25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbı Cunfhurıyet Matbaacılık ve Gazctecılık Turk ^nonım Şırket: adına Nıdir Nıdi 0 Genel Yayın Muduru Hasao Omal, Muessese Muduru. Emine Upklıgil, Yazı Işlerı Muduru Ok*y GoKnsio, 0 Haber Merkezj Muduru- Yalçın Bıyer. Sayfa Duzcnı Yönttmem \li A«ar 0 Temsılaler ANKARA. Ahrnd Tan. IZMİR Hjkmel Çctinkıjv, AD<\NA. Çeoa Ygenogln Ic Poiıtıka Cetal ItejİMtK. D15 Haberler Ergun Balcı. Ekonomı Ccngız Turfcu. Iş-Sendıka Şakna KHeacı. Ktillur Cetal Lsler. Islanbu! Haberlen KcmaJ Kafsk. Egılım Gcaca> $•>!•>, Haber \raşlırma. lsm« Bcffcfta, \un Haberlerı Nec4«< Dotaa, Spor Danısrranı AMalkulir t»ctlm»ı>. DiZı tazılar Kırtn Çalifkın Ara^unna Ş»hm \kjn>, DuKİımc AMuilab l u a 9 KLOOfdualOr Aimtl Konıbaa 0 Mal Sşleı Erol E/i«l 0 Muhasebe Buknl teaer 0 Bütve Pıanlama S«vjı Osmokt^otlıı 0 Rcklam V»>* Torun 0 Ek Yavınlaı Hafeı \k>ol 0 Idare Huscjla Gnrtr 0 Iş.flme ( M n Çrllk 0 Bıtg] Işleır Naıl laal 0 Pe-îonel S n ı Bo!lancı«thı &rs<OT ve yavun Cumhun *et Matbaacılık ve Gazetecılık T_A Ş Turk Oca$ Cad. 39/41 Cataloflu 34334 İS1 PK 246-lsunbul Td 512 0< 05 (20 hal), Tdo. 22246, Fax (I) 526 «0 72 0 Suraıur A.kaım.Zı>aGökalpBK !nk lap S No 19/4 Td 133 1141-47 Tetex.42M4.Fu (4)133 < 6< 0 tmir H Zıya BN 131: S 2 3, Tel 13 12 30 Tclt* 52359 FM: (51) 19 53 60 0 Aduı: Inanu Cad 119 S No 1 Kaı I Td 19 37 52 (4 hat), Tcla 62155, Fu (71) 19 37 52 TAKVİM: 9 TEMMUZ 1990 Imsak: 3.36 Güneş: 5.33 öğle: 13.14 Ikindi: 17.13 Akşam: 20.45 Yatsı: 22.33 Sotheby's salonunda bugün veyarın yapılacak eski eser satışından ilgili bakanlıklar habersiz Anadolu tarihi müzayededeYunan hükümeti, değeri bir milyar liranın üstündeki 4500 yılhk ender bir kıkladık erkek gövdesi heykeli ile 43 eserin satışını önlemeye çalışıyor. ÖZGEN ACAR NEW YORK / LONDRA — Londra'da bugün ve yarın ünlü Sotheby's müzayede salonunda yapılacak eski eser satışında Yu- nan hükümeti "çalınan tarih"in peşine düşerken Türk Kültür ve Dışişleri bakarüıklannın Ugili da- irelerinin ise Türkiye'den kaçınl- mış ve toplam değerleri beş mil- yar lirayı aşan bir yığın eserin sa- tışının farkında olrnadığı ortaya çıktı. Orta Ege"nin takımadalanndan adını alan ve Isa'dan 2.500 yıl ön- ce mermerden yapılan "kıkladık mermer heykel"ler son birkaç yıl- dın dünya müzayedelerinde satış rekorlan kınyor. Geçen yıl Lond- ra'da aynı müzayede salonunda sadece bir kıkladık mermer baş 5.5 milyar liraya satılmıştı. Bu kez de bir başka kıkladık mermer heykel, üstelik başsız ve bacaksız, bu kez sadece gövde ola- rak 350 bin dolar (yaklaşık bir milyar lira) tahmini fiyatla muza- yedeye çıkanldı. Dünyanın dört bir yoresinden bu heykeli satın al- mak için Londra'ya gidenlerden biri olan New Yorklu bır galeri sa- hibi Cumhunyet okurlanna şu de- ğerlendirmeyi yaptı: "Gene.de kıkladık heykeUer ka- dın olarak yonbıimuştur. Kıkladık erkek heykeller ise muzisyen, sa- vasçı gibi gorunürler. Erkekligi bu kadar açık vurgulanan bir başka kıkladık heykel olmadığı için çok ender bu heykeli satın alabilmek amacıyla bir mHyon dolan (2.7 milyar lirayı) gözden çıkarabilen bir muşleri adına müzayedeye ka- blacağım. Bununla birlikle müşlerimin göcunun ustüode bir fiyatla bu beykeli başkalanna kapnracagıma da inanıyorum. l stelik Yunan hu- kümetinin sonocsuz başvurusu da heykel için önemli bir reklam olusturdu. Tabii Atina'nın daha sonra alıcıyı mahkemeye vereme- yeceği anlaşılırsa muzayedecinio tokmağı çok daha yuksek bir ra- kama inebiUr." I.ö. 2.600-2.400 yülan arasmda yapıldığı sarulan bu heykeli tsviç- reli bir kimya profesorü olan Hans Erienmeyer ve eşi koleksiyonlann- daki oteki eserlerle birlikte satışa çıkardılar. Satıştan sağlayacakla- n parayı kendi adlannı taşıyan ve Gunurauzde 4.700 yıl oncesine inen Anadolu idollerinin tabmini değerleri 2-50 milyon lira Yanra kanş yüksekliğindeki bu arkaik mermer başın değeri çey- rek milyar lira.» Değeri birkaç milyar lira ile olçulen, ender erkek "Kıkladık" mer- tki ucu aslanlı, altın Roma bileziği Anadolu'dan... Tahmini değeri mer heykel, orta Ege adalannda tÖ 25001ü yıllarda yapılmış. ise 80 milyon lira. Kütahya-Gediz yoresinden kaçınldığı sanılan bu Roma raezartaşı- nın ederi 36 milyon lira oiarak öngörnluyor. "çevre ile bayvan haklarını koruma" amaayla kurduklan bir vakfa bağışlayacaklar. Yasal kavga Erlenmeyer koleksiyonundan 180 eserin bugünkü satısına kar- şılık Yunan hükümeti Londra'da- ki büyükelçiliğı kanalı ile mahke- meye başvurarak Yunanistan'dan kaçınldığı iddiası ile heykeüe bir- likte 43 parça eser için "ihtiyati tedbir" karannın verilmesini, sa- tışın durdurulmasını ve bu eserle- rin Yunanistan'a geri verilmesini istedi. Aleyhte dava açılacağını Sot- heby's'in sözcüsu Matthew Weig- man basına duyurdu, kendileri ile birlikte koleksiyoncuların da da- va edildiğıni söyledi ve "Bay ve ba- yan Erlenmeyer bu eserleri 30 yıl önce Paris ve tsviçre'deki guveni- lir galerilerden iyiniyet koşullan içinde satın almışlardı" dedi. Londra Yuksek Mahkemesi Yu- nan hükümeünin başvurusunu ge- çici oiarak önce kabul etti, ancak yargıç Sir John Frank Mummery bir gün sonra bu kararı şu sözler- le değiştirdı: "Ynnan hUkümeti bu satıştan en azından iki hafta önce haber- dar olmuştu. Oysa son dakikaya kadar mahkemeye başvurmadı. Tam sadş yapdacagı bir sırada Yu- nan hükümeünin böyle bir iddia ile ortaya çıkması ve iddiaianm kanıtlayacak belgeleri sunacağın- dan aşuı derecede kuşku duvmam nedeniyle başvunıyu reddediyo- rum. Eğer Ynnan hükümeti bu eser- ler aresındaki tarihsel bütünlügü konunak istiyorsa müzayedeye ka- tılır, parasını öder ve bunlan sa- tın ahr. Bu aşamada bundan baş- ka yapılacak salim bir yol yok." Yunan hükümeti, yörede 1960'da bilimsel kazılara başlan- madan önce bulunan "Keros definesi" çerçevesinde bu eserle- rin ulke dışına yasadışı yollardan kaçınlmış olabileceğini iddia et- mekteydi. Cambridge Universitesi arkeo- loji profesöru Colin Renfrew ise bu eserlerin 1950'lerin sonu ve 60'ların başında kaçınldığını ge- çen hafta öne sürmu$tü. Yunan Buyükelçiliği Kultür Ataşesi Victoria Solomonidis, "Yargıcın bu karannın dıiş kınk- lığı yarattıgını, karann temyiz edileceğini" soyledi, ancak nasıl olacağı hakkında herhangi bir yo- rum yapmadı. Yunan hukumetinin bugun mu- zayedenın yapılacağı TSİ 16.30*dan önce lehte bir temyiz ka- rannı Sotheby's'e getirmesi halin- de satışı durdurabileceği, aksi hal- de ihmal ya da kasıttan doğan bu iki haftalık gecikmenin acısına katlanmak zorunda kalacağı bil- diriliyor. Yann Sotheby's'de yapılacak ikinci müzayedede satılacak 352 eser arasında Türkiye'den kaçınl- rnış pek çok eser dikkatı çekiyor. Bunlann toplam değerinin 5 mil- yar lirayı aştığı, Kültur ve Dışış- leri bakanhklannın ilgili daırele- rinin Anadolu kökenli bu eserle- rin satışının farkında olmadığı be- lirlendi. Anadolu kökenli söz konusu eserlerden bazj örnekler şöyle: 1- Müzayedede 196 numara ile 80 milyon liranın uzerinde tahmini fiyatla satışa çıkan. iki ucunda as- lan başlan bulunan bir altın Ro- ma bileziğı dikkati çekiyor. 2- 254 numarah ve 12.7 cm yük- sekliğindeki arkaik mermer kuros başa tahmini çeyrek milyar liralık müşteri aramyor. 3- 257 numaralı Lidya yoresin- den Î.S. 173 yılına ait bir Roma mezar taşının tahmini değeri ise 36 milyon lira. 4- Vandalizm sonucu darmada- ğın edilmiş, kabartmalannda yüz» leri dahi belli olmayan ve "sida- mara tipi" denilen 258 numaralı bir Roma tahtmın 65 santimlik parçası 70 milyon lira. 5- 38 cm yüksekliğınde 281 nu- maralı bir Helenistik mermer Ki- bele heykeline beklenen fiyat 55 milyon lira. 6- î.ö. 2.700-2.300 yıllanna ait Anadolu mermer idollerinden müzayedede değişik örnekler sa- tılıyor. Değerleri ise iki milyon ile 50 milyon lira arasında değişiyor. 7- Ayrıca Urartu toprak idoller ve Urartu kap ve kacakları ile Anadolu kökenli Helenistik ve Roma mucevherleri de yann mü- zayedede satılacak. Ahlak dışı müzayede Müzayede kataloglannda çok az sayıda eserin yasal kökenine yer verilirken, bazılarına hiç değinil- memesi dikkati çekiyor. Bu duru- mun Ingiltere Muzayedecıler Bir- hği'nin 1984'te imzaladığı ahlaki kurallar anlaşmasına ters düştü- P bildiriliyor. Nitekim Profesör Colin Renf- rew, Sotheby's'in başkanı Lord Gowrie'ye bir mektup yazarak 1 nisan 1984 tarihli anlaşmaya ters diişen "bu ahlak dışı davranjşı" kınadı ve satışın iptal edilmesini istedi. Sinemada yeni bir çizgi Ergani'ye çimento tozu yağıyor Kent merkezindeki fabrikanın bacalarından yükselen toz bulutlarından meyye ve sebze üreticilerinin olumsuz etkilendiği belirtiliyor. DİYARBAKIR (Cumhuriyet) — Ergani Çimento Fabrıkası'nın insan sağlıfını ve doğal yasamı olumsuz açıdan etkılediği bildiril- dı. Kent ıçerisindeki fabrikanın yaydığı çimento tozu ve zehirli gazları soluyan Erganililer'de gö- ğüs ağnlan ve solunum bozukluk- lan görülmeye başlandı. Ergani Belediye Başkanı Macit Güney, kent merkezinde kurulan çimento fabrikasının bacalanndan yükselen toz bulutlarından kımi zaman güneşı dahi göremedikle- rini söyledi. Macit Güney şöyle devam etti: "Yükselen toz, kentin uzerine yagmakta ve insanlanmız da onu solumaktadır. Tozla birlikte fab- rikadan zehirli gazlar da sızmak- tadır. Bacalara filtreler taktınl- mak snretiyle bunun önüne geçil- mesi için fabrikamn yoneticüeriv- le çok temasımız oldu ve Ugili ma- kamlara şikâyette bulunduk. Biz işletmenin kapatılmasını değil, uretimin insan saglığını olumsuz etkilemeden yapılmasını istijoruz. Ancak bugüne kadar en ufak bir önlem alınmadı. Bu kiriilik boyle devam ederse insanlanmız hasta- lanacak ve sağlıkaz bir nesil ye- tişmis olacak. Bunun için yöneti- cilerin bir an once bu soruna bir çozum getirmelerini istiyoruz." Fabrika tozlannın tanmsal üre- tımi de etkilediği belirtiliyor. Ba- zı ureticilerin fabrika aleyhinde tazminat davalan açtıklan da öğ- renildi. Fabrika yakınlannda seb- ze ve meyve uretimi yapan Meh- met Üzulmez'in Ergani Sulh Ce- za Mahkemesi'nde açtığı tazminat davası, fabrikanın lehine sonuç- landı. "Çimento tozlannın, bah- çesindeki meyve ağaçlannın geli- şimini engelleyerek ürun veremez hale getirdiğini" savunan üretici Mehmet Üzülmez, sulh ceza mah- kemesinın karannı temyiz etti. Ye- rel mahkemenin kararı, önumuz- deki gunlerde Yargıtay'da ele alınacak. Warren Beatty'nin başrolünü oynayıp yönettiği 'Dick Tracy', ABD'de yeni bir gişe rekoru peşinde. Madonna, Al Pacino, Dustin Hoffman gibi ünlülerin yer aldığı filmde, bütün mekânlar sonradan çizgileştirilmiş. ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — Sivri çenesı, fötr şapkası ve mikrofonlu saatiy- le kötülerin canına okuyan bir yumruğuyla bir düzine gansteri deviren polıs hafiyesı "Dick T«c>"sinemalarda gösterilmeye başladığmdan beri her yerde... herkes Dick Tracy şapkalan giyi- yor, saatleri takıyor, kitaplarda, karikatürlerde boy boy duvar ilan- lannda, albümlerde... ABD kuru- luş yüdönümünü Dick Tracy ile kutluyor. Son on yıldır Amerikan sıne- masında çizgi roman dönemi de- nilebilecek bir dönem yaşanıyor. Star Wars (Yıldız Savaşları) ile başlayan bu dönemde Batman, Süperman, Popeye (Temel Reis), Flash Gordon ve şımdi de Warren Beatty'nin Dick Tracy'si sahnede. Bir anlamda Hollyvvood'da bugün "başanlı" olmuş kuşağın nostal- jısini yansıtan bu olayın en önemli dürtüsü, anne babalardan çocuk- lara dek geniş bir seyirci kitlesıne hitap ederek en büyuk parayı ya- pabilmek. Bu yüzden film, Steven Spielberg yapımı "Roger Rabbit ve Baby Herrnan" hediye ekı ile geliyor. Roger Rabbit ekınin bir anlamı da Dick Tracy ile arasındakı ben- zerlik ya da zıtlığa atıfta bulun- ması. Önceki yıl Roger Rabbit ya- pıldığında çizgi kahramanlar boş- luğa oynayan oyunculann arasına sonradan çizilmışti. Dick Tracy- de ise gerçek oyunculann yer al- dığı mekânlar sonradan çizgileş- tirilmiş. Boylece her sahne se>ır- cınin onune bır çızım mekanından gerçeğe dönuş gibi belıriyor. Hollywood'un yakışıklı, kus- tah, ıçine kapanık sımalarıp.dan Warren Beattv, Dick Tracy'yı yap- mak için yıllardır bır fırsat kolla- dığını soylüyor. Tracy'yı kimin oy- NEFES KESEN MAHONEY — Dick Tracy fılminde Madonna "Ne- fes kesen Mahoney"i canlandınyor. WARREN BEATY DİCK' ROLUNDE — Chester Gouldun yarat- üğı Dick Tracy'yi filmde Warren Beaty oynayacak. nayacağı konusunda uzun uzun duşundukten sonra en uygun ada- mın kendisı olduğuna karar \er- mış. Sarı, lekesız pardosusu ve şapkasına saklı Beatty'nin, oyun- cu olarak fılm boyunca kendmı fazla vorduğu soylenemez. Bazı eleştırmenlere göre filmde, gerçek hayatındakı azgın kadın hayran- larından kaçar goruntusunden 5iynlmamış bir hali var. Beatty 45 milyon dolar butçeli fılmın başro- lunde oynamakla kalmıyor, aynı zamanda yapımcısı ve yonetmeni. "Nefes Kesen Mahoney"ı (Bre- athless) canlandıran Madonna1 nın, yarı çıplak, siyah tuller ıçın- ie cazıbe dolu sesıyle fısıldadığı, "Vurmak mı yoksa opmek mi is- Üyorsun bilemiyorsun değil mi, uzulme - hep bövle olur" repliği şımdıden herkesin dilinde. Dustin Hoffman, utangaç, çe- kıngen, 78'lık plağın 33'te çalın- ması gibi sesler çıkararak konuşan ve soyledikleri anlaşılmayan gangs ter "Mırmır" (Mumbles) rolunde. Ara sıra Tracy'nın boğazına yapı- şan ellerine rağmen Hoffman'ın kendını tutamayıp gulduğu ızlene- bılıyor. Anlaşılan Hoffman bu fıl- mi yaparken epey eğlenmiş. Tarcy'mn sevgilisi "Tess Gercekyü- rek"i (Trueheart) Glenne Headly oynuvor. Headley "Kirli, Çunik, Alçaklar" fılminden sonra Dick Tracy'de eleştirmenlerin en ılgisi- nı çeken oyunulardan bin. Filmin metnı Dick Tracj'nın çizgi romanındaki halinden ol- dukça farklı. Neredeyse butun fil- mı tek başına gotüren ve ganster- lerin başı "Buyuk Oğlan Caprice" (Bıg Boy) rolundekı Al Pacino, ara sıra en hareketlı sahnelerde Lıncoln, Hamilton, Nietzsche ve Napolyon'dan alıntılar yapıyor. Adamlarının öldurmek konusun- da yeterince acımasız olmadıkla- nnı belırtmek için onlan "becerik- siz generallere" benzetıyor. Chester Gould'un yarattığı Dick Tracy, bunalım yıllarının urunu. Ilk kez 1931'deThe Detroit Enquırer gazetesinde başla>>an dizi bugun halâ pek çok başka çızerın elinden 200'e yakm gazetede de- vam ediyor. Gould'un kahramanı Dick Tracy, oyle kendinı pek fazla gos- termeyen, ancak gerektiği yerde bulunan, fazla aşırı özellikleri ol- mayan, sapına dek namuslu bir polis hafiyesı. Gould'un ilham kaynağı ise o yilların Chicagosu. 1930'larda Amerikan okuyucusu- na ıstediğıni veren Dick Tracy, he- men Amerikan pop kultürunun sembolu haline geldi. 1960'larda Andj Warhol iki Dick Tracy tablosu yaptı. Kırmı- zı, ka\ uniçi, mavi, yeşıl, mor ve ta- bii unlu sarı pardösu, butun çiğ renkleri ve karakterleri ile Tracy- yi daha karmaşık bir duzeyde açıklamaya çalışanlar da oldu. Sa- rı pardösunun temsil ettiklerı, gansterlerin faşizmin yükselişi ile olan paralellikleri, karanlığın ay- dınhkla olan mucadelesı \e Tracy uzerine kıtaplar yazıldı. Warhol'un Tracy için kullandı- ğı renkler, filmin ılham kaynağı oldu. Sinematograf Vittorio Sto- raro 70 mm'ye uygun renk cum- buşu çizgi karelerinden, biraz 1930'ların Chicagosunu andıran, geceleri hep dolunayın bulundu- ğu dehşet veren bır şehır yarattı. Beatty filmi "son derece ki- şisel bir hikaye" olarak nitelendi- riyor. Eleştırmenler Beatty'nin Tracy konusundaki yorumlarından ve oyunculuğundan memnun değil. Chester Gould'un ortahkta pek görünmekten hoşlanmayan, War- ren Beatty kadar sık olmayan, ha- yatı ve ışı bir olan, göreve çağrıl- dığında her zaman koşan kahra- manına ıhanet edildiğıni soyleyen- lere rağmen film gışe rekorlan pe- şınde. 1930'lardakı Dick Tracy'yi hatırlayanlar, 1990'larda Warren Beatty'run polis hafıyesini "Dick Tracy oldu, yaşasın Dick Tracy" dıye nitelendiriyorlar. GökovaVia yeşil eylem • MİLAS (Cumhuriyet) — Gökova Termik Santralı'nın bacasının dibine bir ağaç fidanı dikmek isteyen yeşiller bir süre gözaltına alındı. Aynca olayı gönıntülemek isteyen üç Yunanlı gazetecinin de filmlerine el konuldu. Bir süreden beri Gökova Termik Santralı'nın yapımının protesto etmek amacıyla Oren'de çadır kurarak eyleme başlayan yeşiller, önceki gün santral bacasının altına bir Bella Sambra fidanı dikmek için santral alanına girdiler. TEK yetkililerinin kendilerinden izin alınmadığı gerekçesiyle şikâyetçi olmalan uzerine Yeşiller Partisi Genel Merkez yöneticilerinden Ahmet Filmer, Avukat Semih öiay, Bodrum llçe Başkanı BUge Contepe ve Bodrumlu görittllülerden Saynur Gelendost Jandarma tarafından gözaltına alındı. Daha sonra serbest bırakıldılar. Santrala karşı imza • BURSA (AA) — Yeşiller Partisi Bursa îl örgtitü, Orhaneli ilçesinde ağustos ayında deneme uretimine geçecek Orhaneb Termik Santralı'na karşı "Tennik santralı istemiyoruz" imza kampanyası açtı. YP ll Başkanı Avukat Bahir Esinoğlu, kampanya ile ilgili olarak yaptığı y ., açıklamada, Orhaneli Tennik Santralı'nın devreye girmesiyle çevredeki doğa ve bitki örtüsünün yok olacağım, insan sağlığı uzerinde olumsuz etkiler yaratacağını ileri sürdü. Çddır Gölti'ne tııristik tesi§ • KARS (AA) — Doğal güzellikleriyle ünlü Çıldır Gölu kıyısına, turizmi geliştirmek amacıyla modern tesisler kuruluyor. Kars özel tdaresi ve Çıldır Belediyesi'nce yapımına başlanan turistik tesisler, iki milyar liraya mal olacak. Çevre duzenlemesiyle .,,„ birlikte 10 bin metrekarelik alanı kapsayacak turistik tesisler, iki yü içinde hizmete girecek. Çıldır Gölü çevresinde yaptınlacak 200 yatak kapasiteli dinleame tesisleri ile bölgede göl turizminin geliştirilmesi amaçlanıyor. Dtinya ısınıyor • ANKARA (ANKA) — Doğanın tahribi, ozon tabakasındaki delik ve güneşteki hareketler ikürr değişikliklerine neden olurken hava sıcaklıklarf uâ artacak. Bilim adamlan önümüzdeki yüzyılda sıcaklığın 1.9 ile 5 derece arasında yükseleceğini belirtiyorlar. Tüm yeryüzü koşullan ile atmosferdeki değişiklikler göz önüne ahnarak bilgisayarlarla yapılan belirlemelere göre gelecek yüzyılda dunya sıcakhğında 1.9, ile 5 derece arasında artış olacak. Ttirkiye'yi tanıtan dergi • ANKARA (AA) — Dünyanın en popüler bilim ve doğa dergisi National Geographic"in Türkçe benzeri, tanıtma amaçlı olarak hazırlanacak. Dergi, Türkiye'nin tarihi ve doğal güzelliklerini, taşınmaz kültur varlıklannı tanıtacak. Derginin haarlık aşaması için 1990 yüı bütçesinden 70 milyon liralık ödenek aynldığını belirten Kültür ve Tabiat Varhklannı Koruma Genel Müdurü Altan Akat, Türkçe ve Ingilizce olarak hazırlanacak aylık derginin adının belirlenmesi için özel bir yanşma düzenleneceğini söyledi. Dağlar da ldrleniyor • ANTALYA (AA) — Turizmin çeşitlenmesiyle çevre kirliliği de kıyılardan, dağlara doğru tırmanmaya başladı. Akdeniz Seyahat Acentalan Derneği (AKSAD) Genel Sekrete Abdullah Tekin şöyle deu>. "Dağlanmız da anık SOS vermeye başladı. Dağlanmızı da kirletmeye başladık. Yetkililer, gerekli önlemleri almalı, dağlara çıkanlar, çöpleri kamp alanlarına bırakmamahdırlar. Belirlenen kamp alanları çevresine çöp bidonlan konulmalı. Dağlarımızın bu sessiz kirliliğini şimdiden önlemeye çalışmalıyızî'
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear