Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 OCAK 1987 EKONOMİ CUMHURÎYET/9 TÜRKtYE'den Zordaki şirketin gözü Mecliste nkara (anka) Şirket kurtarma yasa tasansı 22 ocak perşembe günü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda le almacak. Daha önce 14 ocak olarak belirlenen tasannın örüşülme tarihi, verilen sekiz değisiklik önergesinin omisyon uyelerince incelenmesini sağlamak gerekçesiyle rtelenmisti. Ozde, zor durumdaki anonim şirketlere alacaklı >ankaların ortak olmak suretiyle alacak erteleme ve yeni İnansman yoluyla destek sağlamasını şirketlere vergi ndirimi ve muafıyeti uygulanmasını, vergi ve prim torçlannın düşük faiz ertelenmesini öngören tasanya, verilen innergelerin kabul edilmesi durumunda şirketler lehine, Mnkalar aleyhine yeni hükümler eklenecek. ANAP Adana \iiUetvekili Akgün Albayrak tarafından verilen önergeierde, asanda 1989 yılı sonu olarak belirtilen kurtarma }perasyonunun 1992 yılı sonuna kadar uygulanması istendi. 4 Demîrçelîk iç taleple coştu Ekonomi Servisi Turkiye'de demirçelik üretimi geçen yıl 5.9 milyon tona ulaştı. Bir önceki yıla göre yüzde 21.6 olarak gerçekleşen üretim artışının hemen tamamı, yüzde 21.5 büyüyen iç talepten kaynaklandı. Demirçelik ithalatında ise 1986 için yüzde 8.5 gerileme tahmin edilirken, sektör ihracatı, Türk Lirası üzerinden yapılan hesaplamalara göre yerinde saydı. Özel Sektor DemirÇelik Üreticileri Derneği tarafından hazırlanan "Üç ayhk rapor"un ikincisi yayımlandı. 1986 yıhnın son üç ayını kapsayan raporda, geçen yıl demirçelik uretiminin yüzde 21.6 artarak 5 milyon 921 bin tona ulaştığı kaydedildi. Geçen yılın tamamı için de yüzde 21.5'lik iç talep büyümesi kaydedilen raporda, bu rakamın bir önceki yıl yuzde 9.7 olduğu vurgulandı. Raporda, sektorün ithalat ve ihracat verileri ise, tahmini rakamlardan oluştu. Buna göre, 1985 yılında gerçekleşen 551.4 milyar liralık ihracat, geçen yıl ancak yüzde 0.3 artarak 553.5 milyar liraya ulaşabildi. Sektöriin 1987 ihracat hedefı ise 587 milyar lira olarak öngöruldu. 1985'te 732.3 milyar lira olarak gerçekleşen demirçelik ithalatı ise, geçen yıl 675 milyar lira düzeyinde kaldı. Ithalatta 1987 hedefı 756 milyar lira olarak belirlendi. Geçen yıl gerçekleştirilen 5.9 Talep patlaması inşaat demirinde yoğunlaştı EKONOMİ NOTLAR1 OSMAN ULAGAY Özel Sektör Demir Çetik Üreticileri Demeği'nin hazırladtğı rapora göre, geçen yıl iç talep yüzde 2IJ, üretim de yüzde 21.6 yükseldi. 199ttnın tamamı için yapılan tahminlerde, ihracatın yerinde saydtğı, ithalatm ise yüzde 8.5 gerilediği ortaya çıktu özel sektör üreticileri yaptıkları tüm ihracat bedelinin yiizde 75'ini yalnızca hurda ithalatma harcadı. Demircelikte d jrum ^ ^ W i . . MWW\WWWWM* t <wî i\WW\ KÎVlerin 1984 yılı hesap sonuçları A nkara (a. a.) Turkiye Buyük Millet Meclisi Kamu rl. îktisadi Teşebbusleri Komisyonu'nun 1984 yılına ait kârzarar hesaplarma üişkin karan Resmi Gazete'de vayımlandı. Komisyon, 128 KÎT'in 1984 yılı hesapianm ibra iderken, Petkim ve Turizm Bankası 'nın yönetim kurullanm yırtlı ibraya tabii tuttu. TBMM KİT Komisyonu'nun ncelemesine göre, denetime tabii tutulan 128 KÎT'den 36'sı 1984 yılım zararla kapadı. 3.7 milyar liralık zararla SEKA Bahkesir Muessesesi zarar şampiyonu olurken, ikinci uradaki Karadeniz Bakır fşletmeleri 2.9 milyar lira zarar ttti. 1984 yılı kesin hesap sonuçlanna göre, 89.4 milyar liralık kârla, PTT de en kârlı KtT oldu. BNOM 4.867.000 ton 1.666.000 ton 5.921 000 ton flnistkttr Kam 2 349 000 ton 3.572.000 «KI 675 0 miiyar TL 3.201 000 ton 732.3 milyar TL 216 410 115 8 5 Ihractt 553 5 mrtyar TL 551 4 rralyar TL * 19M yılı ilhataJ vt ikraeat rakuolan uhmiai. milyon tonluk demirçelik uretiminin 2.3 milyon tonu özel sektör kuruluşlannca, kalan bölümü de, Türkiye DemirÇelik Işletmeleri, Erdemir ve MKE gibi kamu kuruluşlannca gerçekleştirildi. Demirçelik sektoründe, üretim ve iç talep artışlarındaki yüzde 21.6 ve 21.5'lik büyümeler karşılaştınldığmda, üretim artışının tümünün iç piyasaya yönelik olduğu ortaya çıluyor. Raporda talep artışının daha çok inşaat sektoründe kullanılan "uzun mamulkrde" yoğunlaştığına dikkat çekildiği göz önüne alınırsa, bu sektörün, çimento ve dayanıklı tüketim mallannda olduğu gibi demirçelik sektörun feUM 0.3 Tansa'lar rekabei piyasasında Tzmir (Cumhuriyet Ege Bürosu) M. Bir süre önce şirketleşen Tansa'lar fiyatlarda indirimler, taksitli satıslar gibi kampanyalarla serbest rekabet piyasasına girmeye hazırlanıyor. Tansas Müdürü Irfan Akça "Şırketleşmiş haliyle Tansa'ları, halka ucuziuk kampanyası ile birlikte sunmayı düsünüyoruz. Et dışında herşeyin flyatını indirebiliriz" dedi. 3 milyar lira sermaye ile kunılan tanzim Burhan ötfatura tuntr Anakent Belediye Bafkanı satıslan iç ve dıs ticaret anonim şirketi (TansaşJ şirketleşme çalışmalanm hızlandırdı. 19 mağazası ve 4 gezici aracı olan magazalarda çalısan 218 personele ek olarak, şirketleşmenin hemen ardmdan 120 kişi daha alındı. îzmir'de her yedi aileden birinin alışverişini yaptığı magazalarda bugünlerde indirim kampanyasının hazırhklan sürdürülüyor. Tansaş Müdürü îrfan Akça şubat ayına dek şirketleşmenin getirdiği eksikliklerini tamamlayacoklannt belirtti. önümuzdeki günlerde reklam kampanyası başlatacak olan Tansa'lar fiyatlarda yüzde 2530 oramnda indirime hazırlanıyor. Izmir Anakent Belediye Başkanı Burhan özfatura Tansa'ları kapatmayarak genişletti ve ANAP içinden gelen eleştirilere karşı şirketleştirdi. de de itici rol oynadığı ortaya çıkıyor. Bu arada, gerek üretim artışı, gerekse iç talep patlamasından hoşnut görünen özel sektör üreticileri, ithalat ve ihracat konulanndan ise yakındılar. Sektör uretiminin programlananın üzerinde artış kaydettiğine dikkat çekilen özel sektör üreticüerinin raporunda guncel sorunlann başında, ABD'den olmak üzere, yaklaşık 671 bin ton hurda ithalatı yapan özel sektör kuruluşları, yalnızca hurda ithalatma, tüm ihracatlarımn yüzde 75'ini bulan 52.6 milyon dolar ödediler. özel sektör kuruluşlarının tüm ihracatı ise 70 milyon dolar dolayında gerçekleşti. Özel sek tör üreticileri, hükümetten hurda ithalatma kolayhk getirmesini, ithalata getirilecek ek fonlarla da demirçelik ihracatına kaynak yaratılmasını istediler. Üreticiler, demirçelik ihracatına verilen ton başına 1030 dolar düzeyindeki teşviklerin 50 dolara çıkanlmasını, ABD'ye yapılan ihracata vergi iadesi uygulamasının getirilmesini istediler. thracat fiyatlarında da "serbestlik" talep eden Özel Sektor DemirÇelik Üreticileri Derneği, maliyetlerinin düşürulmesi için de ucuz elektrik, selektif kredi, üretim teşvikleri gibî destekler istediler. DÜNYADA DURUM Raporun "Dunyada DemirÇelik" başlıklı bölumünde de 1973 petrol şokundan sonra dunyada demirçelik uretiminin kriz içine girdiği hatırlatılarak, bu krizin günümüzde de sürdüğü vurgulandı. Buna dayalı olarak, dünyada demirçelik üreticisi ülkelerin bir yandan iç piyasa fiyatlanru dengelemek, bir yandan da ihracatı arttırmak amacıyla, bu sektöre çok yönlü teşvikler uyguladığı belirtilen raporda, bu konuda şu görüşe yer veriliyor: "Son yıllarda elektronik, petrol, kimya ve savunma sanayilerine öncelik tanındı. Ekonomik durgunluk tamamen sona erince, demirçelik sektörüne yönelik ilginin artacağı ve bu alanda bir canlanma yaşanacağı gözlenmektedir!' Laiklik Sorunu ve Liberal Ekonomi Cumhurbaşkanı Kertan Evren, 8 ocakta yaptığı konuşmada eski Adana müftüsü Cemalettin Kaptan'ın halen Türkiye'de yaygın btçimde dağıtılan video kasetlerinden bölümler aktanrken şöyle diyordu: "Hâkimryet kayrtsız şartsız mHtetindir deriz, değil mi, onlara göre değildir. Allah'ındır. Işte bu inancın içinde olmalı. 'Hâkimiyet kayrtsız şartsız milletindir' dediniz mi, işte hapı yuttunuz. Işte o zaman işinlz bitmiştir." Sayın Evren'in aktardığına göre halen F.Almanya'da yaşayan eski Adana müftüsü, dağıtılan kasetlerin bir yerinde de şöyle diyormuş. "Dün anayasa Kuran'dı. Şeriat kanunlan vardı ve ktorecUer devteti ve devletin müesseselerini bu kanunlara göre idare edfypriardı. Ama bugün kanun koyan kim? Anayasa yapan kim? Üç beş beyinsiz kanun koyacak, anayasa yapacak, milleti idare edecekter. Siz de idare edilmiş, huzura kavuşmuş olacakstnız. Nerede bu bolluk? Işte dün, işte bugün. Müslümana duşen Allah'ın indirdfği kanunlara uymaktr." Biz Türkiye'de başörtüsü ve türbanın melanet ya da faziletini tartışırken eski Adana müftüsü, laiklik sorununun özünü yakalamış, Müslümanlan "hak yoluna" çağınyor. Açık açık diyor ki, asıl sorun kılık kıyafet sorunu değildir, asıl sorun devlebn egemenlik kaynağını ve iktkjann meşruiyet temelini değiştirmek sorunudur. "Egemenlik Allah'ındır. Anayasa Kuran'dır" ilketerine dayanan bir devlet ve toplum düzeninin özelliklerini burada tartışmak niyetinde değiliz. Bizim tartışmak istedtğim'ız konu bu noktaya nasıl gelindiği; yani egemenliğin kaynağını ve iktidarın meşruiyet temelini değiştirmeyi amaçlayan İslamcı akımların Türkiye'de artan bir ilgi görmesine yol acan ortamın nasıl hazırlandığı konusu. Sanıyoruz ki bu ortamı hazıriayan nedenlerin başında mtllet adına egemenlik hakkını kullanan ve ülkeyi yönetenlerin, yani iktkjartann meşruiyet tabanlannın zayıflaması geliyor. Topluma, beklediği ölçüde refah, yani maddi olanaklar sağlayamayan; toplumdaki adaletsizliklerin hızla arttığı izlenimini yaygınlaştıran ve toplumdaki tepkileri çeşitll yontemlerie baskı altında tutan iktkjartann meşruiyet temellerinin zayıflaması, aslında çok şaşırtıcı değil. Toplumun; refahı, adaleti sağlayamayan ve kendisini baskı altında tutmak isteyen iktidarlara karşı mevcut düzen içinde bir seçenek olarak görebileceği iktidar adaylan da yeterince inandıncı değilse, o zaman meşruiyet temelinin kendisi tartışma konusu haline gelebiliyor. Toplumu bütünüyte yönlendirmeyi amaçlayan, bütünsel nitelikteki islamiyet ise bu arayış özlemini karştlayabilecek hazır bir çerçe. ve oluşturuyor. Türkiye'de özellikle sağ iktidariann başansızlıklarını örtmek. ve zayrflayan meşruiyet tabanlannı takviye etmek için din mo" tifini kullanmaya çalıştıkları, "maddi tatmin" sağlayamadıkla. n durumlarda "manevi tatmin"e ağırlık verdikleri bilinen bir okju. "Sol" ve "komünizm" tehlikesini abartarak önemseyen çevrelerin, islami akımlan "Nasıl olsa istediğimiz smırda tutanz" anlayışryla fazla önemsemedikleri de sanırız bir gerçek. İşte şimdi Türkiye'de bu tutumun sonuçları yasanıyor. "Sol" akımlar baskı altında tutulduğu ve genel olarak "soC'un sorunları çözecek ciddi bir seçenek olarak görünmediği bir ortamda, düzenin işleyişinden memnun olmayanların, daha adil ve hakça bir düzen isteyenlerin, islam radikalizminin bayrağı altında toplanması için çok elverişli bir ortam yaratılmış bulunuyor. Bu ideolojik aktmın gençlik içinde gelişmesi ve İslamiyet temeline dayandığını vurguladığı için toplumda oldukça yaygın bir tabana oturması da pek şaşırtıcı görünmüyor. Bu akımın gelecek için bir tehlike olusturduğu ve geriletilmesi gerektiği düşünülüyorsa, bunun asıl yolu, tabii ki türban yasağı koymak falan değil. Yapılması gereken şey, "Egemenlik ulusundur" ilkesi çerçevesinde iktidar olanların ya da olmaya çalışanlann, toplumun yalnızca dar bir kesimine değil, halk çoğunluğunu oluşturan geniş kesimine refah götürecek ve toplumsal adaletsizliği azaltacak inandıncı programlar ve uygulamalar ortaya koymaları. Türkiye gibi bir ülkede plan anlayışını çöplüğe atıp her şeyi sözde piyasaya terk etmenin sonuçta siyasal liberalizmi getireceğini iddia edenlerin en büyük çelişkilerinden biri de işte burada yatıyor. En ateşli savunucularından bazılan bile piyasa mekanizmasının en yetersiz kaldığı aianın toplumdaki eşitsizlikleri azaltmak olduğunu söylerken, her sorunun piyasa mantığıyla çözülebileceğini sanmak sonuçta islam radikalizminin gelişmesine katkıda bulunmak anlamına gelecektir. Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Köksal: Bankalann en iyi müşterilerinin 1987'de banka kredisi yerine tahvil, hisse senedi, finansman bonosu gibi sermaye piyasası araçlanyla borçlanacaklartnı savunan Cemil Köksal, "Bu durumda banka kredisine gözde müşterilerin talebi düşecek" dedi. Köksal, bankalann ikinci derecede sağlam firmalara yönelmek zorunda kalacaklannt belirterek, "Bu yıl bankalar ciddi bir kaynak sıkmtısıyla karşılasacaklar" diyor. CemU Köksal Ekonomi Servisi Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdür Gözde müşteri elden gidiyor sistemin tümii itibanyla 1987'de kredi faizlerinin 56 puan azalması beklenebilir." Köksal bankalann gözde müşteriler diye nitelenen "ekonominin krema tabakasıyla" kredi ilişkilerinde 1987'de önemli değişmeler olacağına işaret ederek bu konudaki göruşlerini de şöyle özetledi: "Sağlam firmalar giderek artan bir hızla kendi iç dinamizmleriyle finansman yaratma yoUannı anyorlar. Özel sektörün giiçlü firmalan, başka bir deyişle bizim en iyi kredi müşterilerimiz artık tahvil, finansman bonosu veya sermaye piyasasuıın diğer araçlanyla borçlanma yoluna gitmeye başlayacaklar. Bu durumda bankalar risksiz müsteriden biraz daha riskli müsteriye kaymak zorunda kalacaklar. Bu çerçevede konuya bakılırsa kredi talebinin duşmeyeceği, ancak gözde müşterilerin banka kredilerine bağımlüığınuı azalacağı ifade edilebilir." Köksal, "Plase edilemeyen para el yakar" diyerek sözlerini şöyle noktaladı, "Bu nedenle gözde müşterileri kaçırmamak için bankalar yeni yöotemler gelişürmeliler. Yani daha geniş seçenekli formüller bulunmalı. Lorporate 'banking' denilen şirketlerin fonlannı değeriendirmeye yönelik uzmanlaşmaya gidilmeU" dedi. Tekel de kutu bira çıkaracak tstanbul Haber Servisi OECD Maliye Bakanlan Toplantısı'na katıldıktan sonra dün uçakla Türkiye'ye dönen Maliye ve Gümrük Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin, tstanbul AtatürkHavalimanı'nda yaptığı basın toplantısında, "Türkiye, vergi politikası bakımından OECD ülkeleri arasına girmiştir. Diğer gelişmiş ulkelerin hiçbiri Türkiye'den daha ileri bir vergi politikası uygulamıyor" dedi. Bakan Alptemoçin, tngiltere'de Tekel ile sigara üretimi için işbirliği yapmak isteyen özel şirketlerle görüşme yapüklarmı ve ortak üretim imkânını değerlendirdiklerini belirtti. Alptemoçin, tngiltere'de, gümrüklerdeki TIR'ların röntgen cihazı gibi içini açmadan kontrol edilmesini sağlayan cihazlan üreten fabrikada da incelemelerde bulunduklannı ve bunlan Türkiye'ye getirmek istediklerini beürtti. Yine Ingiliz firmalan ile Tekel biralarını teneke kutularla ambalajlay abilmek için bazı görüşmelerde bulunduklarını söyleyen Bakan Alptemoçin , yakjnda böyle bir ortaklığın Tekel tarafından gerçekleştirileceğini de bildirdi. Almanya'da ise, bazı Alman fırmalannm, konteynerlerin içini açmadan gümrük kontrollerini yapabilen bazı cihazlan üreten fabrikalarda da incelemelerde bulunduklannı belirtti. Sünger ihracı düştü, gelir arîtı n odrum (Cumhuriyet) Türkiye'n'ın sünger merkezi JO olarak bilinen Bodrum 'dan 1986 yılında 35 milyon dolarhk ihracat yapıldığı açıklandı. Bodrum Ticaret Odası'ndan alınan bilgiye göre, 1985 yılında 18 bin 393 kilo sünger ihracına karşın, 1986 yılında 15 bin 52 kilo sünger ihracı yapıldı. 1985 yılında 450 bin dolarhk döviz girdisi sağlanırken, bu rakam 1986 yılında 35 milyon dolara yükseldi. Yetkililer, sünger dışsatımmda miktar azalmasına karşın, gelir düzeyinin artmasını, süngerin işlenmiş olarak satılmasına bağladılar. Yetkililer bu arada en fazla süngerin 1985 yılında Yunanistan'a ihraç edilmesine karşılık, 1986 yılında Japonya'nm ilk strayı aldığtnı belirttiler. Yardımcısı Cemal Köksal, KISAK1& TÖBANK 28 yasında. Kunttuş yıldönümu nedeniyle Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sait Kemal Mimaroğlu, yaptığı açıklamada "1987 yılı TÖBANK'm çalışmalanm daha modern sistemlerle ve daha ileri bir bankaalık teknolojisiyle sürdüreceği yıl olacaktır. Yakın bir tarihte buyük bir sermaye artışı gerçekleştireceğiz" dedi. YAPI KREDt BANKASI'nm düzenlediği "Finansman Bonosu" konulu panelyarın saat 14.00'te bankanın Yeniköy Korusu'nda yapılacak. Panele konuşmacı olarak SPK Başkanı Prof. Ismail Türk, işadamı Üzeyir Garih, Doç. Dr. Haluk Karaalioğlu ve Dr. öztin Akgün katılacaklar. ZlRAAT Bankası'nın yurtdışındaki altıncı şubesi bugün Genel Müdür Kemal Akkaya tarafından Londra'da açılacak. "Mevduat faizlerinin düşmesi, diğer yatınm alternatifleriııin ise hâlâ cazibesini koruması karşısında bankacılık sisteminin önumıizdeki dönemde ciddi bir kaynak sıkıntısıyla vuz yüze ludması söz konusudur" dedi. Köksal 1987 yılında kredi faizlerinde bir düşme beklenebileceğini ancak bu duşüşün en fazla 56 puan civannda olacağını söyledi. Bankanın kredilerden görevli Genel Müdür Yardımcısı Köksal banka faizlerinin artık tasarruflan sisteme çekebilmekten iyice uzaklaştığmı ve daha fazla düşüşün de bankalara kaynak girişini önemli ölçüde azaltacağını belirtti. Köksal ticaret ve sanayi kesi minin kredi talebinin 1987'de de yüksek olacağını ve yüksek talep karşısında arzın yetersiz kalmasının normalde faizlerin aşağı cekilmesini önleyeceğini savunarak şunlan söyledi: "Kredi faizlerinin aşağı çekilmesinde tek yol mevduat faizlerini düşurmek degildir. Bankalara paranın maliyetini azaltacak yeni kolaylıklar sağbuıırsa kredi faideri daha büyük hızla düşüş gösterebilir. Örnegin kredilerden alınan fon ve diğer gider vergilerinin duşiınilmesi önemli bir mali\et azalışı getirebiür. Aynca ikinci yol bankalann Merkez Bankası'nda bulundurmak zorunda oldnkları yasal karşüıkJara faiz uygulanmasının yeniden baştablmasıdır. Bu durumda maliyetler önemli ölçüde hafifleyecektir. Eğer bu yönde degişikUkler gerçekleşirse DUNYA'dan ABD'de otomobil satıslan geriliyor E * konomi Servisi Aralık ayında patlama gösteren ABD MJ otomobil satıslan, ocak ayının ilk 10 gününde geçen yıla göre yüzde 38.4 geriledi. ilk 10 günlük verilere göre yapılan hesaplamada, 1987 için 5.1 milyon adet otomobil satışı öngören ABD Ticaret Bakanlığı, bu rakamın temmuz 1982 döneminden bu yana gerçekleşen en düşük düzey olduğunu hatırlattı. Bakanlık açıklamasında, geçen yılın aynı döneminde bu rakamın 8.2 milyon adet olarak hesaplandığı belirtüdi. Bilindiği gibi, geçen günlerde 1986 yılı ABD otomobil satıslan açıklanmış ve aralık ayı satıslannın büyük sıçrama gösterdiği kaydedilmişti. Durumu yorumlayan oto galerisi sahipleri ise, buyük aralık talebinin ardmdan gerileme beklediklerini açıklamışlardı. SERMAYE PtYASASEVDAN Dünya borsalarında geçen hafta Ç EgeÜntverstiesiTekstaMüi 5 btı gömlek, boşka btrflrma tarafmdan üzjtrine kâr konularak Abnanya'ya "üniversite aduıa" ihraç edüdi. NEW YORK BORSASIyem yılla birlikte gırdığı yukselme sürecini arahksız sürdurerek geçen hafta ıçensinde hergun yeni bir rekor kırdı. Aynı zamanda tarihinin en yoğun günlenni yaşayan borsada perşembe günü işlem hacmı de 253.12 milyon hissenm el değiştirmesiyleyeni bir rekora ulaştı. Perşembe günu 2070.73 puana kadaryükselen Dow Jones Endustriyel Ortalaması rekor yükseklığe çıkarken 2 ocaklan bu yana 175 puan ile yaklaşık yüzde 8 artış gösterdi. Endekslerin Urmanışmdayan iletken ve teknoloji şirketlerinin hisseleri başt çekti. LONDRA BORSASI'ndada endeksler geçen hafta sürekli bir tırmanış içinde oldu. New York Borsası 'ndakı rekor tırmanış ve F. A Imanya 'dafaizlerin düşürüleceğı yolundaki haberler hisse senetlerimn değer kazanmasına yol açtı. önceki haftayt 1752.3 puandan kapatan Financial Times100 endeksi salı, çarşamba ve perşembe günü kırdığı rekorlarla 1785 puana kadar tırmandı. Aşırı soğuklar bazı günlerde borsada durgunluğa neden oldu. ! TOKYO BORSASI nda endeksler hajıa başında gerilemesine karşın, daha sonra lırmanısa geçerek cuma günü rekor yükseklığe ulaştı. Önceki haftayı 18810.3 puandan kapatan NıkkeiDow endeksi, yen ve petrol fıyatlanndakı yükseltşten olumsuz yönde etkilenerek 18 544 puana kadar düştü. Daha sonra dolann aşırı düşüşünün Japonya 'da ve diğer ülkelerdefaizlerin düşürülmesine yol açacağı kanısı endeksin hızla tırmanışa geçmesini sağladı. NıkkeiDow endeksi cuma günü 19000puan sınınnı da aşarak 19149.63 puanla rekor kırdı. Hisse senedi çılgınlığı Hisse senedi endekslerinin bile sınır tanımadığı ve ulaşüması güç rekorlann kınldığı geçen hafta içinde, fiyatlar çılgmcasma yükselmesine rağmen talebin de buna paralel olarak hafta sonuna değin sürmesi, profesyonelleri bile şaşkına çevirdi. Dunyada dolar geriliyor, bizde ise tersine yukselme gösteriyor. Buna karşın başta Alman Markı olmak uzere bemen hemen tum paralar bizim paramız karşdığında değer alıyor. Altın desenız nerdeyse bulunmaz hınt kumaşı gibi kapanın elinde kalıyor. Yani bir başka deyişle ekonomi güme gidiyor. Kimbilir yakında belki tükctici kesim bu günleri de arar duruma gelecek. Amanegam! Hisse senetlerinde korkunc tırmanış bu kötu gidişten en ufak bir şekilde etkilenmiyor. Demek ki, mali bünyedeki bunahm ülkemizdeki sınai ve ticari şirketlerin değil de hükumetin sorunu.'' Napalım, her işin üstesinden gelen sayın başbakammız bu sorunu da işbıtirici yeteneği ile halleder nasıl olsa..." diye dıişünüyor, herhalde sanayici ve ticaret erbabımız. Gerçekten de böyle bir bunahm gelişmiş bir ulkede yaşanmtş olsaydı, ekonomik yapı derinden sarsılabilirdi. Ama, gel gör ki bizim gibi "nevı sahsına munhasır" ülkelerde bu gibi olaylar yaşanmıyor. Belki de sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi "tepkisiz bir toplum" olmamızdan kaynaklanıyor bu ışler. Nitekim bir önceki hafta birkaç kağıt hakkında "deüeodi" niteliğini koyduğumuzda borsa kulislerinde bize geçen hafta hakkında nasıl bir nitelendirme bulacaksın sorusu yoğun bir şekildesoruldu. Biz de düşundük taşındık böyle bir canlı bir piyasa için nasıl bir söz söylemek gerekir diye ve sonunda bu işin çügınlığa varabileceğıni beürtmek için böyle bir nitelendirme yaptık. Hatırlanacağı uzere şirketlenn bir yılı devirdikten sonra kaba taslak bilançolar ortaya çıktığında birkaç kağıdın yavas yavaş atak yapacağuu belirtmiştik. Oysa, geçen hafta borsada muamele görmeyen v e fiyaü yukselmeyen kagıt yokgibiydi. Hisse fiyatlannın çılgınca yükselmesımn nedenlerim araştırdığımız borsa kulislerinde Hiçbir uzmarun olaya makro bir yaklaşun getırmediğini gözlemledık. Borsacılann olayi genel olarak daha prau'k ve daha pragmatik yaklaşımlarla yorumlamayı yeğledikleri gözleniyor. Uzmanlann deyışine göre, hisse senetlerindeki tırmanma banka tasarruf mevduaü faiz oranlarının düşürülmesine bağlanıyor. Aslında bu gerekçe ileri gitmiş ulkelerin para ve sermaye piyasalan içiogeçerh bir gerekçedır. Ama, bizde böyle bir olayın yaşanabilmesi için samrım birkaç ileri adım daha aülması gerekir. Ote yandan, bir önceki haftanın flaş kağıdı olarak gözuken Bagfaş geçen hafta içinde aynı performansı göstereme>erek hafta başında 5 bin 700 liraya kadar ulaşan fiyatından 500 lira yitirerek kapamşım 5 bin 200 liradan gerçekleştırdı. Geçen haftanın flas kağıtlan ise alfabenk sıraya göre dızümiş hisse senetleri Hstesinin baş ve sonlarındaki hisseler oldu. Listenin başındaki Akçimentonun hemen ardında yer alan Anadolu Cam hisselerinin IMKB eodeksinde de 40.15 puan aldığı gözleniyor. Aynı hissenin yenileri ise 46.44 puanla geçen hafta içinde en yüksek pirim yapan hisse oldu. Hafta içinde 30 puanın üzerinde geüşme gösteren diğer hisseler de hisse senedi listesinin altında bulunan hisselerden oluştu. Hafta kapanışındaki fîyatı 4 bm640 liraya kadar ulaşan Sarkuysan 32.95 puanlık bir gelışme göstenrken, T.Demirdokum'un Eski, Orta Y eni vc Yeni hısselennın lümunün fiyatlanrun eşit duzeylerde arttığı gözleniyor. Uzun zamandan beri 2 bin 700'lu fiyatlarda dolaşan bu kağıtların geçen hafta içinde birden atağa kalkması bu hissenin 1986 temetlülerinin de çok yüksek olacağı söylentısinin yaygınİaşmasından kaynaklanıyor. HAZIRLAYAN YENER KAYA Üniversiteden ihracat İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği, başka bir firma aracüığıyla Almanya'ya tanesi iki bin liradan 5 bin gomlek ihraç etti. Karşı tarafın parayı zamanında odememesi gibi sorunlarla karşı karşı ya kalmamak için aracı bir firma kullaruldığmı belirten yetkililer, bu firmanın üniversite adına yaptığı ihracatta alış fiyatımn üzerine bir miktar kâr koyduğunu söylediler. Tekstil Muhendisliği'nin, değeri yaklaşık 1 milyar lirayı bulan makinelerden oluşan entegre tesislerinde 1978 yıhndan bu yana üretim yapıldığını belirten lşletme Müdürü Erdoğan Semenderoğlu, amaçlannın fazla üretimden çok kaliteli üretim olduğunu savundu. Semenderoğlu, tesiste pamuk ve yün ipliğinden, dokumaormeye, terbiye işlemlerinden konfeksiyona kadar her türlü üretim aşamasının gerçekleştirilebildiğini vurgulayarak, tümüyle tekstil mühendisliği te. sislerinde yapılan gömleklerin geçtiğimiz yıl özel bir firma araahğıyla Almanya'ya ihraç edildiğini söyledi. Ihracatçı Firmalara fason olarak da çalıştıklannı belirten Erdoğan Semenderoğlu, geçen yıl 150 milyon lira olan doner sermaye gelirinin üçte birini fason üretimden sağladıklannı söyledi. Bu arada Ege Üniversitesi Hastanesi'nin havlu, çarşaf, nevresim, ameliyat kıyafetleri gibi tüm gereksinimlerini Tekstil Muhendisliği'nin karşıladığını vurgulayan Semenderoğlu, geçen yıl hastane için 50 milyon liralık satış yaptıklarını sözlerine ekledi. 19 OCAK 1587 Yugoslavya'nın borç talebi reddedildi 17' konomi Servisi Dunya MJ Bankası, Yugoslavya'nın borç talebini reddetti. Yugoslavya'nın 275 milyon dolar tutannda yapısal düzenleme kredisi talebi için, mevcut koşullar altında karşılanamayacaği yamtını veren Dünya Bankası, ülkeye bazı koşullar öne sürdü. Dunya Bankası, Yugoslavya'nın istediği krediyi alabilmesi için pozitif faiz uygulamasını, fiyat kontrollerini azaltmasım ve daha liberal ithalat politikası gütmesini istedi. Barbtr ConaMeDünya Yugoslavya hükümeti ise, talep Bmkast Başkam. edilen kredinin, ekonomik düzenleme programı çerçevesinde 250 projede kullamlmasının planlandığını hatırlatarak, bankanın olumsuz karannı kaldırmasını istedi. DB40'tan yeni yiUn ilk rekoru Çoğu borsacımn, yılbaşından sonra hisse senetleri fiyatlarında genel bir artışın olacağj göruşü taşıdığıru belirtmiştik. Ne varki hiçbir uzman artışlann yeni rekorlara gebe olacagını tahmin edememiştı. Nitekim bundan önceki haftada biz de, "BHndan böyle haftada birkaç kafeıdın atak yaparak endeksi etkileyectginden" bahsetmiştik. Oysa, geçen hafta hisse senedi fiyatlarında yukselme degil de füze gibi bir çıkış oldu. Bu durumda bir önceki haftayı 283.86 puanda kapatan DB40 Hisse Senedi Fiyat Endeksi geçen hafta içinde aldığı 32.45'lik rekor puanla ilk kez 300 puan sınınnı da aşarak 316.31 puana ulaştı. Geçen haftanın ilginç olaylanndan biri de DB40 Endeksine baglı hiçbir şirketin hisse senedi fıyatında gerileme olmaraasıydı. Borsa gözlemcileri bu hızlı yukselmenın geçici olduğunu, ancak fiyatlardaki yükselmenin genel olarak şubat ayı ortalanna kadar sürebileceğini belirtiyorlar. Hatırlanacağı üzere, 1986 ocak ayında da fîyatı artmayan hisse senedi yoktu. OPEC'e bir destek de Meksika'dan T? konomi Servisi Meksika ham petrol ihracatını günde MJ 30 bin varil azaltacağını açıkladt. Meksika Enerji Bakanlığı yetkililerince yapılan açıklamada, hemen yürürlüğe girecek olan bu karann Petrol thraç Eden Ülkeler Teşkilatı OPEC'in petrol fıyatlannı arttırmak amacıyla geçen ay üretimi yüzde yedi oramnda düşürme uygulaması süresince devam edeceği bildirildi. Norveç'in aynı yöndeki karanndan sonra Meksika'nın petrol ihracatını azaltma karan, OPEC Dönem Başkanı Arturo Hernandez Grisanti'nin bu ülkeyi ziyaretinden hemen sonraya rastlıyor. DÖVİZ KURLARI Dovizin Cinsi 1 ABO Doları 1 Avustralya Dotarı 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Betçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 isveç Kronu 1 isvicre Frangı 100 itatyan Lıretı 100 Japon Yeni 1 Kuveyt Dınarı 1 Steriin 1 S Arabistan Riyali Döviz Döviz Alış Satış 749.50 753.25 487.92 490.36 58.10 58.39 404.70 406.72 19.65 19.75 106.80 107.33 121.18 121.79 359.82 361.62 113.52 114.09 483 86 486.28 57.06 57.35 486.69 489.12 2637.19 2650.38 1129 12 1134.77 199.92 200.92 Air France'ın kân 580 milyon FF 17« konomi Servisi Air France, geçen yıl 580 milyon MJ Fransız Frangı kâr etti. Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Marceau Long konuyla ilgili düzenlediği basın toplantısında, dünya hava taşımaaltğıntn dolann gerilemesi, teronzm, Çernobil kazası gibi olaylar nedeniyle 1986'da kötü bir yıl geçirdiğini hatırlattı. Long, Air France'm geçen yıl yüzde 65.2 doluluk kapasitesi gerçekleştirdiğini söyledi. Elektil Efektif Al.ş Satış 749.50 760.74 478.16 495.24 58.10 58.97 404.70 410.77 19.26 19.94 106.80 108.40 121.18 123.00 359.82 365.22 113.52 115.22 483.86 491.12 55 92 57.92 476.96 493.99 2584 45 2676.75 1129.12 1146 06 195 92 202.92 DB40 Hisse Senedi Fiyat Endeksi Haftaltk Gelişim Tablosu