22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İKTİDAR VE MUHALEFET Sahıbı l'umhuriyel Mjthujcılık ıc Cıa/elccılık Turk \ıuınım !jırkclı .ıdııı.ı Nadir Nadi. • Cieııel >a\ııı Mııdıırıı Ha^an temal, Muessesc MııJıırıı Kmine l >>aklıj;il, Ya/ı hlerı MııJuııı Okav (lOiHnsin. • U/ı I>lcrı Mudııı VardınKisr \hmel KoruKan. H.ıbcr Morkc/i Muduru: Nalvın Ba>er, S.ıyl.ı Du/cnı Noncımcnr Alı Acar. TA^VİM 18 Nisan 1984 lmsak:4 41 Guneş: 6.14 7ems//c//er.ANKARA: YaJçin Dogan, lZMtR: llikmet Çrtinkaya, ADANA: Mehmet Mercan, # Servıs Şeflerv lstanbul Haberlen: Reha Öz, Dış Haberler: Ergun Balcı, Ekonomi: Osman Ulagay, Kullür: Aydın Emeç, Magazin: Yalçın Pekşen, Spor Oamşmanı: Abdulkadir Yucdman, Düzeltme: Refik Durbaş, Araştırma: Ijahin Alpay, IşSendika: Şukran Ketenci Ikındi. 16.52 Akşam: 19.53 Yatsı: 21.19 Burolar. • Ankara: Konur Sokak No: 24/4 Yenışehır, Tel. 1X9X51253257. Idare 183335. • İzmir: Hali! Ziya Bulvan No: 65/3, Tel: 254709131230 • Adana: Atalurk Caddesı, T.H.K Işham Kal 2'13, Tel: 1455019731 • Basan le Yayan.( umhurijrl Matbaacılık ve Gazetecilık T A.Ş Turk OcağıCad 39'4I. Cağaloğlu, Isl PK: 246lsl Tel. 5209703 Telev 22246 Öğle: 13.08 Meclîste memııra umut günü AIVAP: Memurların sosyal ve mali haklarını iyileşîirme amacıyla Bakanlar Kurulu'na yetki veren tasarı komisyonda. H P : Bu konuda bir çerçeve yasasının Meclise sevkini isteyecek. MDP: Memurlarla ilgili yasa kapsamına emekli, dul ve yetimlerin de alınmasını isteyecek. BuANKARA (Cumhuriyet Hukümet alacağı yetki ile, 657 mik ve sosyal koşullanna uyumsa>ılı Devlet Memurları Yasası, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Yasası, Mulki Idare Amirliği Hizmetleri Tazminat Yasası, 2595 sayılı yasa, Hâkimler \e Savcılar Yasası, Yuksek Öğretim Personel Yasası, Uyuşmazlık Mahkemesi Yasası ile diğer yasalarda yer alan mali ve sosyal haklara ilışkin hukümlerde değişiklik yaparak memurlann mali ve sosyal haklarını yasa hukmünde kararnamelerle gunün koşullarına uygun hale getirecek. lu bir şekle donüşturmektir. Türkiye için fevkalade onemli olan böyle bir sistemi hukümelin yasa hükmunde kararnamelerle duzenlemeye gitmesi, konuyu hafife alma anlamını taşır. Hiikıimetin bu konuda en azından bir "çerçeve yasası"nı Meclise sunması ve konunun tum ayrıntılanyla yasama organında tartışılması lazımdır. Kısır bir katsayı sistemine ufak lefek düzenlemeler getirerek, memurun mali sorunlarını çozmek, kanımca mumkun değildir. Aynca, işe alma. tayin, nakil, terfi gibi alanlarda son derece kanşık ve tutarsız hale gelmiş olan sisleme bir yasa ile ciddi bir iyileştirme gelirmek gerekir. Yasa hükmunde kararnameler, kısmi ve palyatif düzenlemeler olmaya mahkum kalacaktır. Hatta muhtemelen bugunku sistemi daha da çarpıtmaya neden olabileceklir." MEVCLT MEVZUAT Komisvonun MDP'li uyesi Ahmet Sarp ise, "1980'den bu yana dar gelirli kesimde yiizde HEYKELLER VE BIZ rosu) Memurlann sosyal ve mali haklarını iyileştirme amacıyla Bakanlar Kurulu'na yasa hükmunde kararname çıkarma yetkisı tanıyan yasa tasansı bugün TBMM Butçe Komisyonu'nda gorüşülecek. Gerek iktidar partisi, gerekse muhalefet partileri komisyonda dar gelırlileri "ferahlatmak" ıçin adeta yarışacaklar. Bütçe Komisyonu'nun HP'li üyesi Tiilay Öney, "Yasa hükmünde kararname isteminin geri alınarak bu konuda bir çerçeve yasasının TBMM'ye sevkini" önerecek. MDP'li komisyon üyesi Ahmet Sarp da "lasan kapsamına, memur emekli, dul ve yetimlerinin alınmasını" isteyecek. "Memurlar ve diğer kamu görevlileri ile ilgili bazı yasalarda değişiklik yapılması hakkında yetki >asa tasansı," memurlann ve diğer kamu görevlilerinin calışmalannda etkinliğı arttırmak, sosyal ve mali haklannda gunün ekonomik koşullarına uygun iyileştirmeler yapmak amacını güdüyor. Küçük konuk akını Butçe Komisyonu'nun HP'lı üyesi Tulay Öney, tasarı hakkındaki görüşlerini açıklarken "Boyle bir sislemi yasa hukmunde kararnamelerle duzenlemeye gitmek konuyu hafife alma anlamını taşır." dedi. Türkiye'de yerleşik memur rejiminin gunun ekonomik ve sosyal koşullanna uymayan bir şekle geldiğini belırten Oney, sozlerini şöyle surdürdu: "Bugiin ele alınması gereken durum memur rejimlerini topluca dikkate alarak baştan sona birbiriyle tutarlı, gıinıin ekono BELÇİKALI ÇOCUKLARDAIV Diliniz galiba Arapça. Türkiye'de çok meyve yetiştiriliyor. Çikolatalarmız çok pahalı ama güzel. YALÇIN ÇAKIR 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle, dünyanın çeşitli ulkelerinden yurdumuza davet edilen çocuklar grupîar halinde gelmeye başladılar. önceki akşam Belçika'dan gelerek, Ankara transit uçağını kaçırdıklan için Yeşilkoy Havaalanı'na inen 23 kişilik oğrenci grubu bekleme salonunu bir anda kahkahaya boğdu. Blommart adlı öğretmenlerinin onderliğinde, ellerinde bebekleri ve oyuncaklanyla oyunlar oynayan çocuklardan birkaçına, Türkiye ve 23 Nisan konusunda sorduğumuz sorulara ilginç yanıtlar aldık. Dilimizin Arapça olduğunu, Ataturk'ün Turklerin Atası olduğunu ve çikolataıun çok pahalı olduğunu söyleyen öğrenciler, öteki sorulanmıza da şu yanıtları verdiler: Beatrica Blommart, "tlkokul son sınıfta okuyorum, Turkiye'yi pek tanımıyorum. Ataturk Turklerin Atası. Bu bayram da onun armaganı. Konuştuğunuz dil de sanıyorum Arapça" dedi. Zeki Müren programı hem beğenildi hem eleştirildi 50'ye varan bir fakirleşme muşahade edildiğini" belirterek tasarı kapsamına mutlaka memur emekli, dul ve yetimlerin de alınması gerektiğini bildirdi. Uygulanan ekonomik politikad,an en fazla dar ve sabit gelirlılenn etkilendiğini kaydeden Sarp. bu konuda Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada şunları sovledi: "1983 yılı için bu kesimin ücretlerinde yüzde 20 artış öngoruldu. Knflasyon oranının ise yuzde 40 olduğu Başbakan tarafından ifade edildi. 1984'te yüzde 25 ucrel artışı ongörüldu. Halbuki bu yıl enflasyonun yuzde 40'lardan aşağı duşeceğini sanmıyonım. Bu gerçeklerin tşığı altında bu kesimde bir ferahlama getirilmesini onereceğim. Bu konuya bugunlerde acilen tedbir getirilmcsini istiyorum." Mevcut Personel Yasası'nın çok değiştirildiğini, adeta tanınamaz hale geldiğini belirten Sarp, "Mevcut mevzuat çağın ve ihliyaçların gerisinde kalmıştır" dedi. Hukumet programında orta direğin ferahlatılacağı ıddialannın bulunduğuna dikkat çeken bir vatandaş "şey"diye Ahmet Sarp, bunun uygulama Seyhun Topuz'un 4. Levent'tekiheykelini da sozde kaldığını belirterek tanımlayabildi. Görünüme bakılırsa haksız da değil.. "program güzel, uygulama or <Fotoğraf: BEYSUN GÖKÇtN) ta direğin belini kıracak doğrulluda" biçimınde konu^tu. Fert başına milli gelirin azaldığını, 1984başında 1978 duzeyine gelindiğini anlatan Sarp, " 6 yılda yerimizde saymışız" dedi. Sarp sozlerini şoyle surdürdu: "Bu sürede gelir dağılımı da bozulmuştur. Bazı kesimler zenginleşmiş, dar ve sabit gelirliler fakirleşmiştir. Kimden alıp kime verilecek bu da açık değil. Ancak hemen mayıs ayında bu kesim ferahlatılmalıdır." var. O olabilir." Röportaj: Gösteıdığı doğrultuda gerçekYALÇIN PEKŞEN ten "park gibi bir şey" buluyoÇizgi ve fotoğraflar: ruz. Jkiuç cılız ağaç, avuç içi kaBEYSUN GÖKÇİN dar çımenlik... Toprak zeminde bir kaç banka sırası... Bunların ortasında da bir "şey" duruyor. 1973 yılının son aylarında lstanbul'un " s o n u " sayılan 4. Levent girişindeki kuçuk bir parka Guzel Sanatlar Akademisı heykel bolumu mezunu Seyhun Topuz'un "soyut kompozbyon" adını verdıği yapıtı konuldu. Cumhuriyetin 50. yılında Istanbul Valiliğınce kurulan "Cumhuriyetimizin 50. Yılını Kutlama Komitesi" kentin çeşitli yerlerine heykeller koyma kararı almış ve bu kararı uygulamıştı. Bu arada kentin "bir ucu" Yenikapı varsayılmış, " s o n u " tanımına da 4. Levent uygun gorulmüştu. Aradan geçen 10 yıl içinde neredeyse kentin gobeğinde kalan 4. Levent'te Beysun Gökçin'le birlikte Seyhun Topuz'un heykelini aramaya çıktık. 10 yıl önce büyük gurültüler koparan bu sanat yapıtları unutulup gitmişıi. Acaba hâlâ yerlerinde miydi? Halk heykeller konusunda ne duşünüyordu? 50. yılı kutlama komitesinin "halkın üç boyullu sanat eserlerine alışması" yolundaki amacı gerçekleşmiş miydi? Tam yerini bilemediğimiz heykeli ararken fazla bir soruşturma yapmamıza gerek kalmadı. Bu soruların bir çoğunun yanıtı kendiğilinden ortaya çıktı. 4. Levent'in hemen girişinde bulunan bir bankanın emniyet gorevlisi uniforması ile kapının önüne çıkrruş, hem emniyeti sağlıyor, hem de nisan güneşinin ılık sıcaklığından yararlanıyordu. Önce ona sorduk: Eczacı tanımlamasında son derece haklı... Seyhun Topuz'un "Soyut kompozisyonu"na bu haliyle "heykel" demek ıçın bin tanık gereklı. Dık durması gerekırken, yerde çamurlar içinde yatıyor. Ortasındaki boşluk çöp ve çamurla dolu... Hemen hemen her yerı paslanmış, bir çok yeri çürumüş ve açılmış. Cumhuriyetimizin 50. yıl anısına yapılmış bu heykel için yapılacak fazla bir şey yok. Bir iki fotoğrafını çekip avrılıyoruz yanından . 50. Yıl Heykelleri Sanatçının adı /. 2. 3. 4. 5. Yontunun adı {ve türü) Aluminyum komp. Dayanışma (beton) Soyul Komp. (beton) " "(bakırdemir) Ikimiz (beton) IMegatif fornt (hakır) Soyut Komp. (demirsaç) Soyut Komp. (demir) Çıplak (beton) Tavus (metal) Soyut Komp. taluminyum) Konulduğu yer Fmdıklı parkı Maçka parkı Yenikapı çıkışı Taksim parkı (Onanmda) Gümufsuvu parkı (Çalındı) Gumüşsuyu parkı 4. Levent girişi Gulhane parkı Harbiye HUton Oteli girişi (Kayıp) Harbiye Tiyatrosu önu Belediye önü Barbaros Bulvan girişi Arnavutköy Akıntı Burnu Tasltk parkı Bebek parkı Belediye yanı Karakoy (Yıldız Parkı) Tophane Karabaş parkı (Onarıldı) Füsun Onur Zuhtü Müridoğlu Haluk Tezonar Tamer Başoğlu :\amık Denizhan 6. Metin Haseki 7. Huseyin Anka Özkan 8. Seyhun Topuz 9. Kamil Sonad 10. Kuzgun Acar 11. Bihrat Mavitan 12. Zerrin Bolükbaşı Figur (beton) 13. Hakkı h'arayiğitoğlu Bahar (beton) 14. Mehmet L'yanık Birlik (beton) 15. Ferit Özftn 16. Yavuz Gorey 17. Ati Teoman Germantf 18. Nutrtt Suman 19. Gurdal Duyar Yağmur (metal) Soyut Komp. (bronz) Soyut Komp. (bakır) Mimar Sinan (beton) Guzel lstanbul (beton) 20. Muzaffer Ertoran tşçi (beton) Bir vatandaş, üç boyııthı sanat yapıtını şöyle tanımladı: Gumüşsuyuparkına konan"negatijform" heykeli kaidesinin üzerinde bir gün kalabildi. Büyük olasılıkla bir sanat meraklısı yakından incelemek üzere evinegötürmüştü. Park gibi şeyin içindeki şey halde park ve meydanlarında sanat eseri yoktur. Halkımızın uç boyutlu sanat eserleri ile ilişkisi kurulamamıştır" deniliyordu. Önce 50 heykel yapımı kararlaştırıldı. Fakat parasal nedenlerle bu sayı 20'ye indirildı. Alınan karar gereğince bellı başlı 20 heykelcımıze ısmarlanacak hevkellerin konusu "serbest" olacaktı. 1,5X2,5 m. boyutlarında metal, beton veya taştan yapjlacak heykellere 20'şer bin lira odenecek ve belediyece gosterilecek yerlere konulacaktı. biçim heykel, halk bir şey anlamıyor" yollu yayınları da fazla surmedı. Çoğunluğu hıçbir şeye benzetilemeyen heykeller için unlu sanatçılar meslekdaşlarını savundular "Sekil onemli değil. Önemli olan size verdigi duygud u r " yollu sanatsal gorüşlerle sorun kapanmış görundu. 4. Levent'tebiremniyetgörevlisine, "Acaba burada bir heykel var mı?" diye soruyoruz. "Valla" diyor, "heykeli bilmem ama Perili Köşk'ü soruyorsanız bir tane var." 23 NİSAN ONLARIN DA BA YRAMI Ankaradaki şenliklere bu yıl 14 ulkeden 389 çocuk katılıyor. Konuk çocuklardan Belçikalılar dun tstanbuVdaydı. (Fotoğraf: CUMHURİYET) Gyselinck Chirisıelle. "23 Nisan çocuklann bayramı, biz de gosteriler yapacağız. Türkiye hakkında fazla bilgim yok. Bildiklerimi soyleyeyim, çok meyva yetiştiriliyor, bazen Belçika'da Türk portakah yiyoruz. SSCB'ye komşusunuz. Ataturk Cumhurbaşkanınız. Türkiye'nin yarısı Asya'da, yarısı da Avrupa'da, nüfusu da kırk milyon. Bir de Türkiye'de bizim ulkeden daha çok koyun yetiştiriliyor. Çikolotalannız da çok pahalı, ama çok güzel" dedi. 14 ULKEDEN Şenliklere Türkiye dahil 14 ülke katılıyor. Bu ülkeler, Libya, ABD, Sovyetler Birliği, Mısır, Macaristan, Polonya, Avusturya, Belçika, Çekoslovakya, Bulgaristan, Yugoslavya, Finlandiya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. TRT'nin düzenlediği 6. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği Geleneksel Şenlik Yüruyuşü dün Ankara'da yapıldı. Kavakhdere Şili meydanında başlayan yurüyuşe katılan çocuklar Ataturk Bulvan yoluyla Sıhhiye'deki Zafer Anıt'ına kadar dans ve müzik gösterisi yaparak yürüdüler. Bu arada Ankara Belediyesi'nin düzenlediği 23 Nisan Çocuk Şenliği de dun başladı. Belediye finnlannın kiralanması tartışılıyor Haber Merkezi lstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın belediyeye ait iki ekmek fabrikasını Ekmek Işverenleri Sendikası'na kiralama önerisi işverenler tarafından olumlu karşılanıp ıncelenirken, lstanbul eski Belediye Başkanlan'ndan Aytekin Kotil bu fabrikalann kuruluş amacının fınncıların belediyeye zam isteminde bulunurken "Zam yapmazsanız ekmek çıkarmayız" tehdidini geçersiz kılmak olduğunu soyledi. Kotil, iki ekmek fabrikasının tam kapasite calışması durumunda gunde 800 bin dolayında ekmek üretebıleceğini ve bugüne dek daha kaliteli ve değişik tip ekmek üreterek fınncılarla rekabet ettığini bildirdi. Bu arada belediyeye ait iki ekmek fabrikasının fırın işverenlerine devredilmesi konusunu siyasete atıldığı için sendika yonetim kurulu uyeliğinden istifa eden ANAP lstanbul II Ikinci Başkanı ve fırın sahibi tbrahim Aydının gerçekleştirmeye çalıştığı oğrenildi. Fırın îşverenleri Sendikası Başkanı Ismail Hakkı Keçeli, Belediye Meclisi'nde 20 kadar fınncı üyenin de bulunduğunu belirterek İbrahim Aydın'ın bu konudaki faalıvetini doğruladı. tsmail Hakkı Keçeli, belediyeye ait iki ekmek fabrikasının işletmesinın kendilerine geçmesi durumunda Istanbulluların daha pahalı ekmek yemelerinin soz konusu olmavacağını, Istanbuldaki 900 dolayındaki fırın sayısının 400'e indirilerek dondurulması önerilerinın de "tekelleşme" anlamına gelmeyeceğini söyledı Keçeli, bugün için Istanbul'da Kotil: Belediye fınnları zam tehdidini önlemek içindi günde 4 milyon adet ekmek uretildiğini, bunun yuzde 1020'sinin tüketilmeden atıldığını belirterek, "Fırın sayısı dondurularak ekmek israfı önlenmelldir" dedi. Istanbul'da fmn işverenlerinin belediyenin ekmek fabrikalarını da işleterek "tekelleşme"ye gitmelerı durumunda 6 milyon nufuslu kentte "ekmek kân"nın büyuk boyutlara ulaşmast bekleniyor. Fınncıların belediyeden alacakları 5 liralık ek kârla yıllık ek gelirleri 7.2 milyar liraya ulaşabilecek. Dündar Kılıçhn Hollanda'yu 60 kilo eroin gönderdiği öne sürillüyvr Magazin Strvisi Pazartesı akşamı TV'de yayınlanan '"Hoş Sada " programında /.eki Muren'in tanılılması hem ilgıyle hem şaşkınlıkla karşılandı. Programı "çok bcgenenler"in yanı sıra eleşlirenler de oldu. Olumlu tepkiler, unlu sanalçının soyledığı şarkılar, ilginç davranış ve giysilerı noklasında toplanırken. eleştiriler bu programda TV yayın ılkelerinın çiğnendığı noktasında yoğunlaştı. "Bir muzik programında Zeki Muren'in böbrek taşlannın ve kalp damarlan krokisinin ne aradığını" soran bazı okuyucular, 45 dakıka boyunca unlu şarkıcının kendı ısteğı doğrultusunda reklamının >apıldığım ılerı surduler. Bu konuda programın yapımcısı Erşan Başbug ile konuştuk: Savın Ba$buğ, Zeki Muren'i lanılın "Hoş Sada" programı diğerlerinden epe> farkhydı. Bunun nedeni nedir? BAŞBUC Hoş Sada programlarında unlu bir bestekâra yarım saat ayrılıyor. Fakat Zeki Muren gibı bir sanatçıyı yarım saale sığdırmamn imkânı yoktu. Bu yuzden programın tamamını kendisine ayırdık. Tek fark budur Programın kurgusu da digerlerinden farklıydı. Programı siz mi vönettiniz. voksa Zeki Muren'in isledigi doğrultuda mı yapıldı? BAİjBlÛ Ben yönettim tabii. Ancak beraber oturduk, tartışuk. Sonuçta birlikte kararlaştırdık. Zeki Bev butün malzemeyi önumuze açtı. Hepsini çektik. Sonra ayıklayarak yayınladık. Diğer programlarda sunucunuı sorular sorardı. Bu keı bir vatandaş letefonla sorular sordu. Bu farklılığın nedeni nedir? Telefon eden kişi gerçekten rastgele bir valandaş mı>dı? BAŞBUĞ Hayır efendim mizansendi. Bizden bin ıdi. Gulgun Feyman'ın (sunucu) hamile oluşu ve Istanbul'a gelememesi bazı değişiklik ler yapmamıza yol açtı. Gazelecilerin sunılan da mizansen miydi? BAŞBUĞ Hayır onlar kendileri sordular. Ancak biz hepsıni yayınlamadık. Başka sorular vardı. Ikiye bolduk. Başka programlar da mı yapılacak bu konuda? BAŞBUC Bılmıyoruz. Elımızdekı malzemeden en az bir program daha çıkar. Sanat merakı (!) Yerleştirme ışlemi tamamlanır tamamlanmaz, kurulun aldığı kararda sozü edilen "halkımızın uç boyutlu sanat eserleriyle ilişkisinin kurulamadıgı" yolundakı sav da çurutulmuş oldu. Tersine halkımız uç boyutlu sanat eserlerıne buyuk bir ılgı gosteriyordu. Bunun en parlak orneği Gumüşsuyu parkına konulan 20 heykel Karar 1973 yılının ortalarında alındı. 1973 yılı sona ermeden heykellerin yerlerine konulması gerekıyordu. Kısacası ışin acelesi Heykel mi? Heykel ne? Acaba burada bir heykel var mı? Ne heykeli? "Soyut kompozisyonu" tanımlamak son derece zor geliyor. "Heykel işte diyoruz demirden bir sey." Emniyet gorevlisi uzun uzun düşünuyor. Sonra şunları soylüyor: "Valla heykeli bilemem ama Perili Köşk'ü soruyorsanız şurada bir tane var." Teşekkur edip yanından avrılıvoruz. Taksi durağındakı şoförlerden biri araba temiziiğıne girişmiş. Yanaşıyoruz, "Acaba burada bir heykel var mı?" Semti kanş karış bıldıği belli olan şoför elinı kafasına atıyor "Heykel... Heykel..." dıye belleğim yokluyor. "Maalesef abicim, diyor, sonunda Ben bilmiyorum, ^uradaki eczacıya sorsanız, o buranın eskisi. Bilirse o bilir." hc/acı kallasi olduğu anlaijilan kır saçlı kışı saygıyla karşılıyor bizi. "Burada bir heykel var mı?" sorusuna bir soruyla karşılık verıvor: Heykel mi? Heykel no? Hc>keli "heykel" sozcuğunden ba>ka turlu lanıınlayamıyoruz. "Heykel işte, demirden bir Nasıl bir şey? Istanbul'da heykel aramanın bu denli /or olacağı aklımızın ucundan gcçmi>or. Beysun "!jekilsiz bir şey..." diyor. Eczacının yüzunde kararsız bir ifade belıriyor: "Şurada. diyor park gibi bir şey var. Orada bir şey BN &ERÇBK yOL 6ÖSTERİCİ BİLİtADİK. ANKAR,\. (LBA) Sıkıyonetim tarafından silah lasıdığı gerekçesıyle gev'cn hat'ta lutuklanan Dundar Kılıç ile uyuşıurucu nıadde kaçakcılığından aranan Osman Cevahiroğlu'nun, Hollandd'va 60 kilo eroın gondcrdığı ıddıa edılıyor. Emnıvcı Genel Mudurluğu K.açakçılık Daıresı'nden alınan bilgıye göre, Dundar kılıı; ile O>manCevahıroğlıı 1982 şılında Hollanda'ya eroııı gondermckle vuclanı\orlar. Bu koıuıdakı dos\a \e delıllen vıkıvonetim komulanlığına uonderen Kaçakçılık Daıreii vctkılılorı Inlerpol'lei}birlığı sonucunda, 1982 yılında ele geven 250 milyon lira değerındekı 60 kıloeroının Dundar Kılıvve Osman Cevahıroğlu'nun ıcemnde bııluaduğu bir >ebeke tarafından Hollanda'ya L'oııdenldığını ıddıa edı>orlar. Dundar Kılıı, \e Şotöru halcn Sıkıyoneıim Asken Cezaevi'nde tutuklu bı:liintıvoı. Osmaıı Ce\ahiroğlu'nuıı ıc MiriüışııııJa olduğu one suruluyor. 50. >ıl lıeykelleri 10 \aşındii... 1973 vılında Cumhurıyctın 50. vılını "en gorkemli" bir şekilde kullamak için Istanbul Valilığince "C'umhuriyetimizin 50. yılını kutlama kurulu" oluşturuldu. Kurulun başkanlığını zamanın Tatbiki Guzel Sanatlar Okulu hocalarından Mustafa A>her yurutuvordu. Aslıer bir sanaıçı olaıak "kurulun İstanbul'a kalıcı anılar bırakmasını" onerdı. lstanbul'un kalabalığına bir şey ler anlatma gucu bakımından hevkeller olabilırdı bu anı. Sonuçta kuıuldakılcr goruşu benimsedılcr ve şu karaıı aldılar; "Istanbul'un dört bir yanındaki park, meydan ve yollara sanat eserleri konulacaktı." Kararı n gerekçesınde "İslanbul Turkiye'nin en büyuk kıiltur merkezi olduğu vardı. Ktanbul'da yaşavan ve devlet odulu almış 20 heykeltraş seçıldi. Beser bin lira avans verildi ve heykeller ısmarlandı. Sanatçılar gerçekten ellerıni çabuk tuttular. Şımdı so>ledıklerıne gore "20 gun ile 3 a> arasında" heykellerin bir çoğu tamamlandı. Gurdal Duyar'ın yaptığı "Guzel lstanbul" anıtı da 1974 yılının ilk aylarında lamamlandı. Bovlece Ktanbul "başından sonuna kadar" 20 heykele birden kavuşmuş oldu. \lrı av once alınan karar mevvelcııni vermişti. Belki de bu meyveleı metal, taş ve beiondan yjpıldıkları ıçın birçok Ntanbulluva gore "yenilir, yutulur" tuıden bulunmadı. Ama sanata ve sanaıçıya saygı nedenivle "eğrisi, dogrusu" uzerınde fazla durulmadı. Gazetelerin "bunlar ne Metin Haseki'nin "negatif form" adını taşıyan bakırdan yapılmış "Üç boyutlu" yapıtı oldu. Heykel kaidesinin üzerinde bir gun kalabildi. Ertesi gun yerinde yoktu. Buyuk bir olasılıkla bir sanat meraklısı tarafından daha >akından incelenmek uzere evine goturulmuştu. Başka bir söylenti de 70 kilo saf bakırdan yapılan heykelin çoktan tenceretava seklinde sofralarımıza geldiğişdi. Fakat asıl gurultu Gurdal Duyar'ın yaptığı ve Karakoy alanına konulan "Güzel lstanbul" adlı çıplak kadın hevkeli çevresınde koptu. Y \M\: İsttaııbul'ıın çirkin ö\ küsii
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear