Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 KASIM 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13
Gümrüklerde
dtizenleme
• ANKARA (ANKA) —
Maliye ve Gümrük
Bakanhğı, gümrüklerde yeni
bir reorganizasyona gitti.
Sinop ve Hakkâri'de
gümrük başmemurluğu
kuruldu, bazı gümrük
müdürlüklerinin dereceleri
yükseltildi, bazı gümrük
başmemurlukları
müdürlüğe dönüştürüldü.
Ihracatçı tüccarların Hazine
ve Dış Ticaret
Müsteşarhğı'ndan ruhsat
alma zorunlulukları
kaldırıldı.
Reklaımn
• ANKARA (AA) —
Ankara'da düzenlenen bir
seminerde, reklamın
kapitalist sistemde ortaya
çıkan bir tneslek olmasına
karşın demokratik yasamın
vazgeçilmez, olmazsa olmaz
bir parçası olduğu görüşü
savunuldu. Ankara
Üniversitesi BYYO'nun 25.
kuruluş yıldönümu
nedeniyle dün Ankara'da,
reklam sektörü
temsücılerınin katıldığı bir
toplanü düzenlendi.
Toplantıda konuşan Ada
Ajansı sahibi ve
Reklamcılar Derneği
Başkanı Ersin Salman,
reklamın işlevinin
alternatifler oluşturması ve
seçme özgürluğü sunması
olduğunu belirtti.
Ihracat
şampiyonları
• Ekonomi Servisi —
Ocak-ağustos döneminde en
yüksek ihracatı 275 milyon
dolarla GSD Dış Ticaret
gerçekleştirdi. GSD Dış
Ticareti, 275 milyon dolarla
Ram Dış Ticaret, 214
milyon dolarla da
Çukurova Dış Ticaret
izliyor. Ocak-ağustos
döneminde dış ticaret
şirketlerinin gerçekleştirdiği
toplam ihracat ise 2 milyar
Pınar Süt de
zam yaptı
• ÎZMİR (ANKA) — Süt
Endüstrisi Kurumu'ndan
sonra Pınar Süt de süt ve
süt ürünlerine yüzde 9-12
oranında zam yaptı. SEK'in
süt ve süt ürünlerine yaptığı
yüzde 12'lik zamdan iki
gün sonra Pınar Süt'ün de
poşet kiloluk sütü 2 bin
500 liradan 3 bin 200
liraya, yanm kiloluğu 1650
liradan 1800 liraya
yükseltilirken, kiloluk
yoğurdun fiyatı da 3 bin
600 liradan 4 bin liraya,
650 gramlığırun ise 2 bin
500 liradan 2 bin 650 liraya
çıktı.
Tütüncüye
kredi yok
• SAMSU.N (Cumhuriyet)
— Ziraat Bankası, kefiUeri
borçlu olan tütün
üreticilerine kredi
vermemeye başladı. Kredi
için kapıların yüzlerine
kapandığını gören tütun
üreticileri, Başbakan
Yıldınm Akbulut'a onak
imzalı dilekçeler göndererek
Ziraat Bankası'ndan
şikâyetçi oldular. Tütün
üreticileri "Diğer
borçlulann faturası bize
çıkarılmak isteniyor. Biz
yine de mağdur olmamamız
için alacağımız krediye göre
borçluların borçlarına
mahsuben bankaya 100-200
bin lira arasında para
yatırmaya hazınz" dediler.
Eskişehir'den
uyan
• ESKİŞEHİR
(Cumhuriyet) — Eskişehir
Ticaret Odası Başkanı Suat
Kutlu, "Yıllardan beri
bütçeler hep açık biçimde
yapıhr, açıklan kapatma
yolları olarak da devletin
aklına hemen cezalar, daha
sıkı vergi kontrolü,
kamudan kırtasiye
alımlannı kısma gibi yollar
gelir. Bu yollarla elde
edilen tasarruf miktarı ise
birkaç yüz milyan geçmez"
dedi.
Türk-Fransız
işbirliği
• İZMİR (Cumhumet Ege
Bürosu) — Türk-Fransız
Hayvancılık Genetik ve
Teknikleri Sempozyumu
dün başladı. Tarım Orman
ve Köyişleri Bakanhğı Dış
Ilişkiler Dairesi Fransa
Masası Sorumlusu Sinan
Varol, "İki ülke arasında
hayvancılığın tamtılması,
özel sektörün bir araya
getirilmesi, ticari işbirliğinin
sağlanması amaçlanıyor. Bu
doğrultuda bir de protokol
imzalandı" dedi.
YUZYUZE
AtiHâ Dorsay
5000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yayınlart Turkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul
Ödemeli gönderilmez.
Konfeksiyon ve tekstildeABD ile varılan mutabakat henüz netleşmedi
ABD'den siyasi kota arttırıımEkonomi Servisi — ABD ile
Türkiye arasında tekstil ve kon-
feksiyon kotaları konusunda
Cenevre'de pazartesi günu baş-
layan görüşmelerde önceki ak-
şam kotaların ortalama yüzde
50 oranında arttınlmasını içeren
bir mutabakata vanldığı, ancak
teknik görüşmelerin surdüğu
bildirildi. Cumhuriyet Ankara
Bürosu'ndan Yasemin Çongar'-
ın verdiği habere göre kota art-
tınmının hangi urun kategorile-
rine ne ölçüde, hangi dönemler
itıbanyla uygulanacağı ise iki ül-
ke arasında teknik düzeyde de-
\am eden görüşmeler sonucu
belirlenecek, Dışişleri Bakanh-
ğı kota arttınmına ilişkin görüş
birliğinın yansıtıldığı mutabakat
metni (memorandum of unders-
tanding) ABD'ye ihraç edilen
hazır giyim ve konfeksiyon ile
iplik ve kumaş bazındaki top-
lam 25 kategoride uygulanacak
sınırlamalann yan yarıya geniş-
letilmesinin öngörüldüğünü bil-
dirdi. Ancak bu genişletmenin
hangi kategoriye, ne ölçüde
Konfeksiyonda
Örin
Spor giysi
Pamuklu bayan ceket
Pam. bayan efbise
Pam. örgü bluz
Pam ve suni örgü
dışında erkek gömleğı
Pam./sunı etek
Pam. şort/pantolon
Pom. bornoz sabahlık
Pam./sunı pijama
ve gecelikler
Yünlü bayan pantolon
ABD kotaları 1 Tekstilde ABD kotaları
Katlahın (%)
20
40
90
100
50
40
100
100
100
40
Ürûn Knttaı
El örgü iplikleri
Pamuk iplikleri
Pam. suni elyaf-duck
Pam. carşaflık
Pam. poplin ve basma
Pam. twil ve saten
Suni elyaf twil/saten
Suni elyaf poplin
Pamuklu çarşaf
Pamk. temizlik bezi
Yünlü kumaşlar
Akrilik iplikler
nm(%)
25
30
25
25
25
25
25
25
90
60
60
90
yansıyacağı henuz kesinlik ka-
zanmadı.
Öte yandan Dışişleri Bakan-
hğı Sözcusü Murat Sungar,
dünkü basın toplantısında tek-
stil kotalarının yuzde 50 arttınl-
masının "tatmin edici bulunup
bulunmadığı" yolundaki bir so-
ruya şu yanıtı verdi:
"Bu, en azından bir adımdır.
Tıirkiye'nin ozeilikle AT ülke-
lerinden de a>nı talebi vardır.
Türk ekonomisi halen kalıcı
tedbirier peşindedir. Tekstil ko-
talarının arttırılması da kalıcı
bir ledbirdir. Aynı adımı AT'-
den de bekliyonız. ABD ile
tekstil ticaretinde de daha ileri
adımlar gelecekte atılabilecek-
tir."
Bu arada Washington Post
gazetesi de dunku sayısında ya-
yımladığı bir haberde, Cumhur-
başkanı Turgut Ozal'ın ABD
Dışişleri Bakanı James Baker ile
görüşmesi sırasında Türkiye'nin
kota arttınmı yolundaki isteği-
ni ilettiğini öne surdü. Özal'ın
Baker'la bu konuyu konuşma-
sından birkaç saat sonra da Ce-
nevre'de yapılan görüşmelerde
yüzde 50 kota arttınmı ilke ola-
rak benimsendi.
Ancak Cumhurbaşkanı
Özal'ın bu yüzde 50 arttırımdan
memnun kalmadığı, "Biz yüz-
de 100 arttınm istemiştik. Bu
konuyu Başkan Bush'a iletece-
ğim" dediği öğrenildi.
Türkiye bu yıhn ilk sekiz
ayında ABD'ye toplam 234 mil-
yon 900 bin dolar tekstil ve kon-
feksiyon ihracatı yaptı. Türki-
ye'nin aynı dönemdeki toplam
ihracatı ise 7 milyar 490 milyon
dolan buluyor. ABD'ye tekstil
ve konfeksiyon ihracatı, toplam
ihracaün yalnızca yüzde 3'ünü
oluşturuyor.
Ayrıca Türkiye ABD'ye yö-
nelik tekstil ürünlerinin çok bü-
yük bir bölümünde mevcut ko-
taları bile dolduramıyor. Top-
lam 14 ayn kotayı yüzde 90 ora-
nında dolduran Türkiye bu ko-
talarda arttınm istiyor. Konfek-
siyon ve hazır giyim ihracatın-
da ise 4 kategori hariç bütün
ürün türlerinde kotaları yuzde
100'e yakın kullandığından art-
tınm talep ediliyor. Türkiye'nin
istediği arttınm oranı kategori-
lere göre yüzde 50 ile yüzde 100
arasında değişiyor.
ABD askerlerinden oluşan 2 bin kişilik ilk kafile bu ay sonunda Kemer'e geliyor
Körfez'den Kemer'eilk turist akınıCEM HAMULOĞLU
Körfez krizi nedeniyle bölgede bulu-
nan ABD askerleri, "moral tatili" için
Türkiye'ye geliyor. ABD askerlerinden
oluşan 2 bin kişilik ilk kafilenin, bu ay
sonunda Kemer'e gelmesi kesinleşti.
Gurkay Turizm'in pazarlama direktöru
Mehmet Kaynak, "Bu işi yapacak olan
acente, Giirkay olacak" diyerek şu bil-
giyi verdi:
"2 bin kişilik deneme kafilesini bu
ayın sonunda Kemer'deki üç otelde yo-
ğunlaştırecağız. Bu organizasyonun ba-
şansı, ola>ın mart ayına kadar devamı-
nı sağlayacak."
Körfez krizi yüzünden 1990 yılında
"umduğunu bulamayan" turizm sektö-
ru, bölgede bulunan 200 bin Amerikan
askerinin tatilini Türkiye'de geçirmesini
"heyecanla bekliyor." Ama bu organızas-
yonun tümunün Gürkay-Marmara Gru-
bu'nca yapılacağının oğrenilmesi, sektör-
deki diğer şirketlerin konuya şimdilik
"sıcak" bir tutum takınmalarını önlüyor.
ABD Savunma Bakanhğı "Pentagon-
'un Türkiye'ye hükümet düzeyinde yap-
tığı öneri sonucu gündeme gelen "mo-
ral tatili" için çalışmalar haftalardır su-
ruyordu. Ama organizasyonun nasıl ve
kim tarafından yapılacağının belirsiz kal-
ması acenteleri "bekleyişe" sokmuştu.
Oysa TÜRSAB'ın Turizm Bakanhğı ka-
nalıyla yaptığı önerinin yanı sıra Gürkay-
Marmara Grubu'nun da Pentagon'a bir
teklif getirdiği ve organizasyonu aldığı
öğrenildi. Turizm Bakanhğı Müsteşarı
Savaş Kiice, olaya "makro düzeyde" bak-
tıklarını vurgulayarak "Bizim için onemli
olan bu organizasyonun Türkiye'de ya-
pılması, hangi şirketin yapacağına
kansnrnız" dedi. TÜRSAB Başkanı Ba-
hattin Yıicel ise söz konusu organizas-
yonu "TÜRSAB olarak yapma egilimin-
de olmadıklanm" belirterek şunları söy-
ledi:
"Biz bir meslek kunıluşınuz. TÜR-
SAB'ın, üvelerinin calışma alanlanna
müdahale etmcsi yanlıştır. Ama biz bir
çaba gosterdik. O çaba da bu işin Türk-
iye'ye kazandırılmasıdır. Çückü Türki-
ye'nin yanı sıra Vunanistan, Mısır ve Tu-
nus aynı pazardan pay almak istiyordu."
Organizasyon konusunda TÜRSAB
içindeki "eğilimin" ikiye aynldığını söy-
leyen Yücel, konuyla ilgili düşünceleri-
ni şöyle aktardı:
"Bir bölümü konsorsiyum oluşturarak
TÜRSAB olarak muhatap olun, operas-
>onu biz yapalım ve acentelere mümkun
olduğunca geniş dağıtalım göruşunde.
Bir bölümu ise en uygun teklifi yapan işi
alsın, serbest rekabete girelim diyor.
Dogrusu ikisini bir noktada buluştura-
cak formül daha dünyada bulunmadı.
Ben nasıl yapacagım bilemiyorum."
Gürkay Turizm yetkilisi Mehmet Kay-
nak ise ABD yetkililerinin kendilerinden
çeşitli bilgiler aldığını açıklayarak "Bi-
zim dışımızda ABD'ye giden somut bir
teklif yok" diyor. İlk grubun bu ayın so-
nunda geleceğini söyleyen Kaynak,
ABD'nin konuya yaklaşımındaki ciddi-
yete "gölge duşürmemek" için bu aşa-
mada kesin tarihin açıklanmasını isteme-
diğini ekliyor.
Bu arada Ege büromuzun verdiği ha-
bere göre ABD donanmasına ait "USS
John Fitzgeralld Kennedy" uçak gemi-
si, Körfez bolgesindeki görevini Sarato-
ga uçak gemisine devrettikten sonra
Izmir Körfezi'ne geldi. Ağustos ayı or-
talarındanjDeri 5 bin dolayında perso-
neliyle açıİc denizlerde seyreden ve altı
hafta sureyle Irak'a uygulanan ambar-
goda denetim görevini yerine getiren ge-
minin turistik gezi amaçlı ziyareti esnafı
ve satıcıları sevindirdi.
INTERBANK'IN KURUMSAL
BANKACILIKTAKİ
ÜSTÜNLÜĞÜNÜ BÎZDEN DEĞİL...
Kişisel ilişkiler büyük önem taşır.
Interbank bu konuda çok başanlı.***
BİR HOLDÎNG YÖNETlClSl
Interbank has enormous style and
projection particularly amongst the
senior management.
BİR MUHABİR BANKA BAŞKAN YARDIMCISI
One of the best parts of the image
of Interbank is their reliability.*}}
ÇOKULUSLU BİR KURULUŞUN YÖNETİCİSÎ
...ONLARDAN DİNLEYÎN.
Interbank bugün finans dünyasının
en saygın özel bankalarından biridir.
Yaratıcılığı. verimliliği ve iyi eğitim
görnıüş kadrosuyla, çokuluslu ve yerli
büyük kuruluşlara kurumsal ve yatırım
bankacıhğı hizmetleri verir.
Interbank'ın temel ilkesi, yatırım
u
olanaklannı değerlendirmede ve finans
konulannda müşterilerine çağdaş ve
yenilikçi çözümler getirmek, yaraücı
öneriler sunmaktır.
Çalıştığımız yerli ve yabancı kuruluş
yöneticilerinin bu gerçeği belirten sözleri
bize gurur veriyor.
INTERBANK
[OTLARI
OSMAN ULAGAY
Körfez'de'Büyük Oynama
5
HevesineAlkış mı Tutalım?
"Köşk'e yakınlığı son zamanlarda nayli artmış görünen ga-
zeteci arkadaşımız Cengız Çandar önceki günkü Güneş ga-
zetesinde yer alan yazısına şöyle başlamış:
"Türkiye, dünyanın ve çok yakında Ortadoğu bölgesinin
içinde bulunduğu başdöndürücü ve sarsıntılı geçiş ve deği-
şim döneminin içine dalıyor. Ne yazık ki toplumun etkili un-
suıiannın bir kısmt, işin boyutlannı hâiâ kavrayabilmiş görün-
müyor."
Neymiş bu boyutlar?
Cengiz Çandar arkadaşımıza göre 8-9 milyar dolarlık bir
askeri yardım alacak olan Türkiye, "2000'li yılların eşiğinde
Ortadoğu bölgesinin bir numaralı askeri gücü olmaya aday"
mış. "Türkiye, Ortadoğu'nun yanı sıra Doğu Akdeniz'de de
önemli bir askeri gücü ifade edecek"miş. "Bu gelişme ger-
çekleştiği takdirde Yunanistan'la 7'ye 10 oranı diye bir me-
sele kalmayacak"mış. Türkiye'nin NATO stratejisinde artık
"merkezi cephe olması söz konusu"ymuş. Bunları belirttik-
ten sonra Yunanlıları uyarıyor Çandar arkadaşımız: "Hem
Kıbrıs konusunda hem Ege'de hem de Batı Trakya'da ayağı-
nızı denk alın. Türk azıniığa baskı yapmaktan vazgeçin."
Gengiz Çandar arkadaşımıza göre Türkiye, Yunanistan'ı
Balkanlar'da yalmzlığa itecek imkânlan ele geçiriyormuş ve
bütün bunlar, "Körfez krizinin dünya ve bölgesel dengeleri
altüst edip Türkiye'nin elindeki jeostratejik kozları yakalaya-
bilmesı sayesinde" oluyormuş. Bu nedenle Körfez krizine ba-
sit bir iç politika malzemesi olarak veya savaş-barış ürkeklı-
ği içinde bakmamak gerektiğini belirten Çandar şöyle devam
ediyor:
"Elbetteki her işin bir faturası var. Eğer Türkiye'nin 2000'li
yıllara doğru, Doğu Akdenız'in, Ortadoğu'nun ve Balkanlar'ın
bir numaralı gücü, bir tür 'alt-süperdevlet' olarak belirmesi-
nin bedeli, Körfez'e yonelık aktif roller olacaksa bu roller üst-
lenilmelidir... Türkiye'nin böyle bir güç odağı oiarak belire-
bilmesi, bölgede aynı konumda başka bir güç odağının bu-
lunmamasıyla kabıldir. jşte bu yüzden bugün varılan nokta-
da Saddam'ın savaş gücü ve savaşabilme yeteneğinin tasfi-
yesı şarttır."
Mevcut durumun, Türkiye'nin "bölgede NATO'nun lokomo-
tifi olmasını gerektirdiğini" de belirten Cengiz Çandar arka-
daşımız ilginç yazısını şöyle bitiriyor:
"Türkiye James Baker'ın ziyaretiyie birlikte geleceği açı-
sından gayet dramatik kararlarla yüzyüzedir. Ne var ki ne iç
politik dengeler ve ne de Türkiye'nin yüceliğine bir türlü inan-
dırılmamış olan kamuoyu durumun ciddiyetinin ve aciliyeti-
nin farkında bulunmuyor. Oysa eski Osmanlı coğrafyasının
içindeki ve hatta dışındaki birçok ulus ve devlet ve bölgeye
serpilmiş Türk azınlıkları, Türkiye'nin gözünün içine bakıyor.
Türkiye bu kez eline geçirdiği tarihi fırsatlan heba etmeme-
lidir"
Türkiye'nin Körfez krizi karşısındaki tavnnı belirleyen kişi
ve çevrelere hâkim olan anlayışı da yansıttığı kuşkusunu duy-
duğum için oldukça geniş yer verdiğim bu görüşleri okuyunca
ister istemez bir buçuk ay önce Atina'da dinlediğim Yunan
tarihçinin sözleri geldi aklıma. Türkiye'nin Osmanlı impara-
torluğu'nu ihya etmek için adım adım ilerlediğini iddıa eden
Yunanlı profesörü dinlerken, "şu Yunanlılar da Türkiye komp-
leksinden bir türlü kurtulamıyorlar, böyle saçma sapan iddi-
alar ortaya atıyorlar" diye düşünmüştüm. Galiba biraz yanıl-
mışım. Türkiye'de DU tarz düşüncelerı benimseyenlerin san-
dığım kadar az ve marjinal olmadığı anlaşılıyor.
Ancak acaba bu tarz düşünenler çoğunlukta mı Türkiye^
-<je? Cengiz Çandar arkadaşımızın deyimiyle Türkiye'nin ge-
leceğiyle iigili "gayet dramatik" kararları alma yetkisini ken-
dilerınde görenler, bu yetkiyi nereden alıyoriar? Kamuoyu du-
rumun "ciddiyetinin farkında değilse" bu kadar dramatik ka-
rarları kim, nasıl alabilecek?
Gözünü ganimet kapma hırsı bürümüş olanlar için bütün
bunların hiç önemi yok herhalde. Her konuda deneme tah-
tasına çevrilen Türk milletini bir maceraya bile sürüklemeye
hazırlar bu hava içinde.
Burada çok önemli bir nokta daha var. Bir an için varsaya-
lım ki Cengiz Çandar arkadaşımızın yazısına yansıyan ana-
liz özünde doğru ve Türkiye bu kritik dönemeçte "büyük
oynamak" zorunda. Kim oynayacak bu büyük oyunu? Bu
çapta bir pokere ilk kez katılacak bir oyuncuya mı emanet
edeceğız kendımizi ve şansı tutarsa kazanmasını mı bekle-
yeceğiz? Bugün Türkiye'nin dış politikasını belırleme yetki-
sini kendilerinde görenlerin nasıl bir deneyimleri var bu ko-
nuda? En iyi bıldikleri iddia edilen konuda, yani ekonomide
bile hemen hiçbir tahminleri tutmayanlar, "enflasyonu iki yıtda
indiririz" deyip kronik hale getirenler, aynı kişiler değil mi?
Şimdi biz bunlara güvenip "büyük oynama" heveslerini al-
kışlayacağız demek. Cengiz Çandar arkadaşımız kusura bak-
masın, ama bu bana biraz fazla geliyor. Aklın yerini hırs alınca
ortaya çok olumsuz sonuçlar çıkabileceğinden kaygı du-
yuyorum.
Maliye, KDV için
tebliğ yayımladı
elyaf pamuk, fındık, tabii antep-
fıstığı, kabuklu çamfıstığı, me-
yankökü, meyanbalı, meyan hü-
lasası, anason, defne yaprağı,
kekik, sumak yaprağı, mazı,
mahlep, palamut, çöven, kim-
yon, haşhaş tohumu, kendir to-
humu, zerdali çekirdeği, kayısı
çekirdeği, işlenmemiş ayçekirde-
ği, şekerpancarı, natürel veya
tops tiftik ve fiği ayne ya da iş-
lendikten sonra satmak veya sa-
tacaklan üründe girdi olarak
kullanmak üzere alanlara tesli-
minin yüzde 1 oranında vergiye
tabi olacağı hatırlatıldı.
Bu ürünler dışında, nihai tü-
ketim sonucunu doğuran ürün
teslimlerinde ise 15 ekimden iti-
baren yüzde 11, 1 Aralık
1990'dan itibaren de yüzde 12
vergi uygulanacak.
* Uluslararası bir kuruluş tarafindan, bağımsız olarak yapılan Uetişim araştırmasından, Mayıs 199
ANKARA (AA) — Maliye ve
Gümrük Bakanhğı, 15 ekimden
geçerli yeni KDV oranlannın uy-
gulanmasına açıkhk getirdi. Bu-
na göre 1-14 ekim tarihleri ara-
sındaki mal teslimleri ve hizmet
ifasında eski oranlar, 15-31 ekim
tarihleri arasında ise yeni oran-
lar uygulanacak.
Bakanhğın dünkü Resmi Ga-
zete'de yayımlanan tebliğine gö-
re ekim 1990 döneminin ilk ve
ikinci yarısında uygulanacak
KDV oranları farklı olduğun-
dan, bu durum beyanname üze-
rinde gösterilecek.
Finansal kiralama
Tebliğe göre 15 ekimden ön-
ce yapılan finansal kiralama
sözleşmeleri kapsamındaki bi-
nek otomobilleri ve diğer kara
nakil araçlannın teslimleri ya da
kiralanmasında, sözleşmenin
yapddığı tarihteki KDV oranı
geçerli olacak. Sozleşme süresin-
ce bu oranlarda herhangi bir de-
ğişiklik yapılmayacak.
15 ekimden sonra yapılan fi-
nansal kiralama sözleşmeleri
kapsamındaki binek otomobil-
lerinin finansal kiralama şirket-
lerine veya bu şirketlerce teslimi
ya da kiralanması işlemleri için
15 Ekim-30 Kasım 1990 tarihle-
ri arasında yüzde 11, 1 Aralık
1990'dan itibaren de yüzde 12
oranı uygulanacak.
Tebliğde, diğer kara nakil
araçlarının bu şekilde teslimi ve-
ya kiralanması işlemleri için ise
15 ekim-30 kasım tarihleri ara-
sında yuzde 5, 1 Araük 1990- 31
Mayıs 1991 tarihleri arasında
yüzde 6 ve 1 Haziran 1991 tari-
hinden sonraki dönemler için
yüzde 8 oranının uygulanacağı
belirtildi.
Tebliğde, kunı üzüm, kunı in-
cir, kuru kayısı, kütlü pamuk,
İhracat istisnası
Tebliğe göre ihracat istisnası-
na tabi işlem yapan mükellefle-
re yapılan teslimden önceki aşa-
malarda, sahte ve yanıltıcı bel-
ge düzenlenmesi veya kullanıl-
ması nedeniyle uygulanan vergi
ve kesilen ceza, gecikme faizi ve
zammının müteselsil sorumlu-
luk esasına göre ödenmesi duru-
munda KDV iadesi ve mahsup
işlemleri, genel esaslar çerçeve-
sinde yerine getirilecek.
Bunun için mükelleflerde, ih-
racatın gerçek olmadığı hakkın-
da bir tespitin bulunmaması,
vergi incelemeleri sonunda ihra-
cat istisnası kapsamında işlem
yapanlarla bunlara mal teslimin-
de bulunanlar hakkında sahte ve
yanıltıcı belge düzenlendiği ko-
nusunda vergi inceleme raporu
düzenlenmemiş olması, kesilen
ceza ve gecikme zammının faizi
ile birlikte müteselsil sorumlu-
luk çerçevesinde ödenmesi şart-
ları aranacak.