18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER / MART 1991 Mektuplar MELIH CEVDET ANDAY Ankara'dan okurumuz Murat Ankara, yol- ladığı mektupta şöyle dı>or Beyefendi, Ben devlet dairesinde memur olarak çalış- maktayım. Tarihe meraklıyım, elden geldıgın- ce araştınyonım. Geçmışı merak edi>orum, ama yuzum ileri>e donuk. Geleceğe inancım tam, gelecek guzel gunlerin ozlemi} le tutuşu- yonım. Sizden dilegim şu; bir tanhte kitapta şu bil- gileri okudum: Sultan Hamil zivafet vermiş, Enver Paşa da oradaynuş, \emekte bamya varmış, Enver Paşa bamya yedıkten sonra su içmiş, Hamit de bunu ala> konusu yapmış "Bamyadan sonra su içti, gorgusuz adam!" demiş. Sozkonusu kitabın adını anımsamıyo- nım; hem kitabın adını, hem de bamyadan sonra neden su içılmezmiş! Bunlarla ilgili bilgi verirseniz sevinınm. Saygı ve sevgilerimle. O kıtabı gormedım, o soylentıyı de duyma- dım Bana kalırsa uydurmadır • Ordu'dan Osman Hılmı Memecan, "Şu sa- vaş ortamında boyle bır konuyu sıze aktar- makla bıraz olsun konuyu değıştırmek ıstedım" dıyerek şunları yazıyor Sayın Melih Cevdet Anday 1948'den beri Cumhuriyet okuyorum. Sizi de Cumhuriyet'te >azdığınızdan beri okuyor ve acizane takdır edhorum. Bazı gonışlennıze katılmasam da. En son 18 Mayıs 1990 tanhlı Curahuriyet'te ATOM FİZİKÇİLERİ ARASINDAKİ TAN- RITARTIŞMASI yazınızı dikkatle okudum. Sizinle bu konuyu tartışacak bilgi hazine- sine sahip değilim, ama sizin de din konusun- da derinlemesine inceleme yaptığınız ve yel- kili oldugunuz ınancında degılım. Allata'a ınanmak ınanmamak sizin hur ira- denize bağlıdır. Dınde hiçbır zaman zorlama yoktur. tster inanın ıster inanmayın. Bu işin simsariığını (yobazlığını ve çıkarcı- lıgını) yapan bazı insanlara bakarak hukum vermekten kaçınmanız gerekır. Size akıl verecek yetki ve bilgiye sahip de- gilim, yalnız bu konularda ilâhıyat hocası Doç. Yaşar Nabi Ozturk'Ie tartışmanızı çok arzu ederdim. Bu mumkun olmazsa, zama- nınız varsa kitaplannı incelemenizi, buna da zamanmız yoksa size yazann "Kuran'ı anla- maya Doğru"yu okumayı sahk \eririm. KiMnetlı zamanınızı aldığım ve hakkım ol- madığı halde sızın gıbı zamanı kısıtlı, degerli bir duşunur ve yazara akıl vermeye cesaret et- tigim için ozur dilerim. Ben o yazımda unlu fizıkçüerın Tanrı'ya ılışkm duşuncelerıne yer vermıştım, araya gır- medım Dın konusunda ıse hıç ıncelemede bu- lunmadım. Adını verdığınız ilâhıyat hocası ıle neyı tartışayım9 Anlayamadım • Arada bır "Esenhkçı goruşun temel ılkelerı" bajlıklı, daktıloda yazılmış uzun mektuplar alıyorum Imza yerınde "YES (Yurtscer Esenlık Savaşçılan)" yazılı Bu sa- vaşçılann neym savaşını yuruttuklerını kesın olarak anlayamadım Yavaş yavaş anlanm belkı Bu mektuptan, TV'dekı Turkçe yanlışların bırıne değınılen parçayı yazıma aktarmak ıs- tıyorum , • "TRT TVlerinde gosterilen ozellikie Amerikan filmlennin ozgun (orijinal) konıış- malannda geçen "Indian" sozcuğu sık sık "Hintli" olarak çevrilmektedir. Hintlilerin Amerika'da ne işleri vardır acaba? Bu sozcu- ğun aynı zamanda "Kızılderiü" anlamına gel- diğini TRT çeMrmenlen nasıl bilmezler? "VVestern" çevınlennde bu husus goz onun- de bulundurulmayınca ortaya saçma sapan durumlar çıkmaktadır. Bu tur bir filmin hiç olmazsa bir bolumu izlenmeden (ya da ozetı, konusu kavranmadan) yalnız eldeki metnin çevnlmesıne çalakalem gırişılirse (bir sozcu- ğun sozlukteki ılk anlamı alınırsa) sonuç işte boyle olur!" YES'cılerın değındıklen bu yanlış benım de dıkkatımı çekmıştı Ama sorun bununla bıt- se, öpup başımıza koyalım TV'de Turkçe'- ye kıyıhyor dupeduz Bunun bır bakanı ede- nı yok mu 9 Yanlışların bu lıstesını çıkarayım dedım, baş edılır gıbı değıl Bır "Neler oluyor" lâfı çıkardılar, çıldıracağım Turkçe'- de boyle soz yoktur Televızyonu dmleyenle- rın dılı bozulacak dıye korkuyorum Korfez savaşı dolayısıyle çok sık geçen "Irak" soz- cuğunu, "Iğrak" dıye ılk heceyı uzata uzata soylemelenne, merak edıyorum, kım engel olacak? * DTCF Hungarolojı Anabüım Dalı'ndan sa- yın Dr Vural Yıldrım'ın mektubu da şoyle "Sayın Melih Cevdet Anday, Konumuz yine etimolojı. Sayın Hadı Ulu- engin'in "Budapeşte"den bir yazısı yayımlan- dı 29.10.1989 gunku Cumhuriyet'te. Gulas- ın Kul aşı'ndan geldiğini yazıyor o yazısında. Sanıldıgı gibi Gulaş, Kul aşı'ndan değil "sı- gır çobanı" demek olan "gulyas" sozcuğun- den gelmektedir ve bu çobanlann y aptıgı ye- megin adıdır. Ben de hicbir yerde soz ediimediği için şu bilgiyi eklemekte yarar goruyonım: Elektrik'- in Turkçe, hem de Gokturkçe olduğunu bili- yor musunuz? Bu sozcuk şoyle doğmuş: Kam- lardan, yani şamanlardan biri tedavi amacıyla tutsu kurar, dans ederken hava birdenbire ka- rarmış ve bu toren oncesi on eleyip de yıka- dıgı, kurusun diye de bir kenara koyduğu elek'e trrrraaaaak diye bir yıldınm duşmuş. Kam çok şaşırmış ve olayı hakana anlatma- ya koşmuş. Ne ki, bir ad bulamamış ve be- timlemeye başlamış: elek-traak! elektraak! Sozcuğun bir unlu daralmasına ugradıgını (a> e > i)elek-trak> elek-trek> elektrik bi- çimine girdigi de benzeri orneklerden anlaşı- lıyor. Bu konuda degışik goruşte olaniar da var. Sozcuğun Arapçadan, "el-ektâr'dan gel- digini savhyorlar. "El" oneki ve "ektâr- mertebeler, dereceler" adınuı birleşmesidir di- yorlar. Yine de bizim kanımıza gore elek- elektar baglantısı bırinci etimolojiyi doğrular gonınmekte. Buna gore sozcuk Gokturkçe > Arapça> İng., Fr., Alm. vb.'dir." Ben de bu ünlu Macar yemeğının adının "Kulaşı"ndan gelme olduğunu sanıyordum, "gulyas" ıle akrabalığını ılk duyuyorum. Ne- den olmasın! Ama "elektrık" sözcuğunu Göktürkçe'ye bağlayan masal bana hıç ınandırıcı gelmedı Elımın altındakı Robert'e baktım, "propre a l'ambre" dıyor, o kadar. Ben masala bağla- nan, bırtakım uydurma oykulere dayandırı- lan etımolojık çözümlere karşı hep kuşku ve tedırgınlık duymuşumdur. Neden dersenız, bu yolu tutanlar, ele alınan sözcuğu, bır yansıma' (onomatopee) ya bağlama ahşkanhğındadır- lar Oysa çağdaş dılbılım, yansıma'yı bır açık- lama yontemı olarak kullanmaktan kesenkes vazgeçmış bulunmaktadır • Gazetemızın Büım Teknık ekınde yazan ar- kadaşımız Yankı Yazgan'dan şu mektubu aldım "Sayın Melih Cevdet Anday, Kuçuk yaşlardan beri gazete yazılannızı, denemelerinizj, kitaplannızı okuyan ve oyun- lannızı izleyen birisiyim. Ozellikie son yuiar- da, 2. sayfaya başlıca bakma nedenim bu ya- zılar oldu. Geçen haftalarda Freud ve savaş ustune, sonra da bu cuma gunu ay nı konu çevresin- de Dr. Metin Ozek'in goruşlerine yer verdi- giniz makalelerinizi 'klasik' okur ilgiınia ote- sinde bir dikkatle okudum. Burada gelişen "arguman"ı tamamlayıcı olacagı duşuncesiy- le 9.2/91'deki Cumhuriyet'in Bilim Teknik ekine yazdıgım yazıyı ekliyorum. Başlıbaşına bir makale olmak iddiası olmayan o yazıyı ye- tersiz bulup, yazdıgım bir bir başkası da 16'sındaki ek'te yayımlandı. Onu elde edeme- digim için size veremiyorum, ama gazetede bulmanız mumkun olur, sanıyonım. Freud'un soylediklerinin gorunurdekı an- lamı benim için hep şaşırtıcı oldu ve zaman zaman zihnimde onu haksızlıga ugrattı. Bu- nun pek çok başka kışi için de geçerli oldu- ğunu sanıyonım. Ustelik, Freud ile izleyici- lerinin oluşturdugu duşunce akımı ve bilim- sel dısıplın zaman ıçinde evrilen bir yapı ol- duğu için (ve bu evrilme Freud'un kendisiyle başladığından), bugun ona yonelik eleştiri ve yadsımalann buyuk bolumu izleyidler tara- fından yapılıyor. Elbette, ortodokslar hariç!.. Sevgili Melih Cevdet Anday, Bilim Teknik'- te bu ve benzeri konularda son dort yıl için- de yazdıgım denemeler bır kitap haline geti- rildi. Ben bunu sıze ozellikie iletmeyı arzula- mıştım. Sanınm, Büım Teknik'tekı arkadaş- lar bunu ulaştırmış oluriar. Umanm hoşunuza gider. Bu fırsatla size saygı ve sevgilerimi su- narım." "Saldırganlık lnsanın ıçındemı var 9 " baş- lıklı o yazınızı okumuş ve saklamıştım. Ko- nunun uyandırdığı ılgı, kanımca, dıkkate değer. PENCERE ARADA BIR SERATOKAY Metafizik Bir Doğaçlama "Insan" dıyor Nıetzsche'nın sozcusu Zarathustra "hay- van ıle 'ınsanustu' arasmda bır uçurum uzerıne gerılmış bır ıptır" Tarıh oncesını de ıçeren uzun bır gelışımı sımgeleyen ıpın ılk ucu, ınsanın Darvvıncı anlamdakı kokenlerı kuşkusuz Bılge Zarathustra, kokenı ıle geleceğı arasmda genlı ıpte yuruyen ınsanı ılerde bekleyen ınsanustu" kavramından soz açıyor Demek kı ınsan -Nıetzsche'ye göre- daha ustun bır kavrama gore kendmı aşması gereken bır aracı sayılabılır öyleyse bugunku varlığırrnzdan daha ustun b«r varlık uze- rıne bızı duşundurmek ısteyen ve kendımızı aşmayı oneren "ınsanustu" kavramının anlamı nedır"? Başka deyışle nasıl bır değışım ya da döncşüm ınsana daha ustun bır boyut ka- zandırabılır? Fılozof Herder ıle Aydınlanmacı Lessıng, ınsan yaşamıy- la ınsanlık tanhı arasmda koşutluk kurmuslardı Çocukluk ve gençlık donemlerını Musa'nın dınınde ve Hırıstıyanlık oğre- tısınde yaşayan ınsan, "Aydınlanma" evresınde dınsel one- rıtere gereksınmeden torel kavramların gelışebıleceğı aşa- maya ulasarp\ ?igunluk çağına gırmıştı Tarıhın her don». Tiıne hoşgoruyle bakan bu gorüş, Orta- çağ'ı kuçümseyen Ay'iınlanmacı duşunceye ters duşmesı- ne karşın, Fransız Aydınlanmacılarının çok sevdığı "tarıh- sel ılerleme" ınancıyla bır bakıma bağdaşıyordu Leıbnız de puta tapan toplumların, Hırıstıyanlık ve Muslumanlıktakı er- dem duzeyıne varamadığını, dının bu açıdan önemlı bır ge- lışme sağladığını yazmıstı Tarıh oncesındekı hayvansal kokenlerınden kurtulan ın- san, bu turun duşunce ve etıkten yoksunluğunu da gerıde bıraktı Dogma eşlığınde baskı ve karanlığı da getıren dın, ancak erdem ve tore kavramını ınsanlığa yerleştırebıldı Artık "Aydınlanma', ınsan hakları, ozgurluklerı ve demok- 'ası kavramları ınsanın bılınç ya da olgunluk çağını sımgelı- yor, ama uygar ve çağdaş kavramların yanı sıra 20 yuzyıl, tarıhın en yıkıcı ve olumcul savaşlarını da barındırıyor Bu tuhaf ve akıl dışı karşıtlam, ınsanın çağlar boyu süre- gelen bılınçlenme yolculuğunda hıç ayırmadan yanında ta- şıdığı en özundekı odak'ında tarıh oncesınden bu yana yı- tırmeyı başaramadığı ıçgudusunde bıçımlenıyor Sıyasal alanda toplumların yazgısmı belırleyen ıktıdartut- kusu da, gerek kışısel amaçlar, gerekse krtlelerı etkıleme yön- temlerı açısından ıçgudunun 'psışık' ve 'organık' dolaysız dışavurumu sayılabılır Orneğın ıcgudusel eğılımlerın kapı- talıst oğretı (doktrın) kapsamındakı yerının, gelışmış ulkelerde savunulan ınsancıl (humanıst) ve uygar kavramlarla oluştur- dugu çelışkıler, karamsarlık yaratacak duzeydedır Aydınlanma, bılınç ve olgunluk çağında, ıçgudulenmız, bı- ze kökenlenmızı anımsatan tarıh öncesı bır kalmtı dmmsel ve kendı yapısında denetımsız Daha gelışmış ınsana doğru ya da daha ustun bır boyuta gıderken aşılması gereken bır duvar Bu acıdan bakıldığında 19 yuzyılda yazılıp yoğun felsefe tartışmalarına neden olan 'ınsanustu" kavramı bıze yenı bır anlam onermeye başlıyor Insanlık tarıhındekı tum erdem, tyılık, hak ve ozgurluk adına yapılan eylemlerı, ıçgudunun gerı dönulmez yonde aşılmasını, başka deyışle "ıçgudu ote- sı"nı sımgelıyor Nıetzsche'nın kurgusu Zarathustra Belkı de ınsanın kendıne karşı gerçekleştırebıleceğı tek devrım ve donuşsuz bır gelecek Utopya ya da onsezı Taşıllaşmış ıçgucunun aşımı, geleceğımıze yonelik bılınç aşamasına eklenebılecek yenı boyut olabılır Bınlerce yıllık soykırım ve savaşla dolu tarıhın, kın, ofke ve doymazlığı önunde ınsanustu kavramı bır sorgu ya da unlem olabılır mı? Soıtsuz Iştah, Roloklil Delilik! Korfez savaşı, insanlığın yeni bir yuz karasıdır. Sonsuz iştahlann urunu kolektif bır delilik bunalımıdır. Galiba kesin olan bir şey varsa o da bu petrol yataklan kuruyana kadar kimsenin rahat ve huzur göremeyeceği gerçeğidir. YAVUZ GÖR Emekli Elçi Araplar 7 yuzyıldan 12 yuzyıla kadar vaklaşık 600 yıllık parlak bır dönemden sonra yenıden aşıret ve kabıle duzenıne dön- duler Kendı aralarındakı surtuşme ve ça- tışmalar, Haçlı seferlerının başlaması ıle ıkıncı plana ındı Bu sureden 1. Dunya Sa- vaşı'nın sonuna kadar Araplar, "durgun" bır tarıh yaşadılar XIX. yuzyıün ortaiarmdan ıtıbaren Fas, Cezayır, Tunus, Fransız sömurgesı oldu Lıbya, 19H'de ttalyanlar tarafından ışgal edıldı Aynı dönemde Mısır ve Arap Yanmada- sı'ndakı Arap ulkelerı de tngıltere İmpara- torluğu'nun sömurgecı emellennın odak bölgesı durumuna geldı 1856 Kınm Savası'ndakı Osrnanlı-lngılız ışbırhğı, 1877-78 Turk-Rus savaşının sonun- da ve Berlın Antlaşması sırasmda da devam ettı Ama bu dönemden hemen sonra în- gıltere'nın, pohtıkasında tam bu dönuş ya- parak Osmanlı devletım yıkmak amacına yönelık yoğun çabalara gırıştığı göruldu Ingıltere'nın Mısır'a el koyma tarıhı olan 1882 yılı, petrolle ışletılen motorların orta- ya çıkmasına ve bu nedenle petrolun ılensı ıçm çok önemlı bır servet ve guç kaynağı olarak behrlenmesıne rastlayan dönemın başlangıcıdır Bırıncı Dunya Savaşı bıtüğınde lngıltere, bu petrol bölgesının tek egemenı olarak or- taya çıkıyor Savaş suresınce Araplara, sa- vaş sonu ıçın en parlak bağımsızlık vaatle- rıru altın tepsıde sunan lngıltere, savaş har- camalarını desteklemelen koşuluyla Yahu- dı dıyasporasına "Filistin'de bir yurt" ver- mek vaadıyle Balfour deklarasyonunu ya- pıyor, başka bır deyışle Osmanlı mırasını bol keseden harcamak yoluna g\dıyordu Tutulmayan vaatler îngıltere'nın, Arap Yanmadası'ndakı Araplara verdıklerı bu vaatlerını tuttukları soylenemez Mısır, Yemen, Hıcaz, Ürdun, Korfez emırhklerı, Irak-lngıhz mandası al- tında, petrol ve Ingılız şırketlennın tekehnde kalıyor Balfour deklarasyonu, kâğıt uzerın- de kalan bır vaatten ılerı gıtmemıştır Savasta en az İngıltere kadar katkısı ve zararı olan Fransa'ya, petrol bölgesı dışın- da kalan Sunye ve Lubnan bırakılıyor Lozan Konferansında en çetın muzake- re Musul ve Kerkuk uzerıne olmuştur ln- gıltere, bu konuda çok sert ve olumsuz bır tavır takınıyor Çunku bu bolge de Ingılız petrol çıkarlarının kapsamına gırıyor Kral Suud, Emır Abdulıllah, Kral Faruk ya da Nun Saıt gıbı Arap hderlennın tngı- lızlerın çıkarlan ıle bırlıkte yurüdüklerı su- rece sorun yoktur Ama Mısır'dakı 1952 devnmı, Irak ve Sunye'dekı BAAS kıpırdan- malan, Arapların yavaş yavaş da olsa uyan- maya, Arap mühyetçılığının ve "Araplık" bı- lıncının gelışmeye yöneldığını göstermeye başlamıştır. Irak'ta kralın devrılmesını ve Nun Saıt dönemının kapanmasını oluşturan devrım, gerek Ingılızlerın gerek II Dunya Savası'n- dan sonra en büyuk bu guç olarak ortaya çıkan ABD'nın çıkarlanna çok ters duşen bu dızı olay ve çatışmalann başlangıç nok- tası ounuştur denebılır II Dunya Savası'ndan sonra Îngıltere'nın karşı çıkmasına karşın ABD'nın ve SSCB'nın desteğı ıle 1948'de kurulan îsraıl devletı, bır sure sonra kuruluş nedenlennın dışında kalan bu "jandarmalık" görevı ıle baş başa bırakılmıştu Irak olayında BAAS'çılar petrolü millı- leştırmeye yonehnce, Kurtler sılahlandınlıp ısyana ıuldıler Tıpkı Iran'da Başbakan Mu- saddık olayında olduğu gıbı kım bu bölge- de, "Sizler bu doğal zenginlikten yeteri de- recede faydalandınız. Şundi sıra bızde, çun- ku bu bızım malımız" dıyecek oldu ıse ba- şına örulmedık çorap bırakılmamıştır 1%3'te Ingüız Süahlı Kuvvetlen'nın huna- yesı altında kurulan Kuveyt devletı, petrol kuyulannın yuzü suyu hurmetrne ortaya çı- karılan yapay bu sıyasal varlıktır Bu varlı- ğın Irak devletıne aıt olduğu savı da kolay kanıtlanacak bu sav olmaktan uzaktır Ortadoğu'da uyanma Ortadoğu'dakı "uyanma" sonucunda Ba tı'nın bu bolgedekı çıkarları gıtgıde artar bu şekılde zedelenmeye başladı 1973'tekı bunalun ışın addıyetmın ılk göruntulen ola- rak belırdı Batı'nın el altında tuttuğu Iran ve onun petrol kaynaklan da şahın devrıunesı ıle de- netunden çıkınca, Batı açısından durum çok olumsuz gelışmelere yonelmıştır Humeynı rejurunuı en büyuk "gunahı", Islam radıkal- cıhğı değıldır Onu, Batı'ya bır "öcu" gıbı gosteren öğe, petrole Iran'ın ulusal çıkarla- rı açısından bakması ve o yönde davranma- sıdır Durum böyle olunca, Batı tam bu Haçlılar davranışı ıle Iran'dakı rejunı ve onun atabıleceğı tohumlan, gehşmeden yok etmek ıçın polıtıkalar üretmeye yonelmış- tır Saddam ve yanlış hesap! tşte bu aşamada, sahneye Saddam Hu- seyın çıkıyor Şımdı uzerıne bınlerce ton bomba yağdıran Batı'nın "ışlerını görmek" ıçuı geçerli bır neden göstermeden Iran'a saldırıyor Batı'nın sılah endustrısı ıle bes- lenıyor, petrol dolarları kasaları dolduru- yor Kun bu sözlerı söylemıştu bılınmez, ama tarıhın bır cılvesıdır gabba: Yanlış hesap Bagdat'tan donmuştür Bu mılyondan fazla ölu ve bır o kadar sakat bırakan Iran-lrak savaşının bıtımın- de, Pandora'nın kutuuı açılmış ve Batı'nın karşısına "yapılan hızmetlerın" bedelmı ıs- teyen bu "ecınnı" dıkılmıştu tran'uı Batı'da uyandırdığı telaşın endışesı ıle Irak'ın ehne ne korkunç sılahlann venldığı şımdı apa- çık ortaya çıkmıştır Çöldekı koalısyon askerlennın tepesmde dolaşan tehhkelenn çoğu, Batı'nın fabnka- lannın ve depolannın ünınudur Bu sılah- ların buyuk bır bolumu de Ortadoğu'da "koprubaşları" elde etmek amacı ıle Sov- yetler Bırlığı'nce temın edılmıştır Irak, Kuveyt'e gırmekle hıç de ıyı hesap edılmemış kanlı bu seruvenın kapılannı aç- mıştır. Bazı Amerikan kaynaklan, 2 Ağustos 1990'dan bu ıkı gun önce Saddam Huseyın 1 ın, Bağdat'takı ABD Buyukelçısı'ne Ku- veyt'e gıreceğını haber verdığını ve bıiyukel- çının de boyle bu olaya ABD'nın kanşma- yacağını ıfade ettığını açıklamışlardır Eğer gerçek bu ıse burada ya 'kastı bu teşvık" ya da "vahun bu gaflet" aramak gerekecek- tır Bolge halkı gerı kalmışur Enfrastrüktüre, sağhk hızmetlenne, eğıtune, ınsan haklan- na, demokrasıye ve her şeyden önce herkes gıbı banşa gereksuumı ve hakkı vardır Oysa şımdı bu Scud fuzesmm duğmesıne basın Ikı okulla bır dıspansen havaya uçuruyor- sunuz. Onu yok etmek ıçın gönderdığınız bır Patrıot'un bedelı ıle Sudan'da, Somalı- de, otede ve bende kurtuluş ıçuı ölumu bek- leyen bınlerce ınsanı doyurabıhrsınız Sonuç Korfez savaşı, insanlığın yenı bu yuz ka- rasıdır Sonsuz ıştahlann ürunu kolektif bu delilik bunalımıdır (krızıdu) Kuveyt'ı ışgalden kurtarmak mı? tnsan haklannı gen vermek ıçuı bedevı şeyhlen ye- nıden tahta oturtmak mı? Ucuz petrole de- \am mı 9 Herkes kendı duşunduğu gıbı al- gılayabılır durumları. Galiba, kesm olan bır şey varsa o da bu petrol yataklan kuruyana kadar kımsenın rahat ve huzur göremeyeceği gerçeğıdır n oıa ROUM ı TEORISOSYALIST PARTI YAYIN ORGANI 15. SAYI CIKTI Nuruosmanıye C*d No 19/3 34410 Cağalc#u Istanbul Te* 613 83 52-53 KURT SORUNU ve SOSYAÜSTLBt — Betgeler — 3 Proleter Devrımcılenn TİP 4 Kongresı ne Karat Tasarısı • TIIKP Savunma ı TİIKP Kurt Mılletının Kendı Kaderım Tayın Hakkını Kayıtsız Şartsız Savunuyo'' J Aydmlıkın Tezlen Mı! 1 Mesele 3 TİİKP * Kongre Belgele'i Kjrt Mıl! Meselesı Uzerıne Karar omPeriaçek BepxwecJan Depgisinin Sopularına Yarat Menmıt Btan eöttekh KÜPtç« Refopımı" ve KÜPt Relopmculuğu Dr. Cemftd Benier KUPt UgaMlğinda Alevilik Patlaması: Babailer İsyanı anstetn Niçin Sosyalizm? < N UJ FUZULİYAT ILE IŞTIGA.L ETMEK ISTEY ENLERE.... Karsıt kulture, boş ışlere takılanların mektebı Fuzuhvaı Fakultesı haftalık Anadoluluların lerı semınerlen ıitek uzcrme 2 Mart 1991 ^aat 15 00 te Kıbele-Gaıa Alkmeus \e Buler ıle ba^ lamak uzere \enıden duz>.aknrruştır Gızlı Anadolu dıa gosterilen ıse her Pazar ^aat İS 00 e alınmiiiır ^ esıl Bızansta hattanın ^ gunu kulturel etkınhkler Cuma, Cumanesı ı_anlı muzık sunulmaktadtr Sah ak şamları Yeşıllere cevrocılere a\Tilmı^tır Lutfen ^ım dıden bas 1 - urunuz uğra\ arak aşlık progTamıruzı ahnız SıraselvılerCad 176'S Taksım Istanbul Te] 1*!1 8Q 2> TÜRK DILI DERGISI Mart-Nısan sayısı Ahmet Mıskıoğlu Samı Karaoren Arslan Kaynardağ, Muzaffer Uyguner, Alı Yuce, Rutger Kopland Ramazan Ekıncı, Asım Bezırcı, Tahır Özçelık, Mustafa Durak Zehra Ipşıroğlu Korhan Kaya, Halım Uğurlu Alı Dundar Bahadır Gulmez Şahap Sıtkı Osman Bolulu, Sabahattın Yalkın, Mehrızat Nevzat Odyakmaz llker Akçay, Ihsan Topçu Mahır Unlü, Ertuğrul Efeoglu Zeynep Ahye Behzat Ay, Zıya Somar, Eray Canberk, Nurten Altay ve Arat Ovalı'nın yazıları, şıır, oykü, eleştiri ve gunluklerıyle çıktı DARÜŞŞAFAKALILAR 9 mart cumartesı gecesı "Babara Merhaba 1 " demek ıçın Ramada Oteh'ne davetlısınız. DARÜŞŞAFAKALILAR DERNEĞİ YÖNETİM KURULU Rez 169 31 14 - 168 74 59 (Mine Aydın) Davetıyeler adresımze elden ulaştırılacaktır Sevgıh CEMAL CAN ıle EMZADE CAN'ın mutlu bıtlıktelıklcrmı kutlar bu guzel gunun uğur getırmesını can ı gonulden dılerız NURtYE, EMSAL, NALAN Den Deymce VüTOSKANA i Montlar: 555.000 TL. . j % GALLERIA ATAKOY KORDON IZMIR . - ^ Kiminin Felaketi... Televızyonda sureklı kovboy fılmı seyredıyoruz, Amerikan medyasının bır kolu da bu alandakı buyük üretırn ve pazar- lama endustrısıdır Çoğu kovboy fılmınde bır 'cenaze levazımatçısı' bulunur, sılındır şapkalı, sıyah gıysılı, kara kuru bır herıf, kasabada kav- ga, dövuş, bam bum çıkmasını ozlemle bekler, çunku ne ka- dar çok kışı olurse, o kadar kazanacak Dünyanın bır bölgesınde savaş çıkmasını da ellennı uğuş- turarak bekleyenler vardır Hıç kuşkusuz en başta sılah şır- ketlerı gelır, ama kuyrukta yerlerını almış olaniar yalnız on- lar değıldır, başkaları da var Savaş, kımı ıçın yıkımdır, kımı ıçın bır fırsat, bır pazar, kârlı bır ışi Turkıye'nın sorumsuz Cumhurbaşkanı Ozal bıle bu havaya kendını kaptırmadı mı? —Bır koyup uç alacağım dedığımı soyluyortar, hayır, bır ko- yup yırmı alacağız • Kuveyt Emırı El Cabır El Sabah, 1970 petrol bunalımıyla gelırını arttırınca ne yaptı1 ? 1973'te bır varılı 2,5 dolar olan ham petrolun fıyatı birdenbire 12,5 dolara tırmanmış, daha sonra 30 doların ustüne çıkmıştı Kuveyt şeyhı, paraları Batı'nın en buyuk tekellerıne yatırdı, Brıtısh Petroleum'dan Daımler Benz'e kadar hepımızın tanıdığı dev şırketler ve bankaların hısse senetlerını satın aldı, çılgın Saddam, ulkesını ışgal edın- ce Suudı Arabıstan'a sığındı Taıf'te bır surgun hukumetı kurdu Ne var kı Irak'ın yenılgısınden sonra Kuveyt Şeyhı El Ce- bır El Sabah'ın ışı zor Bır yandan Bagdat'ın dıze gelışının sevıncını yaşıyor, ote yandan kös kos duşunuyor çünku kukla devletı yenıden ku- racak olan "buyukpatron" yaptığı ışın faturasını El Sabah'ın önune elbet koyacaktır —Masraflarıma katılacaksın, her hızmetın bır fıyatı var, hem bıraz da demokratlaş bakalım' Taıf kentındekı 'Kuveyt surgün hukumetı', ulkenın yenıden yapıianmast ve duzenlenmesı ıçın en azından 20 mılyar do- lar harcanacağını duşunuyor, kımıne gore bu fıyat 40 ya da 50 mılyar dolara da tırmanabılır Pekı, kım ınşa edecek Kuveyt'ı9 En başta ABD şırketlerı Kuveyt şeyhlen, Batı'dakı pay senetlerını, taşınır değerte- rını, taşınmaz mallarını satışa çıkaradursunlar, Amerika'da sı- lah şırketlerı zıl takıp oynayacaklar Sağda solda gazeteler- de, dergılerde leş kargalannın duğun bayram ettıklerını be- lırten haberler çıkıyor Turkıye'nın çok ıyı tanıdığı Lockheed fırmasının Başkanı Danıel Tellep'ın avucunun ıçı kaşınıyor- muş —"Gelecek yıl ıçın ınanılmaz buyume fırsatlarının doğaca- ğına ınanıyorum " Lockheed'ın hısse senetlerı New York Borsası'nda Sad- dam'ın Kuveyt'ı ışgalınden once 27 dolarken şımdı 40 dola- ra yukselmış, Patrıot fuzelerını ureten şırketın fabrıkalan gun- de uç vardıya çalışmaya başlamış, unlu McDonnel Douglas fırması da savaş öncesı çok kotu olan durumunu duzeltıver- mış Ekonomık Panorama dergısının 24 şubat günlu sayısın- da yayımladığı yazının başlığı 'Savaşın galıbı bellı' Duşunun kı "Çol Fırtınası" 10 yıllık stoklarla yurutuluyor Hem stoklar erıdı hem yenı sıpartşlere yol açıldı, Amerikan ekonomısı ısınacak Bır yandan Ortadoğu, bır yandan Sov- yetler'ın 280 mılyonluk pazarı Gel keyfım gel 1 • Ya ınsanlar? Insancıklar? Haydı canım sen de 1 Çağdışı kalmış yaratıklar gıbı ınsan- den mı soz açıyorsun? Ya eskı Mezopotamya'dakı Ur kentı kaJıntılannı ortaya çıkaran Ingılız arkeolog Leonard Molley 1 nın kaygısına ne dersınız 1 Ingılız Arkeolojı Derneğı yonetı- ctleri, Ingittere Savunma Bakanlıgı'na basvurarak Ingılız uçak- larının Basra bolgesını bombalamasını engellemeye calış- mışlar. Dünya bır garıp' • Savaştah medet umanlar televızyonda çok seyrettığimız Amerikan kovboy fılmlerındekı 'cenaze levazımatçısı' gıbı el- lerını uğuşturuyorlar 'Kımının felaketi, kımının saadetı ' Değıl mı?. NADİRNADİ YATIHURI PERDE ARALIĞINDAN 4BASI 20 000 lua ~KD\- 41101) Ödemelı gorutenlmez ÇAĞDAŞ YAYINLARI Turkocagı Cad 39-41 Cagaloglu ISTANBUL AJNMA Çok değerli varlığımız, onur ka>Tiağımız A.KADİR1 aramızdan ayrılışının altıncı yılında özlem, sevgi ve saygıyla anıyoruz EŞİ, ÇOCUKLARI ve TORUNU ANMA Çok genç yaşta kaybettığıınız, se\gısı, arası ve denn acısı ıle vaşadığımız bırıcık oğlumuz, canım kardeşım A.TURAN GÜRÇA\T)ryı |İTU 476-33) aramızdan a>Tilışının 3 vıhnda bıtmeyen sevgı ve özlemle anıyoruz B4BASI: ZEKİ GLRÇAVDI >ESİ HUMRET GLRÇ4VDI K4RDEŞI: ESt> 4XIN Özlenen guzel Turkçemızın dostu, aylık TÜRK DİLİ dergısının mart sayısı seckın yazar ve şaırlerın katkılarıyla cıktı Dağıtım GAMEDA TÜRK DİL KURUMU BAŞKANLIĞI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear