Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
S MART1992 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Hâlâ yeraltında olan 200 kadar işçiden haber yok
Yeraltmda ölûmkolgeziyorCIMHL RİYET(Zonguldak)-
Kozlu'da önceki akşam meyda-
na gelen 'Türkiye'nin en büyük
grizu faciasfndan sonra dün ge-
ceyansına kadar I2l işçinin cese-
<Ji çıkanldı. Yangının ve patla-
rnaların sürdüğü ocakta, yerin
altmdaki yaklaşık 200 işçinin ya-
şamından ise umut kesildi.
Başta Başbakan Süleyman Demirel ol-
mak ilzerc. çok sayıda siyasetçi, sendikacı
vc uzmanla. ncredeyse Ankara"nın taşın-
dığı Zonguldak. kapkara bir gün yaşadı.
Gün boyunca hastanelere ambulanslarla
ölü ve yaralılar taşınırkcn, patlama sonu-
cu meydana gelen kömür yangınlannın
oluşturduğu siyah duman. Zonguldak gö-
ğünü kapladı
Önceki akşam saat 2O.O5'te meydana
gelen vc yaklaşık 5 kilometrekarelik bir
alanı etkiledigi bildirilen patlamanın.
"dünyada saptanabilen en büyük maden
ocağı patlaması" olduğu bildirildi. İlk be-
lirlemclcrc göre, önceki akşam saat 19.40
sıralannda metan gazı çok ani bir yüksel-
me gösterdi. Saat 2O.O5'te de metreküpte-
ki metan gazı oranı yüzde 3'e yükseldi. Ve
Zonguldak şehir merkezinden de duyulan
büyük bir patlama meydana geldi. Bunu,
toplam uzunluğu 60 kilometreyi bulan ga-
lerilerde zincirleme patlamalar izledi.
Olay üzerine derhal Kozlu'ya gıden
Devlct Bakanı Ömer Barutçu, dün gazete-
cilere. melan gazı oramnın "çok anı bir
artış gösterdiğini" ve bu v üzden alarm ve-
rilemeden patlama olduğunu bildirdi.
Ancak, görgü tanığı tahlisiye ekipleri. bil-
gisayann yüzde 3 oranını göstermesinden
10 saniye sonra alarm verilmeye başlandı-
ğını ve o anda patlama olduğunu söyledi-
ler.
Patlama sırasında elektrik ve istim kesil-
mesi nedeniyle kuyu asansörleri çalışama-
dı. Asansörler 45 dakika sonra onanlarak
hizmetegirdi. Patlamanın hemen öncesin-
de. üretim bölgesinde >eni bir sistem üzc-
rinde çalışmak için bulunan 3 kişilik
Macarekibiyle birlikte. TTK Genel Mü-
dürü Özer Olçer de Uzun Mehmet-1 ku-
yusuna inmck üzereydi. Macar ekip ve
Ölçer, yara almadan kuyudan çtkarken,
pailamadan kurtulabilen işçiler de tahliye
edilmeye başlandı. Bir süre sonra da ban
yaralılara ve ölen işçilerin cesetlerine ulaşı-
labildi.
, Yetkililer. olay sırasında. 16-24vardiya-
sında çalışan 700 işçinin bulunduğunu ve
toprak altındaki işçilerin sayısının "ıade
edilmeyen lambalarla" tespiüne çahştıkla-
nnı bildirdiler. Parti parti çıkanlarak SSK
Zonguldak Hastanesi morguna götürülen
ceseller, kimlik tespıtinden sonra ailcleri-
ne teslim edildiler. işçilerin genellikle kar-
bonmonoksitten zehirlenerek ya da
kömür lozuyla boğularak öldüğü. bazıla-
nnın da parçalandığı bildirildi. Ölen işçile-
rin aileleri ağıt yakarken, yeraltındaki işçi-
lerin yakınlan da ocağın çevresinde
umutsuz bir bekleyişe geçti.
Temiz hava girişıni sağlayan 1 ve 2 nu-
maralı Lzun Mehmet kuyulannda mey-
dana gelen hasar ve galerilerde yangının
sürmesi. umutlan giderek azalttı. Patla-
malann etkisiyle art arda meydana gelen
göçükler nedeniyle. kurtarma çalışmalan
neredeyse imkânsız hale geldi.
Bu arada, olay yerinde incelemelerde
bulunan maden mühendisleri. facianın
büyümesine "kömür tozu patlaması"nın
neden olduğunu savundular. Maden mü-
hendisleri olayı şöyle açıkladılar:
"Grizu patlaması, mevzi bir patlamadır
ve ancak sınırlı bir yerde hasar yapar. Kö-
mür tozu patlaması ise, kömür tozunun
olduğu bütün galerilere zincirleme reaksi-
yon şekltnde etki yapar. Alev \e şok dalga-
sı ile kuyu diplerine kadar uzanır. Kömür
tozu patlaması için önce bir grizu patla-
ması olması lazım. Daha sonra meydana
gelen kömür tozu patlamasında. yanma
dolayısıyla \oğun birkarbonmonoksit ga-
zı oluşur. Bu gaz. geçtiği her yerdeki insan-
lar üzerinde zehirleyicı etki yapar. Kozlu"-
da, patlamanın şiddetinden kurtulan
insanlann bir kısmı da bu şekilde yaşamı-
nı yitirdi."
Kozlu, dünbircehennemiyaşarken,a>-
nı zamanda ba^kent görünümü \eriyor-
du. Başta Başbakan Süle\man Demirel
olmak üzere, çok sayıda hükümeı yetkili-
si. siyasetçi. sendikacı, uzman \e gazetcci
Zonguldak'taydı. Demirel. gnzu facıası
üzerine dün sabah Bakanlar Kurulu'nu
olaganüstü topladı
Demirel daha sonra, Başbakan Yar-
dımcısı Erdal İnönü. Devlet Bakanı Cavit
Çağlar, Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mch-
meı Moğultay ile birlikte bölgeye hareket
etti. Cavit Çağlar'ın "Cheyenne" adlı özel
uçağıyla önce Ereğli'ye giden Demirel ve
beraberindekiler, daha sonra helikopterle
olay yerine geçıiler. Başbakan Demirel ve
bakanlara. Kozlu'da olayla ilgili bilgi ve-
rildi. Demirel SSK Hastanesi'ne de gide-
rek yaralılara geçmiş olsun dilcğini ileııi.
DSP Genel Başkanı Büîent Eceyit de
dün akşam Kozlu'ya gelerek maden işçile-
ri ile görüştü ve başsağhğı diledi. Ecevit,
"İşçiler, her gün savaşa gider gibi ocağa
iniyorlar" dedi.
Grizu patlaması üzerine Türk-İş Genel
Başkanı Şe\ kel Yılmaz \ e yönetim kurulu
üyclcriyle. DİSK Genel Başkanı Kemal
Nebioğlu \e yönetim kurulu üveleri de
Kozlu"ya giııi. Sendika başkanlan. olay
yerinde incelemelerde bulundular.
Bu arada. Genel Maden-İş Sendikası
Genel Başkanı Şcmsi Denizer de. olay ma-
halhnde >aptığı incelemeden sonra. "grizu
ihıimali en vüksck bölgelerin Armutçuk
1
ve Kozlu olduğunu. bu nedenle de ölçüm-
lcrin en son teknolojiyle ve tilizlikle yapıl-
dığını" söyledı.
TTK Genel Müdürü Özer Ölçer dc. öl-
çümlerin hassas bıçimde gerçekleştirildtği-
ni belırterek, "patlamaya. metan gazında-
ki çok ani yüksclişin neden olduğunu"
söyledi.
Hem sendikanın hem de kurumun oluş-
turduğu ıki ayn komisyon. facianın nede-
nini araslırmava başladı.
Ölenler
Grizu patlamasında hayatını kaybeden-
lerden kimlikleri belirlenebilenler şunlar:
Necati Kanca, Muhammet Eliiyi. Hidayet
Derin, Ahmet Bayram. Muharrem Köse,
Zihni Korkmaz, Erol Öztürk. Nafız Eliiyı.
Hasan Taşçı, Fahrettin Karga. Ahmet Çil-
li, Muharrem Sezer, İbrahim Eliiyi, Mu-
harrem Madak. Şevki Çenesiz, Ahmet
Gözen. Celal Kaplangil, Şaban Sım, Re-
cep Akhrmaz, Ramazan Kalafal, Mehmet
Terzi, Muzaffer Türkölç, Mehmet Ünlû,
Galip Özen, Mevlüt Yazgan, Mustafa Ge-
micioğlu, Turgut Esen, Enver Topal, Ze-
keriya Mantarcı, Hüseyin Sanoğlu, Bay-
ram Çilli, Nevzat Kızılboğa. Ahmet
Ayhan, Celal Çolak, Kaznn Aydın, Ersin
Arslan, Recep Hatıl, Şaban Sivri, Muhar-
rem Oğuz, Bekir Çelik. Şaban Demirbağ,
AIi Akkayış. Emin Kundakçı, İsmail Acar.
Yakup Kozlu, Cahit Güngör. Sabri Terzi,
Recep Kiren, Hüseyin Karataş, Durmuş
Kocadavul, Satışnuş Kocabaş, İsmail Zo-
bu, Şeref Demirbağ, Recep Terzioğlu,
Recep Taşcı, Sabahattin Aytan. Satümış
Madak, Mehmet Aydın. Ramazan Çakar,
Mustafa Bayrak. Ziya Odabaşı. İzzet
Arat, Niyazi Fıliz, Mehmet Emin Subaşı.
Ahmet Çolak, Sadetün İnan. Bekir Çak-
mak.
Yaralılar
Cesetler, cesetler... Yakınlannı arayanlar. (Fotöğraf: AHMET ŞIK)
Faciada yaralananlar Zonguldak SSK ve
Devlet Hastanesi ile Ankara SSK'da teda-
vi altına abndılar. Kimlikleri belirlenen
yaralıların adlan şöyle:
Mehmet Çalık, Ferhat Kızılhan, Kadir
Yüksel, Şenol Çoban, Sedat Öztaş, Mahir
Küçükcesur, Ali Demirel, Satılmış Kara-
öz. Muammer Boyunağa, Adil Koca. Ce-
vat Engin, Hüseyin Özmen. Hasan Emdi,
Sclfthattin -Altun. Yüksel Kalınbacah, Ni-
zamettin Köse. Mehmet Taylı, Muharrem
Al. Mehmet Çil, Hasan Akyol. Muhittin
Bozacı, Hasan Bozacı. Muammer Bozacı,
Rıza Bozacı, Mustafa Tuncer, Şaban Çilli,
Ali Tekin, Salih Güdal, Hüseyin Basan,
Şevki Kocaman. Yakup Sarı, Haht De-
mir. Recep Kapıcı, Salih Yanık, İsmail Çit-
çj, Nazıf Eliiyı. Ali Ünlü, Necati Türkü.
Hayrullah Âkka\a. Niyazi Baytekin.
Mustafa Bozacıoğlu, Bilal Bölükçü. Nuri
Kiler, YusufŞahin.
Ağır yaralanan Erdoğan Akyüz ve Talat
Saman, Ankara SSK Hastanesi"nde teda-
%i altına alındı. Doktorlar her iki hastanın
da hayati lehlikesinin olduğunu sövlcdi-
ler. *"
}- *- -V
•II
Bütün yetkililer faciaya tepki gösterdiMerkezi - Zonguldak'ta önceki gece meydana gelen grizu
faciası bütün yurdu yasa boğarken, TBMM Başkanı, bakanlar,
siyasi partilerin liderleri ve çeşitli kuruluşlar üzüntülerini dile ge-
tiren mesajlar yayımladı.
Turgut Özal (Cumhurbaşkanı): Zongul-
dak'ta dün gece meydana gelen grizu fa-
ciasına çok Uzüldüm. Gelişmeleri devam-
h takip ediyorum. Gelen haberlere göre fa-
cia, yakın tarih de dahil olmak üzere bu-
güne kadar yaşanan en büyük kazadır.
Korkanm zayiatımız yüksek olacak. Üzün-
tümüz sonsuzdur. Kazanın nedeni ve so-
mmlulannm ilgililerce yakından incelene-
ceğini tahmin ediyorum. Büyük çapta iş-
çimizin bu hadisede hayatını yitirmiş ol-
malarından dolayı da çok büyük elem du-
yuyojum. Memleketimize, milletimize, bü-
tün herkese başsağhğı diliyorum.
Hüsamettin Cindoruk (TBMM Başka-
nı) - Yıllardır süregelen grizu patlamalan
sonucunda pek çok işçimizi kaybettik, ya-
ralılar verdik, unutulmaz acı ve üzüntüler
yaşadık. Artık, Zonguldaklı işçüerimizin
ve ailelerinin dinamit sandıklan üzerinde
kuşkulu çalışma ve bekleyişlerine son ve-
rilmelidir. Sadece devletin yaptığı yardım-
lar yetersiz kalmaktadır. Artık, tüm kurum
ve kuruluşlarımızla birlikte, Zonguldak'-
taki kömür ocaklarıyla ilgili tüm önerile-
rin, ekonomik tedbirlerin ciddi inceleme ve
sonuçlarımn hızla uygulamaya geçirilme-
si gerekmektedir.
tsmet Sezgin (İçişleri Bakanı) - Grizu fa-
ciasında canlanm kaybeden işçüerimizin
bıraktığı aileler devletin sıcak himayeci
kollan arasında olacaktır. Onlara gereken
her türlü yardım yapılacaktır.
Cevdet Selvi (SHP Genel Sekreteri) - Bu
acıların dindirilmesi, asgariye indirilmesi
doğrultusunda devletimiz bütün olanakla-
nnı ortaya seferber edecektir. Parti olarak,
insan olarak, üzerimize düşen görevimizi
yapacağız. Ocaklar ekonomik değilse, ve-
rimsizse, ülke ekonomisine katkıda bulun-
muyor, insanlann ölümlerine neden ohı-
yorsa elbet kapatılmalıdır. Ama, burada
bırakmak mümkün değildir. O insanlann
geçimini sağlayacağı yeni yatmmlar, insan
gibi yaşayacağı, tehlikesi asgariye indiril-
miş yeni yatırımlar Rerekmektedir.
Mesut Yılmaz (ANAP Genel Başkanı)
- Elim bir kaza. Çok sayıda vatandasımı-
nn hayatını kaybetmiş olması ve daha bü-
yük sayıda vatandaşımızın da hayatından
ümit kesilmiş olmasından dolayı acımasız
sonsuzdur. Bu tür kazaların tekrar etme-
sini ve şu anda mahsur durumda olan va-
tandaşlanmızın bir an önce kurtarılması-
nı Allah'tan niyaz ediyorum.
Bülent Ecevit (DSP Genel Başkanı) -
Olaydan derin üzüntü duyduk. Yer altın-
da kalan işçilerin esenlikle kurtanlmaları-
nı, kurtarma çalışmalarına katılanlara ba-
şarılar diliyoruz.
Alpaslan Türkeş (MÇP Genel Başkanı)
- Devletimizin ilgili birünlerinin bu aa ola-
ya acilen müdahalede bulunarak tedbirler
alacağı" ve yaraları saracağı inancıyla
Cenab-ı Allah'tan ölenlere rahmet, geride
kalanlara sabırlar vermesini niyaz eder, ya-
ralılara da acil şifalar dilerim.
Necmettin Erbakan (RP Genel Başka-
nı) - Bu faciada ölenlerin Allah'tan rah-
met, ailelerine başsağlığı, yaralananlara da
acil şifalar diliyoruz.
Süleyman Çelebi (DtSK Genel Sekrete-
ri) - Bu facia insan yaşamının, yatırım ve
verimlilik kavramlarından daha önemsiz
hale getirildiğini göstermiştir. 12 Eylül
mantığıyla hareket eden ANAP hüküme-
tinin madenlerin güvenilir hale getirilme-
si için yatınm yapmaması bu faciaya ne-
den olmuştur.
Türk-Iş yönetim Kurulu - Buradaki iş
kazalannda büyük ihmal vardır. Ve ne ya-
zık ki yıllardır bu ihmalleri ortadan kal-
dıracak önlemler alınmamaktadır. Buna
karşılık devletin hâlâ Zonguldak bölgesin-
de kömür uretilip uretilmemesi yolunda ta-
şıdığı tereddütler maalesef sürmektedir.
Böyle politikalar yüzünden her yıl meyda-
na gelen kazalar, telafisi imkânsız kayıp-
lara yol açmaktadır. İş kazalarının önlen-
mesi için kesin ve kararlı tutum bekliyo-
ruz. Üzüntümüz çok büyüktür. Bu kaza-
da şehit olan işçi kardeşlerimize Tann'dan
rahmet, geride kalan kederli aile fertleri-
ne, işçi camiasına ve ulusumuza başsağh-
ğı dileriz.
Necati Çelik (Hak-tş Genel Başkanı) -
Bu ilk felaket değildir. Hak-lş olarak ma-
dende çalışan tüm işçüerimizin yannından
endiseliyiz. Türkiye'fle maden ocaklan işçi
sağlığı ve iş güvenliği açısından son dere-
ce ilkel bir yapıdadır. Bu herkes tarafın-
dan biliniyor. Buna rağmeri gerekli sağlık
ve emniyet tedbirlerinin alınmamasını af-
fedilmez bir ihmal olarak görüyoruz. Da-
ha kaç kişinin ölmesini bekleyeceğiz. İşçi
ailelerine 3-5 milyonluk yardım yapılarak
bu işin acısı sarılamaz. Bu işin üstü kapa-
namaz. Biz Hak-İş olarak felaket sonrası
devletin mağdur işçi ailelerine 3-5 milyon-
luk yardım manzaraları değil, bu felaketi
önleyici tedbirlerin alındığmı görmek isti-
yoruz.
Teoman Alptürk (TBMMO Başkanı) -
Yetişmiş işçi ve teknik eleman yetersizli-
ği, yatınm eksikliğinin getirdiği geri tek-
noloji ve tüm eksikliklere karşı üretimin
zorlanması maden kazalarının temel ne-
denleridir. Temel nedenleri ilgili herkesçe
bilinen bu nedenle genellikle geliyorum di-
yen türden kazalardır. Böyle olunca neden
önlenemediklerini açıklamak bir hayli zor-
laşıyor.
Ocaktakömürden çok taşvardı
CUMHURİYET (Ankara) - Zongul-
dak'ta grizu faciasının yaşandığı Türkiye
Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) Kozlu
Müessesesi'ne bağlı İncirharmanı ve İh-
saniye üreüm bölgelerinde. kömürden
çok, taş çıktığı belirlendi. Başbakanlık
Yüksek Denetleme Kurulu (YDK), bu
üretim bölgelerinde çıkanlan madenın
yüzde 60'a yakın bölümünün taş olduğu-
nu saptadı.
Başbakanük, YDK'nın TTK Kozlu Iş-
letme Müessesesi'ne ilişkin 1990 yılı rapo-
runda, TKİ'nin 1990 yılı taşkömürü üreti-
minin program ve geçmiş yıl gerçekleşme-
lerinin çok alünda kaldığı, taşkömürü
üretiminin yıllar itibanyla sürekli düştüğü
belirtilerek şöyle denildi:
"İncirharmanı ve İhsaniye olmak üzere
Du Üretim bölgesi olan Kozlu Müessesesi'n-
de 1990 yümda 1 milyon 718 bin 400 ton
üretim programına karşılık yıl içinde 1
milyon 524 bin 398 ton (yüzde 88.7) tuvö-
nan kömür üretimi gerçekleşmiştir. Hazır-
lıklann zamanında yetiştirilmemesi sonu-
cu bir kısım üretimin eski ımalatlardan
yapılması yanında, damar yapılanndakı
taş oranının fazlahğı, üretimdeki taş ora-
nınıdaolumsuzetkilemektedir. Bu neden-
le üretilen bu kömüriin lavvarda yıkan-
masından sonra 650 bin 256 ton satılabilir
kömür elde edilmiştir. Üretimin düşük
gerçekleşmesinde. üretilen kömürlerin sa-
üş zorluğu yanında 1990 yılı aralık ayında
grev nedeniyle ocak faaliyetlerinin dur-
muş olması önemh etken oİmuştur."
Kurumun 1990 yılında izlediği 6 projc-
den ancak üçünde harcama olduğu, top-
lam 17 mılyar 201 milyon lıralık ödenek-
ten 9 milyar 650 milyon liralık bölümün
nakdi harcamalara gittiği, kalan 8 milyar
50 milyon liranın yatınma yöneltilebildiği
de belirtilen raporda, şö\ le denildi:
"Zonguldak havzasındaki kömürlerin
üretim maliyetleri oldukça yüksektir.
Benzer jeolojik yapıda kömür oluşumu
gösteren Avrupa ülkelerinde de maliyetle-
rin yüksek olması, mali>etlerin çok fazla
düşürülemeyeceğini. tüm tasarruf tedbir-
leri alınsa bile ithalatla rekabet edemeye-
ceğini göstermektedir. Kuruluşun sürekli
sermaye arttınmı ile de ayakta tutulamaya-
cağı açıkça görülmektedir. Kuruluşun fi-
nansman sorununun çözümü için perso-
nel ve tüm giderlerde maliyetleri düşürücü
ve verimliliği artincı tasarruf tedbirlerinin
alınması yanında ithalatta uygulanan fo-
nun arttınlması veya doğan zarann süb-
vansc edilmesi gerekmektedir."
Üretim maliyetlerine ilişkin olarak da
raporda şu bilgilere yer verildi:
"1990 yılı taşkömürü üretimi, miktar
olarak geçen yıla göre yüzde 10 oranında
76.114 ton azalmış ve programın yüzde
76'sı düzeyinde 650 bin 256 ton olarak
gerçekleşmiştir. Üretimin düşmesinde
özellikle uygulanan gre\ etken olmuştur.
Buna karşılık üretim giderleri, gcçen yıla
göre yüzde 78. programa göre ısc yüzde 22
oranında artarak 198 bin 91 mil>on liraya
ulaşmıştır.
1990 yılında satılabilir taşkömürünün
üretim malivcuni oluşturan giderlerın
yüzde 74.7"si üretimledoğrudan ilgili. yüz-
de 25.3"ü de dolaylı ilgili gıdcrlere ait bu-
lunmaktadır. Özellikle indirekt işçiliğin
toplam üretim giderleri içindekı payı 1986
yılında > üzde 29.7 ikcn sürekli artış göster-
miş ve 1990>ılı toplam ürelimgiderlerinin
yüzde 44.3'ü. üretimle doğrudan ilgili gi-
derlerin de yüzde 73.2'sine ulaşmış bulun-
maktadır. indirekt işçiliğin 1990 yılında
bir önceki döneme göre artış ise yüzde
110.5 oranında gerçekleşmiştir.
1990 yılında aynca üretimle doğrudan
ilgili giderlerden malzeme giderlcrinde
yüzde 130. dolaylı ilgili giderlerden özel-
likle sosyal servis giderlerinde yüzde 84,
bakım onanm atölyesi giderlerinde ise
yüzde 82 oranında ve büyük artışlar mey-
dana gelmiştir.
1990 yılında taşkömürü üretimi, grevin
de etkisiyle programda yüzde 24, geçen
yıldan ise yüzde 10 oranında az gerçekleş-
mesine karşılık, üretim maliyetlerinin bir
önceki yıla göre yüzde 78. programa göre
de yüzde 22 oranında artması, üretilen taş-
kömürünün birim maliyeünin programa
göre yüzde 60, gcçen yıla göre ise yüzde 99
oranında daha fazla gerçekleşmesine ne-
den olmuştur."
Raporda. "Sürülen her metre galeri ve-
ya kuyunun çok büyük parasal değerlere
•mal olduğu. bunlann da yerlerinin seçi-
minde bilgi noksanlığından kaynaklana-
cak yanlış uygulamalann büyük boyutta
emek ve parasal zarara neden olacağı dik-
kate alınarak bu tür harcamalann yapıl-
masına neden olunmamak için mücsscse
rczcrvlerinin belirlenmcsı yönünde genei
müdürlük nezdinde girişimlerin arttınlma-
sı" da istendı.
Tarihinin en büyük facialanndan birini yaşayan Kozlu'nun her köşesinde göz-
yaşı var.
DPT raporu
Kömür
havzasında
yankş
ANKA (Ankara) - Devlet Planlama Teş-
kilatı (DPT). bir süre önce hazırladığj
"Zonguldak İl Raporu"nda, kömür hav-
zasının içinde bulunduğu olumsuz koşul-
lara dikkat çekmiş ve ha\-zaya son 20 yıl-
dır yalınm yapılmadığına işaret ederek
vcıkilileri uyarmıştı.
DPT'nin raporuna göre, durum şöyle
ö?ctlenebilir:
Taşkömürü madenciliği açısından en
zor tabiat koşullanna sahip olan havzanın
jeolojik Ö7Cİlikleri, düzensiz topografik
yapısı. şehirleşmenin imalat sahalannın
üzerine gelmesi, bazı rezervlerin denizaltı
\ e su taşıyan tabakalar altında bulunması,
yeraltında gazlı ve vangına müsait damar-
ların varlığı önemli problemler yaratıyor.
20 yıldır küçük idame yatınmlan dışın-
da, önemli bir tevzii ve yenileme yatınmı
yapılmadığı için havzanın ana hazırhklan
geri kaldı; bu nedenle, üretim çalışmalan
insan gücüne dayanarak yürütüldü. Bu
durum, üretim artışı sağlanamamasına
neden olmakla kalmadı. verimin düşmesi-
ne ve maliyetlenn yükselmesine yol açtı.
Yatınm yapılmadığı için makine ve teçhi-
zat da yenilenemedi.
Damar meyillerinin 0-90 derece arasın-
da degişmesi. büyüklü küçüklü sayısız fay
bulunması, kınlmalar. atımlarvesıkmalar
ocaklarda Üretimin insan gücü yoğun bir
şekilde yapılmasınızorunlukılıyor. Bozuk
jeolojik koşullar. sadece üretim düşüklü-
ğüne değil. kaza oranlannın da yüksek
olmasına neden oluyor.
Yatınm yapılmadığı için programlanan
üretim düzeyine ulaşmada da güçlük ya-
ratıyor, Hazırlıklann yetişememesi sonu-
cunda, programlanan üretim düzeyinin
tutturulabilmesi için geçen yıllarda, o gü-
nün teknik imkânlan ve üretim anlayışına
göre, yüksek zayiatlarla üretim yapılmış,
daha üst koridorlardaki damarlara tekrar
girilmiş.
İstihdam politikalan da yanlış yürütü-
len TTK"da. çalışan 36 binin üzerindeki
işçinin sadece 8 bını yeraltı işçisi. Havza-
nın en önemli problemlerinden biri, yerüs-
tü işçiliğinin fazlahğı.
Sorumluya para
cezasına iptal
Anayasa
Mahkemesfnden
Zonguldak
kararı
CUMHURİYET (Ankara) - Anayasa
Mahkemesi, Ereğli ve Zonguldak maden
ocaklannda. dikkatsizlik ve tedbirsizlik
sonucu ölümc neden olan yöneticilerin.
hapis cezası ile cezalandınlmayıp yalruz
para cezasına çarptınlmalannı öngören
yasa maddesini iptal etti. Anayasa Mah-
kemesi'nin. Bartın Aslıye Ceza Mahke-
mesi'nin. 151 sayılı "Ereğli Havzai Fahmi-
yesi Maden Amelesinin Hukukuna
Müteallik Kanun"un 7. maddesine ilişkin
başvurusu üzerine verdiği iptal karannın
gerekçesi dün açıklandı. Karar gerekçesi
Resmi Gazete'de, "Anayasarun 153. mad-
desı gereğınce ışbu karann 'hemen' ya-
yımlanabilmesi için Anayasa Mahke-
mesi'nin gönderdiği metnin filme çekil-
mek suretiyle basılmıştır" dipnotu ile
yayımlandı. Anayasa Mahkemesi'nin üye
Servet Tüzün'nün muhalefetiyle aldığı ka-
rannın gerekçesinde, 1921 yıhnda çıkan-
lan yasanın. Ereğli ve Zonguldak yöresin-
de taksir ile dikkatsizlik ve tedbirsizlik
sonucu ölüme neden olma suçlannda yal-
nız para cezası öngördüğü arumsatılarak
şöyle denildi:
"1921 yılında çıkarümış bulunan bu yasa,
o günlerin koşullannda işveren karşısında
son derece zavıf bulunan maden işcisini
korumak amaanı gütmektedir. Ancak
Türk Ceza Yasasf nın kabul edilmesinden
ve sosyal devleti gerçekleştirmek çabalan
içinde işçiler yaranna çeşitli yasal düzenle-
meler yapılmasından. aynı doğrultuda
uluslararası sözleşmelerle iyileştirme yü-
kümlülüklerinin üstlenilmesinden sonra,
bu yasanın 7. maddesinin ikinci fıkrası, ar-
tık anayasay a ay kın bir konuma gelmiştir.
Çünkü günümüzde sosyal devletin amaa,
151 sa> ılı yasada öngörülenlerin çok ötesi-
ne varmıştır. Ülkenin Ereğli ve Zonguldak
yöresindeki kömür madenleri işletmesi dı-
şında meydana gelen ve aynı tür ve yapı-
daki eylemlerin sanıklan hakkında TCK'-
nın 455. ve 459. maddeleri uygulanırken
Ereğli ve Zonguldak yöresindeki aynı ey-
lemlerin sanıklan için 151 sayılı yasanın 7.
maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması,
artık anlaşılabilir olmaktan çıkmıştır. Ay-
nca bu kural. bugün için artık gercekleşti-
rilmek istenen amaçla ilgili de değildir.
Nihayet bu kural. artık makul ve adil ol-
maktan da uzaktır."
Anayasanın yasa önünde eşitlik ilkesini
düzenleyen 10. maddesindeki bu kurala
aykın düşen yasa hükmünün. cumhuriye-
tin niteliklerinı belirleyen yine anayasanın
2. maddesindeki hukuk devleti kavramı
karşısında da geçerüliğini sürdüremeyece-
ğj vurgulanan gerekçede şöyle denildi:
"Çünkü, Anayasa Mahkemesi'nin yerle-
şik kararlannda sık sık vurgulandığı gibi
hukuk devleti, her eylem ve işlemi hukuka
uygun, insan haklanna saygı gösteren, bu
hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren,
her alanda adaletli bir hukuk düzeni ku-
rup bunu geliştircrek sürdüren, anayasaya
aykindurumvctutumlardankacinan.hu-
kukun üstün kurallanyla kendini bağlı
sayıp yargı denetimine açık olan. yasala-
rın ustünde ya>a koyucunun da bozama-
yacağı temel hukuk ilkeleri ve anayasa
bulunduğu bilincindcn uzaklaştığında ge-
çersız kaîacağını bilcn devlettir.