02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8 AĞUSTOS 1989 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR tSMAÎL GULGEÇ CUMHURİYET/5 7 5 . NICE CAZ FESTİVALFNDENNOTLAR Caz biraz da seyirlik PİKNİK PtYALE MADRA CZÖH 72İBAK4PELİölrJ DE ZdEACI OIUR Nice Caz Şenliği on beşinciyuını kutluyor. Kutlama şampanya, şarapya da birayla yapılabilir. Şenlik alanı içindesatılan içkiler bunlar.Buyıl kalabalık dorukta. Bir de geniş otluklara sırtüstü uzamp yıldızları seyrederek müzik dinleyenler çıktı. SADETTtN DAVRAN NICE Dfazy Gilkspk, çevresinde mıizisyenler, gazeteciler bir söyluyor, on gülüyor. Neşesı bulaşıcı. Om zuma biri dokundu, döndüm, yaşlıca bir adamcağız: "Kim b a " dedi. "Hangüi kim" gibilerden bakınca, "Siyata" dedi. "Dizzy GiUespie" dedim. " N e çalryor" dedi, "Trompet" dedim. "Meşhur m u " deyince yanımdakiler dayanamayıp gülmeye başladı. Aslında gayet doğal. Herkes herkesi tanunak zorunda değil. Festivaller biraz da bunun ıçin yapılıyor. Adam yine de şanslı, biraz geç de olsa Gillespie'yi tanıdı, dinledi, hatta ünza bile aldı. Üstelik imza aürken Dizzy'nin adıtu soyadını açık olarak yazmasını istemesi çok hoşuma gitti. Nice Caz Şenliği 15. yılını kutluyor. Kutlama şampanya, şarap ya da bir a ile yapılabilir. Şenlik alanı içinde satılan içkiler bunlar. Bu yıl kalabalık dorukta. Bazı konser giriş çıkışlarında tıkanıklıklar başladı. Bir de genış otluklara sırtüstü serilip bir yandan yıldızlan seyrederek müzik dinleme merakhlan çıktı. Az daha güzelce bir kızın yüzüne basacaktım, son anda karanlıkta yerde parlayan gözJerinı görraeseydım. Daha önce de anlattığım gibi burası bir "caz fuan". Üç ayn sahnede, 12 gün ust uste gecede en az altı konser oluyor. Buraya caza hiçbir aşinalığı olmadan da gelinip bu müziğin gelmişı geçmişi, gunümüzdeki dururau ve giderek geleceği ile de ilgilı ızJenimler edinilebilir. En yetkili çalgıcılardan en az ikisi 12 gün boyunca bu iş için buradalar. Lionel Hamptoo, Bobby Hutcherson, Dizzy X^ L2s VHII» 8i£ 5ÛP£IZAyi y ANUA/jN... J ırtmRİii'iı^ AMA OBLJMJ BİLEMEZ. EVET. H1ZLI GAZETECt MCDET ŞEN BÖTÜfJ ŞeaHtyı konHpJomatitindekilef Cazın en yetkili müzısyenlennden en az ıkısı 12 gun boyunca Nıce Caz Festrvali'nde çaldı. Geçen yıl Uluslararası Istanbul Festıvalıne katılan ünlü trompetçı Dizzy Gıllespıe (solda) de festıvalin kordiplomabğındeydı Saksofoncu Bill Evans (sağda) ıse Herbie Hancock'la bırirkte çaldı. GUkspie, Clark Terry, Miles Davis, Herbie Hancock, McCoy Tyoer, John Lewis, Jimmy Smith, Phil Woods, Bill Evans, George Adams, B.B. King, George Benson, Larry Cariton, Didier Lockwood, Claude Bolling, Red Mitchell, Rufus Reid, Chico Hamilton, Mickey Roker, Billy Hart bu ydki kordiplomatik içinde göze ilk çarpanlar. Bu festivalleri daha da ilginçleştiren özelliklerden biri de birliktelıklerine kolay rastlanümayacak bazı müzisyenlerin beklenmedik nedenlerle birlikte çalmalan. Jimmy Smith'le Red Mitchell gibi. 1960'larda org yapımcılannın bilançolarına sıfırlar ekleten büyük Jimmy Smith Nice'te. Ama bir kolu kınk. Otelde sol kolunu dirseginin üzerine kadar alçıda görünce iki şey düşünmuştüm: Ya dun akşam kırdı, dönüyor ya da tek elle çalacak. 15 gün önce kırmış, tek elle çahyormuş. Sol elinin ayak pedalı ile kapatamadığı bölümler için ise böyle bir görev için çok büyük bir basçı: Red Mitcbell. Mitchell aslında Charlie Mingus Super Baad adlı yıldızlar topluluğu ile getdi. Bugfln boş gunleri, Jimmy Smith'i mi kıracak? Bir çalgı ancak bu kadar tutkuyla çalınabilir. Amerikah bir kız "Çigne bem Jimmy" diye bağmyor. Bembeyaz dişleriyle alt dudağjnı ısırarak möbleli tarihsel Hammond'a sağ diyle abamyor Jimmy Smith. En firaklı blueslar, canhıraş sololar. Yıllar önce Jimmy Smith'i iki kolla dinlemiştim. Ama tek kolla başka oluyor. Bu akşam McCoy Tyner Üçlbsü eşliğınde George Benson da var. Tyner (1938) sayısı gittikçe azalan Türkiye'ye çağnlmamış tnıizisyenlerden. önümuzdeki yıl Istanbul Festivalı programında şık durur. McCoy Coltrane'ın tarihsel Dortlüsü'nun derinsu piyanisti. Hep özgün işler peşınde. George Benson ise bir megastar artık. McCoy'a basta yıne Avery Sharpe, davulda ise Aaron Scott eşük ediyor. Bundan önceki üçlüsünde davulda buyuk Louis Hayes vardı. Bir süre McCoy'dan inciler, sonra parıltılar ve büyük sevgi gösterileri arasında George Benson. Büyük gitarcı Benson. Insanları coşturmayı da bıliyor. 'Pop'tan ciddi bir servet edindi. Müzik dergilerinde "İlk gozagnsı caza döndıi" biçıminde tanıtılan son albüraü "Tenderry"yi kısaca anons etti. Sonra bu albümden bu sıcak yaz akşamında iğde ağaa kokuları yayan birkaç şarkı. Fakat Benson gitar çaldığı zaman, hele McCoy eşliğinde zehir zemberek. "Bu kadar sıkılmaz ki bu kıblolar!" Sonunda Herbie Hancock bizzat müdahale etmek zorunda kaldı. Herbie Hancock'un saksofonda Bill Evans, gitarda Wah Wah Watson, basta Daryl Jones, vurmalı çalgılarda Minu Cinelu, davulda Ndugu Cbancelor'dan kurulu topluluğunun ses duzeninin hazırlanmasına aynlan tam 30 dakikalık sure çoktan bitti. Islık, yuh, haklılar. Bizde bu işler düzelmeye başladı, buralarda bozuluyor. Sonunda olduğu kadan ile yetinmek zorunda Herbie Hancock mikrofona gekiı. O kadar alçakgönüllu ve cana yakın ki her şeyi unutturuyor. Hancock. bu konserde Steinway'in yanı sıra Yamaha'nın tuşlulânnı da çaldı. Bill Evans'ın çok heyecanlı oiduğunu söylemek güçtü. Fakat attığı bir soprano solosu ile orada oiduğunu gösterdi. Boş zamanlannı ise vurmalı çalgılar çalarak geçirdi. Topluluğun en şenlikli muzisyeni ise Wah Wah idi. Kimseye laf bırakmadı. Ama asıl feneralayı Miles Davis'ın önceki yıla kadarki vurmalıcısı Fransız Minu Cinelu ile Ndugu Chancdor arasında idı. Bugune dek görduğüm belkı de en iyi anlaşan davulcuvurmalıcı çifti idiler. Gözümü onlardan çok az ayırdım. Caz biraz da seyirlik bir müzik. Hangi müzik değil ki. Herbie Hancock konserin sonuna doğru, aslında pek kimse de beklemiyordu, "Şimdi", dedi, "tstemeklen bıkmadıgınız bir şey çalacagım." Uzun uzun solo "Maiden Voyage" çaldı. Herkes tıs. Miles'ın geçen yıla gelene kadarki basçısı D»ryl Jones da ses düzenınden nasıbinı aldı. Jones Amandla'da da çaldı. Çok beğendiğim gevşek, soğuk, hem de eski lastikçi basçılan andıran çok guzel bir tonu var. Aslında bu topluluk bu yılın en parlak gruplanndan biri. Kötu bir ses düzeni en hak etmediklerı şey. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLtR KEMAL GĞKHAN GÜRSES GARFIELD JM DAVIS TARtHTE BUGÜN MVMTAZ ARMAN 8 Ağustos REVAN KALESİAUNIYORL 163ST£ , CEZtVAN') KALBSl 'M/ ZAPTETMıÇTİ• ıMN OAKJ SAF£Vf~ DBVLETt HUlUlMDARI Ş4H SAF/ ' YUf> BAZl &SM4VL/ rOPRAKtARlMt İÇSAL EfiMBSİ UZE&lHE, PAPİŞAH &. MU&4T, POSUYA 8t& S£FEJZ YAPMfly* K*£A& VERMtÇTİ. IKÜYÜZ tcîçıuK ste oeouNun S^SINM, esı/^M Sİ OVLE&NE GELEN &• MURAr, S GUNLUK ZOSLU 8ı/e KUŞATMADAU SONSA 7^stnn OLAN K£NT£ GİÜMİÇTİ. AAJC4IC, OSMANLI OGDUSU, KALB KO&UMASt {ÇIN 8lR M/K7M/B fOJtfver GERl OOfJDUkT&J SOA/lS/t', ŞAff S4& n i l İ H r o n P a 7 İ h f ^ ' f l O İ İ U n r Başrollerıni Glenn Close ile Michael Douglas'ın paylaştıkUIUUICII UOAIUC t f C l l f U l ! a n "uidüren Cazıbe" (Fatal Attractıon) önümuzdeki hafta sinemalarda Film, birçok dalda Oscar adayları arasına gırmış, aynca En lyı Erkek Oyuncu (Michael Douglas), En lyı Yardımcı Kadın Oyuncu (Anne Archer) ve En lyı Kurgu dallarında Ingılız Fılm Akademıst'nın ödüllermı almıştı. "Öldüren Cazıbe". 14 ağustos pazartesı günunden başlayarak Beyoğlu Dünya, Osmanbey Gazı. Bakırköy 74, Kadıköy As, Suadıye Aöantık ve izmır Çınar sinemalarında göstenme gırecek c c Aııka söylencesindeki gibi Grup Yorum üyeleri ilk duruşmalarına çıkmayı nız." Bu tutumda diretmek, uzlaşbeklerken, Yeni Grup Yorum yeni konserlere maya yanaşmamak "kolay olmuhazırlanıyor. yor." Polısle ilgih olarak art arNİHAT HALICI "Anka Kuşu söylencesi"ni bilmeyen var mı? "Phoenix" adıyla da bilinen ve ölümunün ardından küllerinden yeniden doğan bu söylence kuşu, mücadeleciliği ve direnişçiliği de simgeliyor. 12 Eylül'un ardından toplumun bütün kesimlerine olduğu gibi, sanatçılara ve sanat yapıtlarına yansıtılan baskıya karşı son aylarda bir müzik grubu tam bir "Anka kararhbgı" sergüiyor: Grup Yorum. Şu anda Mersin'de tutuklu bulunan Grup Yorum'un ilk kuruculanndan oluşan "Yeni Grup Yorum" üyeleri ile Beşiktaş Tarihi Çay Bahçesi'nde 6 ağustosta verümesi lasarlanan, ancak daha sonra yasaklanan konserlerinden önce konuştuk. Sanat anlayışlarından konser öncesi ve sonrası sık sık karşılaşmak durumunda kaldıkları polis ile ilgili "am'Manna uzanan söyleşimiz, dönup dolaşıp Mersin'deki tutuklama olayına geldi. Merân'de Aylin Şeşen, Metin Kabraman, Serdar Keskin, Etif Samru Göker, Sebna Çiçek, Hilmi Yarayıa, Akın Çapın, Kemal Gursel ve Taner Tannverdi, Toplu Gösteri ve Yüruyüşlen Yasası'na muhalefetten yargılanacaklan davanın ilk duruşmasına çıkmayı bekleyedursun, Yeni Grup Yorum üyeleri Efkan Şeşen, Ejder Akdeniz, tlkay Akkaya, Taci Uslu, Zeki Ünal ve Birol Yılmaz "hummalı bir şekilde" konserlerine hazırlanıyorlar. Kttnçfllük propagandası" yapmak savıyla davalar, sonışturmalar açılan Grup Yorum, en çok da Kürtçe şarkının yasaklanmasından yakınıyor. " O zaman tngilizce söyleyenler hakkında da dava açılsın. İCurtçe söyleyenler gozalüna alınıyor da İngilizce soyleyen aeden alınmıyor" diyorlar. "Yeni Grup Yonım"lar ve "Çagdaş Halk Müzigi" olarak adlandırdıklan muziğin oluşturulması için akademik çalışmalan süren grup uyelennden Ejder Akdeniz, "Sanat anlayışınız nedir" sorumuza bir başka soru ile karşılık veriyor. "Sanaü besleyen, körukleyen nedir?" Ve devam ediyor: "Biz geri adıra atmayız. Bazı şeyleri degiştirmek için yola çıkmışsak degiştirecegiz. Bo tutumun sanatı da beskdiğini duşuuuyoda sıralanan "anT'lardan birini de tlkay Akktya'run ağzından dinliyoruz: "tzmir'de bir konserimiz öncesi polis bize geldi. 'Bakın kardeşim şu şarkıları söylemeyin. Söylemezsemz konserinıze ızın veririz' dediler. Biz de soylenemez diye iddia etükJeri şarkılar, türkükr hakkında mahkemeVerin verdikleri kararian çıkanp onlara gosterdik. Polisiere 'Vay be, demek kı söyleniyormuş' diyerek gitmekten başka yapacak bir şey kalmadı." Akkaya, açlık grevinde olan Grup Yorum üyelerinden utandıkları için gizlice oruçlannı bozan polisleri ve dığerlerini de anlatıyor. Grup Yorum'un sanat anlayışı nedir sorumuzu Efkan Şeşen yamtlıyor: "Sanatın kaynağı halktır. Sanatın yuzii halka donnk olmalı. Müzik de malaeraelerini halkın tarihsel ve guncel jaşantısından almak zorundadır. Ulkemizde bu dah» da bıiyuk önera taşıyor. Biz sanatın estetik ve diğer temel oğelerinin yanı sıra onu gelistiren ve temel kulturel mirasına gore biçimlendiren bir sanatın anlayışını savunuyoruz. Halk sanat urunleriyle daha da ileriye çekilmelidir. Sanatçı bu yukumluluğu taşır. Bu ağır sorumluluk, baskılann gercek nedenidir." Grup Yorum uyelerinin en çok vurguladıklan, Grup Yorum'un sabit kişilerden oluşmadığı. "Iktidann turkulerinden korktugu" Grup Yorum uyelerı uzerıne basa basa şunlan soyluyorlar: "Biz geciciyiz, Mersin'de tutuklananlar serbest kaldığında yeniden yerlerimizi onlara vereceğiz. Grup Yorum üyeleri değişir, biri giderse bir başkası onun boşluğunu bemen dolduracaktır. Yeni Grup Yorumlar doğacak, tıpkı Anka Kıtşo soylencesinde olduğu Sibi..." Grup Yorum tutuklanınca Yeni Grup Yorum kuruldu TÜRK VE DÜNYA KARİKATÜRLERİNDEN Nehar Tüblek Lassaly (Fransa) Eskişehir, Edirne, îstanbul ve Samsun'da verdikleri konserler sı Dtşardakiler Grup Yorum'un üyeleri Mersin'de hapıshanede. Yeni Grup Yorum ıse şımdilık dışarda Aralarına masrasında söyledikleri şarkılar nede kotları on yaşındakı Bılgecan Göker'ı de alarak yeni konserlere hazırlanıyoıiar Ama bir noktayı vurgulamadan edemıniyle haklannda "komunizm ve yorlar. "Biz geçtciyiz Mersin'de tutuklananlar serbest kaldığında yerimızı yeniden onlara bırakacağız" Deneme tadında röportajlar... Şiir değil, şiir gibi... REFİK DURBAŞ YAZILMAZ BİR tSTANBUL 19651989 Cumhuriyet koleksiyonu BOYUT YAYINLARI Mür: 163 56 41
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear