Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 15 MART 1990
SOVYETLER BİRLİĞ1
Gorbaçov yine kazandıHalk Temsilcileri Kongresi,
güçlü başkanın bir defaya
mahsus olmak üzere, kongre
tarafından seçilmesini kabul
etti. Bundan sonra başkan
halk tarafından doğrudan
seçilecek.
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği
Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, bır iste-
ğini daha kabul ettırdi. Halk Temsilcıleri
Kongresi, bir defaya mahsus olmak uzere,
geniş yetkılerle donaulmış başkanın halk ta-
rafından değıl kongre tarafından seçilme-
sini onayladı. Başkan için oylamanın bugun
yapılması bekleruyor.
Halk Temsilcileri Kongresi, onceki gün,
geniş yetkilerle donatılmış başkanlık siste-
mine geçilmesı ve Komunist Parti'nin ikti-
dar tekehnin kaldırılmasını kabul etmişti.
Başkanlık sistemine geçılmesini sağlayacak
anayasa değişikliğini ongören tasarı, Gor-
baçov'un "ustalıklı kulis" fealıyetlerı sonu-
cu, kongredeki 2246 milletvekilinin 1817'si
tarafından desteklenmişti.
AP'nin haberine göre, Halk Temsilcileri
Kongresi'nin dünkü oturumunda Devlet
Başkanı Mihail Gorbaçov, başkanlık siste-
mine yönelık sen bir muhalefetle karşılaş-
tı. Kongre"dekı muhalıf uyeler, geniş yetki-
lerle donatılmış bir başkanın, kongre tara-
fından seçilmesini eleştirdiler. Muhalefete
bağlı üyeler, kongre tarafından seçilecek
devlet başkamnın eline "aşın yetkiJer" ve-
rileceğıni, bu nedenle de devlet başkanını
halkın seçmesi gerektığinı savundular.
Bu arada, Sovyetler Birliği bilim çevre-
lerinde saygın bır yerı olan Leningradh ta-
Litvanya 'virüsü'
yayılabilir
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birli-
ği'nde Litvanya Cumhuriyetı'nin bağımsız-
lığını ılan etraesi, lıder Mihail Gorbaçov'u
çok guç durumda bırakırken ulkedeki et-
nik bunalımı da doruğuna ulaştırdı.
Siyasal gözlemciler, Litvanya örneğinin
diğer cumhuriyetlere de sıçrayabileceğini
belirtiyorlar. Böyle bir gelişme ıse Sovyet-
ler BirliğVnin bir kaosa sürüklenmesine yol
açabılecek.
• Lıtvanya'nın bağımsızlık ilanından kısa
siıre sonra Estonya Cumhuriyetı'nde ba-
ğımsızlık isteyen yerli halkın duzenlediği
"Estonja Kongresi"nde bu yöndekı çaba-
lara başlanması kararlaştırıldı. Estonya ve
Litvanya ıle birlıkte 1940'ta ilhak edılen Le-
tonya Cumhuriyetı'nde de ayrılıkçı akım
hızla güçlenıyor.
• Ukrayna'da ayrılıkçı akım, Baltık cum-
huriyetlerindeki gıbi guçlu değil. Ancak
cumhuriyette aydınlann önculuğündeki
milliyetçi RUKH örgütünün ağırlığı gide-
rek artıyor.
• Daha guneyde Moldavya Cumhuriye-
ti ıleride Moskova'nın başını ağrıtmaya
aday gorünüyor. Cumhuriyette Romanya
ile birleşme eğilimi giderek guçleniyor.
• Kafkasya cumhuriyetleri halen en bü-
yük kaynaşmaya sahne oluyor. Gürcıstan
ve Azerbaycan'daki kanşıkhklar son 12 ay
içindeSovyet birlikleri tarafından kanlı bi-
çimde bastınldı. Bu olgu da iki cumhuri-
yette milliyetçi akımlann güçlenmesine ne-
den oldu.
• Orta Asya'da ise son zamanlarda mil-
liyetçi patlamalann sıklaştığı gözleniyor.
Tacikistan, Özbekistan. Kazakistan ve Kır-
gızistan'da bu yıl karuı oiaylar çıktı.
rihçi Dimitri Likhachev. kongrede, "çok
kritik" olarak nitelendırilen bir konuşma
yaptı. Lıkhachev, devlet başkamnın halk ta-
rafından seçilmesı durumunda, ülkenin, bır
iç savaş ortamına sünıklenebileceğini söy-
ledı.
Lıkhaehev'in konuşmasından sonra, baş-
kanın, halk tarafından mı, yoksa kongre ta-
rafından mı seçilmesı yönundekı ojlama-
ya geçıldı. Oylama sonucunda, oturumda
bulunan 2246 milletvekilinin 1542'sınin
oyuyla, Devlet Başkanı'run sadece bu defa
kongrede seçilmesi kabul edıldi. AP, seçım
sonuçlarında Likhachev'ın konuşmasının,
Estonya 18 Mart
Gürcıstan 25 Mart
Kazakistan 25 Mart
(Azerbaycan ve Ermenıstan
seçımlen knz nedenıyle erte-
lendı)
Süper Başkanın yetkileri
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği
Halk Temsilcileri Kongresı'nde öncekı
gun kabul edılen başkanlık sistemınin
öngördüğu "sıiper başkan"ın görevlen
şöyle:
— Yasa teklifi,
— Uluslararası anlaşmalann
muzakeresi,
— Bakanlar Kurulu ve diğer devlet
organlannın aldığı kararlann,, insan hak
ve ozgurluklerini ihlal etmesi
durumunda geçersiz sayılması,
— Yuksek Sovyet'ten geçen >asalara
veto hakkı,
— SSCB'je baglı cumhurijetlerin
parlamentolanna danışarak buralarda
olağannstu durum ilan edilmesi. Bu
yetkinın Yüksek Sovyet uyelerinin üçte
ikısı tarafından desteklenmesi de karara
bağlanıyor.
— Yüksek Sovvel'in görüşn alınarak
savaş ilan edilmesi.
"onerali" ölçude etken olduğunu kaydetti.
AA'nın bildirdığıne gore de başkanlık için
Mihaîl Gorbaçov'un yaru sıra Başbakan Ni-
kolav Rijkov ve tçişleri Bakanı Vadim Ba-
katin de aday gösterilmiş bulunuyor. Her
uçu de Komunist Partisi uyesi olan bu aday-
lara karşılık, parti üyesi olmayan hukukçu
Anatoly Sobchak'ın da adaylık ıçın adı ge-
çıyor Ancak tum ajanslar, Mihail Gorba-
çov'un seçilmesine kesin gözle bakıldığını
belirtıyorlar.
Sovyetler Birliği Dışışleri Bakanlığı Söz-
cusu Gennadi Gerasimov, dun duzenlediği
olağan basın brifinginde başkanlık sıstemiy-
le ilgili sonıları yanıtlarken, yeni sistemın
'bir diktalor yaratmayacagını' soyledi.
Gerasimo\, tasarının sadece 'güçlü bir
başkan' öngorduğunu, ancak bu gucün kar-
şısmda denge unsurlanrun varlığırun korun-
masına büyuk özeh gosterıldığini belirtti.
Sovyet sözcü, başkan seçiminın neden ge-
ciktirildıği yolundakı bir soruya '13 Mart'ı
kimsc sevmez de ondan' diyerek yanıt ver-
dı. Gerasimov, 13 rakamının uğursuzluğu
gıbı "esprili" bir gerekçenin yam sıra Halk
Temsilcileri Kongresi'nin çalışmalarının
sarkmasma yol açan tartışmalann uzama-
sının "Sovyet dcfflokrasisûıin işbaşında ol-
dugunu gösterdigini" belirtti.
Litvanya sorunu
Sovyetler Birhğı Halk Temsilcileri Kong-
resı'nde "super başkan" tartışmaları surer-
ken, birlıkten geçen pazar gunu bağımsız-
lık ilan eden Litvanya ile Moskova arasın-
da görüşmelere başlanıp başlanmayacağı
konusunda da çelişkilı açıklaraalar yapılı-
yor.
AA'nın haberine göre, SBKP'den bağım-
sızlık ilan eden Linanya Komunist Parti-
si'nin, 'Gözleroci olarak' SSCB Halk Kong-
resi toplantısını 'iziemekte' olan genel sek-
reterı Algirdas Brazauskas, 'Interfaks' ser-
vısine yaptığı açıklamada, Yuksek Sovyet
Milliyetler Meclısi Başkanı Refik Nisanov'-
un Litvanya yönetimıyle temaslara başla-
makla görevlendinldiğini söyledi.
Brazauskas, "Bu temaslan 'gonişme1
ola-
rak nitelemek önemli degil, astl onemli olan,
bir an once taraflann birbirlerijle konuş-
m>a başlamalarıdır" dedi.
KUBA
Castro:Ödün
vermeyeceğimUevlet Başkanı Fidel Castro, "Emperyalizme karşı tavnmdan
ödün vermeyeceğim" dedi. Castro, dünyada bir karşı devrim
dalgasmın yaşandığını söyledi.
HAVANA (AA) — Brezilya Devlet Baş-
kanı Fernando Collor de Mello'nun goreve
başlaması dolayısıyla duzenlenecek tören
için dun Brezilya'ya gıden Kuba lideri Fi-
del Castro, zıyareti sırasında kendisine "bazı
tavsiyelerde bulunulsa da emperyalizme
karşı lavnndan odun vermeyecegini" söy-
ledi.
Castro, Havana'da, 13 Mart 1957'de dik-
tatör Fulgencıo Batista'ya karşı öğrenciler
tarafından duzenlenen saldınnın yıldönu-
mu dolayısıyla bınlerce öğrenciye hitaben
bir konuşma yaptı.
Konuşmasında, Kuba'nın, emperyalızm-
den korkmadığını göstermesi gerektığini,
devrımm emperyalizme hıçbır odun verme-
yeceğini behrten Castro, Kuba'nın Latin
Amerika'da hayranlık uyandırdığını söyle-
di.
Brezilya ziyaretinın siyası ve manevı yön-
den buyuk önem taşıdığınt kaydeden Cast-
ro, Latin Amerika ülkelenndçn, Brezilya zı-
yareti sırasında kendısıyle gönışme talebın-
de bulunan çok sayıda şahsıyetın bulundu-
ğunu kaydederek "Ancak bu goruşmelerde
bize iji çocuk olmamızı ogutleyip, odbn ver-
memiri isteyecekleri kesin" şeMınde konuş-
tu.
Latin .Amerika ulkeleriyle ilişkilen gelış-
tırmek ıstedığını de söyleyen Küba liderı.
dünyada buyük bir karşı-devnm dalgasmın
yayıldığını ve Küba Devrimi'nin yıkılması-
nın, Latin \merika ulkelerı için ABD kar-
şısında bağımsızlıklarının sonu anlamına
geleceğini ıfade etti.
Fidel Castro, "Yankee emperyalizmi, sos-'
valizmm sonunun geldigıne inanıyor, bizJ
guçsüz bırakmayı ve halkı bölmevi amaçlı-
yor ve butun saldınlannı. tek duşman ola-
rak gördugtı Kuba'ya yöneltiyor" dedi
Estonya
1940
Sovyetler Birliği'nde
kaynayan kazan
Letonya
1940
Litvanya
1940
Beyaz Rusya
1922
Ukrayna
1922
Moldavya
1940
Ermenıstan
1920
Azerbaycan
1920
Gürcıstan
1921
Nufesitt1
Rusya
Ukrayna
Özbekistan
Kazakistan
Beyaz Rusya
Azerbaycan
Gürcıstan
Tacılosön
Moldavya
Kırgıastart
Litvanya
Türkmemstan
Ermenıstan
Letonya
Estonya
9
Mılyon
147,4
51.7Ş
19,9
165
10,2
7.0
5.4
5.1
43
43
3,7
35
33
27
1.6
Hantada njfuslan
1 milyonun ûzenndekı
kenöer yer alıyor.
Kutulardakı tanhler
cumhunyetm
bırtırje katıldığı
yılı göstenyor.
KazaMstan: Rus 40 8 Kazak 36 0. Tatar 2.1
Kırçızittan: Kırgız 40.7 Rus 22 0 ÖZbek 10 3 Tatar 1 7, Ukrayna 2.6
Letenya: Letonyalı 53,7 Rus 32 8 Beyaz Rus 4 5 Polonvalı 2 5 Ukraynah 2 7
Utraıya: Lrtvanyalı 801 Rus 8 6. Pokınyalı 7.7 Beyaz Rus 1.5
I M O v r a : MoKJavyalı 63.9 Ukrayna 14 2. Rus 12.8 Gagavuz 3 5. Yahudı 2.0
Yukartdaki tablo, Financial Times gazetesinden alınrmştır.
Etnik gnıplar
Tacık 58 8, Oztek 22.9 Rus 10 4, Tatar 2.1 E n t a M n : Ermen 89 7. ton 5,5 Rus 2 3. Kürt 1.7
Türkmen 68 4. Rus 12,6 Ûzbek 8 5 Kazak 2.9 AaıtaycM: Azen 78,1 Rus 7,9 Erroenı 7 9
ı: Ukraynalı 73,6 Rus 21 1 Yahudı 1 3, Beyaz Rus 0 8 MokJavyalı 0.6 Polonyalı 0,5 Btjaz HBSTI: Beyaz Rus 79 4 Rus 11.9 Po!c-valı 4 2 Yahu* 1 4
özbek 68 7 Rus 10 8. Tatar 4.2 Kazak 4 0 Tacık 3 9 Kara Kalpak 1 9 Estmy*: Estonyalı 64 7. Rus 27 9 Ukraynalı 2 5 Beyaz Rus 1.6 Fınta 1 2
Rus 82.6. Tatar 3,6. Ukraynalı 2.7 Çuvas 1,2 ve 100 den cok mrikyet GArdstaK Gûrcû 68.8 Ermen, 9.0 Rus 7 4 Azerı 5 1. Abaza 1 7
BtRLEŞİK ALMANYA
Müttefikler pazarlığa başladıİki Almanya'nın birleşmesi için "2 + 4" formülü yürürlüğe
kondu. İki Almanya'nın sözcüleri ile dost müttefik ABD,
SSCB, îngiltere ve Fransa'nm temsilcileri dün F.Almanya'nın
başkenti Bonn'da görüşme masasına oturdular.
DİLEK ZAPTÇIOĞLU
BONN — Birleşme safhasında iki Alman
devletiyle müttefikler arasındakı ılk buluş-
ma, dun Federal Almanya'nın başkenti
Bonn'da gerçekleşti. Federal \e Demokra-
tik Almanya, Amerika Birleşik Devletleri,
Sovyetler Birliği, Îngiltere ve Fransa'nın üst
duzey burokratları Bonn'da bır araya gel-
diler. İkıncı toplantı, nısan ayında altı ül-
kenin dışişlerı bakanları arasında Doğu Al-
manya'da yapılacak.
Kısaca "2 + 4" şeklınde özetlenen "Bir-
leşme KonferansJarT'nın (emeli, Kanada'-
nın Ottavva kentinde gerçekleşen "Açık.
Semalar" toplantısında, 13 şubatta atılmış-
tı. Toplantıya katılan NATO ve Varşova
Paktı dışışlerı bakanları, F. Alman Dışiş-
lerı Bakanı Hans-Dietrich Genscher'in one-
risım kabul etmişlerdi. Genscher, Alman-
ya'mn birieşme surecine iki Alman devle-
tinden başka II. Dunya Savaşı galıbı dort
muttefiğin de karar mercıı olarak katılma-
sını onermişti. 2 + 4 formulü ilk aşamada
iki Almanya'mn görüşme yapmasını, daha
sonra goruşmelere dört müttefikin (ABD,
SSCB, İngiltere Fransa) katılmasını öngö-
ruyor. Ancak anlaşmazlık olan Almanya'nın
Batı sınırı goruşmelerine Polonya'nın da ka-
tılması kararlaştırıldı.
Bonn'dakı Federal Dışişleri Bakanlığı'-
na dün apar topar getırilen dev yuvarlak
masada altı ul! enin dışışleri bakanlığı siyasi
dırektörlerı yerlerinı aldılar. Sabah saatle-
rinde basına tanınan fotoğraf çekme hak-
kı dışında konferans, kapalı kapılar ardın-
da ve en yuksek gizlılik kademesi u>guia-
narak gerçekleşti. Evsahipliğini ise Federal
Dışışleri BakanLğı Siyasi Direktörü Dieter
Kastrup yaptı. Kastrup > aklaşık sekizsaat su-
ren toplantımn ardından göruşmelerın son
derece olumlu bir havada ve "amaca uygun
bır atmosfer içinde" geçtiğini söyledi.
Federal Dışişleri Bakanlığı'ndan edındi-
ğimiz bilgiye göre dün Bonn'da, gelecek
konferansların gundemı, tarihı ve yeri ile
yöntem sorunları tartışıldı. Almanya'nın
birleşmesınin başlıca sorunlarını oluşturan
askeri ıttifaklar ve sınırlar sorunları, henuz
ele alınmadı. Batılı devletler bunun için D.
Almanya'da 18 martta yapılacak genel se-
çimleri bekliyorlar ve D. Almanya hükü-
meti başkanı Hans Modrow'u, ülkesinin
"meşru temsilcisi" saymıyorlar. F. Alman-
ya, ABD, Fransa ve İngiltere, "Ancak D.
Almanya'mn demokratik yollarla secılmiş
meşru temsilcıleriyle pazarlığa oturabile-
ceklerini" belirtıyorlar.
Bilindiği gibi Polonya, altı devletin kon-
feranslanna katılmakta uzun süre diretmiş-
ti. Polonya Devlet Başkanı General Jaru-
zelski ile Başbakan Mazowzeckı geçen hafta
Paris'te Fransa Cumhurbaşkanı Françots
Milterrand'dan bu konuda destek vaadi al-
mışlardı.
Almanya'nın birleştikten sonra hangi as-
keri ittifaka nasıl dahil olacağı, nisandan
itibaren konferansların başlıca gundem
maddesini oluşturacak. Batılı müttefikler
ve F. Almanya, bu konuda Genscher t,ara-
fından ortaya atılan öneriyi destekliyor.
"Genscher Planı" Almanya'nm NATO
içinde birleşmesini; fakat eski D.Almanya
topraklarına hiçbir NATO ussu yerleştiril-
memesinı öngörüyor.
DIŞ BASIN
Avrupa özgür uluslar topluluğuna doğru
ZBİGNİEW BRZEZİNSKİ (*)
Sovyetler Bırliğı'nin dış
imparatorluğu 45 yıl sürdü.
Sovyet imparatorluğu, te-
davi kabul etmez derecede
hasta ve yarah. împarator-
luğun yükünü taşımaktan
yorgun düşmuş olan Sov-
yetler Birliği, şımdi bu du-
rumdan kurtulma çabasın-
da. Ülkenin içışlerindeki et-
nık, ekonomık ve siyasal kriz uzun surece-
ğe benzıyor.
Bu arada Avrupa'mn ortasında yeni bir
jeopolitik realıte beliriyor. Tarihsel, kültu-
rel ve duşünsel olarak her zaman Orta Av-
rupa'ya dahıl olan 'Doğu Av rupa' ulkeleri,
yenıden 'Orta Avrupalı' oldular. Bu "post-
komunizm bolgesı", Batı Avrupa'mn yaşam
tarzını bemmsemesine ve Batı türu kurum-
sal düzenlemeler yapmasına karşın karma-
şa ve dengesizliğın tehdıdı altındadır.
Orta Avrupa ulkelerimn ekonomıleri pe-
rışan durumda. Sıyasal sistemlerı yenıden
kurulmalı. Ulusal ve bolgesel çatışmalar, ul-
kelerinde demokrasiyı kurmaya çalışan yö-
netımlenn tepesınde asılı bir kılıç olarak du-
ruyor.
Bu çelişkılerin çözulmesi için etraflı ve
uzun vadelı ve kapsamlı bir politıka oluş-
turulması gerekiyor. Bu politikanın teme-
liru, kaynağı AT olan birleşik bir Avrnpa
milletler topluluğu oluşturmalı; ancak bu
birlık, Orta Avrupa'yı da bunyesine kabul-
lenmeli ve Sovyetler Birliği ile işbirliğıne
açık olmalıdır.
Böyle bir stratejik yaklaşım yedi önemli
unsuru kapsamalıdır. Batı Avrupa'da enteg-
rasyonun hızlandınlması, Atlantık ötesi ıliş-
kilerın geliştınlmesi, Orta Avrupa'da de-
mokratik reformların sağlamlaştırılması,
Avrupa'mn guvenlik çerçevesi içinde bir Al-
man konfederasyonunun oluşturulması için
muzakereler, çok taraflı ışbirliğinın kolay-
laştınlması, Orta Avrupa'da bolgesel ışbir-
liğinin arttırılması ve yeni bir Sovyet kon-
federasyonunun tesvık edilmesi.
Bu unsurlar bir butun olarak algılanma-
lıdır. Bu gırışımlerde asıl hedef, daha den-
geli, demokratik, işbırliğı içinde bır Avru-
pa bırhğımn kurulması ve Amerıkan-Sovyet
rekabetının Avrupa'nın kaderındekı belir-
leyicılığınin yok edilmesi olmalıdır.
Batı Avrupa'da siyasal entegrasyonun hız-
landınlması, tum gınşımlenn başarıya ulaş-
ması için buyuk bır onem taşıyor. Batı Av-
rupa entegrasyonu, daha sonra gerçekleş-
tırılecek olan Avrupa birliği için bır kılo-
metre taşı görevıni ustlenmeli ve boylesi bir
birlık ıçın cazıp bır örnek oluşturmalıdır.
Bu birleşme gerçekleşmeden, Orta Avrupa
'tedavisı' için yapılacak ginşimler, gerekli
temel ve destekten yoksun kalacaktır.
Avrupa entegrasyonuna ABD'nin verdi-
ğı destek, Avrupa ile ABD arasında daha
vakın ve içten ilişkiler kurma hedefı ile
uyumludur. ABD ile kurulacak yakın iliş-
kiler, Avrupa'mn Orta Avrupa ve Sovyet-
ler Bırlığı ile kuracağı işbirliğını, daha ko-
lay ve daha guvenlı hale getu«;ektir. Bu yuz-
den, ABD'nin Avrupa'da askeri varlığınm
azaimasına karşın surmesi, hem Avrupa
1
nın hem de ABD'nin yararınadır.
Doğu Avrupa ulkelerinde sağlam bir de-
mokrasinın kurulması, Batılı ülkelerin bu
ulkelere şimdikinden daha fazla kaynak
akıtmalarını gerektirıyor. 1989'un ilk yan-
sında Doğu Bloku'nda >alnızca Polonya ve
Macaristan'a ekonomik yardımın gerekli
olduğu sanılıyordu. Şımdi ise butun Orta
Avrupa ulkelerinin, ekonomık ve siyasal ya-
pılarıru yeniden kurmak için yardıma gerek-
sınımleri var.
Batı yardımı
Orta Avrupa ulkeiennın si>asal ve eko-
nomık karmaşa ortamına sürüklenmekten
kurtarılması için gereken Batı yardımı, 25
ıle 30 miiyar dolar arasında olacaktır. Bu
miktar, ılk bakışta çok buyuk görunse de
konuya tarihsel bır perspektıfle yaklaşmak
gerek.
1946 ve 1955 yılları arasında ABD, şim-
dıki gayrı safi milli hasılasının yalnızca uç-
te birine sahip olmasına karşın Batı Avru-
pa ülkelerine yaklaşık 171 miiyar dolarlık
bir yardımda bulundu. Sonuç; tarihsel bir
başanydı.
Orta Avrupa'mn ekonomik durumunun
duzeltilmesi, ABD'nin tek başına yüklene-
ceği bir sorumluluk olmamalı. Orta Avru-
pa'mn ıstikrarlı bir biçimde gelişmesi, Batı
Avrupa'mn da yararınadır. Aynca Japon-
ya da bu konuda ustune duşeni yapmalıdır.
Orta Avrupa'da barışçıl bir geçış döne-
mının gerçekleşmesi ıçın hem Batı'yı hem
de Doğu'yu rahatlatacak istikrarlı bır gu-
venlik ortamına gerek var. Almanya'nın bir-
leşmesıne destek veren Batı, bir Alman kon-
federasyonunun kurulması ıçın kapsamlı bir
plan ortaya çıkarmah ve bunu garanti altı-
na alacak özel guvenlik önlemleri de alma-
lıdır.
Geçiş döneminin sakin yaşanması için
NATO ve Varşova Paktı, birleşik Almanya-
nın iki tarafında da askeri birlık bulundur-
malı ve yem Avrupa duzenıne sakin bir ge-
çişi guvence altına almalıdır. Her iki pak-
tın mensuplan da ekonomik bağlantıları
seçme ve çok taraflı örgutlere katılma hak-
kına sahip olmalıdırlar. Pıyasa ekonomisi-
ne yönelmekte olan Orta Avrupa devletle-
n, Varşova Paktı içinde kalsalar da EFTA
veya AT ıle ekonomık bır bağlantı kurmak
konusunda serbest bırakılmalı, hatta teşvik
edılmehdir.
Batı, aynı zamanda Orta Avrupa devlet-
lennin kendi aralannda bolgesel işbirliği-
ne girmelerini teşvik etmelidir. Hatta Batı,
ekonomik ve ekolojik yardım yapmayı, kar-
şı tarafm çok taraflı ışbırlığine girme ko-
nusundaki tutumuna göre şarta da bağla-
yabilir.
Sovyetler Birliği, geleceğının Avrupa ile
işbirliğınde olduğu konusunda ikna edilme-
lidir. Giderek genişleyen Avrupa'ya katılma
hakkı, geleceğin çoğulcu Sovyet konfederas-
yonu için saklı tutulmalıdır.
Bır Sovyet konfederasyonu oluşturulma-
sınm doğal sonucu olarak cumhuriyetlerden
her binnin, birlikten aynlma hakkı bulu-
nacaktır. Bugünkü Sovyetler Birliği'ne bağlı
baa cumhuriyetler, bu haklannı kullanmayı
seçebılirler. Ancak ayrılan cumhunyetlerle
bir 'Avrupa Milletler Topluluğu' içinde de-
ğişık şekillerde ışbirlığı yapabilme olasılı-
ğı, Sovyet yönetiminin avrılan cumhuriyet-
lere daha hoşgörOlu yaklaşabilmesıni sağ-
layacaktır.
Avrasya (Avrupa-Asya) harıtasının sarsıl-
dığı göruluyor. Tarihın değışen hızını yaka-
layabilmek için şimdiden oturup bır sonraki
adımımızı planlamamız gerek. (8 mart)
(*) Eski ABD Başkanı Jimmy Carter'ın
Ulusal Guvenlik Danışmanı olan Zbigniew
Brzezinski aynı zamanda "Buvuk
Başansızlık" (The Grand Failure) adlı ki-
tabın >'azandır.
BONN
B.Avrupa'yı
sakinleştirici
mesajlar
YASEMİN ÇONGAR
BONN — Doğu Avrupa'mn "scçim
bahan" 18 martta Demokratik Almanya
seçmenlerinin sandık başına gitmesıyle baş-
layacak. Gerek sırasıyla Macarıstan, Ro-
manya, Bulgaristan, Polonya ve Çekoslo-
vakya'da yapılacak seçimlerin ilkı olmasıyla
gerekse Birleşik Almanya'ya gıden volda be-
lırleyicilik taşıyacağı için bu seçimlerin so-
nuçlan büyük bir merakla bekleniyor. Fe-
deral Almanya'nın üst duzey hukümet yet-
kililerine göre sandıktan bir "muhafazakfir
sosyal demokrat" koalisyon çıkması olası-
lığının artması, Birleşik Almanya'nın Do-
ğu'nun Batı'ya katümasıyla kurulması plan-
lannı guçlendinyor. D. Almarrya'da yeni ku-
rulacak parlamentonun "kaOlma" karan ol-
ması durumunda birleşme sureanin buyûk
bır hız kazanacağım vurgulayan Bonn'da-
kı yetkıliler, "Gene de 1990 sonuna kadar
zamanımız var" sözlenyle Batı Avrupa ül-
kelerine bıraz olsun "sakinleştirici" mesaj-
lar gondermeye çalışıyorlar.
Batı ve Doğu Avrupa ülkelerinden 20 ki-
şilik bır gazeteci grubuyla dun F. Alman-
ya'nın üst duzey hukumet yetkililenyle yap-
tığımız bir dizı görüşme açıkça ortaya çı-
kardı ki "Bonn, birleşmenin F. Alman Ana-
yasası'nın 23'uncü maddesine gore gerçek-
leşmesini istiyor." D. Alman seçımlerinde
şansını arttıran Almanya tçm Ittıfak Gru-
bu'nun diğer güçlü aday olan Sosyal De-
mokrat Partı (SDP) ıle bır koalisyon huku-
metı kurması ve yeni oluşacak parlamen-
toda dengelı bir çoğunluk oluşturması du-
rumunda, bu olasılık guçlenecek.
F. Almanva Dışışleri Bakanlığı, Berlın ve
Almanya konulanndan sorumlu bolüm şe-
fi Echart Herold, Almanyalararası İlişkiler
Bakanlığı Almanya polıtıkasmdan sorum-
lu Genel Müduru Dr. Burkhard Dobie> ve
Federal Şansölyeliğın aynı alandan sorum-
lu Daire Başkanı Hans J. Kaasler ıle yaptı-
ğımız goruşmelerde, >etkililerın sık sık vur-
guladığı bir diğer unsur ıse Birleşik Alman-
ya'mn 1991'den once kurulmavacağı oldu.
Bızzat Federal Şansolye Helmut Kohl'un
de tngıltere ve Fransa'ya ilettiğı mesajlarda
dile getirdığı oğremlen "1990 sonuna kadar
zamanımız var" sozu, birleşme ne kadar
hızla gerçekleşırse gerçekleşsin, (2 + 4) for-
mulunun uygulanacağı konusunda bır gü-
vence anlamına gelıyor. Nitekim Bonn'da
dun bır ara>a gelen (2 + 4) grubu da bu
konu üzerinde bır kez daha goruş birlığine
vardı.