14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYPA CUMHURİYET 29 ŞUBAT1992 CUMARTESr HABERLER RTYK'yaatama • UBA (Ankara) - Cumhurbaşkanı Turgut özal, Namık Kemal Küıç'ı Radyo Televizyon Yüksek Kurulu üyeliğine atadı. özal'm vefa duygusu örneklerinden biri diye tanımlanan atama karan Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. 10119*111 Radyo Televizyon Yüksek Kurulu'nda boş bulunan Uyeliğe Cumhurbaşkanı'nca yeniden atandığı bildirildi. Kırat tökezledi • CUMHURİYET (Denizli) - ANAP MKYK üyesi ve Denizli Milletvekili Muzaffer Ancı, DYP ve SHP'nin yaptığı atamalarla illerde "akraba, hemşeri hanedanlığını" kurduğunu savunarak "Millet kitnin hanedan olduğunu gördü" dedi. Denizli'de düzenlediği basın toplantısında DYP ve SHP'nin ANAP dönemini karalamak için sahtekârca kara çaldığmı öne süren Ancı, "Hükümetin bir tarafı zaten felç oldu. Kırat da tökezledi. Atı çayıra sahverdiler O da milletin çayınnda otluyor" diye konuştu. Vergi affı konusunda Başbakan Süleyman Demirel'e "Devlet arabasının benzini nereden dolacak" diye soran Ana, "Hükümet 100 günde 10 üzerinden 2 alarak sınıfta kalmıştır" dedi. Meteoroloji Başbakanlıkta • ANKA (Ankara) - Çevre Bakanlığı'nın bağlı kuruluşu olan Devlet Meteoroloji Işleri Genel Müdürlüğü, Başbakanhk'a bağlandı. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlügü'nün bağlı olduğu bakanhğın değiştirilmesi ile ilgili işlem, Başbakanlık'ın CumhurbaşkanlığVna önerisi üzerine gerçekleşti. Genel müdürlüğün Başbakanlık'a bağlanmasına ilişkin karar Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yasa önerileri • AA (Ankara) - DYP Kastamonu Milletvekili Münif tslamoğlu, YÖK Yasası'nda degişiklik yapılarak üniversitelerdeki saglık kunıluşlannın vakıflarca işletilmesini önerdi. Islamoğlu, TBMM Başkanhğı'na verdiği yasa önerisinde üniversitelerde kurulu ve kurulacak olan saglık tesislerinin yönetimi ve işletilmesinin üniversite yönetim kurulu karanyla kurulacak vakıflara devredilmesini öngörüyor. SHP İçel Milletvekili lstemihan Talay da profesörler arasındaki maaş farklılıklannın kaldırılmasını önerdi. Milletvekili zam istedi • ANKA (Ankara) - ANAP İstanbul Milletvekili Selçuk Maruflu, her milletvekiline bir araba ve özel şoför verilmesini istedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Meclis bütçesi konuşulurken söz alan Maruflu, milletvekili maaşlarını yetersiz bularak arttırılmasını, aynca PTT ve seyahat ödeneği verilmesini istedi. TBMM Idare Amiri Burhan Kara da üyelere bilgi verirken Meclis'te açılan yabancı dil kurslanna katılan milletvekilerine pratiklerini arttırmak için Ingiltere'de 1 aylık yaz kurslan verilmesi için çahşmalar yapıldığını bildirdi. İş güvencesi • UBA (Ankara) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay, iş güvencesinde amaçlananın, işçinin işinin güvence altına aünması olduğunu belirterek "Türkiye'de iş güvencesinin yalnız işyeri sendika temsilcileri için getirildiğini, işverenin genellikle belli bir süre önceden haber vermek koşuluyla veya önceden haber vermeden herhangi bir işçisini istediği zaman işten çıkarabildiğini" söyledi. tstanbul Gider Vergileri Dairesi'ne yatınlan 29.3.1985 tarih, 44/39 sayıh 17.082.290.— TL makbuz zayi olmuştur. Hükümsüzdür. TÜRKtYEEMLAK BANKASI A.Ş. HaJkevi Şubesi Bakırköy/lstanbnl Parti içi muhalefet 100 günü başanlı buldu, ancak kadrolaşmadan yakındı DYP hükümete toz kondurmadıGÜNSELİ ÖNAL (Ankara) - DYP Grubu, salı günü yapa- cağı toplanuda, bir genel gö- rüşme ile hükümetin 100 gün- lük icraatını değerlendirmeye haarlanırken, Cumhuriyet'e görüşlerini açıklayan DYP'- liler, hükümete toz kondur- madılar. Hükümetin 100 gün- lük îcraatını tatmin edici buJan ve en önemli eksikliğin kadrolaşmadaki gecikmeler olduğunu belirten DYP'liler, Çankaya engelinden de yakın- dılar. DYP icindeki muhalif grubun öncülerinden Kasta- monu Milletvekili Münif İsla- moğlu, SHP icindeki HEP sorununun, Güneydoğu soru- nunda istenilen hedefe vanl- masını engellediğini söyledi. Terörde 100. gün bilançosu: 96 ölü CUMHURtYET (Ankara) - DYP-SHP koalisyon hükümetinin ilk 100 gününde terör yine can almaya devam etti. Bu süre içinde 40'ı güvenlik görevlisi 96 kişi terör olaylan nedeniyle yaşamını yitirdi. Cumhuriyet'in belirlemelerine göre, hükümetin güvenoyu alarak resmen göreve başladığı kasım ayında, 21'i güvenlik görevlisi olmak üzere toplam 29 kişi terör olaylannda yaşamlannı yitirdiler. Bu dönem içinde yaşamım yitiren güvenlik görevlileri arasında bir üsteğmen de yer aldı. Terör aralık ayında da tınnanarak sürdü. Araiık ayının ilk olayı, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Şakir Koç'un, şoförü Vedat Dilmaç ile birlikte 4 mart günü öldürülmesi oldu. Yine aralık ayında o tarihte Olağanüstü Hal Bölge Valisi olarak görev yapan Necati Çetinkaya'nın ailesine ait Istanbul'daki Çetinkaya mağazasına bombalı saJdında bulunuldu. Bu sakbnda 11 kişi yaşamını yitirdi. Saldında, Çetinkaya'mn yeğeni Ahmet Çetinkaya da öldü. Bu arada ölüm yıldönümünde Sedat Simavi'nin mezanna bombalı saldında bulunuldu. Hürriyet yöneticileri olaydan sans eseri kurtulabildiler. Aralık ayında 8'i güvenlik görevlisi toplam 28 kişi yaşamını yitirdi. Ocak ve şubat aylan da terörün çok sayıda can aldığı aylar oldu. Ocak ayında, 4'ü güvenlik görevlisi toplam 22 kişi, şubat ayında da 14'ü güvenlik görevlisi, l'i savcı 17 kişi terör olaylannın kurbanı oldu. eviiHgf Koalısyonu, iki partinin "evli- liği" olarak niteleyen SHP Grup Başkanvekili Aydın Güven Gürkan, DYP Grup Başkanvekili Güneş Müftü- oğlu'na önceki gün "Evliliği- mizin 100. gününü kutlama- yacak mıyız" diye sordu. Bunun üzerine ikı partinin grup başkanvekilleri bu ak- şam bir yemekle bir araya gel- meye ve hükümetin 100. gü- nünü kutlamaya karar verdi- ler. Hükümetin 100 günlük icraatını Cumhuriyet'e değer- lendiren bazı DYP milletve- killeri şunlan söylediler: GÜNEŞ MÜFTÜOGLU (Grup Başkanvekili) - Hükü- met 100 günlük süre içinde gerek ortaklık protokolü, ge- rekse hükümet programında yer alan ekonomik ve sosyal SOSYAL KIRKÖY ILG Bakırköy İncirli Caddesi'ndeki SHP ilçe merkezine konulan bomba binada hasar yaptı. Olayda ölen ya da yaralanan otma- dı. Üç kişi olduklan beliıtilen saldırgarüarın patlamadan sonra olay yerine geien polislere ateş ederek kaçtılar. Saldııganlar, duvara "Kürt halkına uzanan eller kınlacak" yazdılar SHP binasına bombalı saldırıtstanbul Haber Servisi - SHP Bakırköy ilçe binasına dün saat 09.30 sıralannda bombalı saldırıda bulu- nuldu . Olayda ölenya da yaralanan olmadı. Bina- da maddi hasar meydana geldi. Bakırköy İncirli Caddesi üze- rindeki Adile Naşit Kültür Mer- kezi'nin bulunduğu Volkan apartmanırun 3. katındaki SHP ilçe teşkilatına gelen silahh üç kişi içeride bulunan çaycı Celal Demirbağ ve bir sigorta şirketi- nin sekreteri olan, ismi açıklan- mayan bir kadının silah tehdidi ile el ve ayaklanm bağladıktan sonra duvarlara sloganlar yaz- maya başladılar. Daha sonra il- çe teşkilatımn caddeye bakan kısmındaki odaya bomba atan saldırganlar kaçtılar. Duvarlar- daki kâğıtlara SHP Bakırköy İl- çe Başkanı Doktor Lütfü Gün- doğu'nun odasındaki duvarda, "Kürt halkına uzanan eller kırılacak-Genç Komünistler Birliği (GKB)" ve kapıda da "Türkiye Komünist Emek Parti- si (TKEP)" sloganlannın yazüdı- ğı görüldü. Polislere ateş Olay sırasında binanın önün- de bulunan trafık ekibinden po- lis memurları, patlamanın ar- dından binaya girdiklerini, an- cak SHP'ye ait dairenin önüne geldiklerinde kendilerine 7-8 el ateş edildiğini söylediler. Trafik polisleri, bulunduklan yerin ka- ranlık olması nedeniyle kendile- rinin ateş açmadan aşağıya kaç- tıklannı açıkladılar. Bu arada SHP Bakırköy îlçe Başkanı Doktor Lütfü Gündoğdu, bu saldınya bir anlam veremedik- lerini, daha önce de hiç tehdit almadıklannı söyledi. Olaydan sonra polis ekipleri, 34 MLR 30 plakalı Fiat Temp- ra marka bir otomobilin içinde silahlı üç kişi olduğu iddiasıyla, bu aracı olayla ilgili olarak ara- maya başladı. TKEP ûstiendi Daha sonra MUliyet gazetesi- ni arayan bir kişi, saldırıyı "Ko- alisyon hükümetinin, Kürt hal- kına karşı giriştiği katliamlan protesto etmek için Bakırköy SHP ilçe teşkilatına silahlı ve bombah saldında bulunduk" diyerek Türkiye Komünist Emek Partisi (TKEP) adına Ustlendi. Olayla ilgili olarak yazıh bir ortak açıklama yapan SHP İs- tanbul îl Başkanı Bozkurt Nu- hoğlu ile Bakırköy İlçe Başka- nı Lütfü Gündoğdu, saldırıyı partilerine yönelik olarak değer- îendirmediklerini, demokrasiyi ükamak, gelişmesini, kurumlaş- masını engellemek, yeni hükü- metin programını hayata geçir- tnesini önlemek ve 12 Eylüllere çağrı çıkarmak isteyenlerin bir provokasyonu olarak gördükle- Saldırganlar, binanın camlanna siogan yazdı rini belirttiler. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: "Her vesileyle vurguladığımız gibi biz şiddetin her türüne, kimden ve nereden gelirse gel- sin karşryız. Şiddet ve terör de- mokrasinin, bütün hakların düsmanıdır. Hangi kutsal amaçla olursa olsun, şiddeti ka- bul etmiyor, hangi mantığa da- yandırıhrsa dayandırüsın, şid- detle reddediyonız. 12 Eylülleri özleyenler, şidde- ti kullananlar bilmelidirler ki bu tür oyun ve provokasyonlarla hiçbir yere vanlmaz. Tarihi sü- reç içerisinde de bu böyle ol- muştur. Ülkemizde, hukuk devleti, demokrasi ve insan haklan yö- nünde bir büyük yürüyüş baş- lamıştır. Geriye dönüş olamaz. Hiç kimse heveslenmesîn. In- sanlanmız, artık on yıllann acı- larını yaşamak istemiyorlar çünkü... Bu gerekçeyle, insan haklan- nı, demokrasiyi savunmamızı engellemek isteyen güçlere kar- şı, Türkiye'deki tüm demokra- si güçlerini, demokratik kitle ör- gütlerini, siyasi partileri, parla- mentoyu şiddete, teröre karşı ortak tavır almaya çağınyor, bir kez daha bu saldınyı ve benzer- lerini yapanlan lanetliyoruz." Selvi'nin açıklaması SHP Genel Sekreteri Cevdet Selvi, "Demokrasiyi ayakta tut- maya çalışan örgüte yapılan sal- dınyı kınıyorum. Terörü tır- mandırmaya çalışanlar koalis- yonu sona erdirme çabasında- dırlar. Ama koalisyon hükümeti ilk uygulamalanyla umut veri- cidir"dedi. Başkanlık Divanı'nın dört üyesinin bakan olması DYP'de işleri aksatıyor Demirel partisine yönetid anyor CUMHURİYET (Ankara) - Doğru Yol Partisi'nde yönetim boşluğu yaşanıyor. Parti Başkanlık Divanı'nın bir üyesinin TBMM Başkanı, dört üyesinin de bakan olması nedeniyle Genel Merkez'e akın eden vatandaşlann isteklerine üç genel başkan yardımcısı yanıt vermeye çahşı- yor DYP Genel Idare Kurulu'nun, pazar- tesi günü, hükümetin kurulmasından sonra yaptığı dördüncü toplantıda da, Başkanlık Divanı'nın bakan üyelerinin istifa etmeleri ve yerlerine seçim yapılma- sı gündeme gelmedi. Genel Sekreter Gökberk Ergenekon ile Genel Başkan Yardımcılığı görevlerini sürdüren Tansu Çiller, Ersin Faralyalı ve Yaşar Topçu, Genel Başkan ve Başbakan Süleyman Demirel'den bir işaret gelmediği için isti- fa etmediler. Demirel, toplantıdan çıkar- ken, Başkanlık Divanı seçimleri için henüz karar vermediğini açıkladı. Demirel'in kararsızlığı sürerken, DYP Genel Merkezi'ne, genellikle iş takibi için gelen vatandaşlarla Seçim İşlerinden So- rumlu Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci, Örgüt İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gölhan ile Kadın ve Gençbk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Şevki Erek ilgileniyor. Fakat bu üç kişinin de aynı zamanda milletvekili olmalan, dolayısıy- la parti grubu ve TBMM genel kuruluna katılmalan. Genel Merkez'e gelen vatan- daşlann kimi zaman muhatap bulama- malanna yol açıyor. DYP Genel Sekreteri ve Devlet Bakanı Gökberk Ergenekon, partilerinde bir yö- netim boşluğu bulunduğu iddialanna katılmıyor ve vatandaşlann Genel Mer- kez'den çok Başbakanhk ve bakanlıklara gittiklenni, böylece seçmenle aralannda bir kopukluk olmadığını söylüyor. Demirel'in, Başkanhk Divanı seçimleri konusunda henüz karar verememesi, köklü bir degişiklik yapmak istediği şek- linde yorumlanıyor. Demirel'e yakın kaynaklar, milletvekili olan GİK üyeleri- nin, bakan olma ümidiyle genel başkan yardımcısı olmak istemediklerini, Demi- rel'in de bu nedenle TBMM dışındaki GİK üyeleri üzerinde değerlendinneler yaptığını belirtiyorlar. Aynı kaynaklar, bu noktada, milletve- kili seçilemeyen Tevfık Ertüzün'ün genel başkan yardımcılıklanndan birine getiri- leceğine kesin gözüyle bakıyorlar. Öte yandan genel başkan yardımcılığı- na aday olduğunu açıkça söyleyen tek kişi bulunuyor. Çanakkale Milletvekili Hamdi Üçpınarlar, "Ben parti adamı- yım. Partinin işleri benim için ön planda geiir" diyor. hedefleri yakalamak için bü- yük bir gayret içinde oldu. Bugüne Kadar yapılan yasal çalışmalar daha çok sosyal içerikli olmuştur. Aynı süre içinde, muhalefete, denetun yönünden hiçbir engel çıkanl- mamıştır. önümüzdeki hafta da üniver- sitelerden kaydı silinen öğren- cilere af ile memurlara sicil affi da gündeme getirilecektir. Bü- tün bunlar hükümetin ve iki parti gruplannın performan- sını göstermektedir. Bu per- formans bızün için fevkalade tatmin edicidir. Hükümeti oluşturan iki siya- si parti grupları, fevkalade uyum içinde çahşmaktadır. Hükümete bizlerden değil ama toplumdan gelen ve vaat edilen refonnlann geciktiği yönünde şikâyetler var. Bun- lar arasında çağdaş bir anaya- sa, özel TV kurulması konu- sunda anayasal düzenleme yapılması, Siyasi Parriler ve Seçim Yasalan'nda yapılacak değişiklikler de yer ahyor. ESAT KIRATLJOĞLU (GtK Üyesi) - Hükümetimiz, Tür- kiye'nin bir raya oturtulabil- mesi için 500 günlük müddet talep etmiştir. Bu müddetin ancâk beşte biri geçrniştir. İlk 100 günde, elbette ki enflasyo- nun düşmesi beklenemez. Hükümetimizin aldığı tedbir- lerin etkisinin görülmesi için en az altı ayın geçmesi gerek- mektedir. İlk 100 günlük icra- at, bence tatmin edicidir. Hükümetimiz halkımıza ver- diği sözleri, 500 günde mutla- ka yerine getirecektir. ERKUT ŞENBAŞ (GtK Üyea-İzmir MUlervekiK) - Hükümetin arkasında millet çoğunluğu vardır. Ülkenin en önemli sorunlan olan enflas- yonun çözümlenmesi için 500 günlük program 'hedefledik. Terör ile ilgili olarak da gerek- li çalışmalar yapılıyor. İkı par- tinin seçim meydanlannda yaptığı ve hükümet progra- mında da yer alan vaatlerin büyük kısmı gerçekleştirildi veya gerçekleştirilme aşama- sında. Ülkenin içinde bulun- duğu koşullar ve koalisyon şartlannda hükümet bana gö- re başanüdır. Hükümetin en öneinli eksikli- ği, bakanlıklardaki kadrolaş- madaki geakmelerdir. Hükü- meti oluşturan iki parti, fev- kalade büyük bir uyum için- dedir. Bana göre sanki tek parti gibi çalışan koalisyon hükümeti var. MUSTAFA ZEYDAN (DYP Hakkâri MiDeryekili) - Hükü- metimiz vaatlerimizi yavaş yavaş yerine getiriyor. Güzel icraatı da demokratikleşme konusunda yapıyor. Fakat bazı beklentilerimiz, istediği- miz istikamette yürümüyor. Bunlar zaman içinde yapüır diye düşünüyorum. Güney- doğu'ya verilecek hizmetler de zamana bağlı. İşler dört dört- lük yürümediğinden, bazı eleştiriler oluyor. Bazı imkân- sızlıkiar var. Aynca hükümet 500 gün zaman istemiştir. Bazı vaatlerimiz bu süre içinde ger- çekleşecektir. Her şey 100 günde yapılamazdı. Vaatleri- mizin yüzde 90'ının, bu süre içinde yerine getirileceğine inanıyorum. Aynca Sayın Ozal da hüküme- timizin çahşmalannı engelli- yor. Bunun örnekleri çok. Kararnameleri geri gönderi- yor. Bunlar, zamanımızı ah- yor. Sayın Ozal bunu, hükü- metimizin prestijini, vatandaş nezdinde bozmak için de yapı- yor. Tutumunu tasvip etmiyo- rum. Koalisyonu oluşturan iki parti, bence uyum içinde çalışıyor. Bence en önemli mesele Gü- neydoğu'daki terör. Hükümet- ten istediğimiz, demokrasi ve hukukun üstünlüğü prensibi içinde, bir an evvel bu mesele- ye çözüm getirilmesi. MÜNtF İSLAMOĞLU (GtK Üyesi-KasUmonH Millervekili) Hükümet ilk 100 gün içinde yapabileceği şeyleri yapmışür. Hükümete, muvaffaİc oldu ve- ya olmadı demek için erken. Hükümeti eleştirmek için, halktan istediği 500 günün geçmesini beklemek lazım. İlk 100 gün boşa gitmiş değil. HEP stfcmtısı Ancak koalisyon ortağımızın iç bünyesindeki HEP sıkıntısı olmasaydı, hükümet belki de Güneydoğu meselesindeki beklentilere daha çok cevap verebilecek bir duruma gelebi- ürdi. Fakat SHP'nin bu konu- daki iç huzursuzluğu, hükü- metin, bu anarşi olaylan meselesindeki hedefine var- masını biraz geciktirdi. Hükü- metin değil ama SHP'nin zayıf yönü HEP? Genel Başkanlan Sayın İnönü, devlete, ülkenin bölünmez bütünlüğüne bağlı- hklannı ifade etmelerini iste- diği halde, HEP'ülerden müspet bir ses duyamadık. İki parti görünümde uyum içinde çalışıyor. Zaten çalış- masaydı, koalisyon bozulur- du. Biz, SHP ile koalisyonun devamını samimi olarak isti- yoruz." OZGURCE TURKER ALKAN ReisSeatle'ınVahşiYüreği ç ocukluğumun 'Vartş/'ieriydi onlar. Çıplak atlar üzerinde çığlıklar atarak koşuştururlar, uygar beyazlara zor anlar yaşatırlardı. Neyse ki so- nunda üstün gelenler hep sevgili beyaz kardeş- lerimiz olurdu. Bu yıl Amerika'nın "keşfinin" beş yüzüncü yıldönü- mü kutlanacak. Beyazlar tarafından "keşfediimenin" kuşkulu onurunu taşıyan Panamalı Kızılderililerden bi- risi, "Eğer bunun beş yüzüncü yıkfönümü kutlanryor- sa," diyor, "Gulag'daki vahşeti, Nazi zulmünü kutlamak ve bütün savaşlan hayırla anmak gerekmez mi? Tan'h- teki en zaJimce kıyımlardan birisinin yüceltilmesine izin veremeyiz. TamtersJne, bu yıldönümü, yeryüzündeki bü- tün yönetimlerin konuyu Kızılderililer açısından yeniden düşünmesi için bir vesile olmalıdır" Beyazlar Kuzey Amerika'ya ayak bastığı zaman beş milyon kadar Kızılderilinin yaşadığı bu topraklarda şim- di sadece bir buçuk milyon Kızılderili yaşıyor. Onuru- nu ve kimliğini yitirmenin uyuşukluğu ve silikliği için- de, viski içip derin derin düşünerek. ABD Başkanı 1854 yılında Reis Seattle'a mektup ya- zıp topraklarını satın almak istediği zaman Reis'in ver- diği yanıt hâlâ hatırlardadır: "Gökyüzünü, toprağın st- cakiiğını nasıl satın alabilirsiniz, ya da satarsınız" diyor- du Reis Seattte, "Bunu anlamak bizler içni çok güç." "Bu topraMann herparçası, halkım için kutsaJdır. Çam ağaçlannın pınldayan iğnelen, vızıldayan böcekler, be- yaz kumsallı sahilter, karanlık ormanlar ve sabahları ça- yırları örten buğu, halkımın anılannın ve geçirdiği yüz- lerce yıllık deneylehn bir parçasıdır... "Nehirier ve ırmak- ların suyu, bizim için sadece akıp giden su değildir, atalanrm- zın kanıdır aynı za- ınsanlık tarihi, biraz da "çiçek dürbünü" denilen oyuncağa benzemiyor manda. Bu topraMa- mu? Kimin, hangi açıdan, nasıl baküğına bağlı olarak gerçeklerimiz, değişip duruyor. n size satarsak, bu sulann ve topraklann kutsal olduğunu ço- cuklannıza da öğret- meniz gerekecek... — • — — ~ ^ • " ~ ~ ™ ~ ~ • "Biliyorum, beyazlar bizim gibi düşünmezler. Beyaz- lar için bir parça toprağın diğerinden farkı yoktur. Be- yaz adam topraktan istediğini almaya bakar ve sonra yoluna devam eder. Çünkü toprak beyaz adamın dostu değil, düsmanıdır... "Beyaz adamın kurduğu kentleri de anlamayız biz Kı- zılderililer. Bu kentlerde huzur ve barış yoktur. Beyaz adamın kurduğu kentlerde, bir çiçeğin taç yapraklan- nın açarken çıkardığı tatlı sesler, bir kelebeğin kanat çır- pışları duyulmaz. "Belki bir vatişi oiduğum için anlamıyorum, ama be- nim ve halkım için önemli olan şeyler oldukça başka. insan, bir su birikintisinin etrafında toplanmış kurbağa- lann, ağaçtaki kuştarın ve doğanın seslerini duymadık- ça, yasamın ne değeri olur? "Ben bir vahşiyim ve başka türlü düşünemiyorum. Yaylalarda cesetleri kokan binlerce buffalo gördüm. Be- yaz adam trenle geçerken vurup öldürüyor bu hayvan- lan. Dumanlar püskürten bir demir atın, bir buffalodan daha değerli olduğuna aklım ermiyor. Biz sadece ya- şayabilmek için avlardık buffalolan... "Bütün hayvanları öldürecek olursanız nasılyaşaya- bilirsiniz? Canlıların yok edildiği bir dünyada insan ru- hu yalnızlık duygusundan ölür gibi geliyor bize. Unut- mayın, bugün canlılann başına gelen, yann insanın ba- şına gelir. Çünkü bunlar arasında bir bağ vardır... "Beyaz adamı bu topraklara getiren ve ona Kızılderi- liyi boyunduruk altına alma gücünü veren tanrısal yaz- gıyı anlamıyoruz. Tıpkı buffalonun öktürülüşûnü, onvan- lann yakılışını, toprağın kihetilişini anlamadığımız gibi. Bir gün bakacaksınız, gökteki kartaUar, dağlan örten or- manlar yok olmuş, atlar ehlileşmiş_ ve her yer insanoğ- lunun kokusuyla dolmuş. İşte o gün insanoğlu için ya- şamın sonu ve varlığını sürdürebilme uğraşının başlan- gıcı olacakür" İnsanhk tarihi, biraz da "çiçek dürbünü" (kaleidos- kop) denilen oyuncağa benzemiyor mu? Kimin, hangi açıdan, nasıl baktığına bağlı olarak gerçeklerimiz, acı- larımız, sevinçlerimiz, kutlanacak ve yerinecek olayla- rımız değişip duruyor. Reis Seattle'ın vahşi kalbini kırmadan nasıl kutlaya- cağız şu beş yüzüncü yıldönümünü? Polat Turizm Otelcilik Ticaret ve Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan Yonaim Kurulumuzun, 14 Şubaı 1992 tanh ve 51 sayıh karan doğrultusunda Şırketimız 1992 yılı olağan Hissedarlar genel kurul toplanusı aşağıdaki gundemı goruşmek uzere 24 Mart 1992 gunu saaı 10:00'da Şırketımızın İstanbul Yeşlyurt, Şevketıye Mahallesi Sahılyoiu Penta Otel Şantıyesı (oplantı salonunda yapılacaktır. Ortaklanmızın toplantıya katılmalarmı, katılmayacak ortaklann duzenleyeceklen \ekaletname ile kendılenni temsil ettirmeleri nca oiunur. 1992 Yıh Olagan Genel Kurul Gündemi 1. Toplantı Dıvan Heyetının teşckkulu ve Toplantı tmanağının Divan Heyetince imzalanmasına yetki verilmesi 2. 1991 yılı Idare Meclisı faaliyet raporunun okunması, muzakeresı ve kabulu. 3. Denetçiler Heyelinin, 1991 yılına ait Denetim Raporunun okunması ve kabulu. 4. 1991 yılı Bilanço ve Kar-Zarar tablolannın incelenmesi ve bılançonun tasdiki. 5. Yonetım Kurulu Üyelerinin 1991 yılı faaliyetlerinden dolayı ıbralan. 6. Denetçiler Heyetinin 1991 yılı denetim faaliyetlerinden dolayı ibraları. 7. 1992 yılı Yonelım Kurulu üye sayısının ve görev suresinin tesbiti, üyelerin seçilmesi ve 1992 yılı huzur haklarının layini. 8. Şirket ana sözleşmesine yeni faaliyet konulannın ilave edilmesı için karar alınması. 9. 1992 yılı murakıplann sayısının ve görev surelerinin tesbiti ile murakıplann tayini ve yıllık ucretlennin tesbiti. 10. 1991 yılı karının dağıtımı hakkında karar verilmesi. 11. 1992 yılı için Turk Tiearet Kanunu'nun 334 ve 335'inci maddelerine gore Yönetim Kurulu uyelerine izın verilmesi. 12. Dilek ve temenniler. TUIİZM OTÎLCIUIk m <«ET >E SANAVI A4 I icareı Lısesı me/.uııu, askerliğini yapmış, 35 > aştnı aşmamış elemanlar aranıyor 3370128 TCDD'den almış ölduğumuz banliyo kartlanmızı kaybettik. HükUmsüzdür. HÜLYA SAYGINER — EBRU SA YGINER
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear