23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 KASIM 1992 PAZARTESİ r 14 HABERLER Dalaııdaminibüsçüdetramvayakarşı ESKİBELEDİYEBAŞKANI Bu tramvaycinayettir • Bedrettin Dalan. normal tren vagonlarını koya- rak sistemin çalışacağını belirterek "Bu teknolojik olarak cinayet. öbür yanda ekonomik olarak cina- yet. Bu \agonlann tanesi bir milyon dolar. Bunlan tramvay olarak kullanmak 'Rolls Royce' otomobi- li ormanda sürmeve benzer. LEYLA TA\ ŞANOĞLU İstanbul'da Aksaray-Sirkeci arasında çalışan tramvayı. de- miryollan sinyalizasyon uzma- nı olan DYP fstanbul Milletve- kili Bedrettin Dalan'la konuş- tuk. Bizimle bir siyasetçi değil, mühendis olarak konuştuğunu söyleyen ANAP döneminin İs- tanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Dalan. "Bu tramvay cinayettir. kasap makınesidir" dedi. Bedrettin Dalan'la. Bal- mumcu'daki İstanbul Eğitım ve Kültür Vakfı'ndaki çalışma odasında konuşurken tramvay hattında kullanılan vagonlann kesinlikle bu işe uygun olmadı- ğına dıkkat çekti, aynca tram- vay yolunun eğiminin düşük olması gerektiğini vurgulaya- rak "Oysa Gülhane'den Sulta- nahmet'e çıkarken eğim yüzde 6-7'yi buluyor" dedi. Dalan sözlenni şöy le sürdürdü: •"Bu kullanılan metro vagon- lan tramvay vagonlanndan iki mısli ağır. Kendi özel yolu ıçın yapıldığından en fazJa yüzde 5.5 eğimde giderler. Bu vagon- lar Gülhane"den çıkan eğimleri belki kuru havada çıkabilirler. Ama yağmur yağıp yerler biraz ıslak olduğu. hatta kar ve buz yapuğı zamanlar kayarlar. Te- kerlekler Öne doğru döner. sis- tem arkaya doğru da kayar. Onun içın ben dedim ki. "Bun- lann arkasından da önünden de geçmek tehlikelidir. Bunlar kasap makincsidir. cinayet ale- tıdır. Gerçekten de ben mühen- dis olarak bunlann önünden de arkasından da geçmem. "Bu koca vagonlann teker- lek çapını ölçün, bir de bir za- manlar İstanbul'da çalışan o küçük vagonlann tekerlek ça- pını ölçün. Tekerlek çaplanru fren pabuçlannı büyütmek ge- rek kaymasını önlemek ıçın. Bunlar öyle yüksek eğimli yer- lerden geçecek şekilde yapılmış •agonlar değil ki.. Anadolu'da bir deyim vardır. Her gördüğün >akalhyı deden sanırsın, diye. Bunlar da her gördükleri vago- tıu tramvay vagonu sandılar. Vagonun amacına uygun yapıl- ması çok önemlidir." '"Bu raylann üzerine bildiği- miz tren vagonu oturtulabilir mi" sorumuza Dalan şu yanıü verdı: "Tabii. Kesinlikle çalışır. Voltajı tutturmak şaruyla bu raylann üzerine normal tram- vay vagonu' koyduğunuz za- man kesinlikle çahşır. Şunu da söyleyeyim: Bu teknolojik ola- rak cinayet. öbür yanda ekono- mik olarak bir cinayet. Bu vagonlann tanesi bir milyon dolar. Bunlan tramvay olarak kullanmak Rolls Royce marka bir otomobili ormanda sürme- ye benzer. Bugün Almanya'nın Nürnberg kentinde tramvay ta- mamıyla devre dışı bırakıJdı. Onlann elinde şimdi bir sürü tramvay vagonu var. 10 bin - 20 bin dolara istediğiniz kadar va- gon getirebilirsiniz. Çünkü bunlan hurdaya çıkarmışlar. Oysa az kullanılmış, tertemiz vagoniar." Dalan. tramvayla birlikte Be- yaat-Sirkeci arası yolun motorlu araç trafiğine kapaüldığını be- lirterek "Oysa orada Kapalı- carşı esnafı var. O esnaf çok fazla müşteri kaybediyor. Es- naf bu uygulama için dava açsa mahkeme bunu hemen iptal eder. İnsanlar o yanmadaya gitmekten korkar hale geldi. Şehrin en canlı, en hareketlı ye- rini ekonomik olarak öldürü- yorlar. Orası şehrin ekonomik kalbidir. Şehrin ekonomik kal- bini durdurduğunuz zaman şehirölür. Şehir ekonomisi diye bir olay var... Onu öldürmek değil. canlandırrnak lazım. Üs- telik de alternatifini gösterme- den yolu iptal ediyorsunuz" diye konuştu. Sansüre uğrayan fotoğraflar Vali muzır buldu Kültür Bakanfağı yanşmayaçağırdı • Denizli'deki Güzel Sanatlar Sergisi'nde Mehmet Çakır'a ait "nü' fotoğraflann vali talimatıyla kaldı- rılmasına çeşitli kuruluşlar tepki gösterdi. Vali ise 'Ne yapsaydım yani, tepkisk mi kalsaydım! Ora- ya ilkokul çocukları da geliyor' dedi. Minibüs şoförleri, tramtayın devreye girmesiyle başlatılan uygulamavı protesto etti. (Fotoğraf: AHMET ŞIK) Sıuiçiyasağınaşoförden tepkiİstanbul Haber Servisi - Hızlı Tramvayın devreye girmesin- den sonra. minibüslerin Top- kapı'dan ıç kısımlara girmeleri- nı yasaklama karan minibüs şoförlerinin protestosuna yol açtı. Beledtye Başkanını istıfaya çağıran minibüs şöförleri bu karann hem kendilerini hem yolculan mağdur edeceğini be- İirttiler. Başkan Sözen de kara- rın uzun çalışmalar sonrasında L'iaşım Koordinasyon Kurulu taraimdan almdığını ve ka- muoyu tarafından da destek- lendiğinı açıkladı. Sözcn kara- nn uygulunmasını engelleyenlc- re karşı da güvenlik güçlerini görevedavet ctti. Hızlı Tramvayın. Topkapı- Sirkecı arasında sefer yapmaya başlamasından sonra. İstanbul Böyükşehir Belediycsi'nın 15 kasımdan itibaren bu hatta ça- lışan minibüslerin Topkapfdan ıçeriye gırmclerini yasaklaması üzerine. dün sabah Topkapfda toplanan yaklasık 100 kadar minibüs şoförü bu karan pro- testo etti. Belediyenin almış, ol- duğu bu karann \atandaşın ve kendılerinin maeduruyetine vol açacağını belirten minibüsçü- ler. "Bu hatlarda çalışan 1057 minibüs var. Bize gösterdikleri yere 50 minibüs sığmaz. Aksa- ray'dan. Beyaat'ıan gelen yol- cular çift vasıta değiştırerek evine gitmek zorunda mı°" de- diler. "Sözen istifa". "Sözen gelsin, hesap versin" şeklinde sloganlar atan mınibüsçülerc polis herhangi bir müdahalede bulunmadı. Bu arada belediye zabıtalan da suriçi yol aynmında şehre girmek isteyen mınıbüsleri Zey- tinburnu yönüne çevirmek iste- diler. Bunun üzerine minibüs şöförleri bir süre yolu trafiğe kapaıtılar. Zabıtalarla minibüs şöförleri arasında başlayan tar- tışma yine polisler tarafından önlendi. Ancak. minıbüsler Aksaray'a yolcu taş.ımaya de- vam ettiler. İstanbul Minibüsçüler Der- neği Başkanı Ahmeı Eraslan. belediyenin almış olduğu kara- nn. İl Trafik Komisyonu'nun onayından geçmediği için bir yasallıeı bulunmadığını belirte- rek. şunlan söyledi: "Prosedüre göre ulaşım ko- ordinasyon kurul kararlannın, İl Trafik Komisyonu'ndan gec- mesi gerekir. Fakat belediyenin karan bu komisyondan geçme- diği için herhangi bir yasal yü- kümlülüğü yoktur. Biz bu ka- rara uymayacağız demiyoruz, ancak bize süre tanınsın ve ra- hat edebileceğimiz bir yer gös- terilsin. Biz de bu süre içinde gerekli düzenlemeleri yaparak kimseyi mağdur etmeyelim." Eylemden sonra bazı mini- büs şöförleri İstanbul Büyükşe- hir Belediyesi önüne gelerek Başkan Nurettin Sözen'le gö- rüşmek istediler. Başkan'ın be- lediyede olmadığını öğrenince de belediyeden aynldılar. İstanbul Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Nurettin Sözen da- ha sonra yaptığı yazılı açıkla- mada. şöyle dedi: "Minibüslerin suriçine giriş- lerinin yasaklanması üzerine bazı kişılerin bu karann uygu- lanmasını engellemek için çeşit- li yollara başvurduklannı görmekteyiz. Yaptıklan engel- lemeler bizleri ve halkımızı etki- leyemeyecektir. Çağdaş tram- vayımız ve belediyemizin bu hattaki takviyelı otobüsleri hal- kımızı Beyazu'a kadar ücretsiz taşımaya devam edecektir. Bu şekilde engeller çıkaranlar için her türlü yargı yoluna başvura- cağız. Bu yasadışı olaylara Minibüsçüler Derneği Baş- kanı'nın öncülük etmekte oldu- ğunu görmekteyiz. Belediyemi- zin kararlanna uymadıklan sürece elebaşılık yapan dernek yetkilileri ile hiçbir şekilde bele- diyemiz yetkilileri görüşmeye- ceklerdir. Ancak kararlara saygılı hale gelmeleri halinde sorunlan görüşme olanağı do- ğabilir Minibüsleri Topkapı"- dan suriçine sokmama karan uzun çaJjşmalardan sonra alı- nan ve kamuoyunca destekle- nen bir karardır ve Ulaşım Koordinasyon Kurulu tarafın- dan alınmıştır. Yasal bir kuru- lun karannın uygulanmasına engel olan ve olay çıkaranlara karşı devletin güvenlik güçleri- nin daha hassas davranmalan- nı dıliyor ve kendilerini göreve davetedivorum." ÖMER YrRTSEVEN DENİZLİ - Denizli Valısi O. K-ağan Köksal'ın Güzel Sanat- lar Galensı'nde "muzır" bula- rak indirin talımatı verdiği sanatçı Mehmet Çakır'a aıt "nü" fotoğraflann, Kültür Ba- kanlığı'nın her yıl düzenlediğı "Llusal Fotoğraf Yanşması"- na kabul edildıği öğrenildı. \'ali Köksal'ın tutumundan sonra fotoğraflann esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolma- sıyla ilgjli tartışmalar sürerken; Sanatseverler Derneği. İnsan Haklan Derneği Denizli Şubesi ve bazı demokratık kitle örgüt- leri. "Sanat sansür edilemez" diyerek olay a tepki gösterdi. Kültür Müdürlüğü Güzel Sanatlar Galerisi'nde fotoğaf- lan Vali O.Kağan Köksal tara- fından muzır bulunduktan sonra indirilen sanatçı Mehmet Çakır. kendisinin aynı fotoğ- raflarla Kültür Bakanlığı'nın "L'lusal Fotoğraf Yanşması'na katıldığını belirterek. "Gerçek- ten sakıncalı olsaydı, fotoğraf- lar bu yanşmaya kabul edil- mezdi" dedi. "Nü" çalışması eser ve fotoğraflann. sanatın ana konulanndan biri olduğu- nu vurgulayan Çakır. "Burada anlatılmak istenen doğallıktır. Erotizm değildir. Vali bey her- halde bunu kanştırdı. Bana kimseden bir tepki gelmedi. Aksine özellikle kadın sanatse- verler sergiden sonra beni kut- ladı. Aynca telefonda birçok olumlu tepki aldım Bu çağda. bu tür eserlenn muzır bulun- ması bir sanatçı olarak beni bir hayli üzdü" diye konuştu. Sergiyi izlediğini belirten Sa- nat Severler Derneği Başkanı M.Işık Erdoğan. Vali Köksal'- ın tutumunu yadırgadıklannı söyledi. Erdoğan. sergide yağlı boya ile yapılmış başka "nü" eserlerin de bulunduğuna dık- kat çekerek. "Vali bey onlara neden şes çıkaımamış anlama- - dım. Üstelik bugüne kadar • kimse 'nü' fotoğraf ve eserlere ' muzır damgasını vurmadı. Ben kadın olarak muzır bulunan fo- toğraflardan çok etkilendim. Bu yüzden de özellikle sanatçıyı tebnk ettik" dedi. İHD Denizli Şube Başkanı Av.Yıldınm Ay- - can, sanatın sansür edilemeye-., ceğini belirterek, "Eğer edilirse ; bu da bir insan haklan ihlali- dir" diye konuştu. Aycan, "Bir sanat eserinin sakıncalı olup ol- madığma devlet değil, halk ka- rar verir. Vali bey o fotoğraflan beğenmemişse bakmama hak- kına sahiptir. Ama benim bak- ma hakkımı engelleyemez. Engellediğı zaman sanatı san- sür, insan haklannı da ihlal etmiş olur" dedi. Bazı demok- ratik kitle örgutleri de bir sanat eserinin muzır buiunmasıru eleştirdiklerini bildirdı. Tepkiler üzerine görüşünü aldığımız Vali O.Kağan Kök- sal. telefonda sorulanrruzı ya- nıtladr -Vali bey fotoğraflan neden sakıncalı buldunuz? -Olacak şey değil. Kadının memesi ortada. Uçlan bile gö- rünüyor. Bazı fotoğraflarda yüzü bile belli. Böyle fotoğraf- lann devlete ait bir galeride ser- gilenmesi doğru değil. -Niçın? -Çünkü, buraya yüzlerce il- kokul, ortaokul öğrencisi geli-! yor. Üstelik bitişiğinde kütüp-! hane var. 8-10yaştndakiçocuk-! lann bu fotoğraflara bakması f uygun mu? Sonra öğrenci veli-; lerinin tepkilerini nasıl göğüsle- riz. Bu fotoğrafı size ve~ :m alır, evinizegötürürmür ünüz? " Bu eserler başka u : - >ja!eride' sergilenmiş olsaydı >v,ımi çı-. karmazdım. Çünkü oraya her-; kes gidemez. Böylece küçük yaştaki çocuklar çıplak kadın' fotoğraflannı izleme olanağını^ bulamaz. Gidenler, gideyîm de gitmedî demesinler diye gîdiyor 950 milyon liraya alıcı bulan eski eserin kaynağı merak konusu FrGENATALAV Biz bir garip milletiz. Boş koltuklara oynayan. yönetme- nini ve oyunculannı hiç tanı- madığımız bir filrn, festival kapsamına alinırsa. gönnek için karaborsadan bilet alınz. Kitap okumak hem çok pahalı aclir hem de vaktimiz yoktur. Ama. kitap fuanna girmek için yağmur altında kuyrukta bek- fcriz. Bekleriz de nedense kitap satışlan bir türlü artmaz. Hatta v'oğu yayınevı kapısına kilit \ urmak zorunda kalır... Bu yıl 230 yayınevinin katıl- dığı. 105 Türk ve yabancı yaza- nn ımza gunleri düzenlediği 11. TÜYAP fstanbul Kitap Fuan'n- da, özellikle hafta sonunda tam unlamıyla ızdıham yaşan- dı. Kapılannın önünde uzun kuyruklar oluştu. Fuar jönetı- cılen. zaman zaman kapılan kupatmayı bile düşündüler. 6 Kasımda açılan fuan. yaklaşık 200 bin kışi gezdı. Peki gezen- lcr. gerçck kitapseverler, kitap okurlan mıydı yoksa gjtmış ol- mak ıçın giden kuru kalabalık- lar mıydı? Kitap Fuan'nın yöneticisi Lmıt lycm. fuara gecen yıla oranla daha çok kışinın geldiği- ni \c bunlann yüzde 75"ini gcnçlcrin oluşturduğunu söyle- di. Fuara katılan yayınevlerin- dcn Ayrıntf nın yöneticisi Ömer Faruk'un fuarla ilgili görüşleri şöyle: "Fuann kendinı sunuş man- tığını sorunlu buluyorum. Kalı- cı okur yaratma çabası üzerine kurulmamış. Fuanziyareteden sayısının artması ve medyada ycr alma oranının çok olması, başan sayılıyor. Fuann ılk dü- /enlendiğı yıllar 30-35 bin olan zıyarelçı sayısı. bugün yüzbını aşmi!} durumda. Oysa ilk yıllar uç bin olan kitap basım adedi. şimdı ıki bınlere ınme cğılımin- dc. 10 yıl öncc dc kitap toplalılı- yordu. şımdı de toplatılıyor. Vardığımız bu noktanm birçok ncdcnı var kuşkusuz. Ama bir ncdcnı de. fuann kalıcı okur mckanızmaları oluşturmak için çaba göstcrme ycrine, panayır türü bir sunuşu yeğlcmesi. Mcdya ve okur ilgisının en yo- ğun olduğu günler, pervasızca harcanıyor. Kültürel yapımızı zcngjnleîjiirecck yabancı yazar- larçağnlr ıvof. Totaliterkültür sorgulanmıyor. Yayıncılar bü- yük bir kitap-marketin tezgâh- tarlarına, ya/arlar kcndılcnni ya/arlık ö/cllıkleri ile iladc cde- meycn basit imza atıcılanna. okur. ucuz kitap pcşinde koşan sıradan tüketiciye ındırgenmış durumda. Bütün bunlan gözönünde bulundurursak, nitel bir geliş- meden söz edemeyiz. Olan, ha- yatımızın birçok boyutunda yaşanmaya başlayan simülas- yonun kitapta da vaşanması- dır" Toplu hareket güdûsü Telos Yaymcılık Yayın Yö- netmenı Asaf Güven Aksel de. Türkiye'de düzenlenen kitap fuarlannın _genel-geçer fuar an- layışının dışında olduğunu, ya- yınevlerinin yıl boyu gerçekleş- tırebilecekleri ciroya fuar süre- since ulaşabilmeleri nedeniyle kaliteli kitaplara ağırlık vermesi gerektiğini vurgulayan Asaf Güven Aksel. "Okur. ince. tu- valette bile okuyabıleceğı tür- den kitaplan yeğhyor ve 'kıtap okudum' diye muılu oluyor. Yayınevlen de kıtap sattıklan için mutlu oluyor" diye konu- şuyor. AFA Yaynnlan Yöneticisi Atıl Ant, ziyaretçi sayısında ge- çen yıla oranla iki kat artış mey- dana geldiğinı ve fuara gelenle- rin genelhkle 35 yaş altı gençler- den oluştuğunu belırtiyor. "Devlet. halkın kitaptan uzak kalmasını istiyor" dıyen Ant. şöyle devam edıyor: "Kültür Bakanhğı. Mıllı Eği- Ba/ı > a> ıncvi yöneticileri, <?i\ arctçilerin çoğunun kitap alma> a de- ğil,bo> göstermeyegcldiğigörûşünde.(MLHARREM AYİ31N) fuann satış ycrlcri olarak kulla- nıldığını söylüyor. Fuan gezen- lcri "kuru kalabalık" olarak nitelendiren Aksel, '"Fuardaki bütün kitaplar kitapçılarda var. İndirimli olarak da satılıyor. Bu kalabalığın nedeni, in" olan bir olaya katılma, toplu hareket et- mc güdüsünden başka bir şcy değil. Kitaplan scyredip, birkaç ünlüye bakıpgidiyorlar. Bilinç- siz vc scçici olmayan bir okur kıtlesiylc karşı karşıyayız. Fu- arda kitap almak için para bi- nktiriyor. gelccck yılkı fuara kadarda kıtapdünyası ıleılışkı- sini kesiyor"dıyor. Yayıncvlcrınin 'çok satan' kıtap yerinc daha a/ satan ama tim Bakanhğı. Belediye nerede? Kültürle ilgili kurumlann bu fuara bakıp utanmaları gerek. Bu fuarda 11 yıldırızdiham ya- şanıyor. Fuara ve kıtaplara Türkiye'de hiçbir kurumun destck vcrmediğı ortada. Yal- nızca fuar değil. okurun kitapla buluşmasını sağlayacak başka etkinlıkler de dü/enlcnmeli." Alıın Kjtaplan Yöneticisi Hüsnü Terck, fuarda kıtap sa- tışlannda büyük bir patlama gerçeklcştığini. gcçcn yılki satış- lannın vüzde 150oranında ü/e- nne çıktıklarını belırtiyor. lc- rck ın fuan değerlendirmesı şöyle: "Fuann, kiıapseverlcrlc ya- yıncılan birleştırmesinin dışın- da ayn bir önemi var. Okurun tepkilerini yayın programımıza yansıtıyoruz. Okur kitabı, ka- pagına mı. yazanna mı. fiyanna mı, yoksa arkasındakı yazıya mı bakarak alıyor? Bunu gör- me olanağı buluyoruz. Öğren- ciler için karne dönemı. muha- sebeciler için sene başı neyse fuar da bizım için aynı önemi taşıyor. Fuan, gençler ve ha- nımlar geziyor. Erkekler her- halde belli bir yaştan sonra ki- tap okumuyor." Standlannda "Sanatta star sistemı geçersizdir" yazısı bulu- nan İnsancıl Yayınlan'ndan Cemiîe Çakır da. okurlann be- lırli yazarlara şartlandınlma- sından yakınıyor. Kitap yürütmek mübah mı? Kıtap fuan düzenlenir de ki- tap yürütülmez mi? Fuar ve yayınevleri yöneticilerinden öğ- rendiğimize göre, hatın sayılır çoklukta bir okur kitlesi kitap yürütmeyi mübah sayıyor ve yayınevleri de genellikle bu tür olaylara göz yumuyor. Asaf Savaş Aksel, kitap yü- rütenleri iki gruba ayinyor. Bi- rincisi ve çoğunlukta olanı. bu işle övünen ve daha sonra 'mil- leti nasıl kandırdım' diye arka- daşlanna anlatan profesyonel kitap yürütücüleri. Ikinci grup ise kitap almaya mali gücü yet- mediği için bu işi yapanlar. Ki- tap yürütülmesini, "adi bir hır- sızlık olayı' olarak görmeyen Telos Yaymcılık, bu türolayla- n görmezden gelmeyi yeğliyor. Bu konuda ilginç bir de anılan var. Kitap yürüttüğünü gör- dükleri ve söz konusu kitabı kendisinden geri alma girişi- mindc bulunduklan bir okur, 'bütün kitap fuarlannda bu tür şeyler olur' diyerek kendilerini "fırçalamış". Aksel. "Okumak isteyen herkese kitap çalmak mübahlır. Kitap çalanlan ya- kalayıp, görevlılere teslim eden- lcri kınıyorum" diyor. AFA Yayıncvi de benzer bir lutum içinde. Kitap yürütülme- mcsi ıçın dıkkat ettiklerini belir- ten Atıl Ant, kıtap yürütenleri yakalayıp mahçup etmek iste- mediklerini söylüyor. Altın Kitaplan yöneticisi Hüsnü Terek ise "kıtap çalmak mübahtır" sözüne kesinlikle katılmıyor. Terck, "Bcdava ki- tap ısteyenc yardımcı oluyoruz. Üç bin lirası olan öğrencıye 20 bin liralık kıtap vcnyoruz. Bu bizckeyifvcrir. Ancak, çalmak, çalmaktıı"dıyc konuşuyor. Müzayedede tablo bilmecesi• Antik AŞ tarafından düzenlenen 'Türk-İslam Eserleri Vlüza- yedesi'nde 500 milyon liradan arttırmaya açılan, Hasan Rıza'nın (1857-1913) "Fatih'in fstanbul'a Girişi" adh tablosunun, sanat- çının benzer eserlerinden hangisı olduğu saptanamıyor. Kültür Senisi - Antik AŞ ta- rafından muzayede içın özel olarak Viyana'dan getirtildiği duyuruJarak. 500 milyon lira dcğer bıçılen tartışmalı Hasan Rıza lablosu dün yapılan mü- zayedede 950 milyon liraya sa- tıldı. 137 nolu bayrakla. Yılmaz Akçadağ adlı bir kişı tarafın- dan alındığı açıklanan tablo- nun satışa sunulmasından önce konuşan Antik AŞ'nin sahibi Tıırgay Artam, "Bir belediye tablosuna sahıp çıkamıyorsa. kımsenin kimseyi suçlamaya hakkı yoktur. Kültür varlıkla- rımızı korumak. sahiplenmek herkesin hakkıdır" dedi ve ko- nuklardanalkışaldı. Edirne'deki tablo • Gerek Antik AŞ yetkilileri tarafından yapılan açıklamalar- da. gerekse gösterilen kaynakçalarda çelişkili ifadelere rastla- nıyor. Tabloyu 950milyona satın alanın müzayededekiler tarafından tanınmayan bir kişi oluşu da diğer bir soru işareti. Bir süre oncc Zaman Gaze- tesı'ndc yer aian bir haberde. sunalçının "İstanburun fethi" konusunda uç tablosunun bu- lunduğu. bunlardan Edirne Be- lediycsi'nde olması gcrckcn iki lablodan birinin kaybolduğu diğerininsc "imha" edildiğinin ilcri sürüldüğü bildırilmişıi. Gazctenın haberinde, müza- ycdcycsunulan "Falih'in İstan- bul'a ginşı" adlı tablonun Vi- yana'dun getınlmcdiği. kayıp tablolardan birı olabılcccği iİeri siırülmüştii. Topkapı'da yok Millıyct Gazctcsi'nin konuy- la ilgili haberındc ise. Edimc'de \c Topkapı Müzcsi'ndc olması gereken lablolann kavbolduğu. Hasan Rıza'nın tablosunun \ hana'dan getirildiği öne sürülüyor. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Topkjpı Müzesı Müdurü Ah- meı Mcnteş'in "Envanterde böyle bir tablonun alındığına dair bir kayıt bulunmadığını" söylediği ycr aldı Bu arada Edirrtc Belediyesi Meclisi'nin de konuyla ilgili yetkilileri. Prof. Süheyl Ünver'- olarak bugün olağanü.stü bir in "Sehit Hasan Rıza" adiıkita- loplantı yapacağı bıldirildi. Alı- nan habere göre. Hasan Rıza'- nın Edirne Bclediyesi'ndc bulu- nan 7 tablosundan birı. encü- nucu imha edilmiş; Istanbut'un fcthiyle ılgılı tablonun ise. bir süre önce. "kayıp" olduğu far- kedibnişti. Belediye Başkanı ve yetkililen bu konuda konuş- maktan kaçınırken, Antik AŞ mcninaldığı "kullanılamıyacak durumda" volundaki kararso- 4 Muzır 9 kitaplarım yaktı • Baştarafı I. Sayfada nlmasını istedi. "Kralıçc Sısı" adlı kitabının piyjviva çıkmasından 10 gün sonra loplatıldığını anımsatan Oğuztan, genelev patronuna bile ödül \crildıği. isteyen kişilc- rin ralnılça sokakta silah laşı- yabildiği Türkiye'de her insa- nın ncdcn istediği kitaba sahip olup. okuyamamasmın man- tıklı hiç bir gerckçcsi olamaya- cağını belırttı. "Muzır Yasası'nı uygıılamavj koyanlar. Türk hukukuna ayıp bulaşüranlar olarak tarihtckıycrlcnnı almış- lardır" diyen Umil Oğuztan hükümctın "^ asak kitap ol- ına/' görüşünü savunduğuna dıkkaı çekti ve " Halen Tür- kiyc'de kilap ve sanat eserleri imha edılmeye devam edıyor. Türkiye'de sansür vardır. Mu- /ır Yiisiisı'nı protesto etmek ıçîn kitaplarımı yakıyorum. bu aleşın Muzır Yasası'nı dayııka- bılesini dilıyor ve hcrkcsi sanat yapıtlan üzerindeki sansüre kars,ı harckctc gcçmeyc çağın- yorum" scklinde konuştu. İ. mıl Oğu/ıan jy rıca bugfıne kadar yayıncısı Mehmet Çerçi ile kendısinc Muzır Kurulu ta- rafından 275 milyon lira para cczası venldığını antmsattı. bına dayanarak yaptıklan açık- lamada. kendilerindeki tablo ile Edirne'de kaybolan tablonun boyut ve içerik olarak farklı ol- duğunu belirtiyorlar. Antik AŞ yelkilileri buna karşılık ellerin- deki tablonun Ünver'ın kita- bında söz cttiği üçüncü tablo. yani Edırne'de. ressamın bir akrabasında bulunan tablo ol- duğunu. bunun evın kızı vasıta- sıyla Viyana'ya gittiği ve ora- dan da kendilennc geçtiğini öne sürüyorlar Buna karşm. bu tablo ile olay konusu tablonun boyutlannın birbinne uymadı- kımse tanımıyordu ve bazı kişi- lerde eserin gerçekten satıbp satılmadığı konusunda şüphe- ler uyandı. Swissotcl'de dün yapılan mü- zayedeye. aralannda Sevinç İnönü. Sevgi Gönül. Erdoğaı> Demirören. Fenı Edgü ve Hü- seyin Hateminin de bulunduğu birçok tanrnmış kişi katıldı. Sevgi Gönül. Sadberk Hanım Müzesi için. 22 milyon liraya sedef kakmalı bir hattat kutu- su. 80 milyon liraya bir ahşap salon saati. 220 milyona Os- manlı eğer takımı ve daha küçük rakamlı birkaç parçaan- tika aldı. Müzayedede, Artam 'ın, "baskı. matbaa hatası" gerek- çesiyle baa eserlerin adlannı ya da tarihlerini değiştirmesi ilei çekti. Bunlardan biri. 15 mil- vonla mezata sunulan ve kata- ğı. yine Antik AŞ'nin açıklama- logda Sultan II. Beyazıd'ın o\- lanna dayanak gösterdiği duğu belirtilen ponreydi. Ünver'in kitabındaki bilgiler- Artam. bir matbaa hatası oldu- ğunu ve portrenin Sultan Se- lim'e ait olduğunu belirtirken bir ilgiii de portrenin "Şah İs- maıl"e ait olduğunu iddia etti. den anlaşılıyor. Müzayedede satılan tablo- nun hangi tablo olduğu konusu tam bir bilmeeeye dönüşürken. esrarengiz tabloyu kimin "sa- hıplendiği" de merak konusu oldu. Tabloyu aldığı açıklanan Yılmaz Akçadağ'ı salonda Bir başka düzeltme de II. Mahmut'a ait bir fermanda ya- pıldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear