25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURIYET 29 KASIM 1992 PAZAR 12 DIZIYAZI Yaşar Kemal gözlerini Kilikya'nın Hemite Köyü'nde dünyaya açar, tarih muhtemelen 1923'tür Efcaneler dünyasında bir bebeI ! ~ » ^ I ce riaha cnk »^ylddım Sımriı Torrv;- YAŞAR KEMAL KENDİNİ ANLATIYOR ALAIN BOSÛUET A LAl\ BOSQLET y f l Se\gılı Yaşur \ırmı / • Mİdır sızmle tanışno- Â*^^ ruz Önce ara\a %ıren X ^ B dergılerle tcmra kıtap- " ^ " ^ ^ larımzla w daha sonra da on ı // kadur onc esmden bugune uza- nan coşkulu bır dostlukla Sunırım sıze bırkaç soru sormanın zamanı geldı ar- tık Bunun kamuoMinda açık nedenı ge- nelolarak, kazandığmız un \e kışıltğını- zı saran gtzler Bır Turk \azan nasıl ulunur' Obur neden bıraz daha özel Sızde dı»i guıu ger<,ekle nerede bırle- JjrJ Kötu ve eskı btr alışkanhğa m uruk sorularmıı sıralamama ızm \ertn Des- cartes ın \e Valen'nm ülkesınde. hö- lünmez bır hutunu gereksız \ ere kesıp bıçmek pahusma da olsa ışlemler sıra\ - la ı apılır Fransa da ve genellıkle Batı '- daaçıklamavtokseverız \eatıklama- lar \ eterlı olmadığı zaınan bılımsel bır tavırla bu uçıklamalurm bır \aratıtı\t \adubır msanı anlatma\aneden \eterlı olmadığını acıklarız Önce çocukluğu- nuzun en uzak en derın koşesıne gıde- lım Geleneklerı torelerı \almzlığı, mutluluğu \e ac ılarn la gerçek bır Kürl ulkesmden geln orsunuz Gozlermızme- \ın üstıme açtmız' Çevremzde neler \ardt' Bır baba bır anne. bır aşıret mı gördımuz' Gocebe mı \aksa tumu\le verleşık mndınız' Lfkunuz nasıldı* Gok\üzu ııasddı' Bır dağ bır o\a \ar mndı' Ya kulturler' Ya eş\alar> E\tıl hawanlar nelerdı* Çocukhığunuzım krallığmı betımle\ ın bana Y AŞARKEM\L Ben Kılıkya'nınbırkoyün- de doğdum Burası eskı çağlarda çok onemlı bır bolgeydı Saınt Paul'un doğdu- ğuTarsus. Kıhk>a ovasının Akdenız e yakınbırduzluğünde Bugundebuyü- ce daha çok şaş?ladım Şımdı Toros- lar la Akdenız arası kımı yerlerde yüz yırmı, yuz elh kılometre. cek bır şehır Cıceron, Kılıkva valısıy- dı Unlu Dıyoskondcs (Dıoscondes) çağının en buyuk hekımı, bır Kılıkya şehrı olan Anazarbos"td doğdu Bu- gun bu sehnn harabelenrun adı Ana- varza Kılıkya'nın şımdıkı adı Çuku- rova. Çukurova. Akdenız lc Toros Dağlan arasındakı duz. çok bereketlı bır ovadır Ova. Ceyhan'ın (eskı adı Pyramos) Seyhan'ın (eskı adı Saros) dağlardan ındırdığı topraklardan olu^muştur Yıllar geçtıkçe ova Akde- nız"den durmadan alıyor. Akdenız kü- çuldukçe ova genışlıyor Roma ça- ğında Tarsus denız kıyısındaymış Şımdı kırk kılometre ıçende Ben Tar- sus'u ıyı bılınm. bunun boyle olduğu- na bır turlu ınanamadım O kavalık Toroslar dan bu kadar çok toprağın gelebıleceğı hele gençhğjmde. benım aklıma bır türlu sığmamıştı Sonra bu- tün ovanın, çunku çok eskılerde Ak- denız ın kıyılan Toros eteklennden başlarmı^, dağlardan ındığını öğrenın- Dostluk kitaba nasıl dönüştü?HANDANŞENKOKEN m^Kmmm.Alaı/ı Bosaııet üe dostluğıonc uzun bır sure\e da\anı\or Bu dostluk nasılbaşladı' KEMAL: Sarunm 1958 yılıydı. o yıl- lann çok unlu gazetesı Combatda Bos- quefnın benım ıçın bır yazıa çıkü Bu yazı benı çok şaşırtü Batı basmında be- nım ıçın boyle bır yazıyı beklemıyor- dum Bız Turk yazarlan, eleştırmenlen böylesı değerlendırmelere hıç alışık de- ğılız Dunyanın en buyuk başesennı yazsak bızımkılenn dılınde. yazısında 'eh hıç de fena degd'dır. gorûp goreceğı- mıznımet Bunun ıçın Alaın Bosquet'nın kımlı- ğını, Combat'run ne bıçım bır gazete ol- duğunuoğrenmeyeçalışüm AlaınBos- quet serthğıy le tanınan büyuk bır şaır ve yazardı Gençlık çağlannda bıle onun şurlennı Ingılızceye Samuel Beckett gıh bır ınsan çevırmıştı Combat'ya gehnce Fransz Direıiş Hareketinın gazetesıy- dı Dunyada da çok unlu \e addı bır gazeteydı Bu yaadan sonra Pans'e gıt- tığımde Bosquet'yle tanışük \e dost ol- duk Onun benım romanlanma karşı gosterdığı anlavış. bana karşı gosterdığı yakm dosıluk benı her zaman şaşırtü Bosquet çok onemh bır şaır \e yazârdır demıştım Bır de burnundan kıl aldı- rmavan çok sert bır eleşürmendır Dostluğumuz. bırbınmıze karşı sevgı- mız zengınİGjerek surup gıdıyor l^KKtKKkKıtapta bo\ le bır vm leşne v ıl- latia dırendtğmcı \e sommda kabul eiit- ğınızıbelırtuorsımc neden' KEMAL: Bır kere çok çekınıvor- dum KoskocamanFransızdıhncyazı- nına. ben ne soyleyebılırdım roman us- tune, dıl ustune Bosquet benı bu kor- kumdan dolavı hep yureklendırmeye çalışıyordu Bır-ıkı yıl boyleoe surdu gıt- tı Alaın Bosquet nın benımle vapacağı boyle bır soyteşıyı de uç yayınevı ıstiyor ve Bosquet'yı sıkıştınyorlardı Bu yayı- nevlen Fransa"nın. dahası da dunyanın sayılı yayınevlen arasındaydı Bınsı Grasset. ıkınası Belfond. uçuncusü de benım yayınevım Gallımard ıdı Bıldı- ğmız abı kııabı sonunda Gallımard çı- kardı Bu konuşmalar kıtabı. korktu- ğum başıma gelmedı, Bosquet'nın benı yurekkndırmek \çın soyledıâ, benım de soylenecek sozlenm varmış demek. ro- manlanmdan daha ıyı kar$ıkndı Fran- sızbasırunda Bu konuşmalan yapmamızda mace- ra Bır gun baktım postadan otuz soru- luk bır lomar yaa çıkü Olan obnuş. başıma gelen gelmıştı Toman arkada- şım Onat Kutlar'a verdım. Turkçeye çevırsın dıye O da yanında Samıh Rı- fat'ı buldu. Bır altı ay sonra çevın ehme geçu Eh bır vil da ben saüadım. belkı Bosquet unutur da gıder dıyordum Bır gun Bosquet den zehırzemberek bır mektup aldım. "Ben bu sorulan hanrla- mak tçın bır buçuk yılınu verdım' dıyor- du Sonra ka\ga dövuş Bız Bosquet"yk çok tarüşınz Tarüşmalar kavgaya ka- dar gıder Bır sure kusenz de. bırbınmı- ze bellı etmeden Başvma bır ka\ga daha çıkmaan dıye oturdum uzun bır surede Bosquet"run sorulanrun karşıh- ğını verdım Arkadaşım Altan Gokalp de. o kadar ışının arasında. çunku Nan- terre'de ve Sorbonne'da aniropolojı %e sosyolojı protesorudur Fransızcaya çe- vırdı Kıtabı da benım kıtapcım. Galh- mard, basü Bu macera da böylebkle biiu laaaBB/T-^mıraı üetışun kurma ola- nagmız olmamasma karşm. bu kıtap-na- sıloluştu* KE1V1AL: Fransa'da benım dıhm. ar- kadaşım Profesör Altan Gokalp ür Her şey onun sırtından geçtı Onun Bosquetyle benım ehmden çekmedığı kalmadı Altan dao kadar vmnuşak bır kışı değjldır Tekmeyı atar çeker gıder- dı • BKcdayanmasının sebebı vardı. o da boyle bır kıtabm gerçekleşmesını çok ıs- tıvordu. baştan ben benım sanat. ro- man. dunya ûstunc duşuncelenmı b - lıyordu Anlayacağımız, üetışımı Altan kurdu M ^ a Bu kıtapıu t ıçammızı kendt- nızı ankıttrken \aptıklatuuzdan söz ederken sızı çok Ziwla\an bohenkr oldu mu' KEMAL: Olmadı dıyemem Öme- ğın. ortaokula aderken babamın dost- İan, oğretmenım Abdullah Zekt Çuku- rova. Useyı biünnce\e kadar bana yete- cek para loplamışlardı Ben bu parayı kabul edemezdım Bunun »çın kasaba- dan kaçtım, yuruyerek Adana'ya gel- dım Ortaokula kaydoldum O yıl gece fabnkada çahşüm. gunduz ortaokula gıtüm Işte bunu yazmak ıstemezdım, ovunmekgıbıbırşeydı Hoşumagıtme- dı. ama yazmak zorundâydım Ya- şamımı yazarken boyle bırkaç yerde daha sıkıldım. ama ne yapabılırdım Bu kıiaplakı \aşdrrum. şımdıye kadar boy - lesıne. benım \ azdığım en kapsamlı, en uzun yaşam ovkümdur "Yaşar Kemal kendını anlatıyor, ya da kendını açıyor, ya da ıtıraf edıyor", yalnızyaşamım ıçın deâl Duşun \e yazın yaşamım da bu- nun »çıne gjn\or SURECEK benım doğduğum koy olan Hemite koyu de kuşbakışı Akde- nız'e otuz kılometre kadar uzaklıkta Koyum. Çukuro\a'nın karnına doğru yurumuş kavalık bırdağın koyağında Kayalar çok mavı. çok mor Onûn- den Ceyhan ırmağı akıyor Koyağın gunbatısındakı sıvn kayalığın ustünde Se bır Ortaçağ kalesı \ar Ceyhan ır- mağının otesı Akdenız'e kadar hep de- nız gıbı gozuken. mavıleven duz ova Bu ova mevsımıne göre çok san, çok yeşıl oluyor Ama her zaman onda, gunun bırkaç saatınde de olsa bır mavı gormek mumkun Benım doğduğum zaman koyüm altmış evlıktı Bu ko- yun halkı Turkmendı Ve buraya 1865"te yerleştınlmıştı Bu yerleş- menın macerası uzundur Osmanlılar. Sunye, Mezopotamya ovalannda kış- layan. yazın da Toroslar'a. Orta Ana- dolu yaylalanna çıkan. Orta Asy a'dan geldıİclennden bu yana yaşamlannı boyle goçebe surdyren. çok kalabalık olan, kesın bır bılgı yok. yalnız bır mıl- yondan fazla olduklan sanılan bu Turkmenlen toprağa yerleştırmek ıs- tedı Osmanlı İmparatorluğu'nun go- çebelen yerleştırme, toprağa bağlama polıtıkası uzun surelerden bu yana su- rup gelıyordu Ve Turkmenler yerleş- melere karşı koyuyorlardı Çünku Turkmenler toprağa yerleşınce \ergı verecekler ve asker olacaklardı Bu da onlann ışıne gehnıyordu Yerleşmeye karşı kovan Guney Turkmenlenne karşı Osmanlı. Fırka-ı Islahıyeyı gon- derdı Bu. buyucek bır orduydu To- roslar'dakı Kozanoğlu adındakı aşıret beyı başkanhğında butun ova Turk- menlen bırleşerek Fırka-ı Islahıye'ye karşı koydular Turkmenler, sa\aşı dağlar yenne ovada kabul edınce ye- nıldıler Buyük bır kınm oldu Osman- lı yenılenlen ovaya doldurup dağ yol- lanna karakollar kurdu ,Ovaya hap- sedılmış yuz bınlerce Turkmen sıtma- dan. sıcaktan. alışmadıklan ıklım ko- şullanndan dolayı, ovanın havasına alışıncaya kadar yan yanya kınldılar M. JLemıte koy u de bu gunlerde He- mite Dağı nın koyağma yerleştınldı Ben. bu koyde 1923'te doğduğumu sa- nıyorum Bana nufus cuzdanı ılkoku- lu bıtırdıkten sonra venldı Nufus kağıdımda 1926'da doğduğum yazılı Yanlışolduğunubılıyorum Sonradan uğraşarak doğum tanhının 1923 oldu- ğunu saptadım Belkı de tam tamına doğru değıldır Amaneyapayım.yaşı- mı doğru saptayacak elımde hıçbır belge yok Bır de koyluler yayladan geldıklerınde doğmuşum Bızım Çu- kurovalılarozamanlaryavladanekım sonlannda donerlerdı Bu kesın sandığınız gıbı ben Kurt toprağında doğmadım Babam, anam Doğu Anadolu'dan, 1915'te Rus or- dusu Van"ı ışgal edınce. oradan bır bu- çuk yılda Çukurova'ya gelerek bu koye verleşmibler Koyde bızımkıler- den başka Kurtçe konuşan hıç kımse yoktu Ben kendımı bıldığımde Kurt- çe sadece bızım evın ıçınde konuşulu- yordu Ben doğduğumda babam çok yaşh, belkı elh yaşın ustundeydı anam da çok gençtı On yedı yaşında Evde babamın bır kardeşı. onun kansı. bır de akrabalan bır genç kız vardı Am- camın kansırun bır elıru Vanda bır top gülle parçası almış göturmüştu Aıle. bır bey aılesıydı Aılenın mensup olduğu Luvan aşıretmın son beyı Gu- lıhan Bey babamın amcasıydı Âılenın soy kutuğu epeyce kanşık \ılenın Van"a bır yandan Oria Anadolu dan, Seydışehır'den geldığı söylenırken. bır yandan da İstanbul yakınındakı Bur- sa"dan geldığı MJylenıyor Bırsoylenü- v e gore de aıle Seydışehır'e Kafkasya'- dan, oradan da Bursa ya, oradan da Van'agıtmış SÜRECEK Hitler'den önce o vardı Glauer'inhocası^Beykozimamı "de 1 Dünva Savaşı sona erdı Almanya artık yenık dağınık ve ulusal onutunu yıtırmış bır devlettı 9 Kasım 1918"de Bavyera'nın kalbı Mu- 1 nıh te sosyalıstler kansız bır darbeyle ;ıktıdara el koydular Munıh'te sosya- • lıst cumhuny etı ılan ettıler Bu cumhu- . nve ındevlet başkanı ve dışışlen baka- nı. gazetecı ve banşsever Kurt Eısner - dı Sosyahbtlenn savaşmaksızın ıktı- ,dar ele geçırmelennı sağlamış, kan dokulmesını önlemıştı Ancak Eısner'- • ın bu>uk bır suçu vardı Kurt Eısner, ' Yahudf ydı , \ enı cumhunyet kurulalı ıkı gun ol- mu}tu kı Munıhtekı şovenıstlenn. Pdi-Germdnıstler'ın ve okultıstlenn gızı karargahı Thule orgutunün mer- keznde bır toplantı yapıldı Toplantı- yı açan başkdn. uzun söylevmı şu cüm- lelerle noktaladı "Dün tum tanhımız ve bızım ıçın de- ğcrı olan her şey yıkıldı Alman ka- nırdan gelen prenslenmızın yennde şmdı en buy uk düşmanımız oturuyor Yanudı Bu kaostan sonra ne gelecek. heıüz bılmıyoruz Ama neler olacağı- • nı tahmın edebılınz Çok güçlu bır mıcadele başlayacak ve tehlıke çağı açıacak Bu demır asayı (Thule'nın ba>kanlık sembolu) ben tuttuğum su- ree Thule. bu kavgada var olacaktır BL.Gcımen soyundan gelen ve sadece oıu sadakat gösteren bır tahkatız Hitler'den önce Hitler'den AytunçALTINDAL B Tannmız VValvvater'dır Rune yazılla- nndakı ışaretımız 'Ar"dır Teshsımız Wotan, Wıllı ve We"dır 'Ar' Aryan olanı gostenr, ılk ateşı, guneşı ve kar- talı sımgeler Kartal, Aryanlar'ın sem- boludur Ama bugunden ıtıbaren sembolumuz Kızıl Karial dır Yaşa- mak ve var olabılmek ıçın olmemız ge- rekeceğm! bıze anımsatacdktır " •u ateşlı soylevın sahıbı. Thule'nın kıırucusu ve başkaru Baron Rudölf von Sebottendorf tu Ve gerçekten de kanlı mucadeleler yaşanmaya başlan- dı. çok değı! 15 yıl sonra, dunyada tehlıke çağı açıldı Tanhe Baron Rudolf von Sebotten- dorf adıyla geçen şahıs 9 Kasım 1875"teDresden'de Adam Alfred Ru- dolf Glauer adıyla dunyaya geldı Anstokrat bır aılenın değıl -İngılız gız- lı servıslenmn raporlanna gore- bır lo- komotıf surucusünun oğluydu Genç Glauer. teknıker okulunu bıtırerek as- kere gıttı 1897'de yetersız bulunarak askerhkten çıkartıldı Hannover de oğretmenlık yapmaya başladı Yanm bıraktığı y üksek oğrenımını tamamla- yamadan gemılerde çalışmaya baş- ladı Üç yıl sureye Avustralya dahıl, bırçok ulkeyı dolaştı Gemılerde elekt- nkçı olarak çalışan Glauer'ın tum yd- şantısı kendıdeyışıyle Mısır'da yepve- ru bır yön aldı. Kahıre'de Hıdıv Abbas Paşa'nın hızmetındekı etkılı ve buyuk toprak ağası Huseyın Paşa'nın maıye- tıne gjrdı Kışlan Kahıre'de, y azlan da İstanbul'da yaşayan Turk paşası, genç Glauer ın 1900 yılının yazında İstan- bul'a gelmesmı ıstedı merolojı alanlan- nda eğıtıldı Glauer Bursa'y a yenıden donunce Huseyın Paşa'nın ısteğı uze- nne Musevı bır aı- lenın yanına gönde- nldı Bursalı ıpek tuccan Termudı aı- lesıydı bu Bursa'da hem ıpek tıcaretı hem de bankerlık yapıyorlardı Ne var kı gerçek uğraş- lan Kabbalızm ve okultızmdı Orta- doğu'nun \e Le- vant ın en gızlı Rune armaları Adam Alfred Rudolf Glauer, Os- manlı u>ruğuna geçti, baron oldu yıl sureyle Paşa'nın Bandırma ve Bur- sa dakı" çıftlıklennde çalıştı 1901'de Osmanlı topraklanndakı ılk fındık ye- tıştırme plantasyonlannı kuran unlu çıkolatacı Nestle ıle anlaşarak Paşa'- nın ısteğıvle bır sure fındıkçılıkla uğ- r^ştı okült orgutlennden bınnı yonetıyor- lardı Ortaçağdan kalma sımyacıhğı ve okultızmı çok ıyı ıntclemışlerdı İs- lam sımyacılığını Glauer ışte burada, bu Yahudı aıleden oğrendı Baba Ter- mudı. oğlu gıbı sevdığı Glauer'e bazı ozel bılgıler aktardı Bektaşılığın ve Mevlevihğın bıhnmeyen yonlennı açı- kladı w I skendenye'den İzmır'e gelen Glau- er. daha sonra Huseyın Paşa'nın Çu- buklu'dakı çıftlığıne ulaştı Bu genç Alman'ı maıyetıne almaya karar veren Paşa, Beykoz ımamından, Glauer'e Turkçe öğretmesıru ıstedı Glauer bır şte ılk kez burada, Bursa'da, Glau- er, okültızmın sırlanyla tanıştı Huse- yın Paşa bır Bektaşf ydı Nedir kı sıra- dan bır adam değıldı Kendısıne ema- net edılmış bazı bılgıler vardı Genç Alman Glauer'ı Mevlevı tekkelerıne sokan o oldu Kahıre'de ıse Paşa nın has adamlan tarafından ebced ve nu- şte bu bılgıler. Glauer'de ılk kez Bektaşılık ıle tum gençlığı boyunca öğ- rendığı Aryanızm ve Rune yazıtlan arasındakı bağı kurmasını sağladı Genç Glauer. Bursa'da kendısıne oğ- reülenlen. yıllar sonra, "Bektaşılık ve Turk Masonluğu" adlı bır kıtapta top- lav arak Alman okurlara sundu Yarın: Glauer baron oluyor ANKARA NOTLABI MUSTAFA EKMEKÇİ Domuz Etiyle, CMUK... 24 Kasım 'Öğretmenler Gunu 'nde, Konya'da ivrız Köy Enstıtusü'nu brtırenlerın duzenledıklerı toplantıya gıdeme- mıştım O gun yazı gunumdu yazı günlerınde, kolay kolay baska bır ış yapamıyorum Eve kapanıp yazıyı yazıyorum Balıkesır den Ismaıl Erten, 24 Kasım günu yolladığı mek- tupta şunları yazmıs Sayın EkmeRçı, Bugun, hıçbır sorunu çözümlenmeyen öğretmenlerın gunu Sayın yonetıcıler gene bızı goklere çıkaracaklar ya- rın unutacaklar Aslında, unuttukları, ulkenın çocuktannın geleceğıdır 'Dunyada ne varsa ulkemızde de olacak' Bız de Eğıtım- Iş olarak, dunyayı tanımak, oğrenmek, oğretmek amacıyla DGB nın (Alman Sendıkalar Bırlığı) çağrılısı olarak Tur- kıye'den 10 Eğıtım-lş şube başkanı ve sorumlusu olarak 14-21 Kasım tarıhlerı arasında, Berlın'dekı bır semınere katıldık Almanya nın polıtıkyapısı,eğıtımyapısı sendıkal ışteyış, katılım mekanızmaları göçmen çocukların eğıtımı, okul ya- pısı konularında semınerlere katıldık, ıncelemelerde bu- lunduk Semıner notlarımı daha sonra sıze ıleteceğım Kıtapçık halınde bastırmayı da duşunuyoruz Bızım açımızdan çok yararlı bır semtnerdı Asıl amacım, sızın domuzla çok uğraştığınızı bıldığım ıçın domuzla ılgılı duşuncelerımı açıklamak Sızın yazılan- nızı okuya okuya domuz etıne merak sardım Kaldığımız her gun, domuz etının bır çesıdını yedım Domuz etlı pırzo- la şıs domuz etlı pızza bonfıle Turk lokantalanndakı etler kayıs gıbıyken, domuz etferı ağızda dağılıverıyordu Senın kulaklarını çınlata çınlata domuz etlerını yedım Sanahak verdım Sevgılerımle Kısa adıyla CMUK denen Ceza Muhakemelerı Usulu Kanunu , bıraz arılaştığında, Ceza Yargılamaları Usulu Yasası Meclıstençıktı Çankaya da ıncelenıyor Hacı TÖ, bır daha gerı çevınr mı, çevırmez mp Ola kı çevırebilır ' DYP-SHP ortakhğının guçbela Meclıs ten çıkarabıldığı ya- sanın gerı çevrılmesı hıç de sasırtıcı değıl Bu hükumete kostek olmaktan baska bır amacı olmayan Hacı TÖ nun, yapacağı başka bır sey de kalmadı Ancak, bu gıbı davra- nışlarla daha da erımekte olduğunun bılmem ayırdında mı'' Ceza Yargılamaları Yasası bır anlamda, Adalet Bakanı Seyfı Oktay ın başarısı sayılmalı Bır yanda Çankaya, bır yanda Komando Ayvaz"ların bası çektığı DYP'nın tutucu, bağnaz kanadı yasanın kuşa donmesmı sağladı Perşem- be gunku Cumhurıyet'te, arkadaşımız Orhan Bursalı'nın 'Susma Hakkı baslıklı yazısı ılgınçtı Kaçırdıysanız oku- yun Benım bır huyum konularıelealırken.oışınustalanna sormayı yeğlerım Ceza Yargılamaları Usulu Yasası ıle ılgı- lı olarak, savunman Halıt Çelenk e başvurdum O ozetle şunları soyledı 'Bu yasayı Cumhurbaşkanı nın çevırmesıne gerek yok' Çünku, Cumhurbaşkanı nın Emnıyefın, MİT'ın ıstegıne uy- gun olarak duzenlendı buyasa Enonemlısı şımdı soyledı- ğınız, ışkencenın onlenmesı ıçın başlatılan çalışmalar, demokratıkleşme Temelınde bu vardı ve ışkencenın on- lenmesı ıçın çok onemlı ıkı hukum getırılmıştı, bunlardan bırı gozaltı suresının azaltılması yanı 24 saat, 4 gun, 8 gun gıbı artırmalarla oburu de emnıyet sorgusunda savunma- nın hazır bulunması Şımdı, bunları yaptılar, bunlar oldu Fakat, bır hukum getırdıler oraya, yasanın 31 maddesı dı- yorkı, Buyasa DGM nıngorevınegırensuçlardauygulan- maz' Şımdı, zaten ışkence yakınmalan, Devlet Guvenlık Mahkemelerı nın gorevıne gıren suçlardaydı, kı DGM nın gorevıne gıren suçlarla, askerı mahkemelerın gorevlerıne gıren suçlar aynıdır, yanı tum maddeler, ıkı yasada da aynı Sıkıyonetım de o davalara bakıyordu DGM de o davalara bakıyor Şımdı, butün bu davalar sıyasal davalar Yanı, Ce- za Yasası'nın 125 ten 174'e kadar maddelerını kapsayan davalar Anadolu'daırzageçene hırsızlıkyapana,dolandı- rıcıya, buradakı ıdeolojık' suçu ısleyenlere yapılan ışken- celeryapılmıyor Orada, jandarma atıyor ıkı tokat, 'Ulan yat aşağı' dıyor, ıfadesını alıp gonderıyor Asıl butun ışkence- ler ıdeolojık suçlarda yapılıyor Gayrectepe'lerde, DAL'- larda, bılmem nerelerde, bunlar ıçın yapılıyor Şımdı, sız bunları ıstısna edersenız. bunları ayrı tutarsa- nız, o zaman 'Işkenceyı onluyoruz şeklındekı ıddıa, değen- nı yıtırıyor Ben Cumhunyet e bır yazı gonderdım, eleştır- dım yasayı Düşunün sımdı, Celal Bayar, Adnan Menderes, Zorlu, Polatkan. bugun yargılanmak uzere gozaltına alın- saydılar, bunlar terorıst olarak nıtelenecekler, bu haklar- dan yararlanarnayacaklardı örneğın DİSK davasında, Abdullah Basturk Fehmı Işıklar Başturk mılletvekılıydı, Fehmı Işıklar bugun başkanvekılı Bu ınsanlar 'terorıst' olarak nrtelenıyor bu yasaya gore Yanı suvar Aslında bır ınsan, yargılanmadan once, kesın bır hukümle mahkum edılmeden once, onun suçlu olup olmadığı, hatta teror su- çunu ışleyıp ışlemedığt bellı olamaz Şımdı, sız adamı go- zaltına alıyorsunuz 'teror suçlusu' adı altında, butun bu demokratık haklardan yoksun bırakıyorsunuz Ondan son- ra, adam belkı de beraatedecek, aklanacak Yanı, boyle bır terslık var yasada Sonra teror dedığı suçlar sıyasal suç- lardır aslında Onlar, Guneydoğu'dakı olaylardan etkılene- rek boyle bır duzenlemeye gıttıler Ama, çok yanlış oldu Çünku, Ceza Yargılamaları Usulu Yasası, kalıcı, sureklı, te- mel bır yasadır, ozel bır yasa değıldır Boyle bır yasada, geçıcı olarak bırtakım Turkıye nın ekonomık, sıyasal kon- lonkturlerının etkısınde kalınarak duzenleme yapılmaması gerekırdı Olağanustü Hal Yasası geçıcıdır, koyun oraya koyacağmızı O da bır sure sonra kaldırılır Ama, bu yasa oyle değıl kı Burada büyuk bır yanlış yapıldı ınancıma gö- re Aslında, ışkence yakınmalarını bu yasa ortadan kaldıra- maz, çunkü, oburu ayrı tutuldu Gazetecıler, yazarlar ıçın, anımsayacaksınız, orneğın llhamı Soysal Erbıl Tusalp, TCY 132 den yargılandılar, yanı gızlı kalması, devletın gu- venlığı gereğı olarak, bırtakım bılgılerı almak' dıyor, 132 Bundan llhamı Soysal yargılandı Erbıl yargılandı Bunlar, getırılen demokratık haklardan yararlanamıyorlar Çünku bunlar, DGM'nın gorevıne gıren suçlar ' BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Hıre... Briçte, atı- lan bır kâğıtla eşuıe oynamasını istedığı kâğıdı behrtme. 2/ DU devrunının ılk yıllannda "beledıye" anlamında kullanı- lan sözcUk... Denur cubuk. 3/ Benlyum elementinın simge- sı... Yapraklan sebze olarak kullanılan bır bıtkı. 4/ Gözlerı görmeyen... Huysuz, çirkin ve yaşb kadın. 5/ Yenı çıkmaya baş- lamış ekın. 6/ Koku . Bask bölgesı- nin bağımsızlığı ıçın savasım veren gızlı örgüt 7/ Bır tür yun örgusü... Kale hendeğı. 8/ Mercanada... Ydan- balığına benzer etı oldukça lezzeth bır balık 9/ Ince talaş. Başlıca, te- mel nıtelığinde olan. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Içı boş, her yanı kapalı, suyun üs- tünde ytizen bır tur buyük samandı- ra.. Hattatlann kâğıt cılalamak ıçın özel büe-kullandıklan nışasta ve yumurta akından yapılan < şun. 2/ Faız.. Türlü nedenlerle başarıh olamayan kimse. 3/ Olumsuzluk belırten bır önek.. Hınstıyanlıkta küisc tarafından verilen "ccmaatten kovma" cezaa. 4/ Aza... Aruz ölçusunde kısa okunması gereken bır heceyı kaiıba uydurmak ıçın uzatma. 5/ Toplanan supruntülerı alıp atmak ıçın kullanılan saplı kap. 6/ Alfabe.. Bölmeb göçebe çadın 7/ Bir çeşıt pelte... Akıl. %/ Aa badem ağacı.. Argoda çaba harcanmadan elde edılen çıkar. 9/ Bır cıns zamkla cüalanmış mobılyalar ıçın kullanılan sözcük... Takımada.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear