Catalog

CUMHURİYET/6 8 MART 1987 MasonSüleymancı işbirliği 15 Süleymancılann Türkiye'de en çok kızdıklan kişi Diyanet Işlerinin eski Başkanı Tayyar Altıkulac ise, Almanya'da da Mete Aksu'dur. Mete Aksu, DGB kısa adıyla bilinen Alman Sendikalar Birliği1 nde çalışan bir Türk sendikacıdır. Mete Aksu, 1979 yüında Köln'deki "İsiam Kültttr MerkezTnin "kamu yaranna çalışan dernek" olmak ve bu statünün getirdiği akçalı haklardan yararlanmak için yaptığı başvuruyu önleyen adam olarak tanınır. Bu yüzden "Süleymancı" adı verilen kişi ve çevreler Mete Aksuya çok kızarlar. Kendi açılanndan kızmakta da haklıdırlar. Mete Aksu ile "Islam Kiiltür Merkezleri" arasındaki kavganın nedeni neydi? Özetleyelim: "tsiam Kiiltür Merkezleri" 1979 yüı nisan ayında Kuzey Ren VVeslfalya eyaleti Kültür Bakanı'na başvurarak, "kamu yaranna çalışan dernek" olmak ister. Bu başvurudan önce de Kuzey Ren Westfalya Kültür Bakanlığı, tüm okuÜara bir genelge göndererek, "Müshiman çocuklannın dinsel sonınlannda İslam Kültür Merkezleri"ne başvurulmasını salık vermişti. "SMeymancı" adı ile anılan akım, Almanya'da kurduğu ilişkiler ile böylece önemli bir adım atıyordu. Monchengladbach'daki "Vorvvarts" adlı Mason locası büyük üstadı Dr. Klaus Borcbers bu ayın 22'sınde size şu nedenle başvurmuştu: A) İslam Kültür Merkezi B) Köln Nur Cemaati adlı kuruluşlarca temsil edilen İslam dini cemaatleri, "kamu yaranna çalışan kunıhış" olarak tanınmayı amaçlamaktadırlar. Ancak bu kuruluşlar bugüne kadar bir sonuç elde edememişlerdir. Dr. Borcher, sizden işlemlerin hızlandınlması ricasında bulunmuştu. Biz de buyük loca olarak bu isteğe katılıyoruz. Özgürlükçüdemokratik bir devlette herkes eşit haklara sahip olmalıdır. Kökenimiz ve amacımızı göz önüne alarak, bu gnıplann toplumumuzda haklardan eşit olarak yararlanamadıklarını sizlere anımsatmayı görev sayıyoruz. Devletimiz, kiliselere ve benzeri kuruluşlara, hoşgörüsü nedeniyle olacak, kamu yaranna çalışan dernek statüsü sağüyor. Böylece, milliyet aynmı yapılmaksıan bütün Hıristiyanlar bu hak ve ayncalıklardan yararlanıyorlar. Ancak şimdi hiç de beklenmedik bir durum ile karşılaşılrnıştı. Diyanet İşleri Başkanhğı'n\n yapması gereken girişim, "Süteymancı" olarak adlandırılan "tslam Küitür MerkezlerT'nce yapılmaktaydı. Mete Aksu'nun girişimleri ile DGB Yürütme Kurulu üyesi ve yabancı işçiler sorumlusu Karl Schwab, Kuzey Ren Westfalya Eyaleti Başbakanına, 20 Ekim 1979 günu şu mektubu gönderdi: "Sayın Başbakan Rau, Kuzey Ren VVeslfalya Kültür Bakanhğı'nın 21.3.1979 tarihinde tüm okul yönetimlerine Türk çocuklannın dini bayram nedeniyle okuldan serbest bırakılmalanıu sağlamayı amaçlayan bir genelge gönderdigini. bu genelgede İslam Kültür Merkezleri kunıluşuna değinildigini öğrendik. Sözkonusu merkezinFederal Almanyadayaklaşıkolarak 130 ştıbesi olduğu ileri sürülüyor. Adı geçen kuruluşun genelgede lslamiyeti ilgilendiren konularda kuruluşun Köln merkezine veya Medresei Nuriye adlı kuruluşa başvurmaları salık verilmektedir. Islam Kültür Merkezleri EAlmanya'da kamu yararına çalışan dernek olmak için çok uğraştı Islamcı örgütler vePARA UĞUR MUMCU araştırdı,yazdı. Bunlardan biri Süleymanalık tarikabnın kurucusu olan lunahan^ ın damadı Kemal Kaçar'dı. Istanbul AP milletvekili Kemal Kaçar, bu tarikatın günumüzdeki başı olarak kabul edilmektedir. Süleymancıların 12 üst kademe yöneticisi Avrupa'da yaşamaktadır. Bunlardan çoğu Federal Almanya'da oturmaktadır. Federal Almanya'da Turklerin arasında Süleymancüann yayılmasındaki baş etken, Turklerin, Suleymancılığın; başka deyiş ile tslam Kültür Merkezi'nin gerçek amacını bilmemeleridir. Tbrkiye Cumhuriyeti Devlet Bakanı'ndan ogrendiğimize göre, 24.7 25.8.1979 tarihleri arasında Ramazan ayı doneminde Diyanet lşleri Başkanlıği 26 din adamını Avrupa'ya yollamıştır. Aynı dönemde Süleymancüar 150, Turkeş'in MHP yandaşlan 100 ve Erbakan'ın MSP yandaşlan 150 vaizi Avrupa'ya göndenniştir. Islam Kültür Merkezleri neler elde edecekti? Diyanet lşleri henüz yurtdışında örgütlü değildi. Bu yüzden, Almanya'da Müslümanlann temsilcüiğini tslam Kültür Merkezleri üstlenmek üzereydi. Süleymancılann Kuzey Ren JVestfalya EyaletVnde kamu yararına dernek statüsü kazanma çabaları Mete Aksu adlı Türk sendikacı ve DGB'nin girişimleriyle önlendi. Masonlar Eyaîet Başbakanına Süleymancı Kültür Merkezi'ni destekleyen mektup gönderdiler. Böyle bir sonuç İslam Kültür Merkezleri'ne ne gibi ayncalıklar ve kolaylıklar getirecekti? 1. Kısaca NWR diye anılan KuzeyRen Westfalya eyaletinde, Katolik ve Hıristiyan kiliseleri dışında "tsbuniyetin temsUciliği", doğrudan doğruya "manevi başkanhgraı" Kemal Kaçar'm yaptığı İslam Kültür Merkezleri'ne verilecekti. 2. Hukuk açısından İslam Kültür Merkezleri, Katolik ve Protestan kiliseleri ile eşdeğerde sayılacaktı. 3. İslam Kültür Merkezleri, kamu yaranna çalışan dernek statüsünü kazansaydı, Alman hükümetince kendisine mali destek sağlanacaktı. 4. İslam Kültür Merkezleri, Hıristiyan toplumlarında kiliselerin üstlendiği toplumsal işlevleri de üstlenecekti. 5. Bu başvuru kabul edilseydi; İslam Kültür Merkezleri, tıpkı, kiliselerin Hıristiyanlardan aldıklan "kilise vergisi" gibi Müsluman yurttaşlardan vergi alacaktı. 6. NWR eyaletinde bu hakkı elde eden İslam Kültür Merkezleri, Federal Almanya'nın öteki eyaletlerinde de etkili olacaktı. 7. Böyle bir temsil yetkisini bir kez tslam Kültür Merkezleri'ne verirse, artık hiçbir Müsluman kuruluş Diyanet lşleri başta olmak üzere bu hakkı elde edemeyecekti. 1971 yüında Kuran Kurslan Yönetmeliği darbesini unutmayan Suleymancılar, "rövanşı" Almanya'da bu yolla kazanacaklardı. İslam Kültür Merkezleri, bu başvuruyu yaparken bir büyük destek de sağlıyordu. RİYAD'DAN MASONLARA Uğur Mumcu ve Milliyet gazetesi yazan Örsan öymen, Federal Almanya'da tslamcı akımlann ilişkiler ağtnm bir ucu Riyad ve Thhran'a, diğer ucu Alman mason localanna kadar uzanıyor. Bu nedenle Kuzey Ren Westfalya eyaletinde yüzbinlerce Müslümana bu haklann verilmemiş olmasının nedenlerini anlayamıyoruz. Biz Masonlar, bu durumun emeklerine buyük saygı duyduğumuz büyuk bir halk topluluğunun dışlandığı sonucu doğurduğuna inanıyoruz. Sayın Başbakan; Bu soruna çözüm yolu bulmak için ilgi göstermenizi rica ediyoruz. Saygılarla. Böylece Türkiye'de yasaklannuş bir kuruluşa Almanya'da olanak sağlanmış olunmaktadır. Söz konusu genelge, bizde, yetkililerin Köln İslam Kültür Merkezi ve şubelerini yeterince tanımadıklan kanısını dogurdu. Aynca, söz konusu kunıhışun, hükümetimizin Kültür Bakanı Sayın Girgensohn'a başvurarak 'kamu yaranna çalışan demek' statüsü kazanmak istediklerini ogrendik. te^ekkilr: Süleymancılann Avrupa'daki lideri Necdet Demirgülle, Masonlara gönderdiği teşekkür mektubunda şöyle aıyordu: 'Size karşılık olarak masonik faaliyetlerinizde cebri veya kanuni bir şekilde engel olunmayacagı konusunda inancımızı muhafaza ve savunmaya devam edeceğimizi temin ederiz. Masonluk âleminin de sizin gösterdiğiniz yolda sürekli çaba göstermesini temenni ederiz. Ramazan ayında Diyanet lşleri Başkanı Tayyar Altıkulaç Federal Almanya'da bulunmasına ragmen tslam Kültür Merkezi'nin davetini kabul etmeyerek, camilerindeki toplantdara katılmamıştır. Bunun nedeni. Diyanet İşleri Başkanlıği ile İslam Kültür Merkezleri'nin Kuran'ı farklı biçimde yorumlamalandır. Demirgülle'den Masonlara teşekkür mektubu Alman Masonları'nın eyalet başbakanına gönderdikleri bu mektup üzerine İslam Kültür Merkezleri Başkanı Necdet Demirgülle, Almanya Büyük Mason Locası büyük üstadı Dr. Trawy'ye şu teşekkür mektubunu gönderiyordu: "Sayın Ba> Trawy; İslam Kültür Merkezleri ve cemaatinin Almanya ve Batı Berlin'de MUslumanlığın resmen tanınması için yaptığı teşebbüsü, aldıgınu cesur bir kararta desteklediginizi duymuş bulunuyonız. NordRtaein VVestfalen Başbakanına gönderdiğiniz mektup gerçek insanlık ve diğerkâmlık ruhu ve dolayısıyla çagdaş demokrasi anlayışına çok uygundur. Sayın Dr. Travryn, biz de size karşılık olmak üzere, Masonik faaliyetlerinizde cebri veya kanuni bir şekilde engel olunmayacagı konnsunda öteden beri sahibi olduğumuz inancı muhafaza ve savunmakta devam edeceğimizi temin ederiz. Buna karşılık, Masonluk âleminin de sizin gösterdiğiniz yolda samimiyetle ve sürekli olarak çaba göstermesini temenni ederiz. Hıristiyanlarla ortak noktanuz, metafizik âleme inanmaktır. (Her •e kadar bu inançlar arasında çok büyuk farklar olsa da) metafizik âleme inanmayan siz Masonlarla da ortak noktamız, demokrasiye ve başında vicdan özgürlüğü gelen insan hak ve hürriyetierine olan inancımızdır. Bu vesile ile içten duygularunmn ve Masonluk âleminin esenliğini dileriz. Saygılarla.." Süleymancüık hakkında bilgi Bu nedenle Sayın Başbakan, İslam Merkezi'nin dinselpolitik tutumu hakkında özetle bilgi vermek istiyoruz: Yukanda adı geçen tslam Kültür Merkezi, resmen 'Suleymancılığr benimsemektedir. Bir cins tarikat olan Suleymancılık, 1888'de Silistre'de doğan, 1959'da tstanbul'da ölen Snleyman Hilmi Tunahan tarafından kurulmuştur. Bu kişi Türkiye'ye göçmen olarak gelmiştir. Süle\mancılığın esası ibadet olup, bu tarikata göre bütün gerceklerin kaynağı Kuran'dır. tnsan her davranışında, Kuran hükümlerine ve Sünni esaslanna baglı kalmalıdır. Suleymancılık, Kuran dışında hiçbir kanun ve kural tanımaz. Devlet yönetimi, mahkemeler ve devlet kurumlan Kuran hükümlerine göre düzenlenmeli, kadınlar Kuran'dan başka bir şey okumamalıdırlar. Nikâh seriat kurallanna göre olmalı. yeni harfler ve şapka atılmalıdır. Süleymancılar, tkinci Dünya Savaşı doneminde Hitler'in aslında Müsluman olduğunu, Türkiye'ye girerek Hıristiyan yandaşı dinsiz tnönu hükumetini düşürecegini. Türkiye'de İslam devleti kurarak, bu devletin başına Süleymancılann lideri Tunahan'ı geçireceğini öne süriıyorlardı. Din terörü yaratırlar Öte yandan Türkiye'de Süleymancüık görüşünü savunduklan saptanan din adamlan derhal eörevlerinden aunmaktadırlar. Ancak bunların, kısa bir sure sonra İslam Kültür Merkezleri tarafından vaiz olarak Federal Almanya'ya gönderildikleri görülmektedir. İslam Kültür Merkezi'ne 'kamu yaranna çalışan dernek' statüsü kazandırması ve bu kuruluşlann devlet eliyle dekteklenmeleri, Federal Almanya'da yaşayan Turkler arasında din terörunün doğmasına yol açacaktır. Türk v^tandaşlannın tek dinsel temsilciligi haline gelecek olan bu kuruluşlar, ellerindeki bu olanaklardan sonuna kadar yararlanabileceklerdir. Böylece Federal Almanya devleti içerisinde tslam devletinin dogmasına yol acüacak ve iki kültürün bir arada yaşaması daha da zorlaşacaktır. Diğer Avrupa ülkelerinde yasa>~an Türk işçileri ve ülkemizin dış poliükası açısından dogacak somnlan da aynca hatırlatmak isteriz. Bu nedenle Federal Almanya'da yaşayan Türk işçilerinin çıkarlannı da duşunerek, söz konusu tslam Kültür Merkezleri'ne devletin sahip çıkmamasını \e bunlara kamu yaranna dernek statüsü tanınmamasını sizden rica ederiz. Bu konuda sizinle ve Sayın Girgensohn ile her an göriişmeye hazınz. Saygılarımla." Alman Sendikalar Birliği'nin bu yansı üzerine, İslam Kültür Merkezi kamu yaranna çalışan dernek statüsü kazanamadı. MasonSüleymancı dayanışması Almanya Büyük Mason Locası! Bu şaşırtıcı destek, Alman Büyük Mason Locası'nın Kuzey Ren Westfalya eyaleti Başbakanı Johannes Rau'ya gönderdiği 27.2.1979 tarihli mektupla sağlanmak isteniyordu. Süleymancüık ve Masonluk.. Yan yana gelmeyen, gelmeyecek olan iki kavram değil miydi? Alman Masonlarından Kuzey Ren Westfalya eyaleti Başbakanına gönderüen 27.8.1979 tarihli mektup söyleydi: llgi: İslam dini kuruluşlannın "kamu yararına çalışan kuruluş" olarak tanınması» t» Sayın Başbakan; Süleymancüar SS Birlikleri'ne katıldı Bu nedenle eski Kudüs Müftüsü'nün yönetiminde bir birlik oluşturdular ve gizli olarak Yugoslavya va giderek Hitler'in tslam SS birlikierine katıldılar. Savaştan sonra Süleymancılar, Menderes'in DP'sini desteklediler. Bu destek, Menderes hükümeti 1952 yüında devlet eh'yle imam hatip okullan açıncaya kadar sürdu. 1961 devriminden sonra RDL tarafından yasaklanan DP \erine kurulan partileri desteklediler. 1977 seçimlerinde kendilerine 12 sandalye vaat eden Demirel'in AP'sini desteklediler. Ancak seçim sonunda Süleymancılardan 3 milletvekili ve bir senator seçilebildi. IVlete Aksu'nun uyarı mektubu Alman Sendikalar Birliği, Türktş ile görüş birlıği içinde hareket ederek, Federal Almanya'da Müslümanhğın resmi din olarak tanınması için gırişimlerde bulunuyor, bu amaçla Diyanet lşleri Başkanlığı'na yazılar yazıyordu. StRECEK ARCEÜK'TEN USTUN URUN A KOLAY SECENEK Arçelik FullAutomatic Detenanın zerresınden eser bırakmayan mükemmel durufama * 18 ayrı "mükemmel ytkama" programı * ÇHt su girişi üstOnlüğü * Özel ekonomi programlan * ftcısı deterpn, bin yumuşatıa için uç bölmelı çekmece * Az miktarda çamoşın bile sessiz ve htreşımsiz yıkar. ZAMAN SINIRLI, GUNLER SAYILI! Hemen katılın. İleri teknolojiyi evinize getirin. Şimdi bütçenizi zorlamadan üstün Arçelik ürünlerine sahip olabilirsiniz. Bu fırsatı kullanın! Katumo Kuponunda seçfiğıniz iırün yo da Orunfer/e ilgili seçeneklerin yanındak ARÇELİKLERE SAHİP OLMAK • kutuyu (xj ile işaretleyin. ÇOK KOLAY! • Peşınotmızt ARÇELİK A. Ş.'nın Yapı ve Kredi Bankası Kadıköy Şubesî 135000 no'lu hesabtna havale edin. İstediğinizpeşinat ve taksitle... • KatıİTıa Kuponvnv ekstksız doldurvp, banka mak.buzuyla bıriıkte Sabit fiyat garantisiyle... ARÇELİKA.Ş. "Satış", KaraağaçCad. 2/6, 80330 Suttüceİstanbvlodresine gcnderin. Dilerseniz hemen,, dilerseniz • Sate Sözleşmesı derfıa/ odresı'nıze postataoacahır seçeceğiniz teslim tarihinde... • Seçftğtniz Arçeliklerı hemen yo da istedığıniz aylonda istirak sttasına göre teshm edeceğımızden, komporryamıza kotılmakta ocefe edin. Bu katnpanya, Resmı Gazetede yayınlanan ilgili teblığe uygvn, özel bir uygulamadtr Seçeceğiniz urün yo da ünjnlerı, size en yakın Arçelik Yetkıh Satıası 'nda görup inçeleyebilir, oyrmtth bilgi ahbilirsiniz. Arçelik Bulaşik Mckinesi KDVveNakliye Fiyatlara Dahildir. Sağlıklt ve özenli temtzlik+ Deterjonm zerresınden eser bıralamyan mutemme/ durulama * teş ayn yıkarna programı * Sessz çalışır.