25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 EYLÜL 1987 CUMHURİYET/13 CHFnin kuruluş yıldonıımu ANXARA (AA) SHP Genel Merkezi, 6 eylül pazar günü yapılacak halkoylamasından sonra yoğun bir trafiğe sahne olacak. SHP Parti Meclisi, kapatılan CHP'nin kuruluş yıldönümü olan 9 eylül çarşamba günü Ankara'da toplanacak. Bu arada, SHP Genel Merkezi'nden yapılan bir çağn ile parti kurucuîan, yine referandumdan sonra toplantıya çağırıldı. Parti kurucuları 8 eylül salı günü genel merkezde bir araya gelecekler. Ayru gün SHP Genel Merkezi'nde bir başka toplantı daha yapılacak. Bu toplantıda da kapatılan CHP'nin son dönem il başkanları, ilk kadın ve gençük kollan başkanları bir araya gelecekler. Güney Kore'de çatışma Güney Kore'de öğrencipolis çatışması giderek şiddetleniyor. Gösterilerde öğrenciler potislt çatışmakta. Resimde bir Güney Koreli öğrenci polise petrol bombası atarken görülüyor. (Fotoğraf: REUTER) Korhan Ankara Büyükelçisi ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyet Ankara Büyukelçiliği'ne Oguz Korhan atandı. Yeni büyükelçi yarın Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e güven mektulunu sunacak. Oğuz Korhan bir dönem Tanm Dairesi'nde müdürlük yaptıktan sonra Tarım Bakanlığı'nda bulunmuştu. Korhan, Ulusal Birlik Partisi'nden Girne milletvekili seçilerek Meclis Başkanhğı da yapmıştı. Başkentteki görev süresini tamamlayan KKTC'nin eski Ankara Büyükelçisi Peker Turgut da geçen hafta KKTC'ye dönmüştü. Qin Hanedanları Uriyapmaya hazırlanan XVan Dance topatluğu üyeleri. Mö n. yy'a cdt Terracotta ordusunun askerlerini takliden yapılmış neykeüeri tasıyorlar. Qin Hanedanhğı asker heykeüeri XVan'da 1974te buhmmuş ve olay yaratmısn. (Fotoğraf: REUTER) Gurkaların kadın askeri taker savaşçüığıyla tanınmısünlü "Gurka Tüfeklertntn" tek kadın askeri. 800 kisiden obtşan btrüğin neferleri çoğunhtkla Nepal kabUelerinden toplanıyor. Gurkalar bıçak kuüanma ve yakın dövüşteki üstünlükUriyle ünlü. Aynca cesaretleri, savaşçıhklanyla tanmıyorlar. (Fotoğraf: REUTER) OLATLARIN ANAP'tan iki fire daha ARDINDAKI (Bastarafı 1. Sayfada) yornm" dedi. HABERLERİN DEVAMI Özal: Haçlı ceph< (Bastarafı 1. Sayfada) „,,„„„, y2imÜ2iT^nt "Ben hiç tahmin yapmadım, tahmin yapm a k z o r j Ş j yapmam" dedi. "Televizyon konnşmasında ö bür liderlere cevap hakkı tanımadan önemli bir açıklama yapmanız dogru mu?" sorusuna özal, "Onlaria ilgili olduğunu nereden çıkanyorsunuz. Belki yapabilirim, belki yapmam. Benim ne söyleyecegimi başka kimse bilmez. Son gün sabah hazırlayacagım" yanıtını verdi. Elinde öbur liderler hakkında SHP Geneı Başkanı trdal tnönü'nün televizyon konuşmasını değerlendirirken, "Biz InöAtapark meydanına gittiler. Caddelerde yine 'turuncu' renkte "Kendisi gelsin diye bu memleketi Behice Boran'a, Perinçek'e leslim etmeye hazır zihniyete hayır" pankartları görüldü. Ve bu arada bir uçak havada "Hayırda hayır vardır" şeklinde pankartı dolastırdı. Muhalefet partilerini "Haçlı cephesi"ne benzeten özal, konuşmasıru özetle şöyle tamamladı:"Bumesele 35 kisi meselesi degll. 35 kişinin gelmesi, gitmesi önemli degil. Önemli olan, çağ atlayan Türkiye'nin geriye dönüp dönmeyeceğinİD bütün dünyaya gösterilmesidir. Içeride ve dışanda herkes bize bakıyor. Kaçakçılar, karaborsacılar da bakıyor, acaba bize gün doğacak mı diye. Biz hiçbir partinin devamıyız demedik. Ama devamıyız diyenler DP'lilerin itibarlanm iade edemediler. Niçin 14 sene bir şey yapmadüar. lnşallah 6 EylüTden sonra onlan merasimle tstanbul'agötürecegiz." TRABZON'dan YALÇIM DOĞAN (Bastarajı l. Sayfada) Özal'ın ve de ANAP Karadeniz örgütlerinin topladığı kalabalık, Demirel'e gelenlere göre daha fazla. Dolayısıyla kalabalıklara bakarak referandum sonucuna iliskin bir tahmin yanıltıa olur. Demirel ve Özal için toplanan kalabalıklar "sanki bir efitliği" sergiliyor. Uçakta Ankara'dan hareket ettikten sonra Başbakan özal ile gazeteciler kısa bir söyleşi yapıyorlar. Herkesin kafasındaki soru aynı: "Sayın Başbakan cumartesi günü televizyonda neyi açıklayacaksımz?". Bu soru en az 78 gazeteci tarafmdan çeşitli biçimlerde formüle ediierek evrilip çevriliyor ve Başbakan 'a yoneltiliyor. Başbakan 'dan tek bir yanü: "Bilmiyorum. Herhangi bir ifadem olmayacak." Tüm sıkıştırmalara rağmen hiçbir yanıt almamıyor. Bir ara 1 Ne açıklayacağmızı kaç kisi biliyor?" sorusu yükseliyor. Özal ona da "Bir şey söylemem" demekle yetiniyor. Dun bir gazetede Başbakan özal'la yapılan röportaj kendisine anımsatılıyor. "Elimde bazı belgeler var. Bir belge üzerindeyiz. Onu temin edebüirsek önemli bir şeyi ispat etmiş olacağız. 5 eylülden önce elimizde ohırsa açıklama yapacağım, ama konusunu şimdi veremem" biçimindeki demeci kendisine anımsatıldığmda Özal ilginç bir karşılık veriyor: "Ben o anlamda bir şey söylemedim. O yanlış değerlendirilmiş." Bir rastlantı, o demeci alan gazeteci arkadaş da uçakta. Hemen gidıp kendisine soruyoruz.' "Başbakan böyle diyor, siz ne dersiniz" diyerek. Arkadaşımızın cevabı şu: "Söykdiği o söıler teybimizde yok. Tam çıkarken ayak üstünde söyledi. Biz de ekledlk." Böylelikle belki de tüm Türkiye'nin dikkatini çekmek uzere hazırlanmış propaganda mizanseni hedefını buluyor. Özal belki hiçbir şey açıklamayacak. Belki de bir şey açıklayacak. Bu, eski politıkaalarla ilgili olabilir, bu örneğin erken seçim kararıyla iigili olabilir, ya da bir başka şey... Ama olsun herkes özal'ın ne soyleyeceğinı konuşuyor ya, bundan daha iyi propaganda mı olur? Gerisi Ozal'a vız gelir. Uçakta sohbet bir ara Erdal Inönü'nun önceki akşamki TV konuşmasına geliyor. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın, herkesin birleştiği bir nokta var. Erdal tnönü belki de genel başkanlığa geldiğinden bu yana politikacı olarak en iyi konuşmasını yapıyor. Ama Özal'ın eleştirilerinden kurtulması mumkuı, değil. "Bana ilk defa yalancı dedi, Halbuki aramız kendisiyle iyidir" diye söze başhyor ve tam daha vurucu bir niteleme yapacakken, Semra Hantm, Özal'ın kolundan ' 'çaktırmadan'' şöyle bir çekiyor, Özal dilinin ucuna kadar gelmiş sözü yutuyor. sözler daha çıkarken iki gün önce istifa ettiğini söyleyen ama dün "yeniden görevine dönen Erkal Zenger Un" mıkrofondan sesi yükseliyor: "Merhaba Ordulular... Hoşgeldiniz Giresunlular... Hoşgeldiniz Samsunlular..." Kent sanki turuncuya boyanmış. Özal'ın geçtiği yollarda boydan boya pankartlar hep turuncu renkte: "Milleti kan ve gözyaşma boğanlara hayır." "Milleti aldatanlara hayır." "Ben yoksam demokrasi olmaz diyen zihniyete hayır." "Devlet parasıyla adam zengin etmeye hayır." Ingilizce moda oldu ya... Trabzon 'da da yine iki üç lngilizce pankart daha havaalamnda kendini gösteriyor. Gidip soruyoruz ' 'Ne anlama geliyor bu sözler?" Adamlar bu kez deneyli. Daha önce tuttuklan pankartların ne anlama geldiğini bilmeyenler gazete sutunlarına yanstymca, belli ki Trabzon'dakiler eğitimden geçmış. Karşılığmı hemen yapıştırıyorlar: ' 'Eski poUtikacılar gelirse yeniden anarşi ve terör dönemine dönulecek. Onun için onlara hayır. " Birisini işletiyor bu halk. Çünku her gelene toplanıyor. Biraz az, biraz fazla. Ama toplanıyor. Topluluklar ölçu olmaktan çıkıyor. Tahminler, toplanan kalabalıklan aşıyor. GERCEK (Bastarafı 1. Sayfada) yörelerde ve özelükle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da elle tutulur bir icraatın gerçekleştirilmediğiıü de kaydetti. Bir yandan cezaevlerindeki kötü koşullar, öte yandan cezaevlerinin dışmdaki dramaıik olaylar yüzünden Türkiye'nin iistüne düşürülen ayıbın göigesi daha ne kadar sürecek? Devlelin polisinin bu arada gereksiz yere yıpratılması, olayın çok sakıncalı bir başka yanmı oluşturuyor. Son günlerde arkadaşımız Füsun özbilgen'in cezaevlerine ilişkin inceleme, gb'zkm ve saptamalan gazetemizde yayımlandı. Hapishanelerdeki koşulları bu devletin düzeltmesi çok mu guçtür? Hayır. tşte Erzincan'daki örnek askeri cezaevi meydandadır. Üçüncü Ordu Komutam Orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu'nun bu konudaki açıklaması da bir ders içeriği taşıyor. Saym Yirmibeşoğlu, "Içerdeküer kardeşimiz, hatta evladımız kabul ettiğimiz kişilerdir. Bu arkadaşlann rahat ve huzur içinde olması bizim için insanlık görevidir" diyor. İşte bu kadar. Sorun çözülmüştür, çünkü sorunu çözmek için bakış açısının adalete uygun olması yeter. Hükümlü, hapis cezasma mahkum bir insandır; ama mahkeme karannda cezaevinde baskı ve iskence yapılacağına ilişkin bir kayıt yoktur. "Infaz hukuku" dıye bir kavramın varlığını yadsıyarak cezaevterı düzeni kurulamaz. Hukuk, bir devletin hem hapishanelerinin dışında hem içinde geçerli olmalıdır. Bu kadar basit ve açık gerçekleri öğrenmek için Türkiye daha ne kadar bekleyecek? 21. yuzyıla yaklaşıyoruz. uygarlığın gereklerini neden yerine getiremiyoruz? • • * Kısakürek'in mektubu Alaeddin Kısakürek, Vural Ankan'dan sonra özal'ı terkeden ikinci kurucu oldu. tstifası nedeniyle iki sayfalık bir mektup yazan Kısakürek, baştan sona Başbakan özal ve ANAP'ı suçladı. Halkoylaması ile 50 milyon kişiyi tedirgin etmenin, milyarlarca lira sarf ederek milleti iki kampa ayırmanın sebebini, faydasını anlayamadığını belirten SOI1 Kısakürek, ANAP'ın iktidara gelirken vaat ettiklerini yerine getirmediğini de öne sürdü. Pahaiılığın ve enflasyonun durdurulamadığım, geçim sıkıntısının J) YP: ortadireği canından bezdirdiğini, işsızliğin her geçen gün arttığını, yolsuzluk,suiistimal dedikodulannın yurt sathına yayıldığını öne süren Kısakürek, "Sayın Özal, DOŞl ber konuda kendiJeri karar veriyor, gazetelere ve milleCe (ebliğ ediyor. Sonra da yetkili organlara 'bu işi böyle düşündüm ve yaptım' diyor. ANAP'ın muhteUf organlannda 4 yıl içinde önemli bir memleket roeselesinin ele alındıgım, münakaşa ve muzakere edilerek çoğunluğun isteJi dogrultusunda karara vanldığını maalesef göremedim." özal'ın tutum ve davranışlarının akıl ve mantıkla bağdaşır yanının bulunmadığını iddia eden Kısakürek, "Saym Özal, 'kavga istemiyoruz' demesine rağmen mflletimizi bir kamplaşma ve kavga ortanuna süriildemektedir. Kanaatimce, bundan sonra çıkacak bütün olaylann tek sornmlosu Sayın Özal'dır" dedi. Öte yandan, ANAP Ankara milletvekili adayı Müesser Ugur, ANAP'h Çankaya Belediye Meclisi üyesi Zeynel Abidin Yeşü ve yaklaşık 250 ANAP üyesi aynı törende DYP'ye katıldı. Belediye meclis üyesi Yaşar Erkan'ın önceki gün istifa etmesinden sonra, dün de meclis üyesi Haydar Beyaz, Cahit Ünver, Kamil Gerekçi ile il genel meclisi üyesi Naci Nakipoglu ve Cos.kun Ünverdi, istifa ettiklerini açıkladılar. CHirUIllî t ««'y» severiz" diyen Özal, înönü'nün konuşma sırasında elinı ^ a z ^ a hareket ettirdiğini ve koyacak yer bulamadığını belirîti. Başbakam Trabzon Havaalanı'nda. "Eger eski poUtikacılar er 8 > gelirse kavga tekrar başlar. Kesinlikle hayır deyin" şeklinde Ingilizce pankartlar karşıladı. Başbakan ve beraberindekiler, otobüste şehir içinde tur atarak, 250 J?J *" 49 9 7 ^ 1 J3 ' J UĞUR MUMCU GÖZLEM MiHiyetçi Başbakan Atapark'taki coşkulu kalabahk, Başbakam, "MiHiyetçi Başbakan", "En biıyük Özal" sloganlan ile karşıladı. Özal, referandum öncesi son konuşmasmı yaptığını belirterek, "Yanlış şeyler söyleyip herkesin kafasını kanştırmaya çalışıyorlar" dedi. PORTRE KISAKÜREK Yeni ilçeler canını sıkmıştı şer Kafaoftu hakkında Meclis araşttrması açılması konusunda ortaya çıkmıstı. Parti üst düzey yöneticilerinin yeşil ışığı üzerine Kısakürek, Kafaoğlu hakkındaki araşnrma önergesinin öncülüğünü yapmış ve imza toplamıştı. Ancak, önerge TBMM Genel Kurulu'nda AN AP'hlann da oylanyla reddedilmişti. Kısakilrek'in ikinci rahatsızhgı ise yeni ilçeler oluşturulmasmda basgöstermişti. Kısakürek, eski MDP'nin genel başkanı, yeni ANAP*h ve kendisi gibi Kahramanmaraş Mületvekili olan Ülkü Söylemezoglo ile ülerindeki bazı kasabaîann ilçe yapılması konusundâ anlaşmazüğa düşmüstü. TBMM çalışmalan sırasında genel kurulun ön sıralannda otunnasıyla dikkati çeken Kısakürek, ANAP'klarca evini bile tstanbul'a taşımaması nedeniyle eleştirüiyor. ANAP'tan Idün istifa eden 1 Kısakürek de sKurşunluoğlu da, gerek parti içindeki tartış.rnalarda gerek ITBMM'deki [çalışmalarda Ibugüne dek Ön plana çıkmayan kisiler olarak tanınıyor. Referandumu İstanburda tzleyecek Başbakanın bir süre önce istifa eden teknik damşmanı Erkal Zenger de Trabzon gezisine katıldı. Zenger, Başbakanın isteği üzerine geziye son kez katıldığını ve referandum kampanyasından sonra ayrılacağını söyledi. Başbakan Turgut Özal'ın, 6 Eylül pazar günü oyunu Ankara'da kullanacağı öğleden sonra îstanbul'a gideceği öğrenildi. özal, referandum sonuçlannı lstanbul'dan izleyecek. İstifalar sflrecek ANAP'tan istifaların halkoylamasımn yapüacağı pazar gününe kadar süreceği belirtiliyor. DYP'üler, istifaların halkoylamasından sonra da devam edeceğini ve 6O'ı bulacağını öne sürüyorlar. ANAP'lılar ise, istifaların sayısının daha fazla olmayacağını ve bunlann kongrelerde yerel desteklerini kaybetmelerinden kaynaklandığınj savunuyorlar. DYP yetkilileri, ANAP'tan istifa eden milletvekillerinden bazılarırun halkoylamasından önce partilerine gireceğini açıkladılar. Öte yandan, önceki gün istifa eden Gaziantep Milletvekili Ata Aksu ile ilgili sorulanmızı yanıtlayan Devlet Bakanı Gaziantep Milletvekili Hasan Celal Güzel, "Kendisinin aynlması, parti için bir kayıptır ve nzüciidür" dedi. Güzel, Aksu'nun "Gaziantep ANAP teşkilatını kurduğunu ve ilk başkanhğını yapüğını, dürüst, degerli, popüler ve sevUen bir pariamenter olduğunu" sözlerine ekledi. Güzel, Kahramanmaraş Milletvekili Kısakürek'in ayrılması ile ilgili bir soru üzerine, " O da partimizin değerli bir millervekiliydi. Onun aynlması da üzücüdür" diye konuştu. Kahramanmaraş Milletvekili Kısakürek, İstanbul'da dağıttığı 2 sayfa uzunluğundaki ANAP'tan istifa gerekçesinde, "Halkoylaması nedeniyte milletin iki kampa bölünmesi sonucunda çıkacak olaylann tek sorumlusunun Özal olacagını" savundu ve "Özal'a güvenini kaybettigi için" kurucusu olduğu ANAP'tan istifa ettiğini vurguladı. Rust: Barış (Bastarafı 1. Sayfada) bilindDdeyim" dedi. Sovyet hava sahasını izinsiz olarak geçip Kızü Meydan'a ınmekle "dünys banşı için gerçek bir çaba göstenneyi" amaçladığını söyleyen Rust, "Eğer VVashinglon'a inseydim hiçbir sey elde cdemezdim" dedi. Uçuşunun saldırganca bir niyet taşımadıjını sık sık vurgulayan Rust, kendisine yöneltilen "ştyunca bir şantaja başvurmak amacında oldugu" suçlamasını da reddetti. Genç Altnan pilotun son derece zayıflamış ve çökmüş olduğu dikkati çekti. Sovyet sınırını izinsiz geçmek, hava trafik düzenini bozmak ve "serserilik" suçlanndan yargılanan Rust için iddianamedc 10 yıla kadar hapis cezası istendi. Kızıl Meydan"a bir kilometre uzaklıktaki Sovyeı Yüksek Mahkeme binasında yapılan duruşmayı Rust'un anne ve babasımn yanı sıra 25 yabancı gazeteci de izledi. Federal Almanya'nın Moskova Konsolosu da duruşmada hazır bulundu. 59 yaşındaki mahkeme başkanına, Rust'un uçarken hava sahalarım çiğnediği Estonya \e Rusya Cumhuriyetleri'nden iki yargıç yardımalık yapıyor. Duruşmayla ilgili olarak Sovyet basını yayın organları herhangi bir yoruın yapmadılar. Resmi TASS Ajansı, davayla ilgili olarak yayımladığı kısa bir yazıda. "Rust yalnızca kendi yasamını degü başkalannm da yasamını tehlike\e attı" ifadesıni kullandı. TASS, mahkemenin "bu düşüncesizce eytemin gerisind* valan gerçek nedenleri ve güdüleh beKrieyecegini" ileri surdu. Ajansm yazısında, duruşmaların açık geçtıği ve sanığın savunmasını Almancaya hâkim, deneyimli bir avukatın üstlendiği vurgulandı. 19 yaşındaki Rust, 28 mayısta tek motorlu Ccssna tipi minik bir uçakla Finlandiya'nın başkenti Helsinki'den havalanıp Sovyet hava sahasına girmişti. Bunun için Sovyet yetkililerden izin almayan Rust, radarlara yakalanmamak amaayla son derece alçaktan uçmuş ve Moskova'da Kızıl Meydan'da Lenin'in mezarının yakınına inmişti. Bilindiği gibi, So\yetler Birliği'nin yonetildiği Kremlin Sarayı ayru meydanda bulunuyor. Bir yabancı uçağın Kremlin'in burnunun dibine kadaı gelebilmesi Sovyet yönetiminde şok etkisı yaratmıştı. Bu olayın sonucu olarak Sovyetler Birliği Savunma Bakanı emekliye aynlmış, Hava Kuvvetleri Komutam da görevden ahnmıştı. 1727 yaşlarında bayanlar Ingiltere'de çocuğa bak karşıhğında tngilizce öğren. 158 53 42 ANAP'ın kurucusu da olan Alaeddin Kısakürek, 1922 Kahramanmaraş doğumlu. Asıl mesteği öğretmenlik olan Kısakürek, Kadıköy Kız Meslek Lisesi Müdürlüğü'nden sonra bir süre özei sektorde çalışmış ve bir şirketin genel müdürlüğu ile yönetim kurulu baskaaügl görev lerinde bulunmuştu. Bir süre ANAP Genel Başkan Yardımcılığı da yapan Kısakürek'in ilk rahatsızîığı, Maliye eski Bakanı Adnan Ba (Bastarafı 1. Sayfada) etmiş... Baki Aygün'ün bankerlik gunlerindeki Avukatı Hüsamettin Cindoruk... Cindoruk'un ortağının adı Mustafa Avlağı... Avlağı da Banker Bako'nun avukatlığını yapıyor. Cindoruk, 1982 yilında "Zincirbozartb gönderilince, Banker Bako'nun "karşılıksa çek" ile ilgili davalan Cindoruk tarafından Prof. Dr. Uğur Alacakaptan'a devrediliyor. Banker Bako, karşılıksız çek davalarından aklanıyor. Alacakaptan'a vekâlet ücreti bile verilmiyor. Bu yüzden Alacakaptan, Banker Bako'nun avukatlığından çekiliyor. Cindoruk'un ortağı Avukat Mustafa Avlağı, "Aytaç Çocuk Arabalan İflas Masası"nöa görev alıyor. Daha önce bu masada görev yapan Avukat Enver Burutoğlu, Mıgırdıc Şellefyan'ın iflas masasındaki görevini kötüye kullanmaktan izmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıp mahkum oluyor Bu karar Yargıtay'ca bozuluyor Sonunda Buruloğlu aklanıyor. Bu yargılama sırasında Buruloğlu yerine masada avukat Avlağı göreviendiriliyor. İflas işlemleri sırasında Avukat Mustafa Avlağı ile Nizamettin Aygün'ün de Cindoruk ile araları açılryor. Aygün, ulaşabildiği her yere Cindoruk'tan yakınıyor. Bu arada, Mustafa Avlağı ve üç arkadaşı hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunuyor. Avlağı ve arkadaşları yargılama sonunda aklanıyorlar. Nizamettin Aygün boş durmuyor. DYP Genel Başkanhğı için başlayan yarışta, Mehmet Yazar'a yardımı olsun diye dosyasmı Yazar'a veriyor. "Ödeme güçlüğü çekiçt' bir gece ansızın batan Banker Bako ne yapsın? Amcasma el uzatamıyor. Amca, 1982'nin parasıyla yeğeni Baki'ye 250 milyon borçlu... "Banker Bako" ile ilgili işlemler İstanbul 7 Numaralı Tasfiye Kurulu'nda sürüyor. Bako'nun avukatı da Mustafa Avlağı... İşler tam tıkırında giderken, Baki Cengiz Aygün sahte tahvil basmaktan tutuklamyor. Olay Başbakan'a hemen duyuruluyor. Eh, Banker Bako tutuklanmış... Suçu ne? Sahte tahvil basmak... Avukatı kim: Mustafa Avlağı... Kim bu Avlağı? DYP Genel Başkanı Cindoruk'un iş ortağı... Seçim sırasında kullanılacak bir "koz" olamaz mı bu? Olur. Başbakan emrini veriyor: Olayı araştınn, derinleştirin... Mali polisçe araştırılıp, derinleştiriliyor ve bu iş için Ankara'dan "Nihat" adında bir güvenlik görevlisi de bu soruşturmalara katılıyor. Banker Bako'nun bütün yakınlanna teker teker sorguya çekilip soruluyor: DYP ile Banker Bako'nun ilişkisi var mı? Başbakan, Isparta olayları sırasında bu soruşturmadan söz etmek istiyor. Gazetecilere, "Bu mitinglerin parası nereden geliyor, araştınn" diyor. "SÖzlerinin boş olmadığını" da konuşmasına ekiiyor. Özal, Banker Bako'nun "sahte tahvilleri"nöen elde edilen paranın bir kısmının DYP mitinglerinde kullanıldığı inancındadır. Bunu kanıtlamak için emirler veriyor. Şişli Cumhuriyet Savcılığı, olayla ilgili soruşturmaları sürdürüyor. Savcılık, yakalanmayan sanıklarla ilgili yazışmalar yapıyor. Bu arada, önceki gün hesap uzmanlan da Banker Bako'nun bütün banka işlemlerini tek tek incelemeye başladılar. Eğer bu hesapiarda DYP ile ilgili bir kanrt ortaya çıkarsa, Başbakan işte o zaman açıklama yapacak. Bu nedenleözal 'laç/Wamayapacaö/m"demiyor, "yapabilirim" diyor. Eğer kanıt ele geçirirse, açıklama yapacak; yoksa açıklama büyük olasılıkla, "evet çıkarsa ben çekilirim" gibisinden siyasal içerikli bir açıklama olacak. Başbakan'ın 5 eylülde açıklamaya hazırlandığı olayın bu olay olduğu ısrarla söyleniyor. Bu olay açıklansa da açıklanmasa da bütün bunlar, "Arabesk liberalizm"\m\z\r[ ne kadar içler acısı durumlara sürüklendiğini gösteriyor. "Peki sonra ne olur?" diyeceksiniz... Ne olacak? Hiçbir şey olmaz. Koşullar etverirse, birbirleri hakkında bunca söz söyleyenler, "Milli birtik ve berabeıiik ruhu içinde" bir araya gelip, birbirlerini bir de salyasümük yanaklarından öperek, yeni bir hükümet kurarlar... Hiç şüpheniz olmasın. "CVmaz bu kadar" demeyin. Olur... Olmuşu var!.. Demokratik Parti'yi 1970 yılında kuranlar, Demirel ve ailesinin yolsuzluk yaptığını ileri sürmemişler miydi? İşte Bilgiç, işte Asal: işte Dr. Sükan, işte Aydın Menderes ve işte DP İstanbul İl Başkanı Hüsamettin Cindoruk... Aslında iflas eden "Banker Bako" ve benzerleri değil... Bu siyasal ahlak! Ama ne yaparsınız ki, bu "iflas masas/"ndaki işlemler bitmedi, hâlâ sürüyor. Semra nasıl (Bastarafı 14. Sayfada) tüm bu katkıların ve yatınmların cevabını vermeli ve kendinden yıllar önce beklenen dereceleri birbiri ardına çıkartmalıdır. Bu yazıyı yazarken yanıma gelen Hıncal, başhğa bakınca, "Semra hakkında yazı yazmak dahi lüzumsuz" dedi. Ama, genellikle çok iyimser bir adam olduğu m için Hıncal'a katılmak istemiyorum: Semra kurtulur diyorum. Semra'yı da ancak Semra kurte rır diyorum. Hadi Semra. Göster kendini. Utandıralım herkes;, başta da Hıncal'ı... PORTRE KURŞUNLUOĞLU çekmeyen öteki istifacı Mirm Kn^nafaıo^a, 1924 Van doğumlu. 7 çocuk babası olan Kurşunluoğlu ilkokul mezunu. Kurşunluogiu,1983 seçankrinde ANAP'tan milletvekili seTBMM ça çilmeden önce Van'da Petrol hşmalarında Ofki ve TOFAŞ bayii olarak pek dikkati tkaretle uğrasryordu. 7 çocuk babası, ilkokul mezunu Şardağ için tören Bağımsız Riiştü Şardag'ın DYP'ye katılması töreni genel merkezde yapıldı. Giriş bildirgesini Genel Başkan Hüsamettin Cindonık imzaladı. Şardağ, yaptığı konuşmada, Başbakan Özal'ı eleştirdi ve referandumdan "evet" çıkacağını söyledi. Başbakan özal'ın ne yapacağından bir saat önceden bakanların dahi haberi olmadığını öne süren Şardağ, "Karga klavudan, 35 danışmanı ve veliaht oglu ile Türk milletinin kaderini milletten kaçıran bir başbakan, iilkeyi felakete siirUkler. Onlan uyannak için bu törene geldim ve besmele çekerek partiye giri SOL ŞERİDİ BÖSALTIN! III Trabzon havaalanma bu hava içinde inildiğinde Özal ve ANAP kurmayları önce "Demirel şoku "yaşıyor. Alan hiç de görkemli değil. Ancak kente ilerledikçe ve Trabzon 'un içinde yaklaşık bir buçuk saat süren tur atarak alana gelince ANAP'lıların neşesi yerine geliyor. Oysa daha kente girerken Özal'ın damşmanı Güneş Taner sanki toplananları nitelemek ıstercesine "Sadece Trabzonlular var burda" diyor. Rastlantı bu ya, Güneş Taner'in ağzmdan bu ccgeliyor! REFİKA SUNA ile OKTAY KOLTAN evlendiler 27.8.1987 KADIKÖY Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hukumsüzdür. ŞIMŞtR OZDEMİRCt NÜFUS cuzdarumı kaybettim. Hukumsu7dur. Eren Arbatlı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear