Catalog

CUMHURİYET/4 TELEVtZYON-RADYO 30 OCAK 1990 TV1 TK3SINEMA 22.30 05.59 Açılış 06.00 Açık Oğretim tkincı srnıf derslerı Muhasebe Uygutamalan (Mali labloiann hazırianmasıj, tktisadi Analiz (Aksak rekabet piyasalannda fırma kuromı), Tıcareı Hukuku (Kolektif şirketkrin kuruluşu ve sona ermesij. 07.00 Giin Başlıyor Progmmda, "Ekonomıden Haberler", "Çizgi Film", "Jimnastik", "Sanat Haberleri", "Trafık", "Turkçe Sözlü Hafıf Muzik", "Günün MonOsU" "Konuklar" ve "Canlı Muzik" bölumleri yer alıyor. 09.00 Haberler 09.10 Hanımlar İçin Progmmda 9 Eylul Ümversıresi Oğrelim üytiennden Prof. Dr. Ata Önvural "Vajınal mantarlan" konusunda bilgi veriyor. Çınarlı Endüstri Meslek Lisesi'nin kız öğrencileri ile yaptlan rOporiajlarm yer aldığı progmmda aynca Karşıyaka Belediyesi'nin hanımlam yonelik açtığı kurslar konusunda bıigi venliyor. 09.40 Susam Sokağı -86- Programın hedefleri, çiğ yenen yiyeceklerin yıkanması, türelilmiş sûzcûkler, gizlenmiş şekiller, kendmi doğru ıfade eıme, U ve Ü harfı, 5 sayıst, l'den 10'a kadar sayma, ilişki terımleri, geometrik şekiller, hayal gucü, diş sağlığı ve lemel sûzcuk dağarcığı. 10.10 Arkası Yann: Sevme Hakkı Nelo'nun aşkım reddeden Alıce, fabrıkada Nelo'nun kavga elliği Albeno'ya âsık olur ve kendmi ona lesltm eder. Fakat Albeno evlıdir. Joana'ya bakmaya başlayan Rosalia, onunia birlikteyken bir bebeğinin olduğunu ve onu elinden aldıklannı Oğrenir. Fakat Bay Monserrat bumın yatan olduğunu soyler. 10.40 Okul Televizyonu 15.00 Haberler 15.15 Ögleden Sonra Ankam Televtzyonu'ndan Turgay Erdemgil'in hazırladığı progmmın, Mustafa Şemin tamfından hazırlanan "Halk Oyunları" başlıklı bûlumunde Rize yöresı oyunlarından örnekler sunuluyor. Şükru Avfaroğtu'rtun hazırladığı "Turk Halk Muziğı" bûlumunde ise Aıilla Içli yer alıyor. "Köy Doktoru " köfesınde çevre temizlığı konusunun işlendıği progmm, bir tiyatro oyununun hazırlamp komşu koyde sunulması konusu etrafında donen bu skeçle sona eriyor 16.25 0-6 Yaş Grubu Çocuk Sağlıgı 16.40 Çocuklar İçin Bir Zamanlar Hayat Bu bölumde, ınsan vucudundakı kan damarlan ve kamn vucul içindeki dolaşımı. alyuvartann mikroplara karşı savası ele alımyor. Haydi îstanbul Televizyonu'ndan Can Soysal'm yapımalıHında, yOnetmenliğini Atilla Özgur ve sunucutuğunu Nitgun özhan Kasapbaşoğlu'nun gerçekleşlırdikleri progmmın bu bolumunde, Faııh Muallim Naci tkokulu öinncılerinm katıldıkları yarışma progmmı yayımlanıyor. Progmma konuk olamk illuzyonısl Mehmeı Alçmkaya kahhyor. Susam Sokağı -87- Programın hedefleri, masadan katkıp dolaşmama, başkalarıyla çesulı yollarla ilelisim kurma, korku, sıralama, V harfı, 6 sayıst, l'den 10'a, 10'dan I'e sayma, verilen ıpuçlarından lahminde bulunma, basıt fen, ilişki terımleri, doğal çevre, vücuı parçalan, gizlenmiş şekiller ve nesnelenn farklı kullanımı. 18.00 Haberler 18.15 Önce Sağlık Progmmda el yıkama, dış ve ağız temızliği, vücut temizJifmin nastl olması gerektiğı, sağlıkıa sorumluluğun bireyden başlayarak toptumun pek çok kesimıni yakmdan ılgilendırdiğı konulannda bilgiler venliyor. (Aynntüı bilgi Bugttn köfesınde/ 18.40 Akşama Doğru 19.20 Dizi: Gençler "Boncuk" başlıktı bu bolumün konusu jöy/er Sinan bir gezimiye katılma parasım çıkanmak için sağa sola telefon ederek borç aramakta. ama kimseden aradığı borcu bulamamaktadır. Sonunda iskeletle yan yana fotoğraf (ektırıp babasına gûnderir ve resmin allına babasını etkıleyecek bir şeyler yazmaya çalışır Bu arada Namık, sokakta bulduğu kuçük bir kOpeği apanmana sokmaya çalışırken kapıda Nızameltin Bey'e mstlar. Ona yakalanmadan Boncuk adını verdiğı köpeği eve sokmayı başaran Samık, daha sonra hiç beklenmedik bir şekilde yakalanacakıır. 20.00 Haberler ve Hava Durumu 20.45 TV'de Sinema: Eve Dönüş (Aynnnlı bilgi yandakı suıunlarda) 23.00 Müzik Yelpazesi 23.50 Günün Sonu 00.05 Kapamş TV2 09.58 Açılış 10.00 Turizm Eğitimi 11.00 Açık Öğretim 12.00 Kapamş 18.10 Açılış 18.12 Dizi: Yalan Rüzgârı Ashley, ıçini Lındsey'e dökerken, Nıkkı de ablası Casey ile dertleşmektedır. Danny ses lellennden amelıyat olmaya lihayet karar vermıstir. Bu arada Jack'ın buıün gün orıalarda gorünmemesı, buroya dahi telefon eımemesı herkesi telaşlandırmışlır. 19.00 Akşam Bülteni 19.15 Belgesel: Bir Sahnedir Bütün Dünya (Aynntıh bılgı yandaki suıunlarda) 19.40 Fasıl Hüzzam makamm şarküarm sOyleneceği progmma Ankara Rûdyosu ses sanatçıları katılıyorlar. 20.05 Edebiyat Uyarlamalan: Kırmızı ve Siyah Dizinin son bolumunun konusu şöyle: Şımank ve mağrur Malilda tekrar Julıen'ı kıskanamk ona doner. Olanlan Oğrenen markız, Julien'i kovar ve evknmelerine engel olmaya çalışır. Madame de Renal'm kendisini kötüleyen mekıubu uzerme butun hayalleri yıkılan Julien, eski sevgılisînî kılisede vurur. 21.20 CNN Dünya Raporu lOrijınal sesi Radyo 4'ten yayımlanacak). 21.50 Gönülden Gönüle 22.30 Gece Bülteni ve İngilizce Haberler 23.05 Dizi: Büyük Tuzak "Kantı Dans" adlı bu bölümün konusu şöyte: Roger Bococco tamfından muz cumhuriyeılerinden birinde bir banka salın almaya ve iktidam müdahale elmeye ozendırilen Mel Profıtt, iktıdara geçmek isıeyen kişınin gorûşûnden hoşlanmaz. Hasıalıklı kafasında yaratıığı inançlarla kara buyu korkusuna kaptlacak ve sonunda hem gucûnu hem de hayaıını yitirecekıir. 23.55 Kapamş TV3 19.59 Açılış 20.00 Belgesel: Süper TV Bu bölumde Okholsk Denızı'nın kıyısındaki ormanda yaşayan Avrasya Kızıl Sincabı'nm özelliklerine ve cevredeki diğer hayvanlarla ılişkilerine yer veriliyor. 20.50 Dizi: Mavi Kan Ann, kocasmın IS yıl önce oldüğünü sanmakladır. Paris'e tatıle gelır ve bir piyano resilalinde ona rasllar. Halıne acıyan Kontes, Ann'a yardım etmeye karar \erır. 21.40 Azerbaycan Gösteri Grubu Ankara Televizyonu'ndan Kahraman Kırcalı'nın yaptmcılığını üstlendiği program ekrana geliyor. 22.30 TV'de Sinema: Üçüncü Adam (Aynntıh bılgı yandakı sutunlarda) 00.10 Kapamş AÇIK ÖĞRETİM'DE YARIN (TV105.30) Birinci sınıf dersleri: Genel Muhasebe (Kasa, bankalar, hisse senedi ve tahvil işlemleri), İş Idaresine Giriş (Siyasal kurumlar), İngilizce (No Smoking). Sinema başyapıtıtçüncü Adam (The Third Man) / Yönetmen: Carol Reed / Senaryo: Graham Greene / Görüntü: Robert Krasker / Müzik: Anton Karas / Oyuncular: Joseph Cotten, Alida Valli, Trewer Hovvard, Orson Welles, Bernard Lee, Ernst Deutsch, Wilfrid Hyede White / 1949 yapımı / 100 dakika. ATİLLÂ DORSAY "—Savaştan önceki eski Viya- na'yı tanımadım... Strauss vals- leri, çekici ve rahatlatıcı giizetli- giyle... Ona kıyasla İstanbul ba- na daha ilginç geliyordu. Viyana'- yı ancak o çılgın karaborsa güıı- lerinde tanıdım: Her şeyi satmak miimkündii... Yeler ki insanlar onu gerçekten istesinler ve alacak- lan paraları olsun." Baştaki bu sözler, AdanT'ın dekorunu/mekânını açıklar; "valslerin Viyanası" de- ğildir bu... Savaş sonrasının (film 1948'de çekilmiştir) yıkık, peri- şan, çökmüş Viyanası'dır... Gra- ham Greene'in senaryosu, bize es- ki arkadaşı Harry Lime'ı bulmak için Viyana'ya gelen Holly Mar- tins'in öyküsünü anlatır. Beş pa- rasızdır, eski asker Martins. Sa- vaşın bezginliğini üzerinden ata- mamıştır. Ama onu karşılayan, beklediği gibi Harry Lime olmaz. Tersine, bir süre sonra Lime'ın ölüm haberini alacak, felaketin kalmtılanyla boğuşan bu kentte yapayalnız kalacaktır. Ama Harry Lime acaba gerçek- ten ölmüş müdür? Geçirdiği ka- zadan sonra cesedi 2 kişi tarafm- dan tasınmıştır, kimi tarulclara gö- re... Kimileri ise bir "üçüncü adauT'dan söz ederler. Ama bu "üçüncü adam" hiç ortaya çık- maz, filmin adımn anlamı tam olarak belırlenmez. Yalnızca bir şey kısa zamanda anlasüır: Harry Lime ölmemiştir, ama polisten kaçmaktadır. Çünku "yeraltın- da" yaşamaktadır o (sözcüğün gerçek anlamıyla: Çünku mekâ- nı, Viyana'nın ünlü kanalizasyon- landır) ve büyük gereksinmesi du- yulan penisilini karaborsada sa- tarak, "hem de gelir vergisinden bagışık" büyük paralar kazan- maktadır. Beş parasız Martins için bu bel- ki de hayatırun fırsatıdır. Ama her filmde ve her öyküde "vicdan sa- hibi", sorumluluk taşıyan ve in- sancıl yanı hırsına üst çıkan bir kahraman olmaz mı? Ya o gızenı- li, hüzünlü, güzel Ann Schmidt? Ya yoksulluğun, felaketin, ölü- mün korkunç görünümleri? "Üçüncü AdanT'ı tüm dünya- da sinemanm en eskimeyen kla- sikleri, klasik filmleri gösteren si- nemaların afişlerinden inmeyen, sanki hep "genç" kalmış bir film yapan nedir? Belki. bir kezdaha, tıpkı "Kazablanka" için söylen- miş olduğu gibi bu filmde de "bir dizi mutlu rasilantının birden ger- çekleşmiş olması." Graham Gre- ene'in öyküsü, anıları henüz çok taze savaşın tüm yıkım ve felake- tinin taptaze izlerini taşımaktadır. Yönetmen Carol Reed, yıkık Vı- yana'yı sanki bir set dekoru gibi rahatça kullanmak olanağını bul- muş, efsanevi Robert Krasker'in siyah-beyaz görüntüleri, kentin min kimi konuşmaları Welles'in kendi kaleminden çıkmadır. Ör- neğin, şu sözler: "İtalya'da 30 yıl boyunca Borjiyalar vardı. Yani savaş, kıyım, cinayet... Ama Mi- kelancelo, Leonardo ve Rönesans da aynı dönemde var oldular. Oy- sa İsviçre'de kardeşlik, 500 yıllik demokrasi ve banş vardı. Ama ne yaratabildiier? Sadece guguklu sa- ati!"... Yüzünde sürekli bir hüzün gez- dırmeyi başarabilen, yaşama tüm güvenini >itirmiş Ann Schmidt ro- lünde îtalya'dan sıcağı sıcağına getirilmiş yetenekli Alida Valli, SİNEMAMN EN KISA BAŞROLÜNDE — Orson VVelles ve Jo- seph Cotten'in filmdeki biriikteliği, ona peşin bir saygınlık kazan- dırmıştı. VVelles'in rolü, sinema tarihindeki kısa başrollerden biri. olağanüstü etkili görüntülerini us- taca saptamıştır. Carol Reed'in tngiliz sinemasının geleneksel aıı- latım sağlamlıgını, Alman dışavu- rumculuğunun etkisini de katarak ışık-gölge oyunlan, perspektif de- formasyonları çarpık açılarla be- zeyerek kullanması, olağanüstü- dür. Yapımcı olarak 2 büyük adın, Amerika'dan David O'Seb- aick ve tngiltere'den Alexander Korda'nm birleşmesi, yapımın önündeki tüm olası engelleri yık- mıştır. Oyuncular, filmin en talihli se- çimlerinden biri olmuştur. Orson Welles ve Joseph Cotten'in birlik- teliği, dünya sinema seyircisine çoğu ülkede savaştan sonra tanı- nabilen "Yurttaş Kane"i anımsat- mış ve bu filme peşin bir saygın- lık kazandırmıştır. VVelles'in ro- lü, sinema tarihindeki belki en kı- sa baş-rollerden biridir: VVelles, film boyunca yalnızca birkaç da- kika gözükür... Ama ne dakika- lar!.. Hep beklenmedik yerlerde, beklenmedik anlarda görülür, hep bir gizem hâlesinin, bir ışık-gölge oyununun içinden çıkagelir, ki- bar, soylu tavırlan altmda unutul- maz bir "kötülük simgesi" gibi yansır. Efsaneye göre (filmlerin de ardında efsaneler vardır), fil- diğer rollerde Trewor Howard, Bernard Lee, VVilfrid Hyde VVhi- le gibi Ingiliz oyuncuları, kadro- nun uluslararası görunümünu ve başarısını bütunlerler... Ama bir filmin bunca başanya erişrnesı için biraz daha "mutlu rastlantı" gereklidir. O da çekim sırasmda gerçekleşmis, bir akşam ekibin yemek yediği bir kahvede "sitar" çalan bir genç adamın müziği, çok ilginç bulunarak fil- me katılmıştır. tşte Anton Karas ve film için bestelediği unutulmaz müzik, boylece "Üçüncü Adam"- la birleşmiştir. Bu müzik, en unu- tulmaz sahnelerinde filme eşlik eder, atmosferin altını çizer, gide- rek onu yaratır: Harry Lime'yle karşılaşma, kanalizasyonlardaki ölümcül "takip", sinemanm en romantik finallerinden biri olan son sahnede, dökülen sonbahar yaprakları altında Joseph Cot- ten'la Alida Valli'nin, artık ola- naksız bir "birleşme"yi gerçekleş- tiremeden kopmaları... "Üçüncü Adam", tüm bunlar ve de başka şeyler yüzünden, si- nemanın yarattığı en güzel film- lerden biri, bir tür "karamsar romantizm" başyapıtı, çok usta işi bir konu/biçim dengesi örne- ğidir. Kaçırmayın. TRT'NIN ICEVDEN MAHMUT X ONGOREN Neye Karşıyım? Sinema saionlannı saran ve sinema izleyicilerini boş salonla- ra yeniden çeken Amerikan filmleriyle ilgili tartışmalar daha bir süre devam edecek anlaşılan. Bu konuda Cumhuriyet okuyucu- larından, daha önce yazdığım savlarımı destekleyen ya da onla- ra karşı çıkan mektuplar aldığım gibi dostum Atillâ Dorsay da "Amerikahlar geldi diye feryat edileceğine, Amerikalılann gelme- siyle oluşan seyircı potansiyelinin gişelere bıraktığı muazzam ge- lirden kesılecek mantıklı bir oranın, tüm dünyada yapıldığı gibi bizim kendi, öz sinemamızın soruniarını çözümleyecek bir fona aktarılması gerekıyor" diyor. Önce şunu belirtmeliyim: Son aylarda kamuoyuna sunulan bir çaba var. Amerikan filmlerine karşı çıkanlar, "Amerikan sinema- sı"na karşı çıkıyormuş gibi sunuluyorlar ülkemızde. Amerikan film- lerinin sinemasal degerine kimse karşı çıkamaz. Kimi Amerikan filmlerinin ve özellikle de TFîT Televizyonu'nda gösterilen kimi Amerikan dizilerinin içine ustalıkla yerleştirilmiş aykırı yorumla- rın dışında..-. Ama son dönemde Türkiye'de gerçekte karşı çıktı- ğımız nokta, Amerikan filmlerinin ülkemize tekelci bir uygulamayla getiriliş biçimidir. Bu filmlerin gösterildiği sinema salonlarında baş- ka kökenli (özellikle Türkiye kökenli) filmlerin sunulması engel- lenmekte ya da engellenmese bile başka filmlerin gösterilmesi- ne gereksinim duyulmayan bir ortam yaratılmaktadır. Nedenler ortada... Amerikan filmleri müthiş olanaklarla tanı- tılmakta, bu tanıtım TFTT Televizyonu'nu sannış çok sayıdaki Ame- rikan filmleri ve dizileri ile desteklenmekte ve "gizlice" geniş bir kamuoyu yaratılmaktadır. Sonuçta, sinema salonlarında gösteri- len Amerikan filmleri bir de en mükemmel teknikle (çoğu boş bir içenğe sahip olsa da) izleyicilere çekici gelmektedirter. Ama Ame- rikan filmlerinin asıl ve en büyük getiriliş üstünlüğü, Türkiye'de elde ettikleri büyük gelirin yüzde 90'dan daha fazlasının ülkemiz- de herhangi bir yatırıma zorlanmadan yurtdışına çıkarılmasıdır. Benim son günlerde en çok üzerinde durduğum nokta da bu- dur. Eğer herhangi bir ülkenin filmleri (ya da diğer ürünleri ve hiz- metleri) Türkiye'ye bu denli rahatlıkla girerse, bizim filmcilerimi- ze hiç fırsat tanınmamış olur ve sinemamız batar. Başka ülkeler- de de aynı facia ile karşılaşılmıştır. Burada eleştirilen, Amerikan sinemasının sanatsaf gücü de- ğildir. Salt bu filmlerin Türkiye'ye getiriliş biçimi üzerinde duru- yoruz. Bu arada Amerikan filmlerinin ülkemizdeki salonlara çek- tiği geniş izleyicı kitlesinden yararlanarak sinemamıza bir pay ko- parmanın gereği yok mu? Dorsay'ın belirttiği gibi Amerikan film- lerinden sağlanan gelirin mantıklı bir oranını kendi sinemamızın soruniarını çözümleyecek bir fona aktararak... Bu fon nerede ve nasıl kullanılacak? Eğer söz konusu fon ge- rektiği biçimde kullanılmazsa, sonuç yine faciadır Yerinde kul- lanılabilecek böyle bir fon ise ancak bir dereceye dek başanya ulaşacaktır. Çünku bu uygulamaya işin başında, ya Amerikan film- lerinin son atağından önce ya da en azından aynı sırada geç- mek gerekirdi. Şimdi artık çok geç kalınmıştır. Atı alan Üsküdar'ı geçti. Hem de çoktan... İkincisi de böyle bir uygulama ile bera- ber Türk sinemasını destekleyen diğer önlemlerin de alınması gerekjr. Türk sinemasını destekleyen tüm uygulamalar ve önlemler aynı anda, hep birlikte ve eşgüdümlü olarak yürütülmelidir. Biri şimdi, yani iş işten geçlikten sonra diğerleri daha ileri tarihler- de ve belirsiz aralıklarla devreye sokulurlarsa facia önlenemez. Bu arada Amerikan sinemasının ideolojisi ve içeriği üzerinde durmakta yarar vardır Konuyla ilgili daha önceki yazımda, Ame- rikan filmlerinin Türkiye'nin çıkarlarına ve sinemamızın ekonomik yetersizliğine aykırı bir biçimde ve tekelci bir anlayışla gösteri- me girmesine karşı çıkarken, Amerikan politikasını da eleştirmem, kimi okuyucuların en azından iki nokta arasında ne gibi bir ilişki bulunduğunu yazarak sormalarına yol açtı. Hollyvvood zaman zaman yaptığı çok sayıdaki filmlerle ve dizi- lerle ABD'nin, örneğin bir başka ülkeyi işgalini haklı gösterebile- cek ideolojiyi de benimsetmeye çalışıyor. Gerçi bu gibi görüşle- re karşı çıkan çok az sayıda Amerikan filmleri de yok değil... Ama genelde ideolojisi bu cizgtyi izleyen bir ülke sinemasımr» da çe- şitli yasakları aşarak ve tekelci bir yol izleyerek sinema salonla- rımızı doldurmasına ve bir yandan da kendi sinemamızı baltala- masına karşıyım. Bilmem anlatabildim mi? TV2 BELGESEL 19.15 Dünya sahne, biz seyirci Eskişehir Anadolu Üniversitesrnin yapımcıbğını üstlendiği "Bir Sahnedir Bütün Dünya" adlı belgesel ilk bölümüyle ekrana geliyor. ÖNDER BALOĞLU ESKtŞEHtR — Yapımalığını Eskişehir Anadolu Üniversitesi'- nin üstlendiği Anadolu'daki açık hava tiyatrolarınm anlatıldığı "Bir Sahnedir Bütün Diinya" adlı belgesel, bu akşam ekrana geli- yor. Yapımda, tiyatronun doğuşu, işlevi, özellikle de Anadolu'daki eski çağ tiyatrolannın geçmiş ve günümüzde nasıl kullanıldığı in- celeniyor. "Drama-documenter" türü olan yapım, yirmi beş daki- kalık üç bölumden oluşuyor. Bel- geselin çekimleri 1987 yüında Pri- ne, Efes, Milet, Afrodisias, Aizo- ni, Knidos. Side, Sagalassos, Per- ge, Aspendos, Bodrum, Kaş. Myra, Nysa, Asklepion, Bergama yöresindeki tiyatrolarda gerçek- leştirildi. "Eski Oyun Yeniden Başlasın" adlı birinci bölumde tiyatronun doğuşu anlatılıyor. Bodrum ve Priene tiyatrolarında çekilen oyunlarda Mehmet Ulusoy ve grubu yer alıyor. İlk bölumde es- ki çağda Anadolu'da insanlan bir araya getirmiş açık hava tiyatro- lan sergilenerek, günümüzde de bu sanat dalının insanlan bir ara- ya getirme işlevi üzerinde durulu- yor. Buna da bir örnek verilerek Efes Tiyatrosu'nda yapılan bir festivalden bölümler sunuluyor. Eski adıyla Nysa, yeni adıyla Sullanhisar'daki açık hava tiyat- rosunda yapılan bahar şenlikleri- nin ekrana getirdiği "Bir Şenlik- tir Tiyatro" adını taşıyan ikinci bölumde de Anadolu'da yüzlerce- sine rastlanılan açık hava tiyatro- larının ortaya çıkışı ele alınarak Prine Tiyatrosu'ndaki Beklan Al- gan ve Ayla Algan tarafından bu yapılarda oynanan oyunlardan örnekler veriliyor. '•Coşkuyla Yeniden" adlı üçüncü bölumde ise Anadolu'da- ki açık hava tiyatrolanndaki ka- zı ve onarım çahşmalanndan söz ediliyor. Arkeologların Side ve Perge Tiyatrosu'ndaki onanm ça- lışmaları anlatılıyor. Bu bolümde aynca Bergaraa'daki Asklepion Tiyatrosu'ndaki bahar şenlikle- rinden göriintüler aktanlıyor. Belgeselin yönetmenliğini Açık- öğretim Fakültesi Sinema Tele- vizyon Bölümü öğretim üyelerin- den Levend Kıhç, danışman ve se- naryo yazarhğını ise Mimar Sinan Üniversitesi Sahne ve Görüntü Sanatlan Bölümü öğretim üyele- rinden Cevat Çapan, görüntü yö- netmenliğini de Şükıü Künüçen yapıyor. TV1 SİNEMA 20.45 BîreyselyazgılarEve Dönüş (Coming Home) / Yönetmen: Hal Ashby / Yapıt: Nancy Dowd / Oyuncular: Jane Fonda, John Voight, Bruce Dern, Robert Carradine, Penelppe Milford / 1978 ABD yapımı / 123 dakika. Kültür Servisi — Vietnam'da savaşmış ve gerek beden gerek ki- şilik olarak yaralanmış bir genç adam, kocası uzaklarda olan genç bir kadınla ilişki kurar. Amerikan sineması dünya si- yaset sahnesini olduğu kadar Amerikan toplumunu da derin biçimde etkileyen ve sarsan Viet- nam savaşı olayına uzun yıllar değinmek cesaretini bulamadı. Bunda gerek toplumdan gerek sanayinin iç yapısından gelen çe- şitli nedenler etkili olmuştu. An- cak 1970'lerin sonlarında bu "tabu" yıkıldı ve üst üste "Eve Dönüş", "Avcı", "Kıyamel" gibi filmler yapıhnaya başlandı. "Eve Dönüş" Vietnam'a dolay- h olarak, "Vielnam-sonrası" dö- nemi ve kişileri ele alarak deği- nen, ancak bu değinmeyi çeşitli düzeylerde başanlı biçimde ya- pan filmlerden. Bir kadın yaza- rın öyküsünden yola çıkarak ya- pılan ve senaryosunda ünlü VVal- OSCAR KAZANMIŞLARDI — Jane Fonda, "Fahişe" filmiyle 1972'de aldığı Oscar'a, "Eve Dönüş"teki rolüyle bir ikincisini ekle- mişti. John Voight ise kimilerine "şaşırtıcı" gelmesine karşın yine de Oscar'ını almıştı. do Salt'ın ımzası bulunan film, 1939 doğumlu ve ne yazık ki ön- ceki yıl genç sayılacak bir yaşta ölen Amerikan orta kuşağının il- ginç adlanndan Hal Ashby'nin en ilginç filmlerinden biri sayılı- yor. Sinemada "Harold ve Mau- de", "Sosyete Kuaförü - Sham- poo", "Merhaba Dünya - Being There" gibi filmlerle tanınan Ashby, bu filmde incelikli bir ki- şilik araştırmasını ve bireysel yaz- gılarla toplumsal fon arasındaki ilişkiyi ortaya koymasını biliyor. Görüntüleri, sanatındaki başansı kadar ilerici politik tavrıyla da ünlü olan Haskell Wexler'e ait. Filmin görkemli bir oyuncu kadrosu var. Jane Fonda 1972'de "Fahişe" filmiyle aldıgı Oscar'ı bu filmdeki oyunuyla ikilemişti. Daha önce "Geceyansı Kovbo- yu", "Kurtuluş" gibi filmlerde göz doldurmasına karşın bir tür- lü "star"lığa yükselemeyen'john VVoight da bu filmle kimilerine şaşırtıcı gelen bir Oscar ödülüne sahip Qİmuştu. Ayrıca "Maria- nın Aşıklan" fılminden anımsa- nan Carradine Kardeşler'in or- tancası Robert Carradine ve ye- tenekli oyuncu Bruce Dern diğer rollerde çok başanlı. "Eve Dönüş" modern sinema- nm başanlı bir örneği, ancak TV3'ü alabilenler için filmin so- nunun "Üçüncü adam" başyapıtı ile çakıştığını anımsatarak sine- masever okurlarımızı bu "zor seçim" karşısında uyaralım. RADYOLAR R A D Y O 1 04.55 Aç-.tış, program. 05.00 Haberler. 05.05 Günaydın (1). 07.00 Bugün (Ku- şak 2). 09.40 Arkası yann. 10.00 Haberler. 10.05 Biz bir aileyiz. 11.00 Haberler. 11.05 Reklam- lar. 12.00 Haberler. 12.05 Gunü yaşarken. 12.55 Reklamlar ve radyo programları. 13.00 Haber- ler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 17.00 Haberler. 17.05 Meddah düiyle halk âşıklanmız. 17.25 Türkçe sözlü hafıf mü- zik. 17.40 Çocuk bahçesi. 17.55 Haftamn ço- cuk jarkısı. 18.00 Haberler. 18.05 Günden gür.e. 18.55Özel tanıtıcı reklam. 19.00 Haberler. 19.30 Huseyni faslı. 20.00 Dünya donüyor. 20.20 Turkçe sözlu hafif müzik.20.45 Turküler. 21.00 Haberler. 21.05 Saz eserleri.21.15 Türk ve Is- lam dunyasından. 21.30Turk halk muziği din- leyicı istekleri. 22.00 Küçük konser. 22.30 Solistlerden seçmeler. 23.00 Haberler. 23.15 Ge- cenin içinden (4). 00.55 Günün haberlerinden özeller. 01.00 Program ve kapamş. 01.05 - 04.55 Gece yayını. R A D Y O 2 07.00 Açılış. program ve ha- berler. 07.05 Solistlerden seçmeler (TSM). 07.30 Haberler. 07.40 Turküler ve oyun ha\aları. 08.00 Sabah konseri. 08.30 Beraber ve solo şarkılar. 09.00 Haberler. 09.05 Tarihten savfalar. 09.15 Çocuk bahçesi. 09.30 Grace Slick'in Sofl Ware albumu. 10.00 Bir efsanedir Anadolu. 10.30 Çağnşım. 11.00 Haberler. 11.05 Şarkılar. 11.20 Turküler geçidi. 11.40 Hafif muzik. 12.00 Türk- Uler ve oyun havaları. 12.30 Erkekler topiulu- ğu. 13.00 Haberler. 13.15 Halk çalgılarından ezgiler. 13.30 Çiçek ve kültür. 13.50 Hafif mü- zik. 14.00 Yabancı dil dersi. 15.00 Haberler. 15.05 Solistler geçidi. 15.30 Arkası yann. 15.50 Şarkılar. 16.05 Hafif müzik. 16.30 Turküler ge- çidi. 17.00 Haberler. 17.05 Solistler geçidi. 17.3OYurttan sesler erkekler topluluğu. 18.00 Lı- ed dagarı. 18.30 Din ve ahlak. 19.00 Haberler. 19.30 Yurttan sesler kadınlar topluluğu. 20.00 Tahir Busevik faslı. 20.30 Yabancı dil dersi. 21.30 Hafif müzik. 22.00 Klasik koro. 22.30 Bir roman / bir hikâye. 22.45 Turküler. 23.00 Ha- berler. 23.15 Solistlerden birer şarkı. 23.40 Hafif müzik. 23.55 Salı konseri. 00.55 Gunun haber- lerinden özetler. 00.58 Program ve kapamş. R A D Y O 3 07.00 Açılış. program ve ha- berler (Türkçe). 07.05 Gune başlarken. 08.00 Sa- bah için muzik. 09.00 Haberler. 09.15 Sabah konseri. 10.00 Müzikli dakikalar. 11.00 Ögleye doğru. 12.00 Haberler. 12.15 Hafıf muzik. 12.30 Gunun konseri. 14.00 Haberler. 14.15 Muzik tu- neli. 15.00 Perde açılıyor. 15.30 Konser saati. 16.30 Caz sanatı. 17.00 Haberler. 17.15 Okya- nus. 18.00 Ünlu sesler. 19.00 Haberler. 19.15 Muzik ve yorumcular. 20.00 Armoni. 20.30 Bir konser. 22.00 Haberler. 22.15 Gecenin getırdik- leri. 23.00 Doğumunun 150. yılında Çaykovs- ki. 24.00 Gece ve Müzik. 00.55 Günün haberlerinden özetler. (Türkçe). 00.58 Program ve kapamş. R A D Y O 4 07.00 Açıüş, program ve ha- berler. 07.05 Turküler ve oyun havaları. 07.30 Solistler geçidi. 08.00 Türküler. 08.15 Şarkılar. 08.30 Türkülerden bir demet. 09.00 Haberler. 09.05 Beraber ve solo şarkılar. 09.30 Türküler \e oyun havalan. 10.00 Haberler. 10.05 Saba- hın getirdikleri. 11.60 Haberier. 11.05 Türkü- ler. 11.20 Şarkılar. 11.35 Beraber ve solo lürkuler. 12.00 Haberler. 12.05 Müzik bahçe- si. 13.00 SolistJer geçidi (TSM). 13.30 Yurdun dört bucağından (THM). 14.00Haberler 14.05Solistler geçidi. 14.30 Türküler ve oyun ha- vaları. 15.00 Sızin için seçtikJerimiz. 16.00 Ha- berler. 16.05 Yurttan sesler erkekler topluluğu. 16.30 Çeşitli Turk müziği. 17.00 Haberler. 17.05 Ezgi kervanı. 17.30 Fasıl. 18.00 Yurttan sesler. 18.30 Solistler geçidi. 18.58 Program ve kapa- mş. POLİS İSTANBUL 0758 **,« program. 08.00 Güne baslarken. 08.45 Sabahın konukları. 09.15 Sevilen melodiler. 10.00 Mü- zik dunyası. 11.00 Kayıp haberleri. 11.05 İşte saz işte söz. Solist: Yıldıray Çınar. 11.30 Bir soIist-Bir topluluk: Talking Heads. 12.00 İstek- ler. 13.00 Türkçe sözlü hafif müzik. Solist: Gök- ben. 13.15 Öğleden sonra. 14.45 Bir sanatçıyla beraber: Müzeyyen Senar. 15.10 Karayolları Trafik Kanunu. 15.15 Ahmet Özhan'dan şar- kılar. 15.30 Kayıp haberleri. 15.35 Türkçe söz- lu hafıf müzik. 16.00 Meridyen programı. 17.00 Müzik pınarı - Anıların müziği. 17.30 Gün bi- terken. 18.15 Müzik denince. 19.00 Program ve kapamş. POLİS TÜRKJYE <»58 AÇH.Sve program. 07.00Güne başlarken. 07.45 Enstrü- mantal muzik. 08.00 Sabahın konukları. 08.30 Yol durumu. 08.35 tşte saz işte söz. Solist: Yıl- dıray Çınar. 09.00 Sabahın getirdikleri. 09.30 Yol durumu. 09.35 Taner Conker'den şarkı- lar.09.55 Müzik dünyası. 10.55 Karayollan Tra- fik Kanunu. 11.00 Bir sanatçıyla beraber: Muzeyyan Senar. 11.25 Sevinç Selen'den türk- üler. 11.45 Kayıp haberleri. 11.50 Sizin seçtik- leriniz. 12.55 Türkçe sözlü hafıf müzik. Solist: Nilüfer 13.15 Öğleden sonra. 14.40 Yol duru- mu. 14.45 Turküler geçidi. 15.15 Gönul Söyler'- den şarkılar. 15.35 Muzik pınarı. 16.05 Kayıp haberleri. 16.10 Solistler geçidi - Anıların mü- ziği. 16.40 Mahmut Tuncer'den turküler. 17.00 Türkçe sözlü hafif müzik. 17.20 Gün biterken. 18.00 Program ve kapamş. Eurovision parçalan • ANKARA (Mak Ajans) — Eurovision Şarkı Yarışması Türkiye finalinde görev yapacak ulusal halk jürileri oluşturulurken jüri başkanlan da belli oldu. 24 Şubat 1990 tarihinde yapılacak finalde Türkiye'yi temsil edecek parçayı seçecek halk jürileri 8 bölgeden ve 16'şar kişiden oluşuyor. Toplam 128 kişiden meydana gelen jürinin başkanlan ise şöyle: Ankara: Zafer Ası, tstanbul: Namık Kasapbaşoğlu, Izmir: Akın Ajlan Aksel, Antalya: Erdem Çalışkanel, Mersin: Remzi Poyrazoğlu, Erzurum: Zeki Kurnuç, Diyarbakır: Yakup Topkara, Trabzon: Enver Candan. Ankara An Stüdyosu'nda yapılacak olan Eurovision Türkiye finalinde yarışacak eserler şu sıra ile gelecekler: I- Bir perdelik aşk, 2- Selam yabana, 3- Kime ne, 4- Her şey müzik, 5- Sen benimsin, 6- Serseri âşık, 7- Zamanda gezinti, 8- Sensiz olamam, 9- Gözlerinin hapsindeyim, 10- Bilinmeyen bir yerlerden, II- Komedi, 12- Yıldız Beyazı, 13- Hep o şarkılan şöyle, 14- Daha kolay, 15- Özledim. Izmit'te 5 kanal • İZMİT (Cumhuriyet) — Kocaeli ve çevresinde televizyon yayınları 5 kanala çıkartıldı. tzmit Belediyesi'nin Yuvacık me\kiine monte ettirdiği uydu antenler vasıtasıyla TV 1 ve TV 2'nin yanı sıra TV 3 ile Lüksemburg RTL . Plus ve lngiltere Eurosport kanallan önceki günden itibaren izlenmeye başlandı. Televizyon yayınlannın 2 kanaldan 5 kanala çıkartılması, Kocaeli ve çe\ r resinde sevinçle karşılanırken Izmit Belediyesi'nin bu olumlu çalışması büyük bir hizmet olarak değerlendiriliyor. 'Dün Bugün'ün çekimleri • ANKARA (AA) — TRT Eğitim Kültür Programları Müdürlüğü'nce hazırlanan "Diin Bugün" adlı programın çekimleri devam ediyor. Program yapımcısı Turgay Erdemgil'den alınan bilgiye göre mesleklerin, zanaatların tanıtılması amacı ile hazırlanan program, yeni yayın dönemi sonuna kadar haftada bir "öğleden sonra" kuşak programı içerisinde yayımlanacak. TV 3'e yerli yapım • ANKARA (AA) — TRT, televizyonun üçüncü kanalında Türk müziği programları yayınına başlıyor. Bugüne kadar yabancı müzik, film ve dizi ağırlıklı yayın yapan üçüncü kanaldan ilk Türk miiziği programı 31 ocakta ekrana geliyor. Kültür Bakanhğı Devlet Klasik, Türk Müziği Korosu'nun Nevzat Atlığ yönetiminde seslendireceği eserlerden oluşan programda, solist Ayla Büyükataman da 3 şarkı söyleyecek. 3. Selim, Dede Efendi ve Suyolcu Salih Efendi'nin bestelerinin de yer aldığı on üç eserin sunulacağı programın süresi bir saat. TRT yetkilileri, üçüncü kanalda Türk müziği programlarının, Genel Müdür Kerim Aydın Erdem'in talimatıyla başlatıldığını söylediler. Çaykovski dizisi • ANKARA (Mak Ajans) — "Pazar Konseri" programında iki hafta süre>1e Çaykovski dizdsi ekrana gelecek. Çaykovski'nin 150. doğum yıldönümü dolayısıyla sunulacak bu iki bölümlük dizide, bestecinin 1. ve 2. senfonileri ve "Uyuyan Güzel" balesinden bölümler yer alacak. BUGÜN • Müzik Yelpazesi TV1 23.00 Sezen Cumhur önal'ın hazırlayıp sunduğu programın "lstekler" bölümünde Madonna, George Michhael, Paula Abdul, "Altın Sesler" bölümünde Irene Cara, "Dünyada Müzik" bölümünde Nat KingCole, Doris Day, Julio Iglesias, Marylin Monroe, Rick Astley, Nathalie Cole ve "Unutulmayan Film Melodileri" bölümünde "Copacabana" filminin görüntüleri eşliğinde Carmen Mıranda ekrana geliyor.