22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CVMHURIYET/8 HABERLERİN DEVAMI 75 NfSAN 1985 GÖZLEM UGUR MIMCU (Baştarafı 1. Sayfada) göruşun gozukara mılıtanları ıle doldurulmuş ve devlet tam anlamıyla ayrıcalıklı şırketleıie sıyasal nıtelıklı derneklerın egemenlığıne terk edılmıştır Boyle koşullarda halka öncelıkle nelerın değışmesı gerektığını soylemek, ılencı bır partının gorevıdır SODEP, "başta anayasa olmak üzere tum yasal çerçevenın yenıden gozden geçınlmesı" göruşunu dıle getınrken, Genel Başkan Inönü 'nun daha öncelerı "Anayasayı değıştırmeyı duşunmüyoruz" yollu açıklamalarından da gen donmuş bulunmaktadır Bu sıyaset değışıklığınde Sayın Inönu'nun uzun yurt gezısınde edındığı ızlenımlerın, herhalde, azımsanmayacak bır payı bulunmaktadır Bu değışıklığın bır başka nedenı de ıkıyıla yakın bır suredır kuruluş çalışmalarını surdüren DSP'nın haklı eleştınlerıdır Bugunkü gorunumu ıle HP, yarının değıl dünun partısıdır HP, 6 Kasım seçımlerınde kendısıne verılen ya da kendısıne duşen gorevı yapmış, sonra da uzun aşamalı bır demokrası savaşına soluğunun yetmeyeceğını bırçok davranışı ıle ortaya koymuştur Sol kesımdekı savaş, bundan sonra SODEP ıle DSP arasındadır Türkıye sosyal demokrasısı çok ılgınç bır kışısel çızgı ızlıyor HP Genel Başkanı, rahmetlı Ismet Paşa'nın özel kalem mudurüdur, SODEP'ın Genel Başkanı, aynı Ismet Paşa'nın oğludur, DSP'nın ağırlıklı sozcüsu Sayın Rahşan Ecevıt de yıne aynı Ismet Paşa'dan genel başkanlığı devralan Sayın £cewf'ın eşıdır Partılerın kuruluş nedenlen bırbınnden çok ayndır, ancak paylaşılacak mıras aynı "sıyasal tereke" ıçındedır 6 Kasım oncesı bır ara, Ulusu'nun bır partı, Oza/'ın bır başka partı, Calp'ın de yıne bır muhalefet partısı kurması duşunulmemış mıydı' 12 Eylül'un Başbakanı, Başbakan Yardımcısı ve Başbakanlık Müsteşarı arasındakı partıleşme surecı, azgelışmış demokrasımıze özgu bır oluşumdu Sayın Ulusu, sonradan bu tabloda görev almadı, yenne General Sunalp getırıldı Şımdı ıktıdar partısını 12 Eylul dönemının buyükçe bır bölümünde Başbakan Yardımcılığı yapan Özal, ana muhalefet partısını de 12 Eylul dönemının Başbakanlık Müsteşarı temsıl etmektedır Lıberal olmayan sağcı partıler ve sosyalıst olmayan solcu partılerle Turk demokrasısının hangt noktaya varacağını hep bırlıkte ızleyeceğız Batılı anlamda bır demokrasının kurulması ıçın "lıberalkapıtalıst" bır sağcı partı \\e"demokratık sosyalıst" bır solcu partı arasında açık dengenın kurulması gerekır Sağlıklı demokrasılerde bu nıtelıktekı partıler, bırbırlerının guvencesı sayılırlar Demokrası, bu nıtelık ve ozdekı partılerın dengelerıyle yaşar Azgelışmış demokrasımızde böyle dengelere hıç yer yoktur "Sosyaldemokratpartı" ancak bır partıler yelpazesınde yerlı yennı bulur Boyle bır partının sosyal demokratlığı, sosyalıst ve lıberal partılere göre anlam ve ıçenk kazanır Sosyalıst partı yoksa, kendısıne "sosyal demokrat" dıyen bır partının zamanla düzenle butunleşmesı önlenemez Dıyeceksınız kı Bır de sosyalıst partı mı kurulsun? Solun bır sorunu da ıdeolojıde kımlık bunalımıdır Devletçı, mudahalecı, özgürlükçu, katılımcı sıyasal goruşlere Batıda "demokratıksosyalıst" adı verılır Demokrasıyı ön plana alan bır sosyalıst program, Turkıye'de uygarlık savaşı ıle eşanlama gelmektedır Koklerı geçmışın kırgınlık ve çekışmelerınde bulunan kışısel çatışmaların bır an önce aşılarak, tlke uzerınde tartışmalara kapı açılması, sotdakı butunleşmeye de yeşıl ışık yakacaktır Ideolojıde kımlık bunalımı aşıldıkça soldakı butunleşme de kendılığınden sağlanacaktır Lıberal olmayan sağ partıler ve sosyal demokrat olduğunu söyleyen ürkek ve boynu bukük partılerle demokrası yoiunda bır arpa boyu bıle yol alınmaz SODEP, son bıldırgesı ıle bır ılerı adım atmıştır Soldakı kışı ve kuruluşların daha ılerı adımlarda beraberce yurumelerını dılerız Kohl, OzaPa iki kez hayır dedi (Baştarafı I. Sayfada) Bu arada Başbakan Ozal, Kohl'dan Almanya'da vaşayan aşırı uçlara mensup Turklerın "denetim altına alınmasını" ıstedı Göruşmede "Leopard tanklannın Turkıye'de uretımı ıle nukleer santralın bir Alman fırması tarafından" yapımına Kohl "hayır" dedı Başbakan Ozal, Suudı Arabıstan gezısının Leopard tanklarına ılışkın bolumunu Alman Başbakanına aktardıktan sonra, "Turkiye'de Suudi Arabistan sermayesi ile Alman Leopard (anklarının uretilıp ihracının mumkun olabileceğıni" belırttı Başbakan Kohl bu onenye, "NATO ulkelerinin dışında herhangi bir ulke>e Leopard tanklarının ihracının mumkun olamayacağı" ılkesınden hareket ederek "hayır" dedı Almanlar, kendı urettıklerı Leopard tanklannı NATO dışındakı ulkelere ıhraç etmıyorlar Aynı tanklar bır başka ulkede uretılse dahı, yıne de bu tankların ozelhkle Ortadoğu ulkelerıne ıhracatına ızın vermıyorlar Bu durumda Leopard 2 tanklarının Turkıye'de uretımı, Uçuncu Dunya ulkelerıne satılması projesı şımdılık gerı kalmış oluyor Özal'ın Bonn'dakı göruşmesınde gerı kalan ıkıncı noktayı, nukleer santral oluşturuyor Akkuyu'da yapılacak nukleer santral ıçın Alman KWU fırması, orce bır onerı getırdı Turkıye, daha sonra, bu onenye "yap, ışlet, devret" formuluyle karşılık verdı Ve bu arada bır devlet kuruluşu olan Hermes sıgorta kurumunun kredısını \e garantısını ıstedı KWU firması, Turkıye'nın önerdığı formulu benımsemekle bırlıkte bulunacak kredının koşullarında anlaşmazlık çıktı Ve nukleer santral projesınden vazgeçtı Turkıye bunun uzenne bır devlet kurumu olan Hermes sıgorta fırmasına Alman hukumetı kanalıyla başvurarak yenıden kredı ve garantı tanınmasını ıstedı Bu ısteğe rağmen, Alman hukumetı Hermes sıgorta kurumunun kredı ve garantı ışlemlerını durdurdu Başbakan Ozal, oncekı gun Bonn' da Başbakan Kohl'a bu konuyu açarak, Hermes kurumunun venıden devreye sokularak Akkuyu'dakı nukleer santral ıçın kredı ve garantı verılmesını ıstedı Alman Başbakanı Kohl, "Bu konuyu şımdilik kapattıklannı" ve nukleer santral projesıne katılmaktan vazgeçtıklerı karşılığını verdı Başbakan Ozal, dun duzenledığı basın toplantısında da, bır Alman gazetecısının bu konudakı sorusuna verdığı karşılıkta Kohl'un yanıtını doğrulayarak, "Aramızda henuz bir anlaşmaya varamadık" dedı KohlÖzal goruşmesınde Almanya'nm Turkıye'ye yapacağı askerı yardım ve tıpkı Anıenka'da olduğu gıbı ortak savunma sanayi konusu da ele alındı 1979 yılında 130 mılyon Alman Markına ulaşan Alman askerı yardımının artırılması Alman Başbakanına Ozal tarafından önerıldı Onenye gerekçe olarak da, "Arada gecen yıllar zarfında enflasyon nedenıyle vardımın aşınmakta olduğunu" gosterdı y zamanda TurkAlman ış bırlığıyle Turkıye'de ortak savunma sanayıının kurulmasını onerdı Alman kaynaklarından sağla nan bılgılere gore, Federal Almanya Başbakanı, gerek askerı yardımın arttınlması, gerekse ortak savunma sanayıı konusun da "duşuneceklerini" bıldırdı Ikılı goruşmede ele alınan bır başka onemlı konuyu Almanya'da yurutulmekte olan Turkıye alevhındekı propagandalar oluşturdu Ozal, " A l m a n y a ' d a Turkiye aleyhine çeşitli aşın uçların surekli faaliyet gosterdiklerini ve Turkıve aleyhıne çeşitli faaliyetlerde bulunduklannı, bunlann Turk hukumetini rahatsız ettiginı ve dolavısıvla Alman hukumetınden bunlann denetım altına alınmasının zorunlu olduğunu" nca ettı Kohl, Almanya'da herhangı bır ulke aleyhınde gostenlere hukumet olarak karşı olduklannı, ancak Almanya'da herkesın gosterı özgurluğune sahıp bulunduğunu vurgulayarak, "Bunlan denetlemek ya da susturmak belkı soz konusu olmayabılır, ama hukumet olarak bız de sizin bu tur gosterilerden yıpranmanızı istemeyiz. Gosteıilenn bır olçude sınırlı tutulmasına alışabılinz" karşılığını verdı 45 dakıka kadar suren ıkılı goruşmeden sonra yemeğe geçıldı Çorba, somon balık ve dondurmanın yendığı öğle yemeğıne Devlet Bakanı Mesut Yılmaz ıle Turkıye'nın Bonn Buyukelçısı Oktay Işçen de katıldı Yemekte de, Turkıye ıle AET ılışkılen, TurkıyeAvrupa Konseyı ılışkılen, Anavatan Partısı'nın Avrupa'dakı muhafazakâr partılerle ışbırlığıne gıtmesı konulan ele alındı Nadir Nadi (Baştarafı 1. Sayfada) duğum içın dilekçevi imzaladım" dedı Ankara Sıkıyonetım Komutanlığı 1 Numaralı Askerı Mahkemesı'nde gorulen ve haklarında 3 ay ıle 1 yıl arasında hapıs cezası ıstenen 59 sanıklı dava nedenıyle îstanbul'da da sanıklann ıfadelerınm alınması suruyor Dun Ankara'dan yazılan talımat gereğı Hâkım Bınbaşı Tuncay Gokçe'nın odasında Başyazarımız Nadır Nadı ve Prof Tarık Zafer Tunaya'nın ıfadelerı alındı Başyazarımız Nadır Nadı daha once vermış olduğu savcılık ıfadesını kabul ettığını, dılekçeye memleket yaranna onerıler taşıdığı ıçın ımza attığını belırttı Daha sonra Nadır Nadı'nın savcılık ıfadesı okundu Nadı'nın okunan savcılık ıfadesınde şoyle dedığı belırtıldı "Dilekçeyi kimin kaleme aldığım bilmiyorum. Ancak 56 hukukçu tarafından kaleme alındığını bilivorum Dılekçenın ımzalanmasından once Km Nesin ve yanında Cumhurivet Gazetesi'nde çalışan bır kısım arkadaşlar bana geldıler ve hâlâ dava konusu edilen dilekçevi hazıriamak ıstedıklennı soyledüer. Ben de, 'ıçınde suç unsuru olmasın, buna dıkkat edın' diye gerekli ikazı yaptım.Diger arkadaşlar da buna katıldılar. Hatta yaptığımız konuşma esnasında bir arkadaşımız 'Bu dılekçe Turkıve'nın Avrupa Konseyı'ndekı durumu tartışılmadan verılmesın ve dolaylı da olsa Turkıye'nın dış ıtıbarı sarsılmasın' dedi. Dilekçeyi Cumhuriyet Gazetesı ıdarebanesinde diğer arkadaşlaria birlikte imzaladım. Bu dilekçeyi başkalanna ımzalattırmadım. Düekçede yer alan hususlara, altına ımza attığıma gore katılıyorum." Daha sonra ıfadesı alınan Prof Tarık Zafer Tunaya da, askerı savcıhkça daha önce alınan ıfadesını kabul ettı ve "Dilekçeyi, suç unsuru gormediğim ve memleket yaranna gorduğum ıçin imzaladım" dedı POLTITKA VE OTESI MEHMED KEMAL Anılar Zinciri Her yazarın kendıne gore gunluk notlartutması olur Muzaffer Buyrukcu'nun gunluk notları, Oktay Akbal'ın, Salah Bırsel'ın ve otekı yazarlann gunluk notlarına benzemıyor Son gunlerde Behzat Ay, "Emeklı Günlüğu', Naım Tıralı de "Bebek Gunluğu" dıyeceğımız notlar yayınlıyor Başka yazanlar da var yayınlamadıkları ıçın bılmıyoruz Buyrukcu'nun gunluk notlar. ıse yazılanlardan apayrı Yazının ustune gunu, ayı, yılı belırten bır tanh atıyor, başlık bu tarıh oluyor Ondan sonra başlıyor doşenmeye Bır kez kendının özel bır cevresı var, onlar yazının ıçıne doluşuyorlar Bellı yıllarda bellı kışılerçevresıolmuş Elımdekı 'Dıllennde Dunya' 1970 yılından alıyor bellı kesıtlerle 1974 yılına değın gıdıyor Bu yıllarda Arap Talat, Ibrahım Bahar, Cemal Süreya, Gunel Altıntaş, Edıp Cansever, Aydın Emeç, Cengız Tuncer her yazıda demırbaştır, boy gostenr Daha sonra sanat, edebıyat dunyasında kım varsa ya çağrışım yoluyla, ya da bır yerden gelerek yazının ıçıne gırerier îstanbul'da otururken Istanbul'dakı çevreyı, Ankara'ya göç edınce Ankaradakı yenı çevreyı dıle doladı Bunların da başında Remzı Inanç ve bır şaır arkadaşı gelır Şaırın kendıne ozgu kaprıslen vardır Ocakbaşı adını verdığı tezgâha dostlarını ısrarla çağırır bıraz kafayı bulduktan sonra da, nedense, kovmaya davranır Gene boyle kovmak ıstedığı bır arkadaşı ondan daha baskın çıkmış, "Arkadaş bın bır nca ıle benı çağıran sensın Ben de lutfen geldım Ancak şımdı kovsan da, sövsen de, senın sozunle gıtmem Canım ıstedığı zaman gıderım" demış Ne olsa şaır duygulu bır kışıdır, bu sozlerden sonra pek ustune varmamış, ış de tatlıya bağlanmış Geçende Muzaffer Buyrukçu Arıf Damar, Muammer Tuncer, ben buluştuk, kuytu bır koşede demlenelım ıstedık Yanımızda Muzaffer Buyrukçu olunca, onun gunluk notlar tuttuğu da bılınınce çoğu kışı tedırgın oluyor Arıf Damar, daha oturmadan dedı kı 'Bakın arkadaşlar hen\esın rahat olmasını istiyorum Muzaffer gunluk notları arasına alacak dıye cıddı cıddı konuşmak yok Herkes rahat, dıledığı gıbı sankı yanımızda not alacak Muzaffer yokmuş gıbı oturacaksak ben vanm Oyle olmayacaksa şımdıden ayrılalım ' Haklıydı, soz verdık Bıldığımızce rahat rahat demlendık, ama bıraz fazla kaçırmışız Ertesı gun Buyrukçu telefon ettı "Yahu,' dedım "Bıraz fazla kaçırmamış mıyız">" 'Oyle ama ben çok memnun oldum, çok hoşuma gıttı Arada bır yapalım " "Yazdın mı bır şeyler' "Vallahı hepsını gunluk notlara geçırdım Arıf ıstedığı kadar söylesın, bu, benım huyum" Gordunüz mu, bız notların ıçıne gırmeyelım dıye çaba gosterırken, her halımızle notluk olmuşuz 19701974 notları daha yenı kıtap olurken, 1985'ın notları kım bılır ne zaman bır kıtapta toplanır'' Istanbul'a yenı goç ettığım yıllarda ıdı, 1971'lerde fılan Rahmetlı Cengız Tuncer'ın Aydın Emeç'le ortak olduğu (E Yayınlarının) yönetım yennde Muzaffer Buyrukçu'ya raslamıştım Şurdan burdan, dereden tepeden konuşmuştuk Şımdı yenı yayınlanan "Dıllennde Dunya" adlı kıtaba bakıyorum konuşmamızın notları alınmış Konu daha çok sınema ustune ıdı Okudukça anımsıyorum Ama gene okudukça goruyorum kı, benım bılmedığım konularda da benı konuşturmuş Sınema ustune bılgıç bır adam çıkıyor ortaya O adam ben değılım gıbı gelıyor bana Eğer bana mal edilen bır oyku ıse ne alâ Oykunun ıçıne her şey gırer Oyku değıl de otantık notlarsa benım demedıklerımı de bana dedırtmek bıraz tuhaf kaçmaz m ı ' Bilmiyorum belkı de boyle seyler konuşmuşuzdur, unutmuşum Öncelerı bılıyordum da konuşup dışa vurduktan sonra mı unutmuşum' Bende olur, bır şeyı yazmadan once anlatırsam çok canlı ayrıntılarına değın bılırım Yazarsam bır sure gecınce o anılan unuturum Buyrukçu'nunkıler ondan mı 7 Bır şey dıyemeyeceğım Otekı yazılanlarla oturup bır konuşmalı Anılar guzel şeydır Yazılsa da, unutulsa da andıkça ınsanın hoşuna gıdıyor Başbakan Türk pavyonunu açtı, eşi podyuma çıktı HANNOVER, (Cumhurivet) Turkıye'nın "kardeş ulke" olarak katıldığı Lluslararası Hannover Sanayi Fuarı'ndakı Turk Pavyonu, Başbakan Turgut Oıal tarafından dun torenle açıldı Öte yandan, açılış dolayısıyla duzenlenen Turk gıysılerı defılesınde Özal'ın eşı Semra Ozal'ın podyuma çıkarak bır guden tayyöru sergılemesı de ılgıy le karşılandı 128 Turk fırmasının katıldığı fuardakı Turk pavvonunun açılış torenınde aralarında Federal Almanya Ekonomı Bakanı Martin Bangemann ıle Federal Alman Hukumetı Yabancılar Sorumlusu Lisolette Funcke, Aşağı Saksonya Eyaletı Ekonomı ve Ulaştırma Bakanı Breuel'ın de yer aldığı çok sayıda konuk katıldı Ozal, açılış konuşmasında Türkıye'nın bu yıl Hannover Fuarı'na "kardeş ulke" sıfatıvla katılmasından buyuk memnunluk duyduğunu ıfade ettı Federal Almanya'dan Avrupa'dakı en yakın dostumuz bıçımınde söz eden Özal, daha sonra duzenledığı basın toplantısında da 1983 genel seçımlerınden sonra Turkıye'nın yenı bır sıyası ıstıkrar ve ekonomık gelışme donemıne gırdığmı belırttı Hannover Fuan'nda Turkıye'nın "kardeş ulke" ılan edılmesı nedenıyle bır dızı konferans ve defile duzenlendı Dun Intercontınental Otelı'nde duzenlenen defilede çeşıtlı Turk gıysılen sergılendı Defılenın sonunda özal'ın eşı Semra Ozal da manken olarak podvuma çıktı Gösterıye katılan mankenler bır ara Semra Özal'ı podyuma çağırdılar Uzerınde bej guderı bır tavyörle podyuma çıkan Semra Özal, mankenlerle bırlıkte bır tur attı ve uzerındekı tayyöru sergıledı Defilede bulunan Turk ve yabancı konuklar, Semra Ozal'ın bu gösterısını alkışlarla karşıladı Yann Munıh'te Odalar Bırlığı Şubesı'nı açacak olan Ozal, cumartesı günu Türkıye'ye dönecek Köprüde büyük yarış (Baştarafı 1. Sayfada) na kapalı olarak surdurulen ıhalede firmaların getırdıklerı kredılerle ılgılı açıklama yapılmadığı öğrenılırken Turk şırketı Entes'ın ıçınde bulunduğu ve Koopers (ABD), Marubenı (Japonya), Luıse Berger (ABD), Raul N Howard Corello Tee'den (ABD) oluşan konsorsıyum zarfında eksık evrak bulunduğu gerekçesıyle bu grup ıhale dışı bırakıldı Bunun yanı sıra Phılıpp Hozman A G (F Almanya), Parsons Bnnckerhoff'un (ABD) oluşturduğu konsorsıyum ıse teklıf yenne "teşekkur mektubu" verdı Bılındığı gıbı grupta yer alan ABD'nın Parsons Brınckerhoff fırmasının lıderlığındekı konsorsıyum, "tstanbul tup tunel metro projesi"nın fizıbıhte çahşmalan ıçın acılen ıhaleyı ustlenmıştı Bu arada, yapılan sıralamada ENKA'nın basını çektığı grup ıkıncı sırada yer alıyor ENKA'nın bır alternatıf önerı de verdığı behrtılıyor ENKA'nın teklıf ettığı bedel 676 mılyon 424 bın 437 dolar. Dığerlerı de sırasıyla şoyle Doğuş Grubu 929 mılyon 499 bın 277 dolar, Kutlutaş 1 mılyar 55 mılyon 360 bın 875 dolar, Bahattın Goren (sadece Trakya Otoyolu ıçın) 141 mılyon 109 bın 798 dolar, Yuksel lnşaat (kopru harıç dığerlerı ıçın) 637 mılyon 39 bın 48 dolar ve Tekfen (kopru harıç dığerlerı ıçın) 432 mılyon 374 bın 237 dolar Teklıf veren gruplar ıçınde şu yabancı şırketler bulunuyor Sezaı Turkeş Fevzi Akkaya: Isı (Japon), Mıtsubıshı (Japon), Nıppon (Japon), Impregıle (Italyan) Kutlutaş: Dyckerhoff Wıdman (B Almanya), Hıtachı (Japon), Nıssho (Japon), Koge Far (Italyan) Yuksel lnşaat Gunş İnşaat: Wayys und Freytag (Batı Alman), Kuma GaıGumı (Japon), Tekfen: Lesca Farsura (Italyan), Doguş Grubu: Costaın Cıvıl Engıneerıng (Ing ), Kavvada (Japon), Kavvasakı (Japon), Bılfinger (Alman), Mıtsuı (Japon), Rocchı (Italyan), Nuova (îtalyan), Perr (Alman), Stuag (Alman) ENKA: Cleveland Brıdge (Ing ), Strabag (Alman), Bochtel (ABD), Bahattin Goren: Tek bır ke sım ıçın kendı başına ıhaleye kattldı Karayollan Genel Muduru Atalay Coşkunoğlu, firmaların bu aşamadakı teklıflerının ıhalenın sonuçlandığı anlamına gelmedığını belırterek, "Tamamı dış finansmanla ınşa edilecek kopru çevre yolları ve otoyollar içın sağlanan kredinin vadesıne gore oluşacak faiz yuku bu rakamlann ustune bınecek, malıyetı ortaya çıkaracaktır" bıçımınde konuştu Coşkunoğlu, ıhalenın her dört kesımı ıçın talıp olanların teklıflerının öncelıkle mceleneceğını de hatırlattı Avcı, \azar9a kızdı Cındoruk, Edırne'de yaptıkları konuşmadan sonra Mehmet Yazar'ın konuşmasını beklemeden Süvan ıle hareket ederek Kırklarelı'ne gıttıler Mehmet Yazar ıse Edırne'dekı konuşmasını tamamladıktan sonra Istanbul'dan boş olarak kendısını takıp eden "Kuheylan"a bınerek Kınklarelı'ne geldı Kırklarelı'nde Cındor uk konuşurken salona gırdı ve delegelerce alkışlarla karşılandı Yıldırım Avcı, Kırklarelı'nde yaptığı konuşmada, "tktidara dogru gidıvoruz. AN \P, HP ve MDP parçalanmanın eşıgıne gelnuşlerdır. Esasen HP ıle MDP •*çim sistemindeki baraj nedenıyle gelecekte Mechse gıremeveceklerdır. Bu tabanı kavbetmışlerdır. Turkıye ıkı partılı sisteme dogru gitmektedır Sagıtoplavacak olan DV P iktıdar olacaktır. Çunku AN \P'ın ışlen berbat etmede alternatifi yoktur. Biz bu iktıdarın bozduğu, berbat ettiği işlerın aitematıfıviz" dedı Cındoruk konuşurken ekıbı ıle salona gıren Mehmet Yazar, konuşmasında ezelı bır hak davasına hızmet ıçın çıktığını, "Kendisine nerede gorev verilirse yapmaya hazır olduğunu" soyledı Yazar, "Ulkemiz buyuk bir ekonomik sıkıntı ıçınde bulunuyor. Bunun nedeni mıllet degildir. Bugun ulkenın Japonya, Kore gıbı kalkındığını sovleyenler, memleketın ımkânlarını şirketlere peşkeş çekıyorlar. Buyuk ekonomik potansiyelı gormeden birtakım ımkânlar ısraf ediüyor. Çare bır erken seçımdir ve DYP'nın ıktidar olmasıdır" dedı DYP'nın ıl başkanlıklarına Edırne'de Naci Uner, Kırklarelı'nde Ilhan Dınçsov, Tekırdağ' da Mehmet Ozkan seçıldıler OLAYLARIN ARDEVDAKI GERÇEK (Baştarafı 1. Sayfada) zordur Eğer halk talıh oyunlarına ıtılıyorsa, bu durumdan ya rarlanmak ısteyen gazeteler elbet çıkacaktır Hem bu yöntemle okur kıtlesının genışletılmesı de olası görunuyorsa ne denebılır7 Ne var kı, Turk basını açısından durum ıç açıcı değıldır Kımı gazeteler duzenledıklerı talıh oyunları, pıyango ve pazarlama yöntemlerıyle bır kalemde onbınlerce yenı okuru kendılerme çekebılıyorlar Ama bu artış sureklı olamıyor Turkıye nufusunun artış hızı hesaba katılırsa butun çabalara karşın basmın genel tıraj kaybından kurtulamadığı ızlemyor Yapılan hesaplara ve soruşturmalara göre, talıh oyunlanna ve pazarlama propagandasına donuk gazeteler arasında donen ıkı yuzbınlık "yuzer gezer okur kitlesi" bulunmaktadır Bunlar gazeteyı haberya dafikır yonunden değerlendırmeden seçıyorlar "Koşeyt donmek"ıçın bır olanak sayıyorlar Hangı gazete lotarya duzenlerse, oraya doğru bır okur akımı başlıyor Basınımızın ıçınde yaşadığı bunalımı bu yontemlerle atlatmasının çok guç olduğu anlaşılmaktadır Ayrıca bazı gazetelerın kımı bankalara \eya pazarlama şırketlerıne bağlanmaları, basının ozgurluğu, ışlevı ve ağırlığı açısından kaygı verıcı sınırlara ulaşmıştır Batı dunyasında dorduncu kuvvet dıye anılan basmın gucu, çoğu zaman gazetelerın tırajları açısından değerlendırılmez Amerıka'dan Isveç'e kadar tıraj ayrı bır olaydır. Gazetelerın kamuoyunu btlgılendırmelen, yönlendırmelen ve sıyasal ıktıdarları eleştırmede gosterdıklerı yetkınlık ayrı bır olaydır Turk basını kendı ıçınde ozeleştırı ve toparlanma surecıne gırmek zorundadır Çunku tıraj yanşmda şans oyunlan ve pazarlama yontemlerı, basmın temel görevlerını ıkıncı plana ıtecek boyutlara ulaşmak uzeredır Bu kaygımızı rahatlıkla dıle getırebılecek durumdayız. Çunku bu yarışın dışmda bulunmaktayız* • * • tstanbul Gırış Gumruk Mudurluğu'nun 15 10 1984 tanh ve 046048 sayılı gumruk makbuzunu kaybettım Geçersızdır SÜLEYMAN SA YCIN (Baştarafı 1. Sayfada) " S ü v a n " adlı seçım otobusu ıle gıderken ayrı bır otobusle Edırne'ye gıtmeyı planlayan Mehmet Yazar'ı lstanbul ll Başkanı Yaşar Keçeh, Suvan'ye aldı Geceyı Tekırdağ'da geçıren Yıldırım (Baştarafı 1. Sayfada) Avcı, ÇorluLuleburgaz arasıntaşımıyorlar Olaylara farklı açıdan bakıyorlar Hatta Turkıye da "Suvan"ye bmdı Ava otoaleyhıne Almanya'da duzenle buste bır süre Nazlı Ilıcak ıle gönen gosterılere karşı özal'ın ruştukten sonra "misafiriere duyduğu rahatsızltğa katılmak merhaba diyeyim" dıyerek Yala bırlıkte, değışık bır tavır alı zar'ın yanına geldı, daha sonra da Husamettm Cındoruk ıle bıryorlar Resmı göruşmede özal, lıkte oturdu Edırne ll Kongresı Serhat SıBonn'da umduğunu bulamadı Buna karşı bız Hannover Fua neması'nın yazlık bölumunde yapıldı Genel Başkan Yıldırım rı'nda umduğumuzu bulduk Turkıye ıçın henuz duşlenmesı Avcı, Mehmet Yazar'ın tutumubıle guç olan teknolojık urunle na karşı sert çıkışını yaptıktan rınyanısıra, Turk pavyonunda sonra kongredekı konuşmasında kı "sanayi urunleri"nı görunce, DYP'nın nasıl kurulduğunu anumduğumuzu bulduk Davul lattı ve daha sonra hukumetı zurnayla oyun havaları ıle açtı eleştırdı.Ozdağlar ve Ankanolay ğımız Turk pavyonunda, çanak ları ıle alternatıfın hukumetın ların çömleklerın, bakır tellerın, duşmesı olduğunu söyledı ve ii kabloların, boruların sanayi ANAP'tan Edırne mılletvekılı ürunu" olarak sergılendığını gö seçılen, ancak daha sonra ıstıfa runce umduğumuzu bulduk Sa eden Türkân Ankan ıçın "basnayı sergısının ve uninlerının bı kılara boyun egmeyen (ek erkek 7 ze gore anlamı nedır Yaşanmış hanımmış" dedı bır olayı aktarmam sanırız bu Husamettm Cındoruk, Edırne konuda yeterlı olacakkongresınde yaptığı konuşmada Bır Turk ışadamt, Hannover "Her kispet giyen başpehlıvande fuarın açılacağım ve sanayi lığa soyunamaz, 14 mayıs buyuk urunlen sergıleneceğtnı duyunca, kongremizde demokrası butun hemen ılgılı yerlere başvurmuş ve kurallan ile işley ecektir, herkes "Ben dudüklu tenceremi sergile gucu nıspetinde partının gorev mek istiyorum" demış Elektro mevkılenne hur ve eşit seçimmanyetık trenlenn, elektro le gelecektir" dedı teknığın en son bulgularınm yer DYP Genel Başkan adayı Hualdığı bırfuara, duduklu tence samettin Cındoruk, ekonomık re ıle katılmak ne şırın olurdu de ve polıtık goruşlerını açıkladığı ğıl mı7 konuşmasında, Bulgarıstan'da Kısaca, "Aydınlar Dilekçesi" soydaşlanmıza yapılan baskılaolarak bılınen bu dılekçeye yurt rı da kınadı Doğru Yol'un dedışından ımza atanlardan bırı de mokratık sağ olarak rejımı saHannover'tn Beledıye Başkanı vunduğunu belırten Cındoruk, Özal ıle Hannover'ın sosyal de "Demokrasının \e insan haklamokrat Beledıye Başkanı dun bır rının gercek savunucuları bızlegöruşme yaptılar Çeşıtlı konu nz. Turkive'de gorev solculann ların yanı sıra, "demokrasi ve in ımüyazında olamaz" dedı san haklan " sohbetın ana konuDaha sonra Genel Başkan Ydsunu oluşturdu Dun oğleden sonra Başbakan dınm Avcı ıle Cındonık kongreÖzal, Hannover Beledıye Başka den aynlarak Kırklareh kongrenı ıle sohbet ederken, Semra sıne katıldılar. Cındoruk ve Avcı'nın bu tuOzal'ın kendı adına duzenlenen defılede podyuma çıkması haylı tumları Yazar ve ekıbı üzennde ılgınç karşılandı Son derece şaşkınlık yarattı Yazar'a yakınrenklı, son moda Turk gıysı lığı ıle bılınen Şevket Dogan'ın lerının sergılendığı defıle btze go çevresındekılere Cındoruk'un re, Hannover'dekı Turk pavyo Demokratık Partı'dekı çalışmaları ıle ılgıh bazı sozler sarfettınundan daha çok ılgı çekıyordu ğı duyuldu Cmdoruk'tan sonra Ama en buyuk ılgıyı kuşkusuz kursuye Mehmet Dulger çıktı Idil Bıret gordu Pıyanosunun Dulger'den sonra da söz Yazar'a tuşları, Turklerın uluslararası verıldı Yazar, makam ve mevalanda duyduklan onura dun bır kı beklemeden DYP'ye gırdığıyenısını daha kattı. Davul zur nı tekrarladı Partı ıçınde bırlık nayla başlayan gun, Idıl Bıret' ve beraberlık çağrısını yaparken ın konserıyle noktalandı ötekı partılerı, mıllıyetçı ve ma• "İA Ocak 1984 tanhınde Istan nevıyatçıları DYP'ye katılmaya çağırdı bul Trafık Şubesı'nden aldığım 609543 nolu amatör ehhyetımı KIRKLARELİ KONGRESİ kaybettım. Hukumsuzdur Yıldırım Avcı ile Husamettm TANSEL ÖZENBA Y YL I D ĞN A CH O A HANNOVEfflden Libya'ya bir (Baştarafı 1. Sayfada) dafı'nın ayrılıkçı unsurlara destek veren son açıklamasının ılk olmadığına dıkkat çekılıvor Kaddafı'nın benzer doğrultuda kı bır konuşması ılk olarak 1981 vılında "Le Monde" gazetesın de çıkmış, Lıbya lıderı geçen yıl da bır konuşmasında Osmanlı Imparatorluğu "Lıbva topraklarını Italya'ya devrettıgı gerekçesivle Turkiye'nin tazmınat odemesini" ıstemıştı Kaddafı, son olarak geçen ocak ayında Lıbya'da çadırında kabul ettığı bır Turk gazetecısıne ayrılıkçı unsurları destekledıklerını bıldırmış. bu açıklama Turk kamuoyunda Kaddafı've donuk eleştırel bır havanın doğmasına kaynaklık etmıştı Dışı^lerı Bakan lığı, Kaddafı'nın bu açıklamaları karşısmda her seferınde dıplomatık kanallardan Lıbya nezdınde uvarılarda bulunmuştu EVET/HAYIR OKT4Y AKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) ğışmez Demokrası, hoşgoru, karşılıklı sevgı, karşı goruşlere saygı, boyle şeyler ancak gerçek anlamda özgur toplumlarda olur Zorla, yasa gucuyle ne demokrası kurulur, ne de demokrasıye benzer bır sıyasa ızlenır' Hepsı bır aldatmaca, vakıt geçırme oyunudur yalnız ANAP Kongresı'nde duvarlara yazmışlar, Başbakan da soylüyor, 'muhafazakâr, mıllıyetçı ve sosyal adaletçf bır göruşün sahıplerı olduklannı hareketçıler, selametçıler, adaletçıler Bu sozcukler sıze bır şeyler anlatır Eskı gunlenn uç 'sağcı' partısını Hepsı bırleşmış ANAP'ta, bır karma oluşmuş Iktıdarda bulunmanın sağladığı olanaklar şımdılık bu uç egılımı kı bu eğılımler her zaman belırlı çıkarlar önunde bır surelığıne bır araya gelebılmışlerdır yan yana tutuyor Ama yarınkı bır seçımde ANAP azınlıkta kaldı mı, ara da bul bu uç eğılımı? Hepsı kendı cephesıne koşmuştur, Sayın Ozal orta yerde kala kal1 mıştır O da aklını kullanıp bu uç eğılımden bırının yanında yer alırsa, o başka' ANAP Kongresı'nı ızleyen arkadaşların yazdıklarını okudum, "demokrası" sozcuğu Başbakan'ın konuşmasının ancak bır yennde geçıyormuşi Ne anayasa, ne rejım, ne hak ve ozgurluk 1 . Sozcuk olarak bıle yok boyle şeyler' Varsa yoksa sola çatmak, boksorlerın zafer ışaretını yapmak, birtakım holdınglere dayanarak ayakta kalmanın yolunu aramaki Sayın Özal da 'Işımıze bakalım' demıyor m u ' Işı nedır' 'Bız kavgaya taraf değılız' dıyerek kongreyı ızleyen gazetecılerın yanı kamuoyunun temsılcılennın dayak yemesını ızlemek m ı ' Sayın Inonu çok haklıdır Erken bır seçım gundeme gelmıştır 6 Kasım 1983te meydanı boş bulan BayOzal'ın Anavatan'ı kolay yoldan ıktıdan elde etmıştır Karşısındakı partılerın ne denlı yapay, temelsız oldukları açıkça bellıydı Buna karşın, yıne de çaresız seçmenden onemlı oy alabıldıler Şımdı demokratık kurallara uygun yenı bır seçım yapılırsa, halkın özlemlerını yansıtan partılerın kışılerın hıçbır engellemeyle karşılaşmadan katılacakları boyle bır sınavda, bakalım ANAP ne yapacak' Selametçıler, hareketçıler adaletçılerın karması ANAP eskı gucunü koruyabılecek m ı ' SODEP'ın, DYP'nın, otekı kurulmuş ve kurulacak partılerın zorlaması onünde uç eğılımın çatıştığı ANAP'ın durumu 6 Kasım 1983'tekınden çok farklı olmayacak mı' ANAP Kongresı ustune yazılan yazılar, Özal partısının butun govde gosterılerıne karşın, oluşmuş, butunleşmış bır sıyasal topluluk olmadığını gosterıyor Bır tek adamın partısı bu 1 . Ama boyle bır tek adam'a dayanan, yalnızca belırlı çevrelerın desteğınden guç alan partılerın kısa zamanda dağıldıklarını daha once de gormedık m ı ' Gazetecı dövmeler, muhalefet ılçe başkanlarının öldürulme olaylarının başlaması, aşırı eğılımlere bağlı kışı ve çevrelerın ıktıdan bır kez daha paylaşma çabaları, hepsı hepsı, demokrasının kurulması, yerleşmesı açısından hıç de umut verıcı, ıç açıcı şeyler değıldır Donup dolaşıp aynı yere gelmek bızlerın acı yazgısı m ı ' Bu kısır donguden kurtulmak ancak bılınçlı halkımızın demokrasıye ınanması, bağlanması sonucunda gerçekleşecek Başka yolu da zaten yok SINIRLI SORUMLU GAZETE MUHABİRLERİ İSÇİ YAPI KOOPERATİFINDEN Sıcıl No 9907644917 Kooperatıfimızın 13 4 1985 gunu yapılması gereken olağan genel kurul toplantıa çoğunluk sağlanamadığından 11 mayıs cumartesı gunü saat 11 OO'de kooperatıfimızın merkezı olan gazete muhabırlerı Sıtesı E Blok Zemın Kat Ulusyolu Etıler adresınde yapılacaktır Aşağıda yazılı gundemm goruşüleceğı toplantıyı ortaklarımıza du vururuz YONETİM KURULU GÜNDEM 1 Yoklama, açılış ve genel kurul dıvam seçımı 2 Dıvan heyetıne genel kurul toplantı tuıanağını ımzalama yetkısı venlmesı 3 1984 yıh faaliyet raporunun okunması, muzakeresı, kabulu 4 31 12 1984 tarıhlı bılançonun okunması, muzakeresı, kabulu 5 1984 yıh denetçıler raporunun okunması, muzakeresı, kabülü 6 Yönetım kurulu ve murakıplann 1984 yıh faalıyetlennden dolayı ıbraları 7 3 asıl, 3 yedek yönetım kurulu üyesı ıle 2 asıl 2 yedek denetçı seçımı 8 Kooperatıfe borçlu ve alacaklı olan ortakların bu borç ve ala caklarının Gazete Muhabırlerı Sıtesı Kat Mahklen Kurulu bünyesındekı daıre hesaplarına ıntıkalı hakkında karar alınması 9 Dılekler ve kapanış (Baştarafı I Sayfada) nın 9 bın lırava kadar vukselebıleceğını ılerı surdu Bu tahmı nın gerçekleşmesı halınde, 80 lıralık lımondan sonra 100 lıralık lımon da manav tezgâhlannda boy gösterebılecek Cumhuriyet Ege Burosu'na konuyla ılgılı bır açıklama yapan Antalya Zıraat Odası Başkanı Celal Sonmez, "Uretkri, gırdilerdeki fiyat artışları karşısında ne gubre kullanıyor, ne de ılaç. Sonuçta, zaten dondan etkılenen limon agaçları bır de hastalıkla karşı karşıva kaldı " derken, Turkıye Narencıvecıler Bırlığı Yönetım Kurulu Başkanı Isa Oner, bu yılkı uretım duşukluğunun buyuk olçude don olayından kaynaklandığını belırttı Don olavı nedenıvle vıllık uretımın vuzde 2025'ını oluşturan şubatmart urununun gerçekleşmedığını kavdeden Isa Oner, onumuzdekı yılları da etkıleye cek kesın zararın, ancak 1,5 ay sonra yenı fılızler açtığında oğrenılebıleceğını soyledı Isa Oner, ıhracatın lımon fıyatlarının yukselmesınde etkısı bulunmadığını, tersıne, ıçerdekı fıvat yukselmesının ıhracatı olumsuz etkıleyeceğını belırttı Isa Oner, lımonun tonunun bugunku fıvatlarla 800900 dolara geldığını, Italva bundan çok daha ucuz fıvatlarla pıyasadayken Turkıye'nın tazla ıhracat şansı bulunmadığını so>ledı Oner, şu ana kadar hıçbır ıhracat bağlantısı vapılamadığını da kaydettı Liınonlar Zuhre ve Yalçın evlendıler. 18 4 1985 Fatıh BUHAR KAZAM Saaıte 3 5 ıon buhar kapası telı, su borulu veya kara ;,kov upı kazan aranıyor Tel 144 21 88 149 72 45 ORHAN TÜZÜN Levent, Guvercın Durağı, Gazetecıler Yapı Kooperatıfı C/3 Blok, Daıre 7 Saat 913 Tel 164 57 25 Randevu alınması nca olunur DIŞ TABİBİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear