26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30 TEMMUZ 1989 PAZAR KONUGU CUMHURİYET/13. Batı çifte standart uyguluyor Türk diplomasisi, son yılların en hareketli günlerini bugünlerde yaşıyor. özellikle Bulgaristan'ın uygulamayı sürdürdüğü zonınlu göç, Dışişleri Bakanlığı'nı oldukça meşgul ediyor. Bakanhk ve Türkiye, dünyanın dört bir yanında kendine destek arıyor ve Bulgaristan'ı bir göç anlaşması imzalamak üzere masaya oturtmaya çalışıyor. Nüzhet Kandemir, son üç yıldır Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı. Kandemir, bugünlerde ABD'ye, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi olarak gidecek. Cumhuriyet Ankara temsilcisi Ahmet Tan, Nüzhet Kandemir 'le Türk dış politikasımn son günlerde yaşadığı olayiarı konuştu. Türkiye'nin yeni Washington Büyükelçisi Nüzhet Kandemir PAZAR KONUGU üstüne basılmıyor. Ancak Bulgarıstan hükümeti BelgradProtokolü'nün imzalandığı gun Bulgar bakan, gazetedlerin sorusu üzerine "Türk azınlıkyok" dedi. Buna ses çıkanlmadı. Ayrıca Sofya'nm bu kadar büyük insan kitlesini gönderebilmesıni tahmin edememiş olmamız da bir zaa/dıye nitelendıriliyor. Basından beri Bulgaristan politikasında hiçbir zaafımız olmamıştır. Gerçekleri tam anlamıyla görmüşüzdür ve bu gerçeklerin üzerine giderek oradaki soydaşlanmızın dunımunu düzeltebilmenin çabası içerisinde olmuşuzdur. Bulgaristan'ın kamuoyuna propagandaya yönelik birtakım beyanlan olmuş olabilir. Miiadenov'un ifadeleri de olmuş olabilir. Ama bizimle mıizakere süreci içerisinde kapalı kapılar ardında söyledikleri ile basın önünde söyledikleri arasında tabii ki çelişkiler mevcuttur. Bulgaristan, aldıgı yanlış kararlardan dönmemek için birtakım formülierin peşinde koşmuştur. Biz politikamızı tespit ederken, Batı kaynaklı veya Doğu kaynaklı birtakım telkin ve haberlerin tesiri altında kesinlikle kalmayız ve Bulgaristan meselesinde de kalmadık. Bizim butün değerlendirmemiz, kendi elimizde mevcut bilgiler ve mevcut olanaklarımız çerçevesinde oluşmustu ve biz adımlarımızı ona göre saglıklı olarak atmışızdır. Ama bu hadiseyi diplomatik yollarla çözmek gerekiyorsa, bu diplomatik yolların sayısı da çok fazla değildir. Biz medeni bir ttlkeye, demokratik bir ülkeye yaraşır tarzda karşı tarafı ikna etmek, onlann attıkları yanlış adımları kendilerine göstermek ve siyasetlerini değiştirebilmek için gayret sarfetmişizdir. Bunu kuvvet kullanmak suretiyle hareket etmedığıniz takdirde diplomasinin yapabilecekleri de Batı veya Doğunun söyledikleriyle hiçbir Ugisi olmaksızın muayyendir ve biz bu muayyen çerçeve içerisinde maksimumunu yapmış durumdayız. Ve bugün Bulgaristan gerek Doğuda gerek Batıda tenkit edilir bir ülke halindedir ve tslam Konferansı Oyesi ülkeler olsun, Batı Avrupa ulkeleri olsun, şimdiye kadar şahit olmadığımız birtakım reaksiyonlar gösternıektedir. maktadır. Ve bu faaliyetlerini kararhlıkla sürdürecektir. Elimizdeki tüm imkânlar bunlardır, ama olaya yaklaşırken, adım adım yaklaşmak gerekir. Diplomaside maksimumu yaptıktan sonra geriye dönüşünüz kalmaz. Karşı tarafı muayyen bir fıkre eğer yanaştırmak istiyorsamz onu yavaş yavaş bu fıkre yaklaştırmak zorundasınız. ZAAF YOK ~ ^^^KBLKapılanmızı tüm soydaşlanmıza açacağız dedikten sonra hiçbir hazırlık yapılmadığı ortaya çıktt. Celenleri ancak çadırlara yerleştirebiliyoruz. Bu da bir başka zaaf değil mi? Açacağız dedikten sonra onlann gelmeye başlaması arasında zaten birkaç gün geçti. w SÖYLEŞİ AHMET TAN I Dışişleri Bakanlığı, köklü ananeleri olan çok önemli bir kuruluş. Türkiye'nin dış siyasetinı yürüten, yöneten bu kuruluşun kendi ıçinde birçok sorunu var. Orneğin, bir teşkilatyasası bileyok. Bakanlığm yelenekli meslek memuru bulmaktan, çaIışanlarına yeterli maddi koşullar sağlamaya dek çok çeşitli sorunlan var. Bakanlığın en yiiksek sorumluluk mevkiinde üç yıl görev yapıp büyükelçi olarak Washington 'a uçarken, bakanlıkla ilgili sorunlan nasıl değerlendiriyorsunuz? Dışişleri BakanlığTrun sayısal olarak büyüklüğünü yaptıklan ile ölçmek mumkün değildir. Meslek memuru olarak 350 kişi merkezde ve bir o kadara yakın kişi de dış teşkilatımızda görev yapmaktadır. Dışişleri Bakanlığı mensupları içeride görev yaptıklan sürece birtakım maddi imkânsızlıklarla karşı karşıya kalmaktadırlar. Ve bu husus yıllardan beri bu şekilde devam etmektedir. Buna bir çare bulmanın başlıca unsuru sanıyorum ki, Dışişleri Bakanlığı'nın köklü bir teşkilat yasasına kavuşturulmasıdır. Bunun için ben göreve geldiğimdetı bu yana çeşitli ve derinlemesine incelemeler yaptım. Bu incelemeler sonucunda Dışişleri Bakanlığı teşkilat yasasının nasıl olması gerektiği hususunda bir taslak hazırladım. Taslak henüz yetkili makamlannuzdan çıkmış değildir. Ama bizim hazırlığımız tamamdır ve öyle tahmin ediyorum ki, yaptığıraız bu hazırlıklar gerçeklere uygun, tatbik edilebilir ve gerek parasal, gerek çalışma düzeni bakımından memurlarımıza daha rahat nefes aldırabilecek ve onlan daha huzurlu kılabilecektir. Bunu ben size evet veya hayır şeklinde teyit edebilmek durumunda değilim. Çunkü bunlar sadece bir rivayet olarak ortaya çıkmaktadır. Eğer idare, orada bir süre daha kendisinin hizmetlerinden istifade etmeye karar vermişse, bunun birtakım gerekçeleri olması gerekir. Benim için esas olan görevin yapılmasıdır ve bugün için Bağdat dahil, diğer merkezlerimizdeki görevler en iyi şekilde yapılmaktadır. tşin spesifik detaylanna girmek istemiyorum. Genelini bilmeden özelde bazı faktörler üzerinde hüküm yürütmek yanlış olur. ÎBu ifade ettiğiniz gerçek eski TRT Genel Müdürü, yeni Cenevre temsilcisi için de doğru denebilir mı? Ben burada spesifik ve politik olan konulara girmek istemiyorum. •Saym Cem Duna'nm atama konusu "spesifik ve politik" bir konu mudur diyorsunuz? Kendisi Dışişleri Bakanlığımızın bir mensubudur ve muayyen bir süreyle muayyen bir görevi yapması istenmiştir. O görevden aynldıktan sonra tabii ki diğer arkadaşlan gibi bir dış göreve tayin edilecektir ve bunun takdiri de üst makamca kendisine Cenevre olarak görülmüştür. Bunu da normal bir idari tasarruf çerçevesinde değerlendiriyorum ve bir bürokrat olarak da işin veçhelerini dikkate almamayı tercih ediyorum. ngiliz diplomatik pasaportlarına vize uygulama karanmız var. Eğer kendilerinin pasaport türleri yüzünden resmi şahıslan ayrı tutmak mümkün değilse, önümüzdeki günlerde fngiltere'yç topyekun vize koymayı ciddiyetle düşünebiliriz. \ma açacağız görüşü çok daha önceden mevcuttu.. Evet, ama biz bunun muzakere yoluyla karşılıklı bir anlayış çerçevesinde yapılacağını karşı tarafa intikal ettirdik. Karşı tarafın kötü niyetli bir davranış değil, iyi niyetli bir davranış içerisinde bu hadiselerin cereyan edeceği faraziyesinden hareket ettik. ^B^^MDiplomasinin iyi niyete göre değil, iyi niyet eksıkliğine göre yühitülmesi gerekmez mi? Hele de karşınızda daha önce iyi puan almış bir muhatabmız yoksa? N 0 Z H ET KANDEMİR 1957 yılında AsyaAfrika Daîresi'nde 3. kâtip olarak diplomatlık mesleğine başlayan Kandemir, 32 yıllık bir maraton sonunda Türkiye'nin Washington Büyükelçisi oldu. Istanbul'da doğdu, Galatasaray'da okudu, Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdi. tranIrak Savaşı'nın en sıcak dönemini kapsayan 4 yıllık Bağdat Büyükelçiliği'nden sonra merkeze döndü. 1986 yılından bu yana sürdürdüğü Dışişleri Bakanlığı Müsteşarlığı görevıne getirildi. 3 yıllık bu görevden sonra Washington Büyükelçisi Şükrü Elekdağ'ın emekliliği ile boşalan bu göreve atandı. 1 ağustosta ABD'de yeni görevine başlayacak olan Kandemir 54 yaşında, Fransızca ve İngilizce biliyor. YAPILACAK ŞEYLER B H l H İ B u reaksiyonlar bizim arzu ettiğimiz ölçüdedir diyebilir miyiz? Hayır. Ama mevcut olmayan bu reaksiyonlan ortaya çıkartabilmek dahi başlıbaşına bir başarı sayüraak icap eder ve Bulgaristan bugun Sovyetler Birliği başta olnıak üzere po'itikasının tasvip edilmediğini daha iyi görmekte ve anlamaktadır. Onun için önümüzdeki günlerde ve aylarda Bulgaristan'ın, bizim arzuladığımız istikamette ve soruna müzakereler yoluyla bir çözüm bulmak amacıyla bir takım adımlar atabileceğiru ben şahsen duşunüyorum. Atması gerektığıni düşünüyorum. Ve bizim de amacımız, bütün sorunJarın müzakereler yoluyla halledilmesinden geçmektedir. Bu da bizim genel politikamıza uygundur. Bulgaristan bu adımları atmadığı takdirde biz almış olduğumuz kararlar isükametinde İNGİLİZLER'E VİZE ~ \Üç yılda Türk dış pohtikası nereden nereye geldi, yahut da getirildi? Üç yıl önce göreve gelIPeki bu tasannm yasallaşması, Dışişleri Bakanlığı 'nın yeniden örgütlenmesi anlamma mt ge diğinizde belirlenen önceliklere ne ölçüde ulaşıldı? liyor? Şimdi Türkiye'nin dış dünyaya açılma süreci son Bu kanun tabii Dışişleri Bakanlığı'nı A'dan Z'ye kadar yeniden örgütleyecek değil. Biz bu örgütün çalışmalarını daba rasyonel bir kalıba nasıl sokarız yaklaşımıyla hareket ediyoruz. mKKM^mÖrneğin büyükelçi oimak için objektifölçütler ya da atamalarda puan sistemi gibi uygulamalar öngörulüyor mu? Tabii, kötü niyetli harekette bulunacaklarını düşünmek gerekirdi. Ancak Türkiye bugün başarüı bir şekilde bu soydaşlarımızı kabul etmektedir. Tabii ki aksaklıklar olacaktır. Ama bu aksaklıklann üstesinden gelebileceğimiz inancı vardır bizde. Ve bunun için elden gelen tüm çaba gösterilmektedir. Bu aksaklıklar ancak o gunlere ait aksaklıklardır. \Türkiye destek beklerken bu arada tngiltere vize koydu. Hem de diplomatik pasaport taşıyanlara... Yani bir bakan, milletvekili veya diplomatın Ingiltere'ye girerse sığmma isteyeceği ya da suç işleyebileceği olastlığı görüyorlar... Bu konuda "dostlarımıza" biraz gevşek davranmıyor muyuz? olmamıştır. Gerçekleri tam anlamıyla görmüşüzdür ve bu gerçeklerin üzerine giderek oradaki soydaşlanmızın durumunu düzeltebilmenin çabası içinde olmuşuzdur. Hadiseyi diplomatik yollarla çözmek gerekiyorsa, bu diplomatik yoÜann sayısı çok fazla değildir. Büyükelçi olmak için bakanlıkta yerleşmiş birtakım kriterler zaten vardır. Bu krıterleri çok büyük ölçüde değiştirmek gerekmez. Esas olan özveri ve çalışmadır, bu memurun çalışmasının karşılığını almasıdır. Yani liyakat esasını getirmeye çalıştık. Ve bunu getirirken de her zaman için yaş faktörünü, kıdem faktörünü vazgeçilmez bir unsur olarak da dikkate almak istemedik. Eğer çok liyakatlı bir memurumuz varsa ve muayyen bir sene sonunda bunu çeşitli kademelerde en üstün şekilde ispat edebilmişse, kendisinin en üstün düzeyde bir göreve atanması yollarının açık olacağı faraziyesinden hareket ettik. B, beri hiçbir zaafımız 'ulgaristan politikasında başmdan ulgaristan konusunda mevcut olmayan reaksiyonlan ortaya çıkartabilmek bile başlıbaşına bir başarı sayılmalıdır. Önümüzdeki günlerde ve aylarda Bulgaristan'ın bizim arzuladığımız istikamette ve soruna müzakereler yoluyla birtakım adımlar atabileceğini düşünüyorum. Hayır, gevşek davranmıyonız bu konuda. Demin söylediğim gibi, adım adım gidiyoruz. Onlann diplomatik pasaportlanna vize uygulama karanmız var. Eğer kendilerinin pasaport türleri yüzünden resmi şahsı ve şahıs dışındakileri ayn tutmak mümkün değilse, önümüzdeki günlerde topyekun tngiltere'ye vize koymak hususunu da ciddiyetle düşünebiliriz. Tekrar ediyorum. Eğer İngiltere'ye bu şekilde bir kısıtlı vize uygulaması tatbikatta mümkün görülmezse, o zaman tum İngiliz pasaportlarına vize uygnlarız ve onlann aldığı kadar harcı biz de onlardan alırız. Mesele bundan ibarettir. Bulgaristan konusu ve vize uygulamaları Türk dışsıyaseti için buyuk deneyim oldu herhalde? Bu deneyimleri kazanıyoruz. Karşı tarafa da, bu deneyimlerin neticesinde daha kuvvetli konuşabilme olanağma sahip oluyoruz. Ağlamakla sızlamakla bu iş olmaz. Bunu fiiliyata intikal ettirmek ve gerekli önlemler nelerse o önlemlerin alınması istikametinde bize yardımcı olmalan gerekiyor. Ama maalesef bugüne kadar bu yardımı kesinlikle kendilerinden görmedik. GOREVIN ICABI I Ama bu faraziyeyeyıne de amirlerin sübjektifdeğerlendirmelerinin gölgesi düşebiliyor herhalde? Hayır. Bizim bakanlık küçük bir bakanlık olduğu için, amirlerin gözlemleri, verecekleri siciller her ne kadar önemli olsa da, biz birbinmizi çok iyi tanırız. Herkes birbirinin ne yaptığım, nasıl çahştığını, liyakatinin hangi ölçüde olduğunu gayet iyi bilir. Yani herkes için oluşmuş bir kamuoyu vardır. Yine de bu "kamuoyu "nun yorumunu yönetim yapıyor. Tüm sefır karamamelerinde bav hoşnutsuzluklar göze çarpıyor. Herkesi yüzde yüz memnun etmek mümkün değildir. Çünkü biz dünyaya açılma politikamız çerçevesinde çeşitli ülkelerde, bölgelerde görev yapmak durumundayız. Esas olan görevin icabıdır. ^ ^ ^ ^ ^ • £ / ı son sefır karamamesinde kimi büyükelçıierin mutsuz oldukları biliniyor. Teşkilat kanunu bu tür mutsuzlukları giderebilecek mi? Bunlann hepsi söylenti. Bizim bakanlığımızda yerleşmiş olan bir disiplin anlayışı vardır. Disiplin anlayışı da askeri disipline çok yakın, hatta aynı duzeyde bir disiplin anlayışıdır. Bu arada söylenenlerin de hepsinin doğru olduğunu iddia etmek mümkun değil. ^ ^ ^ ^ H / 4 m a tüm bakanlığın bildıği gerçekler var. örneğin Bağdat Büyukelçimizin Stockholm 'e gıtmektense goıevinde kalmayt yeğlediğı. Bu arada da bir saym elçinin merkezde kalmak zorunda bırakıldığı gibi konular var. Ifeşküat Yasası Dışişleri Bakanlığt'nın en yüksek sorumluluk mevKiınae uç yıl görev ğını söyluyor. Kandemir, "Yapılan bu hazırtık gerçeklere uygun, tatbik edilebilir ve gerek yaptıktan sonra büyükelçi olarak VVasnington'a gidecek olan Nüzhet Kandemir, Dışişleri'nin parasal gerek çalışma düzeni bakımından memurlara daha rahat nefes aldırabilecek ve onen önemli sorunu olan Teşkilat Yasası hakkında çeşitli ve derinlemesine incelemeler yaptı ları daha huzurlu kılacak" diyor. (Fotoğraf: Rıza Ezer) üç yılda evvelce tarafımızdan yeterince yoğun ilişki kurulmayan ülke ve bölgeleri de kapsayacak ölçüde yaygınlaştırılmıştır. Bu önemli olan birinci faktör. Nitekim siyasi ve ekonomik ilişkilerimizin geleneksel olarak yoğunlaştığı Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Amerika ülkelerinin ötesinde son yıllarda Doğu ve Güneydoğu Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkderiyle ilişkilerimizde belirli bir canlanma göriılmektedir. 21. yüzyılın, Pasifık çağı olacağı yolundaki projeksiyonlar çerçevesinde Asya ve Latin Amerika ülkeleriyle ilişkilerin geliştirilmesi ayrı bir Ulkemizle bu ülkeler dışişleri bakanlıklaruun ust düzeyde birbirini daha iyi tanıması, dahi iyi bir anlayışın teessüsü imkânı ortaya çıktı ve bunun neticesinde de hem ekonomi ve ticari alanlarda bir gelişme oldu, hem de siyasi anlayışın yükselmesi dolayısıyla diyaloğumuzda büyük bir sürat sağlanmış oldu. Mesela ben muayyen bir ülkenin Dışişleri Bakan Yardımcısı'yla siyasi istişare mekanizması çerçevesinde kurduğum diyalog sayesinde bu kişiye muayyen bir hadisede telefonu açıp, biz şunu yapıyoruz, sizden de şunu bekliyoruz diyebilme fırsatını ve olanağını buldum. Eskiden diplomatik kanallarla birbirimizle haberleşirken, şimdi şahsi olarak da bir haberleşme ve muayyen adımları atma imkânımız oldu ki, bu da büyük bir sürat sağladı. Bu sürat hem siyasi mekanizmayı hem de ekonomik ve ticari mekanizmayı daha iyi işler hale soktu. dünya ölçüsündeki faaliyetlerimizi devam ettireceğiz ve Bulgaristan'ı müşkül, bugün içine duştuğu müşkül dunımu daha da kötüleştirecek durumlara sokacağımıza inanıyoruz. llikle Avrupa ülkelerinden Bulgaristan konusunda beklediğimiz desteği göremediğimiz ortslam âleminden de yeterli destek tada. Topluluğa dahil olmayı bekleyen bir ulke ola tKttKtMTurkiye görmuyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? rak yeterince destek görmedik. A vrupalılar balınalar konusunda gösterdikleri ilginin yüzde birıni biOrda da bir kısmı bilgisizlikten, bir kısmı da "aman ben bu işe kanşmayayım, ne olursa olsun" şeklindeki yaklaşımdan kaynaklanan bir davranış var. Ancak tahmin ediyorum ki önümüzdeki günlerde lslam âleminde bizim de yaptığımız teşebbüsler neticesinde davranışlar daha değişik çerçevede cereyan edecektir. Jışışleri'nde bilgisayar atılımından da söz >atı kamuoyu maalesef çifte standart uygulaması içindedir. Bunun çeşitli nedenleri vardır ve bu bizim kamuoyumuzda büyük düş kırıklığı yaratmaktadır. önem taşımaktadır. Son üç yılda bu yonde olumlu ve kalıcı adımlar atılmıştır. \Daha çok ekonomik platformda yukseltılıneye çalışüan üişküer kurulmasına özen k^tehlmesi, ticareti öne çıkarıp diplomasiyı ikinci planı ittı deniyor. Ekonomi ve siyasi ilişkiler beraber atbaşı götürulmeye çalışıldı. Son üç yılda bu ulkelerle bir de siyasi istişare mekanizması kurduk. Bu siyasi istişare mekanizması sayesinde her ıki ulke veya bizim siniz? ürkiye'nin dış dünyaya açılma süreci, son üç yılda evvelce tarafımızdan yeterince yoğun ilişki kurulmayan ülke BAŞARI KAZANDIK ve bölgeleri de kapsayacak İAma bu "aktif polîtika"nın sonuçlan Bul şekilde yaygınlaştırılmıştır. garistan konusunda yeterince müspet değil... Ne derEtrafımızdaki dostluk kuşağını oluşturmada başarı kazandık, bu başarının bir tek istisnası olmuştur, o da bizim elimizde olmayan nedenlerle ortaya çıkmıştır. Bu, Bulgaristan sorunuduı. Bulgaristan'la 1984'lere kadar gayet iyi olan ilişkilerimiz, maalesef Bulgaristan'ın soydaşlarımız konusunda aldığı çok hatalı birtakım kararlar neticesinde bugunku duruma gelmiştir. le Bulgaristan'ın kapıdışı ettıği Türklere göstermiyorlar. Salman Ruşdi'yikorumak uzere büyukelçilerini geri çeken, ticareti kesen dostlarımız Sofya'ya yarım ağtıla bir "höt" demeye bile yanaşmıyorlar. Bu olaydan Türk hariciyesi olarak aldığımız dersler var mıdır? Batı kamuoyu maalesef birtakım çifte standart uygulaması içindedir. Bunun çeşitli nedenleri vardır ve bu bizim kamuoyumuzda da buyuk duşkırıklıkları yaratmaktadır. Türk diplomasisi dünya ölçüsündeki faaliyetlerini en ust düzeye çıkartmış bulun ediliyor. İBu duruma gelinmesinde dış politika uygulamalarının zaafı olduğu söyleniyor. Ama şu stralarda tarttşma plat/ormu yaratmamak için fazla Evet. Yeni binamızda bilgisayar .nerkezi kurduk. Bu binada bir katı bilgisayara tahsis ettik ve ben buraya geldiğimde asıl amacım, butun bakanlığı bilgisayar düzenine kavuşturmaktı. Bunu buyuk ölçüde tahakkuk ettirdik ve dış merkezlerimizi de merkezi bilgisayarla bağlantılı kılmaya çalıştık. Şimdi Almanya'da ve Amerika'da merkez kurduk ve bütün Avrupa duzeyinde ve Kuzey ve Güney Amerika düzeyinde bu iki merkezle haberleşme ağını örmekteyiz. Bu ağ onumuzdeki bir bir buçuk yıl zarfında merkezle eşgüdumlu olarak çahşmaya başladığında bugün gerek siyasi çalışmalanmız, gerek vatandaşianmıza dışarıda verdiğimiz konsolosluk hizmetleri açısından çok daha buyuk bir surat kazanılmış olacaktır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear