Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahıbı Cumhunjrt Matbaacıhk ve Gazeteulık Türk \nonim Şırkctı adına k Paiıtıka Cctal Ba
Nmfcr Nadı 0 Gencl Yayın Mudüru H ı u ı Cemıl, Muascst Muduru h.anou; Habalcrı l
Emioc Isaklıtil. Yazı lşlerı Vludüıu Oki) GoiKnan, 9 Haber Mcrkezı ftı luıb tnı
Muduru lalçın B«y«r, SayU Duzem Yöoctmcnı Ah ^csr 0 Temstlctler tjicr Eral LrttM 0
ANKARA Akmci Tu. İZV)IR Hlkmel Çcnaluy*. AOANA Çtam VıtCDO{ly H.l^m A.vol % I,
Dıs Hıtxrlcr E>ıu ••kı. Ekononu C ı v Taftu. H StniıU Ş«kıa> bmd. Kulıur C<W IOCT.
kıçuk, Egilıro (*•<*) ^>lu, \ur Haberiert NKtfct D*t«> Spor DuıyıuınL AMdfcadlr YBIIIMM.
nştıtnu Şrtıa U»n Dutttmt Al !•»•> tızn 0 KoordmaıOt Akofl »11*11 0 VUll
Itfm fearr 0 Bu ,t Plantaım Sn» OımıHnHI» # Reklun Ajjt I n 0 Ek \avuil»
ıa Gım 0 l;rınc Omâtı (r
tkk 0 BÜ«J iftan NtJJ laal 0 Pmond Se*tl
fcm» AC»/v/ı/ SnUı <iı«r Nsli
OUn AkM. Yriçıa lo<r H »
Ccaal. Hıkacf Çnıakm Ok»
Goactnıı L Jnr H n Ükn
acl Tu
b m v hiHjt Cumhunvet Uatbucılık ><• Gızaecıhk TA 5 Tıuk Ocajı Cad J»/4I
}4»4 |,ı Pk 246 lıunbul Td 512 05 05 20 laı) Tdo 22246 Fu. (1, 526 60 72 0
Bttrvtor Aafcm. Zıya Gokalp Blv tnkıiap S No I» 4 Td 133 ! I 41-4- Td«x 42344 F u (4) 133
05 6* 0 laMT H Zlj» Bh 1352 S- 2/3, Td 13 12 30 Tejeı 52359 Fax <51> 19 53 60
% Inonn C«d II» S No I K»! 1 Td 19 37 52 (4 h«). Teta 62155 Fu (71) 19 25 7<
TAKVtM 4 ŞUBAT 1991 tmsak: 5.38 Guneş: 7.05 Oğie 12 22 Ikındı: 15.05 Akşanv 17 30 Yatsı: 18.51
YÖKBctşkanı Prof. Doğramacı'
Tek tip
üniversiteye
karşıyımIhsan Doğramacı vakıf üniversitelerine
yardım tasarısında dört tip üniversite sistemi
önerildiğini söyledi.
FARUK BİLDİRİCt
ANKARA — YÖK Başkanı
Prof. tksan Doğramacı, halen
TBMM gundeminde olan vakıf
üniversitelenne yardım tasarısı-
nı değerlendirırken "Tek tip
üniversileye karşıyım" dedi.
Doğramacı, tasarının dört tip
üniversite sistemi önerdiğıni be-
lirterek Ankara ve lstanbul'da
birer "yüksek teknoloji
enstitüsa" kurulmasının yara-
nnı savundu. Doğramacı, tasan
ile yeni kurulacak "özel statıi-
lü öoiversitelerde hocalara
20-30 milyon lira ncret
ödenebikceğini" söyledi.
Doğramacı, Mılli Eğitim Ba-
kanı Avni Akyol ile TBMM
Plan ve Bütçe Komisyonu Baş-
kanı ANAP Malatya Milletve-
kili Yusuf Bozkurt ÖzaJ arasın-
da çekışmelere neden olan
YÖK Yasası değişikliğinın
Türkiye'deki üniversite siste-
minde yenilikler getireceğini
kaydetti. Doğramacı'ya
TBMM Genel Kurulu gunde-
minde bulunan tasan ile ilgilı
olarak yönelttiğimiz sorular ile
yanıtlan şöyle:
— Tasannın Meclis'ten çık-
ması için ANAP'lı muhafaza-
kârtara taviz verdiğiniz one siı-
ralüyor.
DOĞRAMACI — Ben ne
taviz vereceğim? öyle bir şey
yok.
— Oyle>se bu tasannın tu-
münü benimsediğinizi soyleve-
biiir misiniz?
DOĞRAMACI — Eskıden
beri Türkiye'de hep tek tipler-
den bahsedilir. Eskiden OD-
TÜ'de mutevelli heyet varken
ODTÜ tipi ve klasik üniversite
tipi ve bir yarışma vardı. Ben
eskiden beri tek tip üniversite
sistemine karşıyım. Şimdi bu
kanunla dört tip üniversite ku-
ruluyor. Klasik devlet uııiversi-
teleri, özel statulu universiteler,
vakıf unıversiteleri, yüksek tek-
noloji enstituleri...
özel statulu universiteler es-
ki ODTÜ sistemine benziyor.
ODTÜ'de mutevelli heyeti hu-
kümet tayin ederdı. Bunda da
Cumhurbaşkanı tayın edıyor.
Yani eğer... Neyse... Cumhur-
başkanı'nın genelde partiler dışı
oiması, tarafsız olması bekle-
nir. Teoride öyle...
— Peki sizce Cumhurbaşka-
nı praükte nasıl bir kişilik ser-
giliyor?
DOĞRAMACI — Anayasa-
rruza bakılırsa Cumhurbaşka-
nı'nı Meclis seçiyor. Meclis'te
de çoğunluk partisi seçiyor. De-
mek ki Cumhurbaşkanı'nın kö-
keni bır partıdır. O halde kur-
duğu, geldıği parti ile bağlan-
tısının devam etmesı doğaldır.
Ama uygulamada tam tarafsız
olma şartı var.
— Cumhurbaşkanı rektör ve
difcr üniversite >oneticiterini
atarken de siyasi gorüşunü bir
kenara mı bırakacak?
DOĞRAMACI — Atadık-
tan sonra hıç kanşmaması hük-
mu var. Önemlı olan gelenlerin
nasıl kışıler olduklan değıl, on-
dan sonra kanşıp kanşmama
hikâyesidir. En özerk universi-
'Akraba
evlîligî
yasaklansın'
BÜLENT ECEVtT
ANTALYA — Türkiye'de ak-
raba evliliği oranının azalma
göstermediği, bunun önune ge-
çilebilmesi için de 1. derecede
akraba evliliklerini yasaklayan-
kanunun çıkarılması istendi.
Akdeniz Üniversitesi Hbbi Bi-
yoloji Dalı Başkanı Prof. Güven
Lüleci, 1969 yılından bu yana
akraba evliliği ile ilgilı olarak ya-
pılan çalışmalar sonunda akra-
ba ile evlenme oranında düşu-
şün gorulmediğinı, dunyanın çe-
şitli ülkelerine göre Türkiye'de
bu oranın yüksek olduğunu söy-
ledi. Prof. Lüleci, 1. derece ak-
raba evliliklerinin kanun çıkar-
tılarak yasaklanması gerektiğini
söylerken Akdeniz Üniversitesi
Halk Sağhğı Kursusü Başkanı
Prof. Necati Dedeoflu, ahlaki
açıdan bunun yasaklanmasının
olanaksız olduğunu bildırdı.
Çeşitli araştıncüar tarafmdan
1960-1985 yüları arasında 51 bin
124 aile uzerinde yapılan araş-
tırmalar sonunda akraba evlili-
ği oranının ortalama yüzde 30
okluğu görüluyor. Tıbbi biyoloji
dalı öğrencisi KeraaJ Cüz'un
yüksek lısans tezinde açıklanan
araştırmalara göre ulkerun batı
kısımlannda akraba evliliği ora-
nının duştuğu, doğu bölgelenn-
de ıse bu rakamın antığı gozle-
teler Ingiltere ve ABD'dedir.
Hiçbir yönetıcı seçimle gelmez,
hepsi atamayla gelır. Ama ata-
yan buralann ıdaresine karışa-
maz. tdan ozerklik budur.
— Ama oğrencılerden de oğ-
renim bedeli alınmaya baş-
lanıyor.
DOĞRAMACI — Mevcut
unıversitelerde de oyle. Ama
hukumet, 'Yüzde 50'ye kadar
degil, }ozde 99'unu ben
vereceğim' dıyebüir. Iki tip unı-
versite arasında bu açıdan hiç-
bir fark yok. Ama bu parayı
kullanma serbestisi çok onem-
lidir. ODTÜ'nun en buyuk
avantajı para sarfıydı. özel sta-
tulu universıtelerde bir hocaya
sözleşmeli olarak bugun 20 mil-
yon da verilebilir, 30 milyon
da...
— Özel statulu universitele-
re neden İnonu Lniversitesi'n-
den (Malatya) başlanıyor?
DOĞRAMACI — Onu ben
bilmiyorum. Haberim yok. Ba-
kanlığın bir kararı galiba.
— Vakıf universitelerinde
kâr amacı yoksa neden Koç ve
Sabancı gibi kişiler bu ise gir-
mek istivor?
DOĞRAMACI — Devlet bir
miktar para veriyorsa, o da bir
miktar koyup, öldukten sonra
isminin yaşatılmasını istemez
mi? Vakıf üniversitesi kolay bir
hadise degil. Elimde John
Hopkıns diye bir universitenin
kataloğu var. Evvelki sene yüz-
de 58, bır sonraki sene de yüz-
de 63 devlet yardımı alrnış.
Devlet diyor kı 'Bir vakıf o ka-
dar para koyuyorsa, ben de o
kadar koyay ım da bir birim pa-
ravla iki birim oğrenci yetişsin'.
Vakıf unıversitelerıne devlet
yardımı gereklidir.
75 şubatta başlayacak 41. Berlin Film Festivali'nde ağırlık 'değişen Avrupa'da
Berlin'in aşkı AvrupaJüri başkanlığım
'Teneke Trampet'in
yönetmeni Volker
Schlöndorffun
yapacağı Berlin
Şenliği'nde Alman
sineması "tek
Almanya" olarak yer
alacak. Birleşen
Almanya ve değişen
Avrupa'yı işleyen
ağırhkta. Yarışmah
bölümde Türk filmi
yok.
GÜNER VÜREKLİK ~
BERLtN — Geçen yıla dek
Amenkan filmlerinin ağırlığın-
da Doğu ile Batı sinemasının
"dengeii" bir >
l
arışma platformu
olan üluslararası Berlin Film
Festivali, bu yıl ilk kez Avrupa
:
ya öncelik tanıyor ve konu ola-
rak, değişen kıtanın tarıhi ile ın-
sanal sorunlarma eğilmeye ça-
hşıyor. Bu >ıl 41. kez duzenlenen
Üluslararası Berlin Film Festiva-
li'nin yanşma bolumunde, azın-
lık sorunlannı, yaşhlan, gençlen
konu edinen, kadın erkek ilişki-
lerıni ele alan ve gecmişle hesap-
laşma kurmaya çalışan yapıtlar
izleyeceğimız anlaşılıyor.
Daha fılmleri görmedik ama,
yine yapılan açıklamalardan an-
laşılan, bu yılki üluslararası
Berlin Film Festivali'nde beyaz-
perdeye "değişen Avrupa" ege-
men olacak. Nitekim, festivalin
"Panorama", "Üluslararası
Genç FUmler Fonımu", "Yeni
Alman Filmleri" ve
"Retrospektir' gibı diğer tum
bölumlerinde de Berlin Duvarı-
nın tarihçesini, birleşen Alman-
ya'yı, değişen Avrupa'yı, çeşitli
acılardan işleyen yapıtlara ve
belgesel fılmlere yer verilıyor.
örneğın, "Retrospektir' bö-
lümü bu yıl Romanya Sınema-
sı'nın tanıümına aynldı. öte
yandan, dünya sinemasındaki
AÇILIŞ FİLMİ 'URANUS' — Beriin Film Festivali 15 şubat akşamı Zoo-Palast sinemasında Claude Berri'nin "Uranus " adlı
filmiyle acılacak. Fransız yazar Marcel \yme'nin romanından beyazperdeye aktanlan filmde başrolu Depardieu üstleniyor.
avangard (yenilikçi) gelişmelerı
ve eğilimleri tanıtmak amacıyla
duzenlenen "Üluslararası Genç
Filmler Forumu"nun bu yılki
afişini, Jurgen Bottcher'in
"Duvar" adh belgesel filminden
bir motif oluşturuyor. Forumda
uzerinde durulan bir diğer bel-
gesel film de "Kasım Gunleri"
başlığını taşıyor. Marcel Ophul-
un bu çalışmasında, Avrupa ha-
ritasını değiştiren tarihı gun, 9
Kasım 1989 ele alınıyor. Avru-
pa'yı değiştiren tanhi gunlerle il-
gili daha bir dizi film var bu yıl-
ki festivalde ve tum bu filmler-
den sonra seyırcilerle tartışma-
lar yapılacak, değişen Avrupa
konuşulacak.
41. Üluslararası Berlin Film
Festıvali'nın açılışı bu yıl bır
Fransız filmiyle gerçekleştirile-
cek ve 15 şubat akşamı Zoo-
Palast sinemasında, Claude Ber-
ri'nin "Uranus" filmi
terılecek. Marcel Ayme'nın bır
romanından beyazperdeye uyar-
lanan film, Nazı ışgalindeki
1945 Fransasi'nda, bır kasabada
geçıyor ve başrolleri Gerard De-
pardieu ile Philippe Noiret pay-
laşıyorlar. Altın ve Gumuş Ayı
ödullerimn dağıtılacagı 26 şubat
akşamı ıse aynı sınemada kapa-
nışı Ettore Scbla'nın ttalyan ya-
pımı filmı yapacak. "Kaptan
Fracassa'nın Seyahati" adlı film,
17. yuzyılda bir Italyan tıyatro
grubunun Avrupa turnesini ele
alıyor.
Bu yılki festivalin yanşma bo-
lumunde Italya dort, Fransa uç
ve Almanya ıkı fılmle temsıl edi-
liyor. Kapanış fılminın yanı sı-
ra yanşmada gostenlecek dığer
Italyan filmleri şunlar: "La Ca-
sa del Sorriso": Ingrid Thulin-
in başrolde o>Tiadığı, Marco
Ferreri'nın bu filmı yaşlılar yur-
dunda geçıyor. "Ultra": Nicky
Tognazzi'nin bu filmı ise genç-
liği konu ediniyor. Ve "La Don-
na": Yönetmenlığini Marco Be-
locchio'nun yaptığı bu filmde
kadın-erkek ilişkıleri ele alını-
yor.
Bu yıl festivalde "tek
Almanya" olarak yer alan Al-
man sineması bın Batı'dan dığe-
rı Doğu'dan ikı yapıtla yarışıyor.
Franz Seitz'ın "Erfolf (Başan)"
adlı fılminin yam sıra yanşma-
da, bir de DEFA yapımı film ız-
leyeceğiz. Eski Doğu Alman
film şirketi olan DETA yapımı
filmde Demokratik Almanya
Cumhuriyeti'nın geçmişı tartış-
ma konusu edilıyor ve Roland
GraeFin yonetmenlığini yaptığı
bu film "Der Tangospieler (Tan-
go Oyuncusu)" ısminı taşıyor.
Festivalin yanşma fılmlerı
arasında bu yıl lran da temsil
edilıyor ve Masud Kimiai'nin
"Yılan Dişi" ısımlı yapıtında
lran-Irak savaşının sonuçlan ko-
nu edilıyor. Böylece festıval gun-
cel bir konuyu da ihmal etme-
mış oluyor ve lran yapımı film
şimdıden bır ödüle aday gibı gö-
runuyor.
Turkiye bu yıl festivalin
"Panorama" bölumünde Atıf
Yümaz'ın "Benfcr ve Fehmi Ya-
şar'm "Camdan Kalp" isimli
fılmleriyle temsil edilecek. Ayn-
ca Berlin'de yaşayan genç Turk
yonetmen İsmet Elçi'nin de
"Dttğun" adlı ıkinci filmi ilk kez
festivalde gösterilecek. Alman
yapımı filmde Berlin'de buyü-
muş bir Turk gencının babası ta-
rafından Turkiye'ye çağnlarak
zorla evlendirilmek istenmesı
konu edinıliyor.
Bu yılki festivalin jüri başkan-
lığına, "Teneke Trampet" fil-
minden yakından tanıdığımız
unlu Alman yönetmeni Volker
Schlöndorff getirildi.
ERGAMA
Altın nıadeni
zehir mî saçacak?
Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın,
"Altının getireceği zenginlik ve istihdam
olanağı nedeniyle mutluyuz. Ancak bölge
insanlarırun zehirlenmesini istemiyoruz" diyor.
rr\f\t\f^*n r i n n e ^ '
n
^"
a
"' Cumhuriyeti'nin
I I l l K l c r i l t U t l l B o n d e g e l e n sanatçıiarından
Ç
onlemler juzunden yenilıkçi sanat gosterilerine pek az izin ve-
rildiği belirtilijor. Bilindigi gibi 1989 haziranında Çinli univer-
Jang Veidong ile Liu Min bir modern Çin dansı gosterisinde. Bu site öğrencileri Pekin'in Tienanmen Meydanı'nda toplanarak
turden modern sanat çalışmalanna son iki yıldır Çin'de olduk- ulkede daha fazla demokrasi, daha fazla ozgurluk için gosteri-
ça ender rastlanıyor. Ozellikle 1989 yılının haziran ayında de- ler >-apmışlar, hukumetin uyanlarına karşın sona erdirilmeyen
mokrasi yanlısı hareketin bastınlmasından bu yana alınan sıkı gosteriler kanlı bir biçimde bas tınlmıştı. (Fotoğraf: Reuter)
'Göstermelik antma'va önlemİZMİR (Cumhuriyet Ege Bu-
rosu) — "Göstennelik" arıtma
tesıslerının yapılmasını onleye-
cek standartlar getirildi. Su ka-
lite haritaları hazırlanması ve
arıtma tesısleriyle ilgili temel
esaslan getiren tebliğler yayım-
lanırken, Dokuz Eylul Üniver-
sitesi Çevre Muhendıslığı Bolum
Başkanı Prof. Dr. Orhan Uslu,
"Gostermelik antma tesisleri
yapan şirketler kadar, işadam-
lan da suçlu, işadamlan da ant-
ma tesisleri yaptınrken dikkat-
li olmaiıydı. Ölçuler getirilince.
bu konudaki şikâ>etler azala-
cak" dedi.
Antma tesisleri ile ilgili tartış-
malara son verecek olan teknik
usuller tebüği 7 Ocak 1990'da
Resmi Gazete'de yayımlandı.
Bu tebliğde fosseptiklerle ilgili
teknik sımrlamalar, atıksu ant-
ma tesislerine ilişkin teknik esas-
lar, fiziksel, kimyasal ve biyo-
lojık arıtma teknikleri, antma
çamurlarırun arıtılması yöntem- teblığlerden
leri, antılmış atıksulann sula-
mada kullanümasıyla ilgili esas-
lar getirildi. Ayrıca çevreyi kir-
leten fırmalann çoğu kez goster-
melik antma projeleri hazırlayıp
zaman kazanmalarına karşı da
"yapılacak uygulamalarda atık-
su antma tesislerinin projesi de-
gil, antılmış su kalitesi esas
ölçudur" maddesı yer aldı.
Su kirliliği kontrolu yönetme-
liğıne ışlerlik kazandıracak olan
numune alma ve
analız metotları tebliğı de ya-
yımlandı. Bu tebliğde de atıksu-
larda, yuzey sularda, yeraltı su-
lannda, deniz sularında kalite
parametrelerinın ölçum yon-
temleri sıralandı. Nasıl örnek
alınacağı, bu orneklerın nasıl
saklanacağı ve analız edıleceğı
de behrtıldi. Bu tebliğde, ayrı-
ca "su kalitesi" haritalarının
nasıl hazırlanacağına yer \eril-
di.
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu)— Bergama Ovacık Kö-
yü'nde kurulması planlanan al-
tın aynştırma tesisinde siyanur
ve arsenik gibi zehirli kimyasal
maddelerın kullanılacağı haber-
len, yore halkında kaygı yaratı-
yor. Avustralya-Kanada ortaklı
Eurogold şirketi bolgedeki çalış-
malannı surdururken Bergama
Belediye Başkanı Sefa Taşkın,
kurulacak altın madeninin ve
aynştırma tesısinin verimli tanm
alanlannın ve uç koyun hemen
yanında yer alacağına dikkat
çekti. Bergama'ya su sağlayan
pompalann da bu bölgeden sa-
dece 6 kilometre uzakta olduğu-
nu belirten Belediye Başkanı Se-
fa Taşkın, "Biz bolge insanlan
olarak altının getireceği zengin-
lik, istihdam olanağı ve ekono-
mik canlılık nedeniyle mutlu-
yuz. Ancak bolge insanlannın
zehirlenmesi ve ekonomik den-
genin alt ust olması pahasına
zenginlik istemiyoruz" dedi.
Ovacık Koyu'ne kurulacak al-
tın madeninde, altının topraktan
aynştırılması için uygulanacak
yöntem konusunda hâlâ net bir
açıklamamn yapılmaması da
bolgede huzursuzluk yaratıyor.
İzmır Mılletvekili Kemal Ana-
dol'un soru önergesini yanıtla-
yan Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Fahrettin Kurt'un "ge-
rekli onleralerin alınacağına"
ilişkin güvence vermesini yeter-
li bulmadıklannı belirten Sefa
Taşkın, şunlan söyledi:
"Hâlâ aynştırma işleminde
hangi kimyasal zehirlerin kulla-
nılacağı bUe anlaşılamazken biz
gerekli önletnlerin alınacağı soz-
lerine nasıl guvenebiliriz. Bura-
da Lullanılacak zehirii kimyasal
maddeler, verimli tanm alanla-
nnuı yok olmasına, bolgede kov-
lerde yaşayan insanlann yaşam-
sal tehlikelerie karşı karşıva kal-
masına neden olabilir. Üstelik
bn kimyasal maddeler yeraltı su-
yuna kanşıp Bergama'nın içme
snyu şebekesine ulaşabilir. Bu
durumda 55 bin insan için de
yaşamsal bir tehlike ortaya çı-
kar. Baraj oluşturularak zehirli
sıvılann burada toplanacağı be-
lirtiliyor. Peki bu sıvırun topra-
ga sızması onlenebilecek mi?
Bunun denetimini hangi ıtıerci,
hangi kunıluş yapacak? Bu so-
nılara yanıt verilmesi gerek."
Bergama Belediye Başkanı
Sefa Taşkın, zehirli maddelerın
çevreye zarar vermesini engelle-
yecek ciddi bir denetim meka-
nizması oluşturulmasını ve bu
konuda bolge halkını bilimsel
olarak ikna edilmesini istedi.
Taşkın, "Altın araması yapılacak
alan, cam ve zeytin agaçlan ile
kaph. 10 kilometre kareyi aşan
bir alanda altın araması yapıla-
cağı belirtiliyor. Arama calışma-
lan arasında arazi hallaç pamu-
ğu gibi atılacak" dıye konuştu.
Izmir Milletvekili Kemal Ana-
dol ise bolgede büyuk altın re-
zervlerinin bulunduğu savlannın
doğrulanabilmesi için alınan nu-
munelerin, Türkiye'deki resmi
kurumlar tarafmdan incelettiril-
mesi gerektiğini belirtti. Çıkan-
lacak altının aynştınlmasında
kullanılacak yöntem ve bunun
çevresel etkilerinın de mutlaka
ortaya konması gerektiğini vur-
gulayan Anadol, şu gönışleri di-
le getirdi:
"Ortada tam bir kargaşa ya-
sanıyor. Aynştırma yontemi ko-
nusunda kimi siyanur kullanıla-
cak diyor. Enerji Bakanı ise ha-
y ır siyanur degil, arsenik kulla-
nılacak açıklamasını yapıyor.
Sanki arsenik tehlikeli bir mad-
de değilmiş gibi. Bunun otesin-
de tesis ile ilgili ced raponınun
hazırlandığı belirtiliyor. Türki-
ye'de aradan 8 yıl geçmesine
karşın hâlâ ced yonetmeliği çı-
karılmış degil."
Ifenigün
kapandı
• BURSA (Cumhuriyet
Burosu) — Bursa'nın
tanınmış işadamlanndan
DYP Bursa Milletvekili
Cavit Çağlar'ın yerel
Yenigün gazetesi 105.
sayısını da çıkartarak
"ekonomik bunalım"
nedeniyle yayın yaşamına
son verdi. Gazete daha
önce buyûk bır grup
çalışanının işine son
vermiştı. Yenigun gazetesinin
yetkililerince kapanış yazısında
şöyle denildi: "Yaşatılması
için eldeki butun imkânlar
kullanılarak buyük
özverilere katlanılmasına
karşın yapacak bır şey
kalmıyorsa akhn ve
mantığın gösterdiği yolu
seçmek gerekiyor. Körfez
kriziyle başlayan savaş
patladıktan sonra trajik
boyutlara ulaşan
piyasalardakı bunalımın
basın sektörünü de etkisi
altına alması kaçınılmazdı.
Girdilenn yansından fazlası
ithalata dayanan gazetelerın
tümu ılan gelirlerindeki
azalma nedeniyle zor günleı
geçiriyor:
1
Antalyada
kum yagması
• ANTALYA (AA) —
Antalya'nın Lara Plajı
mevkiindeki ince kumun
geceleri yağmalandığı
bıldirildı. Antalya'nın en iyi
kumsalı olarak bilinen Lara
kıyı bandındaki kum
yağması, plajların
görunumunü ve yapısını da
bozuyor. Çok geniş olan
Lara Plaj bandının
korunmasının güçluğtine
dikkatı çeken Antalya
Belediyesi Zabıta
Mudurlüğü yetkilileri,
kaçak olarak kum aldıkları
saptananlara 1-5 milyon lira
arasında ceza verildiğıni,
ıfade ettiler.
Tanm düşmanı
böcekler
• ANKARA (ANKA) —
Tanm uretıcılerinin en
buyuk duşmanı olan bocek
ve sineklerin dunya tanm
ürununun uçte birine yakın
bir bölumunu yok ettiği
bildirildi. Birleşmiş
Milletler'e bağlı çevre
kuruluşu UNEP tarafından
yayımlanan raporda, 1989
>ıh itibariyle 504 sinek
turünun bir veya birden
fazla tanm ılacına karşı
bağışıklık kazandığı
belirtildi. UNEP raporunda
dünyada gıda uretiminin
nüfus artışım
karşılayabilmesi için tanm
ılacı kullanımının 1995
yıhna kadar bir kat veya
daha fazla artmasımn
beklendiğı kaydedildi.
Denizlerin
korunması
• ANKARA (ANKA) —
Avrupa Konseyi
Parlamenterler Meclisi'ne
denizlerin korunmasına
ilişkin bir siyasi eylem planı
sunulacak. Kuzcy Atlas
Okyanusu başta olmak
uzere denızlerde balık avı
teknikleri kullanılması,
yavru balıklann etkin bir
şekilde korunması ve açık
denızlerde petrol tesislerinin _
atıklan dahil olmak üzere
su kirlenmesini denetleyecek
bir sistemin
gerçekleştirilmesi için
Avrupa Konseyi'nde
çahşmalara başlandı.
Denizlerdekı besin
kaynaklarımn korunmasının
yam sıra balıkçılara
guvenilir bir geleceği
sağlayabilmek amacıyla da
başlatılan çalışmaya ilişkin
bir siyasi eylem planı
ılkbahar aylannda Avrupa
Konseyi Parlamenterler
Meclisi'nde gundeme
getirilecek.