25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
BNfcAN 1992ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Kirtaj için referanılum • Thş Haberler Servisi - İrlanda'da kürtajıyasaklayanyasaya ilişkin Lsrtışmalara bir son vermek amacıyla yasanın kaldınlıp kaldınlmayacağinı belirleyecek bir halkoylarnası düzenlenecek. İrlanda hükümeü dün beklenmedikbiraçıklama yaparak kürtajı kesinlikle yasaklayan yasanın halkın oylamasına sunulacağını duyurdu, ancak halkoylamasının ne zaman yapılacağını açıklığa kavuşturmadı. Başta feministlerolmak üzerekürtajın kaldınlmasını savunanlarla Katolik kilisesi arasında hararetli tarlışmalara sahne olah İrlandada kadınlann kürtaj yapmasına izin verilmemekle birlikte işlemin yurtdışında yapılmasına bir süredir göz yumuluyor. Avustralya'dan destek • AA (Canberra)- AvustraJya-Türkiye Parlamcnto Dostluk Grubu Başkanı Ted Lindsay, bölücü terör örgütü PKK'nın Nevruz kutlamalan sırasında çıkardığı şiddet olaylannın önceden planlanmış olduğunu söyledi. PKK'nın Suriye ve Irak tarafından desteklendiğini belirten Lindsay, "Batı, daha sert mücadele için Türkiye'ye cesaret vermelidir" dedi. Ted Lindsay parlamentoda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin tarih boyunca farkb insanlann kendisine yurt edindiği ve büyük uygarlıklar yaratan bir ülke olduğunu kaydederek, "NATO'da önemli bir müttefik olan modern Tûrkiye ise özgür ve demokratiktir" ifadesinikullandı. Tûridye görûşüknefli • AA (Lüksemburg) - Lüksemburg'da önceki gün toplanan AT dışişleri bakanJan, güneydoğu olaylan ile ilgili olarak Türkiye konusunda ortak bir tutum belirleme yoluna gitmedüer. Bakanlann "siyasi işbirliği" kapsamında öğle yemeği sırasında ele almalan beklenen Türkiy^conusu, tartışılmadı. AT ülkelerinin delegasyon sözcülerinden edinılen bilgjlere göre, Türkiye konusunda bakanlann ortak bir tutum belirlememesine tngiltere, Hollanda, Fransa, Italya ve İspanya'nın Ankara nezdinde geçen hafta yapılan topluluk girişimini yeterli bulmalan neden oldu. BM elçisi Libya'da • Dış Haberier Servisi - BM Genel Sekreteri Butros Gali'nin özel temsilcisi Vladimir Petrovski dün Lockerbie krizi ve BM'nin ambargo karanna ilişkin görüşmelerde bulunmak üzere dün Libya'ya gitti. Petrovski'nin Trablus'a gelmesi Libyalılannyoğun protestolanna neden oldu. Libya haber ajansı JANA'nın bildirdiğine göre göstericileri dağıtmak için gözyaşartıcı gaz kullanan polisle göstericiler arasında çıkançatışmada 1 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı. Atma-Tiran Hişkisi • AA (Atina) - Yunanistan ve Arnavutluk arasında askeri bir anlaşma imzalandı. Yunanistan'da bulunan Arnavutluk Genelkurmay Başkanı General Kostak Karoli ve Yunanlı meslektaşı Korgeneral Yannis Verivakis tarafından Korfu'da imzalanan anlaşmanın özellikle, Arnavut göçmenlerin sınırdan kaçak olarak Yunanistan'a geçmeye çalışırken meydana gelen olaylan önlemeye yönelik olduğu bildirildi. Erivan, nükleep gûç • AA (Moskova) - Ermenistan'da yayımlanan bir gazete, bu ülkenin üç yıl içinde "Kafkasya'daki tek nükleer güç" halinegelebileceğini önesürdü. Jnterfaks Ajansı'nın bildirdiğine göre, "Ozgürlük" adlı gazete, "uzman" olduklannı savunduğu bazı kaynaklara dayanarak verdiği haberde, Ermenistan'ın, halen çalışır durumda bulunan nükleer tesıslerin ürettiği zenginleşt^lmiş uranyumla üç yıl içinde, "taktik nükleer silah üretebilecek" teknoloji birikimi ve altyapıya sahip olduğunu kaydetti. Avrupa Konseyi Dönem Başkanlığı'nı devralmaya hazırlanan Türkiye'nin üzerindeki baskı artacak Batı'nın gözü 1 May ıs ve insanhaklarındaCUMHURtYET(Aukara)-Türkiye'nin mayıs başından itibaren Avrupa Konseyi Dönem Başkanlığı'nı devralacak olmasının, demokrasi pa- ketini hızla devreye sokması ve insan haklannda düzeltmelere gitmesi açısından hükümet üzerindeki' baskıyı' arttıracağı bildiriliyor. Türkiye'de kutlanması halen yasak olan 1 Mayıs'a bükümetin yaklaşımı ile pkabi- lecek olası olaylara güvenlik güçlerinin ve- receği yanıtın aynı sıralarda başlayacak Türkiye'nin dönem başkanlığı açısından da önemi olacağı ifade ediliyor. Bu dönem- de Güneydoğu'da meydana gelebilecek olumsuz gelişmelerin de aynı şekilde 'pro- jektörlerin' Türkiye üzerinde yoğunlaşma- sına yol açabileceği kaydediliyor. En son 1986"da bu görevi yerine getirir- ken insan haklanndakı yetersizlikler nede- niyle yoğun eleştirilerle karşı karşıya kalan Türkiye'nin önüne, bu kez de 'azınlık hak- lan'na ilişkin eleştirilerin çıkanlmasına kuvvetli oiasılık olarak bakılıyor. Nevruz olaylannın ardından Batı'nın dikkatlerinin Güneydogu'ya çevrilmiş olması böyle bir beklentiyi kaçınılmaz kılıyor. Diplomatik kaynaklar'normal koşullar- da" Avrupa Konseyi Dönem Başkanığf- nın, görevi yürüten ülkeye 'prestij' getiren bir olgu olduğunu, bunun Türkiye için de böyle olması gerektiğini belirtiyorlar. 6 ay süren bu görevi Türkiye 6 mayısta İsviçre'- den devralacak. Dönem başkanlığı mart başında Tür- kiye'ye geçecek olmasına karşın Konsey'in bakanlar düzeyinde 6 mayısta yapılacak toplantıya usulen İsviçre başkanı başkan- lık edecek. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'- in ise kasım ayında yapılacak Konsey top- lantısına başkanlık edeceği bildiriliyor. Öte yandan Türkiye'nin dönem başkanlığı sı- rasında asıl "yükün" Türkiye'nin Avrupa Konseyi nezdindeki daimi temsilcisi büyü- kelçi Sönmez Köksal'ın üzerinde olacağı bildiriliyor Öte yandan mayıs başında Strasbourg'- da yapılacak Konsey toplantısına Başba- kan Süleyman Demirel'in konuşmacı ola- rak davet edilmesi için daha önce ilke karanna vanlmış olmasına karşın davetin gerçekleşmeyeceği sanılıyor. Bu durumun Başbakan Demirel'in programının Kon- sey toplantı tarihinde dolu olmasından kaynaklandığı bildiriliyor. Konuyla ilgili görüşlerini bildiren diplo- matik kaynaklar, özellikle Sovyetler Bir- liği'nin çöküşündeıv ve Balkanlar'daki ge- lişmelerden sonra Avrupa Konseyi'nin öneminin arttığını bildiriyorlar. Türkiye'- nin de kurucu üyeleri arasında bulunduğu Konsey'in özde insan haklannın korun- ması ve geliştirilmesine yönelik bir kuruluş olduğunu hatırlatarak şöyle konuşuyorlar: "Böyle bir kuruluşun başındayken Tür- kiye'den işkence ve diğer insan haklan id- dialannın yoğun biçimde yayılması, An- kara'yı mahçup bırakacak olgular olarak değerlendirilmelidir. Unutulmamalı ki ye- ni hükümet iş başına geldiğinde Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in ilk gittiği yer Av- rupa Konseyi oldu. Burada hükümetinin insan haklannı geliştirmeye bağhlığını dile getirdi. Türkiye'deki hükümetin hem dek- lare ettiği program hem de Dışişleri Bakanı Çetin'in açıklamalan çerçevesinde değer- lendirilmesi de doğaldır." Büyükelçi Sanberk Bakü'yegidecek Karabağ diplonıasisi hızlanıyor CUMHURİYET (Ankara) - Karabağ'da Azeri ve Ermeni milısler arasındaki çatış- malar yer yer devam ederken Ankara, so- runun çözümüne yönelik girişimlerini ye- niden hızlandınyor. Dışişleri Bakanbğı Müsteşan Büyükelçi Özdem Sanberk'in bu çerçevede yann Azerbaycan'ın başkenti Bakü'ye hareket etmesi bekleniyor. Sanberk Bakü'de bulunduğu süre içinde, Azerbaycan'da son haftalarda meydana gelen ve Karabağ sorununa yansıyan iç si- yasi geüşmeler konusunda da nabız yokla- yacak. Yetkili çevrelerden edinilen bilgjye göre Sanberk, Bakü'deki temaslan sırasında Beyaz Rusya'nın başkenti Minsk'te Kara- bağ konusunda yapılması öngörülen, an- cak tarihi henüz saptanmayan uluslararası konferansın 'önünü açmaya çalışacak.' Bu bağlamda özellikle Minsİc toplanusından önce Azerbaycan ve Ermenistan arasında, Karabağ temsilcilerinin de katıhmıyla ya- pılması öngörülen 'ikili toplantı' üzerinde duracağı bildiriliyor. Hatırlanacağı gjbi Minsk toplantısı 24 martta Helsinki'de toplanan AGİK dışişle- ri bakanlan tarafından kararlaştınlmışü. İkili toplantıya ise bu nedenle Helsinki'de Ermenistan, Azerbaycan ve Türk dışişleri bakanlan arasında yapılan görüşme so- nunda karar verilmişti. Büyükelçi Sanberk'in Bakü'deki temas- lannın Devlet Başkanı Ayaz Muttalibov'- un istifasından ve Başbakan Hasan Hasa- nov'un görevden alınmasının ardından işbaşına gelen 'Şahinler'in temsilcileriyle yapılacağına işaret eden gözlemciler, An- kara'nın bu çerçevede Büyükelçi Sanberk kanahyla Bakü'ye, "Gerginliği ürmandır- maktan kaçının ve AGİK gibi mekanizma- lara güvenin" yönünde mesajlar vermesini bekliyorlar. Peru devlet başkanııun kongre>i feshetmesinin ardından, orduya bağlı birlikkr Adalet Sarayı'nın çevresini kuşattı.(Foto:AP) Penı'da halk darbeye tepkisâz Dış Haberler Servisi - Penı'da Devlet Başkanı Alberto Fujimori'nin ordunun da desteğini alarak Kongre'yi feshedip anayasayı askıya alması karşısında Peru halkının sessiz kaldığı gözleniyor. Ülke ça- pında yapılan bir kamuoyu yoklaması, halkın yüzde 73'ünün Fuji- mori'yi desteklediğini ortaya koydu. Kamuoyu yoklamasına göre halkın vüzde 80i de Kongre'nin feshedilmesini : '\erinde bir karar" olarak görûyor. Âjanslar başkent Lima'da da günlük ya- şamın normale döndüğünü ve muhalif liderlerin tüm çağnlanna karşın halkın hiçbir tepki göstermediğini bildiriyorlar. Fujimori'nin en geç aîü hafta içerisinde "ulusal yeniden yapılanma hükümeti" üzerine bir plebisit düzenleyeceği açıklan- dı. Dışişleri Bakanı Augusto Blackerdün bir açıklama yaparak pelibisıtin ardından anayasa için bir referandum düzenlenece- ğını, ondan sonra da genel seçimlere gidi- leceğini söyledi. Peru'da, devlet başkanının Kongre'y^ feshederek kurum ve kuruluşlarda yeni- den yapılanmaya gıdeceğını açıklaması Washington'da büyük tepkiyle karşılan- dı. AA'nın haberine göre ABD Dışişleri Bakaniığı Sözcüsü Philip Peters, ülkesi- nin Peru hükümetine sağladığı yardımı derhal kesme karan aldığını bildirdi. İn- sani amaçlarla bağımsız kuruluşlara sağ- lanan yardım bu kesintiden etkilenmeye- cek. ABD, Peru'ya 1991 yılyçin 193milyon dolar ekonomik yardım ve 43,5 milyon dolar da uyuşturucu ile mücadele yardımı vermeyi planlamıştı. Ancak ABD Kong- resi'nde Peru güvenlik güçlerinin zor kul- lanması nedeniyle bu yardımın 45 mil- yonluk bölümü bloke edilmişti. Lima yönetimi, ABD Kongresi'nden 1992 yı- lında 275 müyon dolar yardım talep edi- yordu. Fujimori'nin Peru yönetimine ordu- nun desteğini de alarak el koyması AT, AÜÖ (Amerika Ülkeleri örgütü) tarafın- dan da kınandı. AFP'nin haberine göre AT'nin Latin Amerika ile ilişkilerden so- rumlu yetkilisi Abel Matutas, son geliş- menin ikili ilişkileri etkileyeceğini söyledi. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin denetimi kendilerine geçiren bir kararname yayımladı Karadenizfîlosutartışması şiddetleniyorDış Haberler Servisi - Rusya ile Ukrayna arasında Karadeniz filosunun denetimini sağlama konusunda çıkan anlaşmazhk şiddetlenerek bü- yüyor. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin, dün fıloyu Moskova'nın denetimine sokan bir kararname imzaladı. Yeltsin'in dün imzaladığı ve ITAR- TASS Ajansf nca kamuoyuna duyurulan kararnameye göre 300 gemiden oluşan Ka- radeniz filosu Rusya'ya ait olacak, ancak fılonun denetimi Bağımsız Devletler Top- luluğu'nda (BDT) kalacak. Önceki gün başlayan 6. Rusya Halk Temsilcileri Kongresi'nde, Yeltsin'in "Ka- radeniz filosu ile ilgili çıkanlan söylentiler endişe vericidir" dediği bildirildi. Yeltsin'in bu açıklamasından önce, ortak bir BDT ordusu oluşturulamayacağını söylediği de kaydedildi. Rusya televizyonu, Ukrayna'nın dün sa- bahtan ıübaren Karadeniz fılosuna bağlı uçaklann kalkışını durdurduğunu duyur- du. Haberde. Ukrayna Savunma Bakaniı- ğı yetkililerini. milletvekillerini ve içişleri bakaniığı özel birimine bağlı görevlileri ta- şıyan AN-26 tipi uçağın Kiev'den donan- ma üssü Sıvastopol'e geçtiğı de bildirildi. Ukrayna Devlet Başkanı Leonid Krav- çuk, önceki gün ülke topraklan üzerindeki tüm güçlerin denetimini ele gecirdiklerini bildiren bir kararname yayımlamıştı. Yelt- sin'in askeri danışmanı, Ukrayna'nın kara- nnı, "acele ve yasadışı" alınmış olduğunu savunarak kınamış, Kiev'in tek tarafh ha- reket etmesi durumunda, Karadeniz filo- sunun denetimini ele geçireceklerini söyle- mişti. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin, üç aydır uygulanmakta olan ekonomik re- form programının olumlu sonuç vermeye başladığını belirterek, Halk Temsilcileri Kongresi'nden reformlara engel olmalan- nı istedi. Sağlanan olumlu gelişmelere rağ- men "köşenin hâlâ dönülmemiş" olduğu- nu vurgulayan Yeltsin, gecmişte yapılan hatalan düzelteceklerini söyledi. Gali raporunu açıkladı: Kıbrıs'ta taraflara sonşansŞEBNEM ATtYAS (New York) - BM Genel Sekreteri Butros Gali, dün Gü- venlik Konseyi'ne ilk Kıbns raporunu verdi. Raporda taraflarla şimdiye dek yapılan görüşmelerde Kıbns'ta çözüm için bir umut ışığı doğduğunu, ancak ge- rekli gelişmelerin sağlanamamasından dolayı hayal kınklıgına uğradıgını kay- detti. Genel Sekreter, bazı noktalarda geliş- me kaydedildiğini buna karşın bazı nok* talarda ise geri gidildiğıni vurguladı, ancak bu noktalan somutlamadı. GaB görüşmelerin sonuçsuz kalmasından olayı açıkça taraflardan birini suçlama- makla birlikte üstü kapalı olarak Türki- ye ve Türk tarafının sorun çıkardığını söyledi. Genel Sekreter, bu dunıma kar- şın önümüzdeki günlerde yardımcılannı kararlı bir çaba göstermek üzere Kıb- ns'a göndereceğini, bu çaba da sonuçsuz kalırsa Güvenlik Konseyi'nin sorunun çözümü için yöntem değişikJiğine gitmek zorunda kalacağını belirtti. Güvenlik Konseyi'nin, raporu cuma ya da pazarî tesi günü görüşmesi bekleniyor. Rap<> run görüşülmesinden sonra Gali'nin iyi niyet görevlilerinden Gustave Feissal ile Kıbns özel temsilcisi Oscar Camillion Kıbns'a giderek taraflarla bir kez daha görüşecekler. Gali'nin görüşmelerde başka bir yön- teme gidilmesi olasılığından söz etmesi, Genel Sekreter'in rolünün iyi niyet gö- revlisinden arabuluculuğa cevrileceği ya da üst düzeyde uluslararası bir diplorna.- tın Gali ile birlikte görüşmelerde arabu- luculuk yapacağı söylentilerini güçlen- dirdi. Güvenlik Konseyi diplomatlan da bu olasılığı doğruluyorlar. Türkiye ve Türk tarafı süreçte yöntem değışiklığıne gidilmesine karşı. Devreye bir arabulucu sokulması ve BM'nin ha- arladığı anlaşma önerilerinin taraflara sunulur hale gelmesi yönteminin, geç- mişte başanlı olmadığını anımsatan Türk diplomatlar yöntem degişikliği is- temiyorlar. Gali, raporunda anlaşma taslağının tamamlanması için taraflara üstü kapalı olarak süre vererek Banş Gücü'nün sü- resinin ancak yıl sonuna dek uzatılabile- ccğını, yıl sonu ardından katkıda bulu- nan ülkelerin itirazlan nedeniyle süre uzatımına gidilemeyeceğini kaydetti. Gali, raporunda anlaşma taslağı açısın- dan kaydedilen gelişmelere gecmiş ra- porlara oranla daha geniş yer verdi. Türk tarafının egemenük hakkı konu- sunda, 716 ve 649 sayılı Güvenlik Kon- seyi kararlannın tanımına atıfta bulunan Genel Sekreter, Kıbns'ta kunılacak yeni federasyonun iki kesimli olacağı, her fe- dere devletin topraklannda yaşayan ço- ğunluğun kendi toplumu olacağı, federal hükümetin bakanlar kurulunda toplum- lann 7'ye 3 oranında temsil edileceği, Türk toplumuna ait 3 bakanhktan biri- nin kabinenin en önemli bakanlıklann- dan biri olacağı konusunda taraflar ara- sında anlaşma sağlandığını kaydetti. B t R S E K T Ö R Y E N İ B A Ş A R I L A R I N I S E L A M L I Y O R Î 0 g e c e k i m l e r o r a d a o l a c a k ? O d ü l T ö r e n i v e K r i s t a l E l m a B a l o s u 1 2 N i s a n P a z a r g e e e s i H i l t o n C o n v e n t i o n C e n t e r ' d a . 0 g e c e , r e k l a m , m e d y a v e i ş d ü n y a s ı n ı n s e ç k i n ü y e l e r i v e " T h e T e m p t a t i o n s " o r a d a o l a c a k . . . R e z e r v a s y o n i ç i n ( 1 ) 2 6 6 9 0 8 8 n o ' l u t e l e f o n d a n R e k l a m c ı l a r D e r n e ğ i ' n i a r a y ı n ı z R E K L A M C I L A R D E R N E Ğ f 1 9 9 1 T Ü R K İ Y E R E K L A M Ö D Ü L L E R İ Y A R I Ş M A S I İran, Halkın Mücahitleri liderinin öldürüldüğünü öne sürdü Recavfnin akıbeti tartışdıyor Dış Haberler Semsi - İran'ın, Tahran yönetimine karşı mücadele eden Halkın Mücahitleri örgütü- nün Irak'taki kampına düzenlediği hava saldın- sının yankıları sürüyor. Tahran saldırı sırasında örgüt lideri Mesut Recavi'nin öldürüldüğünü ile- ri sürdü. İddianın Halkın Mücahitleri'nce yalan- lanması, Recavi'nin akıbeti konusunda tartışma yarattı. İran haber ajansı İRNA, önceki gece verdiği haberde. Halkın Mücahitleri örgütü li- deri Mesut Recavi'nin İran Hava Ku\vetleri'ne bağlı sa- vaş uçaklarınca Irak'taki kampa karşı gerçekleştirilen saldın sırasında öldüğünü du- yurdu. Ajansın, Irak Kürdis- tan Yurtsever BirliğTnin bir yetkilisine dayandırdığı habe- rine göre İran uçaklannın sal- dınsı sonucunda Bağdat yakı- nındaki örgüt kampı tama- men yok oldu ve yaklaşık bin kişi öldü. Kürt yetkili, saldın sırasın- da kampta örgütün üst düzey yetkilileri ile Amerika. Avru- pa ve Irak'ın diğer bölgelerin- den çağnlmış bulunan çok sayıda örgüt üyesi bulunduğu- nuda açıkladı. Halkın Mücahitleri örgütü- nün Paris'teki basın bürosun- ca yapılan açıklamada ise Tahran'ın iddialan yalanla- narak Recavi'nin saldın sıra- sında kampta olmadığı savu- nuldu. Açıklamada. Recavi'- nin saldınnın ardından BM Genel Sekreteri Butros Gali- ye bir telgraf çekerek saldınyı protesto ettiği, BM Güvenlik Konseyi'nin İran'ı kınayarak bu ülkeye karşı ambargo uy- eulamasını istcdiği kaydedil- di. Recavi'nin öldüğüne ilişkin iddia, Irak tarafından da ya- lanlandı. Irak haber ajansı INA, kimliğini belirtmediği Iraklı yetkili kaynaklara da- yanarak verdiği haberde, Re- cavi'nin öldüğüne ilişkin ha- berleri İran'ın yalanı olarak niteledi. Bu arada, BM'nin iki ülke arasındaki gerginliğin tırman- masını önlemek amacıvla ko- nuyu gündeme alabileceği belirtiliyor. Güvenlik Kon- seyi'nin Zimbabweli dönem başkanı Simbarasbe Mum- bengegvvi, Genel Sekreterlik'- in Tahran ve Bağdat'taki bürolanndan konuya ilişkin soruşturma yaparak en kısa zamanda BM'ye rapor gön- dermelerinin istendiğini açık- ladı. Öte yandan İran'ın Irak'taki Halkın Mücahitleri kampına düzenlediği sınır ötesi hava saldınsına ilişkin tepkiler sü- rüyor. Fransa, İran'ın saldın- sını kınarken ABD farklı bir tutum aldı. ABD Savunma Bakaniığı yetkililerinin verdiği bilgiye göre İran'ın hava saldın'sı sıra- sında Irak savaş uçaklan da havalandı. Adının açıklanma- sını istemeyen yetkili, Irak uçaklannın devreye girmesini ateşkes ihlali olarak niteledi. ABD Savunma Bakanı Dick Cheney de CNN'e verdiği de- meçte, durumu yakından izlc- diklerini belirterek "Bunun sınırlı bir olay rru yoksa büyük bir çatışmanın ön aşaması mı olduğunu bilmiyoruz" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear