Catalog

CUMHURİYET/12 HAVA DURUMU Devlet Meteoroloji işleri Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre; Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu: nun kuzeydoğusu sağanak yağışlı, diğer bölgeler açık Adana Adapaan Mıyaman Afyon AJn Antera AntaKya Antaiya A A A A Y A A A V A A A A A A A A B A 13 TEMMUZ 1991 TURKIYE'DE BUGÜN 37° 24° Dtyarbakır 32°20°Edıme 38° 23° Erancan 31° 14" Emrum 29° 13° Estoşetnr 32° 16° Gaaantep 32" 24° Gıresun 37°23°GumüştıafieY 30° 15° Hakkân 38°23°lspam 3*> 1«° Istanbul 32°20°lzmır 25°19°Kan> 30° 19° Kasamonu A 30°13°Kayswı 34° 19° Kjrtdarefi 32°22°Konya 3T> 12° Kütahya 35°23°Malatya 38°24°Maresa 35° 18° K Maraş 22° 16° Mefsın 24° 16° UuOla 32°16°Muş 38° 24° l»ıö<le 27°21°Ortu 27°15°Rıa> 32° 16° Samsun 32° 17° Sıırt 30°20°Sınop 36°24°S«as 24° 12° Jstortaj 30° 12° Trabzon 32°13°lunce« 35° 19° Uşak 34° 17° Van 32° 15° Ytagat 35°2O°ZonfluMa* DUNYA'DA BUGÜN Amsffifdam Amman Atna Bağdat Barcelona Y 24° A 36° A 35° A 42° A 33° A 27° Belgrad A 34° Berlın A 29° Bonn A 30° Brükse! Y 23° Budapeşte A 32° Cenem A 29° Cezayır A 35° A 42° Dubaı A 41° Frankfurt A 30° urne A 34° Hetenlc B 22° Kahıre A 32° Kopenhag <• 26° Köln A 31° Lefroşa A 34° Lenıngrad Loffltra Madnd Mıiano Montreal Moskova Munıh N e * York Oslo Pans Prag Rıyad Roma Sotya Sam leiAm Tunus Varşova Venedık Vîyana ZOnh A Y A A 22° 23° 35° 32° POLİTİKA VE OTESİ MEHMED KEMAL A 24° A 30° V B A A A A A 22° 23° 28° 42° 32° 32° 36° Artvın geçecek. Hava sıcaklığı Resim Öğretmenleri... Bir dergide, ressam Muhittin Sebati'nin Paris'ten döndükten sonra (1928) Ankara Erkek üsesi'ne resim öğretmeni olarak atandığını okudum. Kısa bir süre öğretmenlik ediyor, sonra Heybeliada Sanatoryumu'na yatırılıyor; demek verem. \ferem olmasa sanatoryumda işi ne? Ankara Lisesi'nin orta kısmına 1933'lerde geldim. Demek benden beş yıl önce okuldan ayrılmış. Eskilere sordum, bilen çok az... Zaten çok yasamamış, 1935'te de ölmüş. Dergide resim olarak bir naturemorte'u var. Bir palto, üstünde bir kaşkol, bir şapka, bir eldiven. Bu naturemorte da Resim ve Heykel Müzesi'nde imiş. Ferit Edgü koleksiyonunda belki resmi vardır. Benim lisenin orta kısmına gelişimde resim öğretmenimiz Refik Epikman'dı. Epikman da Paris'te okumuş, dönüşünde bizim okula gelmişti. Ankara Lisesi'nin bir özelliği vardı; Avrupa'da okumuş ne kadar seçkin öğretmen varsa önce burada bir süre öğretmenlik eder, sonra başka yerlere dağılırdı. Bu hocaların çoğu ya üniversitelerde profesör olmuşlar ya milli eğitimin yüksek katlarına gelmişler. Resim ve müzik derslen ortaokulda çok önemliydi. Dersler öğrencilere sevdirilirdi. öğrenciler müzelere ve konserlere götürülürdü. Müze dediğin, bir etnografya müzesi, konser de Cumhurbaşkanlığı Orkestrası... Resimden de müzikten de sınıfta kalma korkusu yoktu. Belki bundan sevilirdi. Refik Epikman derse girdi mi resim üstüne bir şeyler anlatır, sonra kürsünün üstüne ya bir testi ya bir sürarıi ya bir vazo koyar, "Hadi bunun resmini yapın!.." derdi. İlkin böyle resim mi olur diye dersi yadırgardık, ama sonra yavaş yavaş alışırdık. Kendi de boş durmaz, resim yapardı. Ders bitip de zil çaldığı zaman, yaptığı resmi bırakır giderdi. Hoca, daha kapıya ulaşmadan fırlar, bıraktığı resmi kapmaya çalışırdık. Kim kaparsa resim onun olurdu. Bende bu resımlerden birkaç tane vardı, ama kimbilir ne olmuştur, yitip gitmlştir. Bir ortaokul öğrencisi resimden ne anlar? Müzik öğretmenimiz de Necdet Remzi Atak'tı. Sonra ülkemizin en ünlü kemancısı oldu; Devlet Konservatuvarı'nda öğretmendi. Konservatuvarın adı o yıllarda Musiki Muallim Mektebi'ydi. Cebeci"de taş bir yapıydı. Kimbilir şimdi ne oldu? Bu okul daha sonralan tiyatro ve operayı da bağnnda barındırmıştı. Sadece kültür ve sanat derslerinde değerli öğretmenler yoktu, fen derslerinde de vardı. Rzik, kimya öğretmenlerimiz ileride kurulacak olan üniversitelerin de özünü oluşturuyorlardı. Flzikçi Rifat, Kimyacı Hayri gibi öğretmenler okul dışında ünlüydüler. Anlatırtar, Yedek Subay Okulu'nda yüzbaşı geçkrnce bir öğrenciyi sınava çekerken kimyadan bazı sorular sorar. Geçkince ögrenci de yüzbaşıya yanıtlar verir. Ancak bu yanıtlar kitaptaki yanıtlara uymaz. Yüzbaşı ile öğrenci arasında tartışma çıkar. Sonunda yüzbaşı dayanamaz, "Ben bunları Kimyacı Hayri'nin kitabından aldım" der. "Ben Kimyacı Hayri isem benim krtabımda boylesi sorular yoktur." Azıcık tartışmadan sonra yüzbaşı, karşısındaki öğrencinin Kimyacı Hayri okluğunu anlar, özür diler. Ankara üsesi'nden benim bikjiğim çok şair çıkmıştır. Anımsadıklarım, Orhan Veli, Oktay Rifat, Melih Cevdet, Ankara Lisesi'ndendir. Onlardan önce Faruk Mümtaz gelir. Ardından sayacağım şairler arasında Fethi Giray, Suat Taşer, Suphi Tashan vardır. Lisede iken şıır yazan, sonra politikaya bulaşmış ve bir daha çıkamamış nıceleri vardır Şair kısmı edebiyat hocasını hiçbir zaman unutmaz; bundan olacak, edebiyat hocaları hep gün ışığındadır... unutulmaz! artmaya devam edecek. RÜZGAR: Akdeniz ve günbatsı ve lodos, diğer denizter yıldız ve poyrazdan 24 kuvvetinde saatte 416 mili hızla Van Gölü: Açık geçecek, rüzgâr kuzey ve doğu yönlerinden hafif esecek, göruş uzaklığı 10 km dotayında bulunacak. ^ •yaOmuflu ,|£SisJı Balıkesır Bılecn BıngSI atfıs Bdu Bursa CanaMale Çonjm Denai V f*jgF Ankara A 27° A 32° A 27° A 28° AaçıkBbuluBuGgüneşlıKkarlıSsısiıYyaJmurtu BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ "Ufak iş bizimkisi / Asıl en kötüsü / Bilaek, bilmeyerek / Hapishaneyi 'ın kendi içinde taşıması" (Nâzım Hikmet)... Duvar içinde bırakılan oyuk bölüm. 2/ Deri, göz ve kulakburunboğaz enfeksiyonlannın tedavisinde kullanılan antibiyotik. 3/ Aristoteles'in şiir anlayışından abnan ve sanat yapıtını dünyanın bir taklidi olarak tanımlayan terim. 4/ Çiftlik uşağı... Türk müziğinde bir makam. 5/ Kesintilerden sonra kaian miktar... Herhangi bir durum karşısında duyulan öfke ya da ruhsal gerginlik. 6/ Sığır sürüsü... Şaşma belirten bir ünlem. 7/ Bir nota... Güzel sanat... Lezzet. 8/ Uygun bulma, tasdik... Bir ilimiz. 9/ Aptal, sersem. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ "Usanmaz kendini bilenler halka hizmetten / Müriiwetmend olan mazluma el çekmez iânetten" (Narruk Kemal)... Yeterince aydınlık olmayan. 2/ Bir soru sözü... Ev giysileri ve sabahlık yapımında kullanılan dökümlü kumaş. 3/ Bademden yapılan bir şerbet... Tüzağa düşürülen şey. 4/ Suda yaşayan tekhücreli yaratık... Utanma, sıkılma. 5/ Yan... Pişmiş topraktan eşyanın ya da yapı gereçlerinin üzerine çekilen koruyucu camsı tabaka. 6/ Osmanlı padişahlannın makam koltuklanna verilen ad... Baryumun simgesi. 7/ Bir ay adı... Jokeylerin giydiği kenarsız başlık. 8/ Bir adın ya da sözcüğün baş harfi. 9/ Gri renkli, sise benzeyen fakat yere kadar inmeyen bulut tabakası. Yöksek Ögretim Kunılu, üniversitelerde dört yıl boyunca okutulan Türk dili derslerinin ders saati bakımından yeniden düzenlenmesi işini yeni bir kararla fakülte kurullarına bırakmıştır. Fakülteler, Türk dili derslerinin öğretim süresini en az bir yıl olmak üzere bölüm başkanlannın önerileri doğrultusunda yeniden belirleyecekler ve önümüzdeki öğretim yılından başlayarak uygulamaya koyacaklardır. Türk dili dersleri, konulduğundan bu yana özellikle öğrencilerin yoğun yakınmalanna ve eleştirilerine konu olmuştur: Kuru dilbilgisi öğretimi, uygulama eksiklikleri ve yetersizlikleri, sınıfların kalabalıklığı vd. Durum böyleyken Türk dili derslerinin bir ya da daha fazla yıl okutulması konusunda karar verilmeden önce bu derslerin içeriği (programı, ders kitaplan, işleniş biçimi...) konusunda uzmanlar arasında yoğun bir tartışma açılmalıdır. Çünkü gerek bugün vüriirlükte olan çerçeve program gerekse bu programa uygun olarak hazırlanmış bulunan ders kitaplan kuralcı dilbilgisi anlayışını yansıtmaktadır. Çokluk Türk Dili ve Edebi>aU bölümlerindeki öğrenciler için gerekli bilgileri içeren bu derslerin öğretim/öğrenimi uygulamada amaçlanan sonuçları (dili kullanma becerisini) vermemektedir. Bunun en güzel kanıtı olarak öğrencilerin yazüı sınav kâğıtkrı ile kimi yüksek lisans ve doktora tezleri gösterilebilir. Başta yazım yanlışları olmak üzere çeşitli tümce yanlışları ve bozukluklan, paragraf kavTayışının bulunmayışı, akıl yürütmele Kahıre» IAKT1SMA Cniversitelerde Türk Dili Dersleri rin gerektiği biçimde düzenlenip sıralana ler aracıüğıyla canlı, sözlü tartışma ortammayışı, en sıradan bir yazıda bile bulunması ları da yaratılabilir. Bilimsel bir araştırma zorunlu olan girişgelişmesonuç düzeninin metninin nasıl yazılacağı konusunda da öğgözetilemeyişi, yararlanılan yazılı kaynak rencilere sağlam temel bilgilerin verilmesi larm nasıl belirtileceğinin bilinmemesi... de gerekmektedir. Öğrencilere verilecek küöğrencilerin yazılı ürünlerinin en sık kar çük araştırma ödevleri aracılığıyla kuramşılaşılan eksiklikleri ve yanlışlıklandır. Dik sal bilgiler uygulamaya sokulmaüdır. Uykati çeken bir başka eksiklik de öğrencile gulamayla bütünleşmeyen kuramsal bilgirin yazılı ve sözlü anlatımlanndaki söz da ler özellikle dil öğretiminde boşlukta kalır, ğarcıklannın son derece yoksul oluşudur. zamanla da unutulur gider. özetle, ne yazık ki öğrencilerimiz meramBöyle bir programın hazırlanmasında larım sözlu ve yazılı olarak bir türlü anlaTürk dili uzmanlanmn yanı sıra dilbilimtamamaktadırlar. Hiç kuşkusuz özJenen cilerden, eğitimbilimcilerden, dil felsefecidurum, öğrencilerimizin, üniversite sıralalerinden de özelh'kle yararlanılmahdır. Üninna gelene kadar anadilini iyi biçimde kulversitelerimizde yetkin bir Türk dili proglanma becerisini edinmiş olmalandır. llk ve ramı hazırlama sorumluluğunu üstlenebiorta öğretim sıralarında başanlamadığı lecek çok değerli bilim adamlarımız var. içindir ki üniversite sıralanna taşınlan Türk Yeter ki onlardan yararlanmayı, onlarla işdili öğretimi son fırsat gibi görünmektedir. birliği yapmayı bilelim. Bu aşamada yapüacak ilk iş, bu derse ilişkin çerçeve programın yeniden, siyasal ve Üniversitelerimizde bu içerikte bir progideolojik kaygılardan uzak, bilimsel anla ramı olan Türk dili derslerine gerçekten de yışla, akılcı bir biçimde düzenlenmesi olma büyük bir gereksinme vardır. Türk dili dershdır. Sözgelimi bu yeni programda ilkin ge leri zengin içeri.kli bir programla gereksiz nel dilbilime (sesbilgisi, sesbilim, biçimbi bir " y ü k " olmaktan çıkarılabilir, bilim bm, sözdizimi, anlambilim) ilişkin temel yapmanın vazgeçilmez koşulu durumuna bilgiler verilebilir, ardından da bu dallar getirilebilir. Burada söz konusu ettiğimiz açısından Türkiye Türkçesi ele almabilir. yeniden yapılanma göz ardı edilip sadece Metin okuma/anlama/çözümleme çalışma öğrenim süresi üzerinde yapılacak biçimları bu bilgiler üzerine ancak temellendiri sel/sayısal değiştirmeler hiçbir yarar sağlalebilir. Bu bağlamda öğrencilerin ilgisini da mayacaktır. ha çok çekebilmek için özellikle onlann uzman olacakları alanlara ilişkin metinlerin BETÜL ÇOTUKSÖKEN seçilmesi hiç de göz ardı edilecek noktalar YUSUF ÇOTUKSÖKEN dan biri değildir. özellikle bu yazılı metin tstanbul Lniversitesi 60 YIL ONCE Cumhuriyet Anayasalarda Dîl Olgusu Anayasalar siyasal olaylann hukuksal çerçeveleridir. Dil olgusu da bu çerçevenin dışında olamaz. Çünkü dil, ulusu oluşturan öğelerin en önemlisidir. Bu nedenle de dil aynı zamanda bir siyasal olgudur. Bunun böyle oluşu nedeniyledir ki anayasaların dilin kullanımma ilişkin hükumlere yer vermeleri kadar yer vermemeleri de doğal karşılanır. Ulusal dilden başka bir dilin devlet dili olabileceği mantığa ters geldiği içindir ki kimi devletlerin yürürlükteki anayasalarında (Amerika, Fransa anayasaları gibi) "resmi dil"e ilişkin bir hukum bulunmamaktadır. Geçmişe bakılacak olursa, ilk Türk anayasası sayılan 1876 Anayasası'nda dolaylı da olsa Türkçenin resmi dil olduğu belirtiür. 1921, 1924, 1961, 1982 anayasalannda da bu tutum sürer. Dolayısıyla resmi dile ilişkin anayasa hükmünü Türk devlet geleneğinin bir sonucu saymamız gerekir. Bu ca, Alsasca gibi ayrı dilleri konuşan halkna göre resmi dili belirleyen gerçekte tarih lar bulunmasına karşın Fransa eğitim dili, tir. ulusal azınlıklar gibi sorunlan anayasaya, Söz konusu kurallardan birisi 1982 Ana resmi dilin Fransızca olduğuna ilişkin bir yasası'nın 26. maddesinde yer almaktadır. kayıt koymaksızın sorun olmaktan çıkarDevlet dilinin Türkçe olduğuna ilişkin ku ma yolunu seçmiştir. rala karşın hiç gereği yokken, "düşünceleBilimin hem bilimdışı göruşlere hem de rin açıklanmasında kanunla yasaklanmış kendisine karşı eleştirici özelliği vardır. Siolan herhangi bir dil kullanılamaz" hük yasal erke bağlılık eleştiriyi ortadan kaldırmü getirilmiştir. Böylece devlete dil yasak dığından, sonunda bir yanlışa saplanıp kallayan aygıt görüntüsü verilmiştir. Bir dilin mak da var. O halde resmi TDK, "do£ru yasa ile yasaklanması olanaksız olup hem Türkçe"yi. dolayısıyla Turkçe düşünmeyı bilime hem de insan haklarına aykındır. Dil yasaklayabilecektir. Sonuç olarak bir anadüşünceden aynlamayacağı için anayasanın yasa değişikliği yapılacaksa ya da yeni bir bu hükmü gerçekte düşünce özgurluğunu anayasa konulacaksa yaşamsal önemdeki yok etmeye yöneliktir. Bu durumda, hoş sakıncaları nedeniyle 1982 Anayasası'nın görü yerini hosgörmezliğe bırakmakta, aaa dile ilişkin yasak kuralı ile kurumuna yeni yasanın resmi dile ilişkin kuralının dayaruk anayasada yer verilmemelidir. lıhğını dayanıksızlaştıran sakıncalar orta Av. MEVLÜT BERK ya çıkmaktadır. Oysa, ülkesinde Provans Adana Barosu Irak petrolleri 13 TEMMUZ 1931 Musul muahedesi mucibince Irak hükumeti Musul petrolleri hasılatından yüzde Demkrosı onunu Türkiye'ye vermeği kabul etmişti. Yıiandaşlıit* Musul petrollarını sahile göturecek demir borulardan biri Trablusşama, diğeri Hayfa'ya vasıl olmak uzeredir. Merkezdeki tesisat ikmal edilmiştir. Musul petrolları şirketi şimdiden avans olarak Irak hükumetine 400.000 Ingiliz altmı vermiştir. Irak hükumeti de bunun yüzde onunu bize vermek üzeredir. 935 senesinde petrolların sarfına başlanacak, o zaman hasılatı umumiyeden yüzde on alacağız ki bunun her sene 40.000 Ingiliz lirasından aşağı olmıyacağı tahmin ediliyor. DEMOKIUSİ NEDiR? KÖY ENSTİTÜSÜ YILLARI iklipApaydın 8.000 üra(KDV içinde) Çağdaş Yaymlan TOrkocağı Cad. 3941 Cağaloğlulstanbul ödemefitöı Sinenta • Tiyatro • Gösteri '»»»• • wwmı RUMELİ HİSARI KONSERLERİ ı OO 13 30 16 00 19 15 2i 45 1 001330 16 00 ' 8 3 0 21 00 2 00 14 1516 30 1900 21 15 • ÛO 1300 15001700 190C 146 9 7 38 • 132 6 4 26 EMILIO ESTEVEZ K1EFER SUTHERLAND LOU DIAMOND PHILIPS YOUNG GUNS H JOHN BONJOVİ'nin 1 numaralı parçası 19 Temmuz'da Sinemalarda BETTE MIDLER ULEN Deboroh ve Nıck, 16 evltlık yıtdonumlenmle, M9İT PROOUCTION orolorındakı butun sorunları muhosebestnt yopmaya karar verdıl«r AMADEUS Beyo#uSİN£l>OP (1437071) 2 ;C 15 32 3 : : 21 00 ŞUIİKENI (1416203) 12 OC 5Ü0 1S0C 2' 00 ÇTcn$AFAX (5162660) 200150018X2100 yakında Kadıkov MODA Ankara KIZILIRMAK MOZ.\Rrın 200. >ilı şerefine 8 Oscarb Alı$ven$ merkeıının orta yerınde* Milos Forman Filmi ISIC 26 601 11 0013.30 ieOOIUO21 00 ŞjlSn Beyo«ly»a»$ 114162 03ı 200141H615190021 33 „ . 43 75 "Sl 12 0014 151£ » H « 2 ' 15 t [ W U S l l H ü l AIÎVE8İŞ MANZARALÂRI •SCENES FROM A MALL "DeniZ Kızlan filmının genel ıstek uzerıne uzatılması nedenıyle 19 Temmuz'da sinemalarda" CHER BOB HOSKINS WINONA RYDER Işle annemız bu 4. HAFTA Bızım ıçın dua edın ZERRIN ÖZER 514 Temmuz Bilet Satış Yerleri: MOUSTAKI 1721 Temmuz THE BOSPHORUS Vakkorama Suadiye, Tel: 360 90 90 Vakkorama Taksım, Tel: 151 15 71 • BERNARDO BERTOIUCCI " ı . GEORGE Korukent Sunar 19. Uuslararası tstanbul Festivali Kapsamında 16 Temmuz Saat: 20.00 Rumeli Hisan Gişesi, Tel: 157 75 50 Bostana Gösten Merkezi, Tel: 384 72 10 m SHELTERING SKY DENIZKIZLAR1 Kod*4yR«S Bata*öy74 AnkaraAXÛN DEBRA WIKGER JOHN M U K 0 V K H 13 ÖDÜLLÜ (1448499) (3340112) (5720444) (1277656) 1200141516JO184521 15 1200M151630184521 15 ' 00 1330160018302 1215M3C164519M21 15 16 Temmuz'a Lular Hefgun Saat 21.00 A L I C E ALLEN \VOODY Karbıye AS Kadıkoy MODA Ankara BATI (147 63 15) 12 00'4 1516 3018 4521 30 (337 0128) 12 0014 1516 3019 002130 (118 83 23) 2 1514 3016 4519 0021 15 13,14 TemmuzSaat 17.00 BAŞ DANSÇILAR Natalıa Böiemıanoıa Andreı Bukın laor Lısmskı Kıra l\ano\a. Inna \orobio\a. \ ıladımır Konn YAZAN »eVONETEN İSHAK YAVUZ ile DAYANIŞMA KONSERI Bostancı Gösteri Merkezi CSCAR O O J L U ™ B.K«y KAflT» (S42 11 7J) 12 0015 00180021 00 KKkkSyKSM (337 M M ) 11 00'3 3016 0019 0021 30 CÖLKCAT, Kırkn tS 2IH7 63 151 110013451630 111521 « REKIAM FILMİ DA6ITIMINDA \LECB\UWIN BLVTHE IHNNER .11 m [KM.S MUFVRRO» » I L U V M H 1 R T K E l E U k E . H * M VNTEGNV BERN VMETTF PETERS « ^HIU. SHEPHERD CM T.\ \ ERI»)\ F İDfl F ıLm 149 50 33 BİLETSATIŞrtRLERİ ATATL'RkkLlTL'RVERKEZl.Tel VAKK0RMU TaUııaTel 151 15 '1 Suadı>e Tel 3 KORL'KENT. SantraL P512 262'. 166 49 83 Bm Palenı 166 69 4 HAFTA MERKEZTEDAVİ POLİKIİNtĞl Votan CoJ. No: 82 K: 1 80340 Çogloycn M:1301717FOK:1M2252 BİLET SATIŞ YERLERİ KADIKÖV MODA SİNEMASI CAÛALOGLU BELGE YAYINURI BOSTANCI GÖSTERİ MERKEZİ Sinema ^ Tiyatro Gösteri Duyvrularınıs ifin 146 97 38 132 64 26 SURUCU KURSU TAKSİTLE ' Polikfinik ' Röntgen * Ultraıonografi * Laboraluvor * Dif KKniği 24 SAAT ACIKTIR Devreler: Hafla Şonu: 13 Temmuz Hafta Içi: 15 Temmuz Sabah Ak$am KADIKÖY (SÖSMuçeş™ Camıı yam) 349 18 24349 18 25 336 02 06336 02 79 991/59 Davacı Ayşe Çalışkan tarafından mahkememize verilen dava dilekçesi ile Erdek Tatlısu Köyu Cilt 029/01, sahife 74, kütük 35'te nufusa kayıtlı Salih kın Saniye'den olma 1335 D.lu (Drama) Zehra Akbaş'ın veraset ilamının çıkartılması istenilmiş olmakla; Zehra Akbaş'ın Erdek As. Hukuk Hâkimligi'nin 2.4.1987 tarih ve 986/277 esas ve 987/61 karar sayılı ılamı ile gaipliğine karar verildiği, Zehra Akbaş'ın çok kuçük yaşta evlatlık olarak tstanbul'da mal müdürüne verildiği büdırildiğinden iş bu üanın müteakip 30 gün içinde Zehra Akbaş hayatta ise bızzat, değilse mirasçılannın yukanda numarası belirtilen dosyaya 16.8.991 tarihine kadar müracaatlan rica olunur. 2.7.1991 Basın: 48196 ERDEK SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1991/887 Davacı S.S. Örnekköy Arsa Edindinne ve Konut Yapı Koop. vekili Av. Bahattin tzgi tarafından Orhan Adamay ve Mesut Cemil Agırbay aleyhine açılan kira alacağı ve tahliye davasımn yapılan yargılaması sonunda mahkememizin 3.12.1990 tarihh ve 1989/10701991/1523 sayılı kararı Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 26.4.1991 tarihli ve 53025688 sayıh ilamıyla bozularak iade edilmiş olmakla esas defterinin 1991/887 sırasına kaydı yapılarak adresi tespit edilemeyen Mesut Cemil Ağırbay'ın duruşmanın bırakıldığı 23.7.1991 günü saat 9.25'te mahkemenıizde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, gelmediği takdirde yokluğunda karar verileceği ilanen tebliğ olunur. 12.6.1991 Basın: 48197 İLAN ANTALYA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1987/479 Karar No: 1991/338 Davacı Hakkı Tekin ile davaü Malıye Hazinesi vs ile Zekiye Kütük vs arasında yapılan tescil davasımn duruşması sonunda: Davah Zekiye Kütük'ün adresi tespit edilemediğinden duruşma gününün ilanen tebligine, gelmediğinde verilen karann aynı yolla tebliğine karar verilmiştir. 10.6.1991 tarihli kararla M.Y!nın 639. maddesi uyarınca 19.6.1990 tarihli ekli kroki ile belirlenen Ortaca köyü Bozalan mevkiindeki doğusu Halil Yalçınkaya, batısı Alı Ce>lan ve Mehmet Ceylan, kuzeyi Mahmut Döner, guneyi Mehmet Döner taşınmazları ile çevrili tarla 1 vasfındaki 42.950 m yüzölçümündeki taşınmazın tamamı 4 pay kabul edilerek 1 payın ömer kızı Zekiye Kütük, 1 payın Halil kıa Hunye Gündüz, 2 payın Halil oglu Hakkı Tekin adına tapuya tesciline karar verilmiş olup davalı Zekiye Kütük'e tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 17.6.1991 Basın: 48198 ÇANAKKALE ASLİYE HUKUK HÂKİMLtĞt'NDEN