Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/8 12 NtSAN 1984 ON YIL SONRA SILI NVR DOLAY POUTIKA VE OTESI MEHMED KEMAL En büyük sorun işsizlik İşçiler, gerçekten yiğitçe denebilecek bir kararla işsizlik sorununu kendi üzerlerine alıp, kendi çıkarları pahasına, bir ölçüde de olsa hafifletebileceklerini düşünüyorlar. Günde yedi saat çalışıp yedi saat üzerinden ücret alırlarsa, 1300 kişinin daha işe girebileceğini hesaplıyorlar. Ama yönetim kabuletmiyor önerilerini. Artık normal yöntemlerle ve insanca aylıklarla bir işe girme olanağı azahyor, işsizlik yapay olarak yükseliyor ve insanlar ilkin işsizlik programlarına yaZihp asgari ücretin de alîında bir gelirle verilen işi yapmak zorunda bırakılıyorlar. Sorun yalnızca endüstrinin çökmiiş, ekonominin batağa saplanmış olması değil. Şili'de halkın çılgınca bir tüketime itilmeleri gerekiyordu. Ulusal paranın dolar karşısında uzun süre yapay olarak 39 peso'da tutulması, gümrük duvarlarımn dünyadaki en düşük düzeye indirilmesi ileyabancı ülkeler en gereksiz mallarıyla Şili'yi istila etmeye başlamıştı. Bir mirasycdi hovardalığı içinde üretmeden harcıyordu ülke. "Şu bir kâgıt fabrikasıydı, şuradalri ise tekstil. Bu da oyleydi..." Concepcion'dan Tome kasabasına gidiyoruz sendikacı J. Ue. "Şu bir şeker fabrikasıydı..." diye surdürüyor açıklamalarını J. "Bu porselen fabrikasrydı.. Şuradaki cam..." Ama hep "idi", çünkü artık yok hiçbiri. Salt yıkıntılar görülüyor otuz kilometrelik yol boyunca. Rüzgâra ve yağmura bırakılmış, içleri boş, hayaleti andınr paslı demir yığınlan. Hayır, savaştan çıkmış bir ülkeyi gezmiyoruz. O duyguyu verse de yolumuz üzerindeki bırakılmışhğın, yalnızlığın, yıkımın izleri. "Şikago ÇocuklarT'nın Şilisi bu, Friedmann modelinin çökerttiği Şili ekonomisinin kalıntıları bu bacası tütmeyen, çarkları dönmeyen fabrikalar. Concepcion, Coronel, Penco, Tome... çası olmayan bir hortlak, başka bir yüzyıldan kalma sanki. Basık, kara suratlı, yüksekliği bir insan boyuna ancak varan birbirine yapışmış evcikler, ya da kuIübeler. On aile aynı tuvaleti kulIanıyor, dışardaİci bir çeşmede yıkanıyorlar. Kulübelerin dipleri çamur, içleri yarı çürümuş. Dağda bulunup da geçici olarak sığınılmış boş bir barınaktan daha iyi değil hiçbiri. Gecekondu bile denemeyecek bu korkunç barakalar maden işletmesinin işçilerine layık bulduğu lojmanlar. Evden çok eski zaman kölelerinin koyulduğu koğuşları andınyor. Ve işçi emekli olur, ölür ya da işden çıkarılırsa, 'ev" de elinden alınıyor. Tüm kasaba bu koğuşlardan oluşmuş. Bir hapishane gibi. Ve her şey 1971'de Allende tarafından devletleştirilen madenin o tarihe kadarki sahibi Matias Cousino'nun adını taşıyor, Matias Cousino okulu, Cousino sineması, Cousino alanı, Cousino itfaiyesi, hatta kilise için bile aziz Matias'ın adı uygun görülmüş: San Matias kilisesi! Nasıl olup da kasabanın adı Lota olarak kalmış diye soruyor insan. Ölüm kol geziyor Ailede en büyüğümüz hanımın teyzesi idi. Ağır hasta olduğu haberi gelir gelmez, hanımı hemen Ankara'ya yolcu ettik. Giderken dedi ki, "Benim artık Ankara ile hiç bir ilgim olmayacak. Eğer teyzemi yitirirsem bir daha gitmem" "Allah korusun, hele sen bir git, iyi haberlerie dön" diye teselli buluyorduk. Hanım gitti. Akşamına televizyonda haberleri dinliyorum, Selahattin'in, Sevgi'nin, Ali'nin, Okan Okan'ın Sarayburnu'ndaki kazada ölüm haberleri yeriliyordu, donup kaldım. Daha düne kadar güieç yüzüyle ıkisine de takılırdım. Sabahleyin gazetede boy boy resimter... Fatih'ten kaldıracaklar. Traş oluyorum, biraz sonra giyineceğim. Cenazeye gideceğim. Telefon çaldı. Ankara'dan anyorlar: Bizim teyze sabahieyin siztere ömür... Dondum kaldım. Ne yapacağım? Bizim çocuklara haber vereyim istedim. Büyük kızın üstünde çok hakkı vardır. Haber verdik, ağlamaklı oldu. Kardeşini arayacak, hep birlikte belki Ankara'ya gıdeceğiz. Bu telaş içinde iken, Selahattin'in cezane töreninı kaçırdım. Evdeyim, telefon bekliyorum. Fatıh'e nasıl gider, dönerim. Çaresiz üzülerek bekledim. Sağa sola telefon, eşe dosta haber. Ölüm, çevremızde durmadan dönüyor. Bu yıl içinde kimleri yitirmedik! Eş dost habersiz gidiyor. Daha birkaç gün önce şair İihami Bekir gitmedı mi? Gencecik gazeteciier... Trafik kazalarının çok korkunç olduğunu bilıyorum, görüyorum. Bedava yaşıyoruz. Geçtiğimiz yazdaydı, Ankara yokuşundan aşağı doğru iniyordum. Aşağıdan da llhan Berk çıkıyordu. Köşede konuşmaya başladık. Daha birkaç kelime söyledik, söylemedik, yukardan aşağı hışımla bir araba ınmeye başladı. Ben İlhan'ı kolundan çekerek, iki araba aralığına sıkıştırdım. Hışımla gelen araba birkaç arabaya tosladıktan sonra, eski Akşam sokağının koşesinde duvara çarpıp durdu. İçindeki sürücü ölmüş müydü, bayılmış mıydı... Donmuş yatıyordu. İlhan Berk'le korkunç bır dehşete kapıldık. Birbirimizin yüzüne bakıyorduk. Hemen ayrıldık. Geçenlerde Bodrum'dan yazdığı bir mektupta İlhan, Neydi o kaza?" diye soruyordu. Diyeceğim böyle. Kazalar kaşla gözün arası... Sarayburnu'nda gelirken karşısına bir otobüs çıksın, azrail gibi gelip biçsin, geçsin... Olur şey değil... Halk otobüsü imiş... Frenı tutmaz, lastikleri kabak, ne idüğü belirsiz arabaları salıyorlar sokağa, halk otobüsü diyorlar. Kimi kandırıyorlar. Trafik polislerinin de bir cakası var. Durdururlar, kâğıtlara bakarlar. Lastiğe, tekere, ışığa baktıkları yoktur. Ne oluyor efendim?.. Trafik kontrol! Bu trafik kontrol değil, cakalı gönül eğlendirme... Batı'da lastiği azıcık kabak bir arabanın ortalıkta dolaşması olur mu? Selahattin gitti, eşi gitti, Ali gitti, bir polis memuru gitti... İlgililer ne diyorlar?.. "Bundan ders alacağız..." Ne dersi be, bundan sınıfta kaldığınız belli değil mi? Dersler çoktan bitti, smaviar başladı. Bereket bizim teyze trafikten değil, vaşlıydı, ihtiyarlıktan gitti. Ölüm yaşlı için de, genç içinde çok sarsıcı oluyor. Düne kadar elini tuttuğunuz, iki çift söz ettiğinız, yaşadığım bıldiğiniz insanların artık aramızda olmadığını, soluk almadığını, kara toprağa gömüldüğünü görmek acı geliyor. Acı geliyor ama, nideceksiniz, bır gerçek... Belki gerçeklerin en çarpıcı, en katısı ölümdür. Ölüm de bizleri ayıkbrmazsa bilmem ki daha ne, hangi güç ayıktırabilir? Dilimizden düşmeyen cümleyi yeniden soyleyelim: Tann rahmet eylesin!.. ONAİLEYE BİR TUVALET Basık, kara surutb, yüksekUği bir insan boyuna ancak varan birbirine yapışmış evcikler, ya da kulubeUr. On aile aynı tuvaleti kuüamyor, dışardaki bir çeşmede yıkanıyorlar. mür işletmesi. Ama bugün 3800 işçi yetıyor. Fabrikalar birer birer kapandığı için kömür de gerekmiyor pek o kadar. Son derece ilkel, tehükeli ve güç koşullar altında 3800 madenci, 18.000 liraya yakın bir aylıkla (başka hiçbir yan ödemesi, hatta sağlık sigortası bile yok) yılda 770.000 ton kömür çıkanyorlar. Eskiden bir milyon ton için şimdıkinin dört katı işçi çalıştırılıyormuş. Bugün yalnız genel üretim düşmüş değil, aynı zamanda madencilerin bu devlet kuruluşu eliyle sömürülmesi de korkunç boyutlara ulaşmış durumda. Her madenci, eskisinden çok daha kötU koşullarda yaşayarak, çok daha kötü beslenerek, çok daha fazla üretmek zorunda. Aileler genellikle 810 çocuk sahibi, bir ufak doktor muayenesi madencinin günlük kazancına eşit; emekliye ayrıldıktan sonra çok az madenci iki üç aydan fazla yaşayabiliyor ve butun bunun üzerine, sanki kendileriyle alay edilirmişcesine, yeni iş yasası ile emeklilikleri 65 yaşa çıkanlrmş bulunuyor. Ciğerleri silikon dolu, erkenden yaşlanıvermiş bu adamlardan, acaba kaç tanesi 65 yaşa varıp da ölmeden önce bir kaç ay dinlenebilecek? Ama her şeye karşın işçiler, gerçekten yiğitce denebilecek bir kararla işsizlik sorununu kendi üzerlerine alıp, kendi çıkarlan pahasına, bir ölçude de olsa hafınetebileceklerini düşünüyorlar. Günde yedi saat çalışıp yedi saat üzerinden ücret alırlarsa, 1300 kişinin daha işe girebileceğini hesaplıyorlar. Ama yönetim kabul etmiyor önerilerini. PEM işçilerinin greve gitmeleri üzerine bu program bir örgütlenme odağı olarak görülüp başkentte uygulaması durduruldu. Diğer programlar ise sürüyor ve giderek daha başka bir sekle bürünmekte. ii ve telefonu olacakb. ŞOi'de Japon mucizesi, Alman mucizesi gerçeklcsecekti." Gerçekleşen mucize °7o 37 işsizlik (PEM ve POJH sayümadan) ve... hemen hemen her eve bir televizyon ginnesi belki de!.. "Kimi evlerde oturacak bir iskemle bile yok" diyor A., "ama lelevizyon kesinlikle var. Bunun için gerçekten özel bir çaba gösterdi hükürnet. Elektrik olmayan en uzak köylere bile elektrik getirtti televizyonun izlenebilmesi için." Başka türlü nasıl yürütülebilirdi "Maraist viriis"e karşı savaş? 1971'de oylanyla Marxist bir hükümeti başa getiren insanlar kendi düşüncelerinden ve birbirlerinden nasıl kork*tulabilirlerdi? Her gün ilkel bir propagandanın balyozlan beyinlerine başka türlü nasıl indirilebilirdi? öte yandan bütün bu insanların çılgrnca bir tüketime itilmeleri de gerekiyordu. Ulusal paranın dolar karşısında uzun süre yapay olarak 39 pesoda tutulması, gümrük duvarlannın dünyadaki en düşük düzeye indirilmesi Ue yabancı ulkeler en gereksiz malİanyla Şili'yi istila etmeye başlamıştı. Bir mirasyedi hovardalığı içinde üretmeden harcıyordu ul işsizlik programian tşsizlik bugün Şili'nin en büyük sorunlarından biri. 3.8 milyonluk aktif nüfusun 1.4 milyonu işsiz. PEM VE POJH programlanndaki yanm milyona yakın insan bu sayıya katılmıyorIar. Hükumetin birkaç yıl once başlattığı bu programlardan bin bekâr işsizler, diğeri aile geçindirenler için. Sorunu biraz olsun hafifletmek amacıyla, işsizlerin pek iş sayılamayacak küçük şeylerle oyalanması biçiminde başlamış ilkin. Fiyatlann Avrupa ülkelerindeki kadar yüksek olduğu Şıli'de, zaten gülünç olan 6000 pesoluk (18.000 lira) asgari ücretin çok daha altında bir ayhk veriliyor kendilerine; PEM için 2000, POJH için 4000 peso. Üçer aylık devreler şeklinde katılınabiliyor bu programlara. Bir yanda insan gücünün en verimsiz şekilde kullanımı anlamına geliyor bu ekonomi için. Örneğin tek bir buldozerle yanm saatte yapılacak iş, birbirinin üstune binmix 4050 kişi tarafından küreklerle bütün gün sürdürulüyor. Hele bu insanlardan pek çoğunun mesleki niteliklere sahip oldukları düşünülürse.. Son zamanlarda Santiago'da Yapay işsizlik Kentlerin kaldınmlan onarüıp bütün yol kıyılan çiçek ve çimle bezendiğinden beri POJH çalışanlanndan bir bölüğü bürolara kaydınlmaya başlandı. Kimi şirketler ya da devlet daireleri, özel nitelik isteyen gerçek mesleklerde kullanıyorlar kendilerini. En azmdan 70.000 80.000 peso aylıkla yaptırmalan gereken işi, 2000 4000 pesoya yaptırarak. Ve bu korkunç sömürünün adı, işsizlik kosullannda insanlara minimum bir uğraş ve gelir sağlamak oluyor. Artık normal yöntemlerle ve insanca aylıklarla bir işe girme olanağı azaiıyor, işsizlik yapay olarak yükseltiliyor ve insanlar ilkin işsizlik programlarına yazılıp, asgari ücretin de altında bir gelirle verilen işi yapmak zorunda bırakıhyorlar. Sorun yalnızca endüstrinin çökmüş, ekonominin batağa saplanmış olması değil. Bir yas kasabası Lota küçük bir maden kasabası. Ve dünyadaki pek çok benzeri gibi, karamsar, ağlamaklı, neredeyse yash. Madencilerin yaşadıkları yerüstü dunyasının da çalıştıklan yeraltı cehennemine benzemesi gerektiği sanıhyor nedense hep. Bir yas dünyası olması gerektiği, kömür tozlannın kapkara ettiği Lota, Şili'nin par Şili mucizesi Lota'da yaşayan 65.000 kişiden 13.000'i işsiz. Yani rnadende çalışmayan aktif nüfusun hemen hemen tümü. 1978'e değin 17.200 kişi çahştınyormuş kö NISAN 1984 SAYISI ÇIKTI HASAN HÜSEYİN KAYNAKÇASI ÜÇ BEŞ KİŞİ KONUSUNDA VE ADALET AĞAOĞLU'NUN KALEMİNDEN: ÜÇ BEŞ KlŞtNİN OLUŞUMU ÖLÜM SEFERİ İLE JOSEPH CONRAD CASSİRER'İN DEVLET EFSANESt ORHAN PAMUK OLAYI SABAHATTİN ALİ'NtN BÜTÜN ESERLERİ ÜZERİI^E ATİLLA ÖZKIRIMLI İLE KONUŞMA MİHAtL ŞOLOHOV İÇİN HENRY JAMESİN BİR ROMANI THİBAULT'LAR ÜZERİNE SESSİZ EV, DİKENLİ TEL, SESLER ZÎNCİRİ, EDEBİYAT ANILARI, TÜRK ŞİİRİNDE HİCİV, TAŞLAMA, YERGİ, ESTETİGİN TEMELLERİ, KİŞİLIK BOZUKLUKLARI, 24 OCAK KARARLARI, VOLEYBOL, MODERN PRENS, ÇAĞIMIZIN ÇOCUĞU, KOGUŞ, SERAMİK SÖZLÜĞÜ, ÇEVİRI ŞltRLER, ANNEM VE BEN, KUR'ANDA DİNİ VE AHLAKİ KAVRAMLAR, GÜNEŞ DOĞMAYINCA, BİR KÜÇÜK BULUT, İKTİDAR VE MUHALEFET, OZAN VE GÖLGESİ YAPISALGIĞIN ELEŞTİRİSİNE DOĞRU. AFŞAR TİMUÇIN'E SORULAR YAYINEVLERİNIN NİSAN AYI PROGRAMI GUnumüzde KİTAPLAR: Yazışma Adresi: Divanyolu, Işık Sok. ören Han 29 Sultanahmet lstanbul Abone için: PTT havalesi ile 6 aylık 750 TL. 1 Yılhk 1500 TL. gönderilmesi. Gerçek mııcize "1980 referandumundan önce hükümet neler neler soz vermişti" diyor sendika lideri A. "Herkesin bir evi, bir otomobi Yarın: Her şeyin bulunduğu mağazalarda müşteri eksik DEVLET ORMAN İSLETMESİ ARTVİN MÜDÜRLUĞÜNDEN 1 Artvin Merkezı Iskebe mevkünde yapılacak olan hızmet evi binası döner sermaye yonetmeliği hükümierine göre kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 2 tşin keşif bedeli 8.994.268. TL olup 6 kısımdan ibarettir. a) 1 Nolu daire kesif bedeli 1376.094. TL b) 2 1376.094. TL c) 3 " " " 1378.238. TL d)4 " " " 1378.238.TL e) 5 1742.802. TL 0 6 " " " 1742.802.TL 3 Teklifler keşif bedelinin toplamı nazara itibare alınarak verilecektir. Yani 6 kısım inşaat en ucuz teklıf verene ihale edilecektir. 4 Eksiltme, Artvin Orman tşletme Müdürluğü'nde loplanan komısyon huzurunda 24.4.1984 salı günü saat 15.00'te yapılacaktır. 5 Bu işle ilgili her türlu evrak ve sözleşme Artvin Orman lşletmesi'nde mesai saatleri dahilınde görulebilir. 6 Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin: a) llan tarihinden sonra alınmış Ticaret Odası Belgesini, b) 300.000. TL geçici teminat makbuzlarıru, c) Yapı araçları bildirgesini, d) Teknik personel bildirgesini, e) Taahhut bildirgesini, f) Mali durum bildirgesi ve banka referans mektubunu, g) Bayındırlık Bakanlığı'ndan aimış oldukları C grubu karnenin aslını veya noterden tasdikli suretini ibraz süretiyle tşletme Müdurlüğu'nden alacaklan yeterlilik belgesini. 7 Yeterlilik belgesi almak için 20.4.1984 Cuma günü mesai saati sonuna kadar komisyona ibraz etmeleri gerekmektedir. 8 tsteklıler, teklif mektuplannı 24.4.1984 Salı gunü saat 14.00'e kadar makbuz karşıhğı ihale komisyonu başkanlığma verilecektir. Telgrafla muracaatlar ve postadaki gecikmeler kabul edilmeyecektir. 9 tşletmemiz 2490 sayılı yasaya tabii olmayıp ihaleyi yapıp yapmamakta serbest olduğu gibi, kısmen yapmakta da serbesttir. Keyfiyet ilan olunur. Basın: 14170 AYDEK İZGİ ile "Kdbir akşamüstü Doğan Çakıroğlu piano gitar flüt kontrbas (saat 18.0020.00 arası) ERDİNÇ VARGICI evlendiler. 11 Nisan 1984 ANKARA JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI SAHİL GÜVENLİK KOMUTANLIĞI' ND AN 1. Sahil Güvenlik Komutanlığı ihtiyacı olan aşağıda yazılı 2 gruba ait yedek parça ve malzemeler yurt dışında bulunan firmalardan akreditif açılmak süretiyle satın alınacaktır. I. BÖLÜM: 491 Kalem Gemi Elektrik ve elektronik cihazlannın muhteiif malzeme ve yedek parçalan. II. BÖLÜM: 2087 Kalem Gemı Ana ve Yardımcı makınaları ile sistemlerine ait muhteiif malzeme ve yedek parçaları. 2. Satın alınacak malzemelere ait liste ve idari şartnameler Sahil Güvenlik Komutanlığı Tedank Şube Müdürluğü'nde mevcut olup ilk ilan tarihinı müleakip 15 gün içersinde mumessillik belgesi ibraz edilmek süretiyle imza karşılığı ucretsiz alınabılecektir. 3. Birincı bolum için verilecek teklifler en geç 25 MAYIS 1984 günu saat 17.00'ye, îkincı böiüm için verilecek teklifler ise en geç 31 MAYIS 1984 gunu saat 16.00'ya kadar Sahil Güvenlik Komutanlığı Tedarik Şube Mudürlüğü Bakanlıklar ANKARA adresinde bulundurulacaktır. Postada vukuu bulacak gecçikmeler kabul edılmeyecektir. Basın: 14372 HÜKÜM HÜLÂSASI Mahkemenın adı: Zeytınburnu 2 As. Ceza Mah. Esas kayıt numarası: 1982/428 C.Sav. esas numarası: 1982/1331 Hukumlunün adı sanı: Mumin Arpakçı. lsmail oğ. Pembeden olma 1954 D.lu Zeytınburnu, Yenidoğan Mah. H: 29'da nüfusa kayıtlı olup halen, Bakırköy, Sefaköy Beşyol Gültepe Mah. Güneş Sk. No: 7'de mukim. Suçun vukuu tarihi: 22.8.1982 Hükme esas olan kanun maddesı: TCK'nun 252/1 252/3 Nevi: Kendine polis süsu vermek Muddeti: 3 ay hapis Hukmün Miktarı: Üç ay hapis Tarihi: 21.10.1983 Mevkuf ise tevkif tarihi: İş bu karar 22.11.1983 tarihinde kesınleşmiş olduğu tastik olunur. 23.3.1984 Basın: 14335 İLANEN TEBLİGAT ÇATALCA tCRA MEMURLUĞU'NDAN Dosya No: 1983/257 Esas. Borçlu ALİ ŞALLI, Bakırköy Bahçelievler Siyavuşpasa Mahallesi 3. Sokak No. 36/38 İst. Halil Çetin vekili Av. Kaysu Özgür ve Av. Bahri Çebi tarafından 30.1.1983 tarihli emre muharrer senede istınaden (188.594. TL) ve ayrıca masraflarının tahsili hakkında alacaklı tarafından aleyhinize ikame edilen icra takibinde: Yukanda yazıh adresinıze çıkarılan ödeme emri bilâ tebliğ iade edildigi gibi zabıta marifetiyle yaptınlan tahkikat neticesinde dahi adresinizin tespıti mümkün olmadığından (5) gunlük ödeme emriain 7201 sayılı kanunun 28 ve müleakip maddelerine tevkifan kanuni süreye 20 gun daha ilave edilmek süretiyle ilanen tebliğine karar verilmiştir. Iş bu ılanın gazete ile neşri tarihinden itıbaren 30 gun içinde ödemeniz, takıbin dayandığı senet kambiyo senedi niteiiğine haiz değilse 25 gün içinde mercie şikâyet etmeniz, takip dayanağı senet altındaki imza sıze ait değilse yine bu 25 gün içinde ayrıca ve açıkça ve bır dilekçe ile ıcra dairesine bildirmeniz, aksi takdırde icra takibindeki kambiyo senedi altındaki imzanın sizden sadır sayılacağı, imzanızı haksız yere inkâr ederseniz, 100 liradan 5000 Hraya kadar para cezası ile mahkum edıleceğıniz, borçlu olmadığîmz veya imhal edildigi veya alacağın zaman aşımına uğradığı hakkında itirazınız varsa bunu sebepleriyle birlikte 25 gün içinde tetkik merciine bir dilekçe ile bildirerek merciden itirazınızın kabulune daır bir karar getirmediğinız takdirde 25 gün içinde 74. madde gereğınce mal beyamnda bulunmanız, bulunmazsanız hapisle tazyik olacağınız hıç mal beyamnda bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursaruz, hapisle cezalandınlacağınız, ödeme emri tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ ve ihtar olunur. 29.3.1984 Basın: 4293 T€P€ ETAP MARMARA OTELl TAKSİM TEL = 144 88 50 İLAN tZMİR 5. tCRA TETKİK MERCİİ HAKİMLİĞİNDEN Dosya No: 982/941 Hüseyin Durdu ile alacaklı Istanbul Bankası A.Ş. ve borçlu Yılmaz Otcu'ya müteallik olmak uzere Hüseyin Durdu'nun şikayetinin reddine dair karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesınin 3.3.983 gün 5171535 sayılı ilamı ile onanmış ancak, Yargıtay ilamı borçlu lstanbul Taksim tnönü Cad. Ulasal Apartmanı 5/12'de mukim YILMAZ OTÇU'ya tebhğ edilememiş ve zabıta marifeti ile yaptınlan tahkikatta adresinde bulunamamış olduğu anlaşılmakla iş bu karar tebliğinin ilanen tebliğine karar verilmiştir. Borçlu Yılmaz Otçu'ya yukanda belirtilen adreste iş bu Yargıtay onama karannın ilanen tebliğine ve kanuni tashihi karar muddeti olan 10 günlük süreye 15 gün ilavesi ile kararın tebliğinden itibaren 25 gun içerisinde karar tashihi yoluna gıdilmedıği takdirde hukmün gıyabında kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 14420 Kadıköy yakasmda llkokul yapımına uygun kaloriferli bina aranıyor Tel.: 338 90 66 (Saat: 17 19 arası) • Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanhğının 3.4.1968 tarih ve 202 sayıh yazılan ile Dr. Bahir Onurgil adına tanzim edilmiş Pfizer Ilaçları A.Ş. Ortaköyİstanbul Beyoğlu'nda reklam ajansına daktilo bılen sekreter bayan 1494555 SATILIK Volksvvagen İLAN BAKIRKÖY 2'İNÇİ ŞULH HUKUK MAHKEMESt HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1984/59 Davacı Sevim Adalan veküi tarafından mahkememizde ıkame olunan vasi tayini davası sebebiyle; Mahkememizden sadır olan 30.3.1984 tanh ve 1984/280 huküm sayıh karar gereğınce ErzıncanMerkez, Yaylabaşı köyü hane: 6, cilt 171/01 ve sayfa: 13'de nufusa kayıtlı bulunan Vehbi oğlu Sadetten olma 20.4.1945 D.'lu Zekai Adalan'a, aynı yerde nüfusa kayıtlı bulunan Zekı kızı Şekernaz'dan olma, 12.4. 1948 D.'lu eşi Sevim Adalan'ın adı geçen Zekai Adalan'ın hak ve menfaatlerinin korunması bakımından ve Zekai Adalan tarafından satışı yapılan gayrimenkullerin tapulannın verilmesi ve bu muamelelerin yapılması için VASİ OLARAK TAYİNİNE karar verilmiş olduğundan işbu vasi karanna itirazı olanlann kanuni muddeti içinde varsa itirazlarını bildirmeleri aksi halde kabul edıimiş sayılacağı hususu tebliğ yerine kâim olmak üzere İLAN OLUNUR. Basın: 4288 L 1303S çok temiz sahibinden Tel: 579 94 67 MALATYA ETİPİ CEZAEVİ MUDÜRLÜĞÜ'NDEN CİNSl KURU GIDA MADDELERİ MİKTARI 25 Kalem TAHMİNİ FİAT TUTARI 27.924.375.TL. GEÇtCİ TEMİNAT 887.731.25.TL NEVİ Kapalı Zarf tHALE GÜNÜ: 25.4.984 Saat 10'da 1 Malatya E Tipı Özel Cezaevi'nin 1984 mali yılı ihtiyacı olan yukarda cinsi, miktan ve geçici teminatı ile ihale gunu ve saati yazılı kuru gıda maddelerinin ihalesi Malatya C. Savcı Yardımcısı Erdem Okan'ın başkanlığında toplanacak komisyonca yapılacaktır. 2 Eksiltmeye ait sartname mesai saatleri içinde E. Tipi Özel Cezaevi'nde görülebilir. 3 İsteklilerin 2886 sayılı yasanın hükümleri uyarınca lüzumlu evraklan ile birlikte eksiltme saatinden bir saat önce teklif mektuplannı kotru'syona vermeleri lazımdır. 4 Postadaki vaki gecikmeler kabul edilmez. 5 Keyfiyet ilan olunur. Basın: 14197