23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3NİSAN19S2CUMA 10 DIŞ HABERLER Erezjıoykattaııvazgeçti Ekonomi Senisi - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Yalım Erez'in Alman mallanna karşı boykot girişimi başlamadan sona erdi. Yalım Erez, dün düzenlediği basın toplantısında. boykotla Alman kamuoyunun dikkatini Türkiye'ye çekmeyi amaçladıklannı anımsatarak, olayın Türkiye ile Almanya arasındaki dostluğa zarar* vermeden kapatılmasından mutluluk duyduğunu söyledi. İTO'ya bilgilendırme ziyareti yapan Alman Ekonomisi Türkiye Resmi Delegesi Dr. Wulf W. Martin de Alman Odalar Birhği'nin Türkiye ile ilişkilerini geliştirmek arzusunda olduğunu söyledi. Türkiye'rün ticari ortaklan arasında Alman\ a"nın birinci sırada yer aldığını belirten Martin, "Almanya açısmdan da Türkiye 1. ligde oynayan bir takımdır. Ve Türkiye 1. ligden düşmeyecek, daha da yükselecektir. Türkiye, Almanya için vazgeçilemeyecek bir ticaret ortağıdır" dedi. Poti'de çatışma • AA (Moskova) - Gürdstan'ın batısındaki kıyı kenti Poti'nin hükümet bırlıklerinin eline geçtiği yalanlandı. Interfaks Ajansı, Gürcistan İçişleri Bakanlığı'na dayanarak verdigı haberde, kentte hükümet birlikleriyle devrik Devlet Başkaru Zviad Gamsahurdia taraftarlan arasında bu akşam çatışmalarçıküğmı bildirdi. Ajans, çatışmada ölenler ve yaralananlar olduğunu kaydetti, ancak sayı vermedi. Daha önce Poti'nin öğle saatknnde hükümet birliklerinin eline geçtiği duyurulmuştu. Arap'tan 5. tura onay • AA (Beynrt) - Lübnan. Suriye, Ürdün ve Filistinûlerin, 27 nisanda Washington'da başlaması beklenen, Ortadoğu Banş Konferansı ikili görüşmelerinin 5. turuna kaülmayı kararlaştırdıklan bildirildi. Karann Beyrut'ta öğleden sonra bir araya gelen Suriye, Ürdün ve Lübnan Dışişleri Bakanlan ile FKÖ siyasi Büro Başkanı tarafından toplanünın ilk bölümünde ahndığı belirtildi. Haberi veren toplantıya yakın kaynaklar, 4'lü görüşmenin sürdüğünü bildirdiler. Peru'da mizah ateşi • Dış Haberler Servisi-Peru'da ordu yıllardır A>dınlık Yol gerillalanna karşı verdiği savaşta başanya ulaşamayınca, yeni birsilaha sanîdı. AP'nin haberine görc. başkent Lima çevresinde ordu yetkUileri ••BirGerillanın İüraflan" isimli bir mizah kitabı dağıüyor. 37 sayfalık kitapta, Aydınlık Yol gerillalannın nasıl şiddete başvurduğu ve halkı nasıl etki aîtına aldığı çizgi roman şeklinde anlatıbyor. İranseçimleri • AA (Tahran) - İran'da 10 nisan tanhinde yapılacak milletvekili genel seçimlerine katılacak aday sayısının 2 bin 50 olarak belirlendiği açıklandı. Tahran Radyosu'nun haberine göre Anayasayı Koruyucular Konseyi seçim heyeti sözcüsü Ayetullah Ahmet Cennetı. adaylık için başvuranlardan bin lOO'ününmilletvekiîliğine uygun olmadıklanrun belirlenmesi üzerine adaylık başvurulannın reddedildiğini bildirdi. Ayetullah Cenneti, aday belirlemeçalışmaları sırasında çeşitli müdahalelere rağmen hiçbir grubun etkisi altında kalmadıklannı söyledi. Karabağ durulmadı • AA (Moskova) - Dağlık Karabağ ve çevresinde Errneniler'in son 24 saatte düzenlediklerisaldınlarda, 12Azeri'nin öldüğü bildirildi. Azerbaycan İçişleri BakanhğVndan yapılan açıklamaya göre salı gecesi Suşa kenti ve ona bağlı Köseler köyü roket ve top ateşine tutuldu. Toplam 9 kişinin öldüğü ve 20'den fazla kişinin yaralandığı belirtildi. Karabağ yakınındaki Agdam ve Gebanboy bölgelerindeki köylere top ateşi açılması sonucu da 2 Azeri öldü, ikisi çocuk, altı kişi yaralandı. Fizuli bölgesine dün gece ateş açılması sonucu dâ 1 kişi öldü ve 14 kişi yaralandı. Barzanidöndü • AA( Ankara)-lrak Kürdistan Demokrat Partisi lideri Barzani, Ankara'daki temaslannı tamamlayarak uçakia Batman'agitti. Barzani. dün daha sonra Batman'dan Kuzey Irak'a geçti. Mesut Barzani, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde yaptığı temaslardan sonra pazartesi akşamı Ankara'ya gelmişti. IKDP lideri, Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ve Müsteşar Büyükelçi Özdem Sanberk tarafından kabul edılmiş, aynca Ankara'daki baa büyükelçiliklerin yetkilileriylede görüşmüştü. Almanya, Nevruz kınamasından vazgeçmezken AT, Türkiye'ye karşı tutum belirlemeye çalışıyor AT, AnkaraSa ortaktutum almaktazorlanıyor SABETAY VAROL (Brüksel) - AT Dışişleri Bakanlan siyasi direktörle- rinden oluşan "Siyasi Komite'", Türkiye'nin Nevruz olaylan nedeniy- le kınanması yönündeki Almanya"nın başvurusunu, önümüzdeki pazartesi günü yapılacak dışişleri bakanlan toplantısına havale etme- ye karar verdi. Belçika Dışişleri Bakanı Willy Claes, I2'lerin Türkiye nezdinde resmi bir girişimde bulunacaklarını, bunun için 4 Nisan'da yapılacak toplantının bekleneceğini açıkladı. 12 ülke dışişleri siyasi direkıörleri. önce- kanlanna aktaran bu ara karan, beklenti- lere uygun olmakla birlikte. şimdilik toplu- luk hükümetleri arasında. Türki>e'nin bildiriyle kınanması konusunda çok net bir görüş birliği olmadığını ortaya koydu. Öte >andan. Alman girişiminin 6 Nisan'- daki Dışişleri Bakanlan toplantısının gün- ki gece akşam yemeğinde Nevruz sonrası olaylar konusunu aynntılanyla ele aldı. Ancak AT Dışişleri Bakanlannın. siyasi komiteden bırkaç gün sonra toplanacak Dİması yüzünden kesin bir karar almamayı daha uygun eördü. Görüş birliği yek Belçika dışişleri bakanının açıklaması, Türkiye'yi kınama bildirisi yerine, sözlü bir girişimde bulunma eğilıminin ağır bastığını gösterdi. 12 siyasi direktörün, konuyu dışişlen ba- demine alınması. Bonn'un şikayetinden tamamen vazgeçmediğini gösterdi. Portekiz Dönem Başkanlığı'nın Brük- sel'dekı daimi temsilcılıği sözcüsü, siyasi direktörierin, konuyu dışişleri bakanlanna havale etme karannın, "daha derin bir in- celemeyı mümkün kılabilmck için alındığı- nı" sövlemekle yetindi. İki toplantı arasın- daki sürenin-,, kısalığının da bu kararda etkili olduğu belirtildi. Ancak, Türkiye nezdinde 12'ler adına dönem başkanlığının veya 'Troika' adı ve- rilen ve üç ülkeden oluşan ülkeler grubu- nun (Hollanda. Portekiz. İngiltere) Türk Dışişleri Bakanlığı'na giderek girişimde bulunması da Ankara açısından hiçbir şe- kilde başan sayılabilecek bir sonuç değil. Claes'in dünkü açıklaması Almanlann AT içinde söylendiği kadar yalnız kalama- dığını kanıtladı. Almanya. Ankara'nın. ATın siyasi istişare mekanizması olan "politik işbirliği" kapsamında kınanması- nı istiyordu. Sözlü kınama kesln Bö>lesi tek jönlü bir kınama karanna bazı başka AT ülkelerinin karşı çıktığı. bu- na karşılık "Nereden gelirse gelsin şiddeti kınama" tarzında hafifletilmiş bir ifadeyle yetinme olasılığının hâlâ bulunduğu, en azından sözlü kınama işleminin simdiden kesinleştiği belirginleşti. Gözlemciler, 6 Nisan'da AT Dışişleri Bakanlanndan hangi tür bir karar çıkarsa çıksın. bunun. Türkiye Kürtleriyle ilgili so- runun uluslararası arenaya taşması anla- mına geleceğine ve Türkiye açısından olumsuz bir gelişme teşkil edcceğine işaret cdiyorlar. . AT çe\ relerine yakın aynı gözlemciler. TürkKe ıle Almanya arasında bundan son- ra "yumuşama" sürecı başlasa bılc. Nev- ruz sonrası olaylann Türkiye-AT iliskile- nnde .yaratlığı ızlerin silinmesinın kolay olma>acağınıveherscferinde>enidengün- deme gelebileceğini vurguladılar. Belçika dışişleri bakanı Willy Claes, AT ortak bir karar almadığı taklirde. ülkesinin Türkiye'ye tek başına silah ambargosu uy- gulamayacağını bildirdi. AA'nın haberine göre. Belçika radyosuna bir açıklama ya- pan Claes, ortak karar ahnması durumun- da da, Brükscl'in bunun dışında kalamav a- cağını ekledi. Brüksel hükümetinin, topluluk ülkeleri içinde, Türkiye'deki olaylann insan hakk- n açısından incelenmesini isteyen ilk ülke olduğunu savunan bakan Claes, şu anda hiçbir topluluk ülkesinin Türkiye'ye silah ambargosu uygulanmasından yana görün- mediğine dikİcat çekti. Cleas, "hatta savunma bakanı istifa eden Almanya bile olaylann yaüştınlması- na çalışıyor" dedi. VVilly Claes, Almanya dışişleri bakanı Hans-Dietrich Genscher'in temmuzdan önce Türkiye'yi ziyaret edece- ğini de haürlattı. Belçika'nın Cockerill Mechanical In- dustries (CMI) fırması ile Türkiye arasın- daki askeri zırhlı araçlarla ilgili 1989 yıhn- da imzalanan sözleşmeye göre üretimin tamamlanmak üzere olduğu öğrenildi. CMI söz konusu sözleşmeyi bir Avrupa konsorsiyumu çerçevesinde almış bulunu- yor. ' THE WALL STREET JOURNAL: Abnanya'nın tavrı çoksafça AA (Ncw York) - ABD'de iş çevrelerine yakınlığı i!e tanınan Wall Street Journal gazetesi, Abnanya'nın, bölücü terör örgü- tü PKK'nın eylemlerine karşı güç kullarul- masıru kınamasının "oldukça safça bir tutum" olduğunu yazdı. Gazete, dün yayımladığı yorumda, Tür- kiye ile Almanya'nın aralanndaki tartış- maya en kısa zamanda son venneleri umudunu dile getirdi. Almanya Savunma Bakanı Stolten- berg'in istifasının bir şey değiştirmeyeceği- ni yazan Wall Street Journal, bölücü terör örgütü PKK'nın, Irak'm kuzeyinde üsleri, Bekaa Vadisi'nde eğitim kamplan bulun- duğunu ve mali olarak Suriye tarafından destek'.endiğini hatırlattı. Alman hükümetinin, PKK'yı resmen "'bir terör örgütü' olarak damgalamış ve kendı topraklannda suç işleyen bazı PKK teröristlerini de yargılamış olduğuna işaret eden gazete, "Ancak buna rağmen Al- manya'nın, iyi bir biçimde silahlandınlmış, finanse edilmiş ve organize edilmiş PKK gibi bir terör örgütünün eylemlerine karşı güç kullanılmasını kınaması oldukça safça bir tutum" ifadesini kullandı. Wall Street Journal gazetesindeki yo- rumda, şöyle denildi. "Hclmut Kohl başkanlığındaki Alman hükümetinin, Kürtleri düşünmek için 10 dakikadan fazla zaman ayırmadığını söy- leyebiliriz. Belki de Alman hükümeti. Suri- ye tarafından desteklenen silahlı Marksist bir Kürt direniş örgütü olan PKK'nın, ço- ğu Kürt olmak üzere son sekiz yılda 3 bin kişinin ölümünden sorumlu olduğunu, Is- tanbul'da Kapalıcarşı'va bomba attığını, Nevruz bayramında 55 kişinin ölümüne yol açan terör dalgasını başlatüğını ve bu son olaylardan dolayı memnuniyetini ifade eden PKK lideri Abdullah Öcalan'ın, bun- dan sonra çok kan döküleceğini söylediği- ni bilmiyordu." Yorumda, Türkiye'deki 10 milyon dola- yındaki Kürdün hayatının şimdiye kadar [ kolay olmadığırun bir gerçek olduğu belir- Güneydoğu'da Ne\nız bayramı nedeniyle çıkan olaylar, Türkiye ik Almanya'nın arasını açmıştı. Para karşıbğı APO'nun fo- tikli. toğraflannı taşıdıklan iddia edilen Kürt çocuklan için Nevruz, bir tür eğlence niteliği taşıyordu. (Fotoğraf: ALİ ÖZ) KKTC Cumhurbaşkanı, Kıbns'ın iki egemen toplumun ortaklığında birleşmesinden yana Denktaş: Tam egemenlikistemiyoruz Dış Haberler Servisi - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, tam ege- menlik değil, Kıbrıs'ı egemen ortaklar olarak yeniden bütünleştirecek bir çözüm istediğini belirterek İsviçre'deki sistemin adada uygulan- ması halinde sorunun çözülebileceğini savundu. CNN'e demeç veren Denktaş, Rumlara güvenmek için bir neden görmediğini söyledi ve çözüm bulunması için Rum lideri Yorgo Vasiliu'nun kendisi ile gö- rüşme masasına oturması gerektiğini yineledi. Denktaş, "Dünya, Rumlan 'Kıbns hü- kümeti' olarak tanıdıkça bize ihtiyaçlan yok. Bu yüzden bizimle oynuyorlar. 1lerle- me için iki toplum liderinin bir araya gel- meleri ve halklanna. birbirleri ile konuş- tuklanru, birbirlerine güvenmeye başladık- lannı, gerçekten birlik istediklerini göster- meleri gerek" dedi. Denktaş, CNN muhabirinin "Rumlara güveniyor musunuz ya da onlar size güve- niyor mu" sorusunu. "Bana güvenmiyor- lar, bu kesin. Benim de onlara güvenmem için bir neden yok. 1960'ta anlaşük. belge- lerin altına imzalanmızı koyduk. Üç yılda yok ettiler. Şimdi hâlâ yok edilenin bir or- taklık olduğunu ve mevcut çabanın, bunun birleşürilmesi için yapıldığıru kabul etmi- yorlar" diye yanıtladı. Denktaş. Kıbns Türklerine, 1963'te olanlann tekrarlanmayacağı güvençesinin verilmesi gerektiğini, bunu için de İsviçre sisteminin uygun olduğunu belirterek "Şimdi bir belge hazırlayacağız. Ama bu, İsviçre modeli gjbi iki tarafın egemenliği il- kesine dayanacak" dedi. CNN muhabirinin "Rumlar egemenlik konusunu kabul etmiyor" diye müdahale etmesi üzerine Denktaş şunlan söyledi: "Kabul edip etmeme söz konusu değil. Biz zaten egemen bir ortakük. Silah zoruy- la atıldık. 29 yıldır da egemenliğimızi koru- yoruz. Güvenlik Konseyi bize 'egemenlik paylaşılacak' diye söz verdı. Biz de İsviçre gibi kantonlar ya da federe devletler şeklin- de ve federal anayasa altında egemenlik olmah diyoruz. Rumlann iddia ettiğj gibi iki tam bağımsız devletin yan yana olacağı tam egemenlik istemiyoruz." Denktaş, "5 yıl sonrasına baktığınızda ne görüyorsunuz" sonısuna karşılık, "Gi- derek artan sayıda ülke, bizim bölünmüş bir ülkeyi birleştirmek istediğimizi anlıyor. Bu konuda görüşlerimizi kendilerine ilet- tik, inceliyorlar. Kıbns'ta azınlık çoğunluk yok. Rumlar azınlık olduğumuz propa- gandasını yapmasınlar" yanıtını verdi. Ruffl labisi bajtınytp AA'nın bıldirdiğine göre ABD Kong- resi'nde Rum lobisı. Türkiyeye ABD'nın askeri ve ekonomik yardımını durdurma- yı öngören bir karar tasansını ımzaya açtı. Rum yanlısı 4 milletvekili tarafından geti- rilen önerge, 'Kıbns'ta işgal sürdükçe" yardımın kesilmesini ıstiyor. Rum lideri Yorgo Vasiliu'nun Was- hington'a gelişi ile aynı zamana denk geti- rilen önergede, ABD'nin Türkiye ile ilişki- lerde 'insan haklannf da ön plana çıkar- ması gerektiği savunuldu. Bill Green (Cumhuriyetçi-New York). Nancy Pelosi (Demokrat-Kaliforniya), Robert Mrazek (Demokrat-New York) ve Michael Bilirakis (Cumhuriyetçi-Flori- da) imzalanyla sunulan önerge, 17 yıldır Kıbns'ın işgal altında olduğunu, bolün- menin önlenmesi için Türk ordusunun adadan çekilmesini savunuyor. Mılletvekilleri tarafından yapılan açık- lamada da soğuk savaşm sona ermesiyle ABD'nin Türkiye'ye daha çok baskı ya- pabileceği kaydedildi. Alman temsilci: Türkiye'yi yalnızhğa itmemeliyiz STELYO BERBERAKİS (Atina) • Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher'in baş- kanı olduğu Liberal Demokrat Parti'nin (FDP) dış ilişkiler so- rumlusu Ulrich Irme, davet edil- diği Atina'da düzenlenen konfe- ransta, Almanya'nın Avrupa içindeki konumu ile savunma si- yasetinden söz etti. Friedrich Neumann Vakfı tarafından düzenlenen bu konferansta, aynca Türk-Alman ilişkilerine de değinen Ir- me, Türkiye'nin, Avrupa'nın güvenliğini koruyan ve İran'daki ıslami rejimin ya- >ılmasmı önleyen bir 'tampon' görevi gördüğünü söyledi. Irme, aynldıktan sonra yeniden birleşen Almanya'nın bir süper güç olmayı arzu etmediğini, ancak güçlü bir Avrupa birliğini desteklediğini söyledi. Avrupa Topluluğu'nun genişletilmesi yolundaki görüşlere kısmen kauldığını belirten Irme, İsveç, Norveç ve Avus- turya'dan başka Macaristan, Polonya ve Çekoslovakya'nın ATye üye olabilece- ğini, ancak Türkiye gibi ülkelerin başvu- rulan için bunlann incelenmesi ve duru- ma göre hareket edilmesi gerektiğini söyledi. Irme, "AT, örneğin 20-24 ülke- den oluşamaz. Bu durumda ortak karar- lann ahnması olanaksız hale gelir. Rusya'nın da AT üyeüği düşünülemez. Çünkü ATnin Vladivostok'a kadar ya- yümaya niyeti yoktur" dedi. Doğu-Batı arasındaki soğuk savaşın sona ermesiyle başlayan Körfez savaşı- nın ve hemen ardından Yugoslavya'daki kanşıkbklann ufuku yeni tehlikelerin varlığını gösterdiğine dıkkati çeken Ir- me, bu tehlikelerin onlarca yıl gizU tutu- lan halklar arasındaki miUiyetçilik duy- gulannın yeniden belinnesinden kay- naklandığını belirtti. Ancak Rusya lideri Boris Yeltsin'in bu konu hakkındaki gö- rüşlerine katıldığını söyleyen Irme, "Bu milliyetcilik duygulannın patlamasına göz yumulmalı, halklar deşarj olmalı; ancak bu akımlan denetim altında bu- lundurmak ve son derece dikkatli olmak gerekir" dedi. Irme, her azınlığa özerklik hakkı ta- nınması gerektiği görüşünü savunurken, Güneydoğu'daki olaylara ve Yunanis- tan'ın Makedonya Cumhuriyeti ile ara- sındaki anlaşmazlıklara da değindi. Türkiye'nin Almanya ile gerginleşen iliş- kilerinin Türkiye'nin Güneydoğu bölge- sinde savunmasız Kürt köylerine Alman ve NATO silahlanyla savaş açmasından kaynakladığını beürten Irme, "Güney- doğu'daki Kürtlerin tümü terörist değil- dir" dedi. Irme, "Türkiye'deki secimlerden önce, Demirel ile İnönü'nün açıklamalanndan bu yöredeki Kürtlere dil, düşünce ve özerklik haklannın tanınacağı gibi izle- nimler edinmiştik, ancak bu koalisyon hükümetinin tam aksi yönde hareket et- mesi Alman kamuoyunu hayal kınklığı- na uğratü" şeklinde konuştu. Türkiye'- nin her şeye karşın Avrupa'nın güvenliği için hâlâ önemli bir ülke olduğunu belir- ten Irme, Avrupa'nın Türkiye'nin Orta Asya cumhuriyetleri üzerindeki etkinli- ğinden yararlanabileceğini ve İran'daki Islami akımın Türkiye'ye sıçramasını önlemek amacıyla Türkiye'nin yalnızh- ğa itilmemesi gerektiğini vurguladı. Emieni lobisi ve Dışişleri'ninelindenkaçanfırsatWASHINGTON - Acı bir öykü anlataca- ğım bugün: Bir miyopluk öykûsü. İşadamı îshak Alaton, Ermeni lobisinin önde gelen iki adamı ile ortak bir projeye soyundu. Kozmetik nedenler yüzünden bu girişim büyük tepki aldı ve yaşama kavuşmadı. Sonuçta ne oldu biliyor musunuz? Bu proje sayesinde Türkiye'ye verebilecekleri zarar kontrol altına alınan iki Ermeni. iş bozul- duktan sonra katmerli düşmana dönüştü. Bu işin mceliği şuradaydı: Ermenistan, böl- ge gerçekleri ile yaşamak zorunda. Tür- kiye'nin işbirliğini sağlamadan ekonomik kalkınmasını gerçekleştirmesi zor. Soykı- rım iddialannı sumenaltı ettnek eğilimi bundan kaynaklanıyordu. Buna karşılık Amerika'daki Ermenı lobisinin liderleri, Ermenistan liderlerinden daha katı görüş- lere sahipti. Çünkü bir ülkeyi yönetmek gibi büyük bir sorumluluk ile karşı karşıya değillerdi. Dolayısıyla da retoriği sürdürü- yorlardı. Alaton'un ortakhğa niyetlendiği Van Kri- koryan ile Hovnanyan, Ermeni lobisinin önde gelenleri arasındaydı. Eğer ortakhk gerçekleşseydi Türkiye düşmanlıklan bir ölçüde kontrol altında tutulabılecekti. Türkiye ile menfaat ilişkisi olan adamda. Türkiye düşmanlığı kalabilır mi? Kalır, ama bunu açıktan yaparsa çıkannın tehli- keye gireceğini bilir. Paranın gücünden daha güçlü bir dış politika yoktur. ,lşte durum bu merkezdeyken beyaz Türk- lerin bir kampanyası ile Alaton-Ermenı ortaklıği bozuldu. Mesele neymiş, Alaton "Ermeniler soykınm iddialanndan vazgeç- ti" demiş, ama aslında Ermeniler bundan vazgeçmemiş. Ermeniler soykınm iddiala- nndan vazgeçer mi, elbette vazgeçmez. Onlann yaşam suyudur bu. Ama iki tara- fın ortak menfaatlerini ön plana çıkaracak, karşılıklı bağimhlığı arttıracak projelerin WASHINGTON LFUK GÜLDEMİR de taraflan daha serikanh düşünmeye zor- layacağı bir gerçektir. Bir işadamından diplomat kadar nüansçı olması beklene- mez. İşadamı elbette işadamı gibi yaklaşa- cak ve işadamı gibi ifade edecektir mesele- leri. Zaten işadamlannın bu tür konulara girmelerindeki en büyük avantaj da budur. Şimdi iki Ermeni de eskisinden daha azılı Türkiye düşmanı olarak ortaya çıkmış du- nımdadır. Gecen pazartesi bunlann Was- hington Posı gazetesinde bir mülakatlan > ayımlandı. Alaton'un manevrasıyla elleri- nin kollannın bağlandığı dönemde sesleri kesilmiş, hatta çevrelerine de Türkiye'ye karşı retoriği alt düzeye indirmelerini telkin etmiş bu iki adam, şimdi Türkiye'ye eski- sinden de fazla saldınyor, toprak talebin- den, tazminattan bahsediyor. Demokrasi. aydınlann iktidan ele geçirme- sine izin vermediği içindir ki iyi bir rejimdir. Liderler basının ve kamuoyu yoklamalan- nın kuyruğuna takılıp gittiği için değil, doğruyu yaptıklan için lider olur. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin. var olduğunu bildi- ğimiz cesaretini gösterip. Alaton'un inisi- yatifınin incelikjerini Türk kamuoyuna anlatamamıştır. İki azılı Türk düşmanının kuyruklannı sallaya sallaya Ankara'ya, ayağına gelmcsinin önemini kavrayama- mıştır. Daha da aası bu tarihi fırsatı be>oz Türklerden korktuğu için kaçırmıştır. "Türkiye'nin Azerilere yarduna olmaanın yolu, Ermenistan ile itişmekten değil, Ka-'. radeniz'e bir liman daha ekleyip Ermenis- tan'ın can damannı tutmaktan geçer" di- yememiştir. "Ermeni lobisinin bunca yıldır Türkiye'ye verdiği zarann acısını çıkarma- nın en akıllıca yolu, yine Ermeni lobisinden gelecek sermaye ile Türkiye'ye limanlar yollar yapmaktır" diyememiş, dostu Ala- ton'u kurtlar sofrasına terk edip, bir bilin- mez rüzgâra kapılıp gitmiştir. Oysa Ermeni lobisinin kontrol altında tu- tulabilmesinde doğrudan çıkan olan kişile- rin en başında Dışişleri Bakanı olarak kendisi gelmektedir. Bu işin suya düşme- sinden doğal olarak en büyük kişisel siyasi zaran da o görecektir. Nisan ayı, korkanz ki. bunun denektaşı olacakür. Acıyla duruyuiur.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear