23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/10 HABERLERİN DEVAMI 20 OCAK 1986 Kahire Izlenimleri... "PiramitİBrimiz 5000 yıldan beri gururta ayakta. Zamana meydan okuyortar. Zamanın korktuğu tek yaradılış onlar..." Geçiyoruz. Akşam ise Nil kıyısındayız. Gökdelenler, 5 Camilerin çokluğu dikkatimizi çekiyor. Teyıldızlı oteller. Çok değişik bir ortamdayız... vekkeli değil, Kahire'ye "1000 cami kenti" dememişler. Her tarafta minareler... Kahire için bir tezatlar diyarı da denilebiAN, lir. Bundan tam 600 yıl önce zamanın büyük "Bakın" diyor, "Bu cami, Muhammed Ali gezgini Faslı İbn Batuta, Kahire'ye ilk kez gelCamii'dir. Minaresi değişik, çok sadedir. Bi diğinde günlüğüne şu satıriarı düşmüş: zimkiler ise çok süslu..." "Nihayet ülkenin anakenti Kahire'ye vardım. Mehmet Ali Paşa için yapılan bu cami, OsGeniş bölgelere ve zengin arazilere egemen manlı mimarisinin tipik bir örneği... olan çok kalabalık bir nüfusa sahip, güzelliği Hazreti Hüseyin Camii'nin bulunduğu ve göz kamaştıncılığı ile övünen Kahire, gezmeydanda taksiyi bırakıyoruz. ginlerin buluşma, güçsüzler ile güçlülerin koŞiiler için son derece kutsal bir yer Hüsenak yeri... Burada ıstediğiniz türde bilgin ve yin Camii.. Bir iddiaya göre, Irak'ta Kerbela^ cahil, ağırbaşlı ve neşeli, sağduyulu ve akılda gömülü olan Hazreti Hüseyin gerçekte sız, aşağı tabakadan ve soyiu, tanınmamış ve burada yatıyor. En azından kesik başı buraünlü, yani her soydan insan bulabilirsiniz." da bulunuyor. 14. yüzyılda yazmış bu satırları ibn BatuAyakkabılarımızı elimize alıp camiye girita. yoruz. Büyük ve son derece geniş. Vecd haBugün de Kahire'ye insan ilk geldiğinde bu linde olanlar, dua edenler, yemek yiyenler, kentin bir bakıma farklı olmadığını da söyleuzanmış uyuyanlar... yebllir. Bu ülkeye gelince, insanın bir iki gün Han ElHalili'nin daracık sokaklanna dalıiçinde bile olsa edindiği bir başka izlenim de, yoruz. Pazar günü olduğu için dükkânların Mısır'ın diğer Arap ülkelerinden bir hayli farklı bir kısmı kapalı. olduğudur. Böylesine köklü bir tarihe ve devİşte, bir sebil; Ostünde kocaman bir Oslet geleneğine sahip bir büyük ülke olması, manlı tuğrası dikkati çekiyor. Merdivenlerine kendisini öteki Arap ülkelerinden ayıran bir beyaz entarisi ile sakallı bir Mısırlı oturmuş, özellik olsa gerek.. bir şeyler atıştırıyor... Uzaktan gelen klakson • • * seslerini duymasanız, bir an için yüzyıllar öncesini yaşadığınızı da düşünebilirsiniz kolayEdindiğimiz izlenim, Evren'le Mübarek hkla... arasındaki görüşmeler hayli içtenlikli bir haÖğleden sonra ise, zaman tünelinde davada geçiyor. Her ikisi de iki ülke arasında ha da öncesine, 40005000 yıl öncesine gityeni bir dönemin açıldığını görüşmelerinde tik: Kahire'nin yakınlarındaki ünlü Giza sık sık vurguluyorlar. piramitlerine... Evren, dünkü görüşme sırasmda MısırDünyanın yedi harikasından biri sayılan Türkiye ilişkilerinin bir yıl öncesine kadar "ka"büyük pramif tam 5000 yıl önce inşa edilpalı bir defter" gibi olduğunu vurguladı. miş. Köleler, 2 milyon 300 bin taşı üst üste Açılan yeni defterin içeriğinin ne olacağıkoyarak inşa etmişler bu gerçekten harika yanı kuşkusuz hem bölge ülkeleri, hem de başpıyı... ka uluslararası odaklar merakla izlemekteMısırlı bir araştırmacı şöyle diyor: dirler. (Baştarafı 1. Sayfada) Ermeni raporu Avrupa (Baştarafı I. Sayfada) Geçen nisan ayında hazırlanan raporda şimdiye kadar Avrupa Parlamentosu Siyasi Komisyonu'nda görüşülebilmiş değil. Bu "gecikmenin" esas nedenini de, Türkiye'nin yapmış olduğu çeşitli girişimler ve Avrupa Parlamentosu'ndaki değişik siyasi eğilimlerin "böylesine netameli" bir konuda "fazla bağlanmak" istememeleri oluşturuyor. Ancak, siyasi komisyonun salı ve çarşamba günleri Brüksel'de yapacağı oturumlann gündemine bu kez "Vandemeulebroucke Raporu"dagelmiş durumda. Komisyon gündeminde, Latin Amerika, Ortadoğu ve DoğuBatı ilişkileri gibi geniş kapsamh raporlann da bulunmasına rağmen, bu kez "Ermeni raporuna da" sıra geleceği büyük ölçüde anlaşılıyor. Avrupa Parlamentosu Siyasi Komisyonu'ndaki güç dengesine bakıldığı takdirde, "Ermeni rapomnun" kabul edilme şansının fazla olduğu gözüküyor. Mevcut 53 üyeden 29'u sol kanata mensup ya da sağda yer almasına rağmen Yunanlı ya da Fransız gözlemciler, merkez ve sağ eğilimli Yunanlı ve Fransız parlamenterlerin çok büyük bir ihtimalle sol kanatla birlikte rapor lehinde oy vereceği görüşündeler. Buna karşılık, "Ermeni soykınmı" raporuna olumsuz oy verecekleri farzedilen siyasi komisyon üyelerinin sayısı ise 24. Bu yüzden, ilk bakışta raporun kabul edileceği fikrini öne sürmek en akılcı yaklaşım. Ancak, sosyalist gruba mensup milletvekillerinden bir kısmının "Türkiye'ye böylesine hasmane yaklaşan bir metne okey demek istemedikleri de" Brüksel'de gözlenen bir olgu. Siyasi komisyonda 17 üyesi olan sosyalist grubun alacağı tutum bu yüzden belirleyici bir nitelik taşıyacak. Normal olarak, Alman ve Hollandalı sosyalistlerden bir bölümünün rapor lehinde oy vermeyecekleri ya da çekimser kalacakları sanılıyor. Ancak, henüz sosyalist grup oylamaya ilişkin bir karar almadığından durum son ana kadar kesinlikle belli olmayacak. Yine özellikle "ılımlı sosyalistlerden" kaynaklanan ve raporun siyasi komisyondan geçirilmesini önlemek için düşünülen "çarelerden" ikisi ise şöyle şekilleniyor. Bir: Ermeni sorunu tarihe ışık tutacak bir konudur ve bu ytizden de raporun bir parlamenter tarafından değil de bir uzman tarihçiler grubu tarafından hazırlanması ve ondan sonra oylanması gerekir. İki: Sorunu bir rapor ve kararla çözmeye imkân yoktur. Bu yüzden, hem Ermeni tezlerini, hem de Türk yaklaşımını ortaya koyan bir açıkoturum (hearing) Avrupa Parlamentosu'nun çatısı altında gerçekleştirilmelidir. Ancak söz konusu iki yaklaşımı, "ılımlı sosyalistlerin" önce kendi gruplan içinde, sonra da Avrupa Parlamentosu Siyasi Komisyonu'nda benimsetmeleri gerekiyor. Üstelik, parlamento çatısı altında gerçekleştirilecek bir açıkoturuma Ankara'nın da evet demesi gerekiyor. Oysa, biiindiği gibi Türk hükümeti Ermeni tezleriyle uluslararası bir platformda "çekişmeye" girmeyi ilke olarak reddediyor. Bu yüzden, yarın ya da çarşamba günü tartışmayı "ertelettirebilecek" Bir uzlaşma noktası da henüz bulunabilmiş değil. RAPOR BENİMSENİRSE "Soykmm" iddiasının yer aldığı raporun siyasi komisyonda kabul edilmesi durumunda, kararın kesinleşmesi için Avrupa Parlamentosu Assamblesinin de onayı gerekiyor. Gözlemdlerin ortak kanısı, Türkiye'de insan haklan konusunun işlendiği Balfe Raporu örneğinde olduğu gibi, "Ermeni raporunıın" da komisyonda benimsenmesi durumunda parlamento assamblesinden de geçeceği şeklinde. Rapor ve karar tasarısmın assamblede reddi ya da değiştirilmesi bu gözlemcilere göre "çok uzak bir ihtimal". "Vandemeulebroucke Rapomnun" kesinleşmesi ise Ermeni tezleri için çok önemli bir adım olacak. Böylelikle, ilk kez bir Avrupa organında "soykınm" iddiası meşruluk kazanmış olacak. Üstelik, kararda, üye ülke hükümetlerinin "soykınmı" tanıması istendiğinden, "mortü bir baskı" temeli de yaratılmış olacak. Bu anayasa ile olmaz (Baştarafı 1. Sayfada) leşebilir mi? YILMAZ Şu anda ekseriyeti elinde tutan iktidar partisinin sayın genel başkanı 'şu anda anayasa değişikliği düşünmüyoruz' dediler. Anayasa üçte iki oyla değiştirilebilir. Anayasa değişikliğine iktidar partisi 'hayır' dediği takdirde zorluklar karşımıza çıkacaktır. Bu zorluklan yenmek belki önümüzdeki seçimin işidir. Bunu bilemem. Ama şu anda biz haklı teleplerimizi ortaya koyduk. Hiçbir hissi, fanatik düşünceyle bu değişiklikleri istemiyoruz. Çalışma banşının sağlanması, işçinin daralan mutfağı için bu teklifleri yapıyoruz. Anayasa değişikliği yapılmadan diğer yasalarda yapılacak bazı değişikiikler sizin sorunlannıza çözüm getirebilir mi? YILMAZ Tam anlamıyla getirmeyecektir. Ancak büyük ölçüde anayasa ile ilişkisi bulunmayan değişikiikler var. Anayasada Koordinasyon Kurulu var mı? Toplu iş sözleşmelerinin iki taraf dışında başka bir unsuru var mı? Anayasada illa sendikalar siyasal denetime tabi tutulur var mı? Bunlar tabi anayasa dışında yapılması gerekir. Bu anlamda anayasa değişikliği üzerinde ısrarla duruyor musunuz? YILMAZ Elbette biz tekliflerimizi bir gösteriş olsun diye vermedik. Bazı kişiler, bazı kalemler bunu gösteriş diye telakki ediyor. Geçiş dönemini değerlendirelim. Anayasanın yapılışı sırasında bizi içeri almamak için niye karar alındığını göreUm. Bizim yanımızda kimse yoktu o zaman. Kimse niye bu adamlan içeri almıyorsunuz, niye gece toplantılanna hiç kimseyi almıyorsunuz demedi. Bu yıl kongre var da onun için bu girişimleri yapıyorlar diyorlar. Biz sandalyemize 404 ile bağlı değiliz. Benim amacım sandalyeye tutunmak değildir. Beni, anam Türklş başkanı yapmadı. 1982 Anayasası'nın Danışma Meclisi'ndeki müzakereleri sırasmda her türlü gayreti gösterdik. Ama ne yapalun, DM'nin 160 kişisinden 120'si oy verdi. 120 kişiyi biz seçmedik. 160 kişiyi de biz seçmedik. Seçilenler geldi, bizi müşkül duruma getirici anayasalar yaptı. Geçiş dönemiydi. Bitmiştir, demokrasiye geçtiysek hür sendikacılığa da geçmeliyiz. Si*. "1982'de anayasaya "evet" demişti, şimdi anayasa değişikliği istiyor' biçiminde eleştiri liy orsu nuz. YILMAZ Biz bir an evvel demokrasinin hayata geçirilmesini düşündük. O gelecek ki, hür sendikacılıkdagelecek. Biz anayasaya 'evet' demedik, 'Anayasa için sandık başına gidilsin' dedik. O günkü beyanatım televizyondadır. Bir an evvel demokrasiye, o demokrasinin aynlmaz parçası hür sendikaahğa geçebilmek için anayasa oylaması için sandık başına gidelim dedik. 'Evet' diye bir şey ağzımızdan Çikmamıştır. Kim çıktı diyorsa ispat etsin, ispat ettiğim takdirde, kim utanır bilmem. Anayasa değişikliği olmazsa serbest toplu pazarhktan, grev hakkından, sendikal demokrasiden bahsetmek mümkün olacak mı? YILMAZ Hür sendikacılığı belki tamamen değil ama kısmen ortaya koyma yolu bugünkü anayasaya aykırı değildir. İLO kararlanm ne üstünü, ne altını isterken anayasa değişikliğine ihtiyaç vardır. Anayasanın saydığım maddelerinin değişikliğine her halukârda ihtiyaç vardır. Yani anayasa değişikliği olmazsa sendikal demokrasi tam anlamıyla işlemez mi? YILMAZ Sendikal demokrasinin tam anlamıyla İLO kararlan anlamıyla yürütülebilmesi için saydığım anayasa maddelerinin değişikliğine ihtiyaç vardır. Biz dediklerimizi inkâr etmiyoruz, dediklerimizin sahibi kişileriz. Bunlann hepsini sırf hür sendikacüık için söyledik. O gün de, bugün de aynı şeyleri söylüyoruz. O gün İLO kararları dedik, bugün de dedik. OLAYLARIN ARDENDAKI GERCEK Evren'den Çavuşesku'ya sözlü yanıt ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Dışişleri Bakanhğı Müsteşarı Büyükelçi Necdet Tezel, dün Bükreş'e gitti. Büyükelçi Tezel, yanında Romanya'nın "Balkaniar'ın nükleer silahlar dan arındırılması" çağrısına Türk hükümetinin yanıtını bir yazılı metin halinde götürdü. Tezel'in, Romanya Devlet Başkanı Çavuşesku'nun Türkiye ile Bulgaristan arasında arabuluculuk çağrısına sözlü yanıtlan da aktaracağı öğrenildi. Tezel, Bükreş'teki temaslan sırasında Romanya Devlet Başkanı Çavuşesku'nun, Bulgaristan Devlet Başkanı Jivkov ile Cumhurbaşkanı Evren'i bir sınır köyünde buluşturup Bulgaristan'daki Türklerin durumunu görüşmeleri önerisine sözlü olarak Türk görüşünü bildirecek. Cumhurbaşkanı Evren'in Çavuşesku'nun önerisine cevap niteliği taşıyan sözlü görüşte Türkiye'nin Bulgaristan'daki Türklere karşı girişilen davranışlara karşı Bulgar yetkilikrin ne yapacağını belirlemeden Türk tarafının böyle bir buluşmadan yarar ummadığı Çavuşesku'ya iletilecek. Yeni bir dönem (Baştarafı 1. Sayfada) ülkelerimiz arasındaki ilişkiler kapalı bir defter gibiydi. Artık yeni bir dönem başlıyor. llişkilerimizin daha da geliştirilmesi hem Türkiye Ue Mısır için hem de bölgemiz için yararlı olacaktır. İki ülke arasında sağlam siyasi iltşkilerin kurulabilmesi için ekonomik işbirliğinin de saglam bir temele oturtulması gerekir. Bu alanda hem ekonomik hem de ticari ilişkilerimizi geliştirmeliyiz." Cumhurbaşkanı Evren iie Cumhurbaşkanı Mübarek arasında yapılan bir saat 40 dakika süren baş başa görüşme sırasında, Evren, özellikle şu konular üzerinde durdu: 1 lkili ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesinin altını çizen Evren, iki ülkenin işadamlannın düzenli bir biçimde bir araya gelmeierini önerdi. Mübarek bu öneriye "evet" karşıhğını verdi. Mısır'dan Türkiye'nin petrol ithal etmesine de değinen Evren 'e, Mısır Cumhurbaşkanı bu konunun da dikkate alınacağjnı söyledi. Aynca Evren, tekstil, otomotiv yan sanayii ve gıda sanayii alanlarında işbirliği yapılmasının yerinde olacağını belirtti ve Mübarek'ten olumlu yanıt aldı. Evren, Mısır'ın İzmir Fuan'na katılmasını istedi. Mübarek de, bu konuyu düşünecekferini söyledi. 2 İki Cumhurbaşkanının görüşmeleri sırasmda savunma sanayiinde işbirliği konusuna da uzun yer verildi. Mübarek'in bu konuda işbirliğine Ugi gösterdiği ve ilgili kuruluşlann bir araya gelrnelerinin uygun olacağını söylediği belirtildi. 3 Sabah yapılan baş başa görüşmede siyasi konulara da yer verildi. Ancak, sadece Filistin ve Lübnan sorunlan ele alındı. Mübarek ve eşinin Evren ve kıa onuruna dün verdiği öğle yemeği sırasmda da bölgeyi ilgilendiren siyasal konular üzerinde iki Cumhurbaşkanı görüş alışverişini sürdürdüler. Mısır Devlet Başkanı'run önceki akşam verdiği ziyafette de Mübarek'in, Evren'e Güney Yemen'de meydana gelen gelişmelerle Ugili bilgi verdiği öğrenildi. "KADEŞ"İN KOPYASI Bu arada dünkü öğle yemeği sırasında Evren, Mübarek'e dünyanın ilk barış anlaşması olan M.Ö. 1269 yılmda yapılan Kadeş Anlaşması'mn bir kopyasını armağan etti. Biiindiği gibi, Mısır Kralı 2. Ramses ile Hitit Krah Hattuşaş arasında yapıian bu aniaşmanın oriiinaii Türkiye'de bulunuyor. Bugüne kadar bu aniaşmanın bir diğer kopyası da BLleşmiş Mületler'e hediye edilmişti. Türk heyetinden bir yetkili, Mübarek'le Evren arasındaki görüşmelerin son derece sıcak geçtiğini belimi. Bu arada bunun bir işaıeti olarak önce akşamki yemekte Mübarek'in kendi eliyle Evren'in tabağına yemek ikrarn ertiği gösterildi. İki ülkenin Cımhurbaşkanlan baş başa görüşürlerken. Kubbe Sarayı'nın bir baska salonunda heyetler halinde görüşmeler devam ediyordu. Türk heyetine Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu başkanlık etti ve Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler de toplantıya katıldı. Mısır heyetinde ise, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı İsmet El Necip, Devlet Başkanı'nın siyasi danışmanı ve Mısır dış politikasının mimarı L'sama ElBaz ve Enerji, İktisat ve Enformasyon Bakanlan yer aldılar. DIŞ KONULAR Toplantının başında Dsşişleri Bakanı Halefoğlu'nun isteği üzerine Mısır Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ortado ğu'daki gelişmelerle ilgili olarak Türk heyetine bilgi verdi. Bu konuda Mısır tarafının özellikle şu noktalara değindiği öğrenildi: 1 Kahire açısından 11 Şubat 1985 tarihli Kral Hüseyin'le Arafat arasında yapılan Amman mutabakatı, Ortadoğu barış sürecinde hâlâ geçerliliğini koruyor. Aynca, Mısır Dışişleri Bakanı, Evren'in önceki akşam yemekte yaptığı konuşmada, buna atıfta bulunmasına teşekkür etti. Amerikan Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Başkan Reagan'ın Ortadoğu özel temsilcisi Murphy'nin tekrar yakmda bölgeye geleceğini ve barış sürecinin yeniden nasıl hızlandırılabileceğinin ele alınacağını belirtti. Bu konuda uluslararası bir "kılıf"ın buiunması gerektiğini vurguladı. Biiindiği gibi bu konuda halen Füisünlüerin kim tarafından temsil edileceği bir çöztlme ulaşmış değil. 2 Ürdün'le Suriye arasında meydana gelen yakınlaşma konusunda ise Mısır tarafı tereddütlerini dile getirdi. 3 Lübnan konusunda Suriye'nin himayesi altında imzalanan ve iç savaşın sona erdirilmesini öngören anlaşmaya dönük olarak da Mısır tarafı kuşkularını dile getirdi. Ve Lübnan'da ortaya çıkan son durumun da bu kuşkulan haklı kıldığı belirtildi. 4 Mısır tarafı Libya ile ilgili olarak eleştirilerini de toplantı sırasında açık bir biçimde dile getirdi ve bu arada Libya'nın "yıkıcılık" yaptığını ve Abu Nidal'le ilişkilerinin de olduğunun altını çizdi. 5 Güney Yemen'deki gelişmelerle ilgili olarak bazı bilgiler Mısır tarafınca Türk heyetine açıklandı. Bugünkü Cumhurbaşkanı'nın Sovyet taraftarı olmakla birlikte Kuzey Yemen'e dönük bazı diplomatik açılımlar yapmış olduğunu ve bunun radikallerin memnuniyetsizliğine yol açtığı söylendi. Mısır tarafının verdiği izlenin.e göre, bugünkü Güney Yemen Cumhurbaşkanı'nın yakın zamanda Etiyopya'ya iltica etmesi beklenebilir. 6 Sudan'ın, Mısır'ın güvenliği açısından taşıdığı öneme işaret eden Mısır tarafı, bu ülkede istikrann henüz kurulamadığını belirtti. 7 Mısır Dışişleri Bakanı, İsrail'le ilişkiler konusunda da bilgi verdi, bu arada Taba sorununun uluslararası hakeme götürülmesi ve İsrail Başbakanı Peres'in bu konudaki tutumunun takdirle karşüandığıru dile getirdi. Biiindiği gibi Taba sorununun çözümünde Osmanlı belgeleri büyük rol oynayacak. Mısır tarafının özellikle Israil'de İşçi Partili Başbakan Şimon Peres'e bir hayli umut bağladığı dikkati çekti. Likut erubunun lideri olarak tzak Şamir'in Başbakanlık sırası ekim ayında geliyor. Bu tarihe kadar, hiç olmazsa iki üç ay içinde Ortadoğu'da barış sürecinin yeniden başlatılması Kahire açısından büyük önem taşıyor. 8 lrak'la Mısır'ın ilişkilerinin gayet iyi olduğu belirtildi ve Kahire'nin Bağdat'ı Körfez savaşında desteklediği vurgulandı. Bu arada, Mısır Dışişleri Bakanı, lrak'la Suriye ilişkilerinin hiç de parlak olmadığını dile getirdi. 9 Mısır Dışişleri Bakanı, Yaser Arafat'ın FKÖ içinde tek umut kaynağı olduğunu ve bu arada Arafat'ın BM'nin 242 sayılı kararını tanıdığını, selfdeterminasyon hakkını da vurgulayarak açıklamasının yerinde olacağını dile getirdi. EKONOMİK KONULAR İki üikenin heyetleri arasında görüşmelerin ikinci ayağını ekonomik konular olusturdu. Bu alanda, Mısır tarafı özellikle şu noktalar üzerinde durdu: 1 Türkiye ile Mısır arasındaki ticaret hacmi hem küçük hem de Mısır açısından aleyhte bir nitelik taşıyor. Durumun giderilmesi için Mısır Türkiye'ye bazı alanlarda ortak yatınmlar önerdi. Aynı zamanda Türk müteahhit firmalan ile Mısır firmalarının Afrika ülkelerine dönük olarak ortaklaşa yatınmlar yapabilecekleri gündeme getirildi. 2 Bunun gibi Mısır'da bulunan serbest bölgelerde Türkiye ve Mısır'ın üçüncü ülkelere ihracat için ortak yattnmlar yapılmalı. 3 Mısır, Türkiye'nin de benimsediği gibi turizm alanında işbirliği önerisini getirdi. Avrupa'dan Türkiye ve Mısır'a "paket turlar" yapılabileceği belirtildi. Türk tarafı da bunu olumlu karşıladı. 4 Mısır, Türkiye'den sert buğday istiyor. 5 Ticaret ve Sanayi Odaları ile işadamlan arasında sistemli bir biçimde ortak temasların yapılması kararlaştınldı. 6 Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, Mısır'ın Türkiye'ye petrol satmasını istedi. Türkiye, îran ve Irak'tan mal karşılığı petrol satın alıyor. Buna karşıİık Mısır ihale formülünü getirdi. Bu konuda görüşmeler yapılacak. Devlet Bakanı Vehbi Dinçerler, yaptığı konuşmada, iki ülke arasında ortak yatırım alanlan olarak çimento ve silo yapımmı önerdi. Mısır tarafının buğday ve unu Türkiye'den kredili alabileceğini belirtmesi üzerine Dinçerler, "Diişünelim" karşıhğını verdi. Türk heyeti ortak yatırım alanlan olarak özellikle şunları sıraladı: Çimento, şeker, tekstil, inşaat makineleri, tanm makineleri, cam, deri sanayii, inşaat firmalarının ortak yatınmları. "YAPİŞLETDEVRET" FORMÜLÜ Bu arada Mısır heyeti, Türkiye'nin kendilerine "yapişletdevret" formülünün ne oiduğunu öğrenmek istediklerini söyledi. Çünkü, bir Isveç firması bu formülle kendilerine geçenlerde bir santral yapmayı önenniş, ancak Mısır tarafı bu formülün ne olduğunu bilmediği için proje askıda kalmış. Bunun üzerine Dinçerler ve Halefoğlu, Mısır heyetine bu formülün ne olduğu konusunda açıklamalarda bulundular ve eğer Türkiye'ye bir heyet gönderilirse bu konuda daha aynntılı açıklamalar yapabileceklerini söylediler. Mısır tarafı "yapişletdevret" formülü için Türkiye'ye uzman gönderileceğini söyledi. G.Yenıerfde (Baştarafı 1. Sayfada) ve halktan normal yaşamlanna dönmelerüıin istendiği belirtiliyor. AP ajansı, Güney Yemen'in Kuzey Yemen'den sızmaları önlemek amacıyla Kureyş'teki sımr kapısını kapadığını bildirdi. Ateşkesin sağlanması için arabuluculuk yapmak üzere gelen FKÖ heyeti de Güney Yemen'e giremedi. Bu arada, iktidardaki Sosyalist Parti bir bildiri yayımlayarak, Devlet Başkanı Ali Nasır'ın devrildiği \e "kişisel diktatörlük kurmayı amaçlayan komplosunun bozulduğunu" açıkladı. Ülkede kontrolü ele geçirdiği bildirilen 47 yaşındaki eski Devlet Baskanı Âbdülfettah Ismailin, sert tutum yanlısı Marksist bir ideolojiye bağlı olduğu bildirildi. Âbdülfettah İsmail, İngiliz Petrol Şirketi BP'de teknik işçi olarak görev yaparken, 1959 yılında Aden ve Güney Arabistan1 da İngiliz yönetimine karşı Ulusal Kurtuluş Cehpesi direnişçilerine katıldı. Âbdülfettah İsmail, 5 yıl içinde Aden'de askeri ve siyasi faaliyetlerin başına geçmeyi başanrken Ali Nasır da Ulusal Kurtuluş Cephesi'nin Marksist kanadının önde gelen lideri oldu. tsviçre'de eşekle seks yapan Türk beraat etti 3© gün hapis cezasıyla yargılanan genci beraat ettiren hökim gerekçe olarak "Türkiye gibi farkh bir kültürün insanı" olmasım gösterdi. BASEL, (Cumhuriyet) Isviçre'nin Basd kentinde yasayan 20 yaşındaki bir Türk genci, hayvanat bahçesinde bir eşekle seks yaparken yakalandı. 30 gün hapis istemiyk mahkemeye verilen genç, yargılama sonunda beraat etti. Isviçre'de yayımlanan Blick gazetesinde yer alan habcre göre, kimliği açıklanmayan Türk genci, hayvanat bahçesinın duvarından gizlice içeri girerek, açıkta gördüğü eşekle seks yapmaya çalışırken, bakıcı tarafından yakalandı. Daha sonra pulis çağrüarak adı geçen kişi güvenlik kuvvetlerine teslim edildi. Hayvanat bahçesi müdürünün de şikâyetçi olması üzerine mahkemeye çıkanlan Türk genci savunmasında, "Beni birisinin göreceğini hiç akhmdan geçirmemiştim. Hiç kız arkadaşım olmadı. Böyle bir şey Türkiye'de anonnal değfldir" şeklinde konuştu. Türkiye'de birkaç kez hayvanlarla bu tür üışkileri olduğunu da anlatan gencin daha önce de tsviçre'nin Riehen kenünde yine bir eşekle seks yaparken yakalandığı, ancak ahır sahibinin şikâyetçi olmaması nedeniyle olayın resmi makamlara intikal etmediği öğrenildi. Duruşma sırasmda hâkimin. "Başka türlü cinsel doyum olanagı bulamadın mı?" şekiindeki soıusunu da "Ben normal bir insanun. Dil bilmediğim için bir kadın bulamadım" şeklinde yanıtladı Hakkında savcıhk tarafından 30 gün hapis cezası talep edilen Türk gencinin beraatine karar veren hâkim, bu kararına gerekçe olarak, söz konusu kişinin Türkiye gibi farklı bir küitürün insanı olması nı gösterdi. Üniversitelerde vize notu (Baştarafı 1. Sayfada) YÖK'ün daha önce Üniversitelerarası Kurul önerisi üzerine saptadığı, "bir dersin sınavına girebilmek ve ara sınav notlanmn sınav başarı notlarına katkjsı" bu durumda öncelikle YÖK daha sonra da üniversiteler tarafından belirlenecek. Üniversitelerarası Kurul Başkanı 12 kasım 1984'te her ders için bir yan yıl okutulan derslerde en az iki, iki yan yıl okutulan derslerde en az dört ara sınavı yapılmasını ve bu sınav notlarının 100 üzerinden verilmesini kararlaştırmıştı. Üniversitelerarası Kurul, ara sınavlannın not ortalaması 40 olan öğrencilerin yan yıl veya yıl sonu sınavlanna girme hakkı kazanmasını, başarı notunun ise ara sınav notu ortalamasınm yüzde 4O'ı, yarı yıl veya yıl sınavı notunun yüzde 60'ının toplanarak hesaplanma sını öngörmüştü. Bu karar YÖK tarafından da "onaylanarak" uygulanmasına geçilmişti. 2547 sayüı Yükseköğretim Yasası'nı değiştiren ve yürürlüğe giren "Öğrenci Affı Yasası" ise sınava katılabilmek için en az ara sınav notu ortalaması ile ara sınav notlannın sınav başarı notuna katkısı, ara sınav düzenleme esaslarını, YÖK tarafından yapılacak "yönetmeliğe" bırakmıştı. Yasanın getirdiği bu hüküm eleştirilere yol açmış, üniversitelerin "üniform" olacağı ve bazı üniversite ve fakültelerin özel niteliklerini kaybederek, yönetim kalitesinin düşeceği öne sürülmüştü. YÖK'ün çıkaracağı yönetmelikte bu eleştiriler de gözönüne alınarak, "esnek" uygulamalara gideceği bir yetkili tarafından belirtildi. (Baştarafı 1. Sayfada) Tevfik Fikret, yaşadığı dönemde çok etkili bir ozandı, ilericifıkirleri vardı. Mehmet Akif de Kurtuluş Savaşına katkıda bulunmustur; îstiklâl Marşı 'nm şairidir. Ikisinin de tarihimizde yeri var; ama, ikisinin de sanatçı olarak değerlerini edebiyat eleştirmenleri saptayacaklardır. Hem bu değerleri depek abartmamak gerekiyor. Şiir sanatmda Akifi de Fikret 'i de geride bırakmış büyük isimler yetiştirdik. Fikret'le Akifin talihsizlikleri, yaşadıkları siyasal ve toplumsal değişiklikleri kavramakta çektikleri güçlüktür. Her iki şair de bu kavrayış için yeterli kültürel birikimden yoksundular. cut dcliller değerlendirilerek ha Fikret, htihat ve Terakki Partisi (Baştarafı 1. Sayfada) sıl olan kanaate göre bir sonuca lannın çözümü ile ilgili bölümü varılıp mahal mahkemesince bu iktidarına kiistü; çünkü o özgurne de üyelerden Hâkim General na istinaden hüküm tesis lükçü bir insandı. Mehmet Akif, Atatürk devhmlerini içine sindiHakkı Erkan, Hâkim Albay Ak edildiği" belirtildi. remedi; çünkü uygarlığın anlademir Akmut, Metin Tüzün ve Çeşitli yasa nıaddelerinin ışı mını, toplumsal dönüşümleri ve Erdoğan Başhekim, dosyadaki kanıtların hüküm vermek için ğında, belgelerin bir kısmının tarihsel gidişi kavrayacak çapta yeterli olduğu, teyp bantlarının imzasız olmasının, onların geçer değildi. Bugün Tevfik Fikret 'e saldıraçözümünün Emniyet Genel Mü siz sayılması için bir neden olmadürlüğü'nce yapıldığı, bu neden dığı, aslında bu belgelerin sanık rak, Akifi de televizyonda bayle bantın başka yetkililere ayrı larca duruşmada kabul edilen rak gibi sallayarak siyaset ca çözümlerinin yapılmasında belgelere tıpatıp uygunluk gös yapmaya çalışan tutucu çevreleyarar görmedikleri görüşü ile ço terdiği, bu nedenle söz konusu rin dar ufuklan, çağımızın dünbelgelerin imzasız oluşlarının bir yasında cüce kalır. Geçmişteki ğunluk kararına karşı oy yazısı önem taşımadığı kaydedilen ka ozanlarımızı değerlendirirken bu yazdılar. rarda, "Ceza davalarında birta tür ilkellikleri aşmak gerekiyor. Barış Derneği yöneticileri ile kım şekil şartları önemli olma• • • ilgili İstanbul Sıkıyönetim Ko yıp, esas önemlidir" denildi. Saraykent ve Daireler Kurulu'nun kararınmutanlığı 2 Nolu Askeri Mahkemesi'nin mahkumiyet hükmü da, Barış Derneği'ne tek yanlı Yukarıçığıl'da seçim daha önce de Askeri Yargıtay olarak gönderilen kutlama me3'üncü Dairesi'nce aralarında bu sajlannın, ya da dernek hakkıniki nedenin de bulunduğu yargı da yapılan yayınların delil nitelama usulüne ilişkin çeşitli ne liklerinin tartışılmamasının denle bozulmuş; ancak Sıkıyö önemli bir konu olmadığı, çünnetim Mahkemesi eski hükmün kü, "bu yayınların ve mesajlade direnmişti. Bu direnme kararı rın ayrı ayrı incelenmemiş gereğince dosyayı inceleyen Da olmasının" hükme etkili olamaireler Kurulu, 3'üncü Dairece ve yacağı belirtildi. rilen bozma karanndaki iki geBanş Derneği'nin yasak derHaber Merkezi Yozgat'ın rekçeyi benimserken, sanıkların nek olarak kurulup kurulmadısalıverilmelerine ilişkin istemle ğı, bu şekilde yönetilip yönetil Saraykent, Konya'nın Yukançığıl kasabasındaki belediye baskanri de reddetmişti. mediği ve derneğin amacı dışına 15 üyeden oluşan Daireler Ku çıkıp çıkmadığı, çıkmış ise han lıkları seçimlerini DYP adayları kazandı. rulu'nun bu kararına 7 üye dos gi ölçülerde çıktığının tespiti Günlerdir "Petek" ve "Süvari" yadaki kanıtların hüküm verme için, dosyada mevcut belgeler de ye yeterli olduğu görüşü ile mu dikkate alınarak, bilirkişi ince otobüslerinin sokak sokak seçim halefet ettiler. Çoğunluk kararı lemesi yapılması yolundaki boz kampanyasına katıldıkları Yozböylece 7'ye karşı 8oy ile alındı. ma istemi de "mahkeme hâkim gat'ın Akdağmadeni ilçesine Daireler Kurulu kararında, lerinin görevi ve ihtisası içinde bağlı Saraykent kasabası Beledimahkumiyete esas sayılan gerek bulunduğu bu konularda bilirki ye Başkanîığı seçimini DYP adaçelerle Askeri Yargıtay 3'üncü şi incelemesinin yaptırılmamış yı Abdülkadir Doğan, 495 oyla kazandı. MDP'den seçimi kaDairesi'nin bozma nedenleri tek olması" bozma sebebi olarak zandıktan sonra ilkokul diplotek incelendi. Kurul kararında, kabul edilmedi. suç sayılan kavramlarla ilgili olaAskeri Yargıtay Daireler Ku ması olmadığı için başkanlıktan rak herhangi bir bilirkişi incele rulu'nun gerekçeli kararında, sa düşen ve ilkokul diploması aldıkmesi yapılmamış olmasının nıkların tahliye istemleri 2 Nu tan sonra bu kez ANAP'tan 3'üncü Daire'ce bozma nedeni maralı Sıkıyönetim Mahkemesi' adaylığını koyan H.Hüseyin Bisayıldığı, oysa yargıçların kendi nin tutukluluk halinin devamına çer, 440 oy alabildi. 1100 seçmenuzmanlık alanlarına giren konu ilişkin kararı, "mahkemenin den 959'unun oy kullandığı larda, bilirkişi raporu olmaksı takdirine taalluk ettiği" ve bu seçimde, 23 oy da geçersiz sayılzın, kanıtları değerlendirebile nedenle yerinde görüldüğü için dı. Konya'nınllgın ilçesine bağlı Yukarıçığıl kasabasındaki seçimcekleri kaydedilerek, bu nokta kabul edilmedi. de DYP adayı Mevlut Doğu, 588 da Sıkıyönetim Mahkemesi'nin KARARA KONLLAN oy alarak belediye başkanı oldu. direnme kararı yerinde görüldü. MUHALEFET ŞERHLERİ 1150 seçmenin 97^'sinin oy kulGerekçeli kararda bozma neAskeri Yargıtay Daireler Ku denlerinin ikisine de muhalefet landığı seçimde ANAP adayı Ali rulu'nda, "Dünya Banş Kon şerhi koyan Hâkim Tuggeneral Çığıl ise 389 oy sağlayabildi. 25 seyi" hakkında Dışişleri Ba Hakkı Erkan, Sıkıyönetim Mah Mart seçimini DYP'den Vehbi kanüğı'ndan bir yazı geldiğini; kemesinin direnme kararının Yavuz kazanmış, Başbakan Özal bu yazı ile bu kuruluşun niteli onaylanması görüşünde oldu ve Genel Başkan Yardımcısı Keğinin anlaşıldığı kaydedildi ve bu ğundan alınan kararlara katıl çeciler'in "Sizin kasabanıza baraj ve yol yapacağız" vaadi konuda şu gerekçe benimsendi: madığını bildirdi. üzerine ANAP'a geçmişti. "Dava konusu Dünya Barış Üyeler, Albay İlhan Şenel, AlKonseyi olmayıp. Türkiye Banş bay Hulusi Özbakan, Albay Ak ANAP'ın verdiği sözlerin yerine Derneği'nin bu konsey ile irtiba demir Akmut, Albay Erdoğan getirilmediğini ileri süren Vehbi tının araştırılmasıdır. Bu bakım Başhekim, Albay Metin Tüzün Yavuz, ANAP'tan ve belediye dan en üst düzeyde Türkiye'nin ve Albay Musa Sönmez ise, "po başkanlığından istifa etmişti. Saraykent ve Yukarıçığıl kasahariçteki ilibannı sağlayan Dışiş lis izleme raporianyla hüküm teleri Bakanlığı'ndan bu bilginin sisine ilişkin bozma nedenine" balarındaki seçimlere sadece istenmesi ile verilen cevap yeterli koydukları muhalefet şerhinde ANAP ve DYP adayları katıldı. kabul edilmiş, Dünya Banş Kon şu görüşlere yer verdiler: ANAP'lı Akarcah: seyi hakkında yurt içi ve yurt dışı "1) Mahkemelerin bir delil kuruluşlardan bilgi istenilmesine hakkında duruşmada edinecekilişkin bozmaya uymayan mahal leri kanaat, delilin objektifliğimahkemesinin direnme kararı ni ve olaylara uygunluğunu nada yerinde görulmuştür." zara alarak, bu delili değerlenBarış Derneği davası gerekçeli dirme yetkisi karşısında dosyakarannda, önceki kararda belir da mevcut polis izleme raporlatilen, sonradan sağlanarak ge rı bu esaslar içerisinde ADANA, (Cumhuriyet Gürekçeye katılan belgeler üzerin değerlendirmeye yeterli bulun ney İlleri Bürosu) Gaziantep, de duruldu. Bunlann yeni belge duğundan, a\nca izleme rapor Adana, Mersin illerini kapsayan ler olmadığı ve dava dosyasında ları hakkındaki olaylara ait yet 3 günlük geziye çıkan Devlet Baönceden bulunduğu, aslında kili öteki mercilerden getirtilecek kanı Ahmet Karaevli ile ANAP'bunlann önemli delil olarak belgeler bu delilleri kaldırmaya lı 37 milletvekili önceki gün Adamahkemece kabul edilmediği ve cağından. na'da ANAP'ın düzenlediği topgerekçede bu belgelerin biraz da2) 197780 seneleri arasına ya lantıya katıldılar. ha genişçe yazılmış olmasinın, pılan toplantılara ait istenilen Parti toplantısında bir konuşonların yeni delil olarak kabulü belgelerin buiunması zorluğu na ma yapan ANAP Genel Başkan ne yetmeyeceği anlatılan gerek zara alınarak. Yardımcısı ve İstanbul milletveçeli kararda, "Bu itibarla mahal 3) Savcılık ve mahkemece bu kili Bülent Akarcalı, müstehcenmahkemesince mütlehaz bozma hususta Emniyet Müdürlüklerin lik konusuna değinerek, "Müsüzerine verilen karar, sebat nite den bu toplantılar hakkında top tehcenlik bir uyuşturucu madde liginde bir karar olmayıp, ilk lanabilecek bilgi ve belgeler ge alışkanlığı gibidir. İnsanı rezil, hukmün ısrarı niteliğinde oldu tirtilmiş bulunduğundan alman kepaze eder. Müstehcenliğin çok ğundan bu hususa ilişkin talep önemli bir vasfı geleceğimizin tekarara muhalifiz." yerinde görülmemiştir" denildi. Dosyada bulunan teyp bant minatı olan gençlerimize yönelik Sanıkların mahkümiyetlerine larının çözulmesine ilişkin boz olma.Mdır. Bizim amacımız yaesas alman ve delil olarak kabul ma nedenlne ise bu bantların içe saklarla uğraşmak değil, ahlâk edilen belgelerden bir kısmının riğinin Emniyet Müdürlüğü'nce çöküntüsünü önlemektir. Niyeimzasız olmasına ilişkin bozma çözülüp dosyaya konuiduğu ge timiz Türk basmını karşımıza alistemi ırdelenirken de "bu dava rekçesiyle Albay Akmut. Albay mak değildir. Basın özgürlügü nın bir ceza davası olduğu ve cari Başhekim ve Albay Tüzün katıl müstehcenlik demek değildir." vicdani delil sistemine göre mevşeklinde konuştu. madılar. Polis raporu ve bant Doğru Yol, 2 seçimi de ANAPb karşı kazandı Müstehcenlik adamı rezil kepaze eder
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear