün ameliyat olacağı kaydedildi. Şişman olmasıyla bilınen Şaron'un son birkaç ay içinde çok kilo verdiği belirtiliyor. 23 haziranda genel secimlerin düzenlenmesi önceside de tedavi olmuştu. Kral Hüseyin ABD'ye gitti • AMMAN (AA)-Ürdün kralı Hüseyin, idrar yollanndaki kanama üzerine Amman'da iki gün tedavi gördükten sonra genel bir kontrolden geçmek için dün ABD'ye gitti. Beraberinde eşi Kraliçe Nur'un da bulunduğu Kral Hüseyin'in, kendisinin kullandığı bir uçakla ABD'ye hareket ettiği bildirildi. Kral Hüseyin üikesinden aynlmadan önce basına yaptığı açıklamada, sağlık durumunda belirgin bir iyileşme olduğunu, kendisini iki gün öncesine .göre çok daha iyı hissettiğini söyledi. ABD Başkanı: Irak'a askeri müdahale için tüm seçenekler açık Bush'tanSaddam'atehdit POLmKADA WASHINGTON(Ajans- lar) - ABD Başkanı George Bush, Irak'a olası bir müdahale için "bütün seçeneklerin açık olduğunu" söyledi. Washington'da gazetecilerle konuşan Bush, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in Birleşmiş Milletler (BM) karar- lanna uyduğundan emin olmak için "planlan bulunduğunu" söyledi ve "Saddam'a nelerin denetlenip, nelenn denetlene- meyeceğinı belirleme hakkı ver- meyiz" dedi. Bush, Irak'ın BM kararlan- na uymaması halinde, "gerekli önlemleri almaktan çekinmeye- ceğini" söyledi. Bush, Irak ile çaüşmaya girme hazırlıklannın iç politika ile ilgısi olmadığıru da sözlerine ekledi. Bush, bir gazetecinin New York Times gazetesinde yer alan "Beyaz Saray, ABD baş- • Başkan Bush, Saddam Hüseyin'in BM kararlanna uyduğundan emin olmak için "planlan bulunduğunu" söyledi. Bush, "Saddam'a nelerin denetlenip, nelerin denetlenmeyeceğini belirleme hakîa vermeyiz" dedi. kanlık seçimlerini düşünerek Irak'la çaüşmaya gjrme hazır- lıklan yapıyor" iddıasını hatır- latması üzerine, sert bir karşılık verdi ve "iç politikanın bu du- rumla hiçbir ilgjsi yok" dedi. Bush, "Biz sadece ABD ve dünyanın iyiliği için çalışıyo- ruz" diye konuştu ve gazete ha- berinin "güvenlik ihlaü" ol- duğu görüşünü savundu. Halen Bağdat'ta bulunan BM denetim heyetine güvenin tam olduğunu da belirten Bush, "Oradaki heyet neyi denetleye- ceğini bilir. Karar heyete ait" dedi. The New York Times gazete- sinin haberinden sonra, ABD'- nin çok yakında Irak'a müda- hale edeceği yolundaki spekü- lasyonlar da artmıştı. Kasım ayında yapılacak ABD başkanlık seçimlerinde Demokrat Partı'nın adayı olan Bıll Clinton, Başkan Bush ile aralannda Irak konusunda gö- rüş aynlığı bulunmadığını söy- ledi. Clinton ABD ve müttefıkJe- rinin BM kararlanna uymama- sı halinde Irak'a askeri müda- halede bulunacaklanna ilişkin haberlerin yoğunlaşması üzeri- ne yaptığı açıklamada, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüse- yin'in BM kararlanna ve ateş- kes şartlanna uyması gerektiği- ni söyledi. Irak'ın BM kararlanna uy- ması için "BM ile işbirliği içinde ve BM'inin konu hakkında edindiği bilgıler temel alınarak hareket edilmesi gerektiğini " belirten Clinton, "Saddam Hü- seyin'in ateşkes hükümlerine uymasını beklemek, istemek ve bu konuda ısrar etmek zorun- dayız. Askeri güç kullanılması olasılığını da gözardı edemeyiz. Ancak bu karar Başkan Bush tarafından verilmelidir" dedi. Kıbrıs görüşmelerifiyaskooldıı Rum muhalefet liderleri, 26 ekimdeki yeni tur görüşmelere katılmamayı önerdi LEFKOŞA (AA) - Kıbns sorununa çözüm için yaklaşık bir ay süren New York görüşmelerinin sonuçlan, Kıbns Rum basınında. 'fiyasko' olarak değer- lendirdi. New York'tan adaya dönen Rum muhalefet partılen liderleri de yapüklan açıklamalarda, 26 ekımde başlayacak yeni tur görüşmelere katılmamayı öner- diler. Eleftherotipia gazetesinde, "New York'ta tam bir fiyasko" başlığı ile veri- len haberde, Rum tarafınındurumunun görüşmelerin başlangıandan daha kötü olduğu vurgulanarak "Bunun nedeni. gerek prosedür gerekse prosedürle ilgili konularda Türk tarafının ve emellen- nin, BM tarafından büyük ölçüde be- nimsenmesidir" deniliyor. New York'tan adaya dönen Rum muhalefet liderleri de yaptıklan açıkla- malarda, Türk tarafının belirgin taviz- ler vermemesi halinde, 26 ekimde başla- yacak görüşmelere katılmamayı önerdi- ler. DISI lideri Glafkos Klerides, açıkla- masında, Türkiye ve Denktaş'ın soru- nun çözümüne ilişkin görüşlerinın kabul edilemeyecek nitelikte olduğunu, bu nedenle Gali'nin 'objektif bir rapor haarlaması ve Güvenlik Konseyi'nin de Türk tarafıru kınayan bir karar alması gerektiğini ılen sürdü. Böyle bır belırtı- nin olmamasından yakınan Klerides, "Bu durumda görüşmelerin 26 ekimde başlaması hata olacaktır" dedi. DIKO lideri Spiros K-iprianu da "Türk tarafının tutumunda, görüşmele-- re gidilmesini gerektirecek hiçbir deği- şiklik yoktu" yakınmasının ardından, "26 ekim tarihinin belirlenmesi ikinci bir hata. Biz, bu ortamda yeni görüşme- lere tamamıyla karşıyız" diyerek mem- nuniyetsizliğini dile getirdi. EDEK lideri Vassos Lissarides de Türk tarafına ve Türkiye'ye yaptınm uygulanmadığı sürece, sonuç almanın mümkün olmadığını ıddıa ederek "Tam bir hayal kınklığı içinde Kıbns'a dön- düm. Görüşmelere 26 ekimde yeniden başlanırsa hata olacaktır" diye konuş- tu. öte yandan New York'ta BM Genel Sekreteri Butros Gali gözetiminde ger- çekleştirilen Kıbns görüşmelerinin erte- lenmesi, Atina'da muhalefete "İktidara eleşü'ri fırsatı" verdi. Ana muhalefetteki Pasok'un lideri Andreas Papandreu, Kıbns görüşmele- rinin Yunan ve Rum tarafı açısından "Iyimserliğe yer bırakmayacak bir şe- kilde" ertelendiğini söyledi. ABD Başkanı Bush için ya "sonun başlangra" ya da "yeniden doğuş" olacak Cumhuriyetçilerîn kader kurultayı• Cumhuriyetçi Parti'- nin 35. kongresi dün Ho- uston'da başladı. Salonu mavi, kırmızı ve beyaz renkli balonlarla doldu- ran Cumhuriyetçiler, ge- çen kongrenin 225 bin balonluk rekorunu kırmayı hedefliyor. Dış Haberier Servisi - ABD- nin Texas eyaletindeki Hous- ton kentinde 35'inci Cumhuri- yetçi Parti kurultayı çörkemli bir törenle başladı. Saddam Hüseyin'in BM kararlannı ih- lali ile gerginleşen ABD-Irak ilişkilen ve kamuoyu yoklama- lannda Bush'un Demokrat aday Bill Clinton'ın yaklaşık 15 puan gerisinde kalması ile göl- gdenen kurultayda, Bush'un Be- yaz Saray adaylığı resmen açık- lanacak. Toplam 2 bin 210 delegenin katüdığı kuruhayın, dün Türkiye saatiyle saat 18.00'de başladı. Perşembe gecesi geç saatlerde sona erecek olan kurultayın ilk gününde partinin genel politi- kalannı içeren 'platform'un tartışılıp onaylanmasından. sonra ikinci gün parti ve Bush kabinesinin ileri gelenleri ko- nuşmalar yapacaklar. Çarşam- ba günü George Bush'un baş- kanlık adaylığı ile Dan Qu- ayle'nin başkan yardıması adaylığı açıklanacak. Perşembe günü Bush ve Quayle'nın kabul konuşmalarıyla kurultay sona erecek. Kongrenin şerefine beyaz, kırmızı ve mavi balonlarla süs- lenen "Astrodome" adlı salon 70 bin kişilik kapasitesi ile dün- yanın en büyük kapalı salonla- nndan bin olarak kabul edili- yor. Cumhuriyetçiler bu yıl 1988'deki 225 bin balonluk re- korlannı kıracaklannı söylü- yorlar. Pazartesi günü 20 bin, Bush'- Kongrede hediyelik eşya satışı çok yoğun. En çokflgiçeken şey ler arasında Bush ve yardımcısı Quayle'nin "suretkri" ver alıyor. un adaylığının açıklanacağı' çarşamba günü 50 bin, perşem- be günü yapılacak büyük fınal- de ise 160 bin balonun uçurula- cağı haber veriliyor. Kongre için şimdiye kadar toplam 50 bin kişi Houston'a geîdi. Bunlardan 15 bini kong- renin her anını ülkenin dört bir yanına duyurmaya çabşacak olan basın mensuplan. Delege- lenn, konuşmacılan daha rahat izleyebilmesi için platforma yerleştirilen 5x6.7 metre boyut- lanndaki iki dev ekran, dört gün boyunca renkli görüntüler sunacak. Kamuoyu yoklamalannda halen Clinton'ın 15 puan gen- sinde görünen Bush için Cum- huriyetçi Parti Kongresfnin geri dönüş anlamına gelebilece- ği gibi sonun başlangıcı da ola- bilcceği belirtiliyor. Kamuoyu yoklamalannda Amerikan hal- kınm yüzde 92'sinin değişiklik ve yeni politikalar istediğinin ortaya çıkmasından sonra Bush'un kongrede halkı yepye- ni bir insan olduğuna inandır- maya çahşması beklenıyor. Uz- manlara göre Bush, kavgaya hazır, yeni fikirlerle dolu bir imaj yaratmayı başarabilirse Clinton'ın önüne geçebilecek. Ancak uzmanlar, bu kadar bü- yük bir farkı kapatmayı Ameri- kan seçım tarihınde henüz hiç- bir adayın başaramamış oldu- ğunu da sözlerine ekliyorlar. Uzun süredir yıpranmış ve yorgun bir görüntü sergileyen Bush'un ise eski arkadaşı James Baker'ın Dışişleri Bakanlığı gö- revinden aynlarak kampanya- sının başına gecmesınin verdiği moralle zaferden emin göriin- düğü bildiriliyor. ABD Başka- nı. Time dergisine verdiği bir demeçte, "Kazanacağım. Kim- se bana inanmıyor, ama bu doğru" diyerek sıkı bir kam- panyanın ilk sinyallerini vermiş oldu. Cumhuriyetçi Parti kampan- yasını yöneten stratejistler de 'eylül fırtınası' admı verdikleri bir atıkm sonrasında Bush'un Clinton'a fark atacağmı söylü- yorlar. SORONLAR ERGUNBALCI Aö Alan Oskûdar'ı Geçti Bosna-Hersek'te bir gerçeği ortaya koymak gerekiyor: Sırplar amaçlarına ulaştılar. Ülkenin yaklaşık % 75-80'i Sırpların elinde, % 15-20'si de Hırvatlar'da. Nüfusun % 47'si ile en kalabalık toplumu oluşturan Müslümanlar ise % 5-7'lik bir toprak parçasında sıkışmış durumdalar. Sır- bistan lideri Slobodan Miloseviç'in 'Büyük Sırbistan' he- defi önemli ölçüde gerçekleştı. "Etnik temizlik" ya da "et- nik anndırma" politikası uyarınca Müslümanlar köylerin- den, yurtlarından kovuldular; evlerine, mallarına Sırplar tarafından el kondu. Ülke, Sırplarla Hırvatlar tarafından paylaşıldı. Dünya dikkatini Sırp vahşeti üzerinde yoğun- laştırırken, Hırvatlar da sessizce, pastadan kendilerine düşen payı aldılar. Batı aslında bu durumu kabul etmeye hazırdı. Müslü- manlara el altından, Sırpların zaferini kabul etmekten baş- ka çare olmadığı mesajı veriliyordu. Müslümanlarınteslimbayrağınıçekmesinden sonra da, ellerine geçirdikleri topraklardan bazılarını geri vermeleri için Sırplara baskı yapılması tasarlanıyordu. Böylece Batı bunalıma bulaşmaktan kurtulacak, Müslü- manlar da kaderlerine razı olacaklardı. Toplama kamplannın ortaya çıkması bu planlan altüst etti. Kamuoyu ve basından gelen yoğun baskı, Batılı hükü- metleri güç durumda bıraktı. Kamuoyunu yatıştırmak için birşeyleryapmakzorundaydılar. Başkan Bush, Batı Avru- pa liderlerinden daha da sıkışık durumdaydı. Seçimler yaklaşıyordu. ABD Başkanı, Güvenlik Konseyi'nin derhal toplanarak, Bosna'ya gönderilen insani yardım için askeri koruma kararı almasını sağladı. Ancak bu kararın da, ABD ve Batı Avrupa'da kamuoyu ile muhalefeti yanştırmaya yetmediği gözleniyor. Sırplara karşı geniş çaplı bir kara harekatı düzenlemeden de caydırıcı önlemler alınabileceği belirtiliyor. Onerilen önlemleri şoyle özetlemek mümkün: • Sırplar, toplama kamplarını derhal uluslararası Kızıl Haç yetkililerine açmadıkları takdirde komando basktnlan ile tutsakları kurtarmak. NATO üyesi bir dizi ülkenin, bu gibi operasyonlar için egitilmiş özel birliklere sahip oldukları anımsatılıyor. • Bosna-Hersekli Müslümanlara silah göndererek, kendilerini Sırp saldırılarına karşı savunmalarmı sağla- mak. • Bosna-Hersek'teki Sırp mevzilerini ve Sırbistan dan Bosna-Hersek'e giden iaşe yollarını bombalamak. • BM'nin, Bosna-Hersek'te Sırpların işlediklerı savaş suçlannı araştrması için derhal özel bir komisyon kur- ması. • Tüm bu önlemler Sırp saldınlarını durdurmaya yet- mezse, doğrudan Sırbistan'daki askeri hedefleri bomba- lamak. Bu bombardımanlann özellikle silah fabrikaları ve askeri tesisleri hedef alması öngörülüyor. Bilindiği gibi Sırbistan, Bosna-Hersek'teki Sırpları de- netleyemediğini, onların eylemlerinden sorumlu ol- madığını öne sürüyor. Bu durumda Sırbistan'ı bombala- mak, olaylarla ilg.si olmadığını öne süren bir ülkeye savaş açmak anlamına gelecek. Güvenlik Konseyi'nde Rusya ile Çin'in böyle bir kararı veto edecekleri aşağı yukan kesin. O zaman Sırbistan'ın, NATO ya da BAB (Batı Avrupa Birliği) tarafından bombalanabileceği belirtiliyor. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bır nokta var. Bu önlemler Bosna-Hersek'te kathamı durdurmaya ve Saray- bosna çevresindeki kuşatmayı kaldırmaya yönelik. Hava- dan yapılacak bombardımanlarla Sırpların ele geçirdikleri topraklan terk etmelerini ise kimse beklemiyor. Bunun için geniş çaplı bir kara savaşı gerek. Ona da kimsenin niyeti yok. Sonuç olarak, Baft tartışadursun Bosna-Hersek'te "at alan Üsküdar'ı geçti." AFGANİSTAN PakistanBaşbakanı Hikmetyar'ıkınadı LONDRA (AA) • Pakistan Başbakanı Navaz Şerif, Afga- nistan'ın başkenti Kâbil'i son günlerde düzenlediği saldın- larla kana bulayan Hizb-i İslami mücahit grubunun li- deri Gülbeddin Hikmetyar'ı kınadı ve çatışmalara son ve- rilmesini istedi. Financial Ti- mes gazetesinde dün demeci yayımlanan Şerif, Hikmet- yar'ın bulunduğu taahhütlere saygı göstermesi gerektiğini söyledi. Şerif, "Hikmetyar ve grubu hükümete karşı müca- dele etmemeli. Afganistan arük kurtuldu. Kime karşı mücadele veriyorlar ki?" dedi. Gazeteye göre Pakistan Başbakanı, Afganistan'da NecibuUah yönetiminin düş- mesinden sonra nisan ayında Peşaver'de imzalanan anlaş- manın, Kâbil yönetimine karşı saldın düzenleyerek ihlal ediî- dığini kaydetti. Bu arada Pakistan haber ajansı APP, Navaz Şerif in, Kâbıl'deki çatışmalan "saç- ma" bulduğunu ve bunlann bir an önce sona erdirilmesini ıstediğıni duyurdu. Afganistan hükümetindeki Hizb-i tslami grubunun önde gelen temsilcisi dunımundaki Başbakanı Abdüssabur Ferit, Devlet Başkanı Burhaneddin Rabbani tarafından hafta so- nunda görevinden alınmıştı. Bu arada, başkent Kâbil'de çatışmalann giderek yoğun- laşması üzerine geri çekılen 27 kişilik BM heyetinin dün sa- bah, özbekistan ve Afganis- tan sınınndaki Termez bölge- sinden tslamabad'a gelcüği haber verildi. BM kaynaklan, başkent Kâbil'de son günlerde meyda- na gelen şiddetli bombardı- manlar ve çatışmalar yüzün- den geri çekilmesine karar verilen heyetin, Termez bölge- sinden İslamabad'a havayo- luyla getirildığini kaydetti. Şevardnadze, düzeni sağlamak üzere başkent Suhumi'de sıkıyönetim ilan edeceği uyansında bulundu Abhazya9 daki çatışmalarda ölü sayısı 409 a yükseldi Dış Haberier Servisi - Gür- cistan Devlet Konseyi Başkanı Eduard Şevardnadze'nin, dün Abhazya'nın başkenti Su- humi'de düzeni sağlamak için sıkıyönetim ve sokağa çıkma yasağı ilan edebileceklerini bil- dirdi. Şevardnadze, Gürcü hal- kına çağnda bulunarak Kaf- kaslar'daki gerginliğin yayıl- ması tehlikesine karşı, 'şer güçlerle' savaşmaya hazırhklı olmalanru istediği kaydedildi. .. Gürcistan'a bağlı Abhazya Özerk Cumhuriyeti'nde, Tif- lis'e bağlı askeri birliklerle Ab- haz milisler arasında geçen cuma günü başlayan çatışmala- nn. cumartesi günü vanlan kar- şılıklı ateşkese rağmen yer yer devam ettiği ve çatışmalarda ölenlerin sayısının 40'a çıktığı kaydedildi. Gürcistan Devlet Konseyi Başkanı Eduard Şevardnadze'- - • v KİMLİK KARTI ABHAZYA Başkent: Suhumi Yüzölçümü: 8600 kilometrekare Resmi dil: Abhazca, Gürcüce, Rusça Resmi din: Hıristiyan, Müslüman Nüfiıs:550bin. Etnik yapı: % 18 Abhaz, % 40 Gürcü, % 17 Rus, % 13 Ermeni, % 10 Rum, % 2 diğer Ekonomi: Tanm, turizm ve zengın maden yataklan Coğrafi konumu: Kafkasya sıradağlan ile Karadeniz arasında dar bir geçitte yer alıyor nin dün radyodan halka yaptığı konuşmasında, geçen hafta re- hin alınan hükümet yetkililerini kurtarmak için. Gürcü kuvvet- lerinın Abhazya Cumhuriyeü topraklanna gırmesi konusun- da özerk cumhuriyetin lıderle- nyle anlaşmaya vanlmış olma- sma karşın, Abhaz yöneümının silahlı direnişe geçmesinin ken- dilerini şaşırttığını belirtti. Şevardnadze, Çeçen lideri Cahar Dudayev'in Abhazya Devlet Başkanı Vladislav Ard- zinba'nın önceki gün yaptığı yardım çağnsı üzerine Gürcis- tan topraklanna asker gönder- mesi halinde, kendılerinın de Gürcistan'da bulunan BDT Kafkasya askeri bölgesi komu- tanhğına bağlı bırliklerden yar- dım isteyeceklerini bildirdi. Gürcü Ulusal Muhafız güç- lerinın Suhumi'den çekilmiş olmalanna karşın, bölgedeki durumu kontrol altında tutma-. ya devam etüklerinı belirten Şevardnadze, gerekirse Su- humi'de sıkıyönetim ve sokağa çıkma yasağı ilan edebilecekle- rini ve uygulamanın sorumlulu- ğunu Gürcü ulusal muhafızlan- na verileceğini belirtti. Gürcistan Devlet Konseyi'- nin ülkede düzeni sağlama ça- balannı yoğunlaştırmasına karşılık, Abhazlar, Kafkas halklannı Gürcistan merkezi yönetime karşı mücadelelerin- de kendilerine destek olmaya çağırdı. Şevardnadze'nin 'şer güçler' olarak tanımladığı devrik Gür- cü lider Zviad Gamsahurdia taraftarlannın da bölgedeki gerginliği tırmandırmalan ha- linde, Gürcistan halkından her türtü olasılığa karşı hazırhklı olmalannı ve bu güçlere karşı savaşmalan gerekebileceği uva- nsında bulundu. Abhazya'nın 5000 yıllık tarihi var Eski uygarlık Dış HaberierServisi- Sovyetler Birliği'nin tarihe kanşmasıyla birlikte, bağımsızlık mücadelesi veren Abhazya, dünyanın en eski uygarlık merkezlerinden biri sayılıyor. Ülkeye adını veren ve Türkiye'de "Abaza", dünya'da "Abhaz" olarak bilinen Apsualar, Abask ve Apsil halklannının bırleşiminden doğdu. Abhazlar, MÖ 3000 yıllanna kadar uzanan geçmişlerine karşın. tarihte bilinen ilk güçlü devlet örgütlenmelerini MS 8. yy'da gerçekleştirdiler. Abhazya. 16. ve 19. yüzyıllar arasında, yaklaşık 300 yıl Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliği alünda kaldı. 1810 yılında Rusya İmparatorluğu sınırlan içine girdi. 1864 yıluıda biten Kafkas savaşlan bölgeden büyük göçlere sahne oldu. 19irdekiBolşevik Devrimi'nden sonra, 1921 yılında Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kuruldu. 193l'deise Abhazya' ya, Gürcistan'a bağlı özerk bir cumhuriyet statüsü verildi. Abhazya Cumhuriyeti, 23 temmuz 1992'de Gürcistan'dan bağımsızlığını ilan etti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear