02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
21 MA YIS 1987 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURÎYET/5 Y4YEV DÜNTASENDA SAN ATEDEBİYAT HAYVANLAR ISMAtL GÜLGEÇ Oğuz Atay labîrenderî Korhuyu Beklerken Yayınlan 187 say/a. BURAK ELDEM Kitabın uzerinde onun imzasını görmek bile, bir an önce sayfaların arasma gömülmek için yeterli gerekçe anık; daha ilk paragrafa başlar başlamaz kaçınılmaz biçimde yaşanacak olan keyifli tutsakhk surecinin her aşamasında 1yi ki okuma biliyorum'un hazzını okuruna yaşatan Oğuz Atay, yalnızca romanlanyla değil, her biri 'Tutunamayanlar Destam'na şu ya da bu köşesinde, otomatik olarak eklemlenen kısa öyküleriyle de kendine özgü muhalefetini biçimlendiriyor. (Atay'ın o iki yapıtına roman demek yeterli mi bilmiyorum. Hani Kitabı Mukaddes'in son sayfasında hangi bölümlerin ne gibi durumlarda okunmasının yarar sağlayacağını açıklayan küçük bir diagram vardır; bence Tutunamayanlar' ve 'Tehlikeli Oyuolar' için de benzeri bir deJerlendirrne yapıp, Oğuz Atay külliyatını bir tür 'Tutunamayanlar IBCİI'İ diye nitelemek de mümkün. Çünkü, belki de yazann alışılmışın ötesindeki duyarlılığından ötürü, her iki roman da içtenlikli birer dertleşme gibi, 'consensus' dışı kalan aydınlann yalnızlığını paylaşıyor.) İlk basımı 1975 yılında May Yayınlan'nca gerçekleştirilen 'Korkuyu Beklerken', Oğuz Demiralp'in önsözüyle Iletişim Yayınları'nca yapılan bu ikinci basımında 'Demiryolu Hikâyeleri' adlı öyküyü de kapsarken, "Ben buradayım sevgfli okur, ya sen neredesin?" sorusuyla noktalanıyor. ('Neredeyiz' gerçekten?) Bitimsiz tedirgirüiklerin, yaşamın milimetre karesinden sorumlu olmanın öngordüğü titizliğin, atılan her adımı acımasızca sorgulamanın yazan Oğuz Atay. Kendisine bırakılan hareket alanmın yetersizliğinden doğan rahatsızlıfı, aynı alanı kendi isteğiyle daha da daraltarak protesto ediyor ve ekstrem boyutlara sürükledigi 'bireyin zindriere vurulma' konumunu belki de böylece en göze batar biçimde sergileme yolunu deniyor. Hoşnutsuzluk, uyumsuzluk ve bunun kaçınılmaz sonucu olan tntunamama', Atay'ın yapıtlanndaki uç bireylerin yaşadığı trajik süreçlerin en belirgin noktası. Kahramanlarına var olan yaşantı biçimleri ve ilişki türleri içinde uygun bir yer bulamıyor, belki de bulmamaya özen gösteriyor Atay. (Buna, onlara kıyamıyor da diyebiliriz). Gerek 'Tutunamayanlar'ın Selim'i (ya da Turgut'u) gerekse 'Tehlikeli Oyunlar'ın Hikmet'i öylesine şiddetli bir kopuşu yaşıyorlar ki gündelik yaşamın alışkanhklarla beslenen çürümesinden, bir türlü ayaklan yere basamıyor, bir türlü kendilerine yer bulamıyorlar bu danışıklı oyunda. Duydukları yabancılık ve tedirginlik kimi zaman alaycı bir karamsar Oğuz Atay, tletişim lığa ve kara mizaha, kimi zaman da dış dünyayla olan ilişkilerin abarîılı ve olumsuz bir gerçekleşme biçimi olan edilgin saldırganlığa süriiklüyor onlan. Kuşkusuz bu saldırganlık diğer tüm edimleri gibi doğrudan kendilerine yönelik. 'Otodestrüktif kişilikleri, vardıkları bu uç noktada toplurndan alabileceği en anlamIı intikamı 'kendine zarar verme' eylemiyle gerçekleştirirken, şu ya da bu biçimde aykırı varlığının ve tedirginliğinin sorumlusu olan yapıyı da mahkum ediyor kahrarnanlar. Dolayısıyla Ata/ın kişilerinde iğneler ve çuvaldızlar değil, yalnızca tek bir hedefe, 'estabiishment'a yönelen temel çivileri var. Romanlanndaki o olağanüstü rahathk ve olaylara egemenliği tümüyle taşıyamasalar da, Oğuz Atay'ın öyküleri onu tanıyan okur için benzersiz lezzette yepyeni yaşam kesitleri sunuyor. 'Yepyeni' sözcüğü pek doğru değil gibi görünüyor belki; ama söylem ve 'muhteva' ne denli aynı görüniirse görünsün, çok özel, çok değişik ve bir daha benzeriyle karşılaşmayacağımız (daha önce de karşılaşmadığımız) kişilikleri anlatılanna başanyla yedirebilmiş bu öykülerde. "Kalabalık bir topluluk içindeydi. Başansızdı." Tümceleriyle başlayan 'Beyaz Mantolu Adam' alıjmadığımız oranda 'uç' ve 'suskun' bir kişilik belki. Ama Atay'ın, sürekli kendisiyle hesaplaşan 'ge AÎM KİME DUM DUMA BEHlç AK Oguz Atay («•.•*? Korkuyu Bekfah.'tı veze" kahramanlarından görünürdeki bunca farklılığına karşın gerçekte benzer bir süreci yaşıyor. Kabul görmediği ve yadırgandığı toplumsal yapı tarafından yadsınmak ve tabii tüm kaçış olanaklannın sınırlandığı, verili bir konumda kaçınılmaz yenilgiyi yaşamak. Aykın ve alışılmamış dışında davranan, yaşayan kişiden düzenin duyduğu paranoid rahatsızlık, Atay'ın öykü ve romanlanndaki kişileri beylik ikilemle karşı karşıya bırakıyor: Ya bu deveyi güdecekler (kendilerinden beklenen rolü senaryoda yazdığı biçimiyle aynen oyna OĞUZATAY 197Tde ölen yazflrm "Korkuyu Beklerken"adu kitabında, son olarak yazdığt "Demiryolu Hikâyecüeri" hikâyesi de yer ahyor. yacaklar), ya bu diyardan gide ken'in kahramanı bıle direncini cekler (yenilgiyi kabullenip, göyitirirken, 'bireysel yalıtım' da isrünürdeki en edilgin öç alma bi ter istemez bir küçük burjuva çimi olan intihara yönelecekler). ütopyası olmaya mahkum bıraTutunamayanlar'm Selim'i ile kılıyor Atay tarafından. 'Tehlikeli Oyunlar'ın Hikmet'i Acımasız bir yazar Oğuz Atay; tüm direnmelerine karşın ikile onun okuru olmak da hiç kolay min zorlayıcı gücü karşısında değil. Anlatısının hemen her aşaikinci yolu seçerlerken, çok da masında, örneklediği yaşantı diha farklı görünen davranış bi limlerine dikkat etmeye zorluyor okuru ve onun düşünce süreçleriyle adeta 'kafa buluyor'. Tıpkı onon iki hamle sonrasını görüp Bitimsiz tedirginliklerin, oyununu ona göre biçimlendiren yaşamm milimetre bir satranç oyuncusunun küçük karesinden sorumlu gambitlerle rakibini köşeye sıkışolmanın öngordüğü tırması gibi, Atay da belirsizliktitizliğin, atılan her adımı lere ve sorulara açık kurgularıyIa okurunu şaşırtıyor ve ona soacımasızca sorgulamanın nunda, tüm olasıükt ağacını dayazan Oğuz Atay. ha işin başında detaylandırdığını hiçHoşnutsuzluk, uyumsuzluk birbelli eden manevralarıyla Siz açık kapı bırakmıyor. ve bunun kaçınılmaz onun attığı *yemieri' izleyedurun, sonucu olan 'tutunamama', roman ya da öyküdeki gambitler sürekli yazann öngordüğü soAtay'ın yapıtlarmdaki uç nuçlara yönelerek geliştiriyor ana bireylerin yaşadığı trajik kurguyu. (Bu da Atay'ın biçem süreçlerin en belirgin konusundaki titizliğinin ve ustanoktası. lığının doğal sonucu). Ve öyle bir noktaya geliyorsunuz ki, başlangıçtaki tum iyi niyetinize karşın çimlerine sahip Beyaz Mantolu 'kahraman' için konvansiyonel yöntemlerle hiçbir çıkış yolu kalAdam da aynı yazgıyla karşı karmıyor: Şahmat. Bu kaçınılmaz şıya kalıyor. Ve sonuç: Kurulu yenilgiyi hazırlayana dek geçen düzen, pürüzlerini törpüleyip sure içinde de egemen ideolojivarlığını koruyor yine. Tutunacak bir dal bıılan (sözgelimi ya nin ipliğini pazara çıkanyor Oğuz Atay. bana dil öğrenmeye kalkan ya da eylenmeyi deneyen) kahramanlar Öykülerden tek tek söz etmebir süre için, bilinçlenme biçimnin gereği yok; her biri çağını lerinin dışına çıkıp varlıklarını gözlemesini bilen titiz bir yazakoruyabiliyorlar belki; ama sünn yakaladığı çarpıcı yaşam parrecin Oğuz Atay'ca noktalanış çacıklan. 'Keşke 1980 sonrasını biçimi 'lulunamamak' ve mu da yaşasaydı Oğuz Atay' demekadder yenilgi. Evinden dışarı çımek elde değil tabii okuduktan karmayıp dış dünyayla ilişkisini sonra. Biz buradayız sevgili Oğuz mümkün olan en asgari noktaAtay, ne yazık ki sen artık yokya indirgediği 'Korkuyu Beklersun. HIZU GAZETECİ NECDET ŞK\ njınnkınn tzttiksa •< \ ÖQ zorio, icoliorifflizdon çnk<z i İ çıkQ sofraya otvttuîgr Fıkora' 1 ı'ar taı/uk kssmişlar b'ızim için.. I i ÇİZGİLtK KÂMİL MASARACI YAYIN RAPORU TİYATRO ŞtİRLERl Yazan: Bertolt Brecht / Çeviren: Kerem Çalışkan / Desenler: Esat Tekand / Metis Yayınlan / 93 sayfa. içinden süzdüğü dızelerinde ülkemizin bir dönemine tanıklık da ediyor: "Nasd anlatsam / Ötesiye sıkıidıgımı / Nasıl Anlatsam / Yalnızlığınu / Bir gurbetten bir başka gurbete / Taşırken beni trenler / Ve bir babanın / Dizine yaslanmış / Minik bir baş görduğumde / Gözyaşlanmı tutamadığımı..", "Kızıma Mektuplar''da, ozanın kızı Banş Behramoğlu'nun beş yaşındayken yaptığı resimler de yer alıyor. ESKİ BAHÇE / ESKÎ SEVGt Yazan: Tezer Özlü / Ada Yayınlan / 125 sayfa. Çok genç yaşta yitirdiğimiz Tezer Özlü'nün ilk kitabı olan "Eski Bahçe" ilk kez 1978 yılında yayımlanmıştı. Bu kitapta, "Eski Bahçe"nin yam sıra, yazarın son yıllannda yazdığı ve hiçbiri daha önce yayımlanmamış öykü ve metinleri de "Eski Sevgi" başlıkh bölümde yer alıyor. "Eski Sevgi" bölümünde yer alan "Gökkuşağı", "Rotterdam'da", "Öğleden Sonra", "Stein Alanı'ndaki Postanede", "Papaz Kauscb" ve "Eski Sevgi" adh öyküler yazan tarafından Almanca kalrme alınmış, yazann ölümünden sonra kardeşi Sezer Duru tarafından Türkçeye çevrilmiş. "Çocukluğun Soguk Geceleri" ve "Yaşamın Ucuna Yolculuk" adlı yapıtlanyla da tanıdığımız Tezer Özlü, birbirinden ayn görmediği yaşam ve yazarlık serüvenini son öykülerinde de kendine özgü biçemiyle sürdürüyor. BİR ŞARKI GİBÎYDÎ Zeyyat Selimoğlu'nun öyküleri / Can Yayınlan / 120 sayfa. diyor Selimoğlu, "Bu kitaptaki öykülerin coğrafyası da Akdeniz ve dolaylan. Birbirine eklenebilen ve bir biitün oluşturan 11 öykü boyunca, telsiz operatörii Markoni Zeld'nin rebberliğinde yola koyulmanız size belki çekici gelebilir (...) Diiş ile gerçeğin kol kola girerek bir bıitüne ulaşması sanatın kimligidir. Bu kitaptaki öyküler de diiş ve gerçek hamurundandır." AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAS <Jg& 21 Mayıs 13S6'DA BU6UN,ABD, AOASf'fJOA BİP HıblSaSEN YAPTJ. eu FIF OLAM /S/ ALTIMPA 8/gLEŞEMeK OAHA AğlR. HELYUM'U OUJŞnj/eMAS/ StBAStAIDA GELMEJCTEyOİ. HERHAMGı &İR GÜÇLÜ PATLAY/CtDAH MiLYCkiLAI&CA encı YAPAU 1flDR.oJEN ATOM BOMgASlNI DA GÖUSEDE TAYDI. 19SO 'DE, Agp &4Ş.KAUI TRÜMAN TAIZAFIMOAM YAPlkAINA İZlN VE/ZJLEN Zeyyat Selimogiu BlRSARKI GİBÎYDI MÜEBBET TÜRKÜSÜ Nevzat Çelik'in Şiirleri / Alan Yayıncüık / 108 sayfa. Henüz 27 yaşında olmasına karşın, yaşamının 7 yılını cezaevinde geçiren Nevzat Çelik'in 1984 Akademi Kitabevi Şiir Ödülü'nü kazanan "Şafak Türküsü" adlı ilk kitabından sonra yayımlanan ikinci şiir kitabı "Müebbet Türküsü." "Bir yanda yangın vardı, bir çağ yangını. Herkese şu ya da bu oranda bir pay düşüyordu bu yangından. Kıyısında köşesinde yananlar vardı. Bir de tam ortasında yananlar! Ben, yangının Oun ortasında, hem de hiç yakınmadan yananlan, etiyle, kanı>la, özlemleri, kavgaları ve umutlanyla duyurmak istedim" diyor Nevzat Çelik. Vedat Günyol, Çelik'in yeni kitabını, "Sekiz yıldır çevresi duvar, demir ve plastik olan şairin, duvarian aşıp bize ulaşan yaşama tutkusu" olarak tanımhyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARMAIS TIWP0 ŞIIRlfRl H/DROJEN BOMBAS/f. Kerem Çalışkan'ın duzenlediği ve diu'mize çevirdiği Brecht'in "Tiyatro Şiirleri"nde toplam öykücülüğümüzde kendine 49 şiir yer alıyor. Bunlardan özgü çizgisini sürdüren Zeyyat 37'si, yazann "Messingkauf" Selimoğlu'nun yeni öyküleri bir adlı hiç sahnelenmemiş tiyatro arada. Selimoğlu, daha önce yapıtından. Derlemede yer alan "Çiçekli Dağ Sokağı" adü kitabında bir "pilotöykü" olarak öteki şiirler, Brecht'in tüm şiiryer alan "Yeni Bir Yıla leri arasından seçümiş. KitaptaGirerken" adlı öyküye de kitaplci şiirleri, Brecht'in Çalışma taki öyküler zincirinin ilk halkaGünlüğü'ne "Messingkauf" sını oluşturduğundan "Bir Şarkı oyunu üzerine düştüğü bazı notGibiydi"nin ilk öyküsü olarak lar izliyor. Brecht, ülkemizde geyer vermiş. "Her ülkenin bir rek kitap olarak yayımlanan coğrafyası olduğu gibi, her öygerek özellikle bir dönem sıkça künttn de bir coğrafyası vardır", sahnelenen yapıtlanyla çokça tartışılmış bir yazar. Sanatçırun "Tiyatro Şnrieri" de hiç kuşkusuz Türkiye'de Brecht'le ve ti CUMHURtYET KİTAP KULÜBÜ'NDEN HABERLER yatroyla ilgilenen herkes için bir AYEV EN ÇOK SATAN KTTAPLARI kaynakça olacak nitelikte. Res SERGİ SALONUMUZDA ŞfiR IMZA GÜNLERİ sam Esat Tekand'ın özel olarak 14.4.198711.5.1987 bu kitap için yaptığı desenler de, Tüm kitap okurlarmm gezip "Tiyatro Şiirleri"ne özgün bir alısveris edebileceği sergi salonuboyut kazandjnyor. muz gazetemizin merkezinde Sn: U4: ntafem Mı/Yazan: hizmete açıldı. Düzenlenen imza 1 004.049 Şsfak Tlrktsi / Ntvnt ÇaHk KIZIMA MEKTUPLAR günlerinde yazarlar, yeni çıkan 2 021.041 BAtJn ŞUrtari / Orhan Vefl Ataol Behramoğlu'nun şiirleri kitaplannı ilk kez Cumhuriyet 3 002.296 Smtyc 0 ı Ö H M B * Kaia/Aziz İMln / De Yayınevi / 54 sayfa. Kitap Kulübü'nde imzalamak gi4 002.009 Bttiı ŞNrtarl/RıM llgaz bi bir geleneği başlattılar. Hafta 5 152.024 Acıyı lai EyMft / Nasan Htsaytaı Ataol Behramoğlu'nun "Gizsonlannda cuma ve cumartesi 6 152.035 Kaval / Hasaı IMstyifl lilikte", "Yolculukta" ve "Siirgünleri saat 15.0018.00 arasında 7 gttnde", "Kızıma Mektuplar" 152.027 oıwwz Bnmm ı n m n nuuyııı okurlarla birlikte olan yazarlann 8 152.316 K M 4 M K m Yatolraz / N » M Nteyfıı başlığı altmda yazdığı şiirleri. Behramoğlu, 1983 ve 1984 yıllaimza günleri ay sonuna kadar 9 152.033 Acılara Tırtafc / KasM Hiscyiıi rında yazdığı şiirlerinde, hayatın sürecek. 10 002.028 Şllrter / AtMİ Brtnmojlu •19SZ 'DE HıpeoJEN DENBNMtŞTf. BOMSASI, İLK KEZ. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet buyük tenzilata kadar her hareketinde halkm menfaat'mi gözeten bu hat, yeni çehresile Uzun yıllardanberi Şark Trakyalıları her hususta Demiryoilarmın ağır tarifeleri öğündürecek bir vaziyete yüzünden mahsullerini iç ve gelmiştir. Bilhassa tarifelerde dış pazarlara sevketmekte yapılan tenzilat halkı pek büyü güçlüklere uğrayan ziyade sevindirmiştir. Banliyö Trakyamn, bu hattın devlet hattı uzerinde yapılan büyük eline geçmesile en buyük tenzilattan sonra demiryollan mazhariyetlerden ve en büyük idaresi müdürlerinden bir kalkınma vasıtalarından birine heyet Edirneye gelerek kavuştuğunu anlamak için bu alakadar makamlarla ve sene Trakya çiftçisinin, Trakya umumu müfettiş General halkmın nasıl büyük bir şevk Kazım Dirlikle temas etmiş ve ve gayretle çalıştığını ve bunun üzerine Edirnelstanbul Devlet Demiryollan idaresinin hattında yalnız gitme bu hattaki icraatım görmek biletlerinde yüzde elli gidiplazımdır. gelme biletlerinde yüzde altmış tenzilat yapmıştır. Devlet eline geçer geçmez eski, külüstür vagonlann yerini Atatürkün teşpkkürü alan yepyeni vagonlardan tutunuzda istasyonlarında Ankara 20 (ÜM.) yapılmakta olan guzelleştirme Cumhurbaşkanlığı Genel ameliyesine ve tarifelerindeki Sekreterliğinden: 21 Mayıs 1937 19 Mayıs gununun yıldönümü münasebetiyle yurdun her tarafından gelen ve vatandaşlarm yüksek ve samimi hislerine ve spor bayramı şenliklerine iştirak eden şuurlu gençliğin heyecanlı duygulanna tercuman olan telgraflardan Atatürk muıehassıs olmuşiar ve tcşekkürlerile sevgilerinin iletilmesine Anadolu Ajansını memur etmişlerdir. 19371987 ışlerıni görmek üzere Adliye Vekaleıince tayin edilmiş olan amme mutemedleridir. Her asliye mahkemesi yanında ve bunların kaza çevresinde noter işlerini görmek üzere görmeğe mezun olmak üzere bir veya birkaç noter bulunacaktır. Geliri bir noterlik açılmasma yetmiyen yerlerin noler/iğe bağlı bulundukları Adliye Encümenleri tarafından bu vazifeyi görmeğe elverişli Adliye memurlarmdan biri seçilerek Adliye Vekaletince tayin olunur. Adliye Vekaleti lüzumuna göre mevcud noterlerden bazılarını kaldırabileceği gibi yeniden noterlik açabilecektir. Noterler ancak vasiyetname ve tehirinde mazarrat olan açık ve sair işler müstesna olmak üzere tatil günlerinde iş vanamıvarnlclnrriır Trakynnın nıes'ud kalkınma hareketi Ryat: 735 1350 650 2000 750600ouu.1000. 9001550 Moterlik kanun layihası Mecliste Ankara 20 (Telefonla) Yeni noter kanun layihası Meclise verildi. Layihaya göre, noterler, bu kanunda yazılı vasıfları haiz olup bilgi, emniyet ve doğruluğuile tamnmış olanlardan medeni münasebetlere aid akit ve muamelelehn tanzim ve tathik
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear