14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 ŞUBAT1990 KÜLTUR-SANAT CUMHURİYET/5 Kıran'ın 40. Sanat Yıh • Kültür Servisi — Ressam Türkan Kıran'ın "40. Sanat Yıh" Resim Sergisi, Türkiye lş Bankası Parmakkapı Sanat Galerisi'nde açılıyor. 5-23 mart tarihleri arasmda açık kalacak olan sergide, sanatçının tuval Uzerine yağlıboya çalışmalan yer alıyor. Resimlerinde "eski eserlerin güzelliklerini" yansıtan sanatçı, resim çalışmalannı 1955'te Bedri Rahmi Eyüboğlu, 1964'ten sonra da Ayetullah Siimer ile sürdürdü. Çeşitli yarışmalara katılarak ödüller kazanan ressam Türkan Kıran'ın, sergide "Çin iğne eski atlas bohça, Beykoz tabağı ve çeşmibülbüller" (1989) isimli yapm da yer alıyor. Janis Vakarelis resitali • Külliir Servisi — önceki yı1larda tstanbul Festivali'nin konuğu olarak muzikseverlerin karşısına çıkan Selanik doğumlu sanatçı Janis Vakarelis, 26 Şubat 1990 pazartesi günu saat 20.00'de Istanbul Belediyesi Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda bir resital verecek. Resitalinde Beethoven ve Brahms'dan sonatlar seslendirecek olan sanatçı, müzik eleştirmenleri tarafmdan mükemmel bir solist ve çok gttçlü bir tekniğe sahip bir yorumcu olarak tanımlanıyor. llk müzik eğitimini ülkesinde alan Vakarelis, daha sonra Viyana Müzik Akademisi'ni birincilikle bitirdi. Çalışmalannı Mario Curcio, Leonardo Gelber ve Nikita Magaloff ile sürdüren sanatçı, 1%7 Panhelenik Piyano Yarışması, 1975 lspanyol Muziği Jean Yarışması ve 1979 Uluslararası Madrid Kraliçe Sofia Yarışması birincilik ödüllerini kazandı. Ünlu orkestra şefleriyle birlikte çalışan Vakarelis, Avnıpa radyo - televizyonları ile programlar yapıyor. Janis Vakarelis'in resitalini, 28 şubat tarihinde bariton Prof. Döring ve soprano Güzin Gürel'in birlikte gerçekleştirecekleri Robert Schumann Gecesi izleyecek. Tugrul Selçuk heykel sergjşi • Kültur Servisi — Seramik ve heykel sanatçısı Tuğrul Selçuk, heykellerini Sanfa Sanat Galerisi'nde sergiliyor. MSÜ Seramik Bolümü'nden 1983 yılında mezun olan sanatçı, 1982-1987 yılları arasında birçok karma sergiye katıldı. 1982 Osman Hamdi Öğrenci Ödülü Yanşması'nda seramik dalında "ikincilik ödülü" ve Günümüz Sanatçılan 3. İstanbul Açık Hava Sergisi "başan ödülü", 1983 Abdi İpekçi Barış ve Dostluk ödülu yarışmasında 'mansiyon', Günümüz Sanatçılan 4. lstanbul Sergisi 'başan ödülü' ve yine aynı yıl TMMOB Sorunlarımu Yarışması 'başan ödülü' kazanan Tuğrul Selçuk'un heykel sergisi 13 mart tarihine kadar açık kalacak. Duygu AykaPa aranagan • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — tki yıi önce yitirdiğimiz unlu koregraf Duygu Aykal'ın "lnsan... Insan..!' adlı balesi 12 yıl aradan sonra sanatçının doğum günü olan 22 nisanda Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenecek. Merih Çimenciler'in sahneye koyduğu, librettosunu Ahmet Tan'ın yazdığı eser "Insanın yasanu boyunca içine düştüğü heyecanlan, sevinçleri, özlemlerini bir sevgi ekseni etrafında" anlatıyor. Bale sanatçısı ve koregraf Merih Çimenciler, eserde eşi Erkan Çimenciler'le başrolü paylaşacak. 1978 yılında sergilendiğinde seyircinin beğenisini toplayan "lnsan... Insan..!' aynı yıl sahnelendiği tstanbul Festivali'nde de ilgi odağı olmuştu. Oyunun sahne düzeni, dekor ve kostümleri yine aynı eser için 12 yıl önce hazırlayan Metin Deniz'e, müzik düzenlemesi ise Engin Aksan'a ait. İFSAK'ta ödül günü • Kültur Servisi — ÎFSAK tarafmdan düzenlenen 11. Ulusal Kısa Film Yanşması'nda büyük odüle değer film bulunamadı. Seçici kurulun değerlendirmesi sonunda M.AH EsirgençMn yönettiği "Bibip" ve A. Murat Güven'in yönettiği "Pasif Direniş" adlı filmler "ÎFSAK özendirme Ödulu"ne layık görüldüler. Rekin Teksoy, Şahika Tekand, Tan Oral ve Hilmi Etikan'dan oluşan jürinin belirlediği iki filmin yönetmenine başan plaketleri verildi. 6 ülkeden 52 kısa metraj film yönetmeninin 60'ı aşkın filmle katıldıklan tkinci Uluslararası lstanbul Kısa Film Günleri de, Fransız Kültur Merkezi'nde düzenlenen bir panelle sona erdi. Panelde yerli ve yabancı yönetmenler dünyada ve Türkiye'de kısa filmciliğin sorunlarını tartıştılar. (Fotoğraf: Uğur Saner) H E R P A Z A R E C E B A R Y A R A T I C I M U T F A Ğ I V E Ö Z E L M Ü Z İ Ğ İ İ L E . . . R E Z E R V A S Y O N 1 68 66 60 ^ * 1 68 66 61 ELEMAN! İspanyolcayı iyi derecede bilen TURİZM SEKTÖRÜNDE çalışacak eleman arıyoruz. EK lisan: Fransızca veya İngılizce tercihimizdir. Müracaatlar: 14.00-17.00 arası 161 10 74 - 158 90 55 Güney Afrikahyazar Athol Fugard'ın oyunuKent Oyunculan'nda Mermilere karşı sözcüklerAthol Fugard'ın "Sarı Sabır Çiçeklerinden Bir Ders" adlı oyununu Cevat Çapan çevirdi ve yönetti. Yıldız Kenter, Şükran Güngör ve Mehmet Birkiye'nin oynadıkları oyun 28 şubatta sahnelenmeye başlıyor. KiUtür Servisi — Afrika Ulusal Kongresi hareketinin lideri, siyah özgurlük savasçısı Nebon Mande- la'nın Güney Afrika yönetimince tam 27 yıl sonra serbest bırakıl- dığı bugünlerde, Kent Oyuncula- rı, ırk ayırımı konusunda çok du- yarb bir Güney Afrikah beyaz ya- zann, Athol Fugard'ın "San Sa- bır'Çiçeklerinden Bir Ders" adlı oyununu sahnelemeye hazırlanı- yor. Yıldız Kenter, Şükran Gün- gör ve Mehmel Birkiye'nin rol al- dıklan "San Sabır Çiçekleri" 28 şubat çarşamba günu Kenter Ti- yatrosu'nda sergüenmeye baş- layacak. Günumuzde lngiliz dilindeki ti- yatro edebiyatının en etkin yaza- n sayılan Fugard'ın oyununun bir özelliği de yıllardır şiir ve oyun çe- virileriyle tanıdığımız Cevat Ça- pan tarafından sahneleniyor ol- ması. Tiyatro üstıine kuramsal ki- taplanyla, Sean O'Casey, Arnold Wesker ve John Whiting gibi ya- zarlardan çevirdiği oyunlarla, dünya şiirinden dilimize kazandır- dığı ozanlarla ve son yıllarda ya- yımladığı "Dön Güvercin Dön" ve "Dogal Tarih" adlı şiir kitap- lanyla tanıdığınuz Çapan aynı za- manda "San Sabır Çiçekleri"nin çevirmeni. Oyunun dekoru ise Os- man Şengezer'in. "San Sabır Çiçeklerinden Bir Ders", Kent Oyuncuları'nın sah- nelediği ikinci Fugard oyunu. Topluluk geçen yıl da Fugard'ın "Bir Çift Kanat" adlı yapıtını SON PROVALAR — Oyunun yönetmeni ve çevirmeni Cevat Çapan, son provaiarda oyuncularla birlik- te. Mehmet Birkiye ve Şükran Güngor'ün yanı sıra Mübeccel Vardar zaman zaman Yıldız Kenter'le dö- nnşumlu olarak sahne>e çıkacak. (Fotoğraf: Muharrera Aydın) Nüvit Ozdogru çevınsıyle sergile- miş, oyunda Yıldız Kenter, Şük- ran Güngör ve Rozet Hnbeş rol almışlardı. Güney Afrika'ya yerleşen lngi- liz bir babayla Hollandalı bir an- nenin çocuğu olarak dünyaya ge- len Athol Fugard önce felsefe ve Fransız edebiyatı okudu, sonra otostopla Güney Afrika gezisine çıktı, daha sonra gemilerde tay- falığa başladı. O sıralar yazdığı bir romanı yırtıp denize etti. İki yıl sonra Güney Afrika'ya döndü- ğünde gazeteciliğe başlayan Fu- gard, tiyatro oyuncusu ve yazar Sheila Morris'le evlendikten sonra kansıyla birlikte Afrikalı siyah oyuncularla oyunlar sahnelemeye girişti. Oyun yazarhğma Capetown'da bir siyah oyuncu gnıbuyla başla- yan Fugard, daha başından, si- yahlarla beyazlann birlikte oyun izleyebilecekleri, birlikte sanat ya- parak ırk ayınmını kırabilecekleri bir ortam yaratmaya yöneldi. Ce- vat Çapan'ın deyiyişiyle "beyaz, ama siyahlaria kader birliği eüniş bir adam" olan Fugard, 1961'de sahnelenen "Kanlı Düğiinı" adlı oyunuyla Güney Afrika'da bir ta- buyu da yıktı. Siyah ve beyaz oyuncular sahnede ilk kez birlik- te oynadılar. Daha sonraki bir oyununda, aralarındaki ilişkiden dolayı sor- guya çekilen siyah bir erkekle be- yaz bir kadını ele alan Fugard'ın kendisi de defalarca sorguya çe- kildi, evi arandı, pasaportuna el konuldu. Bir sttre sonra, dünya çapındaki ünü karşısında geri adım atan hükümet, Fugard'ın pasaportunu geri verdi. Fugard da siyahların seyahat özgürlüğünü kısıtlayan geçmiş rejimın acıma- sızlığını sergilediği "Sizwe Bansi Öldü" ve politik mahkûmlann yazgısını dile getirdiği "Ada" gi- bi oyunlannı yurtdışında sahne- leme olanağı buldu. Bu oyunlann yazılışında, John Kani ve Wins- ton Ntshona gibi siyah oyuncula- rın da payı vardı. Nitekim Kanî ve Ntshona l974'teBroadway'de Tony ödülü'nü paylaştılar. Aynı sıralarda, G. Afrika'da siyahlar resmen tiyatro oyuncusu olama- dıklan için Kani ve Ntshona, res- mi kayıtlarda Fugard'ın "bah- çıvanı" ve "şoförti" gözüküyor- lardı. Fugard, Kent Oyunculan'nın sahneleyeceği "San Sabır Çiçek- leri"ni 1970'lerin sonlannda ka- leme aldı. Uzun süren bir kurak- lıktan sonra küçük çiftliklerinden ayrılarak kente beyaz bir çift ile siyah işçi ve özgurlük savasçısı Steve Daniels'ın öyküsunü anlat- tığı oyunda Fugard, ırkçüığa karşı savaşım veren hareket içinde si- yahlaria beyazlar arasında güven- sizlığı ele aldı. Fugard, kurakhk- tan buyuk bir direncle çıkan san sabır çiçeklerini, ırk ayınmına karşı insan direncınin de simgesi olarak kullandı. Bu oyununda, Fugard, insanlar arasında sürek- lı bir guvensizliğe, insan ruhunda "kuraknga" yol açan ırkçı rejirne karşı ortak bir direnç, karşıhklı bir güven ve dayanışma yaratmayı amaçladı. Fugard'ın geçen yıl yazdığı "Benim Çocuklanm! Benim Af- rikam!" adlı oyunu ise şu sıralar New York'ta oynanıyor. Bu oyundaki oğretmen, bir bakıma yazann kendisi. Irk ayınnunın ol- madığı bir Güney Afrika' nın oz- lemini duyan öğretmen, ülkenin "sözcükler" ile "mertniler" ara- sında bir seçim yapması gerekti- ğine inanıyor. Nitekim, bir sah- nede, öğretmenin bir elinde pen- cereden atılmış bir taş, öbür elin- deyse bir sözlük var. Önce kitabı kaldırıyor ve "Bu elimde bütün bir İngiliz dilini tuluyorum" di- yor. Sonra taşı kaldırıyor ve "Bu taş ise o dildeki sadece bir sözciik" diyor. Athol Fugard'ın hemen tüm oyunlannda tartışmaya çalıştığj da bu noktada duğümleniyor. Ya- zar, diyaloğun guzelliğinin yerini bombalann ve silahların gürültü- sünün aldığı inancında. "Bu du- rumda, hükümettekiler de hükü- ıtıete karsı olanlar da benim dev- re dısı kaldığımı soylüyorlar" di- yor. "Nedeni de insanlara karşı şiddeti kabullenememeııı!" Guney Afıikalı yazar, sözcük- lerin gucüne ve insan doğasınm yetkinliğine inanıyor. "Bence sa- nat donuştürmeli. Hayatın önü- me olduğu gibi geürilmesini iste- miyorum. Top madenini altına çeviren o »mjasal donuşumu arı- yonım ben..." Memet Baydur'un 'CumhuriyetKızı' oyunu ReşatNuri Saknesi'nde Biridişi, yedisi erkekCnmharlyet Kızı / Yazan: Memet Baydur / Yöneten: Cüneyt Türel / Dekor: Gürel Yontan / Kostüm: Canan Göknil. Oynayanlar: Macit Koper, Fuat tşhan, Bilge Zobu, Ersan Uysal, Ersan Barkm, Ersin Sanver, Yalçın Akçay, Tomris Incer. DtKMEN GÜRÜN UÇARER Memet Baydur, artı ve eksi yonleriyle oyun yazarhğınuzda ye- ni ve ilginç bir boyut. Alışılagel- miş kalıplan zorlayan bir renk ta- şıyor fantezisiyle. "Cumhuriyet Kızı", toplumu- muzun irdelenmesi gereken önem- li sorunlanndan birine değinme- yi amaçlıyor, karşı cinsin kadına yaklaşımına. Baydur, "aydın" er- kegi seçmiş, kadına tavnnı incele- mek, sorgulamak, eleştirmek için. Bilindiği gibi "Cnmhuriyet Kızı'' Ankara'da sahnelenmeye başladığında 1402'liklerle oyunda- ki profesörler arasında köprüler atılmış ve yazar sert tepkiler almış- tı. Baydur'un 1402 sayüı yasa gi- bi güncelliğini koruyan bir yanlış siyasi karardan yola çıkmış oldu- ğunu sanmıyorum. Getinnek iste- diği toplumsal eleştiriye bu tür bir yaklaşım onun açısından sağlıksız olurdu. "Oyunda Peri-Pakize mesleği ge- reği dişih'ğin uç noktasını sirage- leyen profesörlerin de yine meslek- leri gereği "ajdın'iığın uç nokta- sını simgeledikleri varsayımından hareket edildiği düşünülebUir. Ne var ki birinci bolümde Ed- gar Alan Poe'dan Solea Vulgaris'e uzanan diyaloglar hoş bir dil alış- verişinin ötesine geçemediği için izleyici karşısındaki erkekleri de- ğişik boyutlanyla tanıyamaz. Ha- reketli bir bölümdür birinci bö- lüm. Dil kullanımındaki rahatlık- tan kaynaklanan bir hareketlilik- tir bu, ama diyaloglann altında kişiliklerin çelişkileriyle belirgin- leştiği söylenemez. Şematik tipler- dir hepsi. İkinci bolümde ise yazar, kaduı- erkek ilişkisinde aydın erkeğin çe- lişkisini vurgulamayı amaçlar ve erkekleri tek tek çıkartır kadının karşısına. Kanımca oyundaki ya- zımsal altyapı eksikliği bu bölüm- İLGtYt SUREKLİ AYAKTA TUTUYOR — "Cumhuri>^t Kızı'nda Tomris tncer, ilginç ve enerjik oyu- nuyla seyircinin ilgisini sürekli ayakta tutuyor. (Fotoğraf: Behzat Şahin) de göçüklere neden oluyor ve "Cumhuriyet Kızı" giderek birinci bölümdeki renklerini yitiriyor. Memet Baydur'un fantezisi sah- ne üstunde değişik bir rüzgâr es- tiriyor, ama oyun kişilerinin sığ işlenişleri yapısal yetersizlikte nok- talanıyor. Aynı nedenle Peri- Pakize"nin felsefesi de zaman za- man belli bir yere oturamıyor. Sa- nınm "Cumhuriyet Kın"nda ay- dın olgusu tüm boyutlanyla yaza- rın düşuncelerinde biçimlenmiş, ama metin üstune yansımamış ye- terince. Cüneyt Türel de bir yorumcu olarak bu açığı yakalamış olmalı ki genelde "maco"luğun eleştirisi üstünde duruyor ve fanteziyi öne çıkartıyor. Kadını ikinci bolümde göstermeci oyun biçimiyfe erkek- lere ayna tutan bir figür olarak gözlemlemiş Türel, (bu yorumun oyuncuları bir ayna önünden ge- çirerek vurgulanması gerekir miy- di, tartışüabilir.) Peri-Pakize'nin sanki ayrı bir dunyadan iniyor- muşcasına profesörlerin arasına geliş biçimi de Türel'in, Baydur'- un fantezisine yatkın yaklaşımının bir parçası. Tomris tncer enteresan, enerjik bir oyun çıkartıyor. Yakaladığı tip, köşeli çıkışlanyla bir filozoftan konsomatrise uzanışlarda ilgiyi surekli ayakta tutuyor. Profesör- lerde Macit Koper'den Yalçın Ak- çay'a bütun oyuncular yazann çız- diği tipleri başarıyla aktarıyorlar. CANNES ŞENLİĞİ Eleştirmen HaftasıKültur Seoisi— 10-21 Mayıs 1990 tarihleri arasında yapılacak olan 43. Uluslararası Cannes Film Şenliği kapsamında 1962 yılından bu yana düzenlenen "Eleştirmenlerin Haftası" yan bölümüne seçilecek filmler için son başvunı tarihi 31 Mart 1990 günu doluyor. Bilindiği gibi Cannes Film Festivali'nin bu bölümüne ilk ya da ikinci filmkrini gerçekleşti- ren yönetmenler aday olabüryor- lar."29. Eleştirmenlerin Hafta- sı"na katılacak filmlerı seçecek olan yedi kışilik kurul da belir- lendi. 1987 yılından bu yana ju- ride gorev alan gazetemiz sine- ma yazarlarından Mehmet Ba- sutçu, bu yıl da seçici kurulda. Fransa'da yaşayan film eleştir- menlerinin yer aldığı 232 üyeli Sinema Eleştırmenliği Fransız Sendikası'nın yöne^im kurulun- ca her yıl değişik adaylar arasın- dan secilen kurulda bu yıl ilk kez görev alacak iki eleştirmen, "Biba" dergisi yazan Claire Clo- uzot ve "Cinema 90" dergisi yazı işleri müduru Jean Rabinovici. önceki yıllarda da Basutçu'nun yanı sıra jüride görev alan öteki üyelerse "Humanite" gazetesi eleştirmeni Jean Roy, Amiens Şenliği yoneticisi Jean-Pierre Garcia, "Positif' sinema dergi yazan Philippe Rouyer ve To- ronto Şenliği seçicilerinden Da- vid Overbey. "Eleştirmenlerin Haftası"na katılmak ısteyenlerin şu adrese başvurmaları gerekiyor: "Sema- ine Internationale de la Critique Française â Cannes, 90 rue d'Amsterdam, 75009 Paris, Fransa." Alâattin Eser'in düzenlediği kitap müzayedesi Dört vüzKültur Servisi — Alâattin Eser Kitabevi ve Yayınevi'nin düzenle- diği uçüncü kitap müzayedesi bu- gün saat 13.00'te Etap Marmara Oteli Opera Salonu'nda yapılacak. 100 kitap, 3 gravür ve 1 haritanın satışa sunulacağı açıkarttırmayı tbrahim Manav yönetecek. Müzayedenin açılış fiyatı en yüksek parçası, gravürlerini Tho- mas AHom'un yaptığı, Robert Walsh'un "Constantinople and the Scenery of the Seven Chnrc- hes of Asia Minor" adlı 2 ciltlik yapıtı. Yaklaşık 1839 Londra ba- sımı olan ve 96 gravürü içeren ki- tabın açılış fiyatı 2 milyon 200 bin llra. Açıkarttırmamn en eski tarihli kitabı ise Italyanca. 16O4'te Vene- dik'te basılmış. Dorduncü Haçlı Seferleri sırasmda İstanbul'un La- tinler tarafından yağmalanmasım anlatan kitabın 300 yıllık bir geç- mişi var. Bu arada günümüzde bütün dünyada güncel bir konu olan Kafkasya ve Dağıstan'la ilgili 3 ki- tap da bir arada satışa sunulacak. Müzayedenin ilginç kitaplanndan biri de Balkan harbi ile ilgili ve Er- menice yazılmış Bir kitap. 1912-13 yıllannda tstanbul'da basılmış olan ve ilginç resimler ıçeren 5 cilt- lik yapıt "Resimli Mufassal Bal- kan Harbi Tarihi" adım taşıyor. Etap Marmara Oteli'ndeki açık- arttırmanın kataloğunda dikkati çeken kitaplardan biri de 1828 yı- lında St. Petersburg'ta basılmış olan 2 ciltlik bir Fransızca-Türkçe Sözlük. Sözlük, Istanbul'da tercü- manJık yapan Rus asıllı Rhasis ta- rafından hazırlanmış. Bugünku müzayedede süreli ya- yınlar da satışa sunulacak. Bun- yılın ötesinden Ignacz Kunos'un kitabında yer alan bir resim. lar arasında, özellikle, Çaylak Tev- fik adıyla anılan Mehmet Tevfîk'in"Çaytak" adlı mizah der- gisi ile yayımma cumhuriyetten önce başlanan ve cumhuriyet dö- neminde tamamlanan "Darülel- han Türk Musikisi Hasikleri", da- ha sonraki adıyla "lstanbul Kon- servatuvarı Türk Musikisinin Klasikleri" notaları dikkati çekiyor. Tam bir takımının, tstanbul'da yalnızca Millet Kütüphanesi'nde bulunduğu bildirilen "Çaylak" dergisi, ilk Türk mizah dergilerin- den biri olma özelligini de taşıyor. önce Rauf Yekta Bey'in, daha sonra H. Saadettin Arel Bey'in usulleri ile yayımlanan Türk mu- sikisi notalannın da eksiksiz, tam bir takım halinde satışa sunulaca- ğı belirtiliyor. Müzayedede 100 sıra numarası altında, 126 kitap, 2 renkli lstan- bul gravüru, 1 harita ve 1 Istanbul-Boğaziçi panoraması ol- mak üzere 130 kalem eser yer ala- cak. Bunlar arasında 49'u eski harfli ve 4O'ı yenı harfli 89 adet Türkçe kitap ve dergi bulunuyor. Açıkarttırmada 18 Fransızca, 13 îngilizce, 3 Italyanca, 1 Almanca, 1 Arapça ve 1 Ermenice olmak üzere 37 adet de yabancı dilde ki- taba yer verilecek. 1855 dolayında basıldığı belir- lenen Schranz'ın 5 parçadan olu- şan tstanbul (Boğaziçi) panora- masının açılış fiyatı 1 milyon 400 bin lira. Müzayedenin ilgi çekici kitap- lanndan biri de Osman Hamdi Bey'in Turk halk giysileriyle ilgili "Les Costumes Populaires De La Turquie en 1873" adlı yapıtı. 1873 Viyana sergisi dolayısıyla yayım- lanmış olan bu albümde 110 yıl önceki kadın ve erkek kıyafetlerini gösteren 207 adet resim yer alıyor. Osmanlı devletinin örgütlenme- sine ilişkin en önemli kaynak ki- taplardan biri kabul edilen ve ba- sımı 1788-1824 yılları arasında ta- mamlanmış olan M. D'Ohsson- un "Tableau General De L'Empi- re Othoman" adh 7 ciltlik yapıtı da 1 milyon 800 bin lira açılış fî- yatıyla müzayedede yer alacak. Açıkarttırmanın en çekişmeli parçalanndan birinin ünlü Macar bilim adamı I. Kunos'un bizzat kendisinin Ingilizceye çevirdigi "Forty-four Turkish Fairy Tales (Kırk Dort Türk Masalı)-Tandır- name" adlı kitabı olması bekleni- yor. Renkli ve siyah beyaz resim- lerle suslü olan kitap, 1913'te Londra'da basılmış. Kunos, Turk halk edebiyatım, ozellıkle de ma- sal metinlerini bilimsel yöntemler- le arastırmış, derlemiş ve yayım- lamış bir bilim adamı. Müzayedeyi düzenleyen Alâat- tin Eser'in verdiği bılgiye göre açı- kamırmaya katılıp kitap alacak- lar arasından bir kişiye muzayede sonunda kura usulüyle değerli bir kitap armağan edilecek. Anılarla Cemal Süreya • Kültür Servisi — Şair ve yazar Cemal Süreya, 3 mart cumartesi günü Altıneller Sanat Galerisi'nde (Kuşdili Cad. Deregazino Sk. No: 4) düzenlenen bir toplantıyla amhyor. Toplantıya şair ve yazarlar, Süreya'nın okul arkadaşları ve yakm dostlan katılıyorlar. Sunay Akın'ın sunacağı ve saat 15.00'te başlayacak anma toplantısında Cemal Süreya ile ilgili anılar anlatılacak, ayrıca sanatçının kendi sesi banttan dinletilip dia gösterisi yapılacak. Ak^tGoktürku anma • Kültür Servisi — Prof. Akşit Göktürk, ölümünün 2. yıldönumu nedeniyle 26 şubat pazartesi günu saat 13.00'te Zincirlikuyu'daki mezarı başında anılacak. tki yıl önce 54 yaşında ölen yazar ve çevinnen Prof. Akşit Göktürk, tÜ Edebiyat Fak. İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı Başkanlığı yapmıştı. Defoe'den yaptığı "Robinson Crusoe" çevirisiyle Türk Dil Kurumu 1969 Çeviri ödülü'nü kazanan Göktürk, tngiliz Edebiyatı'nda "Ada Kavramı" üzerine incelemelerini "Edebiyatta Ada" (1973) kitabında yayımladı. Akşit Göktürk'Un makalelerini topladığı "Okuma Uğruna" kitabı 1979 yılında yayımlanmıştı. Tanaltay söyleşti • Kültür SCTVİSİ — Yazar Suna Tanaltay'ın "Sevgiyi Paylaşahm" adlı söyleşisi özel Moda Koleji'nde gerçekleştirildi. Söyleşide söz alan öğrenciler, günümüzün en önemli sorunun "tletişimsizlik" olduğunu söylediler. Söyleşi sonunda Suna Tanaltay'a kitap imzalatan öğrenciler, okul - aile - öğrenci üçgeninin en özel yerinde kendilerinin yer aldığını belirttiler. BüGÜN ~ • 'Karikatür' söyleşisi Kemal Gökhan, Necdet Şen, Ismail Gülgeç ve Kamil Masaracı'nın katılacakları, Mert Ali Başanr'm yöneteceği "Karikatür" söyleşisi saat 11.00'de Dedeman Oteli'nde yer ahyor. • Sualtı fotoğraflan Ateş Evirgen'in Gökova körfezinde çektiği sualtı fotoğraflan saat 20.30'da Time Club'da (Kalamış, Manolyalı Sok. No.6) gösterilecek. • Keman resitali Nuri Eyicil ve Zeynur Erengönül'ün keman resitali saat 11.00'de Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi'nde. BİLSAK'TA BU HAFTA 26 Şabat Pazartesi: 19.00 ÜLKELER VE EDEBİYATLARI II: i Yunan Edebiyatı. Panayot ABACI. 27 Şubat Salı: 19.00 KONFERANS: Bizans Saraylan. Prof. Semavi EYİCE. 19.00 DÎA GÖSTERlSt: "Fas" tzzet KERtBAR 28 Şnbat Çarşamba 19.00 438. Madde (GerekçeU Tecavüz) Kimi Hedef Ahyor? Nükhet SİRMEN, SteUa OVADİA. 19.00 Yeşil Dünya Okuyncularula. 1 Mart Perşembe: 19.00 Poş Poş Tekkesi. Fener Patrikhanesi, Ayasofya Kilisesi uzerine. Coşkun KIRCA, Umail KARA. 1 Mart Cama: 19.00 Geçmişten Gdecete Türk Hikayedliti. Hulki AKTUNÇ, Nazlı ERAY, Güven TURAN, Feridun ANDAÇ, Mahir ÖZTAŞ. 19.00 TİYATRO: "lste Baş, tşte Gövde, Ute Kanatlar" Yazan: Sevim BURAK, Oynayan: BİLSAK TtYATRO ATÖLYESİ 3 Mart Cumartesi: 14.Î0 GÜNLERİN GÖTURDÜĞÜ: 19.00 TİYATRO "lste Baş, lste Govde, tşte Kanaüar" Yazan: Sevim BURAK Oynayanlar: BİLSAK TİYATRO ATÖLYESİ GÖRSEL SANAT ATÖLYELERİ Mehmet GÜLERYÜZ'le Resim Çalışmalan. Perşembe-Cuma 10.00-01.00 arası CAFE-FOVER-BAR BİLSAK Herkese Açıktır. BİLSAK, Sıraselviler, Soğancı Sok. No: 7 C1HANGİR 143 28 79 - 143 28 99
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear