Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 KASIM 1990
Iraıvda deprem:
22ölü
• Dış Haberier Servisi —
Iran'ın güney kesimlerinde
önceki akşam meydana
gelen depremde en az 22
kişi öldü. 100'den fazla kişi
yaralandı. Reuter ajansının
haberine göre Tahran
Üniversitesi Jeofîzik
Merkezi, önceki akşam
meydana gelen depremin
Richter ölçeğine göre 6.6
şiddetinde olduğunu
açıkladı.
Mitsotakis'ten
açıklama
• ATtNA (AA) —
Yunanistan Başbakanı
Konstantin Mitçotakis,
Körfez krizinde olası bir
tırmanmaya hazırlık olarak
benzinin karneye
- bağlanması çalışmalanna
- başlanması için talimat
verdiğini açıkladı. Maliye,
< ticaret bakanları ve ulusal
ekonomi bakanı yardımcısı
ile yaptığı göruşmeden
sonra gazetecilere verdiği
- demeçte Mitçotakis,
hazırlıklann üç ay
sürmesinin planiandığını
belirterek "Ancak ümit
ederim böyle bir
uygularaaya gerek kalmaz"
dedi.
Beyrut
birleşiyor
• BEYRUT(AA) —
Lübnan'daki Suriye yanlısı
• yönetim, 15 yıllık iç savaşın
ardından, başkent
Beyrul'un bırleştirilmesine
cumartesi günu başhyor.
Devlet Başkaru Elias Hravi
başkanhğında dün yapılan
kabine toplantısından
sonraki açıklamada,
"Hükümet, 10 kasım tarihi
itibarıyla Beynıt'un
birleştirilmesinin
e başlanmasına karar verdi"
;,denildi.
1
Singh istifa
etti
. • YENt DELHİ (AA) —
Hindıstan Başbakanı
Vishwanath Pratap Singh,
parlamentoda dün yapılan
güvenoylamasını kaybetti.
Oylamada ağır bir yenilgi
alan Başbakan Singh'in ve
diğer kabine üyelerinin
istifa ettiği bildirildi.
Parlamentoda yapılan
konuşmalarda Singh
hükümeti, Ulkedeki iç
çatışmalann artmasma
neden olmakla suçlanırken
fiyatlann kontrolünde
başarı gösteremediği
gerekçesiyle de eleştiriler aldj.
F-16, Mig-29'a
yenildi
• LONDRA (AA) —
Alman Hava Kuvvetleri
tarafmdan gerçekleştiriJen
yapay bir çatışmada, Sovyet
yapısı Mig-29 'Fulcrum'
savaş uçajb, F-16 uçağını
düşürdü. Ingiltere'nin önde
gelen savunma dergisi
Jane's Defence VVeekly'de
yer alan habere göre
Almanya'nm Bavyera
eyaletinde Manching Hava
Üssü'nde eski bir Doğu
Alman Mig-29'u bir F-16 ile
teorik bir çatışmaya
sokuldu. Çatışmada Sovyet
Mig-29'u, 60 kilometre
mesafeden F-16'yı vurarak
düşürdü.
Estonya ile
görüşme
• LONDRA (AA) —
îngütere Dışişleri Bakanı
Douglas Hurd, Estonya
Cumhuriyeti Dışişleri
Bakanı Lennard Meri ile
önceki gün bir araya geldL
Ingiltere Dışişleri
Bakanhğı'nca bugün
yapılan açıklamada, Hurd
ve Meri'nin, SSCB'den
bağımsızlığını isteyen
Estonya ile lngiltere
arasındaki ilişkilerin
geliştirilmesi konusunda
görüş birliği sağlandığı
kaydedildi.
BM. ııyııştıınıcu
sözleşmesi
• NEW YORK (ANKA)
— Dünya çapmda
uyuşturucu madde
kaçakçılığına karşı verilen •
mücadelede daha etkin
sonu?ların alınması
amacıyla 1988 yılında
benimsenen "Birleşmiş
Milletler uyuşturucu madde
kaçakçılığı sözleşmesi"
pazar günü yürûrlüSe
girecek.
DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
Sorun 7 yıl sonra BM GenelKurulu gündemine geliyor
Kıbms'ta kritîk gelişme
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — Kıbrıs sorununda
KKTC yönetimi ve Ankara'yı radikal
ban önlemler almaya zorlayabilecek ye-
ni bir girişim planlamyor. Kıbns Rum
yönetimi yedi yıl aradan sonra Kıbns so-
rununu Birleşmiş Milletler (BM) Genel
Kurulu gündemine getirmeye hazırlanı-
yor. Türkiye ile KKTC'nin tepkisi ve
BM Genel Sekreteri'nin karşı çıkması-
na rağmen engellenemediği öğrenilen gi-
rişim, toplumlararası görüşmeleri "en az
beş «Itı yıl" aksatabilecek ve Türkiye ile
KKTC arasında devletler düzeyinde
önemli yakmlaşma adımlan atılmasına
yol açabilecek.
Geçen haftayı Kıbns konusunda yo-
ğun diplomatik temaslarla geçiren An-
kara'da, sorunun giderek artan biçim-
de çıkmaza sürüklendiği göriışüne yol
açan Rum planlan aynntılı biçimde de-
ğerlendiriliyor. Dışişleri Bakanhğı'nın
Kıbrıs konusundaki yetkili birimlerinin
yürüttüğü bu değerlendirme, sorunun
geleceği açısmdan "karamsar" bir tab-
lo ortaya çıkardı.
Bu konudaki somlanmızı yanıtlayan
üst düzeyli yetkililerin "son derece
dramatik" olarak niteledikleri tablo,
Kıbns sonınunun Rumlann girişimiyle
son kez BM Genel Kurulu gündemine
getirildiğinde yaşanan olaylann anımsa-
tılmasıyla biçimleniyor. Kıbns Rutnlan
sorunu, 1983 yılında Türkiye'nin ve Kıb-
ns Türk Federe Devleti'nin (KTFD) tüm
karşı girişimlerine rağmen genel kurul
Yetkili çevrelerden edindiğimiz bilgi-
ye göre BM Genel Kurulu'nun 3 aralık-
ta tatile girmesinden birkaç gün önce ele
ahnmasına büyük olasılık diye bakılan
Kıbns konusuna ilişkin tartışmalara
Türkiye ve KKTC hiçbir şekilde taraf ol-
mayacak. Ankara, Genel Sekreter Pe-
rez de Cuellar'ın iyi niyet misyonuyla hi-
maye ettiği toplumlararası görüşmeler
Rum yönetiminin Kıbns sorununu genel kurulun
gündemine getirme girişimi, Türkiye ile KKTC'nin sert
tepkilerine karşm engellenemedi. Rumların girişiminin
toplumlararası göruşmeleri en az beş-altı yıl aksatacağı
bildirildi. Ankara sorunun geleceği bakımından karamsar.
gündeminde ele alınmıştı. Dışişleri Ba-
kanlığı yetkilileri, KKTC'nin kuruluşu-
nu bu adıma "önemli bir tepki" olarak
niteliyorlar. Üst düzeyli bir yetkili Cum-
huriyet'e yaptığı değerlendirmede, "Kıb-
ns en son genel kurulda konuşulduktan
sonra yeni bir devlet kuruldu. Şimdi ola-
caklar da en az KKTC'nin ilanı kadar
radikal nitdflt taşıyabilir ' dedi.
dışında Kıbns sonınunun tartışılabilece-
ği bir platform olmadığı yolundaki gö-
rüşünü, birçok Batı başkentine ve Ge-
nel Sekreterliğe geçen hafta bir kez da-
ha iletmiş bulunuyor. Bu göriişün ne öl-
çüde destekleneceği, Genel Sekreter'in
raporundaki havaya ve bazı etkin baş-
kentlerin BM daimi temsilcilerinin genel
kurulda alacağı tavıra göre belirlenecek.
Kıbns sonınunun genel kurulda gö-
rüşülmesinin yol açabileceği "misiDeıne
önlemleri" ise Ankara'daki yetkili çev-
relerde kesin olarak ifade edilmiyor. An-
cak bu önlemlerin şu başlıklarda topla-
nabileceği belirtiliyor:
1. Kıbns'ta toplumlararası görüşme-
ler en az beş altı yıl çıkmaza sürüklenir.
tki toplum liderleri arasındaki diyalog
çok uzun süre tümüyle kopabilir.
2. Adada güven arttıncı önlemler kap-
samında atılabilecek bazı iyi niyet adım-
lan tümüyle askıya ahnır.
3. Türkiye ile KKTC arasında devlet
düzeyinde ciddi yakınlaşma adımlan atı-
labilir. Bu adımlar, pasaportun kaldınl-
ması başta olmak üzere daha önce ni-
yet beyanı düzeyinde gündeme gelmiş
bazı önlemleri içerebileceği gibi Lefko-
şa ve Ankara arasında organik bağlann
her yönden arttınlması sonucunu vere-
bilir.
4. KKTC uluslararası platformlarda
bağımsız bir devlet olarak yer alma ça-
basını arttınr. îslam Konferansı örgü-
tü üyeliğininin gerçekleşmesi için Anka-
ra elinden geleni yapar.
MeirKahane dün Kudüs'te olağanüstü güvenlik önlemleri altında gömüldü
Cenazede intikam andı içildiHaham Meir Kahane dün olağanüstü güvenlik
önlemleri altında Kudüs yakınlarındaki Yahudi
mezarhğında toprağa verildi. Fanatik Kahane
yanlıları "Araplara ölüm" sloganları atarken,
"Arap kanından nehir oluşturmak" için ant
içtiler.
Dış Haberier Servisi — New
York'ta önceki gün öldürülen
Haham Meir Kahane'nin naşı
özel bir uçakla getirildiği tsra-
il'de Kudüs yakınlanndaki Mu-
sevi Mezarlıgı'nda toprağa veril-
di. Kahane'nin tabutu, önderli-
ğini yaptığı Kach Hareketi'nin
on üyesi tarafmdan Tel Aviv'de-
ki Ben Gurion Havaalanı'ndan
mezarlığa doğru götürülürken,
Kahane'nin yandaşları "Arapla-
ra ölüm" sloganları ile eşlik
ettiler.
AFP'yi arayan ve kendini Ebu
Asım olarak tanıtan bir kişi, ci-
nayeti "Batı Işıgı" isimli daha
önce duyulmamış bir örgütün
işlediğini haber verdi. Cinayeti
gerçekleştiren ve daha sonra ya-
ralı olarak yakalanan Mısır ko-
kenli EJ Seyit Nuseyir'in yoğun
bakım altında tutulduğu ve du-
rumunun iyileşmekte olduğu be-
lirtildi.
Meir Kahane'nin cenazesi,
New York'ta düzenlenen törenin
ardından toprağa verildiği Ku-
düs'e getirildi. Kudüs dışındaki
mezarlığa çıkan 5 km'lik yolu
dolduran yaklaşık 5000 Orto-
doks Musevi "Araplara ölüm"
sloganları atarak cenazeye eşlik
ettiler. Museviler, "Arap kanın-
dan nehir oluşturmak" için ant
içtiler.
Kudüs sokaklan 2500 polis
görevlisi tarafmdan kuşatma al-
tına alınırken, İsrail polisinden
yapılan bir açıklamada, ulkenin
diğer bölgelerinden polis ekip-
lerinin çağnldığı belirtildi. Filis-
tin ve İsrail güvenlik örgütleri-
nin Arap liderlerini olası saldı-
nlara karşı uyardıklan haber ve-
rildi.
New York'ta Meir Kahane'nin
doğum yeri Brooklyn'de bir si-
TARAFTARLARI— Cenazesi Brooklyn'den İsraü'e yollanan Kahane için ABD'deki taraftarları uzun süre gözyaşı döklüier.
INGILTERE
Thatcher'a 'rakip' aranıyorMuhafazakâr Parti içinde Başbakan
Margaret Thatcher'a karşı muhalefetin
artmasıyla partide yeni bir lider arayışına
girildi. Thatcher, liderlik adaylarına gelecek
haftaya kadar süre tanıdı. îngiltere'de bugün
yapılacak ara seçimlerde ise Muhafazakâr
Parti'nin hüsrana uğraması bekleniyor.
EDİP EMİL ÖYMEN
LONDRA — Iktidardaki
Muhafazakâr Parti'nin bugün
iki milletvekilliği için yapılacak
ara seçimleri kaybetmesi bekle-
nirken Başbakan Margaret
Thatcher, parti liderliğine aday
olmak isteyenlere gelecek haf-
taya kadar süre tanıdı. Bugün-
kü ara seçimlerde partinin ala-
cağı oy oranı, parti liderliği için
kimin aday olacağını da sapta-
yacak. Adayın ortaya çıkmasın-
dan sonra 20 kasımda da mil-
letvekillerinin oylarına başvu-
rulacak. Adayın, geçen yılki gi-
bi "sembolik ve göstennelik"
biri mi olacağı, yoksa parti
içinde başbakana muhalif ka-
nadı temsil eden "gerçek" biri
mi olacağı, bu aşamada belli
değil.
Geçen hafta Başbakan Yar-
dımcısı, Maliye ve Dışişleri es-
ki Bakanı Sir Geoffrey Howe,
Başbakan Thatcher'ın AT ko-
nusundaki katı, tavizsiz ve sal-
dırgan tutumuna tahammül
edemeyerek istifa etmişti. Yak-
laşık 5 yıl önce yine Başbakan-
ın AT konusundaki tutumu ne-
deniyle bakanlar kurulu top-
lantısını terk edip çıkarak Sa-
vunma Bakanlığı'ndan istifa
eden Michad Heseltine, yine
geçen hafta, seçim bölgesine hi-
taben bir açık mektup yayım-
layarak Thatcher'ın, parti için-
de değişik görüşleri bağdaştır-
maya çalışmadığjnı ve partinin
seçimi kaybetmesi durumunda,
"aynı İşçi Partisi gibi 10 yıl ik-
tidardan uzak kalabileceğini"
belirtti. Heseltine bir ölçude,
parti içinde Thatcher'a karşı al-
ternatif lider olarak görülüyor.
Sürekli olarak "Lider olmaya
niyetim yok" diyorsa da AT ko-
nusundaki üımlı görüşleriyle ve
çokuluslu sennaye çevrelerine
yakınlığıyla tanınıyor. Siyaseti
"spor olsun diye" yaptığını söy-
leyen Heseltine'ın sermaye çev-
relerine olan yakınlığı, İngiliz
siyaset yaşamımn 20. yüzyılda
gördüğü en zengin milletvekili
olmasından ileri geliyor. Hesel-
tine, Ingiltere'nin en başanh ya-
ymevlerinden Haymarket'te ço-
ğunluk hissesine sahip. Firma
57 dergi ve 28 yılhk süreli ya-
yın çıkartıyor. Geçen yıl "Avru-
pa Meydan Okuyor - tngiltere
Kazanabilir mi?" başlıklı bir
inceleme yayımlayarak Ingilte-
re'nin AT içinde alması gereken
yer hakkındaki görüşlerini
açıklamıştı. Heseltine, kitabın-
da Thatcher'ı AT konusunda
"kör" olmakla ve 1980'lerde
büyük sermaye ve "City"ye ya-
rarlı girişimlerde bulunmakla
birülıte son yıllarda artık çıkar-
lannı kösteklemekle suçluyor-
du.
Bugün yapılacak ara seçim-
lerden biri, çok sayıda Müslü-
man seçmenin yaşadığı Brad-
ford'da yapılıyor. llk kez lngil-
tere îslam Partisi de lideri Da-
vid Musa Pidcock ile seçime
katılıyor.
TEŞEKKÜR
Annemiz
FEVZİYE BİROL un
hastalığı süresinde gösterdiği gayret ve yakınlığı için
Sn. Dr. Nihat Babaoğluna,
İzmir Sağlık Hastanesı ilgili personel ve 2. kat hemşirelerine,
çiçek, telgraf yollayarak, telefon ederek acımızı paylaşan,
cenazeye gelen, hatta uzak mesafelerden gelme fedakarlık ve
zahmetine katlanan, tüm akraba, dost, bizi hatırlayıp yalnız
bırakmayan
çocukluk-ilk gençlik arkadaşlarımıza
ve
bilhassa her zaman olduğu gibi tüm desteğini esirgemeyen
sevgili Y l l m a Z GÜrSGİ ağabeyimize
sonsuz teşekkürlerimizi sunarız.
GÜNER ÇİTAL-ÖNER BİROL
nagogda düzenlenen ilk cenaze
töreni de geniş güvenlik önlem-
leri altında gerçekleşti. Burada
da yaklaşık 5 bin Kahane taraf-
tarı sinagogun bulunduğu böl-
gede sokaklan doldururken, po-
lis helikopterleri bolge üzerinde
geziniyordu. Kahane'nin fanatik
yanlıları "Hepimiz birer
Kahane'yiz" şeklinde slogan
atarken, polisle kalabahk ara-
sında tartışmalar meydana gel-
di. Tüm Arapların Israil'in
kontrolü altında bulunan bölge-
lerden atılmasını savunan Meir
Kahane'nin partisi "Yahudi Sa-
vunma Birliği"nin ABD'deki şu-
besi Uluslararası Kach'ın lideri
Sol Margolis, tören sırasında
yaptığı konuşmada, "tntikam a-
lacağız" şeklinde konuştu.
AFP'yi arayan ve kendini Ebu
Asım olarak tanıtan bir kişi,
Meir Kahane cinayetinin "Batı
Işıgı" isimli bir örgüt tarafmdan
işlendiğini söyledi. Ajansın ha-
berinde, ABD makamlannı ci-
nayeti işleyen El Seyit Nuseyir'e
zarar vermemeleri konusunda
uyaran Asım, "Bizira ABD'de
saldınya geçecek 22 başka Seyit
Nuseyir'imiz daha var ve bu de-
fa hedef Vahudiler değil Arae-
rikahlar olacaktır" şeklinde ko-
nuştu.
Mısır hükümeti tarafmdan
yapılan bir açıklamada, Kaha-
ne'yi öldüren El Seyit Nuseyir-
in Mısırlı olduğu yolunda her-
hangi bir delile rastlanmadığı
belirtildi.
ANKARA
Mkterrand'ın
mektubu
bir hafta
bekletildi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Fransa Cumhurbaşka-
nı François Mitterrand'ın üç
hafta kadar önce Cumhurbaş-
kanı Özal'a yazdığı mektubun
muhatabına ulaşmadan önce
Ankara'da bir hafta beklediği
ortaya çıktı. Mitterrand'ın mek-
tubu, Türk makamlanna iletil-
dikten sonra Cumhurbaşkanı
özal'a hemen ulaştırıhnadı. Bir
bürokratın masasında uzun sü-
re kalan mektup daha sonra
Özal'ın yanıtının neden gecikti-
ği sorusunun diplomatik çevre-
lerde gündeme getirilmesi lizeri-
ne Çankaya Köşkü'ne erişti.
Fransız Cumhurbaşkanı tara-
fından, AT çevresinde Körfez
krizi nedeniyle Türkiye'ye karşı
oluşan "sempati" ortamında
Cumhurbaşkanı Özal'ın bir bu-
çuk ay önceki mektubuna yanıt
olarak yazılan mektup ekim or-
talannda Ankara'ya geldi. Fran-
sa'nın, Türkiye'nin Avruapa ile
tam entegrasyon isteklerine des-
teğini dile getiren mektup, mev-
cut konjonktürde Ankara için
önemli bir diplomatik belge ni-
teliğini taşıyor.
Ancak Cumhuriyet'in yetkili
kaynaklardan edindiği bilgiye
göre bu mektup "önemine
uygun" bir ilgi görmedi. Diplo-
matik kanallardan Ankara'ya
ulaştmldıktan sonra bir hafta
süreyle mektubun muhatabı
Cumhurbaşkanı Özal'a ulaştınl-
maması, Mitterrand'ın girişi-
minden haberdar olan Türk ve
yabancı diplomatik çevrelerde
soru işaretleri yarattı.
Diplomatik çevrelerin, mek-
tuba Cumhurbaşkanı özal'ın
nasıl bir tepki gösterdiği sorusu-
nu hissettirmeleri üzerine mek-
tubun henüz özal'a verilmediği
ortaya çıktı. Bunun üzerine yet-
kililer devreye girerek mektubun
nerede beklediğini bulmaya ça-
lıştılar. Yetkili bir kaynağa göre
yapılan araştırma mektubun ile-
tilmesindeki gecikmenin siyasi
bir kasıt sonucu olmadığı, an-
cak "bir sekretarya hatasıiHtan"
kaynaklandığı belirlendi.
POLTnKADA
SORU]NLAR
ERGUNBALa
İran'ın Yıldızı Parlıyor
Savaş çıkacak mı çıkmayacak mı tartışmaları süredursun,
Körfez'de çok ilginç yeni dengeler oluşuyor. Bölgenin siya-
sal konjonktürünün yeniden şekillenmekte olduğu bu dönem-
de İran'ın yıldızının hızla parladığı gözleniyor.
International Herald Tribune gazetesi, İran'la Suudi Ara-
bistan'ın, iki yıl önce kesilen diplomatik ilişkileri yeniden kur-
mak için üst düzeyde temaslar yaptıklarını bildiriyor. İran böy-
lece 4. ayına giren Körfez krizinde tartışmasız en kazançlı
ülke olarak sivrilmektedir.
Tahran, Irak'a karşı ambargo karanna uyarak Batı'ya açıl-
ma olanağına kavuşmuş ve lngiltere ile diplomatik ilişkileri-
ni yeniden kurmuştur. Bu arada ABD'ye karşı elinin serbest
olmasını isteyen Saddam Hüseyin, İran'ın barış koşullannı
kabul etmiş, Bağdat'la Tahran arasında diplomatik ilişkiler
yeniden kurulmuştur. İran-lrak ilişkilerinin tekrar kurulması
bu iki ülke arasında bir ittifaktan korkan Körfez ülkelerini ha-
rekete geçirmiş, bu ülkeler birkaç yıl önce en büyük düşman
olarak gördükleri İran'a yaklaşmaya başlamışlardır. İran, böy-
jece Irak'a karşı bir denge unsuru konumuna kavuşmuştur.
İran artık Körfez ülkelerinin korkulu düşü değil, Saddam'ın
bölgede yayılma emellerine karşı bir güvence unsurudur.
Bu ne anlama geliyor?
Her şeyden önce Saddam'ın İran'a karşı verdiği 8 yıllık sa-
vaş, tam bir zaman, insan ve enerji kaybına dönüşmüştür.
Irak liderinin Kuveyt'i işgali ilginç bir rastlantı olarak 8 yıl or-
tadan kaldırmak için savaştığı İran rejimini, günümüzde Kör-
fez'in başaktörü durumuna getirmiştir. Saddam, 8 yıl, Kör-
fez ülkelerini İran'a karşı koruduğunu ileri sürdü. Şimdi ise
İran, bu ülkelerın Irak'a karşı koruyuculuğunu üstlenmiştir.
Saddam'ın Kuveyt'e saldınsı ABD, Batı Avrupa ve Körfez ül-
keleri kadar İran'ı da ürkütmüştür. Çünkü bölgede İran, Irak
ve Suudi Arabistan'dan oluşan geleneksel denge, Tahran'ın
aleyhine bozulma tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır. iran buna
izin veremezdı. Aslında Tahran'ın fazla bir çaoa harcaması-
na da gerek kalmamıştır. Irak köşeye sıkıştıkça, tahterevalli-
nin bir ucu alçalırken, öteki ucunun yükselmesi gibi İran'ın
yıldızı parlamıştır. Tahran'ın krizdeki kazanımları sadece si-
yasal olmamış, petrol fiyatlannın.yükselmesi iie de büyük ge-
reksinme duyduğu dövize kavuşmuştur.
İran yöneticileri, ortamı gayet akıllıca değeriendirmektedir-
ler. Tahran, bir yandan Irak'a karşı BM ambargosunu des-
teklerken öte yandan "büyük şeytan" ABD'ye karşı da ara
sıra cihat çağrısında bulunmakta, böylece Suriye gibi ABD
1
nin müttefiki durumuna düşmekten kurtulmaktadır.
ABD, Irak'a saidınrsa, İran sert tepki gosterir mi?
Sanmıyoruz. Tahran bir yandan "dostlar alışverişte görsün"
türünden VVashington'u kınarken, bir yandan da Irak'ın sa-
vaş makinesinin ezilmesıni içten içe memnunlukla seyreder.
Irak parçalandığı takdirde de herhalde nüfusunun çoğu Şii
olan bu ülkeyi kendi etkinlik alanı içine almaya çalışır. Bölge
ülkeleri de bu kez iran'a karşı bir denge unsuru aramaya baş-
larlar.
Suudi Arabistan'daki ABD kuvvetlerinin komutanı Gene-
ral Norman Schvvarzkoph, Irak'ın ABD tarafmdan ezilmesi-
nin bölgede uzun vadede "arzu cdiimeyecek sonuçlar
doğurabileceğini" söylerken haklıydı.
Sorun, Irak'ın ezilmesi değil, Irak'ın toprak bütünlüğünün
güvence altına aluıarak Saddam'ın Kuveyt'ten çekilmeye ık-
na edilmesidir.
Irak'ın parçalanması ile sonuçlanacak bir savaş, şimdiki
/Jurumu aratmayacak derecede karışık yeni gelişmelere yol
açabilir.
ITALYA
N ATO'dan 6
gizli
servis' itirafı
NtLGÜN CERRAHOĞLU
ROMA — Italya'da 24 ekim-
de patlak veren "Gladio
operasyonu" skandalına şimdi-
ye dek seyirci kalan NATO ör-
gütü, Brüksel'den devreye gir-
di ve yayımladığı resmi bir dek-
larasyonla "Çizme"de 1956 yı-
lından beri faaliyet gösteren
CIA denetimindeki gizli haber
alma örgütünun vurlığını kabul
etti. Italya Başbakanı Giulio
Andreotti ve Cumhurbaşkanı
Francesco Cossiga birbiri arka-
sına yaptıklan açıklamalarla
ltalya'da soğuk savaş yıllarında
böyle bir örgütün "Komunist
tehlikeye" karşı kurulduğunu
kabul etmiş ve örgüt mensup-
lannın haber alma faaliyetleri-
nin yam sıra silahlı yeraltı tat-
bikatlarma da katıldıklarını
söylemişlerdi. Örgütün CIA ta-
rafmdan yönetildiği, silahların
CIA tarafmdan sağlandığı ve
gizli kamplarda saklandığı
açıklanmıştı.
İki haftadır Italya'nın siyasi
zirvelerinde gerçek bir deprem
yaratan bu açıklamalara, bek-
lenmedik bir biçimde Brüksel-
den gelen ve büyük sürpriz ya-
ratan yenileri eklendi. Atlantik
lttifakı'nın 'lekelenen namusu-
nu temizlemeye çalışan' Kana-
dah Jean Marcotte adındaki bir
NATO sözcusü hafta başında
ortaya atılarak ttalyan Başba-
kanı ve Cumhurbaşkanı'nın
sözlerini yalanladı.
Ne ki Brüksel'den Italyan
Başbakanı ve Cumhurbaşkanı-
nı yalanlayan bu deklarasyonu
yeniden yalanlayan yeni dekla-
rasyonlar gelmekte gecikmedi.
Marcotte'un şaşkınlık yaratan
sözleri üzerine Italyan gazete-
cilerinin saldırısına uğrayan
Brüksel'deki NATO merkezi,
Marcotte'u 'tedavülden
kaldırdı' ve Robin Stafford adlı
bir başka sözcünün ağzından
'Gladio operasyonu'nun varlı-
ğını kabul etti.
Bu kez devreye giren NATO
sözcusü, 'NATO'nun askeri sır-
lar konusunda bu tip ayıklnma.
lar yapmak âdetinde
olmadığını' belirttikten sonra
Marcotte'un açıklamalarını
'Yanlış bilgilere dayanan bir
dekiarasyon' olarak düzeltti.
TüRKtYE/AT
Alptemoçin ihraç
kolaylığı istedi
GÜNSELİ KARTAY
Dışişleri Bakanı Ahmel
Kurtcebe Alptemoçin, Körfez
krizinin, Türkiye'nin onemini
bir kez daha ortaya koyan, çok
boyutlu ve vahim bir gelişme
olduğunu söyleyerek, Türkiye'-
nin kriz nedeniyle uğradığı za-
rann tazmin edilmesi için Av-
rupa pazarlarının Türk ihraç
ürünlerine daha büyük ölçüde
açılmasmı istedi. Alptemoçin,
Avrupa Topluluğu'nun Türkiye
ile işbirliğine ilişkin önlemler
paketinin ve geçen yıl askıya
ahnan 4. Mali Protokol'ün bir
an önce yürürlüğe koyulması
için karar ahnmasını istediğini
de söyledi.
Türkiye - Avrupa Topluluğu
Karma Parlamento Komisyo-
nu'nun dün İstanbul'da başla-
yan toplantısının açıhşında ko-
nuşan Dışişleri Bakanı Alpte-
moçin, Körfez krizinin başlan-
gıcmdan bu yana Türkiye'nin
kararlı bir tutum izlediğini ve
Birleşmiş Milletler Güvenlik
Konseyi'nin aldığı yaptırım ka-
rarlanna harfı harfıne uyduğu-
nu belirtti. Alptemoçin, bu du-
rumun Türkiye güvenliği için
yarattığı risklerin yanı sıra, ül-
ke ekonomisi için de kayıplara
neden olduğunu söyledi. Alp-
temoçin şoyle konuştu: "Körfez
krizinin ilk günlerinde ulusla-
rarası camia tarafmdan dile ge-
tirilen destek ve dayanışma
duygulanmn somut biçimlere
dönüşmesini memnunlukla
karşılanz. Bu çerçevede, ülke-
mizin maruz kaldıgı önemli ka-
yıplan gerçekten telafi etmenin
başlıca >olu, Türkiye'nin ihra-
cata yönelik üretim kabiliyeüe-
rini daha da arttırmaktır."
Komisyon toplantısının açı-
lış konuşmasını yapan Karma
Parlamento Komisyonu Başka-
nı ve ANAP îstanbul Milletve-
kili Biilent Akarcalı da komis-
yonun önerdiği işbirliği paketi-
nin kabul edilerek uygulamaya
konulması durumunda, Türk-
iye - AT ilişkilerine canlıhk ge-
leceğini savundu.