24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 KASIM 1989 KÜLTURSANAT MUZtK FİLİZALİ CUMHURtYET/5 "Bir \alan Çenıberi?? • Kültür Servisi Şehir Tiyatroları, Haldun Taner Sahnesi'nde "Bir Yalan Çemberi" adlı oyunu sergilemeye başladı. Geçen yıl 13. Avni Dilligil Tiyatro Başan ödüllerinden "En lyi Kadın Oyuncu" ödülünü, Tomris İncer bu oyundaki rolüyle almıştı. Yalan üzerine kurulmuş bir casusluk öyküsünü konu alan "Bir Yalan Çemberi'ni Hugh Whitemore yazmış, Yıldırım Turker türkçeleştirmiş ve Hakan Altıner de sahneye koymuştu. Arsen Gürzap, Erhan Abir, Toron Karacaoğlu, Ersan Uysal, Bercis Fesci, Özden Ayyıldız, Özlem Savaş'tan başka Tomris İncer oyunda rol alan sanatcılar. Oyun, kasım ayı sonuna kadar diğer oyunlarla birlikte dönüşümlü olarak sahnelenecek. NecilKâzım Akses'in 4yılda tamamladığı yapıt ilk kez seslendirildi 'Atatürk Diyor kf Senfonîsi Türk Sinema Günü • Kiiltür Servisi llk Türk sinemacısı Fuat Uzkınay'ın 14 kasım 1914'te Ayastefanos Rus abidesinin yıkılışını konu alan filmi çekmesiyle başlayan Türk sinemasının 75. yıldönümü, sinema sektörü örgütlerince "Türk Sinema Günü" olarak kutlanacak. Sinema Eserleri Meslek Birliği (SESAM) Ikinci Başkanı Ömer Kavur ve Sinema Oyunculan Demeği (SODER) Başkanı Türkân Şoray, dün tstanbul Valisi Cahit Bayar'ı ziyaret ederek 14 Kasım Türk Sinema Günü'nde yapılması planlanan kutlamalara ilişkin bilgi verdiler ve gerekli iznin sağlanmasında yardım taJebinde bulundular. Yönetmen ömer Kavur, Türk sinemasının bir çok ülke sinemasına kıyasla uzun bir geçmişe sahip olduğuna dikkat çekerek 75. yüdönümünün önemini vurguladı. Kavur, ilki bu yıl kutlanacak olan 14 Kasım Türk Sinema Günü'nde tüm sinema sanatçısı ve çalışanlannın film setlerindeki çalışmalanna ara vererek, Beyoğlu Ayhan Işık Sokak'ta bir araya geleceklerini ve burada düzenlenecek bir törenle sinemaya 40 yıldan fazla emeği geçenlere birer "Şükran Plaketi" sunulacağını açıkladı. Kavur ayrıca, Beyoğlu sinemalannda bugün eskiyeni aynmı yapılmaksızın ücretsiz Türk filmleri gösterileceğini belirtti. Necil Kâzım Akses'in ütizlikle çalışümış bu dev yapıtımn ilk yorumunun arası soğumadan Ankara ve tzmir'de yinelenmesi gerekiyor. Senfoninin profesyonel kayıtları da ihmal edilmeden yapılmalı. Bunca emek boşa gitmemeli. 26 ve 28 ekim günleri tstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ile lstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu, şef Rengim Gökmen yönetiminde Necil Kâzım Akses'in dört yılda tamamladığı dev boyutlu "Atatürk Diyor ki" başlıkh 5. Senfonisi'ni yonımladı AKM'de. Büyükler Korosu'nu Gökçen Koray, Çocuk Korosu'nu Yücel Eimas çalıştırmıştı. Tenor soloyu Osman Gökoglu yorumladı. Keman soloları başkemancı GiikJen Tnralı, viyola soloyu viyola grup şefi Mustafa Süder, cello soloyu Nusret Kayar, org soloyu Aydın Karlıbel çaldılar. Çağdaş müzik tarihimizin ilk beş bestecisinden biri olan Necil Kâzım Akses (Istanbul, 1908), 5. Senfonisi'ne "Atatürk Diyor ki" adını vermişti. Atatürk'un söylevlerinde yer alan rnüzıkle ilgili bölümleri ayıklayıp bir araya getiren şairgazetecipolitikacı Necdet Evliyagfl, Atatürk'un gerçekten veciz sözlerini şöyle dizelerle birbirine bağlıyordu eserin librettosunda: "Atam. Atam. Atam. / Gölderimizde şimşek, / Ufuklanmızda günessin. / Her an evrenimizdesin. / En çok seni severiz. / Mnzikle çağdaş olmak isteriz. / El Alfred Hitchcock biyografisi • Kiiltür Servisi 50'li yülarda François Truffaut öncülüğünde Cahiers du Cinema Dergisi tarafından başlatılan, Hitchcock ve Amerikalı yönetmenin getirdiği yeni sinema anlayışı üzerine bir dizi söyleşiyi kapsayan çalışma, hiç kuşkusuz Hitchcock'un benimsenmesi adına yapılmış, yeri doldurulmaz bir çalışmaydı. 1985'te yayımlanan, David Freeman'ın "Alfred Hitchcock'un Son Günleri" adlı kitabı da yönetmenin kişiliğindeki karanlık noktalan ortaya koyması bakımından ilginç bir çalışmaydı. 1989'un bu son aylarında Donald Spoto tarafından kaleme alınan, sanatçınm yeni bir biyografisi Fransa'da yayımlandı. Alfred Hitchcock eğer yaşasaydı, geçen ağustos ayında 90 yaşında olacaktı. Donald Spoto, tanınan bir yazar değil. Edebiyat ve sinema profesörü olan Spoto, on yıl süreyle Hitchcock üzerine cahşmış. Solist, besteci ve şef Istanbul Devlet Senfonı Orkestrasının Necıl Kâzım Akses'in (ortada) "Atatürk Diyor kı" adlı 5 Senfonisı'nı seslendirdığı konser sona erdığınde solıstlerden Tenor Osman Gökoğlu (solda) bestecıyı kutlarken Şef Rengim Gökmen de alkışlarıyla kuttamaya katılıyordu. (Fotoğraf Yıldız Üçok) lerinden öperiz." on'lanndaki Evangelist'e benzete olay da gösteriyor ki küçüklere Necil Kâzım Akses, bu eserin biliriz. Necil Hoca'nm, orkestra daha değişik turden ihtimam gösde, büyuk senfonik orkestranın çalgılannın özgün renklerini kul termek söz konusu. hemen hemen tüm çalgılannı, ay lanmadaki ustalığı, yarattığı ve geBilindiğ^ gibi, korolu ve solistli rıca org ve piyanoyu da kullana liştirdiğı binbir ceşit motifi, ritmik senfonılerin ilki Beethoven'ın 9. rak renk paletini epey geniş tut ve ezgisel yöntemlerle üst üste ge Senfonisi. Berlioz, "Svmphonie muş. Buyukler Korosu'na ek ola tirerek ortaya çıkarttığı dokunun Funebre et Triomphale"inde, Uszt rak bir de Çocuk Korosu'ndan ya eşsizliği gerçekten ilgi çekici. de "Faust" ve "Dante" senfonilerarlanan besteci, insan sesi renkBöylesine zor bir eseri toparla rinde korodan yararlanmışlardı. lerinin de tüm olanaklanndan ya yıp net bir yorumla sunan şef Ren Gustsrv Mablcr ise senfonilerinde, rarlanmış. 5. Senfonisi'nde, biçim gim Gökmen ile koro şefleri Gök insan sesini sık sık kullandı. açısından "Atatürk Diyor ki"ye çen Koray ve Yücel Elmas'ı kut Üçüncü Senfonisi kontralto solo, senfonik oratono denebilir. Tenor lamak gerek. Ancak cumartesi sa kadınlar korosu, erkek çocuk kosolo, Atatürk'un sözlerini çoğu bahı belki de sabah kahvaltısını et rosu ve orkestra için bestelenmişkez olduğu gıbi aktararak ve meden sahneye çıkıp uzun süre tir flrneğin. Dördüncü Senfonisi1 "reçitatir' soylemiyle yansıtan bir ayakta durmak yüzünden baygın nin dördüncü bölümünde sopraanlatıcı durumunda. Bu bakını lık geçiren küçuk korocularımızın no solo vardır. Sekizinci Senfonidan tenor soloyu Bach'ın Passi hakkını yemeyelim. Yaşanan bu si'nin partisyonu ise hayli zengin dir ve bu sentoninın bir ad*ı da "Bin Ses İçin Senfoni"dir. Bu eserde besteci sekiz solo ses, iki kadın erkek karışık koro ve bir erkek çocuk korosu kullanmıştı. Mahler'in "Das Lied von der Erde", yani "Toprağın Şarkısı" adlı eseri ise tenor ve kontralto sololu bir senfonidir aslında. 20. yüzyılda, hele iki büyük dünya savaşından sonra büyuk orkestralı, büyuk korolu eserler yazmak ve onlan icra ettirmeye uğraşmak pek akla yakın ve ekonomik sayılmamaya başladı. Ancak Şostakoviç'in "Stepan Razin'in fdamı" (1964) adlı senfonik şiiri kural dışı kalan 20. yüzyıl eserlerinden biri. Besteci bu eserinde ünlü Sovyet ozanı Yevtusenko'nun aynı addaki şıirini tekst olarak kullanmış ve eserini bas solo, koro ve orkestra için yaratmıştı. Münih'te oturan çağdaş Galli besteci Dafydd Llywelyn gibi işi iyice zorlayan besteciler de yok değil dünyamızda. Llywelyn'in dört saat süren "Apocalypse" senfonisi yedi senfonik orkestra, yedi koro ve solo sesler için bestelenmiş. Ne var ki, henüz yedi orkestra ile yedi koroyu bir araya getiremediğinden eseri çağımızın elektronik olanaklanndan yararlanarak "playback" usuliıyle ve orkestra yerine yedi org kullanarak, daha doğrusu yedi org partisini ayn ayn banda alıp sonra miksajda bir araya getirerek banda alabilmiş. Necil Kâzım Akses'in çok ayrıntılı ve titizlikle çabşılmış bu dev eserinin ilk yorumunun arası soğumadan Ankara ve tzmir'de yinelenmesi ve profesyonel kayıtlarının ihmal edilmeden yapılması gerekmektedir kanımızca. Bunca emek boşa gitmemeli. Vakko'da üç sergi • Kültür Servisi Vakko Istanbul, Izmir ve Ankara sanat galerilerinde 1 kasım / 14 aralık tarihleri arasında üç ayrı resim sergisi açılacak. Leyla Sakpınar'ın resimleri Vakko Beyoğlu, Mustafa Ayaz'ın resimleri Vakko/Ankara, Tülay Tura Börtüçene'nin resimleri de Vakko/tzmir sanat galerilerinde sergilenecek. Ifeni bir dergi • Kültür Servisi tki yıldan bu yana yayımlanmakta olan YazıtOİtak Kitap, Ekim1989 sayısıyla üç aylık edebiyat dergisine dönüştü. Daha çok yeni yazarların ürünlerine yer veren derginin bu sayısında Gürcü edebiyatında önemli bir yeri olan İllia Çavçavadze'nin "Bir Yolcunun Notları" adlı anlatısı, Ali Altun'un çevirisiyle sunuluyor. "Bir Yolcunun Notları" Çavçavadze'nin dilimize aktanlan ilk yapıtı. Londra Tıp Festival Orkestrası IstanbuVdaydı SANAT KULİSİ \archmsever müzisyeııler Geçen hafta 22 ve 25 ekim akşamlan tstanbul Belediyesi Konser Salonu'nda iki konser veren "The Medical Festival Orcbestra of London" yani Londra Tıp Festival Orkestrası ve Korosu'nun her iki konserinin programı da amatör bir orkestra için hayli ağır sayılabıhrdi. •Konserlerden sonra dinleyiciler orkestranın niteliği konusunda ikiye, hatta uçe aynlmışlardı. Bir bölümü, ne olursa olsun, çoğunluğu doktor, hemşire, laborant veya diğer hastane personelinden oluşan bu amatörler topluluğunun hemen hemen her kusuruna göz yumma taraftan idi. Diğer bir görüş ise orkestranın amatorlüğune diyecek olmadığını, ama uyelerin bazılanran işin iyice acemisi durumunda sayılacaklarını vurguluyorlardı. Bir başka grup dinleyici ise "Bu İngilizler bizi ne sanıyor? Bu ne kendini bilmezlik" diye homurdanıyor ve konseri yarıda terk ediyordu. Istanbul Yardımsevenler Derneği tarafından düzenlenen bu konserleri Londra'daki en eski hastanelerden biri olan St. Bartolomew Hastanesı'nin damar cerrahlanndan Dr. John Lumley yönetiyordu. Orkestra üyeleri arasında tek tek profesyonel müzisyen veya müzik öğretmeni varsa da çoğunluğu amatördu. Gençlerin yamnda çok sayıda saçlan iyıden iyiye ağarmış, emekli olmuş ama çalgısını çalmayı bırakmamış hanım ve beyler vardı orkestrada ve koroda. Koro ve orkestra üyeleri provalar sırasında eğer sahnede işleri yoksa bol bol tığ işi ve örgü ile oyalandılar. Orkestra üyeleri yeni konser salonunu pek beğendilerse de içlerine işlemiş olan, "Şark memleketlerinde değerli eşyanız mutlaka çalınır, aman çantanızı yanınızdan ayırmayın" önyargısına kanarak sahneye bile el çantalan kollarında çıktılar. Gerçi bu orkestra ve koronun çıkardığı çatlak seslerin miktarı hayli fazlaysa da şunu unutmayalım ki bu insanların asıl meslekleri müzik olmadığı halde hem kendi zevkleri için hem de kanser, şeker, damar hastahklannın, ozürlülerin tedavisi için yapılan araştırmalara maddi katkıda bulunmak amacıyla ulke ülke dolaşıp bağış konserleri veriyorlar. Keşke bu yardımseverlik ruhu bizlere de bulaşsa, hem sanatla uğraşan hem de kendi mesleğini yapan insanlarımız çoğalsa, örgutlenseler, onlar da yardıma gereksinmeleri olan mılyonlarca ınsanımıza ulaşsalar sanat ve müzik yoluyla. Aydemir Ökmen sergisi Küçüklerin büyük katkısı Necil Kâzım Akses'in "Atatürk Diyor ki" adlı yapıtımn ilk seslendirilişinde bir de ilginç olay yaşandı. Yapıtın seslendirilişine buyukler korosunun yani sıra küçukler korosu da katıldı. Yücel Elmas'ın çalıştırdığı küçukler korosu cumartesi sabahı verilen ikinci konserde belki sabah kahvaltı etmedikleri için, belki çok uzun süre ayakta durmak zorunda kaldıkları için konser sırasında artarda birkaç "fıre" verdi. "Atatürk Dtyor ki" seslendirilirken genç koro üyelerinden birkaçı artarda düşüp bayılıverdi. Tabii konsere de ara verilmek zorunda kalındı. Bu arada ayakta kalan koro üyeleri de, arkadaşlarının düşüp bayılması karşısında müthiş bir üzuntuye ve paniğe kapıldılar. Ama konserden sonra asıl akıllarda kalan, çocuk korosunun Atatürk'e adanmış bir yapıtın ilk kez seslendirilmesine bulunduğu "buyük katkı"ydı. • Kültür Servisi Aydemir Ökmen, Taksim Sanat Galerisi'nde bir sergi açtı. 1974 yıhnda D. Güzel Sanatlar Akademisi'nden mezun olan sanatçı, aynı yıl ilk kişisel sergisini açmış, daha sonra da birçok kişisel ve karma sergiye katılmıştı. Aydemir Ökmen'in resimleri 14 kasım tarihine kadar görülebilir. Batmarfîh hasılat rekoru • Kiiltür Servisi Ülkemizde gösterime girdiği ilk 10 gün içinde 668 milyon 710 bin lira hasılat yapan Batman, dağıtıcısı Warner Communications firmasını Paramount Pictures ve Disney şirketleri ile arasında bir süredir devam eden rekabette en üst sıraya ytikseltti. ABD'de 2 bini aşkm sinema salonunda hasılatı 244 milyon dolan bulan Batman, butün zamanların rekorlarını altust eden film olarak gösterüiyor. Yönetmenliğini Tim Burton'ın yaptığı film, gösteri endüstrisi ile ilgili araştırmalar yapan şirketlerin açıklamalarına göre bu yila kadar geçerli olan en yüksek hasılat sıralamasında birinci olan E.Tyi zorluyor. Batman, Türkiye'de toplam 14 sinemada bir anda gösterime girmişti. Fransız Kültür Merkezi • Kültür Servisi Istanbul Fransız Kültür Merkezi, kasım ayı programı kapsamında birçok konferans ve tiyatro oyununa yer ayınyor. Bugün Destek Reassurance Sanat Galerisi'nde, Michel Albert ve H. von Moltke'nin konuşmacı olarak katılacaklan, "Toplumlararası Pazann 1993'ten lleriye Dönük Perspektifleri" konulu bir konferans düzenlenirken 3 kasım cuma günü Kavaklıdere Şaraplan'nm 60. . yıldönümü nedeniyle "Fransa'nın Büyuk Bağlıklan" konulu bir diğer konferans da Fransız Kültür Merkezi'nin kendi salonunda düzenleniyor. Kasım ayı tiyatro etkinlikleri kapsamında ise 13 kasım pazartesi günu "Le BallatumTheatre" Dostlar Tiyatrosu Salonu'nda, "Şayet Beni Terkedersen, Seninle Gelebilir miyim?" adlı oyunu sergiliyor. 22 kasım çarşamba günü Andre Camp'ın hazırladığı, "1945'ten Günümuze Tiyatronun Öyküsü" adlı tiyatro akşamı izlenebilir. • Antika konferansları Yıldız Sarayı'ndaki Antika Fuarı kapsamında saat 15.00'te Uzlifat Özgümüş "Osmanlı Camcıhğı"nı, 16.15'te Mesut Hakguden "Tophane"yi anlatacak. Camisi restorasyonunun başmimarı Dr. Cabrero 16.00'da Istanbul Restorasyon ve Konservasyon Merkez Laboratuvarı'nda (Topkapı Sarayı Avlusu) bir konferans verecek. • Efsun'un insanları Seramik sanatçısı Efsun, "Toprak İnsanları" sergisini Galeri BM'de açıyor. UGUN konferansı Cordoba • Restorasyon Çoğunlutıı amatör Londra Tıp Festival Orkestra ve Korosu'mın uyelennın çoğunluğu amatör müzisyenlerden oluşuyordu Topluluk yıl boyunca ülke ülke dolaşıp bağış konserlen veriyor (Fotoğraflar Uğur Günyüz) AÇILIM NOKTASI Türkiye'de UNK, KoçÛnisys'den alınır. Çağın işletim sistemi UNLX için, isabetli seçiminiz UNISYS UNLX olacaktır. Tıpkı Türk Silâhlı Kuvvetleri'nin en üst düzeyleri, Amerikan Ordusu, Türk ve Alman PTTleri gjbi... Tıpkı İngiliz Hava Yollan, Fransız Demiryollan, Kızılhaç, Pacific Bell Telefon Şirketi... Tıpkı diğer birçok seçkin kullanıa gibi... Bilgisayarlann iş hayatının vazgeçümez bir parçası olduğu günümüzde, sanayi, ticaret, finans veya hizmet sektöründeki kuruluşunuzu daha verimli kılmak, gücünü artirmak şansını, KOÇUNİSYS ve yetküi UNLX AJANSLARI, "komple çözümler"le sunuyor. KOÇUNİSYS'i ya da yetküi UNLX AJANSLARTndan birini arayınız. ^ YETKİLİ UNIX AJANSLARIMIZ: MİKROSET Td (I) 17 5 72 78 httnbul EBİ Tcl (4) 118 09 29 Ankua LİNK B İ Ü Ş İ M Td. (4) 137 11 64 Aıriun KOC UNISYS bunhul : (I) 174 30 0 0 ( 1 0 hat) Faks: (I) 174 30 15 SÖZER Tel.(5I) I487 53tn»ir TEKNtK BİLGİ İŞLEM Tel: (SI) 63 23 46 lırir İLETİŞİM BİLGİSAYAR Tel (24) 20 81 01 Buna Atkm barir Buna : (4)117 31 17 (5 hat) Faks (4)118 73 01 : (51)22 294021 30 28 : (24)2091 09209438 : (71)13 31 1213 3465 S u n m : (36)15 10 08 EjUşttlir : (221)392 47 149 83 Anutyı : (31)1165 56 KoçUnisys Bilgisayar Sisiemleri A.Ş.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear