23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/6 28 ŞUBAT 1986 Saltık: Türk Ordusu, Güney Amerika Ordusu değildir Demirel'e, "24 Ocak Kararian'nın ana hedefinde ne vmrdı?.." diye sordum. Bu soruyu yöneltmemin nedeni vardı. Demirel, 197879 yıllarında iktidar olan Ecevit'in uyguladığı politikalar yüzünden halkın ana gereksinim maddeleri bulamadığını, "yoldar"ın, anarşi kadar halkı camndan bezdirdiğini muhalefet günlerinde her "veslle" ile vurgulamıştı. özellikle büyük kentlerde baslayan yağ, benzin, mazot, şeker, sigara kuyruklan AP önderinin bu vurgulamalarına siyasal hakhlık da kazandınyordu. 1979'da iktidara yeniden gelmesi olasılığının güçlendiği bir gün bana, "Halka, bu 'yokluklan' kaldıracagımızı o kadar soyledik ve vaat ettik ki, iktidara gelirsek ilk işimiz bu vaadimizi yerine getirmek olacak... Bir de başaramazsak?.." demişti. 14 ekim seçimlerinin CHP aleyhinde sonuç vermesinin önemli nedenlerinin başında "halkın her gün çektiği ekonomik sıkıntılar" geliyordu. 24 Ocak ekonomik kararlarının nedeni?.. "Elbette 'yokluklan' kaldırmakıı. Başka çaremiz yoktu..." dedi. Ecevit'in "24 Ocak Kararlan Güney Amerika modeli getirir" demesi komutanları kızdırmıştı ler, bir 'kehanet' sayılabilir miydi?.. 12 Eylul günü, "yönetime bütünüyle el konulduğunda" halka açıklanan gerekçeler daha çok anarşiydi; parlamentonun görevini yapamamasıydı; siyasetçilerin biribiriyie anlaşamamasıydı; yargının eleştirilmesiydi. Ekonomi, bu gerekçelerin arasında yoktu, Orgeneral EvTen, "...24 Ocak Kararian'nın sureceğini..." açıklıyordu. Mirkaç gün sonra Ecevit'in bir arkadaşı, Org. Haydar Salıtk'ian haber getırdı. Saltık da, "Türk Ordusu, Guney Amerika Ordusu değildir" diyordu. "Ekonomide olumlu gidişı" saptamasalar, 24 Ocak uygulamasının askeri rejimde sürdürülmesine karar vermezler, "Musteşar" Turgut Özal'ı Demirel'i göreve getiremeyeceklerine göre hukümette ekonomiden sorumlu "tek kişi" yapmazlardı. Anarşinin yanı sıra ekonomik bunahm surseydi, tünelin ucu görunmeseydi bir yargıya göre belki de "müdahaleyi" yapmazlar, belki de "daha geciktirirlerdi." Genelkurmay Başkanı ile tkinci Baskan'dan gelen "sert tepkiler"den sonra Ecevit'in Güney Amerika ordularıyla Turk Ordusu'nu kıyaslamaktan "vazgeçmesi" dikkatli gozlerden kaçmadı. Soru: "Güney Amerika modelinin yerleştirilmesinden söz ettiniz. 'Bu modele karşı çıkan guçlerden' söz ederken, Silahlı Kuvvetlerimizin demokrasiye bağlılığından bahsederek, 'bir engel teşkil ettiğini' söylediniz. 'Yasadışı örgütlerin mevcudiyetinden' bahsettiniz. Demokrasiye bağlı bir ordunun mevcut olduğu Türkiye'mizde hangi yasadışı guçler olabilir ki, ordunun gücünü aşabilsin ve böyle bir modeli uygulatabilsin? Ya bu model uygulanamayacak demektir, ya da orduyu da aşan bir tehlike mevcuttur. Bu konuda bir tehlike mevcutsa, bunun halka açıklanması ve herkesin bunu bilmesi çok iyi olur. Bu güçlerin kimler olduğu konusunda ne dersiniz?.!' Ecevit: "Bildiginiz gibi, Turk Silahlı Kuvvetleri, geleneksel olarak toplumumuzun bir parçasıdır. Toplumdan soyutlanmış değildir. Şah dönemindeki tran Ordusu'nu düşünecek olursak, birçok Güney Amerika ülkelerindeki, o arada Şili'deki ordunun yapısmı düşünecek olursak, Türk Silahlı Ku>veüeri'nin yapısındaki ve geteneklerindeki özelliğin Turk demokrasisi açısından ne kadar buyük bir guvence ofdugu ortaya çıkar. Tabii, 'Türkiye'ye bu Güney Amerika ekonoDEVİR TESLtM Selimiye toplantısında alman karar uyannca, ordunun uyarı mektubunu kale mik modeli ve dolayısıyla Güney Amerika rejim me alanlardan olduğu kaydedilen Org. Haydar Saltık da Ecevit'in, "Güney Amerika modeli" sozle modeli getirilmek isteniyor' derken; 'Bunda barine tepki göstermiş ve bir arkadaşı aracılığı ile Ecevit'e, "Türk Ordusu Güney Amerika Ordusu şan sağlanacaktır' demek istemedim. Tersine, budeğildir" diye haber göndermişti. Fotoğrafta Org. Üruğ 198I'de Kara Kuvvetleri Komulanı olduğu TUrkiye'ye tam anlamıyla uygulamanın güç nu zaman 1. Ordu Komutanlığı görevini Org. Haydar Saltık a devrederken. olduğunu vurgulamak istedim. Bu arada, bu oyuna Turk Silahlı Kuvvetleri'nin alet edilemeyecerın geçerlı olduğu bir ülkede rahat nefes alamazdeğildir' gibi bir cUmle koydum..." ği yolundaki kanımı da belirtmek istedim..." dı. Soluğunu düzenlemek, dilediğince rahat davGülümsemesi bana öyle geldi alayhydı bu ranabilmek için halk, kararların agırlığıyla anısını anlatırken. ezilirken bu çevrelere, askeri dikta rejiminin Anti demokratik her şey 24 Ocak'tan sonra, 12 Eylul'ün gelişini anımsağlayacağı rahathk gerekırdi. sıyor, ya da bu gulümseyişle sureci anımsatmak beklenebilir istiyordu. "Bu demeci verdığım günün hemen ertesi, GeSoru: "..ITurkiye'deki tehlike rejime yoneliknelkurmay Başkanı Evren'den 'dolayh' biçimde • * • tir ve kapıdan içeri girmiştir' dediniz biraz evvel. sert bir tepki geldi..:' dedi Ecevit: Bir "rejim bunalımı", o sıralarda, gündeme gelÇeşitli siyasi kuüslerde konuşulanları da göz önümişti bile. Ecevit, Güney Amerika "rnodelini" "Orgeneral Evren, Turk Ordusu Güney Amene alarak sormak istiyorum. Türkiye'de ordunun Şubat 198O'de irdeliyor, sürekli: müdahalesine müsait bir ortam görüyor musurika ordusu mudur?' diyor, sözlerimi kımyordu." "...Türkiye'de tehlike artık gerçekleşme aşamanuz?.:1 Ecevit. "Birkaç gun geçti... Bir arkadaşım, bu sındadır, ufukta değildir, kapının eşığınde değilkez Genelkurmay ikinci Başkanı Orgeneral HayEcevit: "Ben, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin böydir, kapıdan içeri girmiştir; rejime yönelık ve çadar Saltık'tan bir başka haber getirdi..." diye surle bir egUim içinde olduguna ibtimal vermiyorum. lışanlann haklanna yonelik tehlike, bu hükumet Ama, koşullar belli ve artık açıkca görulen bir dürdu. döneminde, kapıdan içeri girmiştir ve 'ekonomik plan içinde, bir strateji için o noktaya getiriliyor "Ne diyordu Orgeneral Saltık?" önlemler adını taşıyan bir Truva Atı' biçiminde ki, ayrıntılara girmeyeyim, somut bir olasılık "... "lurk Ordusu Guney AmeriKa ordusu girmiştir. Bu Truva Atı'nın içinden, bir ekonoüzerinde durmak istemiyorum her şey bekledeğildir' diye haber göndermişti." mik model goruntüsü taşıyan 'Truva Atı'nın içinnebilir, antidemokratik her şey beklenebilir..." den, değişik bir rejim modeli de, değişik bir siDurdu: ".. ikinci bir tepki daha gelince.." dedi yasal, dış siyasal ilişkiler, uluslararası ilişkiler moEcevit, "Bunun altında bir şey var, dedim; OrCst üste iki tepki gelince Ecevit, "Bunun deli de artık ortaya çıkmaktadır. Bu tehlikeye kardu'da bir 'şey' var..." aitmda bir şey var. Orduda bir şey var" şı mucadelemizi barış içinde yurütmek zorunda"Evet?" diye düşünecekti. Ecevit daha sonra yız, demokratik hukuk devleti kuralları içinde "...Şubat 1980'deki bütçe gorüşmelerinde aybutçe görtişmeleh konuşmasına, "Turk yurütmek zorundayız..!' diyordu. nı görüşleri savunmakla biriikte, konuşmamın bir Ordusu, Güney Amerika Ordusu yeriue, 'Türk Ordusu Güney Amerika ordusu "Rejime yonelik tehlike"yi işaret eden bu söz 24 Ocak 1980'de alman kararlara Bülent Ecevit sert tepki göstermiş vemodelin, "askeri yönetim" getireceği sözleri, o günlerde genis tartışmalara yol açmıştı... Ecevit'in "24 Ocak demeci"nin enesı günü Genelkurmay Başkanı Org, Evren'den dolayJı, ama sert bir yamt ve kmama geldi. "Türk Ordusu, Guney Amerika Ordusu mudur?" diye soruyordu Evren. "Fakat" dedim Demırel'e, "...Bu kararlar 1980'den sonra aynen yürürlükte kaldı, şimdi 1983 yılıydı halkın, bizlerin çektiğini göruyorsunuz. Bu kararlar sizin mirasınız değil mi?.!' Kısa bir duraksamadan sonra Demirel, "Efer, <farbe gelmeseydi, yoklar sonınunu çözdükten sonra 24 Ocak Kararlan'nın bünyemize hangi noktalarda uydugunu, ya da uymadtğını yeni baştan gözden geçirecek bu kararian yeniden düzenleyecektik" dedi. Ekledi: "Bizim 24 Ocak Kararian ile ilgili soromluluğnmuz 11 Eylül 1980 akşamı biter. O güne kadar çıkan sonuçlardan biz sorumluyuz. Ondan sonrasından ülkeyiidare edenler sorumludur..." KoşarAdım. CÜNEYT ARCAYÜREK 24 Ocak öncesi bir toplantı 24 Ocak 1980'de "ekonomik önlemlerpaketi" açılmadan önce, Basbakan demirel, bu konuda hazırlık yapan uzmanlarla bir toplantı yaptı. Bu toplantıya başta Başbakanlık ve DPT Müsteşan Turgut özal'la, Merkez Bankası Genel Müdürü, Maliye Müsteşan, Ticaret Bakanhğı Müsteşan gibiyetkili uzmanlar katıldı. 12 EylüVe % Ecevit: Şimdi öyle söylüyor Ecevit, "Şimdi öyle söylüyor..." dedi. 24 Ocak Kararian'm bir süre uyguladıktan sonra "yeniden ele alıp yeni düzenlemeler getireceği" yolundaki Demirel savına pek katılmıyordu. Ecevit'e göre, Demirel, şimdi 1983'te, 1985'te böyle söylüyordu! Konudan konuya atlarken 18 Arahk 1985, saat 18.00'de "Anımsarsınız" diye başladı Ecevit, "24 Ocak 1980'de ekonomik kararlar açıkt landığı zaman bir demeç vermiş, bu ekonomik düzenin Güney Amerika siyasal modelleri getireceğini soylemiştim." Doğruydu; Ecevit'in bu sözleri ekonomik koşullan, yeni getirilen önlemleri neredeyse ikinci plana atacak ölçüde gürültü uyandırmıştı. Orta sağ basın, devalüasyonlu yeni "modeli" mi savunsun, yoksa biraz bekleyip eğer olumlu sonuçlar çıkarsa hükümetin, bu kararlannuı yanmda mı yer alsm diye her zamanki tutumunu sergilerken aydm çevre, sol basın, yeni ekonomik düzenin Güney Amerika benzeri "askeri bir dikta rejimi" getireceğini öne süriiyordu. Kamuoyunca "başarısız" Ecevit ise, 24 Ocak Kararlan'na öyle karşı çıkıyordu ki, gerçekten örneklerini gördüğümüz Güney Amerika "rejimlerinin" bu "modelden" sonra gelebileceği kaygısını taşıyorduk. Ecevit, 24 Ocak Kararlan'nın ancak askeri rejim ile yürüyebileceğini özel söyleşilerinde daha açık söylerdi. tşciye, greve karşı, ama büyuk sanayicinin dilediğince "serbest" çahşmasına olanak tanıyacak bir "sistem" demokratik kuralla Herkesin çok sıkı ve disiplinli çalışması şart Amaç, kararların "alınması ve alınmaması halinde" ekonomik durumun nereye varacağını saptamaktı. Basbakan Demirel sordu, uzmanlar yanıtladı: "...1. Bu tedbirler alındığı zaman enflasyon ne olur, alınmazsa ne olur? Bu operasyon aslında enflasyonu kesmek için yapılmaktadır. Tedbirler alınmadığı takdirde 1980'de ennasyonun yüzde 120'yi geçeceğini katiyetle söyleyebiliriz. Tedbirler ahndığı zaman ilk iki ay aylık yuzde 78 civarında bugünkü trendde paralel bir artış meydana gelse bile, moneter tedbirler sıkı tutulduğu, ücret artışları için öngörülen formüt uygulandığı takdirde yıllık enflasyonun yüzde 50'nin altında olacağı tahmin edilmektedir. 1. Üretim ne olur? Tedbir alınmadığı takdirde petrol, elektrik ve hammaddeden dolayı bugun dahi gittikçe azalan uretim daha da duşecektir. Tedbir alındığı takdirde üretimin artışı süreklilik kazanacaktır. 3. Yatınm ne olur? Son iki yıldır enflasyon artışıyla yatırımlann suratle duştuğü görulmektedir. Tedbir alınmazsa bu duşüş daha hızlanacaktır. Tedbir ahndığı takdirde bu trend birkaç ay sonra pozitife cevrilir. 4. btihdam ne olur? Tedbirler alınmadığı takdirde gerek yatınmlann azalması, gerekse üretimin düşmesinin istihdama menfı tesir edeceğİ açıktır. Nitekim son iki yıldır yüksek enflasyondan ötürü bu hadise cereyan etmekte, issizlik arttığından devlet ve KfTler iş bulma kurumu haline gelmekte, bu da enflasyonu tekrar arttırmaktadır. 5. Tedbirler alındığı zaman dolar düşünülen değerde tutulabilir mi? Enflasyonu birdenbire normal seviyelere düşurtnek mumkün değildir. Fakat enflasyon yuzde 50'nin altında bir değerde tutulabilirse, çapraz kur ayarlamaları esnasında ufak düzeltmeler yapılarak, enflasyon hıa normal seviyelere ininceye kadar marjımızı pozitifte muhafaza edebiliriz. Her halükârda enflasyon gidişi ile kurun geçerliliği münasebetini göz önünde bulundurmarruz gerekir. Bunu yapmadığmız takdirde tekrar buyuk ayarlamalara ihtiyaç duyulabilir. 6. Tedbirler alındığı zaman piyasada mal bulunacak mı? Döviz olacak mı? Petrol, gübre, ilaç bulunacak mı? Uk uç aylık dönem için iki ayrı altematif olarak ekte iki tablo verilmiştir. Her iki alternatifte normal petrol ihtiyacına ilaveten 15 günlük stok yapılması da öngörulmesine rağmen, genel olarak piyasada mal bulunabileceği, petrol, gübre, ilaç gibi ana kalemler için döviz sağlanabileceği ve diğer normal ithalatın yapılabileceği görulmektedir. 7. Memur, emekli. köylü ne olur? Enflasyon son iki yılda özellikle memur ve emekli kitlesini hayli mağdur durumda bırakmıştır. Bu operasyon enflasyon hızını azaltacağından zaman içerisinde bu kitleler için nispi ferahlama sağlanacaktır. Operasyon yapılmadığı takdirde memur ve emekli çok daha kötü dunıma düşecektir. Ayrıca operasyonu müteakip gerek katsayının yükselmesi, gerekse asgari ucretin vergiden muaf tutulması bu gruplara ila\« rahathk sağlayacaktır. Yamız Türk kamuoyunda devaluasyon şimdiye kadar pahalılığın sebebi olarak gösterildiği için psikolojik menfi tesiri olacaktır. Aslında bu yapılmadığı takdirde ne olacağının halka iyi anlatılması lazjmdır. Köylünün durumuna gelince, input fiyatlarında meydana gelen artışlar devaluasyon dolayısıyla ortaya çıkacak destekleme fiyatlanyla otomatik olarak ve fazlasıyla telafı edilecektir. 8. Ne gibi pürüzlerle karşılaşıru? Tedbirler ahndığı zaman sanayici, tüccar ve tarım sahasından kredi artış zorlamalan gelecektir. Bunlara başlangıçta çok ciddi direnç gostermek gerekir. Zamanla ve enflasyonun gidişi kontrol altına alındıktan sonra buralarda üretime dönük gevşetmeler yapılacaktır. Operasyonun başlangıcırıda hedef döviz gelirlerini arttırmak, yokluklan kaldırmak, darboğazlan aşmak seklinde olacak, bunu mevcut tesislerin üretim artışı hızlanarak takip edecektir. Daha sonra da yeni veya tamamlama yatınmlarına sıra gelecektir. 9. Kamuoyu neyin fedakâriığına katlanacaktır? Halkımız son iki yıldır zaten çok ciddi bir fedakârlık içindedir. Önemli olan husus, kamuoyuna her şeyin birden düzeleceğinin değil, meselelerin zaman içerisinde rayına oturarak düzeltilebileceğinin, aksi hareketin büyük felakete sebep olacağının çok iyi şekilde aktarümasıdır. Türkiye'nin ayağa kalkarak ileriye gjtmesi ve bizden önde olanlara yetişebUmesi için, gelişmenin temelinde iyi bir ekonomi idare yanında herkesin çok sıkı ve disiplinli bir şekilde çakşmasımn şart olduğu, ancak böylece verimin, üretimin ve refahın artabileceği, kitlelere anlatılmalıdır. Ahnan ve Japon mucizelerinin ana hareket noktaları bunlardır.." değildir" diye bir cumle ekledi. Demireh Sağ oteun bizim Türgut Özal, bir şey beüerse yülarca söyler Demirerie 24 Ocak üzerine konuşuyomz: "Darbelerin, ekonomik göstergelerin olurnlu işaretler verdiği dönemlerde geldiğini beiirieyen bir kuraldan söz ederler" dedim. Derin bir nefes aldı. "Nitekim, ekonomide hiç değilse 'yoklar' ortadan kalkmıştı, hiç değilse günlük yaşamın gereksindirdiği mallar piyasaya çıkmıştı.. IMFden de olumlu işaretler geliyordu" dedim. Hiç ses etmedi. 24 Ocak, Özal'ın askerlerle tanışması, ekonomik gelişme ve darbeler üzerine Bemirei, 24 Ocak Kararian'm açıklamadan önce Genetkurmay'daki brifinge Turgut Özal'ı göndermiş, ÖzaVm askerierîe tanışması böylece boşlamışn. "24 Ocak 1980 Kararian'm açıklamadan önce Genelkurmay 'da bir brifing yapılmış. Karar lann içeriğini anlatmak üzere müsteşanmz, bugünkıi Başbakanımız Turgut Özal'ı göndermişsiniz brifinge. Demek ki, askerlerle Özal'ın tanışmasını siz sağlanuşsınız..." dedim. Başını sallamakla yetindi. "1979'da bir darbe yapılmamasının nedenini ekonomik gostergelerdeki sakıncah gidişe bağlayabilir mîyiz?.!' diye soracak oldum. Yanıt vermedi o sırada... Bir başka gece, konuşmanın uzadığı saatlerde sürekli okuduğu darbeler ve ihtilaller kitaplanndan söz ederken "Bakıyorum da, çoğu kez ekonomide biraz düzelme olduğunda darbe geliyor. Tersi olursa ekonomik amaçları bizim gibi olmayan bir yönetim işbaşına geliyor" dedi, Ortadan bir sözdu. "Bizimle" ilgisi var mıydı, yok muydu, pek anlayamadımdı. "..Turgut Özal, hâlâ 24 Ocak Kararian'nın 'mucidi' olduğunn soyleyip gidiyor" dedim Demirel'e. Şöyle bir baktı yüzüme, "Ama, aksayan yan oldu mu, bizim üstümüze yıkıyor" dedi. "Peki ama, Özal o sırada sadece mnsteşar, eğer siyasal bir güç,yani benimhükiimetimbu karariann sorumlulugunu üzerine alıp açıklamasa, özal'ın nesi oiabilirdi, ne yapabilirdi? Kararian bcııiaı evde birkaç arkadaşla aldık. Özal'a da bu Soru: "1960'h yıllann sonunda da Türkiye'de bir Güney Amerika modelinin yaratılmak istendiğini söylediniz. Bundan birkaç gün sonra 12 Mart muhtırası oldu. Şimdi yine bir Güney Amerika tipi ekonomik model uygulanmak isteniyor diyorsunuz ve ilave ediyorsunuz, Silahlı Kuvvetler'in buna engel olacağını.." Ecevit: "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bu oyuna alet edilemeyeceği kanımı belirtiyorum. Bu gözlemimi ve inancımı belirttim..;' Orduyu "müdahale" eğilimi içinde görmediğini söyleyen Ecevit, "anti demokratik her şeyin beklenebileceğinden" söz ediyor, dolayh yoldan hukürnetin son kararlarla bu yolu açtığını anlatmak istiyordu: "..ÎTürkiye'deki sorunlann hiç siyasetle ilgisi yoktur, ekonomiyle ilgisi yoktur, toplum sorunlarıyla ilgisi yoktur; bizim getirdiğimiz önlemlerin, çözümlerin siyasi bir yönü yoktur' demek ne anlama gelir?.. Bundan, öyleyse siyasete gerek yoktur, siyasal partilere, dolayısıyla çok partili rejim olan demokrasiye gerek yoktur anlamı çıkabilir.!'diyordu. Ordu mektubun arkasını bırakmazdı "Biliyorsunuz" dedim Ecevit'e, "24 Ocak Kararları açıklanmadan önce Genelkurmay'da yapılan bir toplantıda hukümet adına Özal askerİeri 'brife" etti". Özal, 24 Ocak kararlarının kararlı savunucusu oldu. Seçimlerden sonra Basbakan olan Özal, eko Başıyla onayladı. "O sırada ordu 'uyarı mektubu' da gelmişti, nomiyi "geçici bir aksama dönemi" sonrası aynı doğrultuda yüruttüğunü söyleyecekti. Basbakan bu mektuptan hemen sonra 'darbenin' geleceğiözal ve Genelkurmay Başkanı Secdet Üruğ bir Askeri Şura toplantısında. ni düşündünuz mu?" diye sordum. Ecevit, "Tabii" dedi, "...Ordu böyle bir mekkararian uygulamasını, izlemesini soyledik.. buyuk sıkıntılara düşüren enflasyon hızındaki artup yazdıktan sonra arkasını bırakmazdı. Bu yüzOlay, bu denli basit" diye ekledi... tışı bir program içerisinde frenlemeyi gaye edinden 9 ay demokratik yollar işletilerek, demokraBaşbakarüık Müsteşan Turgut Özal, 12 Eylül diğini anlatıyordu.Özal, 24 Ocak'tan bu tarafa tik çözümlerle uyarı mektubunun etkisiz bırakılyedi ayı şu şekilde özetliyordu: den beş gün önce 6 Eylül 1980 günü Erzurumması peşinde oldum... Başaramadık..." da bir konuşma yapıyordu: Geçen sene umudunu yitiren halkımız bu se2 Ocak 1980'de uyan mektubunu aldıktan hene geleceğine artık güvenle bakabîlmektedir. men sonra "Ordunun işin peşini bırakmayacağı" Wemiret Bakıyorum da çoğu kez i | | | | Türkiye ekonomik bakımdan iyiye giden bir döyargısında olduğunu 1985'te söyleyen Ecevit, şunüm noktasma gelmiştir. bat 1980'de '^Jurk Silahlı Kuvvetlerini'nin ekonomide biraz düzelme olduğunda 'müdahale' eğiliminde olmasma ihtimal darbe getiyor. Tersi oiursa ekonomik Turgut Özal'ın 1983'ten beri ekonomi üzerine vermediğini" açıklamıştı. amaçları bizim gibi olmayan bir yönetim verdiği demeçleri ızleyenler, bu demeçlerdeki deNe çare, Türkiye'de yönetime müdahale hazırişbasma geliyor. ğerlendirmelerle, Eylul 1980'de soyledikleri aralıkları her dönemde "dar bir çevrede" dursında "bir milimetrelik aynm" olmadığını haymadan konuşulur, halka açıklanmazdı. * 1979 yıh sonuna doğru ekonomik bunahmın retle Körebilirler. Ecevit'e sorulduğu gibi, "...bir tehlike mevcutbir patlamaya yaklaştığını, bu patlamanın kısözal'ın dunkü demeçleriyle bugunkiı sözlgrisa, bunun halka açıklanması ve herkesin bilmemi seçimlerin sonucu önlendiğini ifade eden nin sözcuğünden, cümlesine dek "biribirine tısi çok daha iyi..!' olmaz mıydı. özal, ekonomik programın 24 Ocak'ta yürürlü paüp uyduğunu" söylediğimde Demirel, yaramaz Bir gazetecinin notu bu. "Devleti yonetenlerin ğe konduğunu, bu programın kısa vadede yok bir çocuk gibi güldü: kimi sırlarına akıl ermez!" luklan, kuyruklan, karaborsayı ve haksız ka"Sağ olsuo, bizim Turgut Özal, bir şeyi bellezançları kaldırmayı hedef tuttuğunu, halkımızı di mi, yıllar yılı söyler..." dedi. SÜRECEK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear