Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/10 HABERLER 14 MART 1990
ANAP, SHP veDYPgrubu toplandı
Partîler terörü konuştuAkbulut Şuçlular yakalanmak istendiğinde
suçlular yerine emniyet güçleri eleştiriliyor.
Gazetecilerin başvurusunda hükümet atlanmış
gibigösteriliyor.
tnönü Bir an evvel erken seçim istiyoruz. Terör
oldu diye istemiyoruz. Daha evvel de istiyorduk.
Demirel Hükümetin terörle etkin mücadelesi
için arkasında halk desteği olması gerekir.
MADE IN U.S.A.
1979 YILI ICRA PL 467 TEDBIR UYARINCA StGARA SAGLIĞA ZARARUOlR
ANKARA (Crimhuriyet Büro-
su) — TBMM Başkanı Kaya Er-
dem'ın çağrısı üzerine "teröre
karşı zirve"ye katılan liderler dün
partilerinin grup toplantılarında
"terör" ve "erken seçim" ağırlık-
lı değerlendirmeler yaptılar.
ANAP grubunda konuşan Yıldı-
nm Akbnlut, gazetecilerin hukü-
met yerine Meclis Başkanlığı'na
başvrulmasıru eleştirerek "Hükü-
metin atlanılmış gibi gösterilme-
sinin yanlış oldugunu" söyledi.
Akbulut, terörle ilgili toplantıya
muhalefet liderlerinin "seçim"
konusunu getirmderınin uygun
olmadığını da belinti.
Akbulut terör olaylanyla ilgili
gözaltı sürelerinin uzatılabüeceği-
ni söylerken SHP lideri Erdal İnö-
nü , partisinın grup toplantısında
yaptığı konuşmada terörden kur-
tulmak için tutulması gereken yo-
lun demokrasiye ara vermek de-
ğil, tam tersine, daha iyi işletmek
olduğunu söyledi. Demirel de
DYP grubunda yaptığı konuşma-
da önceki gün yapılan terör zir-
vesinde Başbakan Akbulut'un
"Çankaya'dan izin
seçirn konuşamadığını" öne sür-
dü. Demirel, "Biz ne konuşaca-
ğımıza kendimiz karar veririz.
Kimsenin emir kulu degiliz" de-
di.
Başbakan Yıldınm Akbulut,
dün partisinin grup toplantısında
yaptığı konuşmada "Hükümet at-
lanılmış gibi gösteriiiyor. Basın
mensuplan bunu resmen soyleme-
diler. Ama bu mana çıksın istiyor-
lar ise katiyen yanlış oldugunu
buradan lekrarlıyonım. Demok-
rasi herkesin kafasına göre tarif
edilecek, isletilecek bir möessese
degildir" derken dili surçerek
"demokrasinin karşısında bir
grubuz" tumcesini kullandı. Mil-
letvekillerinin "demokrasinin
yanında" diye bağırmaları üzeri-
ne sözlerini düzeiten Akbulut, te-
rör zirvesinde liderlerin "erken se-
çim' i gündeme getirmesini de
eleştirdi.
SHP grubu
Partisinin TBMM grup toplan-
tısında konuşan Inönü, terör
olaylannın bir partiye değil,
demokratik-laik hukuk düzenine
yönelik oldugunu vurguladıktan
sonra, "1980 öncesi olaylar bâlâ
hafızalarda çok canlı yaşanıyor.
Bu olaylar demokrasiye ara veril-
mesiyie sonuçlandı. Ancak bir da-
ha böyle bir sey olmayacaktır. Biz
bunu inanarak soylüyoruz" dedi.
Inönü, işlenen cinayetlerin fa-
illerinin bulunamamasının endişe
verici oldugunu, bunun "demok-
rasiye ara mı veriliyor?" kuşku-
sunu uyandırdığım kaydetti. Çe-
şitli ülkelerdeki terör olaylannın
•«demokrasinin kesimiye uğrama-
sıyla sonuçlanmadığını, bunun
örneklerinin ltalya'da da yasan-
dığını dile getiren SHP lideri, Gü-
ney Amerika'da askeri rejimlerin
terörü durduramadıklannı, ancak
demokrasiye geçişle birlikte bu
olayların sona ermeye başladığı-
na dikkat çekti. Inönü, "Terör-
den kurtulmak için demokrasiyi
daha iyi işletmemiz gerekiyor" de-
di.
26 Mart 1989 yerel seçimleri ar-
dından bir iktidar "zaafiyeti"
doğduğunu anlatan Inönü, sözle-
rini şöyle tamamladı:
"Türkiye'de demokrasinin ke-
MALİYE VE GÜMRÜK
BAKANLIĞI'NDAN MALİYE MÜFETTİŞ
YARDIMCILIĞIGİRİŞ SINA VI
Maliye ve Gumruk Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı'nca 9 Ni-
san 1990 Pazartesi günü saat 09.00'da Ankara ve tstanbul'da Mali-
ye Mufettiş Yardımcıhgı Gıriş Sınavı açılacaktır.
SINAVA KAT1LABİLMEK İÇİN:
a) Devlet Memurları Kanunu'nun 48'inci maddesinde yazılı nite-
likleri haiz olmak;
b) 01.01.1990 tarihi itibariyle 30 yaşını doldurmamış bulunmak;
c) Siyasal bilgıler, iktısat, işletme ve iktisadi ve idari bilimler fa-
kültelerinin (veya eşitleri olan yurtiçi ve yurtdısı fakülte veya yüksek
okullardan) binnden mezun olmak;
d) Erkeklerde askerliğini yapmış veya erteletmiş olmak (halen as-
kerlik görevini yapmakta bulunanlar, terhıslennden sonra atamaia-
n yapılmak üzere sınava kabul edilebilirler);
e) Her türlu iklim ve çalışma sartlannda görev yapabilecek saglık-
ta olmak;
0 Maliye mufettişliğinin gerektirdiği nitelikleri taşımak;
g) Daha örvce bir kereden fazla bu sınava girmemiş olmak
gerekmektedir.
Sınavlarda gıriş şartlanm ve sınav konulannı gösteren brosür ile
muracat formu yukanda belirtilen ögretim kurumlarından, Anka-
ra'da Teftiş Kurulu Başkanlığı'ndan, Istanbul ve lzmir'de de Mali-
ye MUfettişliklerinden sağlanabılir.
lsteklilerin gerekli bdgelerle birlikte en geç 23 Mart 1990 Cuma
günu çalışma saati bitimine kadar Teftiş Kurulu Başkanlıgı'na biz-
zat veya posta ile başvurmalan gerekmektedir. Postada vaki gecik-
meler dikkate alınmayacaktır İlan olunur. Basın: 15677
EĞİRDİR SULH CEZA MAHKEMESt
HÜKÜM ÖZETİ
ESASNO: 1989/119
KARAR NO: 1989/263
SANIK: SALİM MUTLUCAN — Sıtkı ve Dudu'dan doğma, 1951
D.'lu, Eğirdir Sipahiler K. nüfusuna kayıtlı, Yeni Mah. Belediye Fı-
nnı'nı çalıştınr.
SUÇ: Gada Maddeleri Tüzüğü'ne aykınlık.
SUÇ TA.: 7.6.1989
KARAR TA.: 19.12.1989
Yukandı künliği yazılı bulunan sanık hakkında yapılan açık yar-
gılama sonunda:
G.D. Sanık Salih Mutlucan olay tarihinde sahibi bulundyğu fın-
nmda yaptığı ekmeklerden alınan numunelerden hamur içinde ku-
rum taneciklerinin bulunduğundan sağlığa az ya da çok zarar verecek
derecede bozulmuş sayıldığından eylemine uyan TCY'nin 399 M. ge-
reğince 2 ay hapis ve 647 S.Y.'nin 3506 SY. ile değişik 4/1-1 madde-
si, TCY'nin 72-402/1 - 402/2. M. gereğince sonuç olarak 320.000
TL. ağır para cezasıyla cezalandınldığı, hakkmdaki hapis cezası sü-
resine eşit olarak sanığın suçu işlemeye araç kıldığı meslek, sanat ve
ticaretinin tatiiine ve 7 gün sure ile işyerinin kapatılmasına karar ve-
rildıği ve 647 SY.'nin 6. maddesi gereğince cezalannın ertelendiği,
aynca karar özeti Ankara, tstanbul ve lzmir'de yayımlanan ve tirajı
yüz binin üzerinde bulunan 1 veya 2 gazetede, aynca Eğirdir'de ya-
yımlanan yerel gazetelerden birinde ilan edilmesine karar verümesi
ilan olunur. 1.2.1990
T.C.
GAZİANTEP
1. SULH CEZA MAHKEMESt
Esas: 1988/3789
Karar: 1989/713
Hâkim: Mehmet Çamur - 28162
Kâtip: Bilal Akgün
Sanık: Abduüah Çelik, Hamet Oğ. 1939 D.lu, Ocaklar Mahallesi
55. Cadde No: 13'te oturur. Bulgur imalatçısı. Gaziantep.
Suç: Gıda maddeleri nizamnamesine muhalefet.
Suç Tarihi:
Yukanda açık kimliği yazılı sanık hakkında,
Sanığın üzerine atılı müsnet suçtan TCK'nın 396, 402, ve 647 sa-
yılı kanun maddeJeri uyannca 32.000 lira ağır para ve cürme vasıta
kıldığı meslek ve sanatının 3 ayyatiline cürme vasıta kıldığı işyerinin
7 gün kapatılmasına, karar özeıinin, Istanbul, Ankara, Izmir'de ya-
yımlanan tirajı yüzbinin üzerindeki bir veya iki gazetede aynca bir
mahalli gazetede ilan edilmesine ve masrafının sanıktan alınmasına
karar verildi. 29/1/1990
Basın: 17962
T.C.
GAZİANTEP İ. SULH CEZA
MAHKEMESİ
Esas : 1987/1599
Karar : 1989/1217
Hâkim : Mehmet Çamur - 28162
Katip : Bilal Akgün
Sanık : Adil Balkın, Ökkeş oğ. 1942 D.lu, Konak Mahallesi Kral
Paşa Caddesi No: 6'da oturur. Dondurmacı. Gaziantep.
Suç: Gıda maddeleri nizaranamesine muhalefet.
Suç tarihi: 1.6.1987 ve 23.6.1987 tarihlerinde.
Yukanda açık kimliği yazılı sanık hakkında,
Sanığın üzerine atılı müsnet suçtan TCK'nın 396,402 ve 647 sayılı
kanun maddeleri uyannca 64000 lira ağır para ve cürme vasıta kıldı-
ğı meslek ve sanatının 6 ay tatiiine, cürme vasıta kıldığı işyerinin 14
gün kapatılmasına, karar özen'nin, Istanbul, Ankara, lzmir'de ya-
yımlanan tirajı yuz binin üzerindeki bir veya iki gazetede aynca bir
mahalli gazetede ilan edilmesine ve masrafının samktan alınmasına
karar verildi. 6/2/1990
İZMİR 2. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESt BAŞKANLIĞFNDAN
ESAS: 1989/1040
KARAR: 190:36
Davacı Fevzi Karaoğlan vekili tarafından mahkememizde ikâme
olunan konkordatonun tasdiki davasımn açık duruşması sonunda;
Mahkememizin yukanda esas ve karar numarası yazılı dava dos-
yası ile ittihaz olunan 29.1.1990 tarihli kararla teklif edilen konkor-
datonun tasdikine karar verilmiş ve hüküm kesinleşmiş olmakla,
keyfiyet ilan olunur. 12.2.1990
Basın: 18081
Koçak Bürokraside direnme ve kitlenme var
ANAP grubunda tartışma
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — ANAP gru-
bunda Ankara Milletvekili Yalçın Koçak'ın konuş-
ması tartışmalara yol açü. Koçak, terörle ilgili ola-
rak "Türk devieti üç beş ırzı kınk peştemalcıya bo-
yun eğdirilmemelidir" dedikten sonra, "Bürokra-
side direnme ve kilitlenme" oldugunu, bundan da
"Aanlık turemeteri. Enneni dönmesi müsteşar, Ya-
hudi dönmesi ekonomi kurmayı"nın sorumlu ol-
dugunu one surdü.
Koçak'ın konuşmasında bazı burokratlan suç-
laması üzerine ANAP milletvekillerinin oturduk-
ları yerlerden "adlannı açıkla" diye bağırdıkları
öğrenildi. Koçak'ın da bunun üzerine "ilgili ba-
kanlar araştırsın. Sayın Bakanımız Aksu'nun bun-
lan bir bir bulup bu grupta rezil elmek hem milli,
hem siyasi görevidir" dediği belirtildi. Bu konuş-
ma ANAP milletvekilleri arasında tartışmalara yol
açtı. Koçak'ın "Enneni dönmesi müsteşar" sözle-
riyle Başbakanlık Müsteşarı Ahmet Selçuk'u kas-
tettiği öne sürüldü. Toplantının ardından Başba-
kan Yıldınm Akbulut başkanhğında toplanan
ANAP grup ve yönetim kurulunda da Koçak'ın ko-
nuşması gündeme geldi. tçişleri Bakanı Abdülka-
dir Aksu'nun da Koçak'ın konuşrna metnini iste-
yerek konunun üzerinde durduğu öğrenildi.
Koçak, tartışmalara yol açan bu sözlerinden son-
ra Mernis olarak adlandmlan merkezi nüfus ida-
resi sisteminin uygulanamamasından yakındı ve
"Kimler bu projeyi bekletenler, valiler, müsteşar-
lar, bakanlar, genel müdürler? Kajmağını yedik-
leri ANAP'ın tenteiine lagım sacanlar kimler?" diye
sordu. Hava ve Deniz Kuvvetleri kökenli subayla-
rın da genelkurmay başkanı olabilmesini isteyen
Koçak, Yunanistan'ı "NATO'nun ve Balkanlar'-
ın şımank palikaryası" olarak niteledi. ANAP gru-
bundaki konuşmalann da insanları rahatlatmadı-
ğını savunan Koçak, "En kötü karar kararsızlık-
tan evladır. Bence memleketteki en önemli boşluk,
gündem boşluguydu. O da Emeç cinayeti ile
doldurulda" diye konuştu. Koçak, Emlak Banka-
sı'na ait Ataköy'deki arazilerin Toplu Konut Fo-
nu tarafından satın alınmasını da eleştirerek, "Ana-
dolu Bankası koca Emlak Bankası'nı da yedi, yi-
ne doymadı. Yaklaşık 1 trilyon 300 rnilyar daha ye
diye mi verildi?" dedi.
ANAP Içel Milletvekili Ali Er de sık sık zam ya-
pılrhamasını isteyerek, "Millet bıkünlraasın, ama
gerektiginde zam yapılsın" diye konuştu. Er, yaş
meyve-sebze ithalatırun da durdurulmasını ve üre-
tici pazarlan kunılmasıru istedi. Devlet Bakanı Işın
Çelebi de Er'i yarutlarken, zamlann KlT'lerin açık-
larını kapatmak amacıyla yapıldığını söyledi.
Eski Sağlık Bakanı Mehmet Aydın, haller konu-
sundaki mevzuatın yenilenmesi gerektiğini b»'lirtir-
ken, Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Onur,
Devlet Bakanı Cerail Çiçek ile Kültur Bakanı Na-
mık Kemal Zeybek'e "Türk musikisine verdikleri
agırlık nedeniyle" teşek*kür etti.
Çelikbaş, "Grupta milletvekillerinin konuşma-
lan sırasında güzel fikirler ortaya çıkıyor. Ama ba-
kanlar gelip dinlemedigi için havada kalıyor" şek-
linde konuştu.
sintiye uğramayacağı artık anla-
sılmaudır. Biz bir an evvel seçim
yapılmasını istiyoruz. Terör oMu
diye istemiyoruz. Daha evvel de
isüyorduk. Şimdi bir de terör çjk-
tı. Hükümeti teror karsısındaki
önlemler konusunda desteklerken
seçimi gündemde tutmaya devam
edecegiz."
Demirel, dün partisinin TBMM
grubunda yaptığı konuşmada, te-
rör konusu üzerinde durarak son
10 yıl içinde ülkeyi yönetenlerin
bu olayları bastırmaktan çok, ele
geçirdikleri iktidan tahkim etmek
için halkı korkutmakta kullandık-
lannı söyledi. "Ben felaket teJ-
lalı degilim. Korku da saçmıyo-
rnm. Ama bir isin ciddiyetine,
içinde yaşayıp geldigimiz olaylar-
dan berkesi davet edryonun. Der-
leti yönetenlere sesleniyorum:
'Devieti yönetenler, halkın sabn
tükenmeden halkı şu ya da bu şe-
kilde birtakım kaygılara itmeden
bu isin hakkından gelin.' Bv olay-
lan mutlaka demokratik hukuk
devieti içinde kalarak tesirsiz ••-
le getireliın" diyen Demirel, terö-
riın sebep olduğu korkunun gerek
askeri yönetim gerekse ondan
sonra gelen ANAP yönetimi ta-
rafından çok istismar edildiğini
bildirerek "Bogün ahaliye döoöp
diyeceksiniz ki 'Aman korkma-
yın' ama dün korkuyordun. Ta-
bii ki bunlar olursa rejim bu hale
gelir. Şimdi bu çesit olaylann kar-
şısında halka 'korkmayın' demek-
le zaaf içindedirler. Geçen 10 se-
ne zarfında ülkeyi yönetenler, bu
olaylan basbrmaktan çok, bu
olaylar sayesinde ele geçirdikleri
iktidarlan tahkim edip ellerinde
tutmak için halkı korkutmakta
kullandılar" şeklinde konuştu.
"Gazeteciler niye hükümete
gitmiyorlar da TBMM'ye
geliyoriar" diye soran Demirel,
bunun ayrı bir tartışma konusu
oldugunu belirtti ve hükümetin
terörle etkin mücadelesi için arka-
sında halk desteği olması gerek-
tiğini belirtti. Demirel, "Biz ba
duşüncelerimizi söyledik, ama oi-
kumet fevkalade rahatsız olmuş-
tur. Belli ki hükümet baskanının
bu işi konuşmaya izni yoktnr. tzin
Çankaya'dadır. Kimse bize seçim
konıışmayın diyemez. Biz kimse-
nin emireri ya da kulu değiliz. So-
rumsuz Çankaya'nın sorumlu is-
ler yapmaya devam etmesi Türid-
ye'nin büyük ıstırabıdır. Türki-
ye'nin işleri biri tarafından safle
edilip, diğeri tarafından yapıla-
mayacak kadar ciddidir. Türkiye
son derece zavallı bir dunıma so-
knlnyor "dedi.
CUHEYT ABCAYUBEK yanyor
Saptırmaca İktidanANKARA — Çoğu siyaselçinin
aklına gelmeyeni, dün Meclis eski
başkanı Necmettin Karaduman
önerdi. ANAP grubunda terör ko-
nusunun müzakereye açılmasını
istedi.
Girişim doğru. Çünkü bugûne
kadar iki muhalefet partisinin grup-
larında, genel yönetim kademele-
rinde terör, iktidardan çok fazla ko-
nuşuldu, muzakere edildı, sonuç-
lara vanldı. Sonunda Karaduman1
ın önerisiyle iktidar grubu bir zah-
met terör üzennde bir genel görüs-
me yaparsa, doğal görevini anım-
samış olacak.
Liderler zirvesi dûn Meclis'te
başlıca konuydu. Ûç parti, grupla-
rmda, hem zirveyi rıem de öteki
önemli sorunlan ele aldılar. Başba-
kan Akbulut, zirvede söyledikleri-
ni Qç asağı beş yukan yineledi.
Aradığı "moral destek" ti, onu da
almıştı.
Akbulut, gazetecilerin teröre or-
tak karşı çıkışla ilgili mektubu hü-
kümeti atlayarak Meclis Başkanı-
na vermesine "fena halde" bozuk.
"Hükümet atlanarak" basının Mec-
lis'e gitmesini bırtüriü sındıremıyor.
Kapalı toplantıda da "devletin be-
lirli kademelerinin es
gecilmesinden" yakınmıştı.
"Belirli kademeler" dediği, ilk
başta hükümet. Tabii hükümetten
önce TÖ. Başı bulutlarda bir tepe-
yi dışlamak, TÖ'nün buyruğunda-
ki hükümeti görmezlikten gel-
mek... O sakin, sessiz, neredeyse
içine kapanık diyeceğiz, Akbulut'u
çıleden çıkarmış, iki gündür bunu
söyiüyor.
Cumhuriyet kurulduğundan bu
yana, bir Türk başbakanı ile ilgili
güldürü öykûleri yabancı basının
sütunlarına ilk kez geçiyor. Garip-
senen bu olay Akbulut'a acaba bir
gerçeği anımsatmryor mu? Teröre
hem ulusal bir felaket demek, ay-
nı zamanda muhalefetten hiçbir
maddı destek istemediğıni ilan et-
TESI
otel, Pansiyon, Kamping ve Tatil Köylerinin
Değerli Yöneticileri Turizm Sezonu İçin
ERINİZİ DONATMADAN ÖNCE
satış yerlerini mutlaka arayın.JSümerbank'ın sizlere
Türkiye'nin neresinde olursanız olun. bu yıl Sümerbank'ın özel olarak hazırladığı, Turizm işletmelerinin N'evresim,
Çarşaf, Yastık Kıhfi ve Pike ihtiyaçlarını karşılayacak Güldestelerini...Havlu, Bornoz, Banyo Seti. Masa Örtüsü,
Perdelik ve Battaniyeleri ile diğer tekstil ürünlerini görmeden tesisinizi donatmayınız...
Sizler için özel ürünlerin özel sartlannı konuşabileceğiniz departmanlarımızın adres ve telefonları aşağıdadır.
İster telefon edin, ister uğrayın, ya da isteyin biz gelelim adresinize... Ayrıca size, Sümerbank'ın bu
ürünîerinin, çoktandır Amerika ve Avrupa'da kapışılmakta oldugunu gururla duyurmak istiyoruz.
ÎSÜMERBANK
TÜRKİYE'NİN BİR NUMARALI AİLE MAĞAZASI
PAZARLAMA İŞLETMES./İSTANBUL. OTEL-MOTEl SIPARİŞLERI MERKE2 BÜROIARI
Turgut CUL (Ürün Mudurü) Feridun DEMİRCİ (Kumaş Dep.) Handan BAŞARAN (Ev Eşyası Dep.) Tel.Dırekt: 527 25 23 Santral: 511 89 30/244
ADANA
İ. Hakkı MUTLU
(Mersın Mağaza Md.)
11 605-11 617
ANKARA
Bahattın TEFE
(M.Paşa Mağaza Md.)
134 31 66
BALIKESİR
Sual ÜNAL
(Balıkesır Mağaza Md.)
16 236-10 335-10 336
ISPARTA
Azmi DIKMEN
(Bölge Md. Yard.)
17 889
İSTANBUL
Muzaffer KILIÇ
(Bolge Md. Yard.)
160 48 52
İZMİR
Sadık AKIN
(Pazarlama Şefi)
13 93 71-13 55 42
mek... Gece karanltğında mezarlık-
tan geçenın ıslık çalmasına benze-
miyor mu?
"Moral destek" iktidarsız bir ik-
tidara ne ölçüde güç verir, yakın-
da görecegiz. Güçlü bir iktidarın
yanında moral destekle muhalefe-
tin yer alması başka bir olgudur.
Ama TÖ'den aşağı Akbulutla mo-
ral desteğin hiçbir yararı olmaya-
cak.
Erdal İnönü dün, güvenlik güç-
lerinin arkasında olduklannı söyte-
yerek Akbulut'un istedığı desteği
bir kez daha verdi. Şayet bu, mu-
halefetin desteğini arkasında bulan
polisi "takviye" edecekse, katıller,
yeni örgûtler hemen bulunacaksa,
ehh, buyrun bu da iktidara sunul-
du. Inönü, terörden kurtulmak için
demokrasiyi işletmek gerektiğini,
Güney Amerıka'dan örneklemeler-
le yıneliyor. Buna da pekâlâ. Ne var
ki dünyanın pek çok ülkesırtde ık-
tidarsızlığı kanıtlanan bir partinin
seçimle gittiğinı bir türlü ANAP'a
anlatamıyor.
Fazla bir beceri gösteremiyor
Akbulut, oysa TÖ, bir fırsat yakala-
dığına inanıyor. Terörü bahane
ederek rnuhalefetin seçim istediği-
ne, bu yoldan terörü somürdüğü-
ne halkımızı inandırmak istiyor. Ak-
bulut, terörle seçimi aynı kefeye
koymanın sakıncalarından söz
ederken, ustasının saat başı deği-
şen kaygan zeminini yakalayamı-
yor. Ancak seçimin teröre çare ol-
madığını bugün söylüyorsa, yann
da sürdüreceğini dün ilan ediyor.
insaf edilsin. Erken seçim son
bir ayda tırmartan terörle ortaya ge-
len bir konu, ülkenin belli başlı so-
runu mu? 26 Mart'tan berı sade-
ce muhalefet partilerinin değil,
gözleri ve ellerı TÖ'ye bağlanma-
yan hemen herkesin ortak isteği,
ınancı. Terör azmadan çok önce,
ülkenin içine düştüğü açmaztardan
ancak yeni bir seçimle çıkılacağı
söylendi, yazıldı, vurgulandı.
Akbulut, işine geldiğinde TÖ'ye
özgü o eşsiz "hafıza zayıflığı"nı
kullanıyor. Sanki seçim isteği bu-
gün ortaya çıkmış, sanki terörün
ılacı seçim diye nitelenmiş gibi, el-
mayla armudu toplayarak bugün
de yarın da seçime gitmeyeceğini
açıklfyor.
TÖ'den bu yana iktidar tezatlar
denizinde çalkalanıp duruyor. Te-
rör ve anarşiyi, 12 Eylül öncesıni
eJe alarak topluma yıllardır "huzur"
şırınga eden sanki TÖ ve izinde gi-
denler değilmis gıbı. Şimdi ortaya
çıkmışlar, hortlayan terörle insan-
ları sindirmeye çalışıyorlar. Bugün
terörü bahane ederek seçimden
kaçıyorlar. Seçimin istikrarsızlığı
korükleyeceği iztenimı veren bir tu-
tum gösteriyorlar. Tabii Demirel,
"bu zaaf ve çelişkiyi" sergiliyor.
Geçmiş olayları "huzur" adına
sömürerek iktidarlarını sürdürmek
isteyenler, bugün terörü korku öğe-
si yaparak yine iktidarda kalmaya
çabalıyorlar
Sen guçlu bir iktidar mıan? Baş-
ta terör, buyur çözüver sorunlan,
boyunu görelim.