23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4EKIM1992PAZAR CUMHURİYET SAYFA 13 BURNUMUN KENARI Gaziuntep'trsıı hoınıııa kaışılık okul «atıinıış. Ho-ıına «lcıııeınişler. "Sıı Ir-ti-i sıı volumla kırılır* «live. kurtarılmış sayfa BURNUMUN Oteki KENARI lliikiiııift. (Ma^anü>tü I laliıı ıızatılması i«;in TBMM'yo öiM'rjîf v«*rmiş... Ola^aıı labii... • Adam da doğal olarak 'ordu kışlasında' diyor,pekine desin?.. Adamın bi niyeti varsa soruyu şöyle cevaplayabilir. "Önemli bi şey değil canım... Yarın birliklerimiz, Meclis'e öğlen yemeğine gidecek.. Ucuzmuş da..." Bizce, akh olan ya da olmayan bir general, bu günlerde 'darbe'filan yap- maya kalkışmaz! Eskiden hu iş kolaydı. Kap TRT'yi, yap darbeyi.. Ya şimdi? Sıkıysa 5-10 özel TV'yi ele geçir, uydu muydu ayağıyla kimin nere- den yayın yaptığı belli değil. Haydi ele geçirdik diyelim. Sonra? Ne yaptıysak "demokrasi^yi daha büyük yazmayı beceremedik! Ne yaptıysak demokrasıyı daha büyük yazmayı be- ceremedik. Bu 'darbe' lafını kim çıkar- dı yahu? Ortada fol yok, yumurta yok. Enflasyon var, anladık. ama bu 'dar- be' lafı nereden çıktı. Neden ortalıkta dolaşıp duruyor. Anlamıyoruz. Milli gazetemız, Hürnyet magazin vari: bir bakışla bu konuyla ilgılı 'ortalığı bu kadın kanştırdı' dıye koca- man bir manşet atmış. Altı- na Dail Telgraph gazetesı- nin muhabın Ambenn Za- man"ın fotoğrdfını koymuş. Neymiş efendım. bayan Za- man. gazetesine "Türkıye'- de darbe lafı dolaşıyor" diye bir haber geçmiş. Yahu bundan normal ne var, her gün köşelennizde bunu yazıp duruyorsunuz. Kadıncağız da bir şey sanıp, bunu haber yapmış. Yalnız gazeteciler değil. biz, mılletçe her şeyi ayağa düşür- meye meraklıyız. Bu gıdişle "darbelerimiz de" ayağa dü- şerse hiç şaşmayın. Demokrasiyi seçımden seçı- me hatırlayan bır millet ola- rak acaba neden 'darbe'yi bu kadar sık hatırlıyoruz' Elimizden gelse 10 yılda bir değil 10 ayda bır darbe yaptı- racağız. Frr- 'Yaptıracağız' diyoruz. Çün- kü önce ortaya 'darbe' lafını atıyoruz. Sonra da genelkur- may başkanına soruyoruz... Adam da doğal olarak 'ordu kışlasında" diyor, peki ne de- sin?.. Adamın bi niyeti varsa soruyu şöyle cevaplayabilir. "Önemli bi şey değil canım.. Yann birliklerimiz, Meclis'e öğlen yemeğine gidecek. Ucuzmuş da..." Bizce, aklı olan ya da olma- yan bır general, bu günlerde darbe" filan yapmaya kalkış- maz! Eskiden bu ış kolaydı. Kap TRT'yi, yap darbeyi.. Ya şimdı? Sıkıysa 5-10 özel TV'yı ele geçir, uydu muydu ayağıyla kimin nereden yayın yaptığı belli değil. Haydi ele geçirdik diyelim. Sonra? Sonra ordunun içinden iri gö- ğüslü 'kazma' spikerler bulup çıkar. Bunlar, milli güvenlik konseyinın bildirileri arasında ekranda ara endam, 'alo 900... Bizi arayın. bir koyup bin kazıyın' dıyecekler. Yoksa halkımız sızi dinlemez de iple- mez de. Öze! TVIerden sonra sıra "dare" ıcabı 20-30 özel radyoyı ele geçirmeye gelecek: Oraya da Amerikan aksanıy- la mıllı Türk dilinin bırliğini ve bütünlüğünü bozan "yup- pie'ler bulmanız gerekecek. Ordumuzun içinden, gızlı iri göğüslü 'kazmalar' bulunup çıkanlabilir. ama Amerika"- dan yardım almadan bu yup- pieleri bulunabileceğini san- mıyoruz. Bizce demokrasımızın tek gü- vencesi vardır. O da milletı- mızın sandık merakıdır. Ama milletımiz, bu sandık konu- sunda bile, "bu dünya ve öbür dünya' gibi garip bir çıfte slandarda sahiptir. Bu dünyada, 10 yılda bir ara da olsa mutlak demokratik bır seçim sandığı ıster. Bir eşek bıle seçecekse bunun dar- beyle gelecek olanını değil, kendi, sandı tercih eder. Öbür dünya ıçm de son model bır Hıristiyan otomobilı alır. Camına "huzur İslamdadır' çıkartması yapıştınr, sonra da o Hırıstıyan arabasıyla huzur ve lüks içinde bir "trajik ka- zayla' öbür dünyaya gıder.. Evet, demokrasimızın güven- cesi 'sandık merakhsı milleti- mizdir. yoksa milli basınımız değil. Ama hep merak etmişizdır, acaba bu sandık merakhsı milletımizin kaçı arabasının camına 'huzur demokraside- dir' çıkartması yapıştınr?.. İsmail Gülgeç Ozal'm hayalindeki genel başkan Ö2al'ın aradığı genel baş- kan adayı 1 Ekim tarihli gazetelerde bütün detay- lanyla yer almaktaydı. Bizce, bu haberin gerçek olmadığı konusunda kımse teminat veremez. l)Vefalıolacak... 2) ANAP felsefesini sa- vunacak... 3) Özal ailesine eleştirileri göğüsleyecek...(Yanlış anlamadık değil mi? Ozal ailesinden gelen eleştirile- ri değil...) 4)Risk almasını bilecek... 5)Biraz muhafazakar, bi- raz liberal olacak... (Bunun nasıl olacağını da anlayamadık biz. Ama, büyük bir elastikiyet ge- rektirdiği kesin...) 6) Kızdığını ve küstüğü- nü belli etmeyecek... 7) Lüks yere de gecekon- duya da gidecek (Yani öyle "ben zengıni seve- rim' filan demek de yok...) 8) Kapısı herkese açık ola- cak... (Uzaktan bakınca- ne yaptığını iyice gö- rebüsinlerdiye...) 9) Az ve öz konuşacak- (Çünkü hata yapmaya çok elverişli bir konum bu...) 10) Hatasını kabul ede- cek... Liste burada son buluyor ...Ama, biz elbette bun- lann yeterb' olmadığı kanısındayız.Daha ne mı yapsın adam? Ee. bu ka- dannı yapan, onu da ya- par. Ha, bi de, neden Sayın Ozal'ın yeniden ge- nel başkanhğa aday ola- madığını anladınız mı? No coııııııeııtî Yoruııi vok! TEST Ne kadar kahramansınız? Dokuz yüz dokuzyüz doksatı dokuz dokuzyüz dokuz kez üzerine konu- şulmuş, ama ucuz, kolay ve pratik olmadân nasıl kahraman olunacağı bulunamamış. Biz de ölçmek istiyoruz. Bakalım siz ne kadar kahra- mansınız? 1# Diyelim üniversitenin birinde öğ- retim üyesisiıüz. Ve sizden 'gece üniversi- tesi'nde ders vermeniz isteniyor. Ne yapar- sınız? (a)-Şıddetle karşı çıkanm. "Ünıversite her şeyden önce bir araştırma kurumu- dur" derim. Hatta gerekırse istifa ederim. (b)-"Bu gece doluyum" derim. Kendimı naza çekerim. Sonunda da sadede gelip "iyı de hoca, bızim bu işten kazancımız ne olmak?" yollu sorularla vaziyeti kur- calanm... Anlaşılnıası olanaksız ama ne yapıcaksınız işte, ALIŞKANLIKLARIMIZ (a)-İlk atakta rakıbimı ceza sahası içinde düşürüp penaltıya sci>cbıyet veririm. Pe- naltıvı kurtanp takımın 'moral motivas- yonunu' (bu lafı da çok sevenm) zirvelere çıkannm. Benim takıtnım kesin turatlar! (b)-Sakatlanıroyunc' ıcıkanm. (c)-Hakemle kavga edennı. Onun i.ne ol- duğunuherdildetelaffuzedenm. Baktım oyundan atılmıyorum, bu kez hakemi döverim. 3 yapıp, edip bu ışe çanak tut- sine izjn vermiyerek muhab- mak... beti ılelebetlendirmek... • Tank sesiyle uyanmak... Bundan on yılda bir en az bı tane almak... Arası uzayınca, yadırgamak... Fırsat yarat- mak... Haber yaratmak... Ne • Her yere sağ ayakla girmek (otobüse. minibüse, eve. uça- ğa. işyerine. hayat mekteplerı- ne vs.) ama buna rağmen bi yere gidememek ve her neden- se bu alışkanlığı sürdüımek... • Lafın sonunun gelmesini bekleyememek. hemen mü- dahale etmek, boylece karşın- daki insana ayıp etmek, lafın sonunun hiçbir zaman gelme- • Araç sahiplerinin bir alış- kanlığı, yol verilecek pozis- yonda hız arttırmak. böylece yol vermemek, sonra eğılip dı- kiz aynasından arkadakınin haleti ruhıyesinı kesmek, bun- dan tuhaf bır zevk almak, sonra da stresten yakınmak... • Ormandakı "büyuk ezer' kuralmı trafiğe uygulamak, bol mıktarda şehit vermek. buna karşın, pışmanlık duy- mak, ama hemen unutmak... • Yalan söylemek. buna her- kesı mandırmak ve hatta ken- din bile inanmak, böylece ta- nhı yeniden yazmak... • Birinı seçmek ve sonra ona küfretmeye başlamak. sonra bi daha seçmek ve ona yeni- den küfretmeye başlamak. sonra o iki defa seçtiğını yine seçmek... Aa'.. Eşeğin şeyine su kaçırmak artık yani... (c)-"Bu kadanyla bu memleket bi yere gı- demez beyler" diye vaveyla kopannm. Gece yansı üniversitesi ve sabaha karşı üniversıtesi önerilerini geliştiririm. Bu projelenn 90 öğrencili sınıflarda eğitim yapan ilkokul öğrencilerine de uygulan- ması içın bakanlıkla yazıştrım... 2#Di\elim ki bir futbol takunının kakcisisiniz ve Avrupa Kupası'nda takımınızm tur adaması neredeyse imkânsız. Ne yaparsınız? •Diyelim ki. bir ordunun başkcn mutanısınız. Ve ordunuzun o maçı (par- don) savaşı alması an meselesi. Ama bu iş çok kola\ olduğu için (çünkü şartlar hiç de adil değil) kahramanlaşmanız olanaksız. Ne yaparsınız? (a)-Onlann safına geçer kendi ordumla savaşınm... (b)-Düşmanın üzerine atom bombası atar, onlan yok edenm. Nasil c • herkes kazanandan yanadır. Hiç bırak- mazsam, iş tarihçilerin süslu ^a.unlerine kalıyor... Onlar da beni görür sanınm... (c)-Kaza kurşunuyla ayak başparmağımı vururum. Şehit olamazsam da gazı ola- rak emekli maaşım garanti. TARİHTE HER HANGİ BİR GÜN Mümtaz Ankan DEĞERLENDİRME TERORlSr TARZANL Gı SUGUN, TBGZAM, O/ZM4V SEKÇfS/ Td üTUKlAAJMtŞrf. ALteOC AAUA>'£- &q£Ç/A/, AŞI- Agt A , , Ç O j NI ALMtşrt. r/tezan OLOUSÜ YOUJMCA*:/ ı i KAgÜL GöeM£ytUC£ HAPSI 8OYLAM(Çrf. ZA YAe&LANr&K£NMAHKeM£r4 ORMANIN MANEVİ ŞAHSİYETİNt TAHKIIt l/E TEZYlF E7M£<TaN VE TEMEL OŞMAN MZAMlA&NI PEVlfZ- MEYE MATUF EyL£MLE& NE&ENİYLE 1S y/L AĞlH ;Y&CA,S3.333.333TL P#&1 C£Z4S/H( fS T?>Azs/rr& OOEMEYE MAHKUM Hep A diyenler: -Siz kahramansınız. Aynanın karşısına geç\t 40 kez bunu tekrarlaym. Değilseniz bile olacaksımz. Size 'salak' diyenlcre ku- lak asmayın. Onlar akıllı da neye yarıyor yani? Hep B diyenler: -Siz kahraman değilsiniz. Ama maşallah haliniz vaktiniz yerinde. Parayı bastımz mı gelsin kahramanlar, gitsin kahramanlar.. Hep C diyenler: -Kardeş, bi bize uğrasanız da bi kaç şey danışsak size Siz sakın politikaa filan olmayasınız? Öbürlerini bilmem ama ben size hayramm bilmiş olun. Kemaı Gökhan 1
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear