23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHUftfYET 7 EKİM1992 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER YerleşmeveKentleşmeIçiıt Örgütleıııne 21. yüzyıla girerken gelecek kuşaklara içinde daha mutlu. daha rahat. daha sağhkh yaşanabilir kentler, temiz ve güzel bir çevre bırakmak amacı, tüm siyasal partilerimizin üzerinde birleşecekleri ana ortak ilke olmalıdır. Prof. Dr. CEV AT GERAY Ülkemizin batısındaki gelışmiş bölgekrde bulunan büyük kentlere yöneîik hızlı kentleş- menin doğurduğu sorunlar karşısında tehlike çanlan çoktan çalmaya başlamıştır. Başta İs- tanbul olmak üzere anakentlerimizde sorun- lann oturulmaz boyutlara vardığı herkesçe biKniyor. Kentleşmeyi güdüm alttna alabıl- mek için yurt yüzeyinde bölgelerarası dengeli kalkınma. yerteşme ve kentleşme yöneltileri geliştirip uygulamaya sokutmalıdır. Bu amaç- la. özekte (merkezde) ve taşrada bunu y ürüte- cek, bir yönetsel yapılanmaya yeniden gidil- melidir. Bunlar gerçekleştirilmedıkçe, Türki- yemizin bugünden ana işlevlerini yerine geti- remeyen anakentlerinde yaşamın çok yakın gelecekte felce uğrayacağı açıktır. 2000'li yı- 1lara yüz akıyla girebilmek için silkinmek. ge- reken önkmleri hemen almak zorundayız. Kentleşme. arsa, altyapı. konut. kentsel ge- lişme ve planlama konulanyla ilgili yönetsel örgütlenmemizi, ne özeksel ne de yerel düzey- lerde tamamlayabilmişiz. Çok başlılık, görev, yetki ve sorumluluk kargaşalan ya da boşluk- lan yüzünden kıyılarda ve kentlerde çarpık. çirkin yapılaşma almış yürümüştür. Toprak vurgunculan. kıyı yağmacilan, gecekondu mafyası karşısında kamu yönetimi yetersiz, elkisiz kalmıştır. Oldu bittileri sık çıkanlan imar ve gecekondu bağışlamalanyla yasallaş- tırarak özendiricilikten öteye gidilememiş. so- runlara köklü çözümler getiren yöneltiler ge- Uştirilip uygulamaya konulamamıştır. Yerleşme, kentleşme, bannma, altyapı. yer- leşme sorunlannın çözümü iilke topraklann- dan yararlanma, kırsal ve kentsel toprak kul- lanımı kararlanndan bağımsız ele altnamaz. Kentsel gelişmenin yarattığı rantlann. açık- gözlerin, vurgunculann eline geçmesini, top- rak vurgunculuğunu önlemek, bunun toplu- ma, kamuya geri dönmesint sağlamak başan- nın önkoşuludur. 21. yüzyıla girerken gelecek kuşaklara için- de daha mutlu, daha rahat. daha sağhkh, ya- şanabilir kentler, temiz ve güzel bir çevre bı- rakmak amacı, tüm siyasal partilerimizin üze- rinde birleşecekleri ana ortak ilke olmalıdır. Bu konuda güdülecek ulusal yerleşme, toprak ve kentsel gelişme yöneltilerini birlikte sapta- mak, bunu uygulamakla ilgili ilke. yöntem ve kurallan belirlemek konusunda tüm partile- rin ulusal oydaşma (mutabakat, concensus) sağlamalan zorunludur. Birbirinden farklı siyasal görüşleri olmala- nna karşın bugünkü ortakhk hükümetini oluşturan her iki parti de. hem ortakhk önan- laşmasında. hem de Meclis'ten güvenoyu alan hükümet tzlencesinde kentleşme, demokra- tikleşme, yerel yönetimler konulannda ortak çözümlerde birleşebilmişlerdir. Toplu konut- la birlikte kentleşme ve şehircilikten sorumlu bir devlet bakanı atanmıştır. Sonra da bu ko- nuda bir Şehircilik ve Konut Bakanlığı'nın kurulması Bakanlar Kurulu'nca kararlaştınl- mıştır. Hazırlanan yasa taslağı. kımi bakanla- nn bakanhklanndan kimi yetki, ödenek ve bağlı birimlerin yeni kurulacak bakanlığa ge- çirilmesine karşı çıküklanndan Bakanlar Ku- rulu'ndan geçerek hükümet tasansına dönüş- müş değildir. Oysa. Türkiye'nin bu konuda artık beklemeye durumu elverişli değildir. Kentleşmeye bir sahip bulmak zamanı çoktan gelip gecmiştir. Kentleşme ve yerleşme konu- îannda özeksel ve yerel örgütlenmeler konu- sunda geçmiş deneyimlerden ders alınmalıdır. Özellikle, çeyrek yüzyıllık ömürlü İmar ve İs- kan Bakanlığı ile iki yıldan az ömürlü Yerel Yönetimler Bakanlığı örnekleri ilgi çekicidir. • Bugün konuyla ilgili çok sayıda kamu kurulu- şu vardır. Ama olaya sahip çıkacak, yöneltiler üretecek. bunlann yürütülmesi için gerekli uygulama. planlama. eşgüdüm ve işbirîiğı or- tamını. koşullannı yaratacak çalışmalan izle- yecek, yol gösterecek. akçal. teknik destek sağlayacak ülke ölçeğinde özeksel bir örgüt yoktur. Kurulması istenen Şehircilik ve Ko- nut Bakanlığı'nın ana işlevi bu olmalıdır. . tmar ve İskân Bakanlığı deneyimi Yeni bakanlığın kuruluş ve görevlerine iliş- kin yasa tasansı hazırlıklannda 25 yıllık bir şüreyle kamu yaşamında varhğını sürdüren İmar ve İskan Bakanlığı"nm bu konudaki de- neyiminden çıkanlabilecek kimi dersleri özet- lemek isterim: 1- Bakanlık. özellikle imar planlaması çalış- malannda parsel düzeyindeki aynntılar için- de boğulmuş. olaym bütününü kapsayan yö- neltiler, yasal düzenlemeler için gercekçi çö- zümler getirmekte etkin bir rol oynaya- mamıştır. 2- Bakanlık, kamu yöneüminin genel özek- selci yapısından, yazçizciliğinden. aksaklı- klanndan uzak duramamış aşın özekselcılığe kapılmıştır. 3- Kent yönetimleriyle tlişkilerinde Ba- kanlık, ast-üst ilişkisine ağırlık vermişür. 4- İmar uygulamalan. düzenlemeleri ve ka- mulaştırma için eldeki ödenekler, fonlar partizanca kullanılmıştır. 5- Bakanlığa bağlı kuruluşlar olan İller ve Türkiye Emlak Kredi bankalannın kentleş- me. kentsel altyapı, kentsel gelişme yöneltile- rini uygulama örgütü durumuna girmesıni sağlayamamıştır. 6- 1969'da kurulan Arsa Ofisi. kuruluş amaçlannı gerçekleştirmekte yeterince ba- şarılı olamamış. kentleşmenin. endüstrileşme- nin. kalkınmanın gerektirdiği arsalann üreti- mini sağlayamamış, arsa pazannda düzenle- yici bir rol oynayamamıştır. YerelYönetimlerBakanlığıdeneyimi 1978"de CHP ağırlıklı Ecevit hükümeti döneminde kurulan ve bu hükümet dönemin- de yaşamını sürdürebılen Yerel Yonetimler Bakanlığı, başlangıçta çok i\i niyellerle kurul- muştu. Yerel Yönetim öz'erkliğinin arttınl- raası, yerel yönetimlerin her açıdan destek- lenmesi. güçlendirilmesi. katılımcı, etkın. de- mokratik, üretken. saydam belediyecılik an layışımn gelişip yerleşmesi yaygınUışmıısı amaçlanıyordu. Yerel yönetimlerin başkentte başvuracaklan, hükümet ve Meclis"te yerel yönetimlerin pazarlık gücünü arttıracak. ye- rel yönetimler üzerindeki gözetim ve deneti- min ussal bir biçime sokulması için yasal dü- zenlemeler yapacak, onlann birlikler yoluyla güçlenmesini özendirecek bu birliklere devlet desteği sağlayacak bir bakanlık kimhğine bü- rünmesi isteniyordu. Uygulama, bu bakanlığın kısa sürede yerel yönetimler üzerinde bir denetleme örgütüne dönüşerek yerel yönetim özerkliğini geliştir- me, yerleştirme amacından uzaklaştığını gös- terdi. Hatta belediye başkanlannın başku ba- kanlarla doğrudan ilişki kurmalannı bile ge- nelgeyle yasakladı. Yerel yönetimlerden çok belediyelerin bakanlığına dönüştü. Yerel yö- netim özerkliği. özekte böyle bir bakanlığın kurulmasıyla gerçekleşemedi. Bakanlığın ku- rulması yeni bir denetım düzeneği oluşturdu. Bu da özerklığin gelışmesini engelledı. Devlet yardımlannın partizanca dağıtılması engelle- nemedi. Özekten güdümlenen, yönlendirilen. yerel halkın duyduğu gereksinimlere. etkin katılımına dayalı olmayan birlikleşmelerin sonuçta başansızlığa uğradıkları özellikle hü- kümet değiştiğinde bakanlığın kaldırılması- ndan sonra daha iyi anlaşıldı. Sonuç Geçmiş deneyimlerin ışığmda. Türkiye'de kentleşmeye bir sahip bulmak. kentlerimizi içinde yaşanılmaz durumdan kurtarmak zo- rundayız. Bu amaçla, bir yandan kent yöne- timleri özerkleştirilmeli. güçlendirilmeli, öte yandan. gelişen yurt ve dünya koşullanna uy- gun yöneltiler geliştirecek. bunlann gerçekleş- mesi için gerekli planlama. eşgüdüm, altyapı. uygulama ve fınansman işlevlerini bir elden yürütecek bir bakanlık kurulmalıdır. Her tür- lü günlük. siyasal, duygusal hesaplar bir yana bırakılmalı. nesnel, biîimsel çözümlere hızla ulaşılmalıdır. PENCERE Salgın... ARADABIR VEDAT GÜN\ OL AhKûttür, Vah KüRür!.. Bostancı tren istasyonunun arkasında rastlaşıyoruz Na- ciye Yüksel adlı, yeşil gözlerinin ışıltısında insana güven veren, kafa dengi, dert ortağı dost ile. Ortak derdimiz, bu- günlerde şu: Nüfusu on milyonu geçen istanbulumuzda, çarşıda pazarda, şurda burda, otobüste dolmuşta, itile ka- kıla, horlana zorlana, süklüm püklüm durumlara düşen zavallının zavallısı yaşamımız üzerinde konuşuyoruz. Sa- ğımızı solumuzu ne kadar da kaba saba, hoyrat, saygısız insantar sarmış. Hele bunlann arasında, sayıları az da ol- sa, ne yoldan edindikleri bilinmez paralarla. aldıkları caf- caflı arabalara kurulan, pos bıyıklı insanlar en iğrençleri... Kültürün k'sinden payını almamış, çoğunluktaki insanla- nmızın yürekler acıst durumunu konuşurken, ne yapahm diyoruz, eğitilmemiş, eğitılememiş ınsanlanmız bunlar. Hiçbiririi bu durumları için suçlamaya ne hakkımız var ne de haddimiz. Ama bir de yüksek (sözde yüksek) öğrenim- den geçmiş bir bölüm insanımızın kültürsüzlükleri var ki, işte bu, insanda tiksinti uyandınyor. Peki, kültür kültür diyoruz ya, nedir kültür, ona bakatım, Amerikan filozofu, büyük eğitimci John Dewey'e göre kül- tür birçok etkinliğin çakışmasıdır. Bu etkinliklerin başlıca- ları şunlar. Yasa ve politıka, endüstri ve ticaret, bilim ve teknik, anlatma ve haberleşme sanatlart ya da insanların gördükleri bütün değerler ve değerlendirmeler. Asıl üstünde durulması gereken etkinlik, bence, bu so- nuncu etkinliktir, yani insanların gördükleri lüm değerler ve değerlendirmeler. Anlatma ve haberleşme sanatlan deyince insanın aklı- na ilkten, şiin, romanı, öyküsü, denemesi ve eleştirisıyle bir edebiyat dünyası yanında, heykeli, tablosu, müziğiyle güzel sanatlar evreni geliyor. değil mi? Bu dünya ve evrene girme şansına kavuşanlara kültür, bir cennet meyvesi gibi gelip konuyor yüreklerine ve kafa- larına. Kültür, bir bilgi, bir görgü ürünüdür kuşkusuz. Ama, bilgi yükü, bilgi hamallığı değil!.. Ünlü isveçli yazar Selma Lagerlof, bakın bu konuda, kül- türü nasıl tanımlıyor: Ona göre kültür, insanın öğrendikle- rinin hepsini unuttuktan sonra geriye kalan şeydir. Bu "geriye kalan şey" nedir dersiniz? Bence, insanın içine sindirdiği insan sevgisi. ınsan saygısı, hoşgörü, sağ- duyu, alçakgönüllülük, hakseverlik, bir de bağışlayıcılık. Kültürlü insan kendini bu konulardaki davranışlarıyla belli eder. Böylesi bir insana, daha çok olgun, bilge insan demek doğru olur. Bu olgunluğu yalnız okumuş insanlar- da buluruz demek yanlıştır. Nice okul görmemiş köylü, il- çeli, kentli yaşlı başlı insan, olgun insana rastlayabiliriz. Benim yakından tamdığım böylesi insanlar arasında bir AşıkVeysel var. Okumuş, bilgisini ve yüreğini dört bir yanına açan ve sa- çan, kültürlü denmeye hak kazanmış insanların başında, 39 yıl önce yitirdiğim Orhan Burian, Dr, Adnan Adıvar, Sa- bahattin Eyuboğlu, bir de (övünmek gibi olmasın ama) ba- bam gelir benim için. Dr. Adnan ve babam, eskilerin istanbul efendisi dedikle- ri insan tipinin canlı örnekleriydiler Bir zamanlar bu nite- lemeyi hak eden insanlar varmış ya da vardı. Şimdi böyle- si insanlan ara ki bulasın! Ne var şimdi, istanbul'un, sayıları gittikçe azalan bir avuç yerlisi dışında, doğu illerimizden çoluk çocuk, akın akın gelen cahil mi cahil, zavallı, savunmasız insanlarımız var orta'.arda, günlük yaşamımızı altüst eden. Kültürlü insan davranışlarında gosterir kendini dedim. Nasıl? önce şunu gözden ırak tutmamalr. Kültürlü insan, her şeyden önce. Bemard Schavv gibi, hoşgörülü, hiçbir şeye yukarıdan bakmayan, gerektiğinde kendi kendisini alaya alabilen, alçakgönüllü, amaonurlu bir yaratıktır. Nice önce, Şakir Eczacıbaşı nın Yeni Ufuklar'da yayım- ladığımız B. Schavv'ın güzel ve süzmesozlerine, Sabahat- tin Eyuboğu ile Gülen Duşünceler' adını takmıştık. O gün bugün düşünüyorum hep, kültürlü denmeye yakışır insa- nın gülen düşunceleri olan insan olduğunu. Kültür. bir kata, bir yürekçilesinden geçmeden. oyle pal- dır küldür elde edilen bir şey değildir. Düşün ve duygu çilesinden geçmeden bir insanın insan olabılmesi, hele hele kültürlü insan olabılmesi düşünulemez. Kültür • Saıtot 232 64 26 • 230 21 87 16-17-18 EKİM ÇADIR KONAKLAMAU SAROZ VÜRÜYÜŞÜ HER HAFTASONU VE GÜN'ÜBIRÜK DOĞA YURUYÜŞLERİ İ.F.K. GÜN BATMAOAN TAM PANSIYON 425 000- SAAT 19.00 D/VV SONRA 259 20 84 SONBAŞVURU !3 r.KlM1992 RKMDGERE fınoi Meşli bir tırtku, soğukkanlı bir cınayet. S &im 1992 Cvna gBniMMi Itiban» t Ştfti KENT - NUslık M5VDİPİCK B 7 Ç t t Ş A F « MmaMETnoSimmalınMl» \adakann nda bırv erler*- ulduVlarmı Telefonçaldı... Zirrr.. ^ Açtım, birtanıdık: - Sen bilirsin dedi, Maykıl neden kaçtı? - Ben ne bileyim? - Gazeteye bu yolda hiç haber gelmedi mi? Adam durup dururken neden gitsin? - Durup dururken gitmemiş, ses telleri bozulmuş, dok- torlar iyileştirememişler, şarkı söyleyemiyormuş, apar topar Londra'ya götürmüşler. - Sen onu benim külahıma anlaü.. - Ne demek istiyorsun? - Bu işte bir bit yeniği var... Telefon kapandı. • Kaç gün oldu Maykıl gideli? Yine de hep Maykıl konuşuluyor. - Neden kaçmış? - Hastalanmış... -Yokcanım... - Peki neden? - Bu işin içinde bir iş var. .. - Naal bir iş? - Yeterli bilet satılamamış, Maykıl'ın kafası fena bozul- muş, çekmiş gitmiş... -Olabilir... •k Maykıl lafı bitmiyor... -Öficelenmiş... - Neden? - Topkapı Sarayı'nda padişah tahtına oturup totograf çektirecekmiş, izin vermemişler... -iyi etmişler.. - Ne geri kafalı adamsın yahu!.. Düşün Türkiye için ne büyük reklam olacaktı... - Eh, işimiz padişah tahtıyla Maykıl'ın reklamına kaldıy- sa, çoktan hapı yuttuk demektir... -Maykıl... - Maykıl'ına başlatma!.. • Yoldan geçenler birbirlerini çevirip soruyorlar. - Siz bilirsiniz, Maykıl neden bizleri bırakıp gitti, boynu- muzbükükkaldık... Eskiden tiryakiler birbirlerini sigara kokusundan tanıyıp ateş istemek için yol keserlerdi. ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ - Affedersiniz, ateşiniz var mı? Şimdi önüne gelen MaykıK laşıyor; nüius da patladı ya insanlar sokaklarda, mey- danlardakarınca gibi... - Hay Allah, fırsatı kaçır- dık.. -Canım, yine gelir... - Gelmez, çünkü fena kız- dırmışlar; Topkapı'da tahta oturacakmış, oturtmamış- lar... YON RON HOWARD UZAK UFUKLARHadıkoy Osmantn: 8e«oqlu Ç SITl «TUS •336068?) ı 1 «0-1345-16 3M»15-2t« 2«69»îl •1QO-13 3C- 1 6 15-1900 21 45 ?43 75?6ı 11 30-14 00-16 30-1900-21 30 ı516266O1 n 00-1330-1600-1830-21 00 (572 186» 11 00-1330-16 15-1845-21 3C 1426 74 7») Ç 15-1515-18 15-21 15 .TANBUL 8ELEDİYES İJŞ EHIR TIYATROLARI Kodıkoy HoldunToner ^ B Goziosmonpaşa I Sohnesi(3490463) • Sohnesi(5786067) I Lyle KESSLER ÇIKMAZSOKAK ÇOCUKUR! TörVçesi-AliNEYZİ YĞnetefi.Geocay GÜRÛN (6-7-8-9-10-11 Ekim) Gûlsûn 5İREN AİLE ŞEREFİ Yöneten.Engin GÜRMEN (9-10-11 Ekim) Üsküdar FAujahipzade Celal Sohnesi (333 03 97) ŞeftkONAT HÜZÜNLÜ BİR KOMEDİ Yöneten . Eaşar SABUNCU (6-7-8-9-10 Ekim) Wilfy RUSSELL BİR KADIN Türtsçesi.SemraKARAMÛRSEL (11 EkimPızar) l Oyu» GûnUıi: Salr.2D.}0 - Çajıaml>j:15.0O-20.30 - Cuma.20.30 CuBaıUjin5.00-20.10 Pazaı:1S.W-1l.» GİŞELER.TİYATRO GİŞELERİNİN ÛIŞINDA VAKK0RAMA TAKSİM (MERKEZ) VE KAOIKÖY HAL0UN TANER (MERKEZ) GİŞEIİHİNOE DE BİLETSATILMAKTADIR. Vücuduı % 9O*«u oluşturan SU... Ve hcr an pattvnaya hazır. P1ERCE BROSNAN • YöntCHMSTlAN DUCUAY (SltMtt) 1573 «Mİ CSltlUl 11JUMV1UI UjN-lllB.lUfrl>J».lt»}l 15 lUUOUUtll.4UI.lS 2.HAFTA DAVtO F1NCHER ISItHU) n«-lUH4.»llX-21JO (J47U15) ınınM) I»5«5W) ANAHTAR M)\ 1I1IH\I/.\\KK I-JJH ( l.\l'T(l\ un nm/ıtıvlf UYGUNSUZ YOLLARSeyogl. KTOCLII 1251 32 40ı 12 15-14 30.16 45- 1900-Î1 15 OsmanotMtUl 12479665ı '1 00-1330-16«H830-21 45 . Odıko» »S» 13389076ı 1130-1415-1630-1900-3! 30 £ ANKtR* K T M M l 1425 74 78ı '2 00 1430-'?00-'9 15-J1 30 ~M MB.6l8Smi OAMIYBLOVER ıkılı yine buyuteyıcı. CEHENNEM StlAHl TETHM. WEAP0N T »;•« 2.HAFTA STUDIO tiyatro.g İ ile oyunculuk SEÇMEUR 1O-1 1 Ekim 246 77 25 258 69 87 ORTAKOY KÜLTOR MERKEZİ TAŞ YILLAR Yön-ffiHTAUSVOULGARIS THEMİS BAZAKA VENEDtK-En İyi Kıdın Oyuncu Jûrı Oıa Ödûlû SEIANİK-En )y> Fılm. En )yi Yönetmen, En lyı Kadın Oyuncu 13.00-15 30-18 00-20 30 DEVLET TİYATROSU AWA BUı UK SALON 251 56 00/254 Cml 2130, Poıor: 14 00.19.00 Aziz Nesin YA$AR ME YAŞAR NE YAŞAMAZ Yönoten: Kenon t>ılc Müzik: Timur Selçuk 10.11, 17, 18 Ekim 251 56 00/254 Cml 19 30, Poıar 16.00 TAKSİMSAHHtSI 249 69 44 Sal, (of, Per. (um: îfl 30 Cmt: 15.00 ÎO 30. Poıoı 15.00 Borbora Schottenfeld Türkçeu Sevgi Sanlı YEDİ KADIN p*iw Yöneten: Engin Cezzor Müzik: Cem Idız Koreogran.Aydın Teker 0LUM TUZAGI TurVçeıi: Hole Kuntoy Yoneten Kortal Tibet 10,11 Ekim • Polrick 50ıkind KONTRABAS Türkçeii Hale Kuntay Yöneten: Mehn Belgin 17,18 Ekim AYRICAftltETyaiŞ: VakİOToma Tobim: 251 15 71 VokWmo Suod™.: 360 90 90 G l t i D S 5 9 95 60/U 04 AKM09A TİYATROSU 2515600/254 5o!,Çor,P«,(um 19.00 Cmt 15 00,1900 Paıor 15.00 »tvon Orkeny KEDİ OYUNU TürVçeji: Forvk Eriöz Yöneten: Con Gürzop 13.14,15,16.17,18 Ekim VIIOIISMAVITIYMROSU 249 69 44-25830 80 Coı.Pet, Cum 19.00 ROOTS Cafe - Bar iiliklalCod.MtSok.No.2t) Beyoğiu Alo.244 22 70 BLUEŞ KONSjRİ 8 Ekim Perşeınbe 19.00 CANLI MUZİK P.tesi-Çaıj.-Cuma CAMPANELIA Salı-C.tesı SİLBNT SCRE4\M Saat-.2l.00 Her Cumo-C.tesı Reggae Party REKLAM FİLMİOAĞIT1M1NDA 249 50 33 y ORESTEİA Turkçesi: Ebru Sonuç Yön: Mustafo Avkıron 7,8,9 Ekim Alekıonder Gelmon YÜZYÜZE Türkçesı Belai Pokjoy Yön: Çehn Ipekkaya U;i5,16Ek.m r Sinema Tiyatro Gösteri 232 64 26 230 21 S7 ISTANBUL 1 BÜYÜKŞEHİR BELED1YESİ1 CEMAL REŞİT REY KONSER SALONU 7 Ekim 1992 Saat 19.00 SOFYARADYO SENF0NÎ OBKESTRASI Şef: Vaasil KAZANDJtEV Solist: Evgenia Maria POPOVA/ KenuM Wagner, Mendelssohn, Çaykovskı Açılt* Konasri: DovettyeU 8 Ekim 1992 Saat 19.00 SOFYARADYO SENFONİ ORKESTRASI Şef: Vassil KAZANDJİEV Solist: Ivan DRENIKOV/Pıyano Greshvuin, Grieg, Vladigerov, Ravel Biletter: 8O.0OO.- «0.000.- 40.000- 10 Ekim 1992 Saat 20.0O EUSABETH LEONSKAJA (Piyana Betttah) Beethoven, Chopın-Mussorgskı BUetkr: 60.000.- 40.000.- 30.000.- 11 Ekim 1992 Saat 15.00-20.00 TÜRKUAZMODERN DANSTOPLULUĞÜ Sanat Ybnetmeni: Aysun ASLAN Koreograflar: Dilek EVGİN, Duygu AYKAL, Selçuk BORAK, Aysun ASLAN BUetler: 75.0O0.- «M.OOO.- 50JNM.- 12 Ekim 1992 Saat 19.00 BRUNO LEONARDO GELBER (Pıyano Resılaü) Beethovtn Programı Biletlen «0.000.- 40.000- 30.000.- 13 Ekim 1992 Saat 21.OO AKBANKII. ULUSLARARASI CAZFESTİVAU Cassandra Wüson Quınitt BiUtler: 40.000.- (Her yer •jnı flyat) Bil*t Satif Y«rl*rix Mnvkfilar* % SO in<*rim) BilaAar 2 Ekim Cuma oünundan ıt\bar«n Kvrgün taat: 10.00 iU 18.00 araıı yvkando bJırhlan gıjsUfdso t»min »ctUfcnlır SATILIK G.O.Paşa Bağlarbaşı'nda2 katlı dükkan 400 metre Tel:5810938 DOSTUM MOZART Nadir Nadi 8. bası 10.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yoymlan lürkocağı Cad. 39-41 Coğaloğlu-İstanbul Ödemeli Dr. FRITZ KÜRTLERİN TARİHİ Turkçesi: Sinan Şanlıer Tiirkçede ilk kez eıklı. Genel Dagıtım: Kabalcı Dağıtım, Başmusahip Sok. Talas Han Kaı. 1, Tel: 522 63 05 CAĞALOĞLU-İSTANBUL Yayııüayan: Hasat Yayınlan P.K. 1384SİRKECÎ-İSTANBUL -Elin ne idüğü belirsiz heri- fi, yüce sultanımızın tahtına neden otursun? Maykıl'ın po- posu şimdiye dek taht gör- müş mü? - O zamanımızın padişahı-', dır... -Ağırol... - Çağımızın sultanıdır, me- gastarıdır, imparatorudur, krallar kralıdır Ben Maykıl'a kesiğirn. Dünya gozüyle bari bir kez görseydim; gözüm açıkgideceğim... Yaşlı genç, kadın, erkek, kız, oğlan, şöyle böyle homo momo, herkeste Maykıl sal- gını... Terslenenler de ağır bası- yor; üstüne üstüne gidiyorlar; - Elin keieresi Osmanlı pa- dişahının mübarek tahtına pis kıçıyla oturamaz... - Maykıl'ın kıçı neden pis- miş!. - Kefereler doğru dürüst ta- haretlenmesini bilmezler; herıf iyi ki defolup gitti... • Maykıl, bir kez rtayatımıza girdi, artık çıkamaz, kaçıp git- se de içimizde yaşıyor... Maykıl 'in'... Akıl 'out'... AMASY A KADASTRO MAHKEMESt'NDEN tLAN E;K1SNO:I991 135 KararNo 1991 174 Hakım: Hüsevın Necaü Aksoy. :?657 Katip- Semra Aksakal Davacı. Orman Işletme Müdürlü- âü. Amasva Vekilr. Â\ Fırdevs Göztaş. Amasya Davahlar 1 - Gulsün Kol. Hasan Kıa. 2- Mehmet Kol. Osmanoğ- lu. adresi meçhul. Du\a: Kadastro tesbitinın ıptali Da\aT.:3 12 1990 K. Tarihr. 12 7 1991 Par^l. 1246.1250 Mahkememızden \erilen 12 7 1991 gün. 1991 1?5 E-1991 174 Vv. savilı karan davacı \ekilinin açmı^ olduğu davamn kabulüne. Ormanözü Kûyüne ait 1246.1250 parsel sayılı taşınmd2İann. Ko- misvon kararlannın intikali ile Orman otarak Hazme adına ta- pu>a kayıt \e lesahne. ve davah- lann zJİyetlıkle ilgili ıbaresinin beyanlar hanesinden silinmesine 2.200.- lira bakıye harcın davah- lardan müteseisılen alınarak Ha- /ıncyc gelır yazılnıasına. davacı vckilinin yaptığı 280.000- lira yargılama ideri ve 14.000.- lira öc- relı vekaletın davalılardan müte- selsilen alınarak davacı Orman Idaresine verilmesine karar veril- dıği davalılardan Mehmet Kol'un adiresimn tesbn edıiememesı nede- nı ile karar lebli^edılemedığınden i^ bu ilamn yayıın lanlıinden ili- baren 15 gün sonra kesinleşeceği ilanen leblığ olunur. Basın 50441 TURK KALP VAKFI Muayene ve Kontrol için 275 12 44 - 248 58 66
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear