23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 15 MART 1990 SOVYETLER BİRLİĞ1 Gorbaçov yine kazandıHalk Temsilcileri Kongresi, güçlü başkanın bir defaya mahsus olmak üzere, kongre tarafından seçilmesini kabul etti. Bundan sonra başkan halk tarafından doğrudan seçilecek. Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, bır iste- ğini daha kabul ettırdi. Halk Temsilcıleri Kongresi, bir defaya mahsus olmak uzere, geniş yetkılerle donaulmış başkanın halk ta- rafından değıl kongre tarafından seçilme- sini onayladı. Başkan için oylamanın bugun yapılması bekleruyor. Halk Temsilcileri Kongresi, onceki gün, geniş yetkilerle donatılmış başkanlık siste- mine geçilmesı ve Komunist Parti'nin ikti- dar tekehnin kaldırılmasını kabul etmişti. Başkanlık sistemine geçılmesini sağlayacak anayasa değişikliğini ongören tasarı, Gor- baçov'un "ustalıklı kulis" fealıyetlerı sonu- cu, kongredeki 2246 milletvekilinin 1817'si tarafından desteklenmişti. AP'nin haberine göre, Halk Temsilcileri Kongresi'nin dünkü oturumunda Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, başkanlık siste- mine yönelık sen bir muhalefetle karşılaş- tı. Kongre"dekı muhalıf uyeler, geniş yetki- lerle donatılmış bir başkanın, kongre tara- fından seçilmesini eleştirdiler. Muhalefete bağlı üyeler, kongre tarafından seçilecek devlet başkamnın eline "aşın yetkiJer" ve- rileceğıni, bu nedenle de devlet başkanını halkın seçmesi gerektığinı savundular. Bu arada, Sovyetler Birliği bilim çevre- lerinde saygın bır yerı olan Leningradh ta- Litvanya 'virüsü' yayılabilir Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birli- ği'nde Litvanya Cumhuriyetı'nin bağımsız- lığını ılan etraesi, lıder Mihail Gorbaçov'u çok guç durumda bırakırken ulkedeki et- nik bunalımı da doruğuna ulaştırdı. Siyasal gözlemciler, Litvanya örneğinin diğer cumhuriyetlere de sıçrayabileceğini belirtiyorlar. Böyle bir gelişme ıse Sovyet- ler BirliğVnin bir kaosa sürüklenmesine yol açabılecek. • Lıtvanya'nın bağımsızlık ilanından kısa siıre sonra Estonya Cumhuriyetı'nde ba- ğımsızlık isteyen yerli halkın duzenlediği "Estonja Kongresi"nde bu yöndekı çaba- lara başlanması kararlaştırıldı. Estonya ve Litvanya ıle birlıkte 1940'ta ilhak edılen Le- tonya Cumhuriyetı'nde de ayrılıkçı akım hızla güçlenıyor. • Ukrayna'da ayrılıkçı akım, Baltık cum- huriyetlerindeki gıbi guçlu değil. Ancak cumhuriyette aydınlann önculuğündeki milliyetçi RUKH örgütünün ağırlığı gide- rek artıyor. • Daha guneyde Moldavya Cumhuriye- ti ıleride Moskova'nın başını ağrıtmaya aday gorünüyor. Cumhuriyette Romanya ile birleşme eğilimi giderek guçleniyor. • Kafkasya cumhuriyetleri halen en bü- yük kaynaşmaya sahne oluyor. Gürcıstan ve Azerbaycan'daki kanşıkhklar son 12 ay içindeSovyet birlikleri tarafından kanlı bi- çimde bastınldı. Bu olgu da iki cumhuri- yette milliyetçi akımlann güçlenmesine ne- den oldu. • Orta Asya'da ise son zamanlarda mil- liyetçi patlamalann sıklaştığı gözleniyor. Tacikistan, Özbekistan. Kazakistan ve Kır- gızistan'da bu yıl karuı oiaylar çıktı. rihçi Dimitri Likhachev. kongrede, "çok kritik" olarak nitelendırilen bir konuşma yaptı. Lıkhachev, devlet başkamnın halk ta- rafından seçilmesı durumunda, ülkenin, bır iç savaş ortamına sünıklenebileceğini söy- ledı. Lıkhaehev'in konuşmasından sonra, baş- kanın, halk tarafından mı, yoksa kongre ta- rafından mı seçilmesı yönundekı ojlama- ya geçıldı. Oylama sonucunda, oturumda bulunan 2246 milletvekilinin 1542'sınin oyuyla, Devlet Başkanı'run sadece bu defa kongrede seçilmesi kabul edıldi. AP, seçım sonuçlarında Likhachev'ın konuşmasının, Estonya 18 Mart Gürcıstan 25 Mart Kazakistan 25 Mart (Azerbaycan ve Ermenıstan seçımlen knz nedenıyle erte- lendı) Süper Başkanın yetkileri Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği Halk Temsilcileri Kongresı'nde öncekı gun kabul edılen başkanlık sistemınin öngördüğu "sıiper başkan"ın görevlen şöyle: — Yasa teklifi, — Uluslararası anlaşmalann muzakeresi, — Bakanlar Kurulu ve diğer devlet organlannın aldığı kararlann,, insan hak ve ozgurluklerini ihlal etmesi durumunda geçersiz sayılması, — Yuksek Sovyet'ten geçen >asalara veto hakkı, — SSCB'je baglı cumhurijetlerin parlamentolanna danışarak buralarda olağannstu durum ilan edilmesi. Bu yetkinın Yüksek Sovyet uyelerinin üçte ikısı tarafından desteklenmesi de karara bağlanıyor. — Yüksek Sovvel'in görüşn alınarak savaş ilan edilmesi. "onerali" ölçude etken olduğunu kaydetti. AA'nın bildirdığıne gore de başkanlık için Mihaîl Gorbaçov'un yaru sıra Başbakan Ni- kolav Rijkov ve tçişleri Bakanı Vadim Ba- katin de aday gösterilmiş bulunuyor. Her uçu de Komunist Partisi uyesi olan bu aday- lara karşılık, parti üyesi olmayan hukukçu Anatoly Sobchak'ın da adaylık ıçın adı ge- çıyor Ancak tum ajanslar, Mihail Gorba- çov'un seçilmesine kesin gözle bakıldığını belirtıyorlar. Sovyetler Birliği Dışışleri Bakanlığı Söz- cusu Gennadi Gerasimov, dun duzenlediği olağan basın brifinginde başkanlık sıstemiy- le ilgili sonıları yanıtlarken, yeni sistemın 'bir diktalor yaratmayacagını' soyledi. Gerasimo\, tasarının sadece 'güçlü bir başkan' öngorduğunu, ancak bu gucün kar- şısmda denge unsurlanrun varlığırun korun- masına büyuk özeh gosterıldığini belirtti. Sovyet sözcü, başkan seçiminın neden ge- ciktirildıği yolundakı bir soruya '13 Mart'ı kimsc sevmez de ondan' diyerek yanıt ver- dı. Gerasimov, 13 rakamının uğursuzluğu gıbı "esprili" bir gerekçenin yam sıra Halk Temsilcileri Kongresi'nin çalışmalarının sarkmasma yol açan tartışmalann uzama- sının "Sovyet dcfflokrasisûıin işbaşında ol- dugunu gösterdigini" belirtti. Litvanya sorunu Sovyetler Birhğı Halk Temsilcileri Kong- resı'nde "super başkan" tartışmaları surer- ken, birlıkten geçen pazar gunu bağımsız- lık ilan eden Litvanya ile Moskova arasın- da görüşmelere başlanıp başlanmayacağı konusunda da çelişkilı açıklaraalar yapılı- yor. AA'nın haberine göre, SBKP'den bağım- sızlık ilan eden Linanya Komunist Parti- si'nin, 'Gözleroci olarak' SSCB Halk Kong- resi toplantısını 'iziemekte' olan genel sek- reterı Algirdas Brazauskas, 'Interfaks' ser- vısine yaptığı açıklamada, Yuksek Sovyet Milliyetler Meclısi Başkanı Refik Nisanov'- un Litvanya yönetimıyle temaslara başla- makla görevlendinldiğini söyledi. Brazauskas, "Bu temaslan 'gonişme1 ola- rak nitelemek önemli degil, astl onemli olan, bir an once taraflann birbirlerijle konuş- m>a başlamalarıdır" dedi. KUBA Castro:Ödün vermeyeceğimUevlet Başkanı Fidel Castro, "Emperyalizme karşı tavnmdan ödün vermeyeceğim" dedi. Castro, dünyada bir karşı devrim dalgasmın yaşandığını söyledi. HAVANA (AA) — Brezilya Devlet Baş- kanı Fernando Collor de Mello'nun goreve başlaması dolayısıyla duzenlenecek tören için dun Brezilya'ya gıden Kuba lideri Fi- del Castro, zıyareti sırasında kendisine "bazı tavsiyelerde bulunulsa da emperyalizme karşı lavnndan odun vermeyecegini" söy- ledi. Castro, Havana'da, 13 Mart 1957'de dik- tatör Fulgencıo Batista'ya karşı öğrenciler tarafından duzenlenen saldınnın yıldönu- mu dolayısıyla bınlerce öğrenciye hitaben bir konuşma yaptı. Konuşmasında, Kuba'nın, emperyalızm- den korkmadığını göstermesi gerektığini, devrımm emperyalizme hıçbır odun verme- yeceğini behrten Castro, Kuba'nın Latin Amerika'da hayranlık uyandırdığını söyle- di. Brezilya ziyaretinın siyası ve manevı yön- den buyuk önem taşıdığınt kaydeden Cast- ro, Latin Amerika ülkelenndçn, Brezilya zı- yareti sırasında kendısıyle gönışme talebın- de bulunan çok sayıda şahsıyetın bulundu- ğunu kaydederek "Ancak bu goruşmelerde bize iji çocuk olmamızı ogutleyip, odbn ver- memiri isteyecekleri kesin" şeMınde konuş- tu. Latin .Amerika ulkeleriyle ilişkilen gelış- tırmek ıstedığını de söyleyen Küba liderı. dünyada buyük bir karşı-devnm dalgasmın yayıldığını ve Küba Devrimi'nin yıkılması- nın, Latin \merika ulkelerı için ABD kar- şısında bağımsızlıklarının sonu anlamına geleceğini ıfade etti. Fidel Castro, "Yankee emperyalizmi, sos-' valizmm sonunun geldigıne inanıyor, bizJ guçsüz bırakmayı ve halkı bölmevi amaçlı- yor ve butun saldınlannı. tek duşman ola- rak gördugtı Kuba'ya yöneltiyor" dedi Estonya 1940 Sovyetler Birliği'nde kaynayan kazan Letonya 1940 Litvanya 1940 Beyaz Rusya 1922 Ukrayna 1922 Moldavya 1940 Ermenıstan 1920 Azerbaycan 1920 Gürcıstan 1921 Nufesitt1 Rusya Ukrayna Özbekistan Kazakistan Beyaz Rusya Azerbaycan Gürcıstan Tacılosön Moldavya Kırgıastart Litvanya Türkmemstan Ermenıstan Letonya Estonya 9 Mılyon 147,4 51.7Ş 19,9 165 10,2 7.0 5.4 5.1 43 43 3,7 35 33 27 1.6 Hantada njfuslan 1 milyonun ûzenndekı kenöer yer alıyor. Kutulardakı tanhler cumhunyetm bırtırje katıldığı yılı göstenyor. KazaMstan: Rus 40 8 Kazak 36 0. Tatar 2.1 Kırçızittan: Kırgız 40.7 Rus 22 0 ÖZbek 10 3 Tatar 1 7, Ukrayna 2.6 Letenya: Letonyalı 53,7 Rus 32 8 Beyaz Rus 4 5 Polonvalı 2 5 Ukraynah 2 7 Utraıya: Lrtvanyalı 801 Rus 8 6. Pokınyalı 7.7 Beyaz Rus 1.5 I M O v r a : MoKJavyalı 63.9 Ukrayna 14 2. Rus 12.8 Gagavuz 3 5. Yahudı 2.0 Yukartdaki tablo, Financial Times gazetesinden alınrmştır. Etnik gnıplar Tacık 58 8, Oztek 22.9 Rus 10 4, Tatar 2.1 E n t a M n : Ermen 89 7. ton 5,5 Rus 2 3. Kürt 1.7 Türkmen 68 4. Rus 12,6 Ûzbek 8 5 Kazak 2.9 AaıtaycM: Azen 78,1 Rus 7,9 Erroenı 7 9 ı: Ukraynalı 73,6 Rus 21 1 Yahudı 1 3, Beyaz Rus 0 8 MokJavyalı 0.6 Polonyalı 0,5 Btjaz HBSTI: Beyaz Rus 79 4 Rus 11.9 Po!c-valı 4 2 Yahu* 1 4 özbek 68 7 Rus 10 8. Tatar 4.2 Kazak 4 0 Tacık 3 9 Kara Kalpak 1 9 Estmy*: Estonyalı 64 7. Rus 27 9 Ukraynalı 2 5 Beyaz Rus 1.6 Fınta 1 2 Rus 82.6. Tatar 3,6. Ukraynalı 2.7 Çuvas 1,2 ve 100 den cok mrikyet GArdstaK Gûrcû 68.8 Ermen, 9.0 Rus 7 4 Azerı 5 1. Abaza 1 7 BtRLEŞİK ALMANYA Müttefikler pazarlığa başladıİki Almanya'nın birleşmesi için "2 + 4" formülü yürürlüğe kondu. İki Almanya'nın sözcüleri ile dost müttefik ABD, SSCB, îngiltere ve Fransa'nm temsilcileri dün F.Almanya'nın başkenti Bonn'da görüşme masasına oturdular. DİLEK ZAPTÇIOĞLU BONN — Birleşme safhasında iki Alman devletiyle müttefikler arasındakı ılk buluş- ma, dun Federal Almanya'nın başkenti Bonn'da gerçekleşti. Federal \e Demokra- tik Almanya, Amerika Birleşik Devletleri, Sovyetler Birliği, Îngiltere ve Fransa'nın üst duzey burokratları Bonn'da bır araya gel- diler. İkıncı toplantı, nısan ayında altı ül- kenin dışişlerı bakanları arasında Doğu Al- manya'da yapılacak. Kısaca "2 + 4" şeklınde özetlenen "Bir- leşme KonferansJarT'nın (emeli, Kanada'- nın Ottavva kentinde gerçekleşen "Açık. Semalar" toplantısında, 13 şubatta atılmış- tı. Toplantıya katılan NATO ve Varşova Paktı dışışlerı bakanları, F. Alman Dışiş- lerı Bakanı Hans-Dietrich Genscher'in one- risım kabul etmişlerdi. Genscher, Alman- ya'mn birieşme surecine iki Alman devle- tinden başka II. Dunya Savaşı galıbı dort muttefiğin de karar mercıı olarak katılma- sını onermişti. 2 + 4 formulü ilk aşamada iki Almanya'mn görüşme yapmasını, daha sonra goruşmelere dört müttefikin (ABD, SSCB, İngiltere Fransa) katılmasını öngö- ruyor. Ancak anlaşmazlık olan Almanya'nın Batı sınırı goruşmelerine Polonya'nın da ka- tılması kararlaştırıldı. Bonn'dakı Federal Dışişleri Bakanlığı'- na dün apar topar getırilen dev yuvarlak masada altı ul! enin dışışleri bakanlığı siyasi dırektörlerı yerlerinı aldılar. Sabah saatle- rinde basına tanınan fotoğraf çekme hak- kı dışında konferans, kapalı kapılar ardın- da ve en yuksek gizlılik kademesi u>guia- narak gerçekleşti. Evsahipliğini ise Federal Dışışleri BakanLğı Siyasi Direktörü Dieter Kastrup yaptı. Kastrup > aklaşık sekizsaat su- ren toplantımn ardından göruşmelerın son derece olumlu bir havada ve "amaca uygun bır atmosfer içinde" geçtiğini söyledi. Federal Dışişleri Bakanlığı'ndan edındi- ğimiz bilgiye göre dün Bonn'da, gelecek konferansların gundemı, tarihı ve yeri ile yöntem sorunları tartışıldı. Almanya'nın birleşmesınin başlıca sorunlarını oluşturan askeri ıttifaklar ve sınırlar sorunları, henuz ele alınmadı. Batılı devletler bunun için D. Almanya'da 18 martta yapılacak genel se- çimleri bekliyorlar ve D. Almanya hükü- meti başkanı Hans Modrow'u, ülkesinin "meşru temsilcisi" saymıyorlar. F. Alman- ya, ABD, Fransa ve İngiltere, "Ancak D. Almanya'mn demokratik yollarla secılmiş meşru temsilcıleriyle pazarlığa oturabile- ceklerini" belirtıyorlar. Bilindiği gibi Polonya, altı devletin kon- feranslanna katılmakta uzun süre diretmiş- ti. Polonya Devlet Başkanı General Jaru- zelski ile Başbakan Mazowzeckı geçen hafta Paris'te Fransa Cumhurbaşkanı Françots Milterrand'dan bu konuda destek vaadi al- mışlardı. Almanya'nın birleştikten sonra hangi as- keri ittifaka nasıl dahil olacağı, nisandan itibaren konferansların başlıca gundem maddesini oluşturacak. Batılı müttefikler ve F. Almanya, bu konuda Genscher t,ara- fından ortaya atılan öneriyi destekliyor. "Genscher Planı" Almanya'nm NATO içinde birleşmesini; fakat eski D.Almanya topraklarına hiçbir NATO ussu yerleştiril- memesinı öngörüyor. DIŞ BASIN Avrupa özgür uluslar topluluğuna doğru ZBİGNİEW BRZEZİNSKİ (*) Sovyetler Bırliğı'nin dış imparatorluğu 45 yıl sürdü. Sovyet imparatorluğu, te- davi kabul etmez derecede hasta ve yarah. împarator- luğun yükünü taşımaktan yorgun düşmuş olan Sov- yetler Birliği, şımdi bu du- rumdan kurtulma çabasın- da. Ülkenin içışlerindeki et- nık, ekonomık ve siyasal kriz uzun surece- ğe benzıyor. Bu arada Avrupa'mn ortasında yeni bir jeopolitik realıte beliriyor. Tarihsel, kültu- rel ve duşünsel olarak her zaman Orta Av- rupa'ya dahıl olan 'Doğu Av rupa' ulkeleri, yenıden 'Orta Avrupalı' oldular. Bu "post- komunizm bolgesı", Batı Avrupa'mn yaşam tarzını bemmsemesine ve Batı türu kurum- sal düzenlemeler yapmasına karşın karma- şa ve dengesizliğın tehdıdı altındadır. Orta Avrupa ulkelerimn ekonomıleri pe- rışan durumda. Sıyasal sistemlerı yenıden kurulmalı. Ulusal ve bolgesel çatışmalar, ul- kelerinde demokrasiyı kurmaya çalışan yö- netımlenn tepesınde asılı bir kılıç olarak du- ruyor. Bu çelişkılerin çözulmesi için etraflı ve uzun vadelı ve kapsamlı bir politıka oluş- turulması gerekiyor. Bu politikanın teme- liru, kaynağı AT olan birleşik bir Avrnpa milletler topluluğu oluşturmalı; ancak bu birlık, Orta Avrupa'yı da bunyesine kabul- lenmeli ve Sovyetler Birliği ile işbirliğıne açık olmalıdır. Böyle bir stratejik yaklaşım yedi önemli unsuru kapsamalıdır. Batı Avrupa'da enteg- rasyonun hızlandınlması, Atlantık ötesi ıliş- kilerın geliştınlmesi, Orta Avrupa'da de- mokratik reformların sağlamlaştırılması, Avrupa'mn guvenlik çerçevesi içinde bir Al- man konfederasyonunun oluşturulması için muzakereler, çok taraflı ışbirliğinın kolay- laştınlması, Orta Avrupa'da bolgesel ışbir- liğinin arttırılması ve yeni bir Sovyet kon- federasyonunun tesvık edilmesi. Bu unsurlar bir butun olarak algılanma- lıdır. Bu gırışımlerde asıl hedef, daha den- geli, demokratik, işbırliğı içinde bır Avru- pa bırhğımn kurulması ve Amerıkan-Sovyet rekabetının Avrupa'nın kaderındekı belir- leyicılığınin yok edilmesi olmalıdır. Batı Avrupa'da siyasal entegrasyonun hız- landınlması, tum gınşımlenn başarıya ulaş- ması için buyuk bır onem taşıyor. Batı Av- rupa entegrasyonu, daha sonra gerçekleş- tırılecek olan Avrupa birliği için bır kılo- metre taşı görevıni ustlenmeli ve boylesi bir birlık ıçın cazıp bır örnek oluşturmalıdır. Bu birleşme gerçekleşmeden, Orta Avrupa 'tedavisı' için yapılacak ginşimler, gerekli temel ve destekten yoksun kalacaktır. Avrupa entegrasyonuna ABD'nin verdi- ğı destek, Avrupa ile ABD arasında daha vakın ve içten ilişkiler kurma hedefı ile uyumludur. ABD ile kurulacak yakın iliş- kiler, Avrupa'mn Orta Avrupa ve Sovyet- ler Bırlığı ile kuracağı işbirliğını, daha ko- lay ve daha guvenlı hale getu«;ektir. Bu yuz- den, ABD'nin Avrupa'da askeri varlığınm azaimasına karşın surmesi, hem Avrupa 1 nın hem de ABD'nin yararınadır. Doğu Avrupa ulkelerinde sağlam bir de- mokrasinın kurulması, Batılı ülkelerin bu ulkelere şimdikinden daha fazla kaynak akıtmalarını gerektirıyor. 1989'un ilk yan- sında Doğu Bloku'nda >alnızca Polonya ve Macaristan'a ekonomik yardımın gerekli olduğu sanılıyordu. Şımdi ise butun Orta Avrupa ulkelerinin, ekonomık ve siyasal ya- pılarıru yeniden kurmak için yardıma gerek- sınımleri var. Batı yardımı Orta Avrupa ulkeiennın si>asal ve eko- nomık karmaşa ortamına sürüklenmekten kurtarılması için gereken Batı yardımı, 25 ıle 30 miiyar dolar arasında olacaktır. Bu miktar, ılk bakışta çok buyuk görunse de konuya tarihsel bır perspektıfle yaklaşmak gerek. 1946 ve 1955 yılları arasında ABD, şim- dıki gayrı safi milli hasılasının yalnızca uç- te birine sahip olmasına karşın Batı Avru- pa ülkelerine yaklaşık 171 miiyar dolarlık bir yardımda bulundu. Sonuç; tarihsel bir başanydı. Orta Avrupa'mn ekonomik durumunun duzeltilmesi, ABD'nin tek başına yüklene- ceği bir sorumluluk olmamalı. Orta Avru- pa'mn ıstikrarlı bir biçimde gelişmesi, Batı Avrupa'mn da yararınadır. Aynca Japon- ya da bu konuda ustune duşeni yapmalıdır. Orta Avrupa'da barışçıl bir geçış döne- mının gerçekleşmesi ıçın hem Batı'yı hem de Doğu'yu rahatlatacak istikrarlı bır gu- venlik ortamına gerek var. Almanya'nın bir- leşmesıne destek veren Batı, bir Alman kon- federasyonunun kurulması ıçın kapsamlı bir plan ortaya çıkarmah ve bunu garanti altı- na alacak özel guvenlik önlemleri de alma- lıdır. Geçiş döneminin sakin yaşanması için NATO ve Varşova Paktı, birleşik Almanya- nın iki tarafında da askeri birlık bulundur- malı ve yem Avrupa duzenıne sakin bir ge- çişi guvence altına almalıdır. Her iki pak- tın mensuplan da ekonomik bağlantıları seçme ve çok taraflı örgutlere katılma hak- kına sahip olmalıdırlar. Pıyasa ekonomisi- ne yönelmekte olan Orta Avrupa devletle- n, Varşova Paktı içinde kalsalar da EFTA veya AT ıle ekonomık bır bağlantı kurmak konusunda serbest bırakılmalı, hatta teşvik edılmehdir. Batı, aynı zamanda Orta Avrupa devlet- lennin kendi aralannda bolgesel işbirliği- ne girmelerini teşvik etmelidir. Hatta Batı, ekonomik ve ekolojik yardım yapmayı, kar- şı tarafm çok taraflı ışbırlığine girme ko- nusundaki tutumuna göre şarta da bağla- yabilir. Sovyetler Birliği, geleceğının Avrupa ile işbirliğınde olduğu konusunda ikna edilme- lidir. Giderek genişleyen Avrupa'ya katılma hakkı, geleceğin çoğulcu Sovyet konfederas- yonu için saklı tutulmalıdır. Bır Sovyet konfederasyonu oluşturulma- sınm doğal sonucu olarak cumhuriyetlerden her binnin, birlikten aynlma hakkı bulu- nacaktır. Bugünkü Sovyetler Birliği'ne bağlı baa cumhuriyetler, bu haklannı kullanmayı seçebılirler. Ancak ayrılan cumhunyetlerle bir 'Avrupa Milletler Topluluğu' içinde de- ğişık şekillerde ışbirlığı yapabilme olasılı- ğı, Sovyet yönetiminin avrılan cumhuriyet- lere daha hoşgörOlu yaklaşabilmesıni sağ- layacaktır. Avrasya (Avrupa-Asya) harıtasının sarsıl- dığı göruluyor. Tarihın değışen hızını yaka- layabilmek için şimdiden oturup bır sonraki adımımızı planlamamız gerek. (8 mart) (*) Eski ABD Başkanı Jimmy Carter'ın Ulusal Guvenlik Danışmanı olan Zbigniew Brzezinski aynı zamanda "Buvuk Başansızlık" (The Grand Failure) adlı ki- tabın >'azandır. BONN B.Avrupa'yı sakinleştirici mesajlar YASEMİN ÇONGAR BONN — Doğu Avrupa'mn "scçim bahan" 18 martta Demokratik Almanya seçmenlerinin sandık başına gitmesıyle baş- layacak. Gerek sırasıyla Macarıstan, Ro- manya, Bulgaristan, Polonya ve Çekoslo- vakya'da yapılacak seçimlerin ilkı olmasıyla gerekse Birleşik Almanya'ya gıden volda be- lırleyicilik taşıyacağı için bu seçimlerin so- nuçlan büyük bir merakla bekleniyor. Fe- deral Almanya'nın üst duzey hukümet yet- kililerine göre sandıktan bir "muhafazakfir sosyal demokrat" koalisyon çıkması olası- lığının artması, Birleşik Almanya'nın Do- ğu'nun Batı'ya katümasıyla kurulması plan- lannı guçlendinyor. D. Almarrya'da yeni ku- rulacak parlamentonun "kaOlma" karan ol- ması durumunda birleşme sureanin buyûk bır hız kazanacağım vurgulayan Bonn'da- kı yetkıliler, "Gene de 1990 sonuna kadar zamanımız var" sözlenyle Batı Avrupa ül- kelerine bıraz olsun "sakinleştirici" mesaj- lar gondermeye çalışıyorlar. Batı ve Doğu Avrupa ülkelerinden 20 ki- şilik bır gazeteci grubuyla dun F. Alman- ya'nın üst duzey hukumet yetkililenyle yap- tığımız bir dizı görüşme açıkça ortaya çı- kardı ki "Bonn, birleşmenin F. Alman Ana- yasası'nın 23'uncü maddesine gore gerçek- leşmesini istiyor." D. Alman seçımlerinde şansını arttıran Almanya tçm Ittıfak Gru- bu'nun diğer güçlü aday olan Sosyal De- mokrat Partı (SDP) ıle bır koalisyon huku- metı kurması ve yeni oluşacak parlamen- toda dengelı bir çoğunluk oluşturması du- rumunda, bu olasılık guçlenecek. F. Almanva Dışışleri Bakanlığı, Berlın ve Almanya konulanndan sorumlu bolüm şe- fi Echart Herold, Almanyalararası İlişkiler Bakanlığı Almanya polıtıkasmdan sorum- lu Genel Müduru Dr. Burkhard Dobie> ve Federal Şansölyeliğın aynı alandan sorum- lu Daire Başkanı Hans J. Kaasler ıle yaptı- ğımız goruşmelerde, >etkililerın sık sık vur- guladığı bir diğer unsur ıse Birleşik Alman- ya'mn 1991'den once kurulmavacağı oldu. Bızzat Federal Şansolye Helmut Kohl'un de tngıltere ve Fransa'ya ilettiğı mesajlarda dile getirdığı oğremlen "1990 sonuna kadar zamanımız var" sozu, birleşme ne kadar hızla gerçekleşırse gerçekleşsin, (2 + 4) for- mulunun uygulanacağı konusunda bır gü- vence anlamına gelıyor. Nitekim Bonn'da dun bır ara>a gelen (2 + 4) grubu da bu konu üzerinde bır kez daha goruş birlığine vardı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear