Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/8 HA r DemireU Thıbzon'a gidecek rabzon (Cumhuriyet) Eski başbakanlardan Suieyman Demirel'in bu ay sonunda Trabzpn'a geleceği, bu arada Rize ve Artvini de ziyaret edeceği açıklandu DYP U merkezinde düzenlenen divan topkmtısma kaülan DYP'nin seçim işleriyle görevli Genel Başkan Yardımcıst Mustafa Derin'm yaptığı açıklamaya göre, DemireL 20 kasundan sonra Ihıbzon'a gelecek. tki gün Thabzon'da kalaeak DemireL Rize ve Artvint de vyaret ettikîen sonra Ankara'ya dönecek. Prof. Türkân Akyol, YÖK'ün 5 yılını değerlendirdi Beş yılda beş bin kayıp ANKARA, (Cumhurryet Bürosu) SHP MKYK üyesi Prof. Dr. Tiirkan Akyol, YOK'On 5 yılını değerlendirirken üniversitelerde büyuk bir öğretim üyesi açığı bulunduğunu, beş yılda 5 bin öğretitn üyesi ve adayının yükseköğrenimden aynldığını, eğitim düzeyinin hızla düştüğünü söyledi. özel üniversite olayını da ağır bir dille eleştiren Akyol, "Devlet üniversitelerni geUşÜrmek, yücetanek yerine, çok küçük ve ayncabkh bir kesime özel üniversite açmak, anayasaya da terstir" dedi. YOK'ün 5. yılını tamamlaması nedeniyle Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Prof. Akyol, universitelerde bilimsel araştırma, bilim ve teknik uretmenin de olanaksız hale geldiğini vurgulayarak, "Üniversiteler, niteUkterini yitirerek, aradan ve güdümlü meskk egitimi veren kurnmlar haline getirüdiler" biçiminde konuştu. SHP MKYK üyesi Türkân Akyol'a sorulanmız ve yanıtlan şöyle: Sizson olarak 198081 Ünivenitderaraa Kurul Başkanlıgı, Ankara Ünrversitesi Rektörtügn yapmış bir ldşi olarak YÖK öacesini biliyorsonBZ. YÖK oncesinde de üniversitelerimizin pek iç açıa oMogu söylenemez. Siz bo görttşe katılıyor musonnz? Gercüş'teki karakola saldın M ardin, (Cumhuriyet) Gercüş ilçesinde polis ve jandarma karakoluna silahlı kişilerce saldmda bulunuiduğu bildirildl Silahlı kişiler önceki akşam saat 2030 sulannda şiddetli yağmur ve karanlıktan yararlanarak Gercüş ilçe merkezindeki karakola yaklaştılar, ancak yakalanabilecekleri kuşkusuna düşen silahlı kişiler, karakola uzaktan yaylım ateşi açtılar. Görgü tamklarının ifadesine göre silahlı kişilerle karakol görevlileri arasında çıkan çatışma sırasında yolda yurümekte olan Karayoüan Bölge Şefl Ahmet Oktay topuğundan hafif biçimde yaralandı. Prof. Türkân Akyol, ilk uç yıl içinde 5000 dolayında öğretim üyesi ya da öğretim üye adayının üniversitelerden aynldığını ya da aynlmaya zorlandığını açıkladı. Akyol, YÖK nedeniyle yerleşik üniversitelerin de bozulduğunu, universitelerde bilimsel araştırma, bilim ve teknik uretmenin olanaksız hale geldiğini söyledi. AKYOL YÖK'ün 5 yıh bir şey kazandumadu AKYOL 1980 öncesinde 19 üniversitemiz vardı. Bunlann da eksiklikleri, sorunlan mevcuttu. örneğin fizikmekân yetersiz. Araç gereç, laboratuvar ve benzeri uygulama alanlan eksikti. Gelişmekte olan universitelerde öğretim üyesi sayısı çok azdı ve diğer üniversitelerden geçici görevlendirmelerle ögretim üyesi sağlanıyordu. Eksikleri giderilemeyen üniversitelerin kapasiteleri, üniversiteye girmeyi bekleyen binlerce genç için yetersiz kalıyor ve her yıl üniversite kontenjanlan sorun oluyordu. Sorunlar da çözüm yollan da biliniyordu. Ortaoğretimden itibaren, meslek ve teknik okullara yönlendirilen ve erkenden meslek sahibi olmayı saglayan bir eğitim reformu bu sorunlann köklü çözümü olacak ve yukseköğretimın çağdaş ilkeler ve ulke gerçekleri doğrultusunda güçlendirilmesi eğitim reformunu tamamJayacaktı. YÖK ba amaçlar için gercekleştirfldi diyebiliriz sanıyornm. Peki bu amaçlar gercekleşÜrildi mi? YÖK'ön zarartan ne oldu? AKYOL 1980 sonrasmda amaçlar gerçekleşemedi. Çıkartılan Yüksek öğretim Kanunu ile en kolay yol seçildi. Üniversite sayısı, bir çırpıda 19'dan 27'ye çıkanldı. 8 yeni üniversite açıldı.Altyapısı hazırlanmamış, öğretim üyeleri tamamlanmamış SHP MKYK üyesi Işık: Carrington espri yapmış A nkara fuba) Sm. Hasan Esat Işık, NATO Genel Sekreteri Lord Carrington'un "Üçüncü dunya savaşı TürkiyeYunanistan kavgasından çıkabilir" sözlerinı yorumlarken, "Buyük sorumluluklar mevkiinde bulunanlar ara sıra espn yaparlar. Espri yapma da haklarıdır. NATO Genel Sekreteri bu hakkını kullanmak istemiş olabilir" dedL Hasan Esat Işık, Lord Carrington'un asıl duşündünicu olan sözlerinın Lımni Adası'na yOnelik sözler olduğunu öne surerek şunlan söyledi; "30 yıkkm bert NATO makamlan Limni ve diğer adakmn suahlandınlamayacağına ilişkin herhangi bir şey suylememişlerdir. Bugün bir NATO sorumhaunun Limni Adası konusunda Uluslararası Mahkeme'ye başvurun demesi tamfstzhğın TOrkiye zaranna bozulmust demek olur." YÖK'e karşı açlık grevi üçüncü gününü doldurdu Boğaz, trafiğe kapanacak fstanbul Haber Servisi Fatih Sultan Mehmet 1 Köprüsu'nOn tstanbul Boğaa'nın iki yakası arasındaki kule ayaklanna kılavuz ve servis yolu kablo çekim işlemi yann başiayarak 3 gün süreyle yapıtacak. Kısa surede yukselen kuleler arasındaki ilk bağlantıyı sağlayacak olan servis yolu ve kılavuz kablo çekimi için yann ve çarşamba, perşembe günleri 09.00 ile 15.00 saatleri arasında deniz ve kara trafiği geçici olarak durdurulacak. 09.0015.00 saatleri arasında Istanbul Boğazt'ndan geçiş yapmak isteyen gemilerin saat 0730'dan itibaren güneyde Yenikapı önlerinde, kuzeyde ise Rumeli Feneri ve Anadotu Feneri'ni birleştiren hattın kuzeyinde bekleyecekleri belirtildL Kara vasıtalan için de Boğaz"ı izleyen yollar Ozerinde Anadolu yakasında AnadobMsan ile Kanlıca Körfezi arasında, Avrupa yakasında Rumelihisan ile lstinye arasında trajîk tamamen durdurulacak. Oğrencir^reüm üyesi dayanışması Haber Merkezi Ankara'da yürüyüşçü bir grup öğrencinin gözaltına alınmasıru protesto etmek amacıyla tstanbul ve Ankara'da bazı öğrencilerin başlattıklan açlık grevi üçüncü gününü doldururken, öğretim Üyeleri Derneği grevci öğrencilere barınacak yer buldu. Evini öğrencilere açan 1402'lik öğretim üyesi Doç. Dr. Yalçın Küçük, öğrencilerle YÖK sistemine karşı ortak bir amaçlan olduğunu vurgularken, "Ben bocayım, aynca açlık grevi konusunda da deneyiinim var. Onlara şekerli su veririm, kitaplarımdan da yararianabilirler" dedi. EMin SHP Çankaya ilçe örgüt binasında bir basın toplantısı düzenleyen grevci öğrenciler, eylemlerini geceleri terminalde ve garda sabahlayarak sürdürduklerini belirtirken, gözaltındaki arkadaşlannın sayısının emniyet yetkililerinin açıkladıklanndan daha fazla olduğunu öne sürdüler. öğrenciler, yetkililerin 4 olarak açıkladıklan ve mahkemeye çıkanlacaklannı bildirdikleri arkadaşlannın serbest bırakılmasına dek açlık grevini başka arkadaşlarmın da katılımıyla genişleterek sürdüreceklerini söylediler. Gözaltındaki arkadaşlannın "hangi mahkemeler tarafından kovuşturuldugunu, ya da hangi fiflle suçlandıklannın acıklanmasını" isteyen öğrenciler, baa yayın organlannda çıkan "30 miütan yakalandı" ibarelerinin gerçek dışıbğının bir gün sonra açığa çıktığını vurgulayarak, bu konuda tazminat davası açacaklannı ifade ettiler ve "YasaUık sınınnı hiçbir zaman aşmayacagız, eylemimizJn 'kızardığr ya da 'İurrruzıya çaldığı' iddialan bir çarpıtmadır" diye konuştular. Bu arada ANKA'nın haberine göre YÖK'zedeler tarafmdan kurulan öğretim üyeleri derneği, tstanbul'da açbk grevi yapan öğrenciler geceyi Bttgesu Eremu'un evtnde gecJrdiktm sonra sabah tstanbul Oniversitesi önüne gtUtiler ve bütün günü burada geçirdüer. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) üniversite, fakülte ve yuksekokul yöneticüeri ile YÖK'e seslenerek zaman yitirümeksizin sorunlara çözüm arayıcı tavırlarla yaklaşılmasını istedi. öğretim Üyeleri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Tahir Hatipoğlu, yöneticilerin geçmis yıllarda denenmiş ve yanhş olduğu gözlenmiş yöntemlerle öğrencilere yaklaştığını vurgulayarak, "Öğrencilere, usteiik ilk günden baskıcı, sert ve urkutuciı tavır takınmak, böyle bir yaklaşımla toplumsal olaylara cözum aramak yanlıştır" dedi. Izmir Cumhuriyet Ege Burosu'nun haberine göre, Ece ve 9 Eylul unıversitelerinden 12 ögrenci derneği yöneticisi tzmir ve Istanbul'dan Ankara'ya yüniyen öğrencilerin TBMM Başkanlığı'na verdiklerı dılekçedeki ıstemlerin binlerce öğrenci, öğrenci ailesinden, baa ANAP'h milletvekilleri dahü, bazı siyasi partilerden, bilim adamlanndan ve basından gördüğu olumlu yaklaşımlann hakiüıklannı pekiştirdiğini bildirdiler. Dernek yöneticileri isteklerinin savunulmasında kamuoyunu dayanışmaya cağırdıklannı belirttiler. tstanbul Haber Servisi'nin haberine göre, geceyi yazar Bilgesu Erenus'un evinde geçirdikten sonra sabah 09.00 sıralannda evden çıkarak Cağaloğlu'na gelen tstanbullu grevci öğrenciler, buradan Beyazıt'a giderek üniversite binasının önündeki banklara oturdular. Açlık grevi yapan öğrencilerin sayısı bir kişinin daha katılımıyla 23'e yükselirken, günün erken saatlerinden itibaren grevci grubu desteklemek ve kutlamak için çok sayıda öğrenci, grevcileri ziyaret etmeye baş ladı. Açlık grevi yapan öğrenciler aynca arkadaşları ve aileleriyle görüştuler. Yazar Latife Tekin de grevci öğrencileri ziyaret ettı. Tekin, bir sure sohbet ettikten sonra oradan aynldı. Geceyi Bilgesu Erenus'un evinde geçiren 23 gencin bu sabah eylemlenne son verecekleri bildirildi. Bu arada 1402 sayüı yasa uyannca üniversitelerden çıkanlan ya da kendi istekleriyle aynlan öğretim üyeleri tarafmdan geçen hafta başında kurulus başvunısu yapılan "Ögretim Üyeleri Derneği" adına Tahir Hatipoğlu'nun, telefonla Istanbul'u arayarak öğrencileri desteklediği öğrenildi. Üniversite bahçesinde oturarak açlık grevini sürdüren öğrencileri dün ziyaret edenler arasında tstanbul Tabip Odası eski Genel Sekreteri Nejat Yafaoglu da bulunuyordu. Oğrenciler, yayınıyla kendilerine karşı tavır aldığı gerekçesini ileri sürerek, Yenı Haber gazetesini protesto amacıyla, adı geçen gazetenin temsilcisine kendileriyle ilgili özel haber vermeyeceklerini belirttiler. Lee Cooper'la emperyalizm n alıkesir (Cumhuriyet Ege Bttrosu) Aydmlar Ocağı'nm D düzenlediği bir panelde konuşan Aydın Bolak, "Evimize giren denetimsiz televizyon, emperyalizmin reklamını yapıyor. Çocuklarmızın ve kadınlanmmn dini ve milli külturünü kaldınyor" dedi. "MiUi Kultiirumuzun Tarihi GeUşmesi" konulu panelde, Bolak şunlan söyledi: "Rin Tin Ttn, Pembe Panter ve Lee Cooper gibi reklamlarla Kızu Çin'de bile televizyon kanalıyla emperyalizm teşhir edUiyor. Böylece çocuklanmızm ve kadınlanmızın dini ve milli kültttrü kaldırüıyor." / sparta, (OJL) Isparta'nın Keçibortu ilçesine bağlı 2 bin nüfuslu Aydoğmuş kasabasında, yetişkin vatandaşlann tamamına yakını içki ve sigara içmıyor. Çevrede iyilikler kasabası olarak bilinen Aydoğmuş'da kumar da oynanmıyor. Aydoğmuş Belediye Başkanı Muhsin Günay, böyle bir kasabanın belediye başkanı olmaktan büyük bir kıvanç duyduğunu belirterek, kendisinin ve aralarında günde 3 pakete yakın sigara içenlerin de bulunduğu Meclis üyelerinin, gençlere kötü örnek olmamak için sigarayı bıraktıklannı suyledi. öte yandan, Aydoğmuş kasabasında, sigaranm yanında içki ve kumar alışkanlığının da 1965 yılında terk edildiği ve o tanhten bu yana içki içene ve kumar oynayana rastlanmadığı belırtiliyor. Kasaba, kavga, cınayet ve hırsızhklann görülmediği örnek yerleşim merkezlerinden biri durumunda bulunuyor. Yeşilaycılar köyü bu üniversitelere yüzlerce öğrenci alındı. öğrenci kontenjanı ilk iki yılda yüzde 160'ın ustüne çıkanldı. Yüksek öğretim Kanunu, evrensel "üniversite" kavramım göz ardı ederek, üniversitelerin ıdari özerkliklerini kaldırdı ve bunlar, özgur düşünce ortamı içinde bilim ve eğitim yapan kurumlar olmaktan çıkanldılar. tlk üç yıl içinde, 5000 dolayında öğretim ıtyesi ve öğretim üye adayı, üniversitelerden aynldı ya da aynlmaya zorlandı. Böylece eski ve yerleşik üniversiteler dahil tüm yükseköğretim kurumlannda ciddi bir öğretim üyesi açığı ortaya çıktı. Kapasitelerinin çok Ustünde öğrenci alan ve eğitici kadrolan azalan üniversitelerde eğitimin düzeyi düşmeye başladı. Ûniversitelerde bilimsel araştırma ve bilim ve teknik üretmek imkânsız hale geldi. Türk üniversrteferi, nHefiklerini yitirerek, sıradan ve gndıimlü meslek egitimi veren kurumlar haline getirildiler. Bilkent'i nasıl degerlendiriyorsunuz? Bu gelişme saguklı mı, yoksa tersine bir gelişim mi? AKYOL Bugün Türk'üniversiteleri çağdaş eğitim ve bilim düzeyi bakımından cumhuriyet döneminin en ciddi bunahmını yaşamaktadır. Bilkent özel üniversitesi işte bu ortamda açıldı. Anayasa, özel vakıf üniversitesi acılmasına ımkân vermekte, aynca 130'uncu maddesinin son paragrafuıda bir deyime dayanarak bu tür üniversitelere idari ve mali özerklik tarunmaktadır. Ne garip ve hazin bır çelişkidir ki, anayasa, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üniversiteleri'nin yanm asırhk idari özerkligini geri alırken, onlardan esirgediği idari ve mali özerkliği vakıf üniversitelerine, özel üniversitelere bağışlamıştır. Bilkent sizce neden ve nasl kunıMu? AKYOL Bilkent Üniversitesi devletin imkânlan ile vakıf destekli olarak kurulmuştur. öğretim üyelerine, 34 misli maaş ödenerek, diğer üniversitelerden, onlann beüi dallannı çökertmek pahasına, transfer edilerek sağlanmıştır. Bilkent bir eğitim yıh için 750.000 ik bir buçuk milyon dolayında harç ödeyebilen öğrencüeri okutacakttr. Kampusun lüks yurtlan yetmeyince, öğrenciler Ankara'nın lüks otellerine yerleştirümişlerdir. Oysa bugün, Yüksek öğretim Kurumlanndaki 450 bin öğrenciden, her yıl 100 bin genç, en basit bir bannacak yer bulmaktan yoksundur. Neresinden bakılırsa bakılsın, özel üniversitemiz, Turkiye'nin gerçekleri ve koşullan içinde bir ayncalıklar kurumudur. Sayın Cumhurbaşkanımız, Bilkent'i açış konuşmalannda, Yüksek öğretim Kurumu'nun amacım belirten 4'üncü maddeyi okudular. Her Türk vatandaşı gibi hepimiz bu amaç ve ilkeleri yürekten paylaşıyonız. Ancak Türkiye'deki 27 devlet üniversitesinin sonınlanna çözum getirilmedikçe, yasa maddelerinin örneğin Cumhurbaşkanının okuduğu yasanın 4. maddesinin 7. fıkrasırun c bendinin gerçekleşmesinden duyduğumuz kuşku sürecektir. y yolugörünct şthşan tspanyol gezgtncüerden btie. şu, az İsuyen bir yola mutrhavu ya) gülümseyen günesi, yerini buhtta vt Izmir 'den Aydın 'a karayohıyla gidt yoaıdur. Ege'ntn güneşindekurum, tzmir TANSA Müdi İrfan Akça, bozuk mal üt etmelerinin yasal olarak n nedenle yayımladıkları (T\ uyanlar yapacaklanm söy tZMtR, (Cumhuriyet Ege Bürost Anakent Belediye Başkanı Burfca özfatnra, TANSA'larda sağüğa n rarlı gıda maddeleri üretenlerin, sı tanlann teşhir edileceğini belirterel "Hukuk *?****•» yetersiz kafayom Adamm bozuk sucugunu imha e mekten başka bir şey eümizde gdmiyor" dedi. Şirketlesmeye hazırlanan TAN1" * larca yurttaşlara, "Tüketid Refcı. . dağıtıhyor. TANSA Müduril trfa Akça, tüketiciyi konımak, uyarma için yasalar çerçevesinde ellerinden gı leni yapacaklanm belirterek şunla Sakıncasız memur göreve iade edüdi MERSİN (Cumhuriyet) 12 Eylul döneminde sakıncah memur olduğu gerekçesiyle görevine son verilen, ancak daha sonra "sakıncasızh|ı" Sıkıyönetim Komutanhğı ve Içışleri Bakanlığı'nca belirlenen Mersin Belediyesi memurlanndan Vahap Şehitoğlu hakkında Adana Idari Mahkemesi'nce göreve dönme karan verildi. Adana tdari Mahkemesi'nin davahnın göreve dönme karannda şu görüşler yer aldı: "Dava ve işlem dosyasımn incelenmesinde Mersin Belediyesi'nde memur olarak çalışırken tutuklanarak hakkında Sıkıyönetim Mahkemesi'nde dava açılan Vahap Sehitoğlu'nun görevine 21.9.1981 tarihinde 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu'nun 2. maddesi uyannca son verildigini, yargüanması sonucunda beraat ettiği, bunun üzerine 10.1.1986 tarihinde Mersin Belediyesi'ne başvurarak görevine dönmek istedigini büdirmesine ragmen kendisine cevap verilmeksizin istemi reddedilmiştir. Öte yandan, davacı hakkındaki sakıncalılık kararının da sıkıvönetimce kaldınlmış olduğu anlaşdmaktadır. Bu durumda, davacı hakkındaki sakıncalılık karan kaldınldığına, bir başka ifadeyle görevine son verilmesinin gerekçesi ortadan kalktıgına ve görevine son verilmesini gerektirecek başka bir neden bulunmadığma göre, göreve iadesi isteminin reddi yolundaki davah işlemi hnkuka aykın olduğu ve uygulanması balinde giderilmesi güç kararlar doguracagı görüsüne vanldıfından. 2577 sayılı Idare Yargdama Kanunu'nun 27. maddesi uyannca teminat aranmaksızm 90 gün sureyle vünitmenin durdnrulmasına oy birliğiyle karar verildi." 85 yaşındaki Hatice nine anılarla yaşıyor HDP'nin kaderi tartışması fstanbul (uba) HDP miUetvekili Ferit Melen, partinin J. kapatılması karanm milletin vermesi gerektiğini belirterek "Bir genel seçime gidip sonuç görülmelidir" dedL Ara seçim sonrası HDP'de gündeme gelen "fesih tartışması"na ilişkin açıklamada bulunan HDP MiUetvekili Ferit Melen, son sOzu milletin söylemesine bırakılmasını istedi. Melen, HDP'nin siyasi yelpazede belirgin bir yeri olduğunu ve boşhık doldurduğunu belirterek şunlan söyledt "Partinin kuruhtş sebebi ortadadır ve bu sebep de henüz ortadan kalkmış değildir. HDP^ıin partiler yelpazesinde yeri vardır. öteki partilerin yerini ve durumunu herkes görüyor. Bu durumun da devammda fayda vardır diyorum. Karan milletin vermesine bımkümah, bir büyük seçime gidilmelidir. Seçim sonucu milletin yaptığı değeriendirmeye göre de karar verilir." Atagitti, her şey bozuldu İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) "Ataturk'ten sonra her şey bozuldu. Nerde o günler...'" Atatürk'ün hastabakıcılığını yapan 85 yaşmdaki Hatice Canbazoğlu tek başına yaşamını sürdürdüğü Tepecik'teki tek göz odalı evde hep bu tümceleri yineliyor. Hatice Canbazoğlu'nun üç çocuğu var, eşi yıllar önce ölmüş, ne zaman ölduğünü bile anımsayamıyor. Sadece "Çook oldu" diyor. Eşinden, çocuklanndan söz etmek yerine, "Ata"sını anlatmak istiyor. Tanışır tanışmaz bize Atatürk'le birlikte çekilmiş fotoğraflannı göstereceğini söylüyor. Anyor, anyor, bulamıyor. Sonunda çantasının derinliklerinden küçük bir Ataturk fotoğrafı çıkartıyor. Fotoğrafı göğsüne bastınp yüzünu acıyla buruşturuyor: Ah Atam ah!.. Sen ölmemeliydin. Odanın içi karmakanşık. Bir yanda mangahn uzerinde patates yemeği pişiyor. Duvarlarda birkaç eski resim, yatağın üzeri dağınık. Bu dağınıklığın içinden Ataturk fotoğrafmdan sonra, gençlik fotoğraflannı bulup bize gösteren Hatice Canbazoğlu, Atatürk'u tanıdığı günleri şöyle anlatıyor: Ben Istanbul Cerrahpaşa Hastanesi'nde hastabakıcıydım. O zaman AU'yı gördüm. Bana, "Hatice Hanım, sen benim canımsın" derdi. Ölürken büe Atatflrk'e su verdim. O oldu, her şey biıti... Hatice Canbazoğlu yaşamının bu en "önemli, anlamlı" gunlerini anlatırken sözcukleri bile tek tek aktanyor. Oysa kendi yaşantısına ilişkin pek çok ayrmtıyı anunsamıyor bile. Ne yaşını tam çıkarabiliyor, ne de kocasınm kendisini "11 mi yoksa 13 yaşında mi" kaçırdıgını... Yaşantısına ilişkin yönelttiğimiz sorulan yanıtlamak istemiyor, konuyu hep "Ata"sına çeİdyor: ı zamanlar çok çaiışırdık, eşek gibi çaiışırdık, bey gibi yerdik. Hastanede çamaşır makinesi yoktu, o kadar çamaşın elde yıkardım. Atam onun için severdi bizi. Ataturk ölünce onu top arabasıyla Dolmabahce'ye götürdttk. Sonra Ekrem Havri Bey bizi tzmir'e getirdi. Burada Numan Hastanesi'ni açük, orada çaiıştık. Şimdi kapannuş. Sonra devlet hastanesinde çalıştım, oradan emekli oldum. Hatice Canbazoğlu, nasıl geçindiğine ilişkin sorulanmıza da yanıt vermekten kaçınıyor, "görkemli anılar"ı gölgelemek istemiyor. Yılmaz, genel kurulu bekliyor nkara (anka) Türktş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Türktş Genel Kurulu'nun yaklaşmasıyla birlikte yoğunlaşan kendisine yönelik suçlamalaıia Ugili olarak "Genel Kurul'da beni suçlayanlara gereken cevabı vereceğim' dedL Türktş Genel Başkanlığı'na aday olacağını açıklayan Cevdet Sehi'nin kendisini suçlayan konuşmalanyla Ugili sonılan yanıtlayan Şevket Yılmaz, Genel Kurul öncesinde sürtüşmeye girmeme karannda olduğunu bildirdL Bu çocuk kimin? nkara (Cumhuriyet Bürosuj Yargıtay, kocanın, evlendıkten en az 180 gün sonra doğan çocuğun kendisinden olma olasılığı bulunmadığmı kanıtlamadıkça çocuğun nesebini reddedemeyeceğini hükme bağladı. Bir kan koca arasındaki nesebin reddi dayasıyta Ugili başvuruyu inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yaptığı inceleme sonucunda, kan kocanın 1966 yılında evlendiklerini, nesebi reddedilen çocuğun ise taraflann birlikte oturduklan 14 Nisan 1982 tarihinde doğduğuna dıkkat çekerek, karannda şu gOrüşleri savundu: "Koca evlendıkten en az 180 gün sonra doğan çocuğun kendisinden olması ihtımali bulunmadığmı ispat etmedikçe çocuğun nesebini reddedemez. Pilaki şampiyon c me yanşması tzmir Anakent Beled 16 aşçının yanstığı flnalde, ev hanı larda fasulye pilaki ile birind obu Mebnıre Değirmend birind oldu. / maz etli yemeklerde, su börtği ile borç çorba ile AU Karagul çorba ı Hatice nine, eündeki tek Atatürk fotoğrafma baktp duruyor.