28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel Sağhk Bakanhğı Atiağa'dan habersiz H A K A N KARA İZMtR Aliağa Termik Santralı konusunda Sağlık BakankğVna yapıian başvuruya yamt geldi. Sağlık Bakanhğı'mn yanıtında terraik santral yapımı ile ilgili olarak kendilerine herhangi bir başvuruda bulunulmadığı belirtildi. Hukukçular, Bakanlar Kurulu kararnamesinde terraik santralın kurulacağı yerin kararnamenin ekindeki krokide gösterildiğini belirterek, "Oysa termik santralın kurulacağı yer yasaya göre Sağlık Bakanlığı tarafından onaylauır. Uygulama yasaya aylun" dediler. Kasım ayında Sağlık Bakanbğı'na dilekçe göndererek, Aliağa Gencelli'de kurulması planlanan termik santral için bakanlığa başvunıda bulunulup bulunulmadığı konusunda bilgi isteyen Avukat Noyan Özkan'a, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yazılı bir yanıt gönderildi. Dilekçeye verilen yanıtta şöyle denildi: "Söı konusu yerde termik santral yapımı ile ilgili olarak bakanlığımıza herhangi bir muracaatta buJınıulmamıştır. Ancak basından edinilen bilgiler ışıgında, konu bilgi için Başbakanlıga, gereği için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlıgı'na, Başbakanlık Çevre Mustesariığı'na, İzmir Valiligi'ne intikal ettiriimiştir." Sahıbı Cumhurıvet Maıbaacıhk ve Gazetecılık Turk \nonim ^ırketı adına N«dir Nadi # Genel "ıa\ın Muduru Hısan Ctraal. Muessese Muduru Fraınf Lşakllgll, >azı lşlcri Viuduru O k » Gonensın 0 Habcr Mernezı Mucfuru \»lçın B«ttr. Savfa Duzenı >onetmenı Alı 4of, % Temsıiakr <\NKARA Mımel Tıo. IZ.M1R Hikmri Çrinkıja. lç Polıuka Otal Bcgiugıç, f>.i Haberier Eifıın B«la, Ekonomı leaçn Iurtum, !; Scndıka. Ş a k m Krtroo. KüJtUr Otal l'sfcr. Efcum O1M5 Ş«>tea. Haber \ra$tınna Lsıatt Bcriuıı. Yurt Haberlen Necdel D o £ u , Spor Dançmanı \bduludir Yocrinun. D\n Yaslar k t m n Çahşku, Vaşurma Şafeuı Mpa>, Dıizctortr AbduAalı \*na. 0 Kooniınaıor Ahnıct Komfauı, A Malj Ijler Eroi Eıtnt, # Muhasebe Bnfent * M T # BmçePlanlama S n p Osm«ııt)t5fo)()u 0 Rcidam Arr Toru. • Ek YayuıJar Httrt Akyol 9 Idarr HocMn GOTET. # lşlnme Ondcr Çrfft. • Bügılşlnn Naü tml. 0 Pmond: St*»t Bostuaothı. Bason ve Kım/ı Cumhun« Maıbaacılık * Oueuolık TAŞ. Tılrk Ocafc Cad 39 '41 t «334 la PK 246tsunbul Td 512 0? 05 (20 hau Teta 22H6 Fax. (I) 526 60 72 0 Bunlar U k n Zıva Ookilp Blv Inkılap S. No 19 4 Td 133 11 414^. Tekx 42344 FUL (4) 133 05 6< 9 l a n r H Zıya BJı 1352 S2/3. Td 13 12 30, Tüoı 52359 Fax 151) 19 53 » 9 Vfcua: Inömı Cad 1I9S "*J 1 Kaı 1. Td 19 37 52 (4 h»), Teta. 62155. Faj pl) 19 37 52 TAKVİM: 7 ARALIK 1989 tmsak: 5.36 Güneş: 7.08 Öğle: 12.00 Ikindi: 14.21 Akşam 16.42 Yatsı 18.08 Nehirlerden zehir akıyor İDİL GÜRSEL ANKARA Kanalizasyonlann, sanayi ve tarımsal atıkların hiçbir antıma tabi tutulmadan nehirlere akıtılması nedeniyle, Turkiye'deki nehirlerin çoğu kirleticiler açısından "tehlike sınıriarTıu önemli ölçude aştı. Türkiye Çevre Sorunlan Vakfının "Türkiyç'nin Çevre Sornntan" adlı raporuna göre ülkemizdeki akarsulann hiçbirinde bilimsel düzeyde mikro kirletici (ağır metaller, pestisidler) ölçümleri yapıimıyor. Raporda, nehirlerin kirlenme nedenleri ve durumlan şöyle belirtiliyor: Nıluter Çap ^ Porsuk Çayı l i ANKARA Türkiye Çevre Sorunları Vakfı'nın raporunagöre nehirlerin çoğunda kirlilik tehlikesınırlannı aşiı \felidedeoğlu ameliyat oldu • Haber Servisi Yazanmız Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, dün akşam Amerikan Hastanesi'ne kaldınlarak bir kasık fıtığı ameliyatı geçirdi. Velidedeoğlu'nun ameliyatının başanlı geçtiği bildirildi. Hocamıza geçmiş olsun diyor, ivedilikle sağlığına kavuşmasını diliyoruz. Türkiye Çevre Sorunlan Vakfı'nın "Türkiye'nin Çevre Sorunlan" adlı raporuna göre akarsularda bilimsel mikro kirletici ölçümleri yapılmıyor. ISKENDERUN artmaktadır. Meriç Nehri, Edirne çıkışında yapıian ölçümlere göre Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği uyannca çok kirli su (dördüncü sınıf) kategorisine girmektedir. Ergene Nehri: Ergene Nehri, kendisine dökülen dere ve çayların yanı sıra doğuda Çerkezköy, batıda Uzunköprii, kuzeyde Kırklareli, güneyde ise Kozyörük gibi yerleşim merkezlerinin evsel ve endüstriyel atıklanyla kirlenmektedir. Kirlilik oluşturan sanayi dalları genelde gıda ve tekstildir, sanayi tesislerinin hemen hiçbirinde arıima yoktur. NUüfer Çayı: Nilüfer Çayı'ndaki kirlenmeye bölgedeki irili ufaklı sanayi tesisleri iie Bursa Organize Sanaji Bölgesi'nin ve kentsel yerleşim bölgelerinin atık suları neden olmaktadır. Bursa'mn kanalizasyonu yedi noktadan açık kanallarla Nilüfer Çayı'na akmaktadır. Bu kanallara çesitli sanayi kunıluşlan da atık sulannı ve çöplerini boşaltmaktadır. Kanallar ve yan dereler organik kirlenmenin yanı sıra sanayiden kaynaklanan ağır metalleri de içerir. Raporda, bu yıl içinde Gediz Nehri'nde görülen toplu balık ölümlerinin, bölgedeki kirlenmenin en belirgin göstergesi olduğu anlatıldı. Susnrhık Çayı: Bu çayı kirleten en önemli kaynak, atıksularını çaya veren Bigadiç Boraks Maden Işietmeleri'dir. Çayda ölçülen değerler, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği'nden bora karşı hassas bitkilerin sulanması için verilen kriterin çok üzerindedir. lenmesinde rol oynamaktadır. Büyük Menderes Nehri'nin sağ sahilinde gelişmekte olan sanayi ve yerleşim merkezlerinin atıksuları, drenaj sulanyla nehre geri dönen tarımsal mücadele ilaçları ve SarayköyKızıldere ve GermencikÖmerbeyli'de açılan jeotermal kuyulann atıklan Büyuk Menderesin kirlenmesine yol açmaktadır. En kirletici kaynak Porsuk Çayı: Havzadaki en önemli kirletici kaynaklar, Kütalıya ve Eskişehir'in evsel ve atık sulan, Kütahya ve Eskişehir'deki mezbahalann atık sulan, Kütahya'daki azot, şeker, magnezit fabrikaları, Seyit ömer Termik Santralı, Eskişehir'deki Sümerbank Tekstil ve şeker fabrikalan, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi, Eskişehir Lokomotif Sanayü'nin endüstriyel atıklandır. Zirve gemisi IstanbulVla • İSTANBUL (AA) ABD lideri George Bush iie Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un Malta açıklarında tarihi buluşmasına sahne olan "Maksim Gorki" adlı yolcu gemisi Istanbul'a geldi. Dün Karaköy yolcu salonu önünde demirleyen Maksim Gorki gemisinin, yarın akşam saat 24.00'te ıstanbul'dan ayrılarak Odesa Limanı'na hareket edeceği bildirildi. Çok kirli su Meriç Nehri: Ergene"nin kavuşma noktasının kuzeyinde Lalapaşa ve Meriç ilçeleri ile Edirne'nin evsel atıklannı alan Meriç Nehri, daha sonra Meriç Tekstil, Meriç Dokuma, Akiteks, Kartaltepe Mensucat gibi sanayi tesislerinin atıklannı da almakta ve kirliliği Manisa'nın atık sulan Gediz Nebri: 1989 yılı içinde Gediz Nehri'nde görülen toplu balık ölümleri, havzadaki kirlenmenin en belirgin göstergesidir. Nehre, evsel atık sular, endüstriyel Bazıları genç sever. Genç erkekler, kendilerinden daha yaşlı ve mesleklerinde başarılı kadınlann konumunu ilgi çekici ve hayranlık uyandırıcı buluyorlar. Erkeğin kadından daha yaşlı olduğu bir ilişkide ise erkek, eşinin kendisiyle rekabet etmesine, mevki sahibi olup daha çok para kazanmasına tahammül edemiyor. Dış Haberler Servisi Viyana'da yaşayan sosyolog Ursnla Richter'in daha yaşlı kadınlarla daha genç erkekler arasındaki iliskileri ve evlilikleri konu alan "Daha genç bir erkegi sevmek. Kadınlar için yeni bir ilişkj olanagı" adlı kitabı Federal Almanya'da büyük yankı uyandırdı. Konuyla ilgili Alman haftalık "Der Spiegel" Dergisi'nde yayımlanan haberde kendilerinden daha genç erkeklerle evlenen kadınlann sayısında gerçekten de önemli bir artış olduğuna dikkat çekiliyor. Federal Almanya'daki evli çiftlerin yüzde I7'sinde kadın, erkekten daha yaşlı. Bundan on yıl önce bu oran yüzde 13'tü. Evli olmaksızm birlikte yaşayanlar arasında ise bu oranın çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor. atıksular ve sulamadan dönen sular karışmaktadır. Manisa'nın mevcut kullanılmış tüm atık sulan DSt tahliye kanallarıyla Gediz'e boşaltılmaktadır. Kirlenmenin özelükle fenolik maddeler, siyanür yağ ve gres, organik maddeler açısından fazla olduğu anlaşılmaktadır. Küçük Menderes ve Büyük Menderes havzalan: Küçük Menderes havzası içinde bulunmakla Yeşilırmak: Yaz aylannda Yeşiberaber buraya değil, doğrudan lırmak ve kollannda bor, deterjan, Izmit Körfezi'ne boşalan çok sa arsenik, gres ve kimyasal oksijen yıda küçük dere, bu körfezin kir değerleri sık sık izin verilen sınırları aşmaktadır. Seyhan ve Ceyhan havzalan: Adana'mn kanalizasyonu, yörenin endüstri atıklan, sıtma savaşında kullanılan ilaç atıklan nehrin kirlenmesine neden olmaktadır. Bölgede balıkçılık gerilemiştir. Turizmciye ücretsiz arsa • NEVŞEHtR (Cumhuriyet) Nevşehir'in Ürgüp ilçesine bağlı Karhk köyü yakınlarında Erken Roma dönemine ait yerleşim merkezinin bulunmasından sonra toplanan Karhk köyü ihtiyar heyeti, doğayı bozmadan turistik tesis yapmak isteyen herkese ücretsiz arsa vermeyi kararlaştırdı. Karhk köyü muhtan Fevzi Can, büyük bir turizm potansiyeline sahip olduğu haJde gerekli araştırma yapılmadığı için turizmden nasibini alamayan Karhk köyünün turizm konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla bu kararı aldıklarını söyledi. Sağhk sigortası ile tedaviye zamgelecek Hazırlık 90 sonuna Kirlilik için 21. yüzyıl projesi ÖMER YUKTSEVEN DENİZLİ Hızlı sanayileşme, çarpık kentleşme, yaşamsal tehlike oluşturan hava ve çevre kirliliği ile ulaşım sorunlan yüzünden Denizli'nin yerleşün düzeninin değiştirilmesine karar verildı. Belediyenin, " 2 1 . yiizyılın projesi" olarak gördüğü yeni yapılanma için gerekli imar planlannın hazırlanmasına başlandı. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte hızlı nüfus amşının yarattığı sorunlar üzerine yerleşiın merkezinin değiştirilmesi, Denizli Belediyesi'nce tek çıkar yol olarak görüldU. Belediye Başkanı Ali Mariffl, "çagdas bir kent yarelmayı hedeflediklerini" belinti. Denizli'nin geleceği açısından yeniden yapılanmarun zorunlu olduğunu anlatan Başkan Marim, yerleşim merkezinin guney ve batı yönlerinde kaydırılacağını ifade ederek şu açıklamayı yaptı: "Bu oldukça zor bir iş, ancak başarmak zorundayız. Çünkü giderek büyüyen sonınlanyla Denizli, 2000 yılında yaşanması güç bir kent haline geiecek. Bu nedenle 50 yıl sonrasının 1.5 milyonluk Denizlisi'ni göz önüne alarak 1/25 binlik imar planlannı bazırlamaya başladık. Çalışmalar onumüzdeki yıl tamamlanacak ve kademeli bir sekiide uygulamaya konulacak." Yeni imar planlannda, sanayi ve konut alanlarının yeniden belirlendiğini, ulaşım planının ele alındığını ve doğanın korunmasına büyük önem verildiğini kaydeden Ali Marim, daha sonra şunları söyledi: ANKARA (Curahuriyet Burosn) Sağlık Bakanlığı'nm, devlet hastanelerindeki tetkik, tahlil, müdahale, ameliyat ve tedavi ücretlerinin universite hastaneleri düzeyine yükseltilmesi için çalışmalar yaptığı bildiriliyor. Yeni fiyatlann, Genei Sağlık Sigortası'nın uygulamaya başlamasmdan sonra duşunulen artışlann yüzde 100'den yüzde 900'e varan oranda artabileceği kaydediliyor. Ancak, genel sağlık sigortasının Bakanlar Kunılu'na bile sunulmadığı, bu nedenle böyle bir rammın ancak 1990 sonlarına doğru gerçekleşebileceği kaydediliyor. AA ve ANKA Ajanslarının dun devlet hastanelerinin tedavi ve tetkik ücretlerine zam yapılacağı haberleri, Sağlık Bakanlığı"nı telaşlandırdı. ANKA "zamnun yüzde 40 ile yüzde 900 oranlannda yapümasının" kararlaştınldığını açıklarken, yurtdışında bulunan Sağlık Bakanı Halil Şıvgm'a atfen, "Türkiye'deki lüm hastanelerin muayene >e ledavi ücretlerini aynı düzeve getirerek. tek fiyat uygulamasjnı başlatıyoraz" sözlerine yer verdi. .\A da, yeni fiyat listesinin Sağlık Bakanı Halil Şıvgın'ın onayını beklediğini bildirdi. Iki ajansın haberlerine göre, açık kalp ve organ nakli ameliyatlan, universite hasıanelerinin fıyatı olan 1.5 milyon liraya çıkacak. Devlet hastanelerindeki bu fiyat haJen 750 bin lira olarak uygulanıyor. Polikilinikte yapıian cerrahi müdahalelerin yüzde 100400, fizik tedavinin yuzde 300, röntgenin yüzde 300400, bilgisayarlı tomografinin uaetlerinin de yüzde 300 dolayında artış sağlayacağı belirtiliyor. Satranç şampiyonası • Kültür Servisi Israil'in Hayfa kentinde düzenlenen A\Tupa Satranç Şampiyonası Sovyetler Birliği'nin birinciliğiyle sonuçlandı. 28 Avrupa ülkesi takımının katıldığı turnuvada Türkiye 27 puanla 18. oldu. 23 kasım3 aralık tarihleri arasında yapıian turnuvada SSCB takımı 36 puanla birinciliği kazanırken, ikinci olan Yugoslavya 33, üçüncü F.Almanya takımı ise 31.5 puan aldı. Sertaç Dalkıran'ın kaptanı olduğu Türk ekibinde Türhan Yılmaz, Feridun Öney, Suat Soylu, Ali Ipek, Ilhan Onat, Hür Yasin ve Murat Pamuk yer aldı. Ünlti çiftler Bu konuda pek çok ünlü örnek de vermek mümkün. 27 yaşındaki Amerikalı aktör Tom Cruise kendisi gibi film yıldızı olan kansı Mimi Rogers'tan sekiz yaş daha küçük. 50 yaşındaki rock şarkıcısı Tina Turner ile sevgilisi Erwin Bach arasında 17 yaş var. Film yıldızı L'rsula Andress ise bu konuda adeta bir rekor kıracağa benziyor. Ursula Andress, 23 yaşındaki sevgilisi Fausto Fagone'den tam 30 yaş daha buytik. Başından pek çok evlilik geçmiş olan menekşe gözlü Elizabeth Taylor da kendisinden tam 20 yaş küçük olan 37 yaşındaki Larry Fortensky ile uzun bir süredir birlikte yaşıyor. Daha az ünlü çiftler ise Ursula Richter'in yaptığı araştırmaya göre fazla dikkat çekmemeyi tercih ediyor. Çünku kadının erkekten daha yaşlı olması halen toplumsal kurallara "aykın". 12 yıl boyunca kendisinden 13 yaş daha küçük olan bir erkekle birükte yaşamış olan Richter de "Kadının biıiikteliğe katkısı, daha yaslı erkeğin yıllardan bu yana gençliğe alternatif olarak sunduğu şeyle Gürültüye karşı yürüyüş • İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Anakent Belediyesi'nce sürdürülen "Insana Saygı, Gürültüye Son" kampanyası çerçevesinde sessiz yürüyüş düzenlendi. Bugün, saat 12.00'de Anakent Belediyesi önünden başlayacak yürüyüş, Külturpark'ın Basmane Kapısı'nda son bulacak. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Anakent Belediye Başkanı Yüksel Çakmur, "Gürültü ile mücadele için bir kampanya başlattık. Bu kampanyanın başarıya ulaşması için halkın desteğine gereksinmemiz var'" dedi. 53 yaşındaki Ursula Andress'in sevgilisi Fausto Fagone, itnlu sinema oyancuSBiMİan 30 yaş kiiftk. KÜLTÜR ŞÛRASI Aziz Nesin: Külttir politîkası yazılı olmalı ANKARA (Cumhnriyet Burosu) İHD, NÜSHED, TMMOB, BİLAR gibi demokratik kitle örgütlerinin çağnlmadığı 2. Kültur Şurası dun sunulan bildirilerle devam etti. Şurada Türkiye Yazarlar Sendikası adına konuşan Aziz Nesin, "İster Türklslam sentezine ister başka gönişlere uygun olsun, Kültiir Bakanlığı'nm yazılı bir kultiir politikası saptaması" gerektiğini söyledi. Nesin, "ulusal kültur" üzerine yaptığı konuşmada, Türk kültürünün dışa açılımı konusunda "bütüncül" bir tutum izlenmesi göruşünü ortaya koydu. Nesin şura da sadece Türk kültürünün ele alınmasını da eleştirerek, "Türk kültürii, bugıinkü Türkiye"nin en büyük ve en yaygın kültünıdür ama, Türkiye'nin bıitün kültürii degildir. Nitekim, bu bakanlıgın adı da Türkiye Ctımhuriyeti Kültur Bakanlığı olup Turk Kültürii Bakanlığı degildir" diye konustu. Ülkemizde, Türk kültürüne ait olmayan eserlerin yok edildiğini belirten Nesin, yer adlarının Türkçeleştirilmesini deeleştirdi. özdeş: Bilgi ve iktidar. Bunnn içiıı de küçümseniyor" diyor. Fransız şarbcı Edith Piaf'ın, 1962 yılında kendisinden 20 yaş küçük bir erkekle evlenebilmek için büyük bir cesaret göstermesi gerekiyordu. Piaf, "Bizi neyin beklediğini çok iyi biliyordum: BirskaDdal"diyordu. 1989 yılında, dunım bundan daha farklı değil. Böyle bir işe kalkışan pek çok kadın ve erkek yoğun bir muhalefetle karşılaşıyor, çevrelerinden dışlanıyorlar. Kendilerine hükmeden, "aptal" muamelesi yapan ve en küçuk sorunlan bile tartışmaya dönüştüren kocalanndan boşanıp özgıirluğü seçen kadınlar, genç er dınlar, çoğu durumda ailelerinin de tepkisiyle karşılaşıyorlar. Anne babalar, çocuklarının çüdırmış otduğunu düşünüyor ya da onlan iyi eğitemedikleri telaşma kapıhyorlar. Ama Uişkinin süreklilik kazanmasıyia birlikte, çiftlerin kendilerine olan güveni de artıyor. Geleceğe yönelik kaygılar ise özelükle kadınlan umutsuzlandınyor. 45 yaşındaki bir iç mimar hanım, şöyle bir hesap yapıyor: "Ben 60'ıma geldiğimde, Franz'ım 45 yasında olacak. Bu dıırum beni dehşete düşunıyor". Sevgilisi ise yaş tartışması sürekli gündeme getirilmediği takdirde, buAilenin tepkisi nun bir sorun yaratmayacağı göDaha genç bir erkeği seçen ka rüşünde. keklerle daha sonınsuz ve eğlenceli bir Uişki yaşıyorlar. Eğitim ve kültur düzeyinden bağımsız olarak ilişkideki daha yaşlı erkekler, eşlerinin kendileriyle rekabet etmelerine, mevki sahibi olup daha çok para kazanmalanna tahamnül edemiyorlar. Daha genç erkekler ise kendilerinden daha yaşlı ve mesleklerinde başarılı kadınlann konumunu ilgi çekici ve hayranlık uyandıncı buluyorlar. Psikanalizci Hans Jochen Vogel de bu ilişki biçimiyie "Taraflann mevcBt açıklannı kapatma yoluna gittiklerini" belirtiyor. Daha genç bir erkek tarafından özenle bakılan, sevilen yaşlı kadın imajı, günlük yaşantımızda pek sık rastlanılmayan bir olay. Bu nedenle, yaşlandıklannda, kendilerinden daha genç erkeğin yanlarında kalacağı düşüncesi, pek çok kadına gerçekçi gelmiyor. Ancak birçok zorluğa rağmen, bu "tipik olmayan" ilişkilerin uzun süre dayanabilmesinin sosyolog Richter'e göre basit bir nedeni var: "Normal" yaş farkı dikkate ahnmaksızın kunılan bu ilişkilerde, krizler ilişkinin ta başında ortaya çıkıyor. Bunlar aşıldığı takdirde, birlikte yaşamak alışılageüniş ilişkilerden daha uyunılu bir şekilde gerçekleşiyor. "Denizli birinci derece deprem bölgesi. Şu anki yerleşim bölgesi kınk fay hattı üzerinde. Bu, iıısanlanmız için ayn bir tehlike. Yeni yerieşim bölgesinde bu tehlike daha az. Tahminlerimize göre, Denizli'nin yeni yerleşim bölgesine kaydınlması çalısmalan 810 yıl sürecek. Bunu hızlandırmak için belediye olarak altyapı çalışmaiannı bemen tamamlayacagız. Doğayı korumak için de yeşil kuşak projesitıi getireceğiz. Mevcut yerleşim merkezinin ıslahııu ise ikinci planda ele alacağız. Bu çalışmalara da, yerleşim bölgeleri iie iç içe olan sanayi kuruluşlannı kent dışına çıkarmakla başlayacağız." Dedektiflîğe ısınma turları İstanbul Pangaltı'da dedektiflik bürosu açan Oktan Eryetkin, "Kimi karısını, kimi kocasını takip ettirmek istiyor. Ya da kızını evlendirecek biri damat adayının geçmişini öğrenmek istiyor. Bunlar basit konular. Çerez gibi" diyor. CEM HAMULOĞLU Küçuk ilanlar sayfasındaki "Sstılık Eşya" sütunları arasına sıkışmış olan "dedektif" sözcüğü oldukça ilginçti. Ardından gelen "Özel büromuzda ogrenmek, araştırmak istediginiz her konuda profesyonelce hizmet verilir. Ciddiyel, sır saklama prensibimizdir" sözleri ise ilandaki telefon numarasını aranmaya değer kıhyordu. Ama telefondaki kalın sesli "dedektif'in Pangaltı'daki bürosu gerçek bir hayal kırıklığına yol açıyor. Çünku "dedektif" film ve romanlardaki prototipine hiç uymuyor. Lacivert takım elbiseli "dedektif" alışıldığı gibi sakalları uzamış, koltuk altındaki silahıyla masasına ayaklarını uzatmış, yorgun ve gunün her saati "whisky" kokan birisi değil. Üstelik ortalıkta "sexy" yardımcısı da gözukmuyor. Amerikan filmlerındeki imgeleri bir yana bırakıp Turkiye'ye dönülduğünde ise beklentiler karşdığını hemen buluyor. Çunkü "dedektif" önceden de tahmin edilebileceği gibi emekli MİT mensubu. MİT'in "dedektiflik" ile ilişkisini ise şöyle açıklıyor: yük yararlan oiacağı kanaatindeyim. Bugün güvenlik leşkilatımız elinden geldiği kadar çalışıyor. Ama fazla detaya inemediği konular da olabiliyor ve vatandaşlar bazen haklannın yeteri kadar aranmadığı endişesini taşıyor. 'Ben hakkjmı çok daha detayh araştırmak istiyorum' diyor. Burada dedektiflik bürolan devreye girmeli. Bu, bir hastanın devlet hastanesindeki rauayene ile yetinmeyip özel bir muayenehaneye gitmesine benziyor." Yaklaşık 1 aydır ilanlarmın çıktığını soyleyen Eryetkin şimdilik "ısınma turian" yaptığını belirterek "Yasamız çıkmadan tam anlamıyla çalısamayız. Dedektiflik Yasası'nın Meclis'ten bir an önce çıkmasını bekliyoruz" diyor. Kendisine çeşitli başvurular yapıldığını soyleyen Eryetkin, "Ama hepsini kabul etmiyorum" diyerek istenen işleri şöyle anlatıyor: "Bizim çalışmalanmız kanunlar çerçevesinde olmak zorunda. Bazen çek, senet işleri gibi yasaların dışına çıkabilecek teklifler geliyor. Ama kabul etmiyorum. Bunlann dışında raantıklı gelen işleri yapıyonım. Bunlar için takip işleri çogunlukta. Kimisi karısını, kimisi kocasını takip ettirmek istiyor. Ya da kızını evlendirmek isteyen birisi damat adayının geçmişini ogrenmek istiyor. Sonra iş yapacagı birisinin piyasadaki durumunu, raali gucünü öğrenmek isteyenler de çıkıyor. Bu istekleri karşılamak basit, bunlar kuçuk konular. Çerez gibi. Biz dedektifliği daha şumullü bir hale sokmak istiyoruz". Silah taşımanın serbest bırakılmasının ise dedektiflik için pek yarar sağlamayacağı gorüşunde olan Oktan Eryetkin şunları söyluyor: "Bizim elemanlanmız emekli güvenlik mensuplan olacak. Bunlann zaten silah laşıraa yetkisi >ar." OKTAN ERYETKİN Hava Kuvvetleri ve Milli tstihbarat Teşkilan'nda uzun yıllar görev yapan Eryetkin. Sağlık Bakanlığı'ndan emekli. ( Muharrem Aydın) "Bir kişide istihbarat nosyonu olmazsa zaten bu işi yürütemez. Çünkü biz burada beyin görevi yapacağız. Kişileri yönlendireceğiz. Bu da bizde zaten mevcut. Bir polis eraeklisi de bu işi yapabilir. Ama onda da istihbarat nosyonu olması lazım. Karakol polisi dedektiflik yapamaz." Önce Hava Kuvvetleri'nde çalışan, ardından Milli îstihbarat Teşkilatı'nda uzun yıllar görev yapan, ama Sağlık Bakanlığı'ndan emekli olan Oktan Eryetkin, "Neden dedektiflik?" sorusuna ise şu yanıtı veriyor: "Dedektiflik bürolarının Türkiye'de açılmasının bü
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear