Catalog

28 ŞUBAT 1986 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 SİNEMA HAYVANLAR ISMAÎL GÜLGEÇ Berlirfi sıcak tutan filmler Yanşma dışı gösterilen "Afrika Dışında", Danimarkalı kadın yazar Karen Blbcen'in yaşamöyküsü. Meryl Streep bu rolde de olağanüstü basanlı. Charlotte Valandrey'u en iyi kadın oyuncu ödülüne ortak eden "Kırmızı öpücük" ise, anılann politik bir hesaplaşmayla içiçe verHdiği özgün ve çarpıcı bir yapıt. ATILLA DORSAY KİM KİME DUM DUMA BEHtç AK ( 50"" ) BERLİN Akşamlan ısının eksi 20'ye kadar düştüğü inanılmaz bir soğuğu yasayan Berlin'i, Film Şenliği'nin son günlerinde Sidney Pollack'ın "Afrika Dtşında" filmi biraz ısıttı. Yanşma dışı gösterildiği için sonuçlarda söz sahibi olmayan film, Berlin'e hareket getirdi. Danimarkalı kadın yazar Karen Blfccen'in anılanndan, öykülerinden derlcnen "Afrika Dışında"Karen'in 193<nar Kongo'sunda yasadığı serüvenleri anlatıyor. Zengin bir kadın olarak gelip büyük bir çiftliğe yerleşen Karen, mutsuz bir cvliliği sürdürürken, yakışıklı, asi kişilikli bir serüvenciye âşık oluyor. Afrika1 nın göbeğinde bu iki Avrupalı, gerilimli, tutkulu bir ilişki yaşarlar. Afrika dekorunda geçen bir *atmosfer filmi' bu. Aslan avlan, safanler, yerlilerle ilişkiler, savaş, hastalık ve ölum gibı bildik temalar, Pollack'ın özellikle bir dönem ve bir kişılik incelemesi yapmasını engellemiyor. Oldukça ağır bir tempoda seyreden 160 dakikalık filmin izlenebilmesinde, doğrusu ya, yine oyuncuların büyük katkısı var. Robert Redford, çok iyi ışlenmemiş kişiliğini yine rahaüıkla inanılır küıyor. Meryl Streep ise, Ingilizceyi bu kez Danimarka aksanıyla konuşma işini ustalıkla becermiş. önceki roUerine hiç benzemeyen degişik bir kişiliği yine eldiven gibi sırtına geçirmiş. Avusturyalı büyük aktör Klaos Marta Bran ••• «h: ''!ı. U & J İ YAZAR VE SERÜVENCÎ "Afrika Dısmda " Meryl Streepte bir serüvendyi cmlandmm Robert Redford'un çok iyi oyun verdikleri, aslan avlan, savas ve ölümün kol gezdiği bir dönem incelemesi. daner ise ikincil bir rolde başanlı. Tam 11 dalda Oscar'a aday olan film, Berlin'deki ticari ama kof Amerikan yapıtlannın düzeyini asan ve hemen ön plana çıkan bir yapıt olarak ilgi topladı. JANCSO'NUN BAŞARISIZLlGl Şenliğin son günleri gösterilen Isveç, Romen, Demokratik Alman filmleri pek bir şey vermedi. Hele bir Fransız fümi, ünlü Macar sinema ustası Miclos Jansco'nun 5 yıllık aradan sonra yaptığı "Şafak/LAube", bizce Berlin 86'nın en büyük düş kınklıklanndan biriydi. 1947'de tngıliz işgali altmdaki Filistin'de Ehsha adlı genç bir Yahudi delikanhsının yüklendiği adam öldürme görevi nedeniyle geçirdiği bunaumı, ölüm ve öldürme kavramlan üzerine düşünmesini, görevini yerine getirmek ya da getirmemek ikilemi arasında bocalamasım anlatan film, Jansc<£ nun yapıtında önceden de bilinen moral değerler üstüne tartışma tutkusunu, somut olaylar boyunca soyut kavramlan arayış çabasıru bir kez daha perdeye getiriyor. Ancak karanlık, belirsiz, alabildiğine kişisel bir öykü boyunca Jansco'nun ana temalan ve kaygılan pek belirmiyor. Biçimsel çabalarla aşın soyut bir içeriğe kurban edilmiş, iz bırakmayan bir film, "Ş«ftk" Bir zamanlann sevdiğimiz yönetmeninin başansız bir dönüşü... tYt BİR FRANSIZ FtLMİ Buna karşılık bir diğer Fransız filmi, kadın yönetmen Vera Bebnont'un "Kırmızı ÖpücükLe Rouge Baiser" filmi bizi çok daha fazla doyurdu. özyaşamsal bir hikâye bu... Belmont, 1950*lerin Fransa'sında inanmış birer komünist olan anababasıyla geçen genç kızlık günlerini anlatıyor. Militan genç kız, film boyunca bir 'burjuva' gencine âşık olmaktan ve partinin katı doktrinciliğinden kuşkuya düşmekten kurtulamıyor. Bu arada, 1930 sonlarmda Sovyetler'e kaçmış olan asıl babası, Rusya'daki yıllannın çoğunu Stalin'in çalışma kamplannda geçirmek zorunda kalmış, bitkin, çökük ve de elbette komunizme olan tüm inancmı yitirmiş bir adam olarak geri dönüyor ve genç kınn yaşamı büsbütün allak bullak oluyor... "Kırmızı öpücük", henüz ikinci fılmini yapan bir yönetmenin beklenmedik bir ustalıkla canlandırdığı basanlı bir 'donem filmi', arulann politik bir tartışma ve hesaplaşmayla iç içe verildiği özgün ye çarpıcı bir >rapıt. Lambert Wilson, Martbe Keller, Laurent Terrieff ve başroldeki gencecik Charlotte Valandrey'in son derece düzeyli oyunlarıyla desteklenen bir film. Zaten Vabuıdrey, bu filmde gösterdiği basanyla en iyi kadın oyuncu ödülttnü şenliğin bir başka iyi oyuncusu olan Brezilyalı Marcelina Catanco ile paylaştı. PtKNtK PtYALE MADRA "Boris Godunov" şimdi de beyazperdede Puşkin'in birçok kez sahnelenen ve operaya da uyarlanan tragedyasını, Sovyet yönetmen Sergey Bondarçuk sinemaya aktanyor. "Savaş ve Banş"ın ünlü yönetmen ve oyuncusu, filmin başrolünü de üstleniyor. Költtir Servisi Rus yazar ve ozan Aleksandr Puşkin'in ünlü tragedyası "Boris Godunov", sahnede birçok kez sahnelendikten, Mussorgsky tarafından operaya uyarlandıktan sonra şimdi de beyazperdeye aktanlıyor. "Boris Godunov" filmini Mosfilm Stüdyolan'nda SSCB Halk Sanatçısı, ünlü film yönetmeni Sergey Bondarçuk çeviriyor. Sergey Bondarçuk filmin başrolünü de üstleniyor. Aleksandr Puşkin'in tamamlayamadığı tragedyasını Rus besteci Modest Mussorgsky dört perdelik bir opera haiine getirmiş ve opera bestecinın en basanlı yapıüanndan biri olarak nitelenmişti. tlk kez 1874'te St. Petersburg kentinde sahnelenen ve büyük basan elde eden "Boris Godunov" operasının orkestralaması daha sonra "RimskyKorsakov tarafından geliştirilmişti. "Bir tnsanın Kaderi", "Savaş •e Barış" "Vatanları tçin öldükr" gıbi fılmleriyle ünlenen Bondarçuk'un "Boris Godunov" filminde yönetmenin kendisinin yam sıra Prens Şuiski rolünde Anatoli Romasin, Ksenia rolünde Yelena Bondarçuk ve Grigori Otrepiev rolünde Aleksandr Soloriov oynuyorlar. "Boris Godunov" filminin yönetmeni ve başoyuncusu Sergej' Bondarcuk'un yapıtla ilgili görüşleri şöyle: "Bana sık sık hayatta mutlu olup olmadığımı sorarlar. Eğer çalışmalarım açısından bakarsak, mutluluğu Tobtoy'un *Savaş ve Banş'mı çevirirken, bir de son birkaç yüdır 'Boris Godunov' üstünde çalışırken tattım. Bu oyunu her zaman iyi bir sinema malzemesi olarak görmüşümdür. Rus şiirinin tartışılmaz dahisi olan Pnskin'in yapıtlannın yetkinliğinin, sahteliğe izin vermeyeceğinm ve bütün unsurlann eksiksiz uyumunu gerektireceğinin farkındaydım. Bu, bıleşik bir sanat olarak sinema için özellikle geçerlidir. Filmimizde de senaryo, yönetim, oyunculuk, görüntü, müzik, kostüm ve dekora eşit ölçüde önem verdik. Puşkin şöyle diyordu: 'Bir oyun vazannın neye gereksinimi vardır? Felscfe, yansulık, canlı bir tarih düsüncesi ve duşgıicü. Ne bir önyargı, ne de cicili bicili dnsünceler. Tam bir özgurlük'. Ben de, 'Boris Godunov'un senaryosunu yazarken, Puşkin'in bu sözlerini rehber aldım kendime. Bu sözler, çabşmamızın parolası oldu". HIZU GAZETECİ NECDET SAVIN KULUP yÖNETİCILERI AUMETIN KIRILAM BÛCASI ONUN FUTBOL IM^AMTISINl NE YONOE ETKILER " OLUMLU YONDE. TABll AYlRuCAK BOL BOL BO5 V4MCTI OLJJP BUNIAR ABI OYMAVIAM&K IOW BlLE EDERlER NA5IL OLSA RiRAYI KAPTI YA . kAMSIZLIK ,YA DA 5AN5SIZLIK. AMA BU SAK&TLIK HEM JAKIMA HEM DE AHMET'e ÇOK PAUAjJYA MALOLDU . FlVuSKOyA BIC 5UCUJ GEJ?H<ı.lYOI VC I L K AKlA G F I E N AD NEDENSE OLUYDRDU.. TEKMEYI ATAMI Ou ATTIRANI DA AMIM5ÛVAM YOkTU HERIFE VERJLEM TRiNSTER UCCE.TIYLE 3 TâKlM kURDLUP OY5A O TOPU T O P U 3 LIK DIİL Ml BU " ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI HoP HEM YÖNETtYOR, HEM OYNUYOR Sergen Bondarçuk, birçok füminde oiduğu gibi "Boris Godunov"da da hem yönetmen, hem başoyuncu. Bondarçuk, 16. yuzyüda Rus çarlığma genrilen Boris Godunov'u canlandanyor. AĞAÇ Y\ŞKEN EĞİIİR KEMAL GÖKHAN f r • M1 | l BAYBURT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNDEN 1985/361 Davacı Bayburt Şingah Mahallesinden Murat Vıldız vekili avukat H.Yaşar Aker tarafından davalılar Şeyhheyran mahallesinden Şükru oğlu Durak ve arkadaşları aleyhine açmış oiduğu Tapu İptali tesçil davasının mahkemeınizde yapılan açık duruşması sırasında: davalılardan Şükrü oğlu Durak, Şukru kızı Havva, Hacı Dursun kızı Zehra'nın büıun aramalara rağmen adresleri tes pit edilip adlanna davetiye tebliğ edilemediğinden ilanen tebİigat yapılmasına karar verilmiştir. Duruşmanın bırakıldığı 1A. 1986 günü saat 9'da duruşmada hazır bulunmaları veya bir vekil marifeti ile kendilerini temsil ettirmeleri, duruşmaya gelmedikleri ve kendilerini de vekille temsil ettirmedikleri takdirde H.U.M.K.'nun 213 ve ilgil diğer maddeleri gereğince meşruatlı davetiye yerine kaim olmak uzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 12418 TÜRKİYE TAHIL DEPOLAMA PROJESİ (Çelik Tahıl Şiloları) ÖNSEÇİM İLANI Ikraz No: 1742TU Türkiye Cumhurıyeti hukumeti, ulusal tahıl depolama tesislerini geliştinnek için gereklı finansman ihtıyacının bir bolumunu karşılamak üzere, Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası'ndan (IBRD) 79 milyon ABD Dolan'na eşdeğsr çeşıtli para bınmlerinde bir kredi temin etmiştir. Bu kredi çerçevesinde, Türkiye Cumhuriyetı'nin bir kamu iktisadı teşekkülu olan Toprak Mahsulleri Ofısi Genel Müdurluğu (TMO), Ankara projenın uygulayıcı bınmi olarak, toplam 220.000 ton kapasıtede ve Turkıye'ın 17 değişik yerinde duşey, çelik, tahıl şiloları ınşa ettırecektir. Sozleşme anahıar teslimi esasına göre, çelik siloların projelendırilmesini, inşaat ve altyapı işleri ile bunlara ait elemanların, makine ve teçhizatın imal \e>a teraini \e montajını kapsayacaktır. Ihale Dunya Bankası'na (IBRD) u>e ulkeler ile Isviçre ve Tayvan, Çın'e açık olacaktır ve ihale ile ilgılenecek fırmalann önseçım için 3 Mart 1986 tarihinden ıtıbaren onseçım evrakını, bedeü geri odenmemek koşuhıyla 100 (yuz) ABD Dolan veya 55.000. (eUi beş bin) TL karşılığında almak üzere TMO'ya muracaat etmelen gerekmektedir. (i) Dovız olarak yapılacak odemeler, makbuz karşılığında; a) Nakit olarak, TMO Genel Mudürluğu, Ankara, Merkez Muhasebe Mudürluğu veznesıne veya b) Vakıflar Bankası merkez şubesındeki, TMO Genel Mudurluğü'nun 184/01.10.0529 nolu dövız tevdıat hesabına, (ii) Türk Lirası olarak yapılacak odemeler, makbuz karşılığında; a) TMO Genel Müdurluğu, Ankara, Merkez Muhasebe Mudürluğu veznesine veya b) T.C. Ziraat Bankası, merkez şubesindeki TMO Genel Mudurlüğü'nün 646 nolu hesabına yapılabilır. Yabancı ve yerlı fırmalar arasında oluşturulacak ortak gırişimler dahil, yabancı firmalarca yapılacak ön yeterlik muracaatı Ingilizce olacaktır. Yerlı firmalar evrakı Türkçe verebıhrler. Gereğine uygun şekilde doldurularak imzalanan önseçım evrakı, en geç 15 Nisan 1986 tarihinde saat 14.00'e kadar sunulmuş olmalıdır. Adres: TMO Toprak Mahsulleri Ofisı Genel Mudürluğu Tahıl Tepolama Projesı Grup Başkanlığı Mudafaa Caddesı No: 18 06100 Bakanlıklar, ANKARA TURKİYE Teleks No: 44295 TMO TR B: 12526 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARMAN 28 Şubat HAWAU'DE CENAZE TÖRENİ f87*T£ Bü&üM, HAlt/MllCHAVAYl)40ALABK&il/ LUNAULO'YA SÜYU/CB/e C£NAZ£ T&REHİ YAPILDI 33 YAŞtNOA ÖLEN KXAL, HAWAII 7H/eiHfHPE/a "OlZm IO&İLLIİC* P£NtL£N PertlEDe tKI YIL TAtfTT* *»İLMfŞr7, UZUN SAP. U "KAUILI*Aül vee/L£N, /?BNGAfZeNK KUŞ TÛYİ£RlNOSN rAPttM/f K&U.IY£T SeMBOLLSÜINlHJ mÇlNOIĞI C£NA2£YE, A6O V£ IN6IUEH6 7Ö/S£A/ BİRÜKr L£l?t YOLLfiMlÇr/..1^8'O£ JAMESCDOK 7PU2A&A/PAH BÛYÛK OKYANUSTA K£ŞF€OILEN HAWAIİNİN OAHA ÛVCfiC/ TAfStHt ll£ İLGİLİ ÇOK AZ glLGl VAHPIR. 19. YÜZYILOA, AMERİKA'PAN BÜYÜK ÇAP7H GÖÇ OLMUŞ ; GiDE&EK, KSALUK eSKI OZ£LLîğİNl V£ SAY6INUĞINI YiTiGAAEYE SA$LAA>llŞrt. tS38'DE,A8D 7A/SA&AIOAU İŞSAL ECHLECEK, İ3S91 DA DA, GCSMBV SO. EYALET Ol/iCAA:r/je.. sonunda: Mahkemeoizde 18.6.1985 gOn ve 1982/259 esas 985/120 sayüı ilan üe davaya konu taraflar arasndaki akdedümiş sOzleşmeye görc 8/505 tayıb karamame hukumkrine ve dosya kapsamı Ozerinde yaptınlan bilirkifi incdemeone gore davaa tarafın tklep etti£i ise 8/505 sayüı kanrnantenin uygulanan talebi ile buna görc bir milyon liranın tahsili talebi yerinde gorttlmediginden davanın reddinc dair yasa yolu açık olmak uzere karar veribniştir. Istanbul ili Saldıray Sokak No: 13/A'da ikimet eden davaa Rıza Pekşen, bütün aramalara rajmen >>niıınn^flHiginrtan yukarda belirtüen karara karşı yasa yoluna basvuruda bulunması için ilan tarihmden idbaren 15 gun içcrismde Divriji A*üye Hukuk Mahkemtsi'nin 982/259 etu 985/120 karar sayıh dava dosyasına muracaat etmesi, aka halde ilanen tebliğ tarihinden 15 gun sonra karann kesinleşeceti Uanen tebüj olunur. Basın: 12500 Davaa Rıza Pekşen, vekili Av. tsmail Şabin tarafından Turkiye Demir ÇeBk tsktmeteri Drvrigi Madenleri Muesseseri Mudürluğü akyhine ı^ı^fi" nlyfV HavnMiıın TimhVffn^nıiT/^ yapüan açık y&rgıl&m&sı DtVRtĞt ASLtYE HUKUK HAKİÎS1LIĞİNDEN ILAN Dün muhtelif membalardan alınan Tokyo haberleri asi 3'üncii alay tamamen teslim olmamış bulunmakla beruber Japon payitahtında vaziyetin tabiiliğe doğru gitmekte olduğunu göstermektedir. 5 0 YIL ÖNCE Cumhurıyet 28şUbati936 binalannı tahliye ederek bir Bütün telgraflardan ve Japonyn'da igyan yürütülen mütelaalardan mahalleye çekilmişler ve bastırıldı çıkanlan netice, isyanm Japon burasmı tahkim etmişlerdir. emperyalizmini süratle tatmine engel olan mutediller hükümetini devırerek tam bir harb siyaseti güdecek kabine kurmak uzere tertib edildiğini ortaya koymaktadır. Asiler işgal ettikleri nezaret 19361986 emre de ancak militarist bir kabine teşkil edildiği takdirde itaat edebileceklerini bildirmişlerdir. Hüktimet kuvvetlerile asiler arasında yeni müsademelere ihtimal verilmemektedir. Asiler halkı tehiikeye koyacak bir vaziyet ihdas etmiyeceklerini, fakat verilen S ANI N h SANİN Di» '•™ maeunu