02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/8 HABERLER İOMAYIS 1989 Berlin Özgür Üniversitesiprofesörlerinden GerhardBauer, Prof. Doğramacı'yı eleştirdi 'Çağchşı YOK hemen kaldırdmalı' Demokratik ülkelerde akademik yaşamı güdümü altına alan kuruluşların yerinin bulunmadığını söyleyen Prof. Bauer, "YÖK hakkında o kadar kötü şeyler duydum ki yaşamını bilime adamış bir kişi olarak rahatsızlık duydum. Bence hiçbir ülke YÖK gibi bir cezaya layık değildir" dedi. TUNCAY ÖZKAN HAKAN AYGÜN ANKARA YÖK Başkanı Prof. thsan Dogramacı ile YÖK sistemi üzerine F. Almanya'dan girdiği "mektuplu tartışma"sı Türk kamuoyunda yankılar uyandıran Berlin Özgür Üniversitesi profesörlerinden Gerhard Baaer Ankara'ya geldi. Bauer'e yönelttiğiıniz sorular ve yanıtları şöyle: " Otonomi olmakazın bilim firetmek olası mıdır? BAUER Belli bir dereceye kadar olası. Fakat diğer taraftan da bilim, çağa göre kendini yenileyemez, uyarlanamaz. Çünkü, bilim ancak bilimsel yöntemlerle geliştirilebilir ve üretilebilir. Baçoğu yurtdışında görev aldılar. Gerçekten çok kaliteli bilim adamlan. Onlann görevlerine son verilmesi beni çok üzdü. Bu korkunç bir şey. Bütün üniversiteler pek çok tecrübeli öğrencisini yitirdiler. Tecrübeli ve yetenekleri çok iyi olmayan öğretim görevlileri geldiler veya geride kalanlar bunlar. Ve akademik seviye gitzılan, 'Bilim, özerkiik olmadan tikçe düştü. üredlir' derlerse, bu onlann bileceği iştir ve onlann sorumluluğun Siz Sayın Dogramacı'yla da dadır. Eğer onlara bilimin nasıl yaztşbmz. Herhalde sizin kaygıüretileceğini söyleyen biri olursa lannıza karşüık YÖK hakkında veya politikacılar etki ederse bi gözel şeyler söylemiştir. Bu meklim olmaz. Çünkü bilimsel ilerle tupJardan Dogramacı ve YÖK me ancak otonomi ile, müdahale hakkında edindiginiz izlenim edilmeksizin gerçekleştirilebilir. nedir? Siz YÖK'ü ve bizim akadeBAUER Çok şaşırdım. Doğmik sistemimizi de biliyorsunuz. ramacı'run bir bilim adamı olduBu konudaki diişünceleriniz neler ğuna inanmak güçtü. O, başta dir? Sonuçlan açısından değerleıt Amerika gelmek üzere Avrupa'dirir misiniz? nın eğitim sistemini, akademisBAUER Türkiye üniversite yenlerini tanıyan, bilen biriydi. lerinde verilen eğitimin düzeyini Bana Türkiye'deki sistem hakkınçok iyi bilemiyorum. Fakat beni da bilgi verdi. Kendisine akadestandartların nasıl biraz korkutuyor. Çünkü ben üni mik versiteden zorla görevlerine son belirleneceği, akademik ilerlemeverilen akademisyenler olduğunu nin ve akademik yaşantının nasıl biliyorum. Bu aynlanlardan pek olacağı hakkında sorular sordum. Bütün yanıtlan bir propagandistin vereceği türdendi. Her şeyin çok güzel olduğunu ve gittikçe iyiye gittiğini yazdı. Aynı sırada Fransa ve Türkiye'deki arkadaşlarım, YÖK'ün bilimsel ilerleme ve liberalizasyonu engellediğini söylediler. Akademik özgürlüğü, bilimsel özgürlüğü ve öğrencilerin örgütlenmelerini engelleyen bizzat Dogramacı olduğunu söylediler. Bana Türkiye'deki sol hakkında yazdıklarına çok şaşırdım. 'Türkiye'de solcular çok azdır ve kafalan çalışmaz. Onlan dinleme' diyordu. Halbuki ben onun aptal diye bahsettiği insanların pek çoğunu tanıyordum. Bana çok dürüstçe konuşuyorlardı ve yanlış bir tablo görmemi istemiyorlardı. Türkiye'deki akademik yaşantıyı iyice anlayabilmem için yardım ediyorlardı. Kendisine oe tür sorular yöneltmiştiniz? BAUER Sizin bana sorduğunuz gibi ben de ona ilk önce 'otonomi sizce nedir' diye sordum. Çünkü o dönemlerde Türkiye de adım adım demokrasiye geçmeye çalışıyordu. Ve hiçbir şey henüz bugünku kadar bile yerli yerine oturmamıştı. Türk toplumu ve toplumun yaşantısı yeniden düzenlenmeye çalışılıyordu. Aynı şey YÖK için de tartışılmaya başlanmıştı. Çünkü akademik sisteminiz de aynen demokrasiye benziyordu. Partiler, demokrasi nin gelmesi için çahşıyorlardı. Yasaklı liderler vardı. Onlar da demokrasinin 1402'likleri gibiydi. sistemlere göre yeri nedir? BAUER Bence YÖK çağdışıdır. Hemen ortadan kaldırılmalıdır. Bence demokratik ülkelerde bu tür akademik yaşamı güdümü altına alan kuruluşların yeri yoktur. Ben Türk şiirini, yazısını biliyor ve çok beğeniyorum. Bu yüzden sanatsal ve edebi alanda oldukça çağdaşsınız. Dünyada önemli bir yeriniz var bu alanlarda. Fakat bilim için aynı şeyi söy Yazmaya nasıl karar ver leyemeyeceğim. miştiniz? YÖK'ün yanhşlan nelerdir? BAUER Çünkü YÖK hakBAUER YÖK'ün diğer ünikında o kadar kötü şeyler duydum ki, yaşamını bilime adamış versiteler üzerinde diktatoryası bir kişi olarak rahatsızlık duy var. Bilimin tek bir kaynağın öndum. Bence hiçbir ülke YÖK gi görüleriyle ilerlemesi düşünülemez. Bilim tek bir yönde bi bir cezaya layık değildir. Uerleyemez. Başka bakış açılan da Neler yapılabUir? olmazsa ortaya cıkacak, tek tarafBAUER Bütün partiler ön lı bir şey olur. Diğer bir unsur; celik rejimde olmak üzere uzlaş üniversitelerin yönetimine öğreııma yapıp çözüm yolları üzerinde ciler kanştınlmamaktadır. Sonra anlaşmalıdır. Çunkü akademik hükümetin de etkilerine açık bir sisteminizin özerkleştirilmesi biraz kuruluş yok. Böyle bir sistem işda demokrasinizin gelişmesine leyemez. YÖK'ün Türkiye'de 21. yüzyıldan önce ortadan kaldınlabağh. YÖK'üd dünyadaki diğer cağını sanmıyorum." Safrakesesinden 500 taş SAMSUN (AA) Samsun Devlet Hastanesi'nde ameliyat edilen 50 yaşındaki Irfan Ertören'in safrakesesinden irili ufaklı 500 taş çıkanldı. Dr. Nizami Çelenk'in ameliyat ettiği Ertören 'Safrakesemin taşocağt gibi olduğunu öğrenince çok şaşırdım, çünkü yıllarca böbreklerim ağrıyor diye tedavi görüyordum' dedi. Ertören 'in eşi Ülkü Ertören ise, 'Şimdi sağhğma kavuştu, çok mutluyuz' diye konuştu. Sıddık Bilgin davası ANKARA (ANKA) öğretmen Sıddık Bilgin'i Bingöl'de işkenceyle öldürdüğü iddiasıyla suçlanan yüzbaşı Ali Şahin'in yargılanmasına devam edildi. Görgü tanığı olarak ifadesi alınan Selim Şahin, Sıddık Bilgin 'in ellerinin ve ayaklannın yerlerdeki kazıklara bağlı olduğu halde askerlerce ağaç sopalarla dövülduğünü ileri sürdü. Geleceğinbelirsizliğişuandayaşadıklansıkıntılardandahaçokkorkutuyor Avrupa Konseyi 'Dışkı dosyusı9 Ankara'da ANKARA (Cumhuriytt Bürosu) Mardin'in Cizre ilçesine bağlı Yeşilyurt köylülerine "insan pisliği" yedirildiği savıyla yargüanan Binbaşı Cafer Tayyar Çağlayan'm dava dosyası, Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesi'ne ulaştı. Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesi Yargıcı Keskin Kayhan, 200 sayfayı aşkın belgeden oluşan dava dosyasının Ankara Cumhuriyet Savcılığı kanalıyla 3 mayısta kendisine ulaştığını belirterek, dosyayı incelemeye başladığım, bugüne kadar dosyamn yarısının incelenmesini tamamladığını bildirdi. Sığınmacı ıımutsuzluk içinde Şimdi kamptarda bekliyorlar. Aslında neyi bekledikleri de bilinmiyor. Geri dönmeyi mi? Geri gönderilmeyi mi? Bir başka ülkeye sığınmayı mı? Türkiye'de mülteci olmayı mı? Tümü birbilmece. KADRİ GÜRSEL DİYARBAKIR 8 bin sıgınmacının bekletildiği Muş kampındayız. Kapıda gazetecileri karşılayan kalabalık peşmerge grubunda Ingilizce bilen biri var. Adı Hasan Sadi. Hemen soruyoruz: "Gelecekten ne bekliyorsnnoz?" Yanıt kısa: "Geleceğimizden korkuyoruz, ne olacağımızı bilmiyoruz" Diğer kamplarda da durum aynı. Konuştuğumuz hemen tüm sığınmacüar bugün yaşadıklan sıkıntılar kadar geleceklerinin belirsızJiğinden de söz ediyorlar. Hepsini gelecek korkusu sarmış, adeta gelecek şokuna girmişler. Iraklı Küıtlerle ilgili karar tasarısı STRASBOURG (AA) Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi dün kabul ettiği bir karar tasarısında Türkiye*den mültecilerle ilgili 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi'ne koymuş olduğu çekinceyi kaldırmasım istedi. ö t e yandan Türkiye, işkence ile mücadele etmek üzere Avrupa Konseyi bünyesinde oluşturulacak olan özd komisyona Fransa tarafmdan üye adayı gösterilen bir uzmana Türkiye hakkında önyargılı olduğu ve bölucu görüşleri desteklediği gerekçesiyle itiraz etti. Portekizü parlamenter Jose Bola tarafmdan kaleme alınan bir karar tasansında mültecilerle ilgili Cenevre Sözlesmesi'ne Türkiye ile birlikte ttalya'nın da koymuş olduğu çekincenin kaldırüması istenirken Avrupa Konseyi'ne üye ülkelere de MültecJer Yüksek Komiserliği'ni özellikle mali açıdan daha fazla destekleme çağrısında bulunuldu. Söz konusu karar tasarısı, öncelikle, Irak'tan kacarak Türkiye1 ye sığınan Kürt mültecileri öngörüyor. Bilindiği gibi Türkiye'nin Cenevre Sözlemesi'ne koyduğu çekincede Avrupa dışından gelen kişilerin mülteci kabul edilmeyecekleri belirtiliyordu. Türkiye, bu çekincesine dayanarak Kürtlere mülteci statüsü tammıyor. Evren Ankara'ya döndü DALAMAN (Cumhuriyet) Bayram tatilini Marmaris'te geçiren Cumhurbaşkanı Kenan Evren, dün özel bir uçakla Ankara'ya döndü. Yariında kızları, damatları ve torunları ile birlikte bayram öncesi Marmaris 'e gelen Kenan Evren, zamammn büyük bölümünü dinlenerek geçirdi. Bu arada Marmaris Kalesi restorasyonu ile yat limanı inşaatı hakkında da bilgi alan Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i Dalaman Havaalam'ndan Muğla Valisi Erol Çakır ve diğer ilgililer uğurladı. Fransız Genelkurmay Başkanı ANKARA (AA) Fransa Genelkurmay Başkanı Orgeneral Maurice Schnitt, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay'ın resmi davetlisi olarak özel uçakla dün Ankara'ya geldi. Genelkurmay Başkanı Schmitt'i Esenboğa Havaalanı'nda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay askeri törenle karşıladı. Konuk Genelkurmay Başkanı Schmitt, bugün Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay ve Milli Savunma Bakanı Safa Giray'ı ayrı ayrı ziyaret edecek. öte yandan Güney Kore Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Suh Dong'Yull'un, 1114 mayıs günleri arasmda Türkiye'ye ziyaret edeceği bildirildi. Belirsiz olan sadece gelecekleri değil. Aslında ortada tam bir niteleme karmaşası var. Basın kendileri için "sıgınmacı" nitelemesini kullanıyor, oysa henuz sığınmacı değiller. Resmi dilde "Irak'tan gelen koouklar" olarak adJandınLyorlar. Bu da onlan son derece rahatsız ediyor, bir an önce bu hukuki karmaşaya son verilmesini ve kendilerine "siyasi mülteci statüsü" tanınmasını istiyorlar. Havar adb peşmerge, "Blzim için şimdi ne oldugumuz, ne olacagımızdan daha onemli. Siyasi multecilerin sahip oldugu haklara sahip olmalıyız" diyor. Kamplarda iki türlü izlenim ediniliyor. Birincisi yaşama ilişkin, sorarak ve görerek edinilen izlenim. tkincisi ise insanların ruh hali. Bunu biraz da hissederek anlıyorsunuz. Muş ve Diyarbakır'daki afet konutlanna yerleştirilen Kürtler, Mardin Kızıltepe kampında çadırlarda yaşayan 16 bin kişiye kıyasla daha şanslılar. Muş'ta 8 bin, Diyarbakır'da 13 bin kişi kalıyor. Ancak çadır yerine beton konutlarda kalmanın getirdiği güçlük, yer darbğj oluyor. örneğin 70 metrekarelik 450 konuttan oluşan Diyarbakır kampında konut başına ortalama 30 kişi düşüyor. Kamplar tel örgü ile çevrili. Kamp sakinleri gerekli hallerde izin alarak kente inebiliyorlar. Bunun dışında kendilerine tarunan norraal izin süresi Diyarbakır'da ayda bir 5 saat, Muş'ta haftada bir gün sabahtan akşama kadar. Kürtler kaçarken yanlannda getirdikleri altın ve dövizı çoktan tüketmişler. Artık paralan yok, para kazanma olanakları da... Peşmergelerin en Cem, sosyalistlerin başkan vekili Haber Merkezi SHP Istanbul Milletvekili tsmail Cem, Avrupa Konseyi'ndeki sosyalist grubun başkan vekili seçildi. Karar, sosyalist grubun önceki gün Strasbourg'ta yapılan oturumda alındı. Avrupa Konseyi'nin en büyük siyasi grubu olan sosyalist grup, 23 üye ülkenin yüz on altı milletvekilinden oluşuyor. Grubun başkanlığını Alman milletvekili Karl Ahrens yapıyor. Sosyalist grubun yönetimi, sosyalist milletvekillerin Avrupa Konseyi'ndeki ortak yaklaşımlarını ve politikalannı yönlendiriyor. ÇANAKKALE (AA) Çanakkale, "E" Tıpi Cezaevi'nde bayramın birinci günü başlayan direnişin sona ermesinden sonra mahkumlann 14 mayıs anneler gününde açık görüşün iki gün olmasını istedikleri öğrenildi. Çanakkale Cumhuriyet Başsavcısı Ertem Türker, yaptığı açıklmada, koğuşlarm normale döndüğünü, bu nedenle yapılması düşünülen "operasyonun" enelendiğini bildirdi. Cezaevinde 38'i idam, 109'u ömürboyu hapse mahkum 36'sı tutuklu toplam 256 sol görüşlü siyasi tutuklu ve hükümlü bulunduğunu anlatan Türer, "Isyan sırasında bazı koğuşlarm camları kırıldı. Ranzaların bir kısmı tahrip oldu. Şu anda cezaevinde durum sakin" diye konuştu. Mitterrand'ın gezisinin ardından Veysi Barak gözaltında mı? Cezaevinde direniş ¥• çacafcJar Sığınmacı kampında çocuktar belırstzlıkten en çok pay alan kesim. (Fotoğraf: Fuat Kozluklu) çok canıru sıkan konulardan biri bu. Üretken Olmak istiyorlar. Muş kampında Serbest Ömer adlı peşmerge, Muş halkımn kendilerine yardım ettiğinden, esnafın kamptan gelenlere daha ucuza mal sattığından bahsettikten sonra sdzünü "fş olanaklanun sağlanmasına" getiriyor: "Çalışmak, para kazanmak istiyoruz. Bize bu olanaklar saglanmalı." Kamp sakinlerinin nüfusu hızla artıyor. Mardin Vali Yardıması Aiunet Nevruz'dan, Kızıltepe Kampı'mn açılmasından bu yana 670 bebeğin doğduğunu öğreniyoruz. Kamplarda doğurganlık hayli yüksek. Muş kampında peşmergeler kendilerine aile planlaması konusunda yardım yapümadığıru söylüyorlar. Doğan çocuklar kamplarda yaşamın sürdüğünün kanıtı, ama yeni yükleri beraberinde getiriyorlar. Zaten kamplarda çevreye şöyle bir göz atıldığında ilk göze çarpan şeylerden biri çocuk sayısı. Mardin Kızıltepe Kampırun 16 bine yaklasan nüfusunun 4548'i 05 yaş arası, 3588'i de 614 yaş arası cocuklardan oluşuyor. Çocuklar, içine düşülen belirsizlikten en çok payı alan kesim. Sığınmacılann bir diğer sıkıntısı da Irak'ta bıraktıkları aileleri hakkında bilgi alamamak. Bir bozgun havasında Türkiye"ye kaçtıklan için geride bıraktıkları aile fertlerinin başına gelenlerden habersizler. Sağlıklı haber boşluğunu ister istemez aslı astan belli olmayan söylentiler dolduruyor. Hem geride kalanlar hem de geri döne'nlerin akıbeti hakkında kaynağı belirsiz hikâyeler dolaşıyor ortahkta. örneğin PARİS/DİYARBAKIR (Cunhuriyet) Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın eşi Danielle Mitterrand'ın Türkiye'ye yaptığı gezinin yankılan kamuoyuna yeni yeni yansırken ziyaret sırasında Bayan Mitterrand'a eşlik eden basın mensuplanna tercümanlık yapan Veysi Barak'ın Türkiye'de gözaltma alındığı öne sürüldü. kampta yaygın inaruş, geriye dönertlerin Irak'ın güneyine sürüldükleri ve toplama kamplanna kapatıldıklan yolunda. Muhammed adındaki peşmerge, ailesini geride bıraktığı için ikinci adım saklayarak (Kürtlerin soyadı yok, babalanmn adları, Diyarbakır Valisi Cengiz Bulut, soyadı yerine kullanılıyor) "29 eyliilde gelDiyarbakır Üniversitesi öğrenciledim, ailemden şimdiye kadar hiç bilgi alarinden Veysi Barak'ın gözaltma madım. Kardeşim, kızım, çocuklanm, daalınmasıyla ilgili Cumhuriyet'in yınun oglu hepsi orada kaldı, başlanna ne sorusunu yanıtlarken "Bayan Mitgeldi, bilmiyorum" diyor. terrand'ın ne geldiği, ne yörede Şimdi kamplarda bekliyorlar. Aslında bulnndugu, ne de daha sonra herneyi bekledikleri de bilinmiyor. Geri dönhangi bir gözaltma alınma olmoşmeyi mi? Geri gönderilmeyi mi? Bir baş j tur. Adı geçen kişinin de gözaltaka ülkeye sığınmayı mı? Türkiye'de siyasi na alındığını duymadım. Ancak mülteci olmayı mı? Tam bir bilmece. Bibaşka bir olayla ilgili olarak başlinmezlerin ağır yükü kamptakilerin ruh ka kişiler gözaltma alıamış halini belirliyor. olabilir dedi. İki dergi ve 1 kitaba toplatma tstanbul Haber Servisi "Hedef" Dergisi'nin son sayısı ile "1 Mayıs özel sayısı" ve "Proletarya Diktatörlüğü'nün Tarihsel Deneyimleri" adlı kitap toplatıldı. Şimdiye kadar çıkan 4 sayısı da toplatüan dergi hakkında DGM hakimi Fikret Uluç tarafmdan verilen toplatma kararında, son sayıda yer alan, "Perestroyka" ve "Kitle katliamına hazırlanıyorlar" başlıkh yazılarda, "bölücülük propagandası yapıldığı" öne sürüldü. Öte yandan Çin'de "Renmin Ribao" (Halk Gazetesi) adlı gazetede yayımlanan ve tsmail Yarkın tarafmdan Türkçeye çevrilen "Proleterya Diktatörlüğü'nün Tarihsel Deneyimleri" adlı kitap toplatıldı. Batıu Gazetecilere sınırlama yok \abanoilara 'kamp' vizesi Iraklı Kürt sığınmacılann kamplarını ziyaret etmek isteyen yabancılardan vize istenecek. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi İnal Batu, vize karanna, yabancı ziyaretçilerin bölgedeki Türk vatandaşı azınlıklarla ilgilenmelerinin etkisi bulunmadığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı Söztüsü Büyükelçi İnal Batu, peşmerge kamplarını ziyaret etmek isteyen yabancılardan vize isteneceğini doğrulayarak, "Ancak yabancı gazetedler için serbestlik süniyor" dedi. Batu, "Vize karan"na yabancı ziyaretçilerin bolgedeki Türk vatandaşı azınlıklarla ilgilenmelerinin etki etmediğini kaydetti. İnal Batu, Dışişleri BakanlığYnın 10 nisan günü Ankara'dakı bütün büyükelçiliklere ve yabancı misyon temsilciliklerine bir " n o t a " göndererek, peşmerge kamplanna yapılacak ziyaretlerin sırurlandırıldığını bildirdiğini doğruladı. Basında yapılan "Sınırlandırmaya Fransa Cumhurbaşkanı Mitterand'ın eşi Daniella Mitterand'ın son gezisi neden oldu" şeklindeki haberlerin doğruyu yansıtmadığını ve Fransa nezdinde bir girişımleri bulunmadığını ifade eden Batu, Cumhuriyet'e şu açıklamayı yaptı: "Yabana ziyarelçUer, kamplan ziyaret edip şartlan gördükten soora ycrd yönetidlerimize hakarete kadar varan açıklamalarda bulnndalar. Kamplara hiçbir > ardım yapmadıklan gibi konuvu istismar ettiler. Dışişleri Bakanlığı olarak da büyükelçiliklere bir nota göndererek bundan sonra bazı şartlar aranacağını bildirdik." Dışişleri BakanlığTnın büyükelçiliklere gonderdiği "nota"da yeralan "aranacak sartlar"ın doğru olduğunu kaydeden Batu, "İzin aima koşullannın hepsi doğru. Yani yardım vermesi söz konusu ülke ve kuruluşlara izin verilecektir. Veya bu mültecilerin bir kısmını aimak amacıyla yapılan ziyaretlere izin verilecektir. Aynca ziyaretler için 4 hafta önceden müracaat edilraesi gerekecektir" diye konuştu. rarla hiçbir Ugisi yoktur" diye yanıtladı. Dışişleri Bakanlığı 'ndan Ankara'daki büyükelçilik ve yabancı misyon temsilciliklerine gönderilen notada, peşmerge kamplarını ziyaret etmek isteyen bütün yabancıların önceden izin almalan gerektiği belirtilmişti. Notada aynca, bölgeye şimdiye kadar yapılan ziyaretlerden Türk hükümetinin ve yerel yöneticilerin rahatsızlık duyduklan ifade edilerek, bundan sonra Iraklılara yardımda bulunacak ziyaretçilere izin verilebileceği kaydedilmişti. CEM MUZIK YXPTSA ÖSS sonuçlan mayıs sonunda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ÖSS sonuçlarımn mayıs ayının sonunda açıklanması için çalışmalar devam ediyor. Sınav sonuçlan bu yıl da Gazeteciler Cemiyeti'nin çıkaracağı özel bir gazeteyle açıklanacak. 16 nisanda yapılan sınava 691 bin 663 aday katıldı. önceki yıllarda yapılan ÖSS'yi kazandıkları için 132 bin 686 aday bu yılki ÖSS'ye girmeden direkt ikinci basamak sınavı olan ÖYS'ye girecekler. ÖSS incelemeleri sırasında 105 taban puanm üzerinde puan tutturan tüm adaylar ikinci basamak sınavına çağnlacaklar. Öte yandan DYP Genel Başkan Yardıması Mehmet Dülger, Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın eşi Bayan Mitterrand'ın güneydoğu bölgesindeki mülteci kamplanna yaptığı ziyaret sırasındaki tutumunu eleştirdi. Mehmet Dülger, "Bayan Mitterrand'ın mülteci kamplannı adeta müfettiş gibi gezmesini rencide edici bulduk." Mehmet Dülger DYP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın Bir gazetede yer alan "Gazete toplantısında Bayan Mitterrand'cilere de sınırlama getirildi" şek ın, Bulgaristan ve Yunanistan'dalindeki ifadenin " y a n l ı ş ki Türklere yapılan baskılara ses terciime"den kaynaklandığını sa çıkarmazken, Türkiye'deki mülvunan Batu, "Gazeleciler için ser tecilerin sorunlanyla ilgilenmesibestlik süniyor" dedi. nin çelişkili olduğunu savundu. Batu, "Vize kararı alınmasın Dülger, mülteci kamplannı gezme da ziyaretçilerin bölgedeki Türk konusunun Dışişleri Bakanlığı'vatandaşı azınlıklan da günderae nca izne bağlanmasını "geç ama getirmesinin payı var mı" şeklin yerinde bir karar" olarak değerdeki soruyu da "Hayır, alınan ka. lendirdiklerini söyledi. 1. Baskısı tükenen kasetimizin 2.Baskısı tüm plakye kasetçilerde Siparişlerinizi bekliyoruz... CEM MÜZİK YAPIM IMÇ 5B)ok No 5211 Unkapan./IST Te) 5125438 <^İt Cem Reblam DÜZELTME • Özal'ın basın açıklamaları Başbakan Turgut özal'ın tatilde bulunduğu Antalya'da fikir ve basın özgürlüğüyle yaptığı ilginç açıklamalar haberin özetlenmesi nedeniyle dünkü gazetemizde tam olarak yer alamadı. Özal'ın Şeker Bayramı'nın üçüncü günü yayımlanan Bayram gazetesinde yer alan sözleri şöyle: • Basın hürriyeti olmayan yerde demokrasi olmaz. • İnsanların hürriyeti diğer insanların hürriyetine dokunduğu an, sınır burada biter. Türkiye daha açık bir toplum olmaya mecburdur. Ülkede fikir, din ve vicdan hürriyeti, serbest düşünce tam anlamıyla olmalıdır. • Teşebbüs hürriyetine de aynı sekilde önem verilmelidir. Batı'daki bütün sistemler rekabete dayalı pazar ekonomisidir. • Bizde ise yanlış anlaşılan bir şey var. Meseleyi bizim karşımızda olan bazı siyasi partiler ters görüyor. Batı, diyorlar. Ortak Pazar'a girmeyiz, diyorlar. Ama meseleye ters bakıyorlar. Batı'daki sosyalist partiler serbest pazar ekonomisini destekliyorlar. Onlann demokrasi anlayışı sosyal meselelerdir. Bizdekiler ise sosyalizmin demokrasi anlayışını Demirperde ülkelerinin sosyalizmi ile karıştırıyorlar. • (1 Mayıs olaylarmda yaralanan gazeteciler için) Artik sizler de tekvandojudo öğrenin. Kendinizi savunmasını bilin. SIMTEL PAZARLAMA A.Ş. ELEMANLAR ARIYOR Şirketimiz Antalya Bölge Müdürlüğü'nde görevlendirilmek üzere, yüksekokul mezunu, askertiğini yapmış, 30 yaşını aşmamış Satış Elemanları aranmaktadır. Başvuruların şahsen aşağıdaki adrese yapılması rica olunur. AORES: SİMTEL PAZARLAMA A.Ş. Abdi İpekçi Cad. No: 53/A ANTALYA ROMANVE YAZARLIK ONURU Samim Kocagöz 2000 lira (KDV içinde) Çağdas Yaymlart Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğlulstanbul Niifus cüzdanımı kaybettim. Hlikümsüzdür. NtHA T CANİK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear