25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1NİSAN1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET .SAYFA HABERLER Türkiye'ningündemiAlmanyatç Politika Servisi - Nevruz kutlamalannda yaşanan kanlı olaylann hemen ardından Almanya'nın aldığı tavır ve buna ülke içinden gelen tepkiler Türkiye'nin gündeminin birinci sırasını işgal etmeye devam ediyor. 26 mart tarihinde Alman hükümet sözcüsü Dieter Vogel. "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kürt halkına karşı eski Doğu Almanya silahlannı kullanmadığının ispat edilmesine kadar Almanya'nın Türkiye'ye silah yardımını durdurduğunu" açıkladı. Ayru gün Ahnanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher de Türkiye'yi "sivil Kürt halkına savaş açmakla" suçlayıp, bunun AGİK anlaşmasında belirlenen insan haklan ilkelerine ters düştüğünü ileri sürdü. Alman vetkililerinin bu sert tavırlanna karşı Başbakan Süleyman Demirel. "Aceleedilmiş bir beyan. Yanlış anlamalar var. Genscher yeterîi bilgiye sahip değü" açıklamasını yaptı. Fakaı hükümetın bu ılımlı yaklaşımı. gerek basın organlannın. gerek kimi kuruluşlann olayı bir "ulusal dava" haline getirmeleriyle gölgede kaldı. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Yalım Erez"in. bazı köşe v azarlannın önerilerine uygun olarak "her türlü Alman malını bo> kot" çağnsı kamuov unda y ankı bulurken. çeşitli kişi. kurum ve kuruluşlar Almanya ile var olan kültürel, akademik. siyasi. ekonomik ilişkilerini iptal etmek, ertelemek yavaşlatmak gibi tavırlan sergilediler. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Cumhuriyşt'e verdiği demeçte Almanya'nın tavnnı Hitler J dönemi Almanyasf na benzetmesi iki ülke arasındaki ilişkileri iyicegerginleştirirken, Alman Dışişleri Bakanı ile Çalışma Bakanı, Türkiye'ye yapmalan öngörülen gezilerini iptal ettiler. Buna karşılık önce Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan. ardından dün Kültür Bakanı Fikri Sağlar. bu ülkeye yapacaklan resmi ziyaretlerden vazgeçtiler. Önceki gün Genscher'in. Türkiye'ye silah ambargosu karannı kendisinin değil, Savunma Bakanı'nın aldığını ve gezisini ertelemeyip 6 ay içinde gerçekleştireceğini açıklaması Almanya'nın tutumunu yumuşatmast olarak yommlanırken, Başbakan Demirel'in Cumhurbaşkanı Özal'dan "Hitler benzctmesi"ni geri almasını isteyeceği öne sürüldü. Türkiye'nin sokaklannda Alman bayraklan yakılıyor. vatandaşlargazetelerinörneğini verdiği kınama mektuplannı Alman yetkililerine postalıyor. boykot çağnlan birbirini izliyor. Bu arada ilişkileri kopma noktasına getiren kanlı Nevruz olaylan gölgede kalıvor. Bülent Eczacıbaşı gerginliğin giderilmesi için Alman işadamlannı Türkiye'ye davet etti TÜSİAD'dan arabıducıduk gjrişimiEkonomi Servisi - TÜSİAD, son günlerde ortaya çıkan siyasi gerginliğin Türk- Alman ekonomik ilişkilerine zarar vermemesi için arabuluculuk rolü üştlendi. Alman Sanayicileri Federasyonu'na (BDI) bir mektup gönderen TÜSİAD Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Alman sanayicilerini Türkiye'ye davet ederek yanlış anlaşılmalan düzeltecek şekilde bilgilendirmeyi önerdi. BDI Başkanı Heinrich VVeiss'a gönderdiği mektupta. Almanya'nın silah ambargosu kara- nnı ve bu karara tepki olarak Türkiye'de başla- tılan boykot çağnlannı "zamansız. iyi düşünül- memiş ve hissi reaksiyonlar" olarak niteleyen Eczacıbaşı, bu girişimlerin Türk-Alman ekono- mik ilişkilerine zarar vermesinden endişe duydu- ğunu belırtti. Mektubunda Alman işadamlanndan oluşan bir heyeti Türkiye'ye davet ederek kendılerine Türkiye'deki sorunlarla ılgili bilgileri en üst dü- zeydeİci sorumlulardan almak ve durumu yerin- de incelemek olanağı vermek istediğini vurgula- yan Eczacıbaşı, "Böyle bir ziyaretin, yanlış veya eksik bilgilere dayanan anlaşmazlıklann orta- dan kaldınlmasında çok katkılı olacağına inanı- yoruz"dedi. Türk-Alman ilişkilennın bugün gelmiş oldu- ğu kritik noktada. iki ülke arasındaki tanhı dostluk ilişkilennin sürdürülebilmesi için işa- damlanna önemli görevler düştüğünü belirten Bülent Eczacıbaşı. Türkiye'nin Almanya'ya çok benzeyen tarihsel aşamalardan geçtiğine ışaret ederek mektubunu şöyle sürdürdü: " Ülkemizin bugün karşı karşıya bulunduğu tüm sorunlann ancak demokratik ve banşcı yol- lardan çözülebileceğine kuşku duymuyoruz. Yüzyıllar boyunca dostluk ve kardeşlik ilişkileri içinde birlikte yaşamış olan Türk ve Kürt top- lumlannın birbirleriyle olan sorunlan da. de- mokrasinin kurallanndan ve insan haklanna saygı ilkelerinden hiç aynlmaksızın; daha fazla katılım. ekonomik kalkınmanın hızlandınlması Bülent Eczacıbaşı ve Kürt toplumunun benlik kazanmasına yar- dımcı olunması yoluyla en sağlıkh bıçimde çö- zümlenecektir." Mektubunda. Türk hükümetinin ülkenın bü- tünlüğüne yönelık terörist saldınlarla mücadele etmek durumunda kaldığını vurgulayan Eczacı- başı, insan haklanna saygılı. demokratik vc ba- rışçı bir ülkenın terörle mücadelede valnız bıra- kılmaması gerektiğını belirterek. "Terorün Batı ülkelen de dahıl olmak üzere tüm demokratik ülkeleri tehdit etmesi ihtimal dışı sayılamaz. Önemli olan. terörle savaşta yanlışhklar varsa bunlann düzeltilmesi, teröre destek vermeden \enı hatalann yapılmasının önlenmesidir" dedi. Parlamenterler Birliği Turk Parlamcntcrler Birliği Genel Başkanı Ha- luk Bayülken Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher'in Nevruz kutlamalannda meydana gelcn olaylar konusundaki beyanlan ılc ılgılı olarak "Gcnscher'ın beyanlan. her şey dcn öncc bölücü örgütlere destek teşkil etmekte. Türki\e'nın toprak bütünlüğüne karşı bir tu- tumla eşanlamlı olmaktadır" dedi. Haluk Bavülken. Türk Parlamenterler Birliği Başkanlık Dıvanf nın. Genscher'in beyanlannı kınayan bildinsi\le ilgili olarak bir basın toplan- tısı dü/enledi. Almanya Dışişleri Bakanı Genscher'in. Nevruz olaylan sonucunda teröristleri ve lerorizmi kı- naması. müttefik Türk hükümetine sempatileri- nı ıletmesi gerekirken. tam tersini yaptığını anla- tan Başülken. bu bakan larafından ortava konan bevanlann, Türk hükümetı tarafından ciddı bir şekilde elealınmasıgerektiğini kaydetti. Ba\ülken. şunlan söyledi: "Çünkü Genscher'in beyanlan her şeyden önce bölücü teronzme destek teşkil etmekte. Tür- kiye'nin toprak bütünlüğüne karşı bir tutumla eşanlamlı olmaktadır. Buna ilaveten. basından gördüğümüz kadanyla bir Alman ga/etesine Yugoslavya modelınden de bahsettiği anlaşıl- maktadır. Böyle bir tutum ise Almanva'nın NATO ıle üstlenmış olduğu taahhütlennin va- hım bir ihlali mahıyetindedir". Lobi faliyetlepi Genç Yonetıci ve İşadamlan Derneği de (GYİ AD) tüm üyelerine bir mektup yollayarak, kendilerinden Almanya'da temasta olduklan firma ve kişilerle ilişki kurarak "Türk meselesi- ni" savunucu bir iaaliyete geçmelerini istedi. GYİAD aynca Avnıpa'daki genç işadamlan derneklerine bırer mektup yollayarak Al- manya'nın Türkiye'ye karşı tavnnı kınadı. Antalya Profesyonel Turist Rehberleri Der- neği (Rehberant) Başkanı Gıray Ercenk, 200 ihcsine birer mektup göndererek Güney- doğu'da meydana gelen olaylar konusunda tu- ristlerin bilgilendirilmesini istedi. BeykottagelişmelM 1 İstanbul Ticaret Odası Başkanı Yalım Erez'in ortaya attığı Alman mallannı boykot çağnsıyla ilgili olarak ANKA'nın sorulanru yanıtlayan Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Çavuşoğlu "Dış politikada günübirlik kararlarla hareket edilmemesi gerektiğini" belir- terek devletin izleyeceği politika paralelinde ha- reket edilmesini, boykot konusunda "aceleci davranılmamasını" istedi. Adana Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başka- nı Fethı Kamışlı, Almanya'nın Türkiye'ye silah ambargosunu şiddetle kınayarak, bu ulke mal- lanna yönelik olarak başlatılan boykota Adana- h işadamlannın da aktif bir şekilde katılmasını istedi. Denizli Ticaret Odası ise yayımladığı bildiriy- le. tasarrufçulara "Mark almayın" çağnsında bulundu. Oda Başkanı Nail Kalemci. Alman Markı'na büyük darbe vuracağını öne sürdüğü kampanyanın yurt genelinde yaygınlaştınlması için TOBB'ye başvurdu. Türk İdareciler Derneği Genel Başkanı Yıl- maz Cemal Bor ise yaptığı yaalı açıklamada, Almanya ve baa ülkelerin Nevruz olaylanyla il- gili olarak takındığı tavnn "güçlü ve istikrarh bir Türkiye'ye karşı duyulan rahatsızhktan kay- naklandığım" ileri sürerek tüm anayasal kuru- luşlan de\ lete sahip çıkmaya çağırdı. Hem gezi, hem sergi iptal edfldi İç Politika Servisi - Milli Eğitim Baka- nı Köksal Toptan'ın ardından Kültür Bakanı Fikri Sağlar da Almanya'ya ya- pacağı geziyi iptal etti. Bakan Sağlar. aynca Almanya'da 1 mayıs-8 haziran tarihleri arasmda yapılacak Ingelheim Uluslararası Günü çerçevesinde düzen- lenmesi kararlaştınlan "Avrupa ve Doğu Arasında Osmanlı Kültürü" adlı sergıyi de iptal ettirdi. Sağlar, yaptığı yazılı açıklamada, nisan ayındaki gezisinin iptaline gerekçe olarak, Almanya'nın "aynhkçı ve bölücü bir terör örgütünü korumasını" gösterdi. Sağlar açıklamasında, Türkiye'de demokrasinin tüm kurum ve ilkeleriyle yaşama geçırilmesi yolunda önemli adımlar atıldığı bir dönemde Al- manya'nın "Haksız ve dayanıksız bir biçimde Türkiye Cum- huriyeti'ni kendi vatandaşlanna karşı silah kullanmakla suç- lamasını iyiniyet ve dostluk anlayışıyla bağdaştırmanın mümkün olmadığını" belirtti. Teröre destek kabııl edilemez İç Politika Servisi - Türkiye İşveren Sendikalan Konfederasyonu (TİSK) bir bildiri yayımlayarak terör olaylan karşısında Alman hükümetinin takındığı tavn kınadı. TİSK Yönetim Kurulu Başkanvekili Ali Nizamoğlu tarafından yayımlanan bildiride "Böyle bir dünyada. terörü isteyerek >a da istemeyerek destekleyen ülkelerin. bu yöndekı tutumlannın. uluslararası toplum katında kabul görmesi mümkün değıldir" denildi. "Sanayi kuruluşlan olarak. halka karşı girişilen terör olaylannı desteklemenin, valnız sosyal \esıyasal değıl. aynı zamanda ekonomik ve ticari sonuçlan da olacağmı vurgulamak isteriz" denilen bildiri şöyle sürdü: "Bir başka ülkede desteklenen terörün, daha sonra, destekleyen ülkenin de sorunu haline dönüşebileceği gözden ırak tutulmamahdır. Federal Almanya hükümetinin tutumunu ve Alman Çalışma Bakanı'nın Türkiye ziyaretinin iptal edilmesini şiddetle kınıyor, tüm uygardünyanın teröre karşı caydıncı ve kararlı bir davranışla olacağını umuyor ve bu türdeki gayretlenn destekçisi olacağımızı bildıriyoruz." TURIZM BAKANI ATEŞ Alman turist sayısı azalmaz ANKA (Ankara) - Turizm Bakanı Ab-1 dülkadir Ateş, Türk-Alman anlaşmazh-1 ğının Türkiye tunzmini etkilemeyeceğini bildirdi. Abdülkadir Ateş, "Üst düzey-1 deki yöneticilerin bazı yanlış anlaşılan demeçleri Alman vatandaşlannın Tür- kiye'ye turist olarak gelmesini çok fazla etİcilemeyecektir" dedi. Ateş, Anka'nın konuyla ılgili sorulan- nı yanıtlarken Almanya'nın Türkiye'ye en fazla turist gönderen ülke özelliğjni' taşıdığını, 1992 sezonunda da Almanya'- Abdülkadir Ateş dan 1.5 milyona yakın turist beklediklerini açıkladı. Aimanya ıle Türkiye arasındaki ilişkılerin bu açıdan çok önemli olduğu- nu vurgulayan Ateş, "Alman turisti, Alman insanı Türkiye'ye alışmıştır. Almanya. Türk insanını çok yakından tanıyan bir turist potansiyeline sahiptir Bu yıl biz gelen turist sayısı açısından da elde edilecek gelir açısından da Yunanistan'ı gececeğiz. Tabiatıyla özellikle Ak- deniz çanağında bulunan ülkeler arası devamlı rekabet vardır'.' BAŞKENTTEN MKYK, Başkanlık Divanı'na 17 ilin ilçeleriyle birlikte görevden abnması için yetki verdi ANAP, örgütvitrinini yenüemekte kararlı CUMHURİYET (Ankara) - ANAP Merkez Karar \e Yö- netim Kurulu, 17 il örgütünün ilçe yöneümleriyle birlikte fesh edilmesi için Başkanlık Di- vanı'na yetki verdi. Aralannda Ankara. İzmir ve İstanbul il ör- gütünün de bulunduğu çok sayıda örgüt feshi ise MKYK'- nın 20'Nisan'da yapacağı top- lantıda gündeme gelecek. ANAP MKYK'nın önceki gece yaptığı toplantıda, il ve ilçe yönetimlerindeki düzenleme konusu göriişüldü. ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yılmaz'ın rahatsızhğı nedeniyle katılama- dığı MKYK, Genel Başkan Yardımcısı Hüsnü Doğan'ın başkanbğında toplandı. Beş sa- at süren MKYK'da Başkanlık Divanı'nın fesh için yetki istedi- ği illenn durumu ele alındı. Edinilen bilgiye göre. ANAP Teskilat Başkanı Ersin Tara- noğlu. feshi düşünülen il ve ilçe yönetimleri konusunda MKYK'ya bilgi verdi. Tara- noğlu, genel merkez tarafından görevlendirilen müfettişlerin raporlannın yanısıra eski ve ye- ni milletvekillerinin görüşleri alınarak fesh edilecek il yöne- timlerinin belirlendiğini belifle- rek, fesihlerin tam bir uzlaşma sağlandıktan sonra gündeme getinldiğjni kaydetti. Taranoğ- lu, "tek bir itiraz bile o'sa fesih istemini geri çekeriz" dedi. Fe- sihlerden sonra oluşturulacak SEMRA ÖZAL'IN TOPLANTISI- ANAP İstanbul İl Örgütü SHP'li belediyelerin ücüncü >ılı nedenhle İstanbul'da bir basın toplantısı düzenledi. TopJantıya başkanlık eden Semra Özal'ın hiçbir konuda göriiş bildirmemesi, moralsi/ \e suskun olması dik- kati çekti. Toplantıva katılan İstanbul Millervekili Naci Ekşi, SHP'li belediyelerin birbirine düştüğünü, hizmet >apmadıklarını belirterek "özür dileyerek görevlerini bıraksınlar" dedi. (Fotoğraf: METİN HAKYERİ) yeni yönetimler konusunda es- ki milletvekilleri ve partililerin de görüşlerinin ahnacağını kay- deden Taranoğlu. parti teşki- latlan ile "mutabakat" sağlandıktan sonra venı atama- lann yapılacağını söyledi. MKYK üyelerinin fesih öne- risine karşı çıkmadıkları öğre- nildi. Ancak MKYK üyesi \e eski Gaziantep Millelvekili Mehmet Akdemir ortaya ko- nan kriterlere göre, Gaziantep il örgütünün de fesh edilmesi gerektiğini söyledi. Akdemir. "Gaziantep il örgütünden bir kısmı milletvekili adayı .oldu, bir kısmı da görevden alındı. Şu anda Gazianıep fiilen münfesıh durumdadır. Neden fesh cdil- miyor?" dıye sordu. Akdemir, fesihlerde objektif olunmasınt da istedi. ANAP Genel Sekreteri ve es- ki Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar, Akdemir'in eleştirilerine herhangi bir tepkı göstermezken. Taşara yakınlı- ğı ile bılinen MKYK üyesı Gaziantep eski İl Başkanı Meh- met Büyüknacar. Akdemır'ı suçladı. Büyüknacar. "Doğru. teskilatta boşluklar var. bunla- nn yerı doldurulur ama, sız parti aleyhine demeçler verdi- niz" diyerek Akdemir'i suçladı. Akdemir ise, bir yerel gazetede çıkan haberleri tekzip ettiğini söyledi. ANAP Teskilal Başkanı Er- sin Taranoğlu. bu tarttşmalar üzerıne. gündeme gelen fesh is- teklerinın tamamlanmış dosya- lar olduğunu. fesh düşünülen diğer illerin 2O Nısan'daki MKYK toplantısına getirilece- ğini ifade etti. MKYK. daha sonra Başkanlık Divanı'na 17il yönetiminin ilçeleriyle birlikte fesh edilmesi için yetki verdi. Ancak. tüm ilçe yönetimlerinin fesh edilmesi için istenen yetki tartışmalara \ol açtı. MKYK üyesi ve Gümüşha- ne Milletvekili Oltan Sungurlu. ilçe yönetimlerinin feshi konu- sunda \erilecek yetkinin ilçe örgütleri üzerinde bir tehdıl oluşturacağını belirterek. "Yanlışhklar olur. Haksız bı- çimde görevden alınan teşkilat- lan daha sonra düzeltmek ve kırgınhklan gidermek güç olur" dedi. Taranoğlu da Baş- kanlık Divanı'nın tüm ilçeleri fesh etme gibi bir düşüncesinin olmadığını, yetkinin "gerekli yerde gerekli değişiklikleri yap- mak" için istendiğini söyledi. Ancak itirazlar üzerine Tara- noğlu. tüm ilçelerin feshi için yetki istenmesi isteğini geri çek- ti ve sadece fesh edilecek 17 il yönetimi ve ilçelerinin feshi için yetki istedi. ANAP MKYK'nın fesh için yetki verdiği iller şunlar: "Adana. Adıyaman. Artvin. Antalya. Balıkesir. Bingöl. Bit- lis. Burdur. Erzincan.Elazığ. Hakkari, Isparta. Kahraman- maraş. Kars, Nevşehir. Şanlı- urfa ve Uşak." AHMET TAN Kökenliler Köklerine Dönerken... G erçi, istifacı HEP kökenliler "Kürtlere özgürlük, Kürdistan'a bağımsızlık" demiyorlar. Ama, koa- lisyon hükümetini Güneydoğu halkına karşı, "sindirme, korkutma, yargısız infaz, işkence, kontrgerilla eylemi ve sivil hedefleri bombalama politika- lan " uygulamakla suçlamalan sonuçta bu aniama geliyor. Geriye kalan HEP kökenli 6 SHP'li giden arkadaşları ile aynı inancı paylaşıyorlar mı? Şimdiiik kalmayı yeğledikle- rine göre, henüz paylaşmıyorlar. Ama onların da SHP ve koalisyon hükümeti ile Kürt so- runu konusunda ortak bir paydada birleşemeyecekleri an- laşılıyor. örnek verelim. HEP'den gelen ve (şimdiiik?) istifa etmeyenlerden, SHP Grup Başkanvekili Mahmut Almak Güneydoğu'da çözüm için şunlan öneriyor: "1- Generallerın fiılı etkinlıklerine son verılmeli, 2- Milli Güvenlik Kurulu kaldırılmalı, 3- Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları ve ordu komutanları Meclis tarafından görevden alınabilmeli. 4- Valilikler vekaymakamlıklar kal- dırılmalı, onların görev ve yetkileri ilçe ve il halkı tarafın- dan seçilen yerel meclislere devredilmeli, 5- Aynı meclis- ler köylerde de kurulmah. Güvenlik önlemleri bu meclisle- rin denetiminde olmalı. 6-Türkiye, illerin coğrafi özellikleri dıkkate alınarak bırkaç ilin bırleştirildiğı bölgelere ayrıl- malı, bu bölgelerde bölge meclisleri oluşturulmalı. 7- Böl- ge meclisinin ve merkezi parlamentonun aldığı kararların çelişmesi halinde, o bölgede referandum çözümü tarbşıl- malı." Ne SHP'nin böyle bir öneri paketini tartışması söz konu- su, ne de Meclis'teki öteki partilerin Çünkü Meclis'teki partilerin tümü için böyle bir paket, ülkenin bölünmez bü- tünlüğü ilkesi için bir bombalı paket niteliğinde. 14 HEP'linin, SHP'den kopmaları Meclis'te bir grup oluş- turup bu tartışmalara meşru zemin yaratmak için. Çünkü SHP içinde, grup başkanvekili sıfatı sahibi bile olunsa, bu tür tartışmalara yer yok. HEP'le işbirliği yaptığı için suçla- nan SHP lıderı inönu'nün bu "ışbırlığıni" yaparken ayağını denk aldığı anlaşılıyor Dün kendisineyöneltilen, "Istifalar, partinizin Güneydoğu politikasını etkiler mi" sorusuna verdiği yanıt bunu ortaya koyuyor. İnönu'nün yanıtı şöyle: "Partimizin Güneydoğu politikasını partimizin kendisi kararlaştırır. Arkadaşlarımızın gelip gitmesiyle ilgisi yok..." Partinin temel politikalarını belirleyen MYK'da da, Parti Meclisi'nde de bir tek olsun HEP kökenliye bile yer veril- memiş olması, kurultayın da İnönu'nün de sağduyulu ol- duğunu ortaya koyuyor. HEP "yükünden " kurtulmuş SHP için de, 2 milyar lira Hazine yardımı almak üzere grup oluşturmayayönelecekveTBMM'ye karşı "Bölgesel Mec- lis'leri tartışmaya açacak olan istifacı milletvekilleri için de yeni dönem hayırlı olsun... Bütçe mahkemelik • AA (Ankara) - ANAP'lı 98 milletvekili, 1992 Mali Yılı Bütçe Yasası'nın Kültür Bakanhğı bütçesi bölümünün, Meclis'te reddedilmesine ragmen yeniden oylanmasına itiraz ederek Anayasa Mahkemesı'neiptaldavasıaçtı. İptal davasına ilişkin başvuru dilekçesini, söz konusu milletvekilleri adına, Anayasa Mahkemesi'ne dün öğleden sonra gelen ANAP Grup Başkanvekili M ustafa Kalemli ile ANAP Ankara Milletvekili Vehbi Dinçerler sundular. Dinçerler, 98 milletvekili olarak dilekçeyi imzaladıklannı kaydederek "Anlayışımıza göre Kültür Bakanhğı bütçesi reddedilmiştir. Reddedilen bütçe ve hangi metin olursa olsun düşer. Bu düşme olayı anayasaya uygun olarak tecelli etmiştir, tahakkuk etmiştir. Öyleyse bundan sonra yapılan işlemler yoktur. yanhşür anayasaya aykındır. Grup adına başvuru değil, 98 milletvekili arkadaşımızın imzasıyla başvuruyoruz. Çünkü bu hareket siyasi bir hareket değil. Yanlış anlaşılmasın. Tamamen bir anayasal olay ve partiyle ilgisi olmayan bir olay" dedi. Emnîyet Müdürleri kararnamesi • AA (Ankara) - Cumhurbaşkanı Turgut özal, emniyet müdürlen arasında görev değişıklıği yapan ve atamalara yer veren kararnameyi onayladı. İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, Cumhurbaşkanı Özal'ın dün Marmaris'e gitmek üzere Ankara'dan aynlmadan önce imzaladığı kararnameyi bugün açıklayacağmı söyledi. Kararname ile 53 ilin emniyet müdürû değişti. SHP kupultayı aralıkta • CUMHURİYET (Ankara)-İktidarortağı SHP, geçen kurultayda kararlaştırdığı "proğram ve tüzük" kurultayını Aralık ayında yapacak. Kurultayla ilgili takvim Genel Sekreter Yardıması Ercan Karakaş tarafından bir genelgeyle örgüte duyuruldu. Buna göre, 1 nisan-1 haziran 1992tarihlen arasında. ilçe tüzük ve proğram komisyonlan kurulacak ve çalışmalannı tamamlayarak İl Tüzük ve Proğram Komisyonlanna iletecekler. Bu komisyonlar da, 1 hiziran-1 ağustos 1992 arası çalışmalannı tamamladıktan sonra M YK'y a sunacak. Çalışma raporlan burada 15 gün içinde derlenerek Parti Meclisi'ne getırilecek ardından kamuoyunun tartışmasına açılacak. Tüzük ve proğram taslaklan I eylül-1 kasım arasında ilçe ve il danışma kurultaylannda ele alınarak, burada çıkan önerilerMYK'yailetilecek. MYK vePM, 1-27 kasım tarihlen arasında proğram ve tüzük değişikliklerine son şcklini vererek. aralık ayı içinde toplanacak kurultayın onayına sunacak. Sağlık-Sen Başkanı kayıp İstanbul Haber Servisi - Sağlık-Sen Başkanı Fatma Patlar'ın gözaltına alındığmı ve hiçbir yerde kaydına rastlanmadığıru ileri süren bir grup Kam-Sen, Bem-Sen ve Sağhk-Sen'li memur basın açıklamasında bulundu. Yaklaşık 20 kişiden oluşan grup İstanbul Adliye binası önünde toplanarak çeşitli dövizler açarak basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada, • "Mücadelemiz Sendikalanmızı Yasallaşüracaktır" konulu gecenin tertip komitesinde bulunan Sağhk-Sen Başkanı Fatma Patlar'ın imza eksikhği gerekçesiyle 27.3.1992 günü 1. Şube Toplumsal Olaylar Bürosu'ndan çağnldığı belirtildi. Kendisinden bir daha haber alınmadığını söyleyen memurlar, yaptıklan başvurularda da hiçbir yerde kaydına rastlanmadığını öne sürdüler. DSP'ye 31 milyon ceza •CUMHURİYET(Ordu)-DSP Ordu örgütü. SHP'ü Belediye Başkanı Kazım Türkmen ile Başkan Yardıması Mustafa Türkmen"e 31 milyon 250 bin lira tazminat ödemeye mahkum edildı. Ordu'da yayımlanan DSP'nin "Güvercin" gazetesinde 1989 yerel seçimleri öncesinde yaralan bir haberde, halen Belediye Başkanı olan Kazım Türkmen hakkında, görevini kötüye kullandığı, rüşvet ve haksızlık iddialannda bulundu. Aynı suçlamalar Başkan Yardıması Mustafa Türkmen için de yapılmıştı. Bu yayınlar üzerine, Kazım Türkmen \ e M ustafa Türkmen " Güvercin" gazetesi aleyhine 90milyon liralık tazminat davası açtılar. Ordu AsliyeCeza Mahkemcsi'ndegörülendavada DSP'liler haksız bulunarak, Kâ/ıın Türkmen'e 21. M ustafa Türkmen"e de. 10 milyon 250 bin lira tazminat ödenmesı kararlaştırildı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear