25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 MART 1988 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR tSMAiı GÜLGEÇ CUMHURÎYET/5 'Pinochet Paşa Acı ektin toprağa' Katıksız bir siyasi mesaj içeren, keder ve umut dolu "They Dance Alone" adlı parça, içe döniik kuşağının 80'lerde belirginleşen kayıtsızhğına karşı duyarh bir bilinci seçen Sting'in son yıllarda geçirdiği evrimde yeni.bir kavşak. YAVL Z BAYDAR STOCKHOLM "Döşünccteri yiznnden totaklajıauş, iskenct jör••*, jargüaanadan hnknnı glynif fattaıdaria Uk kcz 19S6'da Uhufauraraa Af örgiita adna d g n a l n e * koajerier ı n u d ı tauşük, öykiilertai dtakdik. Bo y*de»m* bizde deıta trter burakü. Şimdi tnsan haklan koamnada btitan mizfajenJerin tagcrektiiH dnş&nijronım. m taek, racu daka da büyttöyor çgşki." 7 yılhk verimli bir beraberlikten sonra 1984'te dağılan Potice üçlüsünttn şarkıa ve bas gıtarası Sting, son albümünün en sarsıa bölümlerinden bihni olusturan "They Dance Alone (Gceca Solo)" adlı bestesinin esin kaynağinı böyle acıklıyor. Müağe Newcastle'da cazla başlayan, PoUce deneyinden sonra yine caza dönefl Sting'in (asü adı Gotdon Sumner) birkaç ay önce çıkan yeni albümü. adını Shakespeare'in bir sonesinden almakta: "... Notbing Lflte the SOB". Çoğu meslektaşının tersine, rock müziğini ciddı btr sanat türü olarak gören ve sorumluluk duygusuyla beslenen siyasi görtlşlerini açıkça ortaya koymaktan ve savunmaktan çekinmeyen Sting, iki plaktan ve 12 parçadan oluşan yeni yapıtında günümüzun toplumsal ve bireysel sorunlannı deşiyor; insan varlığını ve onunınu tehdit eden baskı düşilncesi ile hesaplaşma çabasına giriyor. Temsil ettıği müzik türtinün/türlerinin, "boşca vakH geçfrtmekten" ötede, "rahatsz edjd" sorular sormak, "bffinçaltıııa itleni" çözüme zorlamak ve iktidar olmayı "özgiiriiikca yr farkh dtyânceji ezme" biçiminde anlayanlan tedirgin ktlmak gibi, sanata yakışır bir ödevi olduğunu anımsatıyor adeta. Katıksız bir siyasi mcsajı içeren keder ve umut dolu "They Dance Alone'', içe dönük kuşağının 80'lerde belirginleşen kayıtsıilıgına karşı duyarh bir bilinci seçenek getiren bu müzisyenin son yıllarda geçirdiği evrimde yeni bir kavşak. Ölümcül bir fon çizen synthierle ve askeri bando trampetieri ile açılan, ağjt temposunda gelişen parça, erkekleri askeri rejim tarafuıdan ışkencede ve hücrelerde yok edilen Şilih kadınlann yalnızlığının oyküsü. Gueca, sevgilileri ilk kez bir arava getiren bir Şili dansı. Erkekleri "kaybolan" kadınlar, onlann resimlerini yakalanna takarak tek bajlarına dans ediyorlar; rejimi protesto biçimine dönıisen bu trajik dansa ise 'Goeca Solo" deniyor. Gerisini Sting'in dizeleri anlatıyor: "Baskaldın tek hfiyle raomkün/Sesriz yuzlcrde derin çrtbkter gordtaı/Bafersabuih ba öfkeyl eter/Oaiar da yitip gidcttUcr/laVeım nasasnda bir lcadm dakm^taşka M jmp«WUrler?" Trajik hava, parçanın sonlanna dognı umutla aydınlanmaya başlryon "Ey PİMCket Paf*/Aa eküa ba topra^/CeMndeld yabuıa pMm/nke•ccek Mr |in/Nc ifke«cecfl«rhı iei> •mf/Ne *e sfa»A»şliıı". Ve senkoplarla süslü, oynak ritmler üstünde, sloganlarla son buluyor adeta: " D m edecetb Mr («a mezariarraiB •stünde/özg«ri«{iiıı fariann »ftjieytp/Key»M kthkıh»Urta/Pam e4ePoHce'ten sonraki Uk solo albfimO olan "The Dream of the Btae Imrtles" ile, cazla kaynaşarı, usta işi 10 besteyi peş peşe sıralayan Sting, " Nothing Ukt the Son"da cazla bağlannı koparmayan, ancak müziksel ufku bir öncekine kıyasla daha geniş bir anlayışla çıkıyor karşımıza. Günumüzde müzik tOrleri arasına yapay çizgiler çekildigini, sınır tanımayan bir "danyı n i ı i t i " yaratmak istediğini sık sık ifade ediyor. Her dinleyışte daha bir gelişen, çekici, güçlü, sağlam yapılı parçalann yer aldığı albDmde sanatçıya eşlik eden ekip, hiç de yabana atüır cinsten değil: Saksofonda Bnaford Marsalis, klavyeli çalgılarda Kemıy Kirland, vurmab çalgılarda Mhto Cfaıehı ve davulda Pctcr Gabriel'in "keşfTAfrikalı M«aa KatctK var. Jiroi Hendrta'in bestesi "Uttk Wing"de bu ekibin yerini Gil Evans Orkestrası almakta. 1987 Grammy ödülO'ne layık bulunan bu niteükli yapıt, hazırüklan Sting'in yeni albümünde siyaset ağır basıyor BoYüM /T>4£S KtM KİME DUM DUMA çj ilk i evtunnden BEHİÇ AK BYMBK. ÖZAL'AOY tmrmmaktı. Fako d ı/e P kalkth ırn ımız ^jde kalon. arkqdo$larb aramodo, Jfnaer&e iaânm btr tırttk varcfıfyÇca * sametok ı/t fçe u ,yffpr fedakarcaudı kı, Pirbın i4in öleBthrditm bu dcsHoklar P t K N t K PtYALE MADRA MCX VE SJYASET Asıl adı Gordon Sumner olan Sting, çoğu meslektaşının tersine, rock muziğini ciddi bir sanat türü olarak gorüyor Sting, sorumluluk duygusuyla beslenen siyasi görOşlerini açıkça ortaya koyup savunmaktan çekmmryor sflrmekte olan "1988 Ulnslsnuası Af örgtita Dünya lk>rnnnun programında da yer alıyor. Baskaldınyı gizemcilik ya da absurdizmde arayan bazı meslektaşlanndan ayrılarak acık bir siyasi tutum benimseyen Peter Gabriel, Eric Oaptoo, Mark Knofler gibi müzisyenlerin Sting'le birlikte kaUlacagi tumenin programı içinde, Af Orgutü'nun ele^tirdigi bazı "sakıno h " ulkelerin âyaret edümcsı de var. Acaba Türkiye'ye de gdmeyl düşünüyorlar mı? Sanırun bu birçok Sting hayranı için bir umut olarak kalacak. En azından bu yıl. Düşkırıklığını telafi etmenin yohı ise belK: "UsJu" bir rockçu iken siyasete "bolaşıp", dünyanın duzenini "tafyir, iebdil ve ilgaya" kalkışan bu "yıkıa" tngilizin albümune kulak vermek. Dünya Tîyatrolar Kiiitnr Servfei Istanbul Devlet Tiyatrosu, 27 Mart Dünya Tiyatrolar GOnil dolayısıyla iki acıkotunım düzenleyecek. 27 mart günü Devlet Tiyatrosu Bakırköy Sahnesi'nde (Adiie Naşit KOltür Merkezi) saat 19.00da "Saımmyolu" adb oyun ücreuiz sahnelenecek. Açıkoturumlardan ilki 25 mart cuma günü saat 14.00'te Taksım Sahnesi'nde düzenlenecek. Topinm KalkınnıasıiMU Ttymtro" konulu açıkoturuma Recep Bflginer, Emre Kon(ar, Çetfn Altan, Af^arThnBçln, ZeId Ahay», Hajrati A s d ^ n a konuşmacı olarak katılacak. 27 mart pazar günü saat 14.00'te Bakırköy Sahnesi'nde gerçekleştirilecek olan, "Yerel Yönetlmler ve Ttyrtro" konulu acıkoturumu Bakırköy Belediye Baskanı Dr. Nad Ekjl yOnetecek. Açıkoturuma konuşmacı olarak Bursa Belediye Baskanı Ekrcm Bansık, Bakırköy Akü ve Ruh Hastahklan Hastanesi Bashekimi Dr. Yıhhnm Aktnna, Dogan HuUn, Necatl Do^rn, Tanju Cılızo{iu ve Halil Dogao katılacak. HIZLI GAZpTECİ NECDET ŞE.\ NERP&t ÇiKf/ğ/Nl UÜCMdOT PEYPA ISKB.E AIABAHÇÜ TAHKERPEN K&PAI? 0L&3İIPİSİ / Ç İ Z G Î L t K KÂMİL MASARACl aUlUlllllld sergifiyor. Irtsanın insanla ve msanm nesneyte ilişkilefinde yoguntaşan Artemel, Idmj etestirmenlefe gore, durup dusundürmeyi, soru sordurmayı amaçlıyor 1981'den bu yarta yalnoca resim yaparak yasamını surduren Artemd'in sergisi 16 mart gurtune kadar iztenebılecek. (Fotouraf Lale Filoglu) En sa&lam vatırııru Pic Dergiye göre, Picasso'nun yapıtları şimdiye kadar hiç değer yitirmemiş. Ayrıca sanatçının bütün dönemleri "aranır" durumda. Litografıleri ise, Picasso'nun en kolay ulaşılan yapıtlan. Picasso'nun özzün basküarı 5 bin 80 bin frank arasında para ediyor. SABETAY VAROL PARİS 1973 yılının 8 nisan günü 92 yasında ölen Pablo Picasso'nun son dOncm yapıtlannın, gençlik ya da olgunluk yıllannda yaptıklanna oranla zayıf ya da Önemsiz olabileceklerini sananlar, Pompidou Kültür Merkezi'ndeki "Son Pkasso: 195373" sergisini gördükten sonra yanıldıklannı anhyorlar. Son Picasso'Iar bclli konular etrafında yoğunlaşıyor. Kadın, çıplaklık, çifüer, Ma•et'nin "Kır Yemefi" tablosundan esinlenme, 196570 yıllannda yaptıgı çıplak insan kompozisyoıüan, silahşörler, boğa güresçıleri bu konulann başhcalan... thtiyarbk döneminin Picasso'sunun önceki dönemlerde yaptıklannı incelediği, ayrıntılara indiği, bunlar Uzerinde derinleştiği göze çarpıyor. Picasso'nun gencliğinde yaptığı bir resimden birkaç resim çıkmıs. Sanki bütün, kendisini meydana getiren bilesenlerine aynlmış, her birinden ayn birçok tablo çıknuş. Halen ziyarete acık olan Paris'teki iki büyük Picasso sergisi Ispanyol asıllı ünlü ressamın, çesitü yönleriyle ele almmasına yol açıyor. Bu vesileyle, ekonomik analizleriyle tanınan "Fortnne" dergisinin yayın hayatına yeni başlayan Fransızca baskısı, Picasso'nun yapıtlannın piyasa degeriyle ilgfli bir makale yayımladı. 1953 ile Pablo Picasso'nun ölüm tarihi olan 1973 yülan arasında gerçekleştirdiği yapıtlannın sergilendiği "Son Pk»sso: 19531973" Pompidou Modern Sanat Merkezi'nin 5. katında gösterilirken, Picasso Müzesi'nde de "Av%aonln Genç Kızlar" 16 rnayısa kadar sergilenecek. "FortMe" dergisine göre, Picasso'nun yapıtlan, yatınm yapmak isteyen nüryoncrler için "hiç dejer ytÜrmt otanagı oimaysn m«n«r" olarak tavsiye edilıyor. Picasso tablolannın satışının yüzyıhn başlanndan beri büyuk ilgi uyandırdığına işaret eden "Forto•e", ressamın degişik dönemlerine ait resimlenn "hangi dönem olurs» olsun" büyuk maddi deger taşıdıgını vurguluyor. Hiçbır dönemınin değersiz olmadığııu kamtlamak için dergi, değisik dönem yapıtlanndan örnçkler veriyor. 1911 tarihli Kübist tarzda yapümış tual, aralık 1986'da 6.3 milyon Fransız Frangına (yaklaşık 1 müyar 450 milyon lira), 1964'te yaptığı "Koltukta Otnran Kadın: 'Tortune" dergisi ünlü sanatçının ekonomik analizini yaptı AĞAÇ YAŞKEN EĞtLtR KEMAL GÖKHAS TtniKru MAUMCE MÜKTEPabto Picasso (solda), bir donemin Fransız Komuntst Partsi Genel Sekreteri Maurice Jacquettne'iıı Böstü" New York'ta 2.5 milyona (yaklaşık 575 milyon lira) satılmış. 1937 tarihh' suluboya "Aglayan Kadın" ise Paris'in Drout müzayede salonunda 3.3 milyon franga (yaklaşık 759 milyon lira) ulaşmış. 1962'de yaptığı "Güliimseytn Flgur" adh 24 x 19 sanümetre boyutianndaki pastel bile Paris'te 25 bin frank (yaklaşık 5 milyon 750 bin lira) etmiş. Dergiye göre Picasso'nun yapıtlan şimdiye dek hiç değer yitirmemiş. Mavi Donem'den (19011904) başlayarak son yıllannda yaptıklanna kadar tüm dönemleri aynı derecede "«ramr" hale geldiği saptanmış durumda. Bu, piyasada çok sayıda Picasso bulunmasına, başka bir deyişle arzda düşüş olmamasına rağmen böyle. Makalenin yazan Plerre Cabane, Picasso'nun tum dönemlerinde yapaklanmn yüksek maddi değerini çeşitli nedenlere bağlıyor. Cabane, söz konusu olguyu şöyle açıklıyor: "Tum bu dönemler iıretkenlijinin defisik önemli anlanna rastlıyor, aynı gerilimi nuhafaza ediyor, aynı 'yapma' saplantısını tasıyor. Degişik teknikler tek bir göne sıgarken, şekil degiştirme içgudüsa aynı dönem içinde çeşitlilik kazanıyor." 1947 yüına kadar Picasso'nun ütografi tekniklerini yalnızca 27 kez kullandığım, bu tarihten 1972'ye kadar ise "Moarlot" matbaasında 400'ü aşkm siyahbeyaz lhografi gerçekleşürdığini anımsatan yazar, litografilerin Picasso'nun en kolay ulaşüan eserleri olduğunu belirtiyor. Yüına, baskı sayısına ve kalitesine göre Picasso özgün baskıları 5 bin 80 bin frank arasında para ediyor. Picasso üyesi bulundugu Fransız Komünist Partisi yaranna da imzasız ve tarihsiz baskılar yapmış. Bunlar da 3000 frank. Ünlü "Banş Güvercini" eğer imzasız ve tarihsizse 3500 franka satılıyor. TARtHTE BUGİM MUMTAZ ARIKAS 13 Mart OKSIJBNIBULAN KIMYACI 1?23'TE 8U6UH, UNLU KİMYACI İNGHTERE'De OOĞDU. 6BNÇLlğiNt>£ PİN ÖĞRENlMI GÖRBCEK, GIOERBK DlHÎ YAZILAK YAZACAK, yAPtTlAR. VEReCEKTrR. BUARAOA, DURMAOAN MEZHBP OEĞlŞrİR£ZEK £L£ÇT/eİL£R6 HEOEF OLACAKTlR. ANCAK. PRlESrtEY'lN ASIL ÖNEMİ İYI 8ıR KIMYACI OLUŞUNDAN GELMüKTEDiR. &.GUİKLB GAZLAG. ÜZERINDEKİ A&4ŞT/eAAA VE PENEYLSIZLE BİRBULUŞ YAPMlŞn. 8UNLAR.ARASlhJDA ÖME/HÜS/, 1774'T£, C/t/A OK£lDİ AYR/ŞHAK OKS/JEAII BÜLMASIYDI. GERÇI, KBNOISİ NESULDU6UNU ANLIYAMAMlŞTl AMA, RAKİBi LAVOlSIER BUNU TA NMLAMAKTA GÜÇLÖK ÇEKMİYECEKTİ• (sagda). Picasso'rnjn partiyaranna yapoflı ırrcasız ve tsrihsiz özgün bastatar bugun 3000trank değennde ThorezTe 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet 13 Mart 1938 zaman onu Almanyaya bağlamağa karar vermistim. Işte bugun kararımı tatbik ediyorum. Doğduğum ve gençliğimie hayatımın mühim bir kısmını geçirdiğım memleketimi Alman devletine bağlamış olmakıan mütevellıt büyuk bir sevinç duymaktayım. Bu mesut neticeyi elde etmiş olmak için senelerce çalıştım, mucadele ettim ve ancak bugun 19381989 muvaffak olduğumu zannediyorum. Butün dünya bilınelidir ki, bugün birleşmış bulunan mUletimizi bundan sonra artık kimse bir daha birbirinden ayıramaz. Böyle bir tehlike karşısında bütün Almanya kendisine duşen vazifeyt yapmaya hazırdır. Aramzda gordüğünuz Alman askerlerı bu vazıfeyı yapmak için buraya gelıniş bulunmaktadır.' Ahnan Devlet Reisi Viyanada Hitler refakatinde Mareşal Göring'le maiyeti erkanı olduğu halde bu sabah tayyare ile Münih'e oradan da A vusturyaya gitmişlerdir. Linz'de nazı reisinin nutkuna mukabele eden Hitler şunları söylemıştır. Bertin 12 (Hususi) M. " Bana karşı gösterdiğımz fevkalade hüsnü kabulden dolayı hepinize teşekkUr ederim. Avusturyanm ilk şehrinde bana karşı yapılan tezahürata bütün milletin iştirak etliğine inamyorum. Senelerden beri devam eden çetin mucadelelerden sonra bugünkü mesud neticeyi elde etuğimizden dolayı, ben de sızier kadar memnunum. Memlekelımi terkettiğim
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear