Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER yecek, o keyfi tasarrufu yapanın cebinden çıkacaktır. öte yandan uygulamada, hukuka aykın tasarruflar şu şekilde sürdürülmektedir: İdare, iptal davası sırasında o kadroya, çarçabuk ve kasıılı olarak yeni bir atama yapar, ancak hukuken iptal davası kazanıldığında idarenin bu tasarrufu geçersizdir. İdarenin başka bir yaralgısı da, bir kadroda iki kişi istihdam edilemez. Aynı kadrodan iki kişi maaş alamaz görüşü yasaldır, ama iptal davası kazanan için doğrudur ve onun müktesep hakkıdır. Yakın zamanlann yasal düzenlemelerinde aynı sorumsuz hal süre gelmektedir. Yürürlüğe konmuş kanunlar o kadar coktur ki, bu nedenle, lağvedilen bir kanuna yeni bir tasan ile gönderme yapılarak, gücünü ölü kanundan alan bir veya bir kaç maddenin yürürlüğe girdiğine tanık olunur. Ayrıca çıkarılan bazı kanunlar ile kişilere cezai ve hukuki sorumsuzluk zırhı giydirilmekle, hukukun genel ve özel caydırıcıhgı, kesin hükümlerin etkileri, zaafa uğratılmaktadır. Ünlü hukukçu Becarya'ya göre bir toplumda suç islemeyi önleyen cezalarm ağırlıgı değil, bireylerin kafasına suç işleyenin mutlaka cezalandınlacağı fıkrinin yerleştirilmesidir. Cezai ve hukuki sonımsuzluğa dair çıkarılan yasalarda yapılan yanhşlıklar şunlardır: Her iki hukuk sisteminde de devlet idaresinde istihdam edilen memurların hangilerinin ve hangi görevlerinden dolayı üçüncfi şahıslara verdikleri cezai veya hukuki sorumluluk kabul edilemeyeceği, anayasa ve idare hukukunda belirlenmistir. Bu husus hukuk fakültelerinde de ders olarak okutulmaktadır: "tstiklâl Harbi sırasında sorumsuz yetki artışı sakallı Nurettin Paşa için istenmistir, ama verilmemiştir. (Bak: 1. Dönem B.M.M. Tutanakları)" Bu kuralın genişletilmesi ile, hem devlet başkanlığına ait parlamenter sistem değişrniş oluyor, hem de hak arama eşitliği ile kişilere imtiyaz tanınmamasına ait ilkeler zedelenmiş oluyor. ruştunna acümasına engel midir, değil midir yanıtı, yargı içinde halledilir. Bana göre soruşturmaya engel değildir, diğerine göre manidir şeklinde değerlendirilmesi geçersizdir. Çünkü, yasadaki hüküm, ceza muhakemesi hukukunda sayılan "yasama dokunulmazlığındaki gibi "bir yargı şartıdır ve bu şart tasarrufu yerine getirilmeden soruşturma yapılamaz, ancak delillerin kaybolmasından korkuluyorsa, görevliler tarafından deliller toplanır. Rüşvet olaylan hiçbir zamantakipsiz bırakılamaz, devlet idaresi aleyhine işlenen iki taraflı ve mürekkep bir suç olan rüşvet, toplumun ahlakını deprem görmüş gibi sarsar. Rüşvetin bir başka sakıncası da tüccar veya şirketlerin namuslu ve sağhklı iş yapmalannda onlan yıldınr ve bezdirir. Milli bünyedeki ihalelerin, yapıüşında istenen ve ahnan rilşvetler için kanun yoluna başvurmayı engeller. Dışa ait ihalelerde de aynı tehlike vardır. Haksızhğa uğrayan müteahhit ve şirketler, idare için mahkemeye veya hakeme, dışahm ve satımlarda arbitration gitme, ya da arbitratör isteme cesaretini kaldınr. Çünkü bir daha o bakanlıktan veya kamu idarelerinden ikinci bir iş alamazlar. Böyle bir zihniyetin uygulama ve yaygınlaşması kötü sonuçlar doğurur. Maliyet artar, kalite düşer, aynca haksız rekabetin bu acı ürünleri yeni yatırımlar yapmayı önler. (16 Mart 1967 tarihli Milliyet Gazetesi, "Türkiye'de Rüşvet Olaylan", Rafet Tüzün). SONUÇ Rejime anayasanın bir çok temel ilkelerine, istisnai hallerin genelleştirilmesine yol açan bu kabil hükmünü yitirmiş, devri sabık yaratmamak gibi, kurallann yasalara, hele anayasaya girmesinde, hukuk devletini koruma açısından hiçbir yarar yoktur. Mutlak surette sakıncalı olan bu kabil düzenlemelerden kaçımlmaüdır. Yetki, Cezai, Hukuki Sononsuzlıık Rüşvet olaylan hiçbir zaman takipsiz bırakılamaz, devlet idaresi aleyhine işlenen iki taraflı ve mürekkep bir suç olan rüşvet, toplumun ahlakını deprem görmüş gibi sarsar. PENCERE Köşe Yazarlığı? 22 AĞUSTOS 1985 RAFET TÜZÜN Em. Ask. Yargıtay Baş., Hâkim Tümgeneral "Devri sabık" yaratmamak ilkesi, ömrünü tamamlamış hukuk devletini sarsan bir sorun haline gelmiştir. Çağımızda en gelişmiş devlet şekli, çoğulcu, özgürlükçü, hukukun üstünlüğünü kabul eden ve hukuka bağlı olan Batılı anlamda demokratik düzene yer verenidir. Bu tarzdaki bir devlet idaresi, anayasa ve yasalarda tanıtım yapmakla yetinmeyip, uygulama alanında verebilenidir. Ayrıca bu devlete egemenliğin kayıtsız ve koşulsuz millete ait olduğundan, bunun sözde ya da kâğıt üzerinde değil de, gerçek anlamda millete ait olduğundan, kimsenin kuşkusu olamayacağı kesindir. Böyle bir devlette hükümet, vatandaşlanna hizmet verdiğı her alanda icraatı ile ispatlamış olur. öte yandan böyle bir devlet idaresinde, ancak devlet yasalan ile yasak olanı, olmayanı yürürlüğe koyar. Ve bu yetki ancak milletin vekaletine sahip parlamentolarda yapılabilir. Vatandaşlar rahathkla devleti ve kendilerini bağlayan bu objektif iradeye saygı gösterirler. KİŞtLERE DEGİL ~ MAKAMLARA... Çünkü idare edenler de, idare edilenler de tüm tasamıflarını bu şemsiyenin altında yapmakla yükümlü olduklanru bir an büe unutmazlar. Hizmetin sefi bakandan en küçük bürokrata, en küçük teknokratın görevlerini ifa ederken kullandıkları yetkilerin muhasalası üstün iradeyi teşkil eder. Bu irade railli iradenin, kamu kudretinin ta kendisidir. lığa uğrayan idari yargıda, "idari rejimi kabul etmemiş adli mahkemelerde", tasarrufun iptali için, ayrıca uğradığı maddi ve manevi zarann karşüanmasını temin için, tazminat davası açmak hakkını doğurur. Görevli mahkemeler, iddiayı haklı bulKamuya ait ihtiyaçlan zama duklan takdirde, idarenin tasarnında, muntazam ve surekli ola rufunu iptal ederler. rak cevaplamak için anayasa ile Kesinleşen kararlar tüm devkunılmuş devletlerin bu neden let organlan için bağlayıcıdır. Inle yasamaya, yürütmeye ve de faz safhasında, bu kesin hüküm yargıya ait üç erki ve üç fonksi ve kararlann değiştiıilemeyeceyonu vardır. Bu üç organ birey ği anayasalarda yer almış temel leri ile toplum ve kendi aralann bir ilkedir. daki ilişkilerinde fonksiyon gasŞimdi, bu kuralın uygulanmapına yol acmadan erklerini kul sma ve hukuk devletinin korunlanmak zorundadırlar. masındaki etkisine bir bakalım: Bütün bunlann arnacı, de Şahıslar idari yargıda iptal karan mokratik düzenin temel ilkesin alınca idare veya hükümet, kaden biri olan hukukun üstünlü rarı etkisiz bırakmak için o kadğunü korumaya, hukuka bağlı roya hemen bir atama yapmakkalmaya matuftur. Aynca bu üç ta veya o kadroyu kaldırmaktaorganın içinde devlet dediğimiz dır. Yahut da bağlayıa ve başsosyal yapının en mütesebbis uz kalanmaması icap eden kesin vunu, yüriitme teşkil eder. Bu hükmü infaz etmemekte dirennedenle hükümetin keyfi tasar mektedir. Bu üç hal de anayasa nıflardan kaçınması gereklidir. ile korunan hukuk devletine gölörneğin hükümetler yasa teklif ge düşürücüdür. Buna karşı, hizederken, kişilere ayncalık yarat met kusurundan değil, o makam mak eğilimine düşmemelidirler. sahibi veya bakan aleyhine şahtcraatlarında da mutlak şekilde si kusurdan ötürü acılacak tazeşit durumda olanlara, eşit mu minat davası, daha etkili ve daamele yapmalan gerekir. örne ha konıyucu olacaktır. ğin: İdarenin kilit noktalarında bulunan müsteşar, genel müdürBu tür davalarda, mahkemelerden, generallerden tutun da en ler de süratle karar vermelidirler. küçük derece ve rütbedeki me O takdirde görülecektir ki devmur ve teknokrat için haksız bir let yetkisini keyfince kullananlar tayin, terfi, emekli ediş, işten el üzerinde bu tür uygulama kesinçektirme, azle varan nedensiz ve likle caydırıa olacaktır ve dolayan tutarak yapılan keyfi bir ta yısıyla hukukun üstünlüğü ilkesarrufta bulunulması halleri de si ve hukuka bağlıhk korunmuş kural dışı olur. Bu kabil idarei olacaktır. Çünkü hüküm altına tasarruflann hepsi, idare hukukuna göre beş nedenden haksız alınan maddi ve manevi tazminat, hazine tarafından ödenmeBu nedenle idarenin bütünlüğü ve sürekliliği içinde kullanılan yetkilerin, makamları işgal eden kişilere ait olmayıp o makamlara ait olduğu kesindir. Anayasa ve idare hukuku, bunu böylece saptamıştır. Iffrtu 110.000 •3.000 i Devri »bık ytraünamak düşttnccsi: Zamanı idarelerinin hesabını vermeyenlerin, keyfi talşte bu kabil yasa düzenleme sarruflarını arttırır. Suç işleme leri ile yalnız anayasa ve idare eğilimlerini çoğaltır, yapanın hukukunun temel maddelerine yaptığı yanına kâr kalınca, geçdeğil, bilime, hukuka, rejime mişten ibret alma alışkanlığı jters düşen durumlar ortaya çık kaybolur. Aynca kamuoyu yanlış istikamette oluştunılur, çünmaktadır. kü yargıya ait davalara etkisi olan bir yol ile bilim dışı tartışBtLİME AYKIRILIKLAR Ceza muhakemesi hukukunun malara yol açılmış olur. Ceza muhakemesi hukukunkanıt toplamada bilim dalı kollan vardır. Biri kriminoloji, ikin daki bir iddianın subutuna ait • cisi kirminalastik. Uygulamada, prosedür başkadır, hukuk davabuna önem verilmediği gibi bu larında başkadır. Ceza mahkedallarda uzman kadrolar da ye melerinde duruşmayı yöneten tiştirilmemektedir. Bu iki hukuk hâkim ya da hâkimlerin yetkiledahnın da amaçlan, kişilerin suç ri başka, hukuk hâkımlerıninki işlemesi, cezalandırüıp, hapisha başkadır. Ceza davalannda sernelerin doldurulması değildir. best kanıt ve vicdani kanaat esası önemli olan önceden suçlann iş kabul edildiğinden, bantm delil lenmesine engel olacak emniyet olup olamayacağı hususu muhatedbirlerinin alınmasıdır. Kanıt keme dışı münakasa konusu yalann adli hataya neden olmaya pılamaz. Yüksek mahkemenin cak sağbkta toplanması, adli ha bu husustaki içtihadı da yasa gitalara yol açılmaması, süratle ve bi devamhlık arz etmez. Bağladoğru hüküm tesis edümesi esas yıcüığı sınırhdır, keza 1982 Anayasası'nın gecici 15. maddesi, sotır. HER CUMA KESİN HAREKET lOgün 9gece özel Otobiia Tam Pansiyon TURİZM SUNAR € MARMARÎS MARTIHOTEL MARBAS OTEL fNATLANTÎK OTEL * 1611074 1618226 1612281 Kadiköy Tel: ;U6166O sunduga sJstemın eüveneeve lılıgıııı 1. "Döviz Tevdiat karşılığı kredi" nedir ? Töbank, 1 yıl vadeli dövizli mevduatın % 45'ini, 6 ay vadeli dövizli mevduatın ise % 35'ini faizsiz kredi olarak vermektedir. 2. Töbank müşterilerini enflasyona karşı nasıl kesinlikle koruyabilmektedir? Çünkü Töbank'ın getirdiği "Döviz Tevdiat karşılığı kredi" sisteminde, hesap sahibinin dövizi vade sonunda yine döviz olarak iade edilmektedir. 3. Neden "Döviz Tevdiat karşılığı kredF'yi yalnız Töbank veriyor? "Döviz Tevdiat karşılığı kredi" adli işlemi, Türk Bankacılık sistemi içinde ilk defa bulan ve uygulayan tek banka Töbank'dır. Çünkü Töbank, yeni kârlı ve güvenceli uygulamalann bankasıdır. 4. Töbank'ın bu büyük hizmeti menfaatinizi neden çok yakından ilgilendiriyor? İster birikimlerinizi enflasyona karşı riske hiç girmeden korumak, ister hiç faiz vermeden kredi almak isteyin, Töbank'ın bu hizmetinden daha güvenli ve kazançlı bir çözüm yoktur. Araştınn, danışm, düşünün, hak vereceksiniz. Ve siz de Töbank'a geleceksiniz. Başbakan'ın Amerika'daki katarakt ameliyatı başanlı geçti; artık Özal eskisinden daha iyi görecek. Geçmiş olsun!.. Başbakan Amerika'ya giderken Frankfurt Havaalanı'nda 1.5 saat kalmış, gazetecilerle söyleşmiş, basının sorunlannı konuşmuş; Milliyet'in 16 Ağustos 1985 günlü sayısında yayımlanan habere bakarsanız Sayın Özal, her gün yazmak zorunluğunu üstlenen köşe yazarlarına acıyormuş: " Bir gün olsun" demiş, "Köşe yazarı olmak istemezdim." Ve hesaplamış: " İlhan Selçuk'un kırk yılda yazdığı yazılaria Frankfurt Havaalanı Şeref Salonu dolar." Özal'ın bu sıcak ilgisine ne kadar teşekkür etsem azdır; daha önce de köşe yazarlarına ilişkin düşüncelerini açıklamıştı. Günaydın'ın 27 haziran günlü sayısında yayımlandığına göre Özal demiş ki: " İlhan Selçuk'un belli bir okuyucusu var; ama çok okunduğunu sanmıyorum." • Köşe yazarlığı, eger hakkı verilirse, güç bir iştir; her gün yazmak kolay şey değildir; daha beteri var; devlet yetkilerini resmen ya da özel olarak ellerinde tutan kimileri bu köşeleri izlerler; köşe yazarının canına okumak için pusuda beklerler. Ben 1950'lerde Babıâli'ye girdim. O günden bugüne hakkımda kaç dava açıldı, sayısını bilemem. Adliye koridorlarında volta atmakla kalmadım, mahpushane avlularını da tutuklu olarak aşındırdım, "semti meçhul"deki gizli köşklerde bir güzel ağırlandım. Geçenlerde "Aydınlar Dilekçesi Davası" kovuşturmasında savcı sordu: Sabıkanız? Yok. Nasıl olur? Savcı bu işe şaşmıştı; ama gerçek neyazık ki böyleydi. Çoğu köşe yazarı arkadaşımın durumu da benimki gibidir. Namuslu bir köşe yazarı yaşadığımız düzende; gözaltı, tutuklama, yargılama, mahpushane tünelinden geçer. Sayın Özal, köşe yazarlığına bir de bu açıdan baksa, bizlere acımak ne demek, oturup hepimizin haline hüngür hüngür ağlar, bir bardak dolusu gözyaşı dökerdi. • Başbakan diyor ki: " Bir gün olsun köşe yazarı olmak istemezdim." Vallahı bu konuda kendisine hak vermemek elde değil; kolay mı bu işin çilesini çekmek? Ancak bana sorarsanız beterin de beteri var. Nedir o? Türkiye'de Başbakan olmak!.. Düşünüyorum; bu ülkede Başbakan olan kişinin gözüne bir gün uyku girebilir mi? Kimi yurttaş doğuda mağarada yaşarken, kimi yurttaş hastane ve doktor bulamazken, ya da hastane kapılarında bir ameliyat için altı ay veya bir yıl beklerken, bir Başbakan katarakt ameliyatını Amerika'da rahat rahat yaptırabilir mi? Gece uyurken karabasanlarla ter içinde gözlerini açmaz mı bu ülkenin Başbakanı? • Sayın Özal'ın bizimle ılgilenmesıne teşekkür ederiz; biz de Başbakan'la ilgilıyiz Turgut Bey dua etsin de bu ilgi sürsün. Çünkü yarın öbür gün başına bir şey gelir de düşerse, bugünleri arayacaktır. Türkiye'nin birsorunu da budur. Bugünkü Başbakan'ın "menkup" durumda bulunan "ağabeyi"n\ eskisi gibi ele alabiliyor muyuz? Ha... Sayın Başbakan'ın "İlhan Selçuk'un çok okunduğunu sanmıyorum" demesi de gönlünden geçeni gösteriyor. Eğer Sayın Özal'ın öteki işlerinde de istihbaratı böyleyse, yandı ANAP... TEŞEKKÜR Uzun zamandan beri çekmekte olduğum rahatsızlığımı teşhis ederek, yaptığı ameliyatla tam olarak sağhğıma kavuşmamı sağlayan, değerli bilim adarru, lstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroşirürji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi TVRİZM Sl'NAR HERCLMA KEStN HAR£K£T 10 Gün 9 Gnce özel Otobüs Tam Pansivon ırturÖMERTATİL KÖYÜ 75.006 Sayın Doç. Dr. ERTUĞRUL SAYIN İLE ALANYA . j . l ALAADDtN f"\ FETHİYE kJU SEKETUR MOTEL ss.oeo * DATÇA BODRUM AKTUR VİLLALAR. Kesıktaş 1611074Kadıköy U61S60 1612281 Sayın Op. Dr. EMİN ÖZYURT'a, Sayın Asis. Dr. BÜLENT CANMAZ'a, Sayın Asis. Dr. DİLEK LEBLEBİCİOĞLU'na, Sayın Anestezist Doç. Dr. MOİZ BAHAR'a ve tedavim süresince gereken her türlü tıbbi müdahalenin yapılması, biran önce sağlığıma kavuşabilmem için gerekli sağlık ve moral ortamının hazırlanmasına katkıda bulunan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroşirürji Ana Bilim Dalı mensuplarına teşekkürü borç bilirim. COŞKUN GÖKÇEATAM Sayın Hemşire SİBEL ÇALAPÖVER'e, Sayın Hemşire ELVAN AKBULAK'a TVRİZM SUNAR tu Her Çumartesi kesin hareket 8 gün.7gece özel Otobüs Tam Pamiyon TEŞEKKÜR Oğlumuz Ciineyt'in ameliyatını hünerli elleri ile gerçekleştirerek sağlığına kavuşturan değerli insan, ÖREN KESKİN OTEL Op. Dr. KÂZIM SARFya en içten teşekkürlerimizi sunarız. AYTENŞAHİN ÇOMOGLU EFEMTATÎLKÖYÜ GELtBOLU BONCUKOTEL 40.000 50.000 (Y.P.) 1611074 161*226 Kadıköy.yeit*» 1612281 2 ^ J MOTEL Edremit "güçlü bankacfar 9 Kurban Bayranu'nda ilan ve reklamlannız için Kurban Bayrarnı'nın ikinci, üçüncü ve dördüncü gunleri 272829 Ağustos 1985 tarihlerinde İzmir Gazeteciler Cemiyeti"nin İZMİR BAYRAM GAZETESİ yayımlanacaktır. İzmir Enternasyonal Fuan'nın açıldığı günlerde İzmir ve Ege Bölgesi'nde satılacak olan İZMİR BAYRAM GAZETESİ, ilan ve reklamlannız için büyük bir fırsattır. İZMİR BAYRAM GAZETESİ, dolgun içeriği, 300.000'lik tirajı ve WebOfset baskısıyla ilan ve reklamlannız için hizmetinizdedir. Her türlü bilgi için: İzmir Gazeteciler Cemiyeti Cumhuriyet BuUarı, 377/1 Alsancak/İZMİR Tel.: 21 6«'(4 21 65 85 ÇAVUSOĞLU TÖBANK FRANKFURTTEMSİLCİLİĞİ Temsilci: Uğur YAŞAT Temsilci Yardımcısı: Umur İzzet ÇALGÜNER Adres: TÖBANK Reprasentanz in Frankfurt Rossmarkt 9/1V 6000 Frankfurt/M'l Telex: 41 89 718 toeb d Tel: (069) 28 40 28 (069) 28 40 29 TÖBANK ZÜRİH TEMSİLCİLİĞİ Temsilci: Melih EVRENSEL Adres: TÖBANK Reprasentanz in Zürich Talacker 41. 2. Stock 8001 Zürich Svvitzerland Telex:8l 23 53 toba ch Tel: (1) 221 23 91 A&D ÎZMİR BAYRAM GAZETESİ AMATÖR BALIKÇILAR, SUALTI SPORCULARI. YELKENCİLER, DERGİNİZ LEYLA EGE (GÜNGÖR) Ue evlendiler. 21.8.1985 KADIKÖY EVLENDİRME DAİRESİ Yelken Dimyası "\ T WW AĞUSTOS 1985 Yazışma Adresi: Ac.badom Caa. Sakızağacı Kavakıı Sok. Ccngu Ap. D.16 Kaarköy/İSTANBUL |Tel:339 31 D€NiZC**lNMBG<Sı • ' SAYI :16 HÜSEYİN EGE ŞARKIŞLA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ No: 973/319 Davacılar Aziz Türegül ve arkadaşlan vekili Av. Cahit Tuncer tarafından davalı Mehmet Özgür aleyhine açılan davada dahili dava edilen Hatice, İsmihan, Yusuf ve Hüseyin Özgür adlarına çıkarılan davetiye bila tebliğ iade edilmiş C. SavcıLğı'nca yaptınlan adres araştırmasında adresleri tespit edilemediğinden duruşmanın bırakıldığı 15.10.1985 günü saat 9.00'da mahkememizde hazır bulunmanız, mazeretiniz varsa beürtmeniz veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz aksi halde adınıza gıyap karan çıkarılacağı tebligat yerine geçerli olmak uzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 22734 WIM VVENDERS Tbı AMrican Friead (1S77) rtt (19701002) Teıa* (1983) Merkeı ve tum bayilerde Deniz'in kardeşi dünyaya geldi NesrinAtila Solaker SultanahmetKüçükayasofya Caddesi'nde 66 m boş arsa acele satılıktır. Tel. 150 80 50/1631 SATILIK 66 m ARSA 2 Duygu !