24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 KASIM 1989 Turgut Özal, başbakanhğı süresince kendisi, bakanları, eşi Semra, çocukları Zeynep ve Efe ile damadı Asım Ekren hakkında çok sayıda yazıh ve sözlü soru önergesi verilen kişi oldu. 17. dönemde Başbakan Turgut özal'ıneşi Semra özal hakkında biri sözlü, 24 yazıh soru önergesi TBMM HABERLER CUMHURİYET/15 ÖZALA 25 SORU ÖNERGESİ Artık her şey Başbakanlık Konutu'nun çevresinde dönmeye başlamıştı. Her iş Konut'ta çözümleniyordu. Bazı gazeteciler siyasi değerlendirmelerine bile "Gece saat 3... Konutun ışıkları yanıyordu" diye başlayarak Başbakanın yoğun çalışma temposunu anlatıyorlardı. Red Kit okumayı, Bülent Ersoy dinlemeyi seven, Kemal Sunal fîlmleri seyreden bir yöneticisi vardır artık Türkiye'nin. Konuttan KöşkeÖzal Vîne bu Çift kuyruklu ceketini, nervürlü "ömleğini giyip beyaz papyon kravatını takacak, eline de silindir şapkasını aldığı gibi Meclise gidecek. Partisinin bütün milletvekilleri salonda kendisini bekliyor. Kapıdan içeri girince de tüm milletvekilleri ayakta karşılayacak. Pek yeni yüz olmayacak ayağa kalkanlar arasında. Tümü grupta gördüğü arkadaşlan. Artık cumhurbaşkanı olarak karşılarında... Yeminden sonra Cumhurbaşkanlığı Filarmoni Orkestrası lstiklal Marşı'nı çalacak. Sonra görevi devralmak üzere doğru Çankaya'ya... 1983 arahğında heyecanla çıktığı, bir ay sonra "başbakanlık" tezkeresini almak için gittiği, "haftalık olagan görüşme" için altı yıldır merdivenlerini inip çıktığı Çankaya Köşkü'ne bu kez seçilmiş bir cumhurbaşkanı olarak yeni görevini devralmaya gidecek. Demirel 'çek git' mitinglerine başlamıştı. Ama o kararlıydı. Gerçi 'Olabilirim de olmayabilirim de' diyerek kararını gizliyordu. Ama zamanı gelince 'Cumhurbaşkanlığına adayım' dedi. Bu kez Demirel de mitinglerinin adını 'Çankaya milletindir' diye değiştirdi... Elinde silindir şapkasıyla gelecek Meclise. Sonra Çankaya'nın merdivenlerini çıkacak, ama bu kez 'haftalık olağan görüşme' için değil. referandum sonucunu görelim" yanıtmı "vermeye başlarlar. Yanında "No, no, no" tişörtü giyen Güneş Taner dolaşmaktadır. Taner'i sonra bakan yapar. 6 Eylül 1987'deki referanduma bir gün kala televizyonda, siyasi yasağın devamı için oy kullanacağını açıklar. Demirel bu duruma çok kızar. 1987 yılı bypass'la başlamıştı. Bypass için ABD'de bir hastaneyi seçti. Çift pasaportlu prenslerle, "hanedan" ve "hasbahçeli" söylentilerle, "Papatya. Vakfı"yla renklenen siyasal yasama bir de Houston'daki ameliyat ekleniyordu. Aynı yıl annesi Hafize Hanım'ı kaybetti. Hükümetin çıkardığı, Cumhurbaşkanı'nın onayladığı bir kararnameyle annesi Nakşibendi Şeyhi Mehmet Zahit Kotku'nun yanına gömüldü. Sıra seçimlere geldi. 1983'te propaganda "ortadirek" üzerine oturtulmuştu. Ancak 1987'ye değin, ortada "ortadirek" diye bir şey kalmadığından, yeni seçim sloganı "çağ atlamak"tı. Enflasyon bir türlü düşmüyor, Güneydoğu'da terör durmuyor, işkence savları artıyordu... Kasım 87'deki seçimlerde partisinin oyu yüzde 36'da kaldı. Ama tam 11 kez değiştirdiği seçim sistemi sayesinde Meclisteki sandalyelerin üçte ikisini kazandı. Seçimden sonra zam paketleri birbiri ardına açıldı. "Ben seçimden önce zam yapacak kadar enayi miyim?" demişti... 1988'e bol zamlı, bol enflasyonlu ve bol terörlü girdi Türkiye. Büyuk bir heyetle hacca gitti. Bu üçüncü oluyordu. Yanında üç bakan, altı vali, kardeşi Korkut Özal ve eşi Semra özaf vardı. Gazetelerde boy boy fotoğraflar çıktı ihramla. Televizyon naklen yayınladı. Bir de suikast atlattı aynı yıl. 18 haziran günü partisinin kongresinde konuşacak. Salon tıklım tıklım dolu. Daha konuşmanın ortasına gelmeden, kürsünün karşısındaki gazeteciler ve partililer arasından bir kişi silahını çekip ateşliyor. İki el silah sesinin ardından yüzünü acıyla buruşturuyor ve eğilip kürsünün altına giriyor. Suikast girişiminde bulunan Kartal Demirag hemen yakalanıyor. Elinden yaralanmıştır. Salon yatışınca yaralanan elini sardıktan sonra, çıkıp yarım kalan konuşmasını tamafnlıyor. 1989'da ara seçimler vardı. Ancak bir yıl daha dayanacak gucü pek kalmamıştı. Ya da öyle sanıyordu. Bir an önce güven tazelemek gerekiyordu. Bir yıl sonra tazelenmeyebilirdi bu güven. Daha önce "Yasaklar kalksın mı, yoksa kalkmasın mı" diye referandum yaptırmıştı. Bu kez de "Yerel genel seçimler öne alınsın mı, alınmasın mı" diye gitti referanduma. Hem de istediği oranda oy alamazsa politikadan ayrılacağını söyleyerek. Kendisine yüzde 65 hayır çıktı. Gidecek mi, yoksa kalacak mı diye tartışmalar sürerken, "Dört yıl daha görevdeyim" dedi. Aslında dört yıl daha partisi görevdeydi. O bir yıl sonra bir görev değişikliğini düşünüyor olmalıydı. Erkene aldıramadığı seçimlerde partisinin oyu yüzde 21.80'e inmişti. Halk "kantann lopnzunu biraz fazla kaçırmıştı." Herkes istifasını ya da erken seçim karan almasını beklerken, "1992'ye kadar iktidardayız" dedi. Muhalefet ayağa kalkmıştı. Demirel "Çek git" mitinglerine başlamıştı. Ama o kararlıydı. Gerçi "Olabilirim de, olmayabilirim de" diyerek kararını gizliyordu, ama zamanı gelince "Cmuhurbaşkanlığına adayım" dedi. Bu kez Demirel de mitinglerinin adını "Çankaya milletindir" diye değiştirdi. Şimdi onun içiiKde Türkiye için de yeni bir dönem başlıyor. Çift kuyruklu ceketini, nervürlü gömleğini giyip elinde silindir şapkasıyla gelecek Meclise. Sonra Çankaya'nın merdivenlerini çıkacak, ama bu kez "baftalık olağan görüşme" için değil. Başbakanlığı sırasında hakkında en çok kitap yazılan kişi olarak çıkacak Çankaya'nın merdivenlerini. Başkanlığı'na sunuldu. 18. dönemin ilk iki yılında ise Semra Özal için Başbakan Turgut özal tarafından yanıtlanması istemi ile Meclis Başkanhğı'na 4 sözlü soru önergesi verildi. ö z a l ailesi için SHP Kars Milletvekili Mahmut Alınak'ın yazıh soru önergesi, çok partili parlamenter yaşamda ilk kez Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut tarafından işleme konulmadı ve işleme konulmayan bu önerge nedeniyle Başbakan özal, Alınak için Cumhuriyet • Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. TBMM'nin 17. yasama döneminde Başbakan özal'ın kızı Zeynep özal Ekren, damadi Asım Ekren ve oğlu Efe özal haklannda da sözlü ve yazılı soru yoluyla Meclis denetimine başvuruldu. Zeynep Asım Ekren'in 1986 yılı için ödemeyi taahhüt ettikleri gelir vergisiyle ilgili yazıh soru önergesi verildi. Efe Özal için ise koruma görevlilerini kişisel amaçları için kullandığı savıyla yöneltilen soruyu, Başbakan özal'ın yanıtlaması istendi. 19831987 dönemini kapsayan süre içinde Semra Özal hakkında verilen 24 adet yazılı soru önergesinden 13*0, süresi içinde görüşülmediği için kadük olurken, 11 tanesi yamtlandı. 1988 ve 1989 yüları içinde Semra özal hakkında verilen 8 sözlü soru önergesinden 4'ü yamtlandı. Semra özal ve Türk Kadınını Güçlendirme Vakfı ile ilgili üç sözlü soru önergesi, süresi içinde görüşülemediği gerekçesiyle yazıh soru önergesine dönüştürülürken, aynı nedenlerle verilen bir sözlü soru önergesi de yanıt bekliyor. SHP ve DYP milletvekilleri, Başbakan Özal ve hükümet üyesi arkadaşlan hakkında da sık sık Meclis denetira yollarına başvurdular. 17. yasama döneminde Başbakan özal ve hükümet üyesi bakanların icraatlarıyla ilgili olarak 73 Meclis araştırması, 7 Meclis soruşturması, 22 genel görüşme önergesi ile 3 gensoru önergesi verildi. Muhalefet partisi milletvekillerinin başvurdukları denetim yollarıyla ortaya atılan savlann tümü, ANAP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. 19881989 yülarında ise bu sayıda bir artış gözlendi. İki yıl içinde 73 Meclis araştırması, 2 Meclis soruşturması, 7 genel görüşme, 4 gensoru önergesi verildi. Bu süre içinde de Meclis denetimi, iktidar partisinin oy çoğunluğuna dayanılarak işletilemedi. Meclis gündeminde oylaması yapüacak genel görüşme ve Meclis araştınnalan sayısı 32. Gündetnde yer alan 418 sözlü soru önergesinden 186'sı süresi içinde görüşülemediği için sözlü soruya dönüşen yazılı sorulardan oluşuyor. Başbakan Turgut özal ve ailesi hakkında TBMM BaşkanlığYna sunulan sözlü ve yazıh soru önergeleri, içeriklerinin agır olmalanyla da dikkat çekiyor. Söz konusu önergeler içinde SHP Kars Milletvekili Mahmut Alınak'ın, özal ailesi hakkında verdiği yazılı soru önergesi özal'ın Alınak hakkında 340 milyon liralık tazminat davası açmasıyla sonuçlandı. Görülen dava sonunda Alınak, 9 milyon lira tazminat öderaeye mahkum oldu. Dava Yargıtay aşamasında sürüyor. Ahnak, 17 Şubat 1989 tarihinde özal ailesinin mal varlığı hakkında yönelttiği sorulara Başbakan' dan, yanıt istemişti. Geçen hafta içinde özal'ın mal varlığı konusundaki gelişmeleri görüşen SHP grubu, bu konuda bir araştırma yapılmasını karara bağlayarak TBMM Başkanhğı'na bir araştırma önergesi verdi. önergede, "Başbakan Özal'ın eşi Semra özal'ın,. baterist damadı Asım Ekren ve eşi Zeynep Ekren'in, oğulları Ahmet ve Efe özal'ın, kardeşleri Korkut ve Yusuf Bozkurt özal'ın bugüne kadar sahip olduklan mal varhkları, şirketleri, şirket ortaklıklan, yerli ve yabancı bankalardaki paralan ile hisse senetleri"nin araştırılması istendi. önergede ayrıca bu kazanımların elde edilmesinde devlet olanaklarından yararlanılıp yararlanılmadığırun da araştırılması koşulu yer alıyor. Çikita muz da geldi Hükümeti kurarken kaç kez inip çıkmıştı bu merdivenleri. Bazı isimlerde "pürüz" çıkmıştı da ancak 13 aralıkta onaylanmıştı yeni hükümet. 24 Arahk 1983'te TBMM güvenoyu verince Türkiye Cumhuriyeti'nin 45. hükümetini kuran kişi olarak inip çıkmıştı. O günlerde bir geçiş döneminin başındaydı. Kızdırılmaması gerekenler vardı. Bir süre dizginleri eline alamadı. 12 Eylülcüler tüm istediklerini pek yaptırmadılar. Ancak, ilk günden beri benimsediği "Çankaya ve 12 Eylül'e ters düşmemek, askerierle iyi geçinmek" ilkesini, her şeye rağmen uyguladı. En önemli sınav 25 Mart seçimleriydi. Bundan da başanyla çıktı. Yavaş yavaş Türkiye insanı yeni kişiler tanımaya başlıyordu. "Hanedan" aJı takılan aile ve çevreye yakın yeni isimlerle de tanışıyordu Türkiye insanı. Tümü de becerikli, yeni tanımlara göre "başanh" insanlardı. Artık her şey Başbakanlık Konutu'nun çevresinde dönmeye başlamıştı. Her iş Konut'ta çözümleniyordu. Bazı gazeteciler siyasi değerlendirmelerine bile "Gece saal 3... Konutun ışıkları yanıyordu" diye başlayarak Başbakan'ın yoğun çalışma temposunu aktarıyorlardı. "Bürokrasiyi kaldırıyorum. yeni fonlar kuruyomm. İthalatı serbest bırakıyorum, ihracatı arttırıyorum" diyen, Red Kit okumayı, flülent Ersoy dinlemeyi seven, Kemal Sunal filmleri seyreden, yoıulunca soluğu Bodrum ya da Marmaris'te alan değişik bir yöneticisi vardır artık Türkiye'nin. "Avrupa'da ne varsa, Tiirkiye'de de o olacak" diyordu. Gerçi Avrupa'daki demokratık hak ve özgürlükler bir türlü • gelmiyordu, ama ta Panama'dan çikita muz ' . gelmeye başlamıştı. Önündeki önemli virajlardan biri de 1986 eylülündeki ara seçimlerdi. Bu seçimlerden önce kızı Zeynep, baterist Asım Ekren'le evlenmişti. Aile bu evliliğe karşıydı, ama engelleyemedi. Seçimlere çok az bir süre kala, haziran 1986'da bir gazetede haber patlar: Kızı Zeynep ile damadı Asım'a bir Jaguar armağan edilmiştir. Asım'la Zeynep, kendilerine verilen armağanın önünde bir de fotoğraf çektirmişlerdir. Seçimler öncesi çok ağır bir darbedir bu. Hatta yeni kurulan bir parti amblem olarak "davul delen Jaguar"ı seçmiş, her akşam televizyona çıkıyor. Belki de inişin ilk işaretlerinden biriydi 86 ara seçimleri. Partisi 110'a oynarken, ancak altısını kazanabildi milletvekilliklerinin. Oyu yüzde 42'den yüzde 32'ye inmiş, Demirel korkulu riiyası olacak şekilde oyunu arttırmış, siyasi yasağına karşın "uzaktan kumandau" partisiyle hızla yükselmektedir. "Yasaklan halk koydu, halk kaldırsm" diyor. tlk önce "Taraf degilim, bu 11 EyiüTle 12 Eylttl iklidarlan arasında bir meseledir. 'Hayır' kampanyası yapmayacağız" der. Ancak "Evef'ler ağır basınca, yol isteyenlere, ilçe olmak isteyenlere, arkadaşlan "Hele bir Parlamento dışı muhalefet Özal'ı eleştirdi lç Politika Strvisi Turgut Özal'ın cumhurbaşkanlığma seçilmesi, TBMM dışındaki siyasi partilerin yöneticilerince de eleştirildi. MÇP Genel Başkanı Alparslan Tiirkeş, "devletin sarsıntı geçinnesi ihtimaBnin arrbğını" söylerken, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan cumhurbaşkanlığı seçiminin hukuka aykın olduğunu ve özal'ın siyaseten Çankaya Köşkü'nde oturamayacağı görüşünü yineledi. SP Genel Başkanı Ferit tlsever de "Sadece Özal'ın cumhurbaşkanlığının değil, Cumhurbaşkanlığı kuramnnun da Urtışüacağı yeni bir dönem başlıyor" dedi. MÇP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, Turgut özal'ın cumhurbaşkanı seçilmesi ile bu yüce makamın sürekli tartışmalarla karşı karşıya kalacağıru söyledi. Türkeş, "Büyük bnnalımlarla devletimizin sarsıntılar geçirmesi ihtimali çofalmıştır" dedi. Türkeş, seçim kanunu değiştirilerek 1990 bahannda erken seçime gidilmesini önererek, özal'ın seçim kanunu ile 11 kez oynayarak gerçek bir demokrasinin eşit ve adil koşullarIa yapılacak seçimlerle kurulmasını engellediğini ifade etti. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, Turgut özal'ın cumhurbaşkanlığı seciminin hukuka aykın olduğunu savuoarak seçimin iptal ettirUebileceği görüjünü savundu. Erbakan, bunun için ilk adımın TBMM'den çıkacak olan Uk ya»ayla atılabileceğini söyledi. özal'ın Cumhurbaşkanı olarak altına imza ata» ğ ı yasamn yayımlandığı anda anayasaya aykmlığı belirtilerek iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gidümesi gerektiğini kaydeden Erbakan, "Mahkeroe görevsiziik karan veremez. Cumhurbaşkanı seçiminin anayasaya uygun olmamğraı tespil ettigi zaman Özal o makamdan iskat edilmiş olacakür" dedi. Erbakan, özal'ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Cumhuriyet'e yaptığı acıklamada, özal'ın makamından "Çankaya Köşkü'nde oturamaz" uzaklaştınlması için ikinci yol olarak Danıştay'ı gösterdi. Özal'ın Cumhurbaşkanı olarak imza atacağı üçlü bir kararnamenin iptali için Danıştay'a başvurulabileceğjni belirten Erbakan, Danıştay vasıtasıyla özal'ın hukuken seçiminin muallel olduğunun tespit ettirilebileceğini kaydetti. Erbakan, birinci ve ikinci tur oylamalara 300'den az milletvekilinin katılmasının anayasaya aykın olduğunu savunarak, şirketlerde bile sermaye arttırımının ortaklann dörtte üçünün karan ile mümkün olduğunu anımsattı. Bir ve ikinci tur oylamalann yok hükmünde bulunduğunu, üçüncü tunın da geçersiz olduğunu savunan RP Genel Başkanı, özal'ın siyaseten de Çankaya Köşkü'nde oturamayacağı görüşünü ileri sürdü. Erbakan, özal'ın emrinden çıkmayacak kukla bir başbakan koymak suretiyle fiilen tek adam rejimini yürütmeye tevessül edeceği görüşünü savundu, ANAP'ın çok yakında parçalanacağını söyledi. SP Genel Başkanı Ferit tlsever de özal'ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra yaptığı acıklamada, bu sonuçta, parlamentodaki muhalefet partilerinin özellikle SHP'nin önemli payımn olduğunu savundu. tlsever, açıklamasuıda şu görüşleri dile getirdi: "Sadece Özal'ın cumhurbaşkanhfının değil, Cumhurbaşkanlığı kurumnnon da tarüşılacağı yeni bir dönem başlıyor. İşçi sınıfımız ve emekçi halk, Özal'ı oradan indirerek ve Cumhnrbaşkanlıgı kurumunu da taritae göaderen yolu açacakbr." Türkiye Tekstil Sanayii tşverenleri Sendikası Yörtetim Kurulu Başkanı Halit Narin, Turgut özal'ı çektiği bir telgrafla kutladı. Narin, bir örneği basına da dağüılan telgrafında, şu görüşleri dile getirdi: "Demokratik hiir parlamenter rejimi, vazgeçilmcz ydnetim şekli olarak kabul eden Tiirkiye Cumhnriyeti'ııin Büyük MUlet Meclisi tarafından cumhurbaşkanı seçilmenizden dolayı şahsım ve Türk Tekstil Sanayii tşverenleri adına tebriklerimi arz ederim." SHP tstanbul II Başkanlığı'ndan yapılan acıklamada da "Özal'ın Çankaya'ya çıkması tehlikderi daha da yogunlaştıracak, var olan krizi derinteştirecektir" denildi. Acıklamada, çözümün en kısa zamanda adil ve demokratik bir seçim yasasıyla erken seçime gitmek olduğu, bu hedefe ulasabilmek için de parlamento içindeki ve dışındaki partilerin işbirliğinin gerekliliği vurgulandı. DYP İstanbul İl Başkanı Orhan Keceli de yaptığı acıklamada, arkasında millet desteği olmayan kişinin cumhurbaşkankğına seçilmesinin Türkiye'yi siyasi krize sürükleyeceğini öne sürdü. Keçeli, "Milletin de bazı haklan vardır. Begenmediği sistemi protesto eder. Bnnnn yasal yollan vardır, kullanır. NL\on, Marcos yerinde dnramadı, Sayın Özal da duramaz" dedi. tnsan Haklan Derneği Ankara Şube Başkanı Mnzaffer tlhan Erdost da özal'ın cumhurbaşkanlığını parlamenter bir darbe olarak niteledi. Erdost, " ö z a l , ANAP gnıbuna kendini cnmhurbaskanı sectirdi" diye konuştu. Ege Belediyeler Birliği Yönetim Kurulu ve Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Yiiksel Çakmnr, Turgut özal'ı cumhurbaşkanı olarak karşılamayacaklarını açıkladı. ANAP'a veda konuşması Artık Özal bir başka "Bütün arkadaslanmı ikaz ediyorum. 80 öncesinİB bazı sloganlan yine gelecektir. Bazı çatlaklann üzerine gidip büyütmeye çalışmayın. Hatta onlan kuvvetli Japon yapıştıncısıyla yapışbnn. Türkiye 80 öncesinde bazı aynlıklara düşmüştür. Ama bunlara yeniden düşerse, ileri gitmesi mümkün değildir. Biz bir imparatorluk bakiyesiyiz. Irk nazariyesi yerine millet nazariyesi doğnıdur. Atalürk. 'Ne mutlu Türküm diyene' derken, 'Ne mutlu Türküm' demiyor. Bu, milli birliğin ifadesi olarak kullanılmışbr." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Targut Özal, dün cumhurbaşkanı seçilmeden önce ANAP Meclis grubunda yaptığı son konuşmada, "Gittigim yerde başka bir Özal görmeye mecbnrsunuz" dedi. özal, ANAP'h milletvekillerine kendisinin "vasiyetler" diye nitelediği bazı tavsiyelerde bulundu. Heyecanlı olduğu sesinin titremesinden anlaşılan özal, sözlerine, "Bcnim için zor konuşmalardan birisini yapacagun" diyerek başladı. Uzun yıllar ANAP grubuyla birlikte olduğunu ve bu milletvekillerinin siyasi yaşamda önemli rol oynadıklanm kaydeden özal, "Hakikaten bırakıp gitmek fevkalade zor. Ben bunu içimde hissediyorum" dedi. Evren kutladı Malatya'da davulzurna Turgut özal'ın cumnurbaşkanlığına seçilmesi, memleketi olan Malatya'da davulzurna çalınarak kutlandı. 3. tur sonucunun televizyondan acıklanmasından sonra, davulzurna ekipleri ANAP il binası ve belediye önünde gösteri yaptılar. ANAP'lı Belediye Başkanı Münir Erkal da özal'a bir telgraf çekerek cumhurbaşkanlığını kutladı. ANKARA (AA) Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Türkiye'nin 8. cumhurbaşkanı seçilen Turgut Özal'a bir mesaj göndererek kutladı. Evren, mesajında şöyle dedi: "Başbakanlıga atandığınız 7 Arahk 1983 tarihinden itibaren cnmhnrbaşkanlıgına secildiginiz tarihe kadar geçen süre içinde, şahsen ve gerekse bu dönem içerisinde oluşturulan Bakanlar Kurulu üyeleri ile ifa ettiğiniz hizmetler ve demokratik parlamenter sisteme geçişte gösterdiginiz üstün gayret takdirle anılacaktır. Başta siz olmak üzere bo tarihe kadar hizmet yapan tüın hükümet iiyelerini kutlar, bundan böyle cumhurbaşkanı olarak sürdüreceğiniz çalışmalannızın da sağlık ve esenlik içinde başanlı geçmesini ve memlekele yararlı olmasını temenni ederim." Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeleri Nurettin Ersin. Tahsin Sahinkaya, Nejat Tümer ve Sedat Celasun da cumhurbaşkanı seçilen Turgut özal'a bir mesaj göndererek kutladılar. Türkiye'de genç bir nesil olduğunu kaydeden özal, "Bizim kuşağın içinde eziklik vardı. Pek az kimsc eziklikten kendisini kurtarabildi. Başta Kemal Ata1965 seçimlerinde Meclis'te çoğunluğu alan Ada türk. Artak Batı karşısmda ezik değiliz" dedi. let Partisi yöneticilerini isim vermeksizin eleştiren özal, konuşmasırun son bölümünde de görüşleriözal, "Ekseriyeti alan bir siyasi kadro, cumhurbaşkanını içinden secememişse, o memlekette demokra ni şöyle açıkladı: "Biz hoşgörülü bir partiyiz. Hatta bize 'Mevlana sinin icaplan yerine gelmemiş demektir" dedi. Özal'ın bu sözleri milletvekillerince alkışlandı. özal, konuş gibiler' demislerdi. Buna devam edin. "Bakın, biz hiç kimseyi ibraç etmedik. Bizim bazı masını, "Bizim karşımızdakiler demokrasinin yanındaysalar, bunu kabul etmeliler. Demokrasi sınavın arkadaşlann yaptıklannı başka bazı partilerde yapda sınıfta çaktılar demiştim. Bu defa da ikmal imti salar, disiplin kurullan çalışır. Arkadaşlar birbirlebanında sınıfta çakülar" biçiminde sürdürdU. Özal, rine kenetlensinler. Çok şeyler soyleyecekler. Hele ayın 9'una kadar çok şeyler yazılacak. 'Falanca şöydaha sonra şu görüşleri belirtti: "Ama her şey geçti. Eski siyasi partilerin ananele le söyledi, falanca kukla olmam diyor' diye hep yazacaklar. Biz şu anda haberiz. Bu grup baberdir. Bari, demokrasiyi bir türlü tam manasıyla hazmetmeye sın da bir kınntı ahnca manşet yapacak. Bir problehazır değildir. Demokrasiyi sloganlar halinde anlaminiz varsa gidin o arkadaşa direkt söyleyin. dılar, ama sloganlar icraata geçmedi. tcraata geçiren Tabii ki 1820 kişi olur, birisi seçilir. S kişi seçilANAP oldu. Bundan sonraki devirde demokrasi meselesinde bu grup baskalannın akıllanndan geçinne mez. Seçilmeyen arkadaşım gücenmesin, kınlmasın. dikleri mesafeyi alacaktır. Bize sadece hüzun veriyor. Bakanlık meselesinde de öyle. Ben baktım, başından Hele bir muhalefet partisi liderinin (Demirel'i kaste beri gelenlerden kabinede iki arkadaşımız kalmış. derek) grup toplantısında söylediği sözleri ben hay Mevkilerin hepsi gecicidir. Önemli olan memlekete hizmet edebilmektir. ret ve ibretle dinledim." Bulgaristan da yola gelecektir. Çünkü artık güçlü Daha sonra Özal, Türkiye'nin ilerleyebilmesi için bir ülkeyiz. Herkes bizimle iş yapmaya çauşıyor. Si"Düşünce hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti ve teseb yasel. ticaretle ilişkilidir. büs hürriyeti"nin önemli olduğunu ifade etti. Bu tavGeldiğimiz bu yeni konumda da memlekete hizmet siyelerini "vasiyet" diye niteleyen Özal, "Türkiye hâlâ edeceğiz. Biz mücadeleyi seven bir insanız. Zikzak tabularia kilitlenmiş bir ülke. O tabulan yıkacagız" yapmayan, lafı da yapıştıran bir kişiliğim var. Ama dedi. Din ve vicdan hürriyetinin isüsmar edilen ko gittigim yerde artık başka bir Özal görmeye mecburnulardan birisi olduğunu vurgulayan Özal, laiklik il sunuz. Memlekete hizmet edenlerin daima yanında kesinden yana olduğunu da söyledi. Özal, "Ama kim olacağım. se kimsenin dinine, inancına kanşmamalı. Batılı ülTek ricam var. Bölünmeyin. parçalanmaytn. Alkelerde olduğu gibi bizim de bu hedefe varmamız lah'ın ipine sımsıkı sanlın. Kuranı Kerim'de de öyle lazım" dedi. diyor. "Biz bir tsiam ulkesiyiz" diyen Özal, Türkiye'nin Önumüzdeki on sene içinde Türkiye'nin aydınla"Bir imparatorluk bakiyesi olduğunu" savundu. n, entelleri ile halk arasındaki açıklığı kapatmaya çaözal, sözlerini özetle şöyle sürdürdü: lışalım."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear