25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 HAZÎRAN 1990 EKONOMİ CUMHURÎYET/13 Yhhfmcı otolar • ANKARA (AA) — Maliye ve Gümrük Bakanhğı'na ait 283 yabancı otomobilin satışından 2.5 milyar lira gelir sağJandı. Maliye ve Gümrük Bakanı Adnan Kahveci'den alınan bilgiye göre Maliye, merkez teşkilatı ile taşra birimlerinde kullanılmakta olan yabancı markalı otomobilleri elden çıkarmaya devam ediyor. Yabancı otomobil yerine, yerli otomobil alımının tercih edileceğini belirten Kahveci, bugüne kadar yapılan satışlar ve elde edilen gelirler hakkında şu bilgiyi verdi: "Bakanhğımız tarafından kullanılmakta olan yabancı otomobillerin önemli bir kısmını böylece elden çıkardık. Toplam 283 otomobilin satışından KDV dahil 2 milyar 560 milyon 346 bin lira gelir sağladık" Tüketici paneli yarın • Ekonomi Servisi — Tûrk Hukukçu Kadınlar Derneği tarafından düzenlenen "Tüketicinin Hukuksal ve Toplumsal Açıdan Korunması" konulu panel, yarın saat 14.00-17.00 arasmda Odakule'de yapılacak. Devlet Bakanı Işın Çelebi tarafından acılacak olan panelin konuşmacıları, Istanbul Sanayi Odası Başkanı Memduh Hacıoğlu, Boğaziçi Üniversitesi'nden Doç. Dr. Eser Borak, gazeteci arkadaşımız Meral Tamer ve İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ergun Özsunay. Haig konferansı • ANKARA (UBA) — ABD Dışişleri eski Bakanı ve NATO eski Başkomutanı Alexander Haig, Türk işadamlanna konferans verecek. Türk-Amerikan Işadamları Derneği'nin (İABA) konuğu olarak Türkiye'ye gelecek olan Haig, 7 haziran günü Ankara Hilton Otel'de Türk-Amerikan ekonomik ilişkilen, Amerika'ya ihracat kolayhklan hakkında bir konferans verip, Türk işadamlarının sorularını yanıtlayacak. MTO 30. kongresi • ANKARA (UBA) — Milletlerarası Ticaret Odası'nın 30. kongresi, 26-28 haziran tarihlerinde Hamburg'da yapılacak. Türkiye'yi bu yıl kongrede, Ibrahim Bodur ve Rahmi .Koc'un temsil edecekleri açıklandı. MTO Türkiye Milli Komitesi MüdürU Demet Arıyak, Turk özel sektör camiasınm kongreye geniş şekilde katılması çağnsı yaparken kongrede Birleşmiş MiUetler Genel Sekreteri Perez de Cuellar, tfederal Almanya eski fcaşbakanı Helmut Schmidt, ABD Dışişleri eski Bakanı Kissinger'ın da . konuşacağını söyledi. Bektaş: 'Bu borsa yürümez' • Ekonomi Servisi — İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem yapmaya başlayan DEHA , Menkul Kıymetler'in ortaklarından Ceyhan Bektaş borsadaki sistemi eleştirdi. Kapalıçarşı kökenli dünya çapında bir altm spekülatörü olan Bektaş, Para dergisine yaptığı açıklamada "Koyun gibi herkes tahtaların önünde, dolaşanlar alıcıyım, satıcıyım diyor. Herkesin kartı açık. Bu borsada para kazanmanın imkân ve ihtimali yok. Cart diye tahtaları çizdim mi bitti. Olmaz böyle piyasa" dedi. Ekoııoıııiye halk dopingiKamu sektörü ve özel sektör, halka açılma, özelleştirme ve sermaye arttınmı gibi yöntemlerle sermaye piyasasından son beş ayda 2 trilyonu aşkın kaynak sağladı. Özel sektör, 18şirketin halkaaçılması,2 şirketin hisselerinin eldeğiştirmesivel9 halka açık şirketin de sermayelerini arttırması sayesinde, 1.7trilyon topladı. ABDURRAHMAN YILDIRIM Sermaye piyasasından ekono- miye 'doping' geliyor. Çeşitli fak- törlerin bir araya gelmesiyle olu- şan olumlu ortamda art arda ger- çekleşen "halka açılma" ve "özelleştirnıeyle" sermaye piyasa- sından ekonomiye trilyonlar ak- maya başladı. Doğru yapılan özel- leştirmeyle olumlu yönde etkile- nen sermaye piyasasından yılba- şından bu yana kamu ve özel sek- töre 2 trilyon lirayı aşkın bir kay- nak aktı. Yükselen hisse senedi fiyatları- nı cazip bularak, "fabrikalanna halkı ortak etmeyi" tercih eden Türk kapitalistleri, halka açılma- sıyla yatınmlan ve işletmeleri için gerekli sermayeyi "en az maliyetle" sağlıyorlar. 80'li yıllar boyunca sürekli yüksek faizden yakınan ve bu nedenle yatırım aıı- lımına giremediğinı her fırsatta di- le getiren özel sektör, 90'lann ba- şmdaki halka açılmayla yüksek İaiz kıskacından da kurtulma fır- satını yakaladı. Özel sektör halka açılmadan sağladığı kaynaklar, yatınm atıhmına girmese bile şir- ketlerinin mali bünyesini güçlen- dirip, maliyetlerini düşürme, kâr- larını arttırma ve rekabet güçlerı- ni yükseltme olanağını sağladı. Halka açılmasıyla bırlikle geli- şen, derinleşen ve istikrar kazanan sermaye piyasası, kücük tasarruf- ları, altın döviz gibi "yastık altmda" kalan atıl durumdaki bi- rikimleri de büyük ölçekli işietme- lere, ekonominin üretken alanla- rına kaydıran bir sistem özelliği- ni taşıyor. Özel sektörden Sa- bancı Gnıbu, Doguş Grubu, Ves- tel, Okan Holding, Net Holding gibi kuruluşlar bu yoldan sağla- dıkları kaynaklan şirketlerini bü- yütmede kullanacaklarını bildir- diler. Kamu kesiminin özelleştir- me yoluyla sermaye piyasasından IS0 Başkanı Hacıoğlu: 'Spekülasyon olmamalı'İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Memduh Hactogiu, "şu anda, sermaye piyasasının ekonomiyi canlandırmak ve yatınm hamlesini başlatmak için kallanılabilecek en iyi kaynak" olduğunu söyledi. Hacıoğlu, büyük sanayi grup- larına halka açılma çağrısını tekrarladı. İSO Başkanı Memduh Haaoğlu, ktıçük, tanın- mamış, maceraperest, halktan toplayacakları pa- raları arsa ve arazi gibi gayri menkule ve spekü- latif alanlara yatırım yapmak isteyenlerin ortaya çıkabileceğine dikkat çekti. Hacıoğlu şunları söy- ledi: "Ben her zaman Türkiye'nin bir fırsatlar iilkesi olduğunu, kola) yoldan para ka/anmak isteyen- lerin çok olduğu kanaatini taşıyorum. Bu piya- saya. bu gibi insanların her zaman için girip bir yıkım yapabilecegi kuşkusunu duyuyorum. Bun- dan dolayı da ciddi, isim yapmış sanayicilerin ve sermaye gruplannın bu işe soyunmalannı isliyo- nım." tSO Başkanı Memduh Hacıogiu, hem tasar- rufçu ve hem de yatırımcı açısından "halka açılmanın" spekıilatif amaçla kullamlması halin- de, büyük bir fırsatın kaçacağım vurguladı. Dik- katli olunması, sahip çıkılması, belli bir istikrar ve güven sağlanması halinde sermaye piyasasının altın ve döviz gibi "yastık alü" tasarrufları "eko- nomiye kaoalize" edebileceğini belirten Memduh Hacıoğlu, şöyle devam etti: "Böylece ekonomi çok saglıklı bir yere oturur. Bir yandan şirkeller finansman ihtiyaçlannı daha ucuz yoldan karşı- layarak banka faizlerini aşagı çeker, bir yandan da lasarruflann lüketime gitmesi yerine ekono- miye kanalize edilmesi, enflasyonun kontrol al- tına alınmasını kolaylaştınr. Operasyon olarak çok iyi çalışan bir sislemdir. Onun için bu ülke- nin önde gelen işletmelerinin halka açılmasını is- tiyoruz. Bu konuda da 27 haziranda bir seminer düzenledik. Eğer şirketler bu piyasadan topladık- lan parayı layıkıyİa kullanırlarsa, ekonomi dışın- da bir yere kullanmazlarsa ülke ekonomisine bü- yük katkıda bulunurlar. Çiinkii sermaye piyasa- yı ve halka açılma şu anda ekonomiyi canlandır- mak ve yatırım hamlesini başlatmak için kulla- nılabitecek en iyi kaynakbr." Kesinleşen sermaye arttırımları Halka açılma kervanına katılanlar Sermave arttırımıvla halka arz sağladığı gelirlerin yüzde 70"i ise Hazine'ye aktarılıyor ve bütçe acıklarımn kapatılmasına, dolayı- sıyla enflasyonun düşürülmesine olumlu katkı sağlıyor. Sermaye piyasasında sağlanan kaynaklar, sermaye birikimini sağ- layarak ekonomik kalkınmayı hız- landırması yanında sermayeyi ta- bana da yayıyor. Küçük tasarruf sahiplerinin bu yoldan kârdan pay almalarını ve birikimlerini enflas- yondan korumalannı sağlıyor. Borsarun gelişmesiyle ekonomi- nin gündemine yerleşen "halka açılma"yı şirketlere, tasarruf sa- hiplerine ve ekonomiye etkilerini araştırdık. Sermaye piyasasının ŞMut B Anadolu Cam Çukurova Elektrik Oeva Hokling Eczacıbası Yat. Good-Year Hektaş İzocam Kav Koç Holding Köytaş Makine Takım Metaş Sifaş Yasas Ak-AI Tekstıi Aksa Çeşme Altınyunus Gorbon Iştl İntema Martı Otel Pimaş Potyten Söksa M.Aitınyunus TopUlB e4elN a r t t m (•Myon TL) 4.000 75.000 12.000 4.800 3.517 3.466 1800 3.000 25.000 8400 1.500 15.000 4680 8100 5.635 16 500 4000 287 900 2.500 2750 900 15.000 221.735 Şirket Net HokJtng Netbank Iktısat Leasing Finansbank Peg Protiio Gentaş Okan Tekstil Söksa intema Vûnsa Sabah Mart Otel Emek Sigona Tam Sigorta Tekstilbank T.Torg Aselsan Vestel A r a t e f İ M Metaş Yapı Kredi Genel toplam TopUnan para (mityofi TL) 35.770 20.400 6.300 54.750 54.083 4608 19.158 2.531 1.856 30.000 27.000 4.275 13 500 4.200 40.500 25.125 133.064 300.000 777.12Ü 10.000 200000 987 120 • t t Metaş hisseleri Iş Bankast, Ya- Di Kredi hisseien nn^nc nnthu'maJ* 1 ı *• ww i 1 14-^^^^ ı v l * L satıldı. Şirket 1 Akçimento Arçeltk Brisa Çelik Haiat Çimsa Erdemir Kartonsan Kepez Elektrik Kordsa Olmuksa T.İş Bankası Yapı Kredi Bankası Yasas Finansbank Netbank Pınar Et Sabah Yayıncılık Tekstilbank Yûnsa Ttpta Entiasyondan dolayı roptanan para (mHyoo TL) 15.750 22.500 67.500 5.400 17.280 153.600 6.750 10.000 16.975 11.000 48.817 100 000 8 100 30.000 20 000 120.000 8930 29 624 15.000 7Ü7.226 artan ıştetme sermayesı ihtivacı. şirketteri serma- yc dHuıtııııiıa luyuı. ıın \j ayua ocı- mayesinı arttıran bazı sirketlerin bu yıi sçınde yemden arttınma aitmeleri bekleniyor gelişmesiyle yılbaşından bu yana geçen 5 aylık dönemde 18 özel sektör şirketinin halka açılmayla sağladıklan kaynak miktannı 777 milyar lira olarak belirledik. Bu- na Metaş ve Yapı Kredi Bankası 1 nın el defiştiren hisselerinden sağ- lanan kaynak da eklendiğinde özel sektörün halka açılmadan elde et- tiği fonun 987 milyar lira ile 1 tril- yon sınırına dayandığı görülüyor. Nel Holding, Okan Holding, Pro- filo Holding gibi ona ölçekli ser- maye grupları ile başlayan bu ye- ni halka açılma dönemi, Saban- cı'nın YUnsa'sı ile tırmanışa geç- ti, tngiltere'de yerleşik Türk asıllı işadamı Asil Nadir'in Vestel'i ile doruk noktasma çıktı. Özel sektörün ilk kez halka sa- tılan bu hisseleri yanında, 19 hal- ka açık şirket de sermaye arttın- mı yoluyla yılbaşından bu yana 707 milyar liralık yeni kaynak bul- dular. Böylelikle özel sektörün yıl- başından beri "halka açılma" ve "sermaye arttınmı" yoluyla öz sermaye olarak sağladıklan ucuz kaynağın miktan 1.7 trilyon lira- ya yardı. Özel sektörde bundan sonra halka açılmaya ciddi bir biçimde hazırlanan 30'u aşkın şirket ve banka bulunuyor. Bunlar arasın- da Türkiye'nin kâr rekortmeni Akbank başı çekiyor. İktisat Ban- kası, Esbank, Tütünbank, Ege- bank halka açılacaklar kervanın- da yer ahyor. Şirketler arasmda da Okan Holding, Feniş Gnıbu şir- ketleri halka açılmaya hazırlanı- yor. Sermaye arttınmına gidecek olan 24 özel sektör şirketi de pi- yasadan bu yolla 221 milyar lira toplayacaklar. Halka acılacak ve sermaye arttınmına gidecek özel sektör şirketlerine önümüzdeki aylarda yenilerinin eklenmesi de bekleniyor. Kamu sektörünün özelleştirme politikası dolayısıyia desteklediği sermaye piyasasından yılbaşından bu yana cektiği kaynak miktan ise 643 milyar lira oldu. Özelleştirme- yi yürüten Kamu Ortaklığı ldare- si; Arçelik, Bolu Çimento. Çelik Halat, Çukurova Elektrik, Erde- mir, Kepez Elektrik gibi 6 iştirak, borsa satışından 300 milyar, bor- sa dışı banka satışından ise 343 milyar lira kaynak elde etti. Ka- mu Ortaklığı İdaresi 5 aylık dö- nemde 643 milyar liralık bir fon sağladığı sermaye piyasasından yıl sonuna kadar toplam 2-3 trilyon lira arasmda bir kaynak elde et- meyi planlıyor. KOİ hedeflerini, sermaye piyasasının ve borsanın dengesini bozmayacak şekilde ger- vekleştireceğini de açıkladı. Bu çerçevede KOt'nin programında yer alan özelleştirme takvimine göre 18 haziranda Türkiye'nin dev şirketi Petkim'in hisseleri halka arz edilecek. Bu satıştan 500 mil- yon lira dolayında bir gelir bek- leniyor. Daha sonra ise 6 iştirak hissesinin ikinci parti satışı gele- cek. Turban ile bazı çimento fab- rikalan ve yine bazı iştirak hisse- lerinin "halka açılması" da bu yıl içinde gerçekleştirilecek. EIBSO Başkaıırııdaıı karanlık tablo BAR1Ş KUDAR fZMİR — Son gunlerde yaptığı çıkışlar- la dikkati çeken Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Yiice, Türki ye ekonomisini değerlendirirken "Türki ye düşük, kur ile yüksek oranlı devaliias- yon arasmda sıkışmış durumdadır" dedi. Yüce, bugünlerde karara bağlanacak asgari ücret konusunda da "Yoksulluk sının 489 bin liraya çıkmış bir ülkede asgari ücretin 387-405 bin lira arasmda belirlenmesinin beklenmesi düşündunıcüdür" diye konuş- tu. 1990 yılının ilk 4 aylık temel ekonomik göstergeler üzerindeki görüşlerini dile ge- tiren Uğur Yüce, oluşan tablonun pek iç açıcı olmadığının görUldüğünü ve toplu- mun her kesiminin 1991'i görmekte güçlük çektiğini vurguladı. "Cumhuriyet"e ekono- miye ilişkin görüşünü anlatan Yüce, Tür- kiye'nin gündeminde ilk sırayı alan enflas- yon konusunda şu bilgileri verdi: "Ennasyon gerçekleşmeleri yılın ilk 4 ayında, DİE tüketici fiyat endekslerine göre yüzde 21.6, toptan eşya fiyat endeksine gö- re yüzde 17.7, İTO tüketici fiyat endeksle- rine göre yüzde 20.5, toptan fiyat endeks lerine göre yüzde 10.8 düzeyindedir. 12 ay- lık karşılaştırmalara göre DİE tuketki yüz- de 63.5, toptan yüzde 61.5, İTO tüketici yüzde 70.5. toptan yüzde 57.2 oranında enflasyon gerçekleşmiştir. O halde 1990 yılı için hedeflenen yüzde 54 enflasyon oranının tuttunılması oldukca güç göriinmekledir. Enflasyonun temel ne- denlerinden biri olan kamu açıgı da hedef- lenenin çok üzerinde gerçekleşmektedir. Bütçe açıgının hedeflenen 10.5 trilyonun üzerinde olacağı da arok ortaya çıkmıştır." Yüce, gelir dağılımındaki bozuhnanın da iyimser tablolar oluşturmadığına işaret ederken "GeMşmelerden herkesin endişe el- raesi ve barekete geçmesini beklemek gerekir" diye konuştu. Yuce, sözlerini şöyle Elıııas hanedanının gözyaşlarıEkonomi Servisi — Yıllardır ırk ayrımı politikası sayesinde siyah işçüerin sendika- laşma ve grev hakkını kullanamadığı Gü- ney Afrika Cumhuriyeti'nde, ırk ayrımı politikasına son verecek demokratikleşme sürecini başlatmak üzere ilk adımlar atı- lırken, Ulkenin en eski ve en büyük serma- ye gruplanndan Anglo-American Corpo- ration, tngiliz Financial Times gazetesine tam sayfa ilanlar vererek hem geçmişini aklamaya, hem de kendini yeni döneme hazırlamaya çalışıyor. Güney Afrika'nın yüz yıllık "elmas hanedam" Oppenheimer ailesinin kurdu- ğu bu ülkenin siyasi tercihlerinde de bir asırdır ağırlığmı hiç kaybetmeyen Anglo- American Grubu 1 haziran tarihli Finan- cial Times'a tam sayfa bir ilan verdi. tla- nın başında, üç yıl önce İngiu'z The Inde- pendent gazetesinde çıkmış bir haberin ku- purü bulunuyor. Kupürdeki fotoğrafta ise o sıralar grevde olan siyah maden işçileri- nin Maden İşverenleri Odası'nın önünde yaptığı gösteri görülüyor. Anglo- American, kupürün altında şu çarpıcı ve şaşırtıcı soruyu soruyor: "Zaman zaman 'keşke siyahlann sendikal hakları için mu- cadele etmeseydik' dediğimiz olmuyor mu?" Daha sonra şirket kendi sorduğu bu soruya kendisi yanıt veriyor. "Evet, hem de düriist olmak gerekirse, sık sık. Çün- kü siyah Güney Afrikabl.inn siyasi söz hakkı olmadıgı için sendikalann sesi ge- reğinden fazla yüksek çıkıyordu." Yuzyıh aşkın bir süredir Güney Afrika'- da sahip olduğu madenlerde (bunların ba- şında da elmas ve altın geliyor) siyah işçi cahştıran Anglo-American Grubu, ilanda daha sonra şu görüşlere yer veriyor: "Uzun yıllar boyunca hükümet siyah iş- çilerin sendikalaşma hakkını tanımayı red- detti. Güney Afrika'nın en büyük maden- cilik ve sanayi grubu olan Anglo - Araeri- can, bu politikamn terk edilmesi için sü- rekli olarak uğraş \erdi. 1974'te eski baş- kanıraız Harry Oppenheimer, diğer gnıp- lara çağnda bulunarak, hükümet kabul et- mese bile siyah işçilerin sendikalarını tanımamız gerektiğini söyledi. Nihayet 1979'da bükümet boyun eğdi. Siyahlann sendikalaşma hakkı tanındı. Anglo- American, o sıralar işçilerimizin yalnızca yüzde 5'ini temsil etmesine rağmen Llu- sal Maden tşçileri Sendikası ile göriişme- lere oturdu. Diğer madencilik şirketleri bizi izledi. Daha sonra ise hayat bizim için o kadar kolay geçmedi. Örneğin 1987'de al- tın madenlerimizde çok pahalıya mal olan bir grev yaşandı. Öyİeyse Anglo-American niçin sendikal haklar için mücadele etti? Hem ahlaki, hem de ticari nedenlerle." G.Atrika'nın unlu elmas imparatorlu- ğu, zenci lider Nelson Mandela'mn serbest bırakıldığı gunlerde de yine Financial Ti- mes'a tam sayfa ilanlar vererek "demok- ratik" bir Güney Afrika'nın nasıl olması gerektiği konusundaki görüşlerini açıkla- mıştı. Bu ilanlarda Anglo-American, ge- leceğin Güney Afrikası'nda "sosyalist" bir yol seçilmesinin sakıncalarını bir bir sayıp dökmüş, ayrıca isteyenlere dağıtmak üze- re "Seçmenin el kitabı" adlı bir broşür ha- zırladığını, böylece ülke siyasetinde yüz- yıldır oynadığı ağırlıklı rolü, gelecekte de sürdürmek istediğini bildirmişti. DO WE SOMETIMES WTSH WE HADN T FOUGHT TO tUm KMK. TRADE IMIONS MCOGMtSED! Bugun çıktı BEKTAŞ BROTHERSCO. Üç kardeş... Üçünün de yolları ayrı... Ozan, sanatçı Cengiz Bektaş; Türkiye'nin en büyük bakır üreticisi Cihan Bektaş ve dünyanın tanıdığı bir borsa prolfesyoneli Ceyhan Bektaş... Türkiye'nin yetiştirdiği en büyük spekülatör huzurlarınızda... "Parlak" ilk kez Para'ya konuştu: "İŞTE GELDİM!.." ŞİRKETLERDEN HABERLER Türkiye ve dünya borsalarında ne oluyor, neden oluyor, ne olacak? Teknik analizlerle... B o f s a D e r q P.K. 733 Karaköy/İSTANBUL • CONCORDE Atatürk Hava Limanı'nda. İngiliz Havayolan'mn Londra'dan her gün Amerika'da üç şehre tarifeli olarak uçan ve çağımızın en hızlı hava ulaşım aracı olan Concorde'u, saat I2.55'te Atatürk Hava Limam'na inecek. • PARSAN AŞ halka açılıyor. Mevcut sermayesinin yüzde 15'ini (1.8 milyar lira) halka açnıa kararı alan Parsan yetkilileri, bu oranın yüzde 40'a kadar arttınlabileceğini bildirdiler. • PINAR Entegre Et ve Yem Sanayii Anonim Şirketi'nin sermayesi, 25 milyar liradan 150 milyar liraya yükseldi. • PENTA Oteli'nin temeli haziranda atılıyor. Alke Turizm'in sahibi olduğu 5 Sigorta kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. HASAN KAPLAN yıldızlı otel, 15 yıllık işletmesini Lutfhansa'nın sahibi olduğu Penta International'a verildi. • FRUKO-TAMEK fabrikaları, 1990 yılında da Pepsi-Cola International tarafından her sene gelcneksel olarak verilen "Dünya Yüksek Kalite" ödüllerini almaya hak kazandı. Fruko-Tamek Isparta Fabrikası, dunya çapında yapılan sıralamada ilk 10'a girerek dünya "Üstün Kalite" ödülüne layık görülürken İzmir, Elazığ ve Babaeski fabrikaları da "Kalite Ödülü" alacaklar. • İTKİB İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon thracatçıları Birliği bünyesinde yer alan Deri ve Deri Mamulleri lhracatçıları Birliği, 1989 yılında gerçekleştirilen yüksek ihracat oranına katkıda bulunan uyelerini altın, gümuş ve bronz madalyalar ile bugun Hilton'da odullendirecek. sürdürdü: "Yoksulluk sının ile ilgili olarak yapılan araşlırmalarda, yoksulluk ve zenginlik sı- nırlannın enflasyona baglı olarak hızla bıi- yüdügü görülmektedir. 1990 nisan sonu iti- banyla yoksulluk sımn 489 bin, zenginlik sının 2 milyon 937 bin lira olarak hesap- lanmıştır. 1986 yılında zenginlik sımn 461 bin lira iken bu yıl bu sınır yoksulluk çiz- gisinin bile altmda kalmıştır. Agustos ayin- da yururlüğe konulacak asgari ücretin en az 387 bin. en yüksek 405 bin lira olarak belirlenmesi beklenmektedir. Göruldüğü gibi asgari ücretli, yoksulluk sınırının çok çok altında kalacaktır." EKONOMİ NOTLARI OSMANULAGAY Dikkat, Ekonomi CanlanıyorDikkat, dikkat, ekonomi canlanıyor. DİE'nin sanayi üretimi endeksi 1987 aralık ayından beri en yük- sek düzeyine bu yılın mart ayında ulaştı. Yılın ilk çeyreğinde sı- nai üretim yüzde 11'den fazla arttı. İSO'nun son verilerine göre de bu yılın ilk çeyreğinde imalat sanayii üretiminde yüzde 15 gi- bi çok yüksek bir artış görülüyor. Pek çok sanayi sektöründe üre- tim artışının mart sonrasında da sürdüğü görülüyor. Otomobil- de ve bazı dayanıklı tüketim mallarında, promosyonun da etki- siyle eylül ekim aylarının üretimi şimdıden satılmış durumda Bu kez tüketim qzendirilerek ve bu yolla iç pazar canlandın- larak hızlandırılan büyûmenin özellikle iç pazara yönelik firma- lar için yeni ufuklar açtığı bir gerçek. Bu genişlemenin süreceği inancı yerleşirse üretimdeki ve kapasite kullanımındaki artışları yatırım kararları da izleyebilir ve bu da ekonomide canlanmanın sürmesine yardımcı olabilir. Ekonomideki canlanmanın bir diğer göstergesi, mevduat ve kredilerdeki gelişmeler. Geçen yıl ve bu yıl, yılbaşıyla 12 mayıs arasındaki sürede mevduat ve kredilerdeki artış oranlan şöyle: 1989 1990 Toplam konsolide mevduat % 143 % 9.4 Toplam tasarruf mevduatı ' % 28.1 % 12.5 Toplam kredi stoku % ia6 % 19.3 Türr banka kredileri % 15.9 % 20.2 Göruldüğü gibi geçen yıl mevduattaki artışlar kredi hacmin- deki artışların önünde giderken bu yıl ışler tersıne dönmüş, kre- dilerdeki genişleme mevduattaki artışın belirgin biçimde önüne geçmiş. Ekonomi canlandıkça kredi talebi artıyor, bugünkü fa- izlerle mevduat yapmak pek cazip olmadıgı için mevduattaki artış ise giderek yavaşlıyor. Dış tıcaretteki gelişmeler de ekonomideki ve iç pazardaki can- lanmayı yansıtıyor. Döviz kurları ihracatı caydırırken iç pazarın canlanması karşısında birçok firma ihracatı azaltıp, iç pazara yö- neliyor ve bu nedenle ihracat duraklıyor. Öte yandan ucuz dö- viz ithalatı özendirirken sanayideki canlanma da ithalata yansı- yor. Sınai üretim arttıkça ithal ara malı ve yatırım malı talebi de artıyor. Buna yatınm malı ve tüketim malı ithalaündaki artışlar da eklendiğinde belirgin bir ithalat artışı ortaya çıkıyor ve dış ti- caret açığı büyüyor. Bütün bunlar iç pazardaki ve sanayi kesimindeki belirgin can- lanmanın göstergeleri. Tarım kesiminde de beklenen üretim ar- tışları gerçekleştiği takdirde bu yıl sonunda GSMH büyüme ht- zının yüzde 6'ları bulması mümkün görünüyor. Büyüme hızı bir ekonomideki gkjışatın bir numaralı göstergesi ve büyüme hızının yükselmesi, kuşkusuz olumlu sayılması ge- reken bir gelişme. Ancak bu noktada akla takılan bazı önemli sorular var: Birinci soru: Ekonomi canlanırken enflasyon ne olacak? İkinci soru: Mevduat artışı yavaşlarken kredi talebi artryorsa faizler ne olacak? Üçüncü soru: Dış ticaret açığı hızla büyümeye devam ederse döviz kurları ne olacak? İlk sorunun cevabı oldukça karmaşık. Tüketimdeki ve talepte- ki artış, üretimdeki ve ithalattaki artışla karşılandığı sürece bu- nun mutlaka enflasyonu azdırıcı etki yapması gerekmiyor. Ayrı- ca ihracatın duraklaması, iç pazara mal arzını arttırarak enflas- yon açısından olumlu etki yaparken dövizin ve faizin şimdi ucuz olması da bu olumlu etkiyi pekiştiriyor. Ancak eksik rekabetin geçerli olduğu piyasalarda talep canlanmasının çoğu kez fiyat artışlarına dönüştüğünü biliyoruz. Buna ek olarak yüksek ücret artışlarının da eninde sonunda fiyatlara yansıtılması güçlü bir olasılık. Kamu acıklarımn sürdüğünü ve vergi düzenimizin çok esnek olmadığını da rlüşününce enflasyon cephesinde iyimser olmak da zorlaşıyor. Faizler sanıyorum dibe vurdu, bundan sonra aşamalı bir yük- selış beklenebilir. •Oöviz cephesinde ise bilmeceyi, yani kurlardaki gelişmeyi bü- yüyen dış ticaret açığıyla bu açığı fınanse eden çeşitli adlar al- tındaki döviz girişleri arasındaki denge belırleyecek gibi görü- nüyor. Kısacası her üç soruyu yanıttamak da kolay değil. Bu üç nok- tadaki gelişmeleri çok yakından izleyerek bu üç sorunun bileş- kesi olan sorunun cevabına da yaklaşabiliriz belki: Son iki yıl içinde düşük büyüme hızlarında korunabilen para ve döviz is- tikrarı bakalım hızlı büyüme ortamında da korunabilecek mi? Güney zirvesinde dış borç yarasıKUALA LUMPUR (AA) — Üçüncü Dünya'dan 15 ülkenin temsilcileri, Malezya'nın başken- ti Kuala Lumpur'da düzenlenen "Güney Zinesi'nde" dış borç so- rununda "ortak tavır" almayı ka- rarlaştırdılar. Zirveye katılan 15 ülkeyi temsil eden 15'ler Grubu'nun Sekreteri Ahmed Kâmil Cafer'in basın top- lantısında yaptığı açıklamaya gö- re gruba üye ülkeler aralanndaki göruş ayrılıklannı gidererek dış borç sorunu konusunda ortak ta- vır almayı kararlaştırdılar. Buna göre G-15'in dış borç sorunu ko- nusunda aldıklan ortak tavır, da- ha sonra yayımlanacak bildiriyle açıklanacak. Konferansa katılan diğer kay- nakların bildirdiğine göre 15'ler grubunun dış borç sorunu konu- sunda aldıklan ortak tavır, sonuç bildirisinde çok ana hatlarıyla kaydedildi, aynntılara yer verilme- di. 15'ler grubunun dış borçlan toçlamı yaklaşık 600 milyon do- lar civarında bulunuyor. G-15 grubunu Cezayir, Arjan- tin, Brezilya, Mısır, Hindistan, Endone^ya. Jamaika, Malezya, Meksika, Nijerya, Peru. Senegal, Venezüela, Yugoslavya ve Zim- babwe oluştunıyor. G-15 gnıbu, ilk kez geçen eylül ayında Belg- rad'da yapılan bağlantısızlar top- lantısında açıklanmıştı. 15'ler grubu, bu arada "Güm- riik Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması" (GATT) çerçevesinde yürütülen, uluslararası ticaretin serbestleştirilmesine ilişkin Uru- guay raundu görüşmelerinden so- nuç alınamaması halinde, bu du- ruraun, kendilerine "zarar verebileceği" kaygısını dile getir- diler. G-15 zirvesine katılan üye ülke- lerin yetkilileri, Uruguay raundu görüşmeleri sonunda, sanayileş- miş ülkelerin, pazarlarını açma- maları halinde, yoksul ülkelerin zayıf ekonomilerinin çok ciddi za- rar göreceğine dikkat çektiler. Öte yandan Latin Amerika ül- keleri arasında en fazla borcu bu- lunan üçüncü ülke konumundaki Arjaatin, bir yandan kreditörle- riyle uzlaşma yolu ararken diğer yandan iki yıl önce askıya aldığı 60 milyar dolarlık dış borç ödeme- lerine yeniden başlamayı planlı- yor. Arjantin basınında yer alan ha- berlere göre Arjantin hükümeti, alacaklı bankalara, dış borç faiz ödemelerini üç ay süreyle ayda 70 milyonluk taksitler halinde öde- meyi teklif ediyor. Alacaklı bankalar ise Arjantin1 den, 1990 yılmın geri kalan bölü- münde ayda en az 100 milyon do- lar dış borç ödemesi yapmasım is- tiyorlar. Alacaklı bankalar, Ar- jantin'den ayrıca dış borç müza- kerelerinin yeniden başlatılması öncesinde toplu ödeme yapması- nı istiyorlar. Iktidarda II. ayını dolduran Ar- jantin Devlet Başkanı Carlos yö- netimi, dış borçlann bir kısmırun silinmesini, dış borç ödemelerinin bir kısmmın ertelenmesini ve ye- ni kredi verilmesini talep ediyor. Bu amaçla Arjantin'den bir heyet, alacaklı bankalarla New York'ta temasiarını sürdürüyor. Arjantin'in gecikmiş faiz borç- lan toplammın bu yıl 8.5 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Ar- jantin'in zor durumuna rağmen, Menem yönetiminin, kemer sıkma ve özelleştirme programını onay- layan Uluslararası Para Fonu, mart ayında askıya aldığı 1.7 mil- yar dolarlık krediyi serbest bıraktı. DÖVİZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 B.AIman Markı 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilinı 1 Belçıka Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 Isveç Kronu 1 Isvıçre Frangı 100 Italyan Lireti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlın 1 S Arabıstan Rıyalı Döviz Alış 2597.79 1542.63 2002.12 218.39 74.48 403.73 657 83 457.27 1371.88 426.57 1826.22 203.71 17.21 8907.84 4385.07 692.74 Döviz Satış 2603.00 1545.72 2006.13 218.83 74.63 404 54 65915 458.19 1374.63 427.42 1829.88 21013 17.24 8925.69 4393.86 694 13 4 EfekM Alış 2595.19 1541.09 1968.08 218.17 73.21 399.69 646 65 456.81 1370.51 422.30 1824.39 206.14 17.04 8756.41 4380.68 680.96 Efektif Satış 2610.81 1550.36 2012.15 219.49 74.85 405.75 661.13 459.56 1378.75 428.70 1835.37 210.76 17.30 8952.47 4407.04 696.21
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear