24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 KASIM 1989 Mevduatta reel artış • ANKARA (AA) Mevduat faizlerinin serbest bırakıldığı geçen yılm 12 ekim tarihinden bu yana geçen bir yılda, toplam mevduattaki reel artış yüzde 8.9 olarak belirlendi. Aynı dönemde toplam mevduattaki nominal artış yüzde 81.5 olarak gerçekleşti. Geçen yü 14 ekimde 19 trilyon 102.1 milyar lira olan toplam mevduat, bu yıl 13 ekimde 34 trilyon 667.1 milyar liraya ulaştı. Oda seçimlerinde sürprizli günler şık yansını değiştiriyor. tstanbul Sekiz yıldır İstanbul Sanayi Odası Sanayi Odası'nda ise ay sonunda Yönetim Kurulu'nda görev yapan, yapılacak seçimlere yaklaşık 20 gün kala GezginBodur ikilisine eski TÜSİAD Başkanı Ömer karşı bir hareket başladı. NurulDinçkök'le, İSO Başkanı Nurullah lah Gezgin'in başkanlığındaki yöGezgin'in yardımcıları Memduh Hacıoğlu ve netim kurulunda 8 yıldır yer alan Engin Koyuncu, Gezgin'e karşı liste hazırlıyorlar.eski TÜSİAD Başkanı Ömer Dinçkök'ün liderliğindeki bu haİstanbul Ticaret Odası seçimlerine rekette, Gezgin'in 2 başkan yardımcısı Memduh Hacıoğlu ve En24 saat kala Başkan Yalım Erez'in. gin Koyuncu da ön saflarda yer listesini belirlediği bildiriliyor. alıyorlar. Celalettin Kurdoğlu, Mecit Bahçıvan tstanbul Sanayi Odası ve Mithat Yünlü'nün yönetim kurulunda kalması, Erhan Aras, Hamdi Tonbak ve İSO cevrelerinden sızan haberlere göre DinçkökHacıoğluNermi Bekiroğlu'nun yeni isimler Koyuncu üçlüsü Gezgin'den "Yöolması bekleniyor. netirai gençlere bırakmasını ve ISO'da başkan adayı • ön sayfa EKONOMİ CUMHURİYET/13 İSO: Dinçkök'ten ;î Gezgin'e karşı liste Ar»Mec*s başkan adayı Belediyenin otobtis ihalesi • IZMtR (Cumhuriyet Ege Bfirosu) Anakent Belediyesi'nce 200 köriiklu otobüs alımı için açılan ihaleye başvurular bugün son buluyor. İhaleye katılmak isteyen firmalann teküf mektuplannı bugün vermeleri gerekiyor. Anakent Beiediye Başkanı Yüksel Çakmur, ilk kez körüklü otobiis alımma gidildiğini belirterek "Alınacak körüklü otobilsler yurttaşlann ulaşım sıkıntısını bir ölçüde azaltacaktır" dedi. Ihale için bugüne dek ltalya, Yugoslavya, Macaristan ve Federal Almanya gibi ülkelerden 9 fırma şartname satın aldı. tim kurulu başkanhğına aday olduğunu acıkladıktan sonra gelen bu çağrıya uyması beklenmiyor. Dolayısıyla Gezgin, yönetim kuruluna girmeyireddedenDinckökHacıoğlu ve Koyuncu üçlüsünden boşalacak sandalyeler için talipler arasından seçim yapmaya hazırlanırken, yönetim kurulundan kopacak olan bu 3 kişinin Gezgin'e karşı bir liste hazırlayacaklarına kesin gözüyle bakılıyor. Gezgin'e karşı hareket, eski TÜSİAD Başkanı Ömer Dinçkök tarafından yürütüldüğü halde, bu yılın ocak ayı sonunda TÜSİAD Başkanlığı'nın bırakan Ömer Dinçkök'ün Gezgin'in yerine başkanlık koltuğuna aday olmadığı, "muhalif liste"nin başkan adayının Memduh Hacıoğlu olacağj belirtiliyor. Hacıoğlu, Gezgin'in katılmadığı meclis toplantılannda Gezgin'e vekâlet ediyordu. DinçkökHacıoğluKoyuncn YıHar sonra y&netıme üçlüsüne yakın çevreler, tSO'da başlatılan bu hareketin, daha önceki seçimlerdeki "kronik muhalefelten" farklı olduğunu ve temas edilen İSO üyelerinden büyük ilgi görüldüğünü savunurlarken GezginBodur ikilisine yakın çevreler, şimdiki yönetimin rahat bir seçim kazanacak çoğunluğa sahip olduğunu söylüyor. "Muhalif liste"nin başkan adayı tSO Yönetim kurulu Başkan Yardımcısı Memduh Hacıoğlu, Balin Şekerleme Firması'nın sahibi, 1947 doğumlu. Hacıoğlu, Gezginin katılmadığı meclis toplantılannda Gezgin'e vekâlet ederdi. ITO: Erez yeni ekip kuruyor mal Yarar'ın değişebileceğinden ve yerine Erez ekibinden destek aldığı belirtilen Refik Aras'ın geleceğinden söz ediliyor. tTO'dan her seçim öncesinde kulis faaliyetleri nedeniyle adını duyuran Nazmi Akın'ın bu kez Erez'e karşı bir yönetim kurulu listesi hazırlamak amacıyla kolları sıvadığı, buna karşüık eski Başkan Nuh Kuşçulu ve yardımcısı Dündar L'çar'ın seçim kulisinin dışında kalmaya çaba harcadiklan gözleniyor. İstanbul Ticaret Odası tstanbul Ticaret Odası'nda yönetim kurulu ve meclis başkanlığı yann yenileniyor. Yönetim Kurulu Başkanı Yalım Erez'in yeniden seçileceğine "banko" gözüyle bakılırken, Meclis Başkanı Ke MERAL TAMER Türkiye'nin 2 büyük meslek odası olan Îstanbul Ticaret Odası ve tstanbul Sanayi Odası'nda seçim kulisleri tüm hızıyla sürüyor. Yönetim kurulu ve meclis başkaulık divanını yann seçecek olan İTO'da Başkan Yalım Erez, yeni ekibini ana hatlanyla oluşturdu. Niyazi AdıgüzePin ölümüyle devraldığı yönetim kurulunun yakla kendisinin tbrahim Bodur'un yerine meclis başkanlıgına çekilmesini" istiyorlar ve aksi halde Gezgin'in yönetim kurulunda yer almayacaklarını belirtiyorlar. İSO Başkanı Gezgin'in ise yone Nazmi Akın'ın liste çıkarmadığı takdirde tTO'nun tarihinde ilk kez tek listeyle bir seçime girilmiş olacağı belirtilirken, demokratik eğilimler açısından Nazmi Alan, karşı liste çıkarması için teşvik ediliyor. Başkan Erez'in listesi ise yavaş yavaş son şeklini alıyor. Bugünkü yönetim kurulundan Muammer Çevik, Sefer Ekşi, Hadi Türkmen ve Ömer Lütfü ÖzgüTün yeni dönemde yönetim dışı kalacakları belirtilirken, Şemsettin Gökbayrak ya da Erez'in şimdiki Başkan Yardımcısı Atalay Şahinoğlu'ndan birinin liste dışı kalacağı söyleniyor. Muhtemelen bu 2 isimden biri yönetim kurulunda kalacak. tTO'da görece 2 yıl daha devam edecek olan eski yönetim kurulu üyeleri ise şunlar: Başkan Yalım Erez, Başkan Yardımcısı Celaleddin Kurdoğlu, Mithat Yümlü, Bülent Yücel, Mecit Bahçıvan. Bu arada yönetim kurulunda boşalacak sandalyeler için Nermi Bekiroğlu, ŞişeCam Topluluğu'ndan Erhan Aras, Hamdi Tonbak ve Mehmet Yıldınra'ın adaylıkları konusunda görüş birliği sağlandığı, sadece bir sandalye konusunda İTO Meclis üyeleri Erdogan Nasjr'ın mı, yoksa Sinan Ece'nin mi aday olacağının henüz kesinleşmediği belirtiliyor. ABD veAvrupa'nın en büyük reklam ajansı Türkiye'ye geliyon Krueger, YASED'in • Ekonomi Servisi Eski Dünya Bankası Başkan Yardımcısı ve Duke Üniversitesi Ekonomi Profesörü Anne O. Krueger, Yabancı Sermaye Koordinasyon Derneği'nin (YASED) 9 kasım perşembe günü vereceği öğle yemeğinde, "GATT Uruguay Raund" konulu bir konuşma yapacak. 1982/87 döneminde Dünya ı Bankası Başkan Yardımcılığı Yapan Dr. Krueger, çalışmalannı özellikle gelişmekte olan ülkelerden Türkiye, Güney Kore, Hindistan ve Brezilya'nın uluslararası ticaret sorunlan ve ekonomik gelişim hızları üzerinde yoğunlaştırmıştı. Reklamevî'ne ABDTi ortak büyük, dünyanın ikinci büyük reklam ajansı Young and Rubicam, Reklamevi'nin yüzde 60 hissesini alıyor. Anlaşmamn ay sonunda açıklanması bekleniyor. Ekonomi Servisi Türkiye'nin tanınmış reklam ajanslarından Reklamevi'nin yüzde 60 hissesi ABD ve Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük reklam ajansı olan Yonng and Rubicam'e satılıyor. Reklamevi yöneticisi Atüia Aksoy, Young and Rubicam'le Reklamevi arasında "ortaklıgı hedefleyen göriişmelerin halen sürmekte" olduğunu söyledi. Young and Rubicam'in Nevv York ve Londra merkezleri de görüşmeleri doğruladılar. Bu yılın ilk yarısında bir başka uluslararası reklam ajansı olan TBWA ile birleştiğini resmen açıklayan Reklamevi'nin daha sonra Young and Rubicam'den cazip bir teklif gelmesi üzerine TBWA ile olan anlaşmayı askıya aldığı öğrenildi. Young and Rubicam'in Reklamevi'nin yüzde 60 hissesi için 1 milyon dolarla 1 milyon 700 bin dolar arasında bir para ödeyeceği bildiriliyor. Reklamevi yöneticileriyle Y and R yöneticileri arasında halen sürmekte olan görüşmelerde, Reklamevi isminin kaldınüp kaldırümaması ve şirket muhasebesinin yeniden düzenlenmesi gibi "aynnü'ların tartışıldığı, büyük olasıhkla ay sonunda anlaşmamn resmen açıklanacağı bildiriliyor. Young and Rubicamin Londra raerkezinden Richard IMKB Yeni zamlar Eski Alçak yoğunluk pohetılen (ton) Yüksek yoğunluk polıetılen (ton) Y&R YOUNG&RUBK*M INC Avrupa'nın Merkezi New York'ta bulunan, ABD ve en McGowen, Cumhuriyet muhabirine anlaşmanuı 1 aralıkta açıklanacağını söyledi. Reklamevi'nin şimdiki yöneticilerinin en az 6 yıl için "Young and RubicamReklamevi"nin yöneticiliğini yapmaya devam edecekleri de öğrenildi. Reklamevi yöneticisi Atilla Aksoy, Cumhuriyet muhabirinin sorusu üzerine "tşin sonuçlanması. pek çok aynntının üzerinde fikir biıiigine varmamızı gerektiriyor. Bu aşamada söylenebilecek tek şey, ABD ve Avrupa'nın en büyük ajansinın tecrübe ve birikimini Türkiye'ye kazandırmak gnrur verici. Sanıyonım ay sonunda aynntılarda da göruş biıiigine vanp bu ortakhğı deklare edebilecegiz" dedi. Young and Rubicam, 1988 yıhnda 758 milyon dolar brüt kâr ile dünyanın ikinci büyük reklam ajansı oldu. Ajans, 1987'de de aynı sıradaydı ve 1987den 1988'e kârım yüzde 3.1 oranında arttırdı. Dünyanın birçok ülkesinde büro ları olan Young and Rubicam'in merkezi New York'ta. Türkiye"deki alışverişi ise Londra bürosu yürutüyor. Young and Rubicam'in New York'taki bazı yöneticileri, geçen aym 9'unda New York'ta başlayan bir davada yargılanıyorlar. Savcılık, ajansın, biri halen üç numaralı adam pozisyonunda olan üç yöneticinin 1981 ve 1984 yıllan arasında Jamaika Turizm Bakanı Antbony Abraras'a Jamaika'nın turistik tanıtımı kampanyasını alabilmek için komisyon vermekle suçluyor. Ajansın Jamaika şubesi ise "Bu riişvet degil komisyondnr. Yoksa defterierimize işler raiydik" diye kendilerıni savunuyor. Young and Rubitam'le ilgili benzer bir dava da Cayman adalarının tanıtımında söz konusu olmuştu. Young and Rubicam, lngiltere'de Thatcher'ın Muhafazakâr Partisi'nin tanınmını üstlenmek üzere. Ajansın müşterileri arasında Amerikan ordusu da bulunuyor. Konut sertifikası ÎMKB'de Tni 1.962.400 2.099.700 2.034 700 2.177.130 Çtaeato Tortalı çimento (ton) Torbalı çımento (50 kg) Kimyevi Sodyum hıdroksit (kg) Soda 100.000 5.500 1.100 480 108.000 5.940 1.200 515 9 7.2 tSTANBUL (AA) Toplu Konut ve Kanıu Ortaklığı ldaresı (TKKOt) Başkanlığı tarafından çıkartılan ve 19 ekimde, 735 bin liradan satışa sunulan Halkalı Konut Sertifikalan, dün ilk kez tstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (tMKB) işlem gördü. Sertifikalar dün 750 bin liradan satıldı. Halkalı konut sertifikalan, tMKB'nin ikiici pazar süresi içinde işlem gördü. İkinci pazarın içinde "sertifika pazan" oluşturduklannı kaydeden yetkililer, dün satılan 676 adet sertifikanın tamamına yakın kısmının 750'şer bin liradan işlem gördüğünü söylediler. Sertifikalann çok küçük bir bölümünün seans sırasında 820 bin liradan satıldığını da ifade eden yetkililer, ancak fiyatın 750 bin lirada oturdufunu belirttiler. Zaııı bulutu gitmek bilmiyor Ekonomi Servisi Zam yağmuru dinmek bilmiyor. Kömür, plastik, çimento ve kimyasal maddeler de son zam kervanına katılan mallar arasında. Plastikte alçak ve yüksek yoğunluk polietilenin fiyatına yüzde 7 oranında zaiıi yapıldı. Buna göre tonu 1 milyon 962 bin liradan satılan alçak yoğunluk polietilen 2 milyon 100 liraya çıkanldı. Kimyasal maddelerden sodyum hidroksit ile soda da zam yağmuruna yakalananlardan. Sodyum hidroksitin kilo fiyatı yüzde 9'luk artışla 1100 liradan 1200 liraya çıktı. 480 liraya satılan sodanın fiyatı da 515 lira oldu. Türkiye Çimento ve Toprak Sanayi AŞ'ye (Çitosan) bağlı Ankara Çimento Fabrikası'nda üretilen çimentonun ton satış fiya tına yüzde 8 oranında zam yapıl dı. Dün sabahtan geçerli olmak üzere uygulamaya konulan yeni fiyatla, daha önce 100 bia lira oian torbalı çimentonun ton fiyatına 8 bin lira zam yapılarak 108 bin liraya çıkanldı. Satışlarda ayrıca yüzde 10 oranında KDV ahnacağmı bildiren yetkililer, 50 kilogramlık torbalı çimentonun satış fiyatının da yeniden belirlendiğini bildirdiler. Buna göre, daha önce, 5 bin 500 liradan satılan 50 kilogramlık torbalı çimentonun fiyatı da 5 bin 940 liraya çıkanldı. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) öenel Müdürlüğü de, sanayi ve yakacak kömür fiyatlarına z a m yaP11 Panıukbank'a kredi • Ekonomi Servisi Pamukbank, Japon The Sanwa Bank liderliğindeki bankalar konsorsiyumundan 50 milyon dolarlık kredi aldı. Pamukbank Yönetim Kurulu Başkanı Yıldınm Aktürk ve Genel Müdür Bülent Şenver'in imzaladıkları 1 yıl vadeli kredi Türk ihracatçılanna kullandınlacak. 50 milyon dolarbk krediye 8'i Japon toplam 21 yabancı banka katıldı ve Pamukbank, bugüne kadar Japon fınans kuruluşlarından en yüksek miktarda kredi sağlayan özel Türk bankası unvanmı elde etti. LATİNAMERİKA'DA GELİR UCURUMUDERİNLESÎYÖR Tropikal bölgede ^çöF geliri Gelir uçurumunun giderek derinleştiği Latin Amerika'da, nüfusun en zenginyüzde20'si milli gelirden çok büyük pay alırken, en yoksulyüzde 6080'in payları gittikçe Sahra Afrikası ve Bangladeş'e benziyor. Ekonomi Servisi Latin Amerika'da zengin ile yoksul arasındaki uçurum hızla açılıyor. Milli gelirden en çok payı alan yüzde 20'tik kesim, ABD ve Japonya gibi sanayileşmiş ülkelerdeki üst gelir gruplarına oranla çok daha 'şatafatlı' bir yaşam sürdürürken, nüfusun yüzde 6080'lik büyük bir bölümünün durumu gittikçe Sahra Afrikası veya Bangladeş'e'benziyor. 32 milyon Arjantinlinin 10 milyonu ayda 100 dolardan az bir aile geliri olarak bilinen yoksulluk çizgisinin altında yaşarken, 15 milyon Arjantinli de yoksuiluk çizgisini ancak geçebiliyor. Latin Amerika'da orta ve düşük gehrli kesimlerin, 1960'lar ve 1970 başlannda hızlı ekonomik büyümenin geniş tabanlı bir refah vaat ettiği parlak günlerden sonra ani bir dönüşle inişe geçmesi 1980'li yıllara rastlıyor. Ağır borç yükünün beraberinde enflasyonu getirdiği bu yıllarda birçok Latin Amerikalı ailenin gelir düzeyi gerilemeye başladı. Bu yıl Meksikada yıllık enflasyonun yüzde 17 (geçen yü yüzde 52'ydi), Arjantinde yüzde 3500 (geçen yıl yüzde 388) ve Brezilya'da ise yüzde 1600 (geçen yıl 934) olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Enflasyon yoksul kesimlerin gelirlerindeki aşınmayı hızlandınrken, zenginler paralannı yurtdışındaki güvenli cennetlere aktararak, dev iç açıklan Sarp kapısında 'ticaret' nazırlığı SAMSUN (Cumhuriyet) 51 yıllık aradan sonra görkemli bir törenle açılan Sarp Sınır Kapısı'ndan 30 Ağustos 1988'den bu yana 2 bin 657 kişi giriş, 2 bin 746 kişi de çıkış yaptı. Sarp Sınır Kapısı'nın açılması "sınır ticareti" konusunu da gündeme ^tirdi. Sınır ticaretinin başlatılması için Türk ve Sovyet tarafları son hazırlıklarını tamamladı. Bakanlar Kurulu da Artvin Valiliği'negerekli izni verdi. Bu iznin verilmesinden önce Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli ile Ticaret ve Sanayi Bakanı Şükrü Yürür, Sovyetler Birliği'nde yapılan bir toplantıya katılarak sınır ticaretine son şeklini verdiler. Her iki ülke arasında yapılacak sınır ticaretine konu olabilecek mallar belirlenmiş olmasına, sınır ticareti için yasa da çıkmış olmasına karşın şimdi her iki ülkede de sınır ticaretinin uygulamaya sokulması bekleniyor. Alınan bilgiye göre, Sovyetler Birliği Türkiye'den tekstil, konfeksiyon, küçük sanayi ürünleri, Türkiye de Sovyetier Birliği'nden çimento ve kereste alacak. Sarp Sınır Kapısı'nın açılması özellikle şubat ayından sonra transit taşımacılığın artmasına yol açtı. Bu arada geride bıraktığımız yaz sezonununda başta Batum olmak üzere çok sayıda kent, turist akınına sahne oldu. Artvin ile Batum birbirlerini kardeş şehir ilan ederken Batum'da bir caddeye Artvin, Artvin'de de bir caddeye Batum adlan verildi. Artvin Beiediye Başkanı Kadir Halvaşi ile Batum Beiediye Başkanı Rostoum Dolitze birbirlerini sık sık ziyaret etmeye başladılar. Sınır ticaretinin yanı sıra Trabzon Batum arasında feribot seferleri başlatılması gündeme geldi. SSCB'ye ait deniz otobüsleriyle haftada bir yapılacak seferde gidişdönüş ücreti konut fonu hariç 200 dolar oldu. Demircelikte gatış krizi • KARABÜK (Cumhuriyet) Karabük ve tskenderun DemirÇelik Fabrikalan'nda üretilen demirçelik çeşitlerinin satılamaması bu kuruluşlarda mali kriz yarattı. Demirçelik grevi nedeniyle demir ithalatının gümrüksüz ve fonsuz serbest bırakılmasmın ardından yurda en az üç yıllık iç gereksinimi karşılayacak miktarda inşaat demiri ginnesi ve bu demirlerin kamu demirinden kilo başına 5080 lira ucuz olması krizin önemli nedenleri arasında sayılıyor. Sacks Latin seçkinlerini, hükümeüerinin kanını emerek ağır borçlanmaya itmekle suçluyor. Gelir uçurumunu dış borçlar derinleştirdi Harvardlı ekonomist Jeffrey Sachs'a göre zengin ile yoksul arasındaki dev uçurum, Latin Amerika'yı sarsan borç krizinin . başlıca nedeni. Polonya'dan Bolivya'ya borç yükü altındaki birçok ülkeye ekonomik danışmanlık yapan Harvard Üniversitesi ekonomistlerinden Jeffrey Sachs Latin seçkinlerini vergi kaçırmak, kendilerine haksız devlet desteği sağlamak gibi yöntemlerle birçok hükümetin 'kanını emerek', hükümetleri ağır bir şekilde borçlanmaya itmekle suçluyor. 1985'te Boliyya'da yüzde 20 bin olan enflasyonun, bugün yüzde 15'e düşmesini sağlayan Sachs'ın çözüm önerileri şunlar: "Borçlu ülkelerin ekonomilerinde yapacaklan reformlara zenginlerden daha fazla vergi loplamayı da dahil etmeleri ve Amerikan bankalannın bölgeden 59 milyar dolarlık alacağının en az yansını affetmesi." Sachs, "Artık küçük adımlarla hareket edemeyiz" diyor. nın kapanmasına yardımcı olacak vergi yükümlülüklerinden kaçarak, ekonomideki hastalıktan kurtulmamn yollarını buluyorlar. Sadece ABD'de Latin Amerikalı zenginlerin 326 milyar dolar yatırımı olduğu ve bu rakamın Brezirya, Arjantin ve Meksika'nın yabancı alacaklılara olan borçlanndan daha fazla olduğu belirtiliyor. Yoğun sermaye kaçışı bu ülkelerdeki yatınm sermayesinin ve dış borç odeme imkânınm azalmasınan e d e n oluyor. 1 Ekonomistler Latin Amerika daki hâkim sınıfları bencillik ve sorumsuzlukla suçluyorlar. Buenos, Airesli gazete yayuKisı ve eski Ekonomi Bakanı Roberto Alemann, "Bu tiirden ekonomik çö> küntii ve hiperenflasyon > aşa>'an bir ülkede üst sınıflarla ilgili bir hatanın olduğu ortadadır " di ye konuşuyor. Time Dergisi, Latin Amerika'daki ülkelerin, zenginler ile yoksullar arasıdaki uçurumu kapatmak için sosyal uzlaşmayı zorlamaları gerektiğini vurguluyor. Dergi, Latin Amerika ülkelerinin iç borçlannın önemli bir bölümünü dinde tutan seçkinlerin, yabancı bankalardan dış borç affı talep ettiği gibi aynı borç affını kendi ülkelerinde de gerçekleştirmeleri gerektiğini belirtiyor. ŞİRKETLERDEN • MOBİL benzin istasyonları işleticilerinin katıldıkları 1989 yılı mobil satıcüarı toplantısı dün ve önceki gun Antalya'da yapıldı. • NET Şirketler Grubu'na bağlı Net Holding'in 1989 yılı 9 aylık kârı 10 milyar 500 milyon liraya yükseldi. GOODYEAR bayi toplantısı 15 kasım tarihlerinde Antalya Side'de yapıldı. • VESTEL 32 otomobü çekiüşi yapıldı. Talihliler otomobillerini 15 kasıma kadar alacaklar. • PFIZER panallerinin birincisi bugün Ankara Hiiton Oteli'nde yapılıyor. Şirketin piyasaya sunacağı Triflucant adlı yeni ilaçla ilgili tanıtımlann yapılacağı panellerin ikincisi de 9 kasım perşembe günü tstanbul Etap Marmara'da tekrarianacak. • KLINGER Yakacık şirketinin bayiler toplantısı 25 kasımda Romanya'da yapıldı. Jagııar uı satışı onay bekliyor LONDRA/DETROIT (AA) tngiltere'nin ünlü Jaguaı otomobil firmasını almak için 2.5 milyar dolar teklif eden ABD sermayeli ve dünyanın ikinci büyük otomotiv firması Ford Motor Co., bu isteğine yıl sonunda kavuşacak. Ford Motor ve Jaguar firmalarından yapılan ortak açıklamaya göre, Jaguar'uı hissedarlannın, bu ay sounda yapacaklan toplantıda, Ford'un teklifini yüzde 75 oy çoğunluğuyla kabul etmeleri halinde, Jaguar otomobil firmasımn yönetimi ve mal varlıkları yıl sonunda tamamıyla Ford fırmasına geçecek. tki fırma arasında varılan ilke anlaşması uyarınca, 67 yıllık bir geçmişe sahip Jaguar firması ve bu firmanın ürünü lüks otomobillerin imajınm olumsuz etkilenmemesi için, Jaguar firması, Ford Motor firmasından bağımsız bir birim halinde faaliyet gösterecek. Jaguar'ı yıl sonuna kadar tamamıyla satın alacak olan Ford firmasımn ise halen zarar etmekte olan Jaguar'ın, giderek gelişen lüks otomobil piyasasındaki pazar payını büyütebilmek için birkaç milyar dolar daha yatınm yapacağı bildiriliyor. Ford firmasımn, halen yılda 50 bin adet olan otomobil üretimini 10 misli arttırarak 500 bin adede çıkaracağı, Federal Alman sermayeli BMW ve Japon otomotiv firmalanyla rekabet edebilmek için daha ucuz modelleri piyasaya çıkaracağı tahmin ediliyor. Jaguar model otomobülerin en hesaphsı halen 37 bin 900 dolara (87 milyon 170 bin TL) satılıyor. Jaguar firmasını ele geçirebilmek için, Ford'un yanı sıra, dünyanın en büyük otomotiv firması olan ABD'li General Motors da tekliflerde bulunmuştu. Bu arada. firmanın başında bulunan dünyaca ünlü işadamı Lee Iacocca ile tanınan ABD'nin üçüncü büyük otomotiv firması Chrysler, satışlannın düşmesi nedeniyle yeni önlemler alıyor. KöNUK YAZAR Hazine arazileri belediyelere OKTAY EKtNCt Mimariar Odası II. Başkanı Yerel yönetimler, gecekondu yasasını yeniden işletmek üzere çok ivedi olarak harekete geçmeli, beiediye ve mücavir alan sınırları içerisindeki tüm Hazine arazilerini hemen kendi kamu mülkiyetlerine almalıdırlar. Devletin hüküm ve tasarrufundaki araziler, aslında kent halkına aittir. dıran sonuçlar doğuracaktır. Hazine arazilerinin, hızlı kentleşmeyle birlikte ortaya çıkan konut ve arsa gereksinmesinin karşılaşmasmda kullanılması ve "gecekondulaşmayı önleme yönunde değerlendirilmesi" düşünceleri aslında yeni değildir. Ancak bu, hiçbir dönem, Maliye Bakanlığı'nın son uygulamasındaki anlayışla, yani "plansız olarak ve toplumsal yarar düşünülmeden pazarlanması" yöntemiyle ele alınmamıştır. Tanı tersine; bu arazilerden belediyelerin denetiminde ve "gerçek hak sahiplerinin" konut ya da arsa sorununu çözme yönunde yararlanılması, imar hukukumuzun "gelenekselleşmiş" ilkelerinden biri olmuştur. Bu temel ilkenin yasal karşıhğı, 30 Temmu: 1966 tarihinde yürürlüğe giren ve "bugün de yüriiriükte olan" 775 sayılı Gecekondu Kanunumuzdur. Yasanın amacı, 1. maddede; "mevcut gecekonduların ıslahı, tasfiyesi, yeniden gecekondu yapımının önlenmesi ve bu amaçlarla alınması gereken tedbirler" olarak özetlenmiştir. Bu amaca ulaşabilmek için ise Hazine arazileriyle ilgili olarak, hemen 3. maddede şu hüküm getirilmiştir: "Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, Hazinenin, özel idarelerin ve Vakıflar idaresi dışındaki katma bütçeli dairelerin mülkiyetindeki arazi ve arsalardan veya devletin hüküm ve tasarnıfu altındaki yerlerden, beiediye sınırları içinde olanlar ve 6785 sayılı kanunun (.) 47'nci maddesine dayanılarak tespit edilen mücavir sahalarda bulunanlar, bu kanunda belirtilen amaçlarda kullanılmak üzere, bedelsiz olarak ilgili belediyelerin mülkiyetine gecer." Gorüldüğu gibi, 1966'lann imar hukuku anlayışı, Hazine arazilerinin beiediye raülkiyetine geçmesini ve bu alanların kentlerin sağlıkh gelişmesinde, gecekondulaşmayı önleme yönunde değerlendirilmesi için de belediyelerin söz ve karar sahibi olmalannı savunmaktadır. Nitekim, bu hukuk anlayışı çerçevesinde, bugün ülkemizdeki pek çok kenttc, beiediye mülkiyetine geçen Hazine arazileri üzerinde dargelirli aileler için yerleşmeler planlanmış ve inşa edilmiştir. Maliye Bakanlığı'mn "sertifıkalı satış" uygulaması ise bunun tam tersidir ve gecekondulaşmaya karşı önlem olarak ileri sürülmesine karşın, bu konudaki tek güylü yasal düzenleme olan 775 sayılı yasanın temel ilke ve hükümlerine 4e aykındır. Yerel yönetimler. Gecekondu Yasası'nı yenid«ı işletmek üzere çok ivedi olarak harekete geçmeli, beiediye ve mücavir alar sınırları içersindeki tüm Hazine araziler ni hemen kendi kamu mülkiyetlerine almahdırlar. Yakın çevredeki Hazine arazilerini de planlı kentleşme ilkeleri açısından kontrol altında tutabilmeleri için, >ine ivedi olarak, bu bölgeleri de mücavir alanları içerisine katmak Uzere gerekli girişimlerde bulunmaiıdırlar. Maliyenin "sertifıkalı yontemle" satışa çıkardığı, devletin hüküm ve tasarrufundaki araziler, aslında kent halkın • aittir ve bu anlamda belediyelerin taşınmazları niteligine kavuşmaları gerekir. Bugün, birçok ülkede, sağlıkh kentleşme için kent tor: ^klannın kamula tınlması yönunde CİGJ girişimlerde b'j unulurken, eldeki kartıu malı araziler: nizin de "özelleştirilmesi" gibi çağa ayk;rı bir uygulama sürecine girilmesi, uluslararası kentleşme kurallan ve ilkeleriyle de tamamen çelişmektedir. Bu, kentlerin. artık tümüyle "özel ekonomik beklc ,cre " teslim edilmesi demektir. Maliye ve Gümrük Bakanlığı'nın, Hazine arazilerini "arsa sertifikalan" yöntemiyle satışa çıkarması; ulusal kalkınma kaynağı olarak değerlendirilmesi gereken kamu malı topraklann kısa vadeli dar cıkarlar uğruna gözden çıkartılmasına ve "toplumsal yarara tümüyle aykın" girişimlerle harcanarak yok edilmesine yeni bir örnektir. Başlatılan uygulama; birçok yönden bilime, ülke ve kamu çıkarlanna, planlı ve sağlıkh kentleşme ilkelerine, temel hukuk kurallarına ve yerel yönetimlerin demokratik hak ve yetkilerine, ağır ve düzeltilmesi olanaksız darbeler indirecektir. Buna ek olarak da, "gerekçe olarak ileri sürülen savın" tam tersine; gecekondulaşmayı mülkiyet ilişkileri ve imar hukuku açısından daha da çöziimsiiz bir boyuta ulaştıran, kentlerimizin spekülatif amaçlara yönelik sağlıksız biiyüme sürecini hızlan
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear