Catalog

15 ŞUBAT 1987 EKONOMİ CUMHURİYET/11 GEÇEN HAFTA r\ olar geçen haftayı, dış MJ borsalarda ve içerde zararla kapattı. Uluslararası borsalarda haftaya 1.86 mark paritesiyle başlayan dolar, New York borsasıntn kapanışında 1.81 marktan işlem gördü. Pazartesi günü 760.45 lira döviz alış kuru uygulayan Merkez Bankası, yann da geçerli olacak kuru 759 lira olarak belirledi. Dolar haftanm ilk günlerini 1.861.84 mark pariteleriyle geçirdikten sonra, hafta ortasmda 1.81 marka geriledi. Ancak çarşamba günü, ABD Maliye Bakam James Baker'ın, "Dolar yeterinc geriledi" şeklindeki sözünden sonra yeniden 1.83 mark duzeyine çıktı. Cuma gününe gelindiğinde ise, işlemcilerin nasıl bir hafta sonu geçirecekleri konusunda kuşkulu i olmalan ve Arap ülkelerinden büyük miktarda dolar satısı | olduğu haberinin gelmesi, doları yeniden asağı çekti ve en j son kapanan New York borsasında son işlem değeri 1.81 t mark oldu. önceki hafta sonu Tokyo'da 154 yenden işlem \ e tgören dolar, bu para birimi karşısında da geriledi ve en son f ' 153 yenden işlem gördü. Merkez Bankası döviz alış kuru ist hafta boyunca dış borsalarda ki gelişmelere paralel olarak ı değişti. Cuma günü 154.80 liraya kadar düşen döviz alış \ kuru, aynı günün akşamı 4 lira 20 kuruş yükseltilerek 159 } liraya çıkarıldı. Dolar, Tahtakale'de de geriledi ve hafta j başında 791 liradan satılırken, dün 789 liraya çekildi. { Tahtakale'de haftaya 432 lira ile başlayan mark da dün 433*. liradan satıldı. * PAZAR NOTLARI OSMAN ULAGAY Türban mı, 'bilgi toplumu' mu? Biz Türkiye'de bir yandan "dünyaya açılıyoruz, Türkiye'yi modem ülke yapıyoruz" diye böbürlenip, diğer yandan "muzjryayın"\a uğraşır, üst düzeyde "türban "tartışmalarıyapar, biiimi ve bilim adamlannı üniversrteden uzaklaştırmak için "YÖK ucubesi"n\ icat ederken dünya ekonomisinde kapsamlı bir değişim ve dönüşüm süreci yaşanıyor. Sanayi toplumları "bilim toplumları"r\a dönüşüyor. Dünya ekonomisi içinde daha iyi bir yer edinmeyi, Avrupa Toptuluğu içinde yer almayı düşleyen Türkiye gibi bir ülkenin bu büyük dönüşüme kayıtsız kalması aslında düşünülemeyecek bir şey. Tabii hemen diyeceksinizki, "Türkiye'de sık sık düşunülemeycek şeyler o/muyor mu?.." Işte radyasyon komedisi. Jşte deterjan komedisi. İşte kuduz faciası. AIDŞ belası karşısında nasıl bir trajikomedi yaşayacağımız henüz belli değii. Bütün bunlar maalesef gerçek. O halde ne yapalım? "Biz adam olmayız" deyip dünyadaki dönüşüme kulaklarımızı tıkayalım, gözlerimizi mi yumalım; yoksa konuya önemryte orantılı bir ilgi gösterip ufkumuzu biraz genişfetmeye mi çalışalım? Dünyanın en ünlü yönetim biiimi uzmanlarından Peter F. Drucker'in bu konudaki yazıstnı okuyunca doğrusu seçeneğiniz kalmıyor. İlk önce Formgn Affairs dergisinin 1986 ilkbahar sayısında yer alan, daha sonra Economic Impact ve Dialogue gibı ciddi dergilerde de yayımlanan bu yaztsında Drucker, sanayi toplumundan bilim toplumuna geçiş sürecinin çeşitli boyutlarını o kadar çarpıcı biçimde ortaya koymuş ki, yazıyı okurken ufkunuzun kendiliğinden genişlediğini hissediyorsunuz adeta. Drucker'e göre son on yılda dünya ekonomisinin yapısında üç önemli değişiklik meydana geldi: • Tarımsal ve iptidai madde üretimine dayalı ekonomilerle sınai üretime dayalı ekonomiler birbirinden iyice koptu. • Sanayi toplumlarında istihdamla sınai üretim arasındaki bağ kopma noktasına geldı. • Dünya ekonomisine, mal Kuyıımcıımm işi zengînle önceden lüks kuyumcu sayılan birçok dükkân, şimdi 3040 bin liralık kolye ve yüzüklerden satabiliyor ve tamirat yapıyor. "En zengin"lere hitap edenlerde ise fıyatlar 1 milyondan başlıyor. Zengin kuyumeuUmn vtainierinde göriUen soldald kofyt taktm olarak 4 milyon, sağdaii iğne de 1 mttyon Ura etiketU. Ekonomi Servisi Lüks kuyumculann en gözde müşterileri, " en zengjn"ler oldu. Bir zamanlar bu kuyumculann yüzünu gulduren orta smıflar ise, dukkânlara kuçük parçalar almak ya da "mucevherlerini" tamir ettirmek için uğrar oldular. Bu gelışmeler uzerine, "lüks" kuyumcular da, iki gruba aynldılar Sayılan daha çok olan, "orU kesim" kuyumculannda daha çok 30100 bin liralık parçalar vitrinleri doldururken, daha zenginlere satış yapan kuyuracularda ise, fıyatlann hemen tümü milyonlarla ifade edılmeye başlandı. Daha çok, Nışantası ve Şisli gibi semtlerde boy gosteren "lüks" kuyumculann, dekorasyon ve vitrinleri de, hitap ettiği kesime göre düzenlenmeye başlandı. "En zenginlere" satış yapan kuyumcularda son derece lüks vitrin ve dekorlar gözlenirken, satışlannın büyük ölçüde azaldığını ifade eden kuyumcularda, dekorasyonun uzun süredir değişmediği dıkkati çekiyor. Satışlannın büyük ölçüde gerilediğıni ifade eden ku. yumcu Sedat Gençof lu, bunu biraz da "lüks kuyumcu enflasyonu"na baglayarak, "Ancak en onemli faktor, hilap eltigimiz orta kesimin buyuk olçude yoksullaşması oldu" dedi Gençoğlu, daha çok 3040 bin liralık kuçuk kolyeler sattıklannı da ifade ederek, "Müşterilerimizin ÖBemli bölnıno de bize tamirat için u|rar oldu" şeklinde konuştu. "Orta anıflara >önelik saüş vaptıgımız için, işlerimiz İBanılmayacak olçude geriledi" diyen Atillı Çelikkol da, 500 bin ya da 1 milyon liralık parçalan dukkâna sokamaz olduklannı ifade ettı. Çelikkol, "Tabii, zamın zaman gdip birkaç milyonluk kolye ısmariayan oluyor. Ancak bu tur muşterilcr daha çok, daha luks dukkânlara gidivorlar artık" şeklınde konuştu. Nışantaşı bölgesinın en eski kuyumcusu olduğunu söyleyen Arman Maksut Baraçlıyan ıse, dükkânının bir bolumünu tamirat atölyesı şeklıne dönüşturmüş. "Nerede o eski muşteriler? Zaman olur. ayda birkaç sipariş verirlerdi. Şimdi)$e yılda bir kez ugramalan bile mucize" diyen Baraçlıyan, "Artık, yuzuk ve kupeci olduk. Guzelim pıriaotalaria susJu koJyeter bizim için geçmişte kaldı" şeklinde konuştu. Kuyumcu A. tlhan Moiu ise yasamından memnun. Nişantaşı'ndaki son derece luks dukkânında müşterilerine hizmet veriyor. "Biz ortanın ustıine bitap ediyonız" diyen Molu, sattığı kolyelerin fiyatı ıçın "Dunıma göre 12 milyondan başlar" diyor. Molu'nun çeşitleri arasında, "takım"lar 56 mılyonu buluyor. Molu'nun yakındığı nokta ise, müşterilennin titizlikle ısrar ettiği, el işçiliğinin kaybolmakta olması. Molu bu konuda şöyle dedı: "Eski Ermeni ustalar, şimdi Carter gibi firmalann ustıbasısı oldular. Yerierine yeni usta yetişmiyor." Orta kesim, kapılanm açmaz oldu Dolar kararsız Altın, 400 doların altına indi Dairenin fîyatı 40 milyon, tapusu 5 milyondan A j Denürören'in çijte kârı Demirören'in Selimpaşa'daki dairelerinden birini 40 milyon liraya satın alan bir müşteri, "Alım satım harcını peşin olarak ve sözleşme fiyatı üzerinden verdiğim halde, tapum 5 milyondan gösterildi" dedi. Demirören'in, sattığı diğer 274 daire için de aynı yöntemi uygulamış olması halinde, sağladığı ek kazanç 770 milyon lirayı buluyor. Dunya ekonomisi hızlı bir dönüşumü yaşarken bılgısayar sistemleri ve bunlara dayalı üretim teknikleh yaygınlık kazanıyor Bu dönüşüme ayak uyduramayan, 'bilgi toplumu'na geçemeyen toplumlann geleceği ıse parlak görünmuyor önemi birdenbire azaldı. Örneğin bir otomobilde hammaddeterin üretim değerindeki payı % 4O'ı bulurken bilgisayarın temel birimi olan yarı iletken mikroçiplerde bu oran % 1'e kadar duşüyordu. Dolayısıyla sanayileşmiş ülkelerde ekonomik canlanma ve üretim artışı da hammadde talebini arttırmayacaktı. Ancak büyük bir savaşın çıkması halinde bu eğilimın tersine dönmesi mümkün olabilecekti. rin ve ülkelerin modern teknolojiyi özümsemiş sanayilerle ve ülkelerle rekabet şansı kalmayacaktı. Modern teknolojiyi özümseyen ülkeler istihdam sorunlarını, hizmet sektörierinde istihdamı hızla artırarak; sanayide ise kol işciliğı yerine modern bilgiyle donanmış beyaz yakalıları ikame ederek çözeceklerdi. Bu sürecin özellikle ABD ve Japonya'da hızla gelıştiği görülüyordu. Sanayileşme yolundaki ülkelerin benzer bir sürece girememeleri halinde istihdam sorunlarını çözme şansları da azalacaktı. Drucker'in üzerinde durduğu üçüncü nokta, yani dünya ekonomisine yön vermede sermaye hareketlerinin mal ve hizmet ticaretinden daha büyük önem kazanmaya başlaması olgusu da, azgelişmiş ülkelerle sanayileşme yolundaki ülkelerin dünya ekonomisindeki belirleyici rolünün giderek azalacağı anlamına geliyordu. OSMAN ŞENKUL Gayrimenkullerini satarak içine düştüğü zor durumdan kurtulmaya çalışan Erdoğan Demirören, 40 milyon liradan sattığı dairenin tapusunu 5 milyon liradan gösterdi. Selimpaşa'daki daireyi satın alan kişiden alımsatım harcını da 40 milyon lira üzerinden peşin olarak aJan Demirören, vergiyi 5 milyon lira üzerinden ödediği için aradakı fark kendisıne kaldı. Şimdiye kadar 275 daire satan Demirören Grubu, diğer 274 daire için de aynı işlemi yapmış olması halinde, yaklaşık 770 milyon lira ek kazanç sağlamış oluyor. Demirören lnşaat'ın Yönetim Kurulu Başkanı Yıldınm Demirören ıse, "Silhri tapu dairesi çok kalabalık oldugu için lapu yanlış yazılmıs olabilir" dedı. Siüvri Tapu Datrtsi'nden verilen kat mülkiyeti tapusu, 5 milyon lirahk flyat taşıyor. Oysa aynı daire 40 milyondan satüdı. Demirören Grubu'nun 60ay vade ile ortalama 40 milyon liradan sattığı dairelerden birini alan ve adının açıklanmasını istemeyen bir muşteri, "Sözleşme}i 40 milyon liradan yaptık. Yuzde 10 peşin vatırdım. Kalan bolümü de 60 adet senet yaptık. Oysa, sözleşme gereği son senet odenene kadar Demiroren'e ipotekli olan tapuyiı aldığımda. üzerinde 5 milyon lira saüş bedeli gorunce şasırdım" dedi. 'Şasırmamın nedeni, benden alımsatım hara olarak alınan paranın 40 milyon lira üzerinden hesaplanmış olmasıydı" diyen aynı muşteri, sonraki gelişmeleri şöyle özetledi: "Bunun uzerine olayı Defterdartık kontrolorierine iiettim \e onlem almalannı istedim. Ancak aldıgım yanıt ilginçti. Konuştuğum Defterdarlık mensubu, 'Zaten adam kendini kurtarmaya çalışıyor. Bizim de vergi alacaklanmız var. Azapkapı'daki binasını 5 milyar lira karşılığında, vergi borçlanna mahsuben almaya çalışıyoruz, boşverin' dedi." Gaynmenkul satışlarını yürüten Erdoğan Demirören'in oğlu Yildınm Demirören ise, kendisine durumu üettiğimızde önce "Kesinlikle ojle bir şey olmaz. Kiminle. hangi fiyata sözleşme yaptıjsak, tapusu da o fiyattan verilir" dedi. Söz konusu muşterinin, tapusundaki fiyatla, sözleşmesindekı fiyatın çelıştiğıni soyleyınce de, "Bir yanhşlık vardır. Zaten Silivri Tapu Dairesi çok kalabalık. Siz o müşteriyi bize gönderin" yanıtını verdı. Bir müşterinin tapu işlemlennde yapılan bu işlemin diğer tüm tapularda da yapılması durumunda, Maliye'nin kasasına gıtmesi gereken 880 milyon lıranın 770 milyon lirası Demirören'in kasasında kalmış oluyor. Fiyatları ortalama 40 milyon lira olan 275 dairenin yüzde 8 üzerinden topIam alımsatım hara 880 milvon lirayı buluyor Ancak tapular 5 milyon lira üzerinden gösterildiği takdirde, tum odenen miktar 110 müyon lira olacağından, müştenden fazladan alınan 770 milyon lira da Demirören Grubu'na kalmış oluyor. Aynı çerçevede, dairelerin satış bedelleri düşuk gösterildiği için, fırmanın ödemesı gereken Kurumlar Vergısi de, olması gerekenden daha duşuk olacak. Itın fiyatları geçen haftayı dış borsalarda 400 doların altında kapattı. 1 ons altın, en son New York borsasında 395.50 73.500 dolardan işlem görürken, Cumhuriyet altını da dün 71 bin liradan satıldı. Haftaya 10 bin 580 lira gibi değerle başlayan 24 ayar külçe altın da dün Kapalıçarşı'da 10 bin 310 liradan işlem gördü. Uzun süreden beri ilk kez önceki hafta 400 doların altına inen, ancak kısa sürede toparlamp 404 dolara kadar tırmanan 31.1 gramlık bir ons altın, geçen hafta ortasma kadar bu değerden işlem gördü. Ancak hafta sonuna yaklaşırken, gerilemeye başlayan ve cuma gününe gelindiğinde 401 dolardan satılan altın, haftanm son günü, önce Hong Kong ve ardından Avrupa borsalarında 397 dolara geriledi. New York borsasının kapanışında ise 395.50 dolara kadar düştü. Pazartesi günü 73 bin 500 liradan satılan Cumhuriyet altını da inişli çıkışlı bir hafta geçirdikten sonra, dün Kapalıçarşı 'da 71 bin liraya kadar geriledi. NELER OLDÜf KDVde yeni indirim Ünlü yönetim biiimi uzmanı Peter F. Drucker "Dünya ekonomisi büyük bir dönüşumü yaşıyor. Tarımsal ürünler ve hammaddeler gözden düşerken bilgi ve teknolojiye dayanan ürünler önem kazanıyor. Bu çağda ucuz işgücüne dayanarak dünya pazarlarında rekabet Turkiye ne yapmah gücü kazanmak da Ünlü zorlaşacak, bilim ve Peter F. yönetim biiimi uzmanı Drucker'in ortaya koyteknolojiye önem duğu bu tablonun Türkiye için önemi büyüktü. Bir yandan vermeyen ülkeler GAP gibi büyük projelerle tayaya kalacak." Merkez Bankası piyusada ANKARA (a.a.) Merkez Bankası'nın her türlü menkul kıymetin alım satımım yapmasına olanak tanıyan ana statüsündeki değişiklik Bakanlar Kunılu'nca onaylanarak ytirürlüğe girdi. Merkez Bankası'nın ana sözleşmesinde yapılan değişiklik bankanın açık piyasa işlemlennde uygulayacağı esaslan yenıden belirliyor. Dünku Resmi Gazete'de yayımlanan değişikliğe göre, Merkez Bankası açık piyasa işlemlerini Hazine'ye, kamu idare ve kuruluşlanna veya diğer kurum ve kuruluşlara kredi açmak amacıyla yapamayacak ve vadesi 12 ayı asan senetler açık piyasa işlemine dahil edilemeyecek. Banka, para arzını ve ekonominin likiditesini düzenlemek amacıyla kendi nam ve hesabına her tür kamu menkul değerlerini, banka mevduat sertifıkalanru, vadelerine en çok 120 gun kalmış gelir ortaklığı senetlerini ve kârzarar belgelerini, ödenmiş sermayesi en az 500 milyon lira olan anonim şirketlerin borsada kayıth tahvillerini ve Sermaye Piyasası Kurulu'nca ihraç izni verilen borç senetlerini alıp satabilecek. T7"atma Değer Vergisi oranlannda yeni bir düzenlemeye J\. daha gidiliyor. Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, yapılacak düzenlemeyle bir grup malın KDV oranı indirilecek. Daha önce yapılan düzenlemeyle yüzde 5 vergi uygulanacak ilaçlar arasında kabul edilen "saç boyası"nın vergi oranı yüzde 12ye yükseltilecek. Yeni düzenlemeyle daha önce yüzde 12 oranında KDV uygulanan kayısıya yüzde 5 vergi uygulanacak. Doha önce yüzde 12 oranında vergi uygulanan meyan kökü, meyan balı, natürel fıstık, çöven, antep fıstığı, defne yaprağı ve sumak yaprağı da yüzde 1 oranında vergi uygulanacak mallar listesine alınacak. TMO'ya 10.4 milyarlık kredi M erkez Bankası, şubat ayının ilk haftasmda Toprak Mahsulleri Ofısi (TMO)'ne 10.4 milyar liralık kredi kullandırdı. Merkez Bankası verilerine göre, TMO'nun Merkez Bankası 'ndan kullandığı kredi miktarı 6 şubat tarihi itıbariyle 181.6 milyar liraya ulaştı. Bu arada, 30 ocak tarihi', itibdriyle yeniden 2 trilyon sımrını aşan emisyon hacmi önemli bir değişiklik göstermedi. Şubat ayının ilk haftasmda, 5 milyar liralık daralma kaydeden piyasadaki para miktarı, 2\ trilyon 42.5 milyar lira olarak belirlendi. ' ve hizmet ticaretinden çok serSanayileşmiş ülke ekonomimaye hareketleri yön vermeye lerinin hammadde ve temel başladı. madde üretimine dayalı ekonomilere bağımlılığı böylece azaTanmdaki patlama lırken, bu tür ekonomilere daDrucker'in belirttiğine göre, yalı azgelişmiş ülkelerin geleon yıl önce yapılan tüm tahmin ceği biraz daha kararıyor; bu ülleri yantltan çarpıcı gelışmeler kelerin hammadde ihraç edıp den biri tarımsal üretimde ger diğergereksinmelerini ithal etçekleşti. 1985 yılında dünyada me şanslarının azalacağı anlabüyük bir hammadde sıkıntısı şılıyordu. çekileceği sanılırken tam tersi oidu, dünya hammadde ve te Ucuz işçiliğin önemi mel madde fıyatlan görülmemiş Drucker'in analizi, "ucuz bir düşüş kaydetti. Dünyada ta işçilik" kozunu kullanarak dünnm ürünleri talebinin tarımsal ya ekonomisinde bir yer tutmaüretimden daha hızlı artacağı ya çalışan ve rekabet gücünü tahmin edılirken tam tersi oldu. arttırmayı düşünen gelişme yoÜnlü "Roma Kulübu Raporu" lundaki ülkelerin geleceğinin nda öngörüldüğü gibi son on de pek parlak olmadığtnı ortayılda tarımsal ürün talebi hızlı ya koyuyor. Drucker'e göre, bir artış gösterdi, ama tarımsal önümüzdeki ceyrek yüzyılda bir üretim çok daha hızlı arttı. Dün yandan üretimini hızla arttırıryada tarımsal üretim 197285 ken diğer yandan mavi yakalı arasında yüzde 35 dolaymda kol işçilerinin sayısını hızla bir reel artış kaydederek rekor azaltmayan firmaların ve sekdüzeye erişirken en büyük ar törierin yaşama şansı olmayatışın geri kalmış ülkelerde sağ caktı. landığı görüldü. Bu üretim artıGiderek egemen olan şı nüfus artışını da geride bıraktı. Çin ve Hindistan gibı ülkeler üretim tarzında kol işçiliğinin de çarptcı tarımsal üretim artış yerini bilgi ve sermaye alacak, lan sağlanırken Sovyetler Birliği emek/yoğun sanayiler, yerlerive Japonya dışında, büyük ni bilgi/yoğun sanayilere bıracapta tanm ürünü ithal eden ül kacaktı. Orneğin yarı iletken mikroçiplerin üretim maliyeti ke kalmadı. içinde bilginin payı % 70'i buSınai üretime giren tarım dı lurken işçilik payı % 12'yi geçşı hammaddelerin ve temel miyordu. Böylece modern üremaddelenn durumunda da tim süreçlerinde bir yandan işbenzer bir gelişme gözlendi. çilik maliyeti önemini yitirirken Yeni gelişen yüksek teknoloji diğer yandan verimlilik hızla arye dayalı sanayilerde ve üretim tacak, ucuz emege dayalı geri süreçlerinde hammaddelerin teknolojileri kullanan sanayile rımsal üretimini ve tarımsal ürün ihracatını arttırmayı tasarlayan, diğer yandan "ucuz işgücü"nü koz olarak kullanarak geleneksel sanayi dallarında Batı pazarlarına açılma iddiasında olan Türkiye acaba bir kez daha "akıntıya karşı kürek çekme" durumuna mı düşüyordu? Yapılması gereken şey, Güneydoğu Asya ülkelerinin on onbeş yıl önce yaptıklannı şimdi tekrariamaya çalışmak mıydı; yoksa hiç değilse onlann şimdi yaptklan gibi, modern teknolojiyi kapma ve özümseme hedefıni bütün diğer hedeflerin önüne alıp geleceğin dünyasında mutevazı da olsa bir yer almaya çalışmak mıydı? Holdingimizin merkezi Ankara'da. Anadolu'nun çeşitli kentlerinde, başta KONFEKSİYON olmak üzere çeşitli alanlarda büyük bir SANAYİ ÜRETİıM TESİSLERİ zinciri oluşturuyoruz. Bu büyük yatırımda, proje aşamasından, işletme safhasına her adımda görev yapacak, sorumluluk üstlenecek • PROJE SORUMLULARI, • PROJE SORUMLÜSU YARDIMCILARI, • İDARİ VE MALİ İŞLER SORUMLULARI... Bizim için esas olan, deneyim/kendine güven/inisiyatif sahibi olmak/yaratıcı karar, çözüm ve alternatif üretebilmektir. Bu niteliklere sjhip olduğunuza inanıyorsanız, ' 'avassutsuz /> aratmıvı'' ilke edinmişseniz, Anadolu nun * bir kenünde yaşjnrjk vc çalışmak sizce uygunsa. bizimle tenus kurun. Kanırlı \v bcccrikli bir ckip içinde. modern çahşnu koşıülanndü, utminkü'r ücret ve becerinizle omnlı primlerle bu büyük projeye birlikte başhyahm, birlikte yürütelim... Aynntıti özgeçmişinizi ve geleceğinizle ilgili düşimcelerinizi PK 156/Posru Kodu (fö69IAnk\ıra ndresine yjzın. Başvurumız muthıkn cevapfanaaık ve özenlegizli nnulaaıktır. Metaş Elemanlar Anyor Şirketimizde gorevlendirilmek ve mulâkat yoluyla .seglmek ü/.erc nıtelıkJerı asığıda belirtilen elemanlar alınacaktır ENDÜSTRİ MÜHENDİSİ EKONOMİST İŞLETMECİ ve ELEKTRONİK MÜHENDİSİ Adaylann, • Öğrenımlerını yabancı dille (İngili/xe) oğretim >>u|xın iıniversitelerde tamamlamii olmalan, • Askerlik gorevlerinı yapmi". bıılıınmalan, • 30 \asjini geçmemu» olmalan ^erekınektedir. Konıılarında deneyim .vıhihi olmak, ıkinü bir yabancı dil (Almanca) bilmek. bılgiMyar kııllanmak vc prognımlamak tcrcıh sebebıdir (İVretler tatminkârdır ve bilgi duzeyine gore saptana<."aktır.) İ.steklilerin >ahsen ya da en son cekilmis fotoğraflarını ve kendi el ya/.ılamia \ayılmı>> ozgecmi'.lerini iveren mektuplaen j>eç25;?ııhat 19K7 gunune kadar Personel Mudurlııj>umu/e lxı^Mimıaları rıca olunıır. Tı'ım müraeaatlar gi/Ji tutuiaaıktır. NETAŞ İşçi Eşleri Dayanışma Kermesi BilimSanatevl, Mühürdar Caddesi Akmar Pasajı 71/1 (Sular Idaresi yanı) Kadıköy 21 şubat 13.3020.00 arası 22 şubat saat 10.0020.00 arası METAŞ İzmir Metalurji Fabrikası T.A.Ş. KcnulpiLvı \st.ıltı. Isıkkcnt Grrısı iStri) İ/nıır I'K ıSH. ^=S213 İ/nıır