02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
OLAYLARIN AKDINDAKI (Bastarafı 1. Sayfada) man anayasa temel hak ve özgürtükkri kontyan bir anayasa ise bu düzen içerisinde bu kusurun düzeltümesi gerekir. TBMM kabul ederse, Anayasa Mahkemesi>ıin buruı iptal etmesi gerekir. İptal etmiyorsa, temel hak ve özgürlükkri konıyor denmesme rağmen bu anayasantn öyk bir yapısı var ki, kendi isleyişi içerisinde bir noktaya getiyor, orada temel hak ve özgürlükleri olağan dönemlerde Sürekti sınırlayan bir müdahaleye karşı çıkamıyor. Bu açıdan tasan, düzenin kendi içinde smavuu getiriyor." Yumuşak, diplomatik ve şartlı bir biçimde söylenmesine karşın SODEP Genel Başkam'nm neyi anlatmak istediğinin kavranmasuıda yarur var. Bu tasanmn yasalaşmasıyla, ana muhalefetin siyasal ekseninde sert bir dönemecin gerçekleşeceği kararını Sayın İnönünün konuşmasından çıkarabiliriz. ANAP'ta demokraük bir kimlik arayan ya da gören kişiler az değildir. Bu umutlann yeni gelişmeterle büyük ölçüde kınlması beklenebilir. Pblis devleti aranışı içinde bulunan bir siyasal partinin demokmsiden söz açması anlamsızdır. Demokrasiye açüış özlemleriyle A S'A P yönetimi arasındaki çelişki, önümüzdeki günlerde çarpıct gelişmelere yol açacak gibi görünüyor. •* • GERÇEK EVET/HAYIR (Baştarafı 2. Sayfada) OKTAY AKBAL nuz? Büsbütün sintrtenmemek, üzülmemek için!.. Türkiye'nin dış ülkelere borcu ne kadar? Bunu bilen kim? Ne kadarını ödedik, daha ne kadar odeyeceğiz? Bu borç ödeme süresi ne zaman bitecek? IMF'ye körükörüne bağlılıktan ne zaman kurtulacağız? Borçsuz bir Türkıye'yi nasıl oldıı da gırtlağına kadar borçlu bir ülke durumuna getirdik? Bunun sorumlusu kimdır, kımlerdır? Kalkınma atılımları yaptık, bu borç paraları oralara harcadık diyenierçıkacak. Peki, bu atıhmlardan olumlu sonuçlar niye elde edilemedi? 1950'lerde Türkıye Küçük Amerika olacaktır' diyenler; Nurlu ufuklara doğru koştuğumuzu söyleyenler bu karanhk sonucun sorumluları sayılmaz mı? Bunu Türk ulusu görrnez mi? Görürse nasıl olur da hâlâ bu tür kışilerden umut bekler, yarar bekler? "Türkiye bir devrım ıcındedir. Bu devrim durmadı" diye başlar 'Kadro' dergisi... 1932 yılının Ocak ayı.. "Bir ihtilâl geçirdık. Ihtilâl devrimın amacı değil, araadır" diye sürer 'Kadro'nun ilk sayısındakı başyazı... 'devrimin kendine vergı dunyayı anlayış" nasıi ortaya çıkacak, nasıl oluşturulacak? 'Kadro'cular 1932 yılında bu amacın ardındadırlar. 1932den 1985e kadar geçirdiğimiz aşamalar, zaman zaman gerıye dönüşler, sonra yeniden ıleriye atılma çabaları, yine gerılemeler, yine ilerlemeler. yine gerilemeler... Türk toplumu kadar bir ileri, bir gerı gidip gelen başka bir toplum yeryüzünde yoktur. Atatürk döneminin ılerici, çağdaş, köklü atılımları, girışımleri ile 1946, daha dogrusu 50 sonrasının dışa bağımlılıkla. açıkgözlülükle, gözboyamayla yanılgı çıkmazlarında dolaşma oyunları yanyana getirilsin!.. Daha sonraları, bugünler düşünülsün, 'Bu devrim durmadı' diye yazan 1932nin Kemalıst inancı bugün yaşıyorsa! nasıl bir yoruma, nasıl bir sonuca varır? Yeni kurulan partilerimizin kurultaylarını ızliyoruz. Neler konuşuluyor, neler tartışılıyor? Ulusal sorunlara çözüm getirmek, aramak, bulmak çabası var mı?.. Hıç biri yok. Politika heveslileri bir yer kapma savaşımında. . Düne dek göklere çıkardıkları adamları, yazarları bile yuhalamaktan çekınmeyen bir anlayış... Perde arkasından yönetılen bir takım 'lidercik'ler! 'Muhteşem, Muhteşem1 baçınşları!..Sanki o 'Muhteşem', yıllar boyunca demokrasımiz için, yurdumuz, halkımız ıçın yararlı ışler başarmış, bundan sonra da herşeyi onun güvenli ellerine teslirn etmek yarışındayız! İç politika konuları usanç verici hale geldi. Otuz yıldır köşe yazıları yayımhyorum. Açsam, bulsam 1956 sonrasında yazdıklarımı, yine aynı konular, aynı sorunlar karşıma çıkacak. O zamanlar daha gençtik, daha umutluyduk, Atatürk kuşağı ışbaşına gelmek üzereydi, Osmanlı'dan kalan politikacılar ortalıktan çekiliyordu; bizim kuşak, yani 1920'lerde doğmuş, 1950'lerde görev yerlerıne gelmiş bir kuşak yurt ve ulus sorumluluğunu yükleniyordu. Çağdaş yöntemlerle yetiştırılmiş, Atatürk devrimının temel ılkelerıni benimsemiş bu kuşaktan çok şey beklenirdi. Oysa!. Oysa ne oldu? Tam tersı!.. Evet, artık partiletie. siyasal kışilerle ılgili yazılar yazmak ıçimden gelmiyor. Bu konular usanç getırdi. Daha beteri. tiksintı uyandırıyor Şu mayıs gününde, doğa bir kez daha gençleşmiş, uyanmış, kişinin derınliğinde yankılar bırakırken. sen kalk yıllardır yınelenen sözlerı bir kez daha okurlara sun!.. Ne var ki hepimiz bu geminin içindeyiz. Batarsak hep bırlikte, kurtulursak hep bırlikte!.. İster istemez savaşım vereceğiz Türkiye'nin sürekii bir devrim içinde olduğunu bileceğiz, Ataturk'ün temel ilkelerine dayanan bu çağdaşlık. uygarlık devrımini, gerçek demokrası devrimını başaracağız. Başarmak zorundayız da ondan mda Basannın Dorugunda. 52. Kuruluş yıldönümünde Türk Hava Yollan dünyanın en gelişmiş, en süratli, en emniyetli, en konforlu uçaklanndan oluşan jet filosuyla, tecrübeli pilot ve uzman personeliyle, üstün teknik imkânlan ve mükemmel servisiyle, yurt içi ve yurt dışı hatlannda yolcu ve İcargo seferleriyle sunduğu mükemmel hizmetten kıvançlıdır. Türk Hava Yollan'yla uçun. Türk Hava Yollan'nın başansının gururunu yaşaym. TÜRK HAVA YOLLARI TURKISH AIRLINES
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear