24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/14 EKONOMİ 21 EYLÜL 1989 Hayali ihracat soraışturması • DtYARBAKIR (Cumhuriyet) Habur sınır kapısında hayali ihracat yaptıklan savıyla yaklaşık 80 şirket ve 150 işadamıyla ilgili soruşturmayı yürüten savcı sayısı dörde çıkarıldı. Soruşturma belgelerinin yoğunluğu ve titizlikle incelenmesi gerekliliği göz önüne ahnarak dün de DGM savcısı Dilaver Kahveci soruşturmayı yürütmekle görevlendirdi. Diyarbakır 2 Nolu Cezaevi'nde dokuz îşadamının tutuklu, emniyet müdürlüğünde ise 13 îşadamının gözaltında tutulduğu olayla ilgili olarak bugün bir grup îşadamının daha DGM'ye 'sevkedilmesi bekleniyor. Genç Yöneticiler Organizasyonu'nun toplantısı ilginçkonuklarla sürüyor IstanbııPım dört yanı işadamı Vietnam Savaşı sırdsında kimyasal silahların Gün içinde düzenlenen çeşitli kent turlarının ardından kullanılmasına karar veren Amerikalı Amiral akşam yapılan "köy gezisi" de yabancı işadamları ve eşlerinin büyük ilgisini çekti. Adı açıklanmayan Zumwalt'tan, kararı nedeniyle büyük oğlunun kansere yakalandığını ve daha sonra da öldüğünü Boğaz'daki balıkçı köyünde saman yığınları ve duvar üstlerinde oturarak ızgara balıklarını ve içkilerini alan dinleyen genç yöneticiler, bu olaydan "ders" çıkardılar. YPO üyeleri ayrıca, Gencay Gürün 'den YPO üyeleri ve eşleri, aynı zamanda Sulukule müziği Türk tiyatrosunu, dileyenler de tslam radikallerini eşliğinde dansözleri ve nefis Boğaz manzarasını seyrettiler. öğrendiler. ği (TOBB) Başkan Vekili Rona Yırcalı, Pamukbank Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Aktürk'un de bulunduğu Türk işadamları ile ekonomi bürokratlarından, Türkiye'deki iş fırsatlarını öğrendiler. Toplantılarda, Türkiye'de tanm sektörüne yatınm konusu işlendi, bu alandaki olanaklar ve yatınm teşvikleri yabancı işadamlarına anlatıldı. Türkiye"deki sermaye piyasasının da tanıtıldığı toplantılarda, özellikle yabancılara borsadan hisse senedi alma olanağı sağlayan yeni kararlar konuşuldu. Daha önceki toplantılarda uzmanlanndan bol bol Sovyetler Birlıği'ndeki gelişmeleri izleyen yabancı işadamlan, Türkiye üzerinden bu ülkeyle iş yapma fırsatlarını da öğrenme olanağına kavuştular. YPO'ı.un "tstanbul Üniversitesi" adını verdiği toplantıların "fakülteleri"nde de "21. Yiizjıl İçin Başanlı Bir Yol Yaratmak, Başanlı Olmanı tpuçlan, İslamctlann Canlanması ve Radikal tslamcılar" gibi dersler aldılar. Dileyenler de lstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolan Yöneticisi Gencay Gürün'den "Türkiye'de Tiyatro", Talat Halman'dan da "Türk Aşk Şürleri" konulu konuşmalan dinlediler. Günün en renkli konuşmalanndan biri de bir hayvanat bahçesi yöneticisi olan Jack Hanna'nın "Maymun İşi Ciddi Bir tş Olabilr" başhklı ko köyünde" aldılar. Bu meçhul könuşması oldu. Hanna, bir iş ola ye deniz motoru ve yatlarla giden rak hayvanat bahçecUiğini anlattı. genç yöneticiler köyde kendileri için ızgarada pişirilen taze balıkYPO üyeleri, akşam gezisine ları, saman yığınlannın, duvarlaçıkmadan önce de Ortadoğu hak nn, merdiven basamaklannın üzekında fikir alışverişinde bulundu rine oturarak yediler ve yerken de lar. Lübnan, Filistin, tran ve Irak'ı Boğaz manzarası seyrettiler. Hakapsayan bölgedeki gelişmeler ko va sıcakhğının akşam 13 dereceye nusunda katılan herkesin fikrini kadar düşeceğini organizasyon söyleyip diğerleriyle tartışabildiği komitesinden öğrenen YPO üyebu toplantıda konuşulan konula leri, blue jean pantolonlan ve swerın ağırlığını Filistin lsrail çatış atshirtlerinin üzerine birer de kamaları oluşturdu. zak alarak gittikleri Boğaz köyünGün içinde şehirde düzenlenen de ayrıca Sulukule müziği eşliğingezintüere katılma olanağı da bu de, organizasyon çerçevesinde her lan yabancı işadamlan, akşam ye sabah dersini aldıklan oryantal meği ve içkisini adı açıklanmayan dansları ızleme fırsatıru da buldu"şirin ve küçük bir balıkçı lar. lıklı konuşmasını dinleyen yöneticiler, Vietnam savaşı sırasında Amerikalıların sonradan kansere yol açan kimyasal silahlara Ajan Portakal adını verdiklerini, bu silahları kullanma kararını verme yetkisinin konuşmacı Amiral'in elinde bulunduğunu öğrendiler. Amiral, dinleyicilere kimyasal silahlann kullanım kararından sonra nasıl bir aile trajedisi yaşadığını anlattı. "Ders çıkarma" başlığı taşıyan bu konuşmayı dinleyenler, Amiral Zumwalt ve ailesinin başma gelen felaketin, ailenin büyük oğlunun, kullanılmasına babasının karar verdiği kimyasal silahlar yüzünden kansere yakalanıp öldüğünü ve ölürken de "Seni suçlamıyorum baba" dediğini öğrendiler. Sovyet uzman Edward Ivanian'ın daha önceki konuşmasını kaçıranlar Sovyetler Birliği'nde olup bitenleri öğrenme fırsatını buldular. Genç şirket yöneticilerinin dün en çok ilgisini çeken faaliyetler ise "İş Fırsatlan Programı" çerçevesinde aynı anda yapılan dört ayrı toplantı oldu. Türkiye ve Türkiye uzerinde Sovyetler Birliği ile iş yapma amacında olan yabancı işadamlanmn büyük ilgi gösterdiği bu toplantılara, Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli de katıldı. Yabancı işadamları, Pakdemirli'nin yanı sıra, Türkiye Odalar ve Borsalar Birli Genç Yöneticiler Organizasyonu'nun (YPO) dünkü toplantısında, Türkiye ve Türkiye üzerinden Sovyetler Birliği ile iş fırsatlan toplantısına katılan yabancı işadamları, Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli, TOBB Başkan Vekili Rona Yırcalı, Pamukbank Yönetim Kurulu Başkanı Yıldınm Aktürk ve ekonomik bürokratlarından Türkiye'deki tanm sektörü ve sermaye piyasasını öğrendiler. Ekonomi Servisi Genç Yöneticiler Organizasyonu'nun (YPO) dünkü toplantısında, yabancı işadamları Türkiye ile "iş otanakiarTm öğrendiler. TUrk işadamlarının yanı sıra Maliye ve Gumruk Bakanı Ekrem Pakdemirli ve ekonomi burokratlannın katıldığı toplantılarda tanm sektörü, sermaye piyasası ve Türkiye üzerinden Sovyetler Birliği'ne ihracat olanakları konuşuldu. Genç yöneticiler güne, Amerikalı Amiral Emmo Zunnvalt ve büyük oğlunun Vietnam'da başlarına gelen felaketin öyküsünü dinleyip, bundan "ders" çıkartarak başladılar. Amiralin "Ajan PortakaJ: Bir Kişisd Trajedi" baş Bozıık paralar tedavülde • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, 1, 5, 10 ve 25 liralık madeni ufak paraların tedavülde olduğunu bildirdi. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarhğı'ndan kamuoyunda ufak paralann tedavülde olup olmadığı hakkında bazı tereddütler olması nedeniyle yapılan açıklamada, "1264 sayılı kanun uyarınca bastınlmış bulunan 1, 5, 10 ve 25 liralık alüminyum madeni ufaklık paralann tedavülde olup, alışverişlerde kabul edilmesi yasal zorunluluktur" denildi. Kıbrıs Kredi Bankası • fSTANBUL (AA) Merkezi KKTC Lefkoşa bulunan Kıbns Kredi Bankası Ltdlnin tstanbul'da kurulan Türkiye merkez şubesi, bugün faaliyete geçti. Nişantaşı'nda kendi binasında çalışmaya başlayan Kıbns Kredi Bankası'nın, dış ticaret işlemleri ağırlıkla ihtisas bankası olarak faaliyet göstereceği bildirildi. Bankanın yakın zamanda Ankara ve tzmir'de de şube açması planlaruyor. Demir^Çelik Kıbns grevi hukuken mozaiklejitıin sona ermedi 'aracfsı tsta^buVMydı DemirÇelik Işletmeleri Genel Müdürlüğü, toplusözleşme protokolünü Çelikîş Sendikası'na göndermediği için, sendika grevi sona erdirecek yasal prosedürü yerine getiremiyor. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Demir Çelik Işletmeleri Genel Müdürlüğü, demirçelik işçilerinin toplusözleşme protokolünü Çelikİş Sendikası'na göndermediği için sendika, grevin sona erdirildiğine ilişkin yasal prosedürü yerine getiremiyor. Çeliktş Sendikaa Genel Başkanı Metin Türker, Demir Çelik tşletmeleri Genel Müdürü Sencer lmer'inrahatsızlığınedeniyle evinde yattığı için kendisiyle ilişkiye geçemediklerini bdirterek toplusözleşme protokolünun henüz ellerine ulaşmadığıru bildirdi. Türker, Demir Çelik lşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne başvurarak en azından protokolün tek nüshasının kendüerine verilmesini istediklerini kaydetti. Protokolün ellerinde olmaması nedeniyle fiilen sona eren grevin bittiğine ilişkin yasal prosedürün yerine getirilemediğini ifade eden Türker, gerekirse protokolü noter kanalıyla Demir Çelik tşletmeleri Genel Müdürlüğü'nden isteyeceklerini söyledi. Öte yandan, MESS Yönetim Kurulu Başkanı Bahri Ersöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sözleşmenin hükümlerini işverenin kabul ettiğini, sendikanm da grevi kaldırdığmı ifade ederek işçilerin çalışmaya başlaması ve işveren tarafından ücretlerin de kaıdilerine odenmesiyle ortaya fiili bir durumun çıktığını belirtti. Ersöz, şunları söyledi: "Bu durumda, sözleşme, iki tarafça kabul edildiğine ve işçiler çalıştıgına gore yururluge girer. Verilen haklar geniştir. Bunları verecek olan devlettir. Çalışanlar da memnundur. Bir ihtilaf söz konusu olacagını sanmı>orum." 6ta «on Haosburı Budapeşte'de muzayede salonu açmak ıstıyor. İŞADAMLAREMA DÜNYA ShfASETt Ortadoğu dersi, FKÖ'den NİLAY KARMAN Genç Yöneticiler Organizasyonu'nun 17 eylül pazartesi günü Başbakan Özal ve NATO Genel Sekreteri'nin konuşmalarıyla İstanbul'da başlayan toplantısı büyük bir "gizOHk" içinde ve sıkı güvenlik önlemleri altında sürüyor. Dünkü eğitim seminerlerinin en ilginç bölümü Ortadoğu konusunda düzenlenen ve FKÖ'nün üst düzey yöneticilerinden Halid El Hasan'ın konuşmacı olarak katıldığı oturumdu. Halen FKÖ Yürütme Komitesi üyesi ve Filistin Ulusal Konseyi Dışilişkiler ve Parlamentolararası İlişkiler KomisyoAmerikalı Ortadoğu uzmanı, nu Başkanı olan halid El Hasan Halid El Hasan'ın önemini kenın Araplsrail uyuşmazlığını konu disine sorduğumuzda, "O bep ki konuşmadan sonra El Hasan'a yöneltilen sorulann uzaması üzerine, Organizasyon Komitesi, FKÖ'nün bu önemli adamını bir kez daha dinlemek üzere, bir düzenleme yaptı ve dün akşamüstüne soru yanıt bölümü koydu. Özellikle Ortadoğu sorununa yeni bir çözüm bulunması amacıyla yeni önerilerin verildiği bir dönemde, çoğunluğu ABD'li Genç yönetici ve îşadamının eğitim FKÖ'nün önde gelen isimlerinin davet edilerek, Ortadoğu sorununun derinlemesine ele alınması hayli dikkat çekiciydi. Genç Yöneticiler Organizasyonu (YPO)'nun tstanbul toplantılarına, Kuzey Kıbrıs'tan kaçırılan tarihi mozaiklerin ABD'deki Paul Getty Müzesi'ne satılmasına araalık eden Kont Geza von Habsburg katıîdı. LEVENT GÜRSES Genç Yöneticiler Organizasyonu'nun (YPO) Istanbul'da hafta sonundan bu yana süren toplantısına Kuzey Kıbrıs'tan kaçırılan tarihi mozaiklerin ABD'de satışına araalık eden tanınmış bir aristokrat katıldı. Halen merkezi Cenevre'deki bir muzayede şirketinin ortaklanndan olan Macar Kontu Geza von Habsburg, son yılların en büyük tarihi eser kaçakçıhğı olarak nitelendirilen Kuzey Kıbns'taki Kanakarya Kilisesi'nin eşi bulunraaz mozaiklerinin ABD'deki Paul Getty Müzesi'ne satışına aracılık edenlerin arasında bulunuyor. Istanbul'daki YPO toplantısına katılan ve toplantının sona ermesini beklemeden önceki gün hızla Isviçre'ye dönen Kont von Habsburg'la görüşme fırsatmı bulduk. Ancak Kont von Habsburg, dünyamn en önemli üç kilise mozaiğinden biri olarak kabul edilen mozaiklerle ilgili sorulanmızı gülümseyerek karşıladı ve yanıtlamadan geçiştirdi. Kont Geza von Habsburg, "Osmanlı ve Türk tarihi eserierine fazlasıyla ilgi duyduğunu ve 21 ekimde New York'ta tslam sanatı konulu bir muzayede dttzenleyecegini" söylemesine rağmen, Kuzey Kıbrıs'tan kaçırılan tarihi mozaiklerle ne kadar ilgilendiğini açıklamaktan kaçındı. "Benim merakım 16. yüzyıl tslam sanatı. Topkapı Sarayı dünyamn en büyük hazinelerinden biri. tznik çinilerine hayranım" gibi sözlerle Türk, tslam sanatına olan ilgisini belirten Kont Geza von Habsburg, yakında Osmanlı gümüşlerini ve Osmanlı hat sanatçılarımn el yazmalanm konu alan başka bir muzayede düzenleyeceğini vurguladı. Dünyada Osmanlı sanatına artan ilgiyle birlikte fiyatlann da hızla yükseldiğini söyleyen Kont von Habsburg, dünya sanat piyasasında fiyatlann 1987'deki borsa krizinden sonra yatuımcılann menkul değerlerden hızla kaçması üzerine patlama yaptığını ve önceleri ekpresyonist, ekspresyonist sonrası sanatçılann eserlerini, şimdilerde de modem ve çağdaslan toplayan Japonlann çok büyük alıcı olduğunu ifade etti. Avusturya tmparatoru FranzJoseph'in torunu olan ve Sovyetler'in Macaristan'ı işgaliyle sürgüne gönderilen Kont Habsburg, 18 yıl ünlü müzayede şirketi Christie's için çaüştıktan sonra iki yıl önce merkezi Cenevre'deki Habsburg and Feldman muzayede şirketinin kurucu ortaklanndan oldu. Kont Geza von Habsburg, AvusturyaMacaristan tmparatorluğu yaşasaydı, imparatorluk yapacak olan Otto von Habsburg'un kuzeni. Kont Geza von Habsburg, Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku konusuna kayınca konuşkanlaştı; "Tann Gorbaçov'u korusun" diye konuşmaya başlayan von Habsburg, "Gorbaçov'un fazla zamanı kalmadı. Perestroyka ve glasnostun olumlu sonuçlan Sovyet vatandaşımn günliik yaşantısına yansımıyor. Bab'nın hemen Gorbaçov'a yajdım etmesi gerekli" dedi. "Bir yakınımızın cenazesi için gecen yıl Budapeşte'ye gittiğimizde, olaganüsrö ilgi gördük. Binlerce insan bizi alkışladı ve imza istedi. Macar yönetimi bizi geri çagırıyor. Ancak oradaki saraylanmızı geri verirlerse donebiliriz. Budapeşte'de bir müzavede salonu açabilirim" diye konuşan Kont von Habsburg, komünizmin temel ideolojisini doğru bulduğunu LstanbuTa yeııi , defterdar • Ekonomi Servisi lstanbul Defterdarlığı' na atanan Zekeriya Temizel, görevi eski ! lstanbul 1 Defterdan Kemal Civelek'ten devraldı. Maliye ve Gümriik Bakanhğı Teftiş Kurulu Başkanlığı'na atanan Kemal 1 Civelek yaptığı veda konuşmasında, görev süresinde Türkiye ve lstanbul Maliyesi'nde KDV, yazarkasa kullanımı, ' bilgisayar sistemi gibi < uygulamaların ' gerçekleştiğini söyleyerek basın mensuplanna ve calışma arkadaşlanna teşekkür etti. • FKÖ'nün ilk dört Halid El Hasan, genel istek üzerine iki kez konuştu. Bir ABD'li Ortadoğu uzmanı, El Hasan'ın konuşmasını dinlemek için tsrail'den kalabalık bİr g gfubun geldİğM önemliydi, ama yıllardır perde arkasındaydı. Diyebilirim ki FKÖ içinde Arafat'tan sonra önemli 4 adamdan biri. Sanıyonım şimdi kendisini 2 numara yapmak istiyorlar" dedi. FKÖ'nün belkemiğini oluşturan El Fetih örgütü'nün Arafat'la birlikte kuruculanndan biri olan 51 yaşındaki Hayfa doğumlu Halid El Hasan, 1948 yılında lsrail deletinin kurulmasından sonra, ülkesinden atılmıştı. y W Merkezşube kavgası Ek zam eylemi yaptırdıkları gerekçesiyle Gebze şubesi yöneticilerine işten el çektirilmesinin ardından, Gebze şubesi işyerleri tstanbul'a baglandı. Ayrıca çok sayıda işyeri temsilcisi de görevden alındı. Yönetimin ek zam eylemi uygulaması değişmez ve sorun sendika içinde çözümlenmezse toplu olarak istifa etme hazırlıkları başlatılacak. tşSendika Servisi Türk Metal Sendikası'nda, "ek zam" eylemi yaptıklan gerekçesi ile Gebze şubesine işten el çektiren merkez yönetime karşı tepkiler büyüyor. Merkez yönetimi, Gebze şubesi işyerlerinin önemli bölumünü tstanbul'a bağladı. Çok sayıda işyeri temsilcisi, Genel Başkan Mustafa Özbek ile genel sekreterin doğrudan imzalanm taşıyan yazı ile görevden alındı. Bazı işyerlerinde de muhalefetin öncülerinin işlerine son verihneye başlandı. zaman sert tartışmaların yapıldığı şube binasında kavgalar çıktı, camlar taşlandı. Yönetimin ek zam eylemi ve şube yönetimine karşı uygulaması değişmez ve sorun sendika içinde çözümlenemezse, toplu olarak istifa etme hazırlıkları başlatıldı. TüRKMETAL BBıYak.ndaFKÛdeiKinSSfbıleceOı iteri surulüyor. Öne SÜrdÜ. alan ve Ortadoğu sorununa FKÖ1 nün bakış açısını anlatan konuşması, özellikle organizasyonun Yahudi kökenli Amerikalı üyeleri arasında büyük ilgi uyandırdı. Üyelere dağıtılan isim listesinde Israil'den sadece bir üyenin adı bulunmasına karşın, toplantılara konuk olarak katılan ABD'li bir Ortadoğu uzmanı, "El Hasan'ın konuşmasını dinlemek üzere sanıyorum Israil'den bir grup halinde gelmişler, El Hasan'a çok soru sordular" dedi. Öğle yemeğinde Petkim'in satışı • KOCAELİ (AA) Izmit Ticaret Odası (tZTO) \ Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Başer, Petkim'in satışına karşı olduklarını söyledi. Odanın aylık meclis toplantısında konuşan Başer, şu görüşleri dile getirdi: "Son günlerde çok önemli iki gelişme, dikkatimizi çekmektedir. Bunlardan ilki, bazı çimento fabrikalannın hisse senetlerinin bir Fransız firmasına devri, diğeri Petkim'in sanşı ile ilgili görüşmelerin başlatıiması konusudur. Ekonomik değeri kadar stratejik değeri çok yüksek olan ve yabancılann yönetimine geçtiğinde, ulusal ekonomimizi, hatta iç ve dış ilişkilerimizi bağımlı kılabilecek bazı kamu kuruluşlanmızın satışa sunulması konusu, taze döviz kaynağı yaratmak için başanlı bir yol değildir!' KöNUK YAZAR İşten çıkarmalarda ILO'nun yaklaşımı mesini engelleme olanağı tanıyan bu ve benzeri eylemlerine karşı, çağdaş gelişmelere ve uluslararası kurallara uygun bir güvence sağlamamıştır. Ulusal iş ve sendika hukukumuzun çok geri ve yetersiz olduğu, özellikle sendika üyelik ve etkinliği ile bağlantüı işten çıkarmalar konusunda uluslararası hukuk, gerçek ve çağdaş ölçülere uygun bir iş güvencesi sağlamaktadır. Işçilerce ve özellikle de sendikalarca varlığı ya bilinmeyen ya da önemsenmeyen bu güvencelerin kaynağı ise adını daha çok gönüllü toplu pazarhk ve taraflann özerkliği ilkeleri ve bu ilkelere aykuı zorunlu hakem ile grev enelemesine ilişkin düzenlemeler dolayısıyla andığımız 98 sayüı Örgütlenme ve Toplu Pî^ariık Hakkı Sörieşmesi'dir. 98 sayıh sözleşmenin örgütlenme (sendika) hakkının önemli öğe ve yönlerinden birini oluşturan işverenin sendika özgtlrlüğüne zarar verme amacı taşıyan ayrımcı eylemlerine karşı işçiyi "birey" olarak koruyan bu kurallan, az çok benzer terimlerle 274 ve 2821 sayılı eski ve yeni Sendikalar Yasası'nda da yer almıştır. Ancak 2821 sayılı yasa, "tam korumadan yararlanma" ilkesinin yaptınmını salt odence ile sımrh tutmuştur. Dolayısıyla da sağlanan koruma " t a m " değil, eksik ve yetersiz kalmıştır. Çünkü 98 sayüı sözleşmenin örgütlenme hakkı için öngördüğü tam koruma, işe geri dönme olanağını da içerir. tşverenlerin sendika özgürlüğünü zedeleyen aynmcı eylem ve işlemlerinin soyut olarak yasaklanmasının, bu kurallan uygulamaya aktaracak etkili, yansız ve çabuk işleyen yöntem ve süreçler öngörmedikçe yetersiz kalacağı ve pratik bir değer taşımayacağı açıktır. Bu nedenle sözleşme, örgütlenme hakkına saygı gösterilmesi için ulusal koşullara uygun örgütler ve kuruluşlar oluşturulmasını da zorunlu görmüştür. Eksiksiz korumadan yararlanma ilkesine ancak yasal yoldan alınacak "önleyici ve onarın önlemler" ve öngörülecek "ceza yaptınmlan" ile gerçeklik kazandınlabilir. Salt odence yaptınmıyla eksiksiz koruınanın gerçekten sağlanmadığını vurgulayan ILO denetim organlan, sendika özgürlüğünün olağan kullanımına zarar veren ayrımcı eylemlere karşı daha ileri ve etkili bir koruma sağlama aracı olarak da "kanıtlama yüknmlülflğiinttn ^verene düşmesi" gerektiğini belirtmişlerdir. Çünkü işçinin sendikal bir nedenle işinden çıkanldığım, antisendikal aynmcı bir işleme uğradığını kanıtlaması çoğu kez güç ve hatta olanaksızdır. Bu nedenle de eksiksiz koruma, işten çıkarmanın gerçek nedeninin sendikal nitelik taşımadığmı, işçinin sendika üyeliği ya da sendikacüık etkinlikleri olmadığmı kanıtlama yükümlülüğünün işverene bırakılması ve bunu öngören kurallar kabul edilmesi ile sağlanabilir. Ancak bir adım daha ileri giden denetim organlanna göre sözleşme anlamında tam güvence, işçiye yeniden işine geri dönme olanağımn tamnması durumunda gerçekten sağlanmış sayılabilir. tşten çıkanlan ya da antisendikal nedenlerle aynmcı eylemlere konu olan bir işçinin yeniden işe alınması ve konumunun eski duruma getirilmesi bu eylemlere karşı en uygun çözümü oluşturur. Dolayısıyla da sendika üyeliği ya da sendikacılık etkinlikleri nedeniyle bir işçinin işten cıkanlması, 98 sayüı sözleşmenin çignenmesi anlamına gelir. Ancak asıl önemli olan, 98'in bu çiğnenmeye karşı sağladığı güvencedir. Bu, yürürlükteki ulusal düzenlemelerden daha Ueri düzeyde bir güvencedir. Ve denetim organlanmn yerleşik kararlanyla benimsenen kapsamda sağlanmadığı sürece de sözleşmeye aykınlık sürüyor demektir. Kanımca sözleşmenin bu kuralı, denetim organlanmn görüşü doğrultusunda yargı organlanm bağlar. Daha açık bir deyişle, isinden sendika üyeliği ya da sendika] çalışmalan nedeniyle çıkarılan işçilerin başvurulannda, yargı organlan salt 2821 sayılı yasanın öngördüğü odence yaptınmım karara bağlamakla yetinmemeli, işten çıkarmanın sendikal nitelik taşımadığının kamtlanmasını işverenden istemeli ve bunun yerine getirilememesi, eylemin haksızlığmın saptanması durumunda da işçiye işine geri dönme olanağı tanımahdır. 1LO denetim organları, sendika özgürlüğünün olağan kullanımına zarar veren ayrımcı eylemlere karşı daha ileri ve etkili bir koruma sağlama aracı olarak "kanıtlama yükümlülüğünün işverene düşmesi" gerektiğini belirtmişlerdir. Işçinin sendikal nedenle işten çıkarıldığını kanıtlaması olanaksızdır. Eksiksiz koruma, işten çıkarmanın nedeninin sendikal nitelik taşımadığını kanıtlama yükümlülüğünün işverene bırakılmasıdır. Prof. Dr. MESUT GÜLMEZ ' TODAİE Ûğretim Üyesi Uluslararası Çalışma örgütü (UÇÖ/ILO) ve yetmiş yıldan beri çalışma yaşamımn neredeyse tüm sorunlan konusunda oluşturduğu kurallar, ülkemizde hazirandan hazirana, o da sınırh bir kesiminde olmak üzere basına yansır ve kamuoyu gündeminde yer alır. Türkiye, 12 EylüPün sendikal yaşama getirdiği ILO kurallanna aykırı sayısız kısıtlama ve yasaklama içeren anayasal ve yasal düzenlemeler ile sendika özgürlüğüyle bağdaşmayan uygulamalar nedeniyle dokuz yıldır denetim organlan gündemindedir. ILO'nun varlığının ve oluşturduğu uluslararası kurallann geçerliğinin her yılın haziran ayı ile sınırlı olmadığı açıktır. Tersine alınan kararlar doğrultusunda aykırılıkları giderici yasal önlemlere başvunılmasını sağlamak için asıl haziran sonrasında çaba harcanması gerekir. Böyle bir çaba da öncelikle ILO Genel Konferansı'nda ve Uygulama Komisyonu'nda Türk işçilerinin temsilcisi olarak yer alan Türklş'e düşer. DemirÇelik işçilerinin yasağa eşdeğer ertelemeden sonra 12 Eylül'ün sendikal haklara getirdigi kısıtlamalann yeni bir örneğiyle karşılaştıgı bugünlerde, çalışma yaşamı gündeminde bir süredir yer alan bir başka sorun da sendika üyeliği ve etkinliği nedeniyle başvurulan işçi çıkarmalandır. Türk iş hukukunun son derece geri düzenlemeler içerdiği "iş güvencesi" ile ilgili olan bu sorun, ILO kurallarının yaşama geçirilmediği alanlardan bir başkasıdır. ,, tş güvencesi, salt işçinin ücret gelirinin kesintiye uğraması yönünden değil, çalışma ve sendika hakları açısından da önem taşıyan bir sorundur. tş güvencesi, öncelikle anayasal bir hak olan çalışma hakkının gerceklik kazanmasının, yaşama geçirilmesinin önkoşuludur. Çünkü çalışma hakkı, ancak süreklilik kazandığı, keyfi ve ciddi olmayan nedenlerle çiğnenmediği, çiğnenme korkusu bulunmadığı zaman gerçekten vardır. tş güvencesi, çalışma hakkı yanı sıra sendika, toplusözleşme ve grev haklanndan korkusuzca ve özgürce yararlanmanın da önkoşuludur. Işverenin hiçbir nedene dayanmaksızın iş ilişkisini sona erdirebildiği bir çalışma ilişkileri düzeninde, sendikal haklardan özgürce yararlanmaktan söz edilemez. İşçinin, yaşamını sürdürmesinin tek aracı olan gelirini sağladığı işini, hak ve çıkarlanmn daha güçlü biçimde konınması ve geliştirilmesi için kurulan sendikaya katılması ve onun çalışmalarına omuz vermesi nedeniyle yitirmesi durumunda, çalışma hakkı güvenceye almmadığı için sendikal haklar da olsa olsa kâğıt uzerinde bir anlam taşır. Sendikal haklarla iş güvencesi arasındaki bu yaşamsal bağlantı, önce Yapıkredi Bankası çalışanlaruun üyesi olduklan Banks'tan işten çıkanlma tehdidi altında ayrılmaya zorlanmaları olayı ile ağustos ortalarında basına yansıdı. Eylül başlanndaki ikinci olaysa, Türkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Hastanesi'nde çalışan işçilerden kimilerinin Sağlıktş'e üye olmalan nedeniyle işverence işten çıkanlnuş olmalandır. Türktş hukuku, işverenlere, sendikalaşmak isteyen işçilere gözdağı verme, işçilerin istemediği sendikalarda örgütlen BakkalMarket dergisi • Ekonomi ServİM Yayın piyasasımı bır ılergi daha katıldı. Tjmın Limited Şirketi'nin vikaı>1ı>.ı Bakkal Marker Derj!i<;ı l.apağına ilan alan ilk «Urgı olurken, dokuz bin hakkal ve markete abonc yöntemiyle derginin gönderildiği öğrenildi. Derginin "perakende piyasa ile üretici ve pazarlayıcı firmalar arasında bir köprü kurma görevini yerine , getirmeye çalışacağı" , belirtilirken, derginin ilk ' sayısında çeşitli röportajlar, , yeni kampanyalara ve araştırmalara yer verildi. Türk Metal Sendikası merkez yönetimi de karşı önlem olarak Gebze şubesine bağlı işyerlerinin önemli çoğunluğunun lstanbul şubesine bağlanması kararı daha da sert tepkilere yol açtı. Bir yanTürk Metal Sendikası'nın ör dan da işyeri temsüeilerinin görevgütlü olduğu Gebze şubesine bağlı lerine son verme uygulaması yayişyerlerinde işçiler, bir sure önce gın olarak başlalıldı. "ek zam" istemi ile çeşitli pasif eylemler gerçekleştirmişlerdi. Genel merkez tarafından işten el çekti Ek zam eylemi rilen Gebze şubesinin iddiasına İzmit'ten Ahmet Kurt'un habegöre, ek zam eylemleri genel ku rine göre, Jzmit'in Köseköy bölgerulda ve genel başkanın da bilgisi sinde kurulu Good Year ile Pirelaltında kararlaştınlmıştı. Ancak li lastik fabrikalannda çalışan işeylemlerin başlamasmın ardından çiler, ek zam istemi ile dün toplu lşveren Sendikası MESS tarafın viziteye çıkınca fabrikalarda üredan yayımlanan işçilere uyarı ni tim durdu. Bağımsız Laspetkimteliğindeki yazılı bildiride, Türk Iş Sendikası ile işveren sendikası Metal Sendikası başkan ve yöne Kiplas arasında ek zam görüşmetiminin eylemi desteklemedikleri leri sırasında anlaşma sağlanamave sorumluluk kabul etmedikleri ması üzerine lastik fabrikalannişçilere duyurulmuştu. Ardından da üç hafta önce sıra ile toplu vida Türk Metal Sendikası yönetimi "ek zam" eylemi nedeni ile şu zite eylemleri başlatılmıştı. Dün besini disiplin kuruluna vermiş ve sabah Izmit'teki Good Year fabişten el çektirme kararı almıştı. rikasında gündüz vardiyasında çalışan 300 işçi. Pirelli fabrikasında İlk kez bir işçi sendikasında iş ise 16.0024.00 vardiyasında çalıçi eylemi ile ilgili olarak yaşanan şan 250 işçi toplu viziteye çıktılar. şube yönetiminin işten el çektiril Her iki fabrikada işçilerin tumümesi olayının ardından, Gebze şu nün viziteye çıkması nedeniyle besinde yoğun tepkiler başlatıl üretim durdu. Bu arada, bağımmışlı. sız Laspetkimİş Sendikası Genel Sık sık, sendika merkezinin Başkanı Vahdettin Karabay, Koatadığı geçici yönetimin elinde caeli Şube Başkanı Atilla İlmian olan şubeye, işyerlerinden toplu ile işyeri temsılcilerinin katıldığı baskınlar düzenleyen işçiler, sen bir toplantı yapıidı. Sendika yetdika yoııciiınini protesto eden ey kilileri toplantıda, 3 haftadır uylemler gciv'ekleştirdiler. Bu arada gulanan vizite eylemleri ile ilgili bir de işy?ri teınsikilerinden olu durum değerlendirmesi yapiıklaşan biı k'mıte kurdular. Zam an rını söylediler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear